ESTETİK VE SANAT FELSEFESİ Dersi ANTİK ÇAĞ VE ORTA ÇAĞDA ESTETİK VE SANAT FELSEFESİ soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU: Platon’un sanat ve devlet veya sanat ve toplum ilişkisi hakkındaki görüşleri nelerdir? Platona göre sanat toplum veya devlet için nasıl faydalı ya da zararlı olabilir?


CEVAP: Platon Devlet adlı eserinde sanatı mimetik, taklitçi bir etkinlik olarak görür. Buradaki amacı “İdeal bir devlette sanat ve sanatçının yeri nedir?” sorusuna cevap vermektir. Bu açıdan, Platon’un sanat ve devlet veya sanat ve toplum ilişkisini ilk keşfeden ve bunun üzerine düşünen ilk felsefeci olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Platon Devlet’te sanatın ve sanatçının doğasını ve işlevini tartışırken ünlü “ayna” benzetmesini yapar: “İstersen bir ayna al eline dört bir yana tut. Bir anda yaptın gitti güneşi, yıldızları, dünyayı, kendini, evin bütün eşyalarını, bitkileri bütün canlı varlıkları”. Ona göre algıladığımız dış dünya mutlak gerçekliği olmayan bir görüngüler dünyasıdır. Bir ayna olarak sanat sadece görüngüler dünyasını yansıtan, onun ötesine geçemeyen; mutlak gerçekliğin ve idealar dünyasının uzağındaki bir alanı yansıtır. Yansıma olarak sanat mimetik bir etkinliktir, taklit etkinliğidir. Platon’un ayna benzetmesine dayanarak onun sanatı gerçekliğin uzağına düşen bir etkinlik alanı olarak gördüğünü; bu açıdan sanatı değersizleştirdiğini söylemek yanlış olmayacaktır. Platon, devlette sanatın yerini ontolojik, eğitimsel ve insan doğası açısından irdelerken aynı zamanda sanatın, sanatçıların ve sanat eserlerinin toplumun geleceği olan gençler üzerindeki etkisini de sorgulamıştır. Ona göre, “her benzetmeci sanat doğrudan uzak kalır, bilgeliğe karşı koyan yanımızla düşer kalkar, sağlam ve gerçek hiçbir şeyin ardına düşmez”. Benzetmeci sanatlar, insanın en güçlü yanı olan aklına değil, daha zayıf olan coşkun, taşkın, değişken olan duygusal yanına hitap ederler. Onlar, “İçimizdeki kötü yanı uyandırıyor, besliyor güçlendiriyor; böylelikle de aklı yıpratıyor”. Bu nedenle, İdeal devlette, özellikle ressamları, şairleri, trajedi ve komedi yazarlarını kapsayan genel olarak da tüm sanatları kapsayan bir yasaklama, sansür vardır. Hatta bu diyalogların bazı bölümlerinde daha ağır yaptırımlar önererek gençleri kötü etkileyen sanatçıların devletten sürülmesi gerektiğini önerir. Tanrıları insani özellikler içinde tasvir ederek onlara olan saygıyı azaltan şiirler yasaklanmalıdır. Toplum düzeni için iyi örnek olması gereken tanrılara saygı azalırsa ideal devletin düzeni bozulur. İnsanı aklın yolundan, gelenek ve göreneklerden uzaklaştıran, sadece duygularını coşturup duygusal tepkilerle karar vermesine ve eylemde bulunmasına neden olacak hikâyeler de yasaklanmalıdır. Ancak, Platon tüm sanatlara ve sanatçılara karşı değildir. Hatta, ideal devlet içerisinde bazı sanatlara yer vermenin gençlerin eğitimi açısından önemli olduğunu savunur. Gençleri gerçek güzele yöneltecek sanatlar ideal devlet içinde varlıklarını sürdürebilirler. Örneğin, ritim ve düzene dayanan uygun bir müzik eğitimi insanı yücelttiği ve özünü güzelleştirdiği için devlette yer almalıdır. Hüzne, gevşekliğe, duygusallığa ve tembelliğe iten bazı müzik makamları yasaklanırken; savaşta ya da büyük bir zorlukla karşı karşıya kalan, yaralanan, yenilen, ölümle karşı karşıya gelen ve her türlü mutsuzluk içinde kaderine kafa tutabilen bir kişinin yiğitçe davranmasına katkı sağlayan; barış ve huzur içinde yaşamaya yol açan makamlara izin verilmelidir. Ayrıca toplumsal düzene uyum gösteren, onun varlığını sürdürmesine yardım edecek olan sanatlar da ideal devlet içinde varlıklarını sürdürebilirler.