MODERN ORTADOĞU TARİHİ Dersi Ortadoğu Tarihine Giriş soru detayı:
SORU:
Tarihte hangi süreç Ortadoğu kavramını ve bugünkü Ortadoğu'yu meydana getirmiştir?
CEVAP: Ortadoğu kavramını ve bugünkü Ortadoğu’yu (dar ve geniş anlamlarıyla) meydana getiren süreç I. Dünya Savaşı’dır. Savaş he ne kadar Avrupalı devletlerin kendi aralarındaki rekabetten dolayı Avrupa’da başlamış olsa da hemen tamamının hedefindeki coğrafya Osmanlı egemenliğinde ve onun hinterlandındaki alanlarıydı. Osmanlı Devleti İngilizler ile savaştan sadece bir yıl önce (1913 Osmanlı-İngiliz Anlaşması) Basra Körfezi, birkaç ay önce de (1914 Osmanlı-İngiliz Anlaşması) Güney Arabistan’da Osmanlı-İngiliz nüfuz alanlarının belirleyen bir anlaşma yaptı. Anlaşma Osmanlı aleyhinde birçok maddeyi içermesine rağmen, Osmanlıların kendi coğrafyalarındaki uluslararası rekabetin hızını kesmeyi amaçlıyorlardı. Osmanlı Devleti’nin savaşta Almanya’nın yanında yer alması beklenen ve istenilen bir durumdu. Osmanlı idarecilerinin o sırada farklı bir davranış sergileyememesi de savaşı kısa zamanda Avrupa cephesinden bu coğrafyaya taşıdı. Savaş başladığında Osmanlı Devleti iki önemli noktada İngiltere için tehdit oluşturuyordu. Birincisi İngilizlerin Hindistan, Avustralya ve Yeni Zelanda’dan asker ve mühimmat getirdikleri Süveyş Kanalı idi. İkinci bölge ise savaş gemilerinin yakıt kaynağı olmaya başlayan petrolün bulunduğu Basra Körfezi idi. Osmanlı Devleti’nin Çanakkale’deki güçlü istihkamatı ise İtilaf Devletleri’nin boğazları aşarak Karadeniz’e inip Rusya ile bütünleşmelerine engel idi.
Ortadoğu kavramını ve bugünkü Ortadoğu’yu (dar ve geniş anlamlarıyla) meydana getiren süreç I. Dünya Savaşı’dır. Savaş he ne kadar Avrupalı devletlerin kendi aralarındaki rekabetten dolayı Avrupa’da başlamış olsa da hemen tamamının hedefindeki coğrafya Osmanlı egemenliğinde ve onun hinterlandındaki alanlarıydı. Osmanlı Devleti İngilizler ile savaştan sadece bir yıl önce (1913 Osmanlı-İngiliz Anlaşması) Basra Körfezi, birkaç ay önce de (1914 Osmanlı-İngiliz Anlaşması) Güney Arabistan’da Osmanlı-İngiliz nüfuz alanlarının belirleyen bir anlaşma yaptı. Anlaşma Osmanlı aleyhinde birçok maddeyi içermesine rağmen, Osmanlıların kendi coğrafyalarındaki uluslararası rekabetin hızını kesmeyi amaçlıyorlardı. Osmanlı Devleti’nin savaşta Almanya’nın yanında yer alması beklenen ve istenilen bir durumdu. Osmanlı idarecilerinin o sırada farklı bir davranış sergileyememesi de savaşı kısa zamanda Avrupa cephesinden bu coğrafyaya taşıdı. Savaş başladığında Osmanlı Devleti iki önemli noktada İngiltere için tehdit oluşturuyordu. Birincisi İngilizlerin Hindistan, Avustralya ve Yeni Zelanda’dan asker ve mühimmat getirdikleri Süveyş Kanalı idi. İkinci bölge ise savaş gemilerinin yakıt kaynağı olmaya başlayan petrolün bulunduğu Basra Körfezi idi. Osmanlı Devleti’nin Çanakkale’deki güçlü istihkamatı ise İtilaf Devletleri’nin boğazları aşarak Karadeniz’e inip Rusya ile bütünleşmelerine engel idi.