SORU: Ryle’e göre gündelik dilde felsefe anlayışı kavramını açıklayınız?
CEVAP: Ryle felsefenin gündelik dile odaklanması gerektiğini savunur ve bu bağlamda kendisi bir gündelik dil felsefecisidir. Öte yandan, felsefecilerin incelemesi beklenen ifadeler ilgilendikleri konuya bağlı olarak, son derece teknik veçheler içeriyor olabilir. Matematik, hukuk veya biyoloji felsefesiyle bir felsefecinin ilgilendiğini düşündüğümüzde bunların her birinde felsefeciyi bekleyen ayrıntılar gözümüzde daha net bir biçimde belirir. Eğer gündelik dili teknik olmayan anlamında kullanırsak, bazı felsefecilerin gündelik dile dayalı bir felsefe yaptığını ama diğer bir grup felsefecinin, ise gündelik dile dayalı olmayan bir biçimde felsefe yapması gerektiğini teslim etmek durumunda kalırız. Öte yandan felsefeciler, kendilerini özelleşmiş ve teknik bir dil içerisinde kaybetmeksizin, ilgilendikleri alan hakkında daha genel ve uzman olmayanların da anlayabileceği bir dil içerisinde konuşmayı başarabilmelidirler. Teknik bir alandaki farklı kuramları kıyaslamak, ilişkilerini göstermek ve hatta bir alanı diğer teknik alanlarla ilişkilendirmek, böyle bir dil kullanımını zorunlu kılmaktadır. Ryle’ın gözünde felsefeciler, ifadelerin kullanımlarının biçimsel olmayan anlamda mantığına odaklanırlar. Principia Mathematica gibi biçimsel dilleri oluşturmaya çalışan felsefeciler Ryle’a göre tartışmaların, orijinal olarak ortaya çıktığı alandan, biçimselleştirilmiş bir dile taşınması yoluyla çözülebileceğini düşünürler. Oysa Ryle’a göre gündelik dildeki ifadeler de bilimlerin, kendi oluşturdukları dillerdeki ifadeler de biçimsel diller içerisinde düzgün tam deyimlerle yeterince temsil edilemez. Dolayısıyla, felsefî sorunlara biçimsel bir dil içerisinde çözüm bulunabileceğini düşünmek, “biçimselleştirmecilerin rüyası”ndan ibarettir. “Bu, biçimsel notasyonların tamamen gereksiz olduğu anlamına gelmez. Satranç nasıl generallere yardımcı oluyorsa biçimsel diller de felsefecilere yardımcı olabilir. Ancak, biçimsel dil hiçbir zaman biçimsel notasyon içermeyen söylemin yerini alamaz. “Gündelik dile dönelim!” sloganı biçimselci rüyalardan uyanmamız gerektiğini ifade eder (“Ordinary Language”, s.316).”