ORTAÇAĞ FELSEFESİ II Dersi EBÛ BEKİR RAZÎ soru detayı:

PAYLAŞ:

SORU:

Razi’ye göre insanı mutsuz eden duygular ve
durumlar nelerdir, bu duygulardan nasıl arınılır?


CEVAP:

Râzî aşk, kendini beğenme, çekememezlik,
öfke, yalan, cimrilik, açgözlülük, sefâhet, içki ve
cinselliğe düşkünlük, mal ve makam hırsı gibi bayağı
duyguların yanı sıra üzüntü ve ölüm korkusunu da
insanı karamsarlığa düşürüp mutlu olmasını
engelleyen etkenler olarak değerlendirir. Ona göre
insan doğasından kaynaklanan üzüntü ve tasanın
tümüyle yok edilmesi mümkün olmasa da etkisini
azaltmak mümkündür. Bunun için öncelikle
üzüntüye kapılmamak yahut etkisini ola- bildiğince
azaltmak için önlem almaya çalışmalı, bunda başarılı
olunamazsa üzüntüden bir an evvel kurtulmanın
çareleri aranmalıdır.
Râzî’ye göre üzüntü ya sevilen bir şeyin
kaybedilmesi veya bir beklentinin gerçekleşmemesi
neticesinde ortaya çıkar. Sevilen ve beklentiye konu
olan şeyin büyüklüğü üzüntünün yoğunluğunu da
belirler.
Şu halde akıllı kimseler, bu dünyadaki her şeyin
sürekli değiştiğinin, dolayısıyla her an üzüntüyle
karşı karşıya kalabileceğinin bilinciyle yaşar. Bu
bilinç ona her üzücü olay ve durumu doğal
karşılama; kendi irade ve gücünü aşan olumsuzluklar
karşısında sarsılmama; daha kötüsünün de
olabileceğini, üzül- menin hiçbir şeyi
değiştirmeyeceğini, her sevinç ve mutluluk gibi
üzüntü ve tasanın da gelip geçici olduğunu
düşünerek üzüntüsünü hafifletme yolun açar.
Râzî’nin karamsarlık ve mutsuzluğa yol açtığını
düşündüğü bir diğer etken de ölüm korkusudur. Ona
göre ancak ölümden sonraki hayata inanmakla bu korkunun üstesinden gelinebilir. Çünkü ölümün bir
yok oluş değil, adaletin gerçekleşeceği bir hayatın
başlangıcı olduğuna inananlar ölümden
korkmadıkları gibi yaşama sevincini de daima diri
tutarlar. Dolayısıyla ebedî bir hayatın varlığı akıl ve
adalet duygusunun olduğu kadar Allah’ın hikmet ve
merhametinin de bir gereği olmaktadır.
Ölümü sonsuz bir yok oluş şeklinde değerlendirenler,
ölüm korkusu karşısında birtakım şeylerle kendilerini
avutma yoluna gitseler de karamsarlıktan kurtulamaz
ve giderek intiharı kurtuluş sayacak duruma gelirler.