AVRUPA BİRLİĞİ VE TÜRKİYE İLİŞKİLERİ Dersi TÜRKİYE-AVRUPA BİRLİĞİ GÜMRÜK BİRLİĞİ: İÇERİK VE UYGULAMALARI soru cevapları:

Toplam 47 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Balassa’ ya göre Uluslararası Ekonomik Bütünleşme süreçleri nasıldır?


CEVAP: Balassa’ ya göre Ekonomik Bütünleşme farklı ekonomilerin gönüllü olarak karşılıklı bağımlılıklarını arttırdıkları bir süreçtir. Bu süreçte bütünleşmeler, en düşük dereceden en yüksek dereceye kadar ticaretin serbestleştirilmesinden başlayarak, üretim faktörlerinin dolaşımının serbestleştirilmesi, ulusal ekonomi politikalarının uyumlaştırılması ve bütün bu politikaların tamamen tekdüzeleştirilebilmesine kadar gidebilmektedir.

#2

SORU: Üretim Etkisi kaça ayrılır ve bunlar nelerdir açıklayınız?


CEVAP: Üretim Etkisi, Ticaret Yaratıcı Etki ve Ticaret Saptırıcı Etki olarak ikiye ayrılır. Ticaret Yaratıcı Etki, GB öncesi gümrük vergilerinin yüksekliği nedeniyle ülkenin kendisinin ürettiği bir malı, GB’nin kurulması sonrasında kendisinden daha etkin (düşük maliyetle) üreten GB üyesi ülkeden ithal etmesidir. Ticaret Saptırıcı Etki ise GB öncesinde ithalat malın en ucuz üreticisinden yapılırken Birlik sonrası üçüncü ülke mallarına karşı konan ortak tarife sonucu bu ülkelerin mallarının pahalı hâle gelmesi ve GB içinde ucuz ve verimli üreticinin olmaması dışardan alıma sebep olur. Birliğe giden ülkelerin ekonomileri birbirleriyle rekabetçi olduğu ölçüde kaynak dağılımının olumlu değişmesi ve dolayısıyla ticaret yaratılması, tamamlayıcı olduğu ölçüde ise ticaret saptırılması öne çıkar.

#3

SORU: Ticaret Hadlerine etkisi nedir bilgi veriniz?


CEVAP: Ticaret Hadlerine ihracat fiyatları ile ithalat fiyatlarının birbirine oranıdır. Ticaret Hadleri, Birliğe üye ülkeler arasındaki iş bölümünün doğuracağı refah artışından her ülkenin alacağı payı belirler.

#4

SORU: Kamu Gelirleri Etkisi nedir açıklayınız?


CEVAP: Birliğe üye ülkeler arasında tarifelerin sıfırlanması üye ülkelerin gümrük vergisi kaybını doğurur. Ayrıca üçüncü ülkelere karşı uygulanan ortak tarife de Birliğe üye olunmadan önceki tarifeden genelde küçük olur, bu durumda da vergi kaybı ortaya çıkar.

#5

SORU: İşlem Maliyetleri Etkisi nedir?


CEVAP: Gümrüklerin birleşmesinden sonra tarife ve kotaların uygulanmaması nedeniyle bürokratik engeller, gümrüklerde çalışan personel sayısı ve gümrükleme giderleri azalacaktır. Bu gelişmeye bağlı olarak dış ticaret işlemleri daha kısa sürede gerçekleşecek ve dış ticaretle uğraşmanın zaman maliyeti de düşecektir.

#6

SORU: Gümrük Birliği’nin Kısa Dönemli Ekonomik Etkileri nelerdir?


CEVAP: Ticaret Yaratıcı Etki, Ticaret Saptırıcı Etki, Tüketim Etkisi, Diğer Statik Etkiler, Ticaret Hadlerine Etkisi, Kamu Gelirleri Etkisi, İşlem Maliyetleri Etkisidir.

#7

SORU: Teknolojik İlerleme Etkisi nedir?


CEVAP: GB ile birlikte tarifelerin kaldırılması üye ülkeler için geniş bir pazar yaratır, yerli üreticileriBirlik içirekabete açmış olur, geniş bir piyasa büyük işletmelerin kurulmasına yol açar. Bu ise bir yandan yurt dışından ileri teknolojilerin aktarılmasına, öte yandan da işletmelerin büyümesinde araştırma ve geliştirme faaliyetlerine daha büyük fonlar ayrılmasına olanak vererek teknolojik ilerleme etkisi yaratır.

#8

SORU: Ölçek Ekonomileri Etkisi nedir?


CEVAP: Firmaların GB sonrası daha büyük bir pazara yönelmesi sonucu büyümeleri, faktör maliyetlerinin düşmesi, verimlilik ve üretimin artması sonucu ortaya çıkar. Firma sayısı arttıkça ortaya çıkan rekabet, daha etkin üretim yöntemleri kullanılmasına yol açarak maliyetlerde düşüşlerle birlikte üretimi artırır, ürün kalitesinde iyileşme sağlar ve refah ve gelir düzeyinde olumlu etki yaratır.

#9

SORU: Dışsal Ekonomik Etki nedir?


CEVAP: Bir üreticinin kendi faaliyetlerinin dışında herhangi bir maliyete katlanmadan başka ekonomik faaliyetler sonucu birtakım yararlar sağlamasına dışsal ekonomiler adı verilmektedir.

#10

SORU: Yatırımları Özendirici Etki nedir?


CEVAP: Ölçek ekonomilerinden yararlanılması, belirsizliklerin azalması ve yoğunlaşan rekabet, verimliliği arttıracak ve yatırımları özendirici etki yaratacaktır. Birlik içi pazarın büyümesi, sermayenin daha verimli olan üye ülkelere yönelmesine neden olurken Birlik dışı sermayeyi de Birlik içine yönlendirir. GB sonrası ortaya çıkan ticaret sapmasının, Birlik üyelerinin dış dünyadan yaptıkları ithalatı azaltırken Birlik üyeleri arasındaki ticareti arttırması dış yatırımcıları çeker. Ayrıca, Birlik içindeki verimliliğin artması, yabancı yatırımcıya Birlik içindeki üretim faktörlerinin istihdamını cazip kılar. Bu da bölgeye yabancı sermaye yatırımlarının çekilmesine neden olur.

#11

SORU: Gümrük Birliğinin Orta ve Uzun Dönemli Etkileri olan Dinamik Etkiler nelerdir?


CEVAP: Teknolojikİlerleme Etkisi, Ölçek Ekonomileri Etkisi, Dışsal Ekonomiler Etkisi, Yatırımları Özendirici Etki’ dir.

#12

SORU: AB’nin Gümrük Birliği’nin en başarılı örneğini gerçekleştirmesini örneklendirerek anlatınız?


CEVAP: Uluslararası ekonomik bütünleşmeler açısından gümrük birlikleri, serbest ticaret bölgeleri kadar olmasa da en sık görülen bütünleşme türlerinden biridir. 1789 yılında ABD’de 13 eyaletin gümrük tarifelerini kaldırılması, Avusturya’nın 1775 yılında kendi içindeki ticaretten alınan vergileri sıfırlaması,1834’te Zollverein adı verilen Alman Gümrük Birliği, bu ülkelerin bütünleşmeleri yolunda önemli bir rol oynamıştır. Belçika, Hollanda, Lüksemburg 1932 yılında Benelüks olarak bilinen bölgesel bütünleşmeyi oluşturmuşlar ve 1944 yılında aralarında gümrük birliği anlaşması imzalamışladır. Tüm bu örneklere rağmen gümrük birliğinin en başarılı örneğini AB gerçekleştirmiştir.

#13

SORU: 1 Temmuz 1968 yılında yürürlüğe giren Gümrük Birliği’ni hazırlayan etmenler hakkında bilgi veriniz?


CEVAP: İkinci Dünya Savaşı sonrası Batı Avrupa ülkeleri arasında öncelikle ekonomik, daha sonra da politik ve savunma alanlarında işbirliğine gitme gereksinimi görülmüştür. İlk olarak 1951 Paris Sözleşmesiyle Fransa, Almanya, Belçika, Hollanda, İtalya ve Lüksemburg arasında Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kurulmuştur. Bu deneme başka alanlarda da ekonomik bütünleşmeyi yönlendirmiş ve 25 Mart 1957 tarihinde imzalanan Roma Antlaşması ile Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ve atom enerjisinin barışçıl amaçlarla kullanımını öngören EURATOM kurulmuştur. 1 Ocak 1958 tarihinde yürürlüğe giren Roma Antlaşması üye ülkeler arasında tek pazarı hedeflemiş ve bunu gerçekleştirmek için de ilk adım olarak gümrük birliğini öngörmüştür. Bu öncelik, gümrük ve eş etkili vergilerin kaldırılması, dış dünyaya ortak bir gümrük tarifesi uygulayarak üye ülkeler arasında ticareti engelleyen her türlü sınırlamanın kaldırılması ve Ortak Dış Ticaret Politikasının belirli bir takvim içinde gerçekleşmesini gerektirmiştir. Topluluğun OGT uygulaması başlangıçta tüm üyelerin dışa karşı uyguladıkları gümrük tarifelerinin aritmetik ortalamalarının alınarak birbirine yakınlaştırılmasına dayanmıştır. 1 Temmuz 1968’de Gümrük Birliği yürürlüğe girmiştir.

#14

SORU: Ankara Antlaşması olarak da bilinen Ortaklık Antlaşması’nın 2. Maddesine göre Türkiye- Avrupa Birliği arasında yapılan antlaşmanın amacı nedir?


CEVAP: 1. Anlaşma’nın amacı, Türkiye ekonomisinin hızlandırılmış kalkınmasını ve Türk halkının çalıştırılma seviyesinin ve yaşama şartlarının yükseltilmesini sağlama gereğini tümü ile göz önünde bulundurarak, Taraflar arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri aralıksız ve dengeli olarak güçlendirmeyi teşvik etmektir. 2. Yukarıdaki fıkrada belirtilen amaçların gerçekleştirilmesi için 3, 4 ve 5. maddelerde gösterilen şartlara ve usullere göre bir gümrük birliğinin gittikçe gelişen şekilde kurulması öngörülmüştür. Şeklinde tanımlanmıştır.

#15

SORU: Miktar kısıtlamalarının kaldırılması ve Türkiye’ye etkileri nelerdir?


CEVAP: Türkiye ile Topluluk arasında tam bir gümrük birliğinin kurulabilmesi için gümrük vergileri gibi miktar kısıtlamalarının da kaldırılması gereklidir. Türkiye Katma Protokol ile Topluluktan yapacağı sanayi malları ithalatı üzerindeki kota veya eş etkili tedbir şeklindeki miktar kısıtlamalarının 22 yıllık geçiş dönemi sonuna kadar tedricen kaldırmayı üstlenmiştir. Bu yükümlülük, Katma Protokol’ün yürürlüğe girdiği tarihte, 1967 yılında Topluluktan yaptığı ithalatın ancak %35’i için geçerli olacak ve konsolide liberasyon oran› 1976, 1981, 1986 ve 1991 yılında sırasıyla %40, 45, 60 ve 80’e yükseltilecek, 1995 yılında da Topluluk çıkışlı ithalata %100 liberasyon uygulanacaktı. Topluluk ise Katma Protokol’ün yürürlüğe girmesinden önce ipek böceği kozası ve ham ipek dışında Türk sanayi ürünlerine uyguladığı bütün kotaları kaldırmıştır. Katma Protokol’de iş gücünün ve hizmetlerin serbest dolaşımı ile sermaye hareketlerinin kolaylaştırılmasında öngörülmüştür. Protokol’ün 36- 40’ıncı maddelerinde kişilerin serbest dolaşımının Ankara Anlaşması’nın 12’inci maddesinde yer alan ilkelere uygun şekilde Anlaşma’nın yürürlüğe girmesinden sonra 12. yılın sonu ile 22. yılın sonu arasında kademeli olarak gerçekleştirileceği belirtilmektedir.

#16

SORU: Türkiye’nin yükümlülüklerini gerine getirememesinin sebepleri ve AB’ye kabul edilmeme sürecini anlatınız?


CEVAP: Geçiş dönemi takvimi, iki petrol krizi ve 1970’li yıllarının ortalarında gerçekleşen küresel durgunluk sebebiyle alt üst olmuştu. İlk hayal kırıklığı, Petrol Krizinden hemen sonra Avrupa’da artan işsizlik oranlarının Türkiye’den yapılan işçi alımını etkilemesi ile yaşanmıştır. Ayrıca, Topluluğun diğer gelişmekte olan ülkelere verdiği ticari imtiyazların genişletilmesi Türkiye’ye verilmiş olan imtiyazları aşındırmıştır. Türkiye’nin tekstil ürünleri ihracatına konulan kotalar da ilişkileri gerginleştiren bir başka faktör olmuştur. Petrol krizleri sonrası ödemeler dengesi sorunu ile boğuşan Türkiye Ortaklık Anlaşması hükümlerinin gözden geçirilmesi için bir plan sunarak, ekonomisini canlandırmak için bir yardım paketi istemiştir. Birlikten olumlu bir yanıt alamaması üzerine Katma Protokol’ün 60. maddesine dayanarak 25 Aralık 1976’da tek yanlı bir kararla tüm yükümlülüklerini dondurmuştur. 12 Eylül 1980 askerî darbesinin ardından ilişkiler 22 Ocak 1982 tarihinde Birlik tarafından da resmen askıya alınmıştır. İlişkilerin normalleşmesi 1984 yerel seçimleri sonrası gerçekleşmiş ve Ortaklık Konseyi ilk kez 1986 yılında toplanabilmiştir. 1 Aralık 1986’da Topluluk, Türkiye’nin Katma Protokol hükümlerinden doğan iş gücünün serbest dolaşım hakkının yürürlüğe girmesini durdurmuştur. 1980’lerde Türkiye’nin dışa açılma politikasına yönelmesiyle birlikte AB’ye üyelik önem kazanmış ve Türkiye 14 Nisan 1987 tarihinde, Ankara Anlaşması’nda öngörülen dönemlerin tamamlanmasını beklemeden, Roma Antlaşması madde 237, AKÇT Antlaşması’ nın 98. ve EURATOM Antlaşması’ nın 205. maddelerine dayanarak üyelik başvurusunda bulunmuştur. AB, bu başvuru ile ilgili görüşünü 18 Aralık 1989’da açıklamış, hem kendi iç Pazar bütünleşmesini tamamlamadan Topluluğun yeni bir üyeyi kabul edemeyeceğini belirtmiş hem de Türkiye’nin, Topluluğa katılmaya ehil olmakla birlikte, ekonomik, sosyal ve siyasal alanda gelişmesi gerektiğini ifade etmiştir.

#17

SORU: AB’nin, Türkiye’yi Birliğe kabul etmemesinin ardından Türkiye nasıl bir yol izlemiştir?


CEVAP: AB’ye tam üyelik başvurusunun reddedilmesinden sonra Türkiye-AB ilişkilerinin Ankara Antlaşması ve Katma Protokol hükümleri doğrultusunda sürdürülmesi gerektiği anlaşılmıştır. Bunun üzerine, Türkiye, üyelik süreci açısından önemli bir adım oluşturacak GB’yi tamamlamayı hedeflemiş, birikmiş yükümlülüklerini hızlandırarak yerine getirmeye başlamıştır.

#18

SORU: 6 Mart 1995’ tarihinde yapılan Ortaklık Konseyinin 36. Toplantısında alınan Gümrük Birliği Kararının öncesi ve sonrasında sağladığı olanak nedir?


CEVAP: AB ile 1996 yılından itibaren yürürlüğe giren Gümrük Birliği’nin hukuki temelleri Ankara Anlaşması ve Katma Protokol’e dayanmaktadır. Ortaklık Konseyinin 6 Mart 1995 tarihinde yapılan 36. toplantısında alınan Gümrük Birliği Kararı Gümrük Birliğinin son döneminin uygulamaya konulmasına ilişkin koşulları belirlemektedir. Avrupa Parlamentosu da 23 Kasım 1995’te 1/95 Sayılı AT-Türkiye Ortaklık Konseyi Kararı’nı onaylayarak GB’nin yolunu açmıştır

#19

SORU: Gümrük Birliğinin kapsadığı konu ve sorunlar nelerdir?


CEVAP: Türkiye-AB Gümrük Birliği, sanayi ürünlerini ve işlenmiş tarım ürünlerini kapsamaktadır. İşlenmiş tarım ürünlerinde gümrük vergileri tespit edilirken, tarım payı ile sanayi payı ayrılmakta ve sadece sanayi payı vergi muafiyetine tabi tutulmaktadır. Türkiye üçüncü ülkelere karşı ise AB’nin sanayi payını uygularken tarım payını ise kendi mevcut koruması ve temel ürünün dünya fiyatı ile iç piyasa fiyatı arasındaki farkı esas alarak hesaplama yapacaktır. Türkiye, AB’den gelen sanayi ürünlerine yönelik tüm gümrük vergilerini ve eş etkili tedbirlerini ortadan kaldırmış, miktar kısıtlamalarına da son verilmiştir. Üçüncü ülkelerden ithal edilen ürünler için ise AB’nin Ortak Dış Tarifesi uygulamaya başlanmış, hassas olarak nitelendirilen ürünler konusunda 5 yıllık bir geçiş dönemi öngörmüştür. Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi uygulamaları da kademeli biçimde üstlenilmektedir. Tarım ürünlerinin serbest dolaşımı için Türkiye’nin Topluluğun Ortak Tarım Politikasına uyumu 22 yıllık sürenin ötesinde ek bir süreç içinde sağlanması öngörülmüştür. Ayrıca, tarafların tarım ürünleri ticaretinde birbirlerine tanıdıkları tercihli rejimleri, aşamalı olarak ve karşılıklı yarar sağlayacak biçimde geliştireceklerdir. Topluluk, tarım ithalatında tarife tavizleri vermesine rağmen tarife-dışı engellerle tarım sektörünü korumuştur. Tarım sektörünün yanı sıra GB, Türkiye’nin AB içinde rekabetçi konuma geldiği hizmetler sektörünü de kapsamamaktadır. Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu’na dâhil olan ürünler ise 1 Ağustos 1996 tarihinde yürürlüğe girmiş olan bir serbest ticaret anlaşması yoluyla işlem görmektedir.

#20

SORU: Ticaret politikasının ortak gümrük tarifesi ile birleştiği noktada gelişen olaylar nelerdir?


CEVAP: GB ile Türkiye ile AB arasında sanayi ürünleri ticaretinde gümrük vergileri, miktar kısıtlamaları ve eş etkili tedbirler kaldırılmış Türkiye üçüncü ülkelere karşı Ortak Gümrük Tarifesi (OGT) uygulamaya başlamıştır. Bu durumun tek istisnası, 1996 yılında başlayan ve 2000 yılı sonuna kadar süren beş yıllık geçiş döneminde, otomobiller, ayakkabılar, deriden mamuller ve mobilyalar gibi kısıtlı sayıdaki hassas ürüne Ortak Gümrük Tarifesi (OGT) hadlerinden daha yüksek gümrük vergileri tatbik edilmesi olmuştur. 2001 yılından itibaren bu konudaki geçiş süreci de sona ermiş ve tüm sanayi ürünlerinde OGT’ye uyum sağlanmıştır. Türkiye’ye tek taraflı olarak Ortak Gümrük Tarifesi’ni geçici olmak şartıyla değiştirme ve askıya alma hakkı tanınmışsa da bu durum GB Ortak Komitesine danışılarak alınacak karara bağlıdır. Türkiye, GB’nin işleyişi ile doğrudan ilgili alanlardaki AB Mevzuatını ve bu mevzuatta zaman içinde yapılacak değişiklikleri kendi mevzuatına aktarma yükümlülüğü altına girmiştir. Bu çerçevede, Ortak Ticaret Politikasına ilişkin düzenlemelerin yanı sıra dampingli veya sübvansiyonlu ithalata karşı koruma, tekstil ithalatına ilişkin otonom düzenlemeler, dâhilde ve hariçte işleme rejimleri de AB ile uyumlu hâle getirilmiştir. Ayrıca, her iki tarafın pazarları arasında bütünleşmenin sağlanabilmesi için diğer alanlarda da uyumlaştırmaya gidilmiştir. Bunlar Ticarette Teknik Engellerin Kaldırılması (Teknik mevzuat ve standartların uyumlaştırılması), Rekabet hukuku düzenlemeleri, Fikri ve Sınai Mülkiyetin Korunması Düzenlemeleri, kamu alımları, devlet yardımları ve ticari nitelikli devlet tekelleri gibi alanlardır. Sonuç olarak, AB ile olan GB, tipik bir gümrük birliğinin ötesine geçmiştir. Bu şekliyle Gümrük Birliği Artı kavramı olarak adlandırılmaktadır.

#21

SORU: Türkiye AB gümrük birliği komiteleri nelerdir?


CEVAP: Gümrük İşbirliği Komitesi, Gümrük Birliği Ortak Komitesidir.

#22

SORU: Gümrük Birliği Komitesinin işlevi nedir?


CEVAP: İlk toplantısını 1979’da gerçekleştiren ve 1982 tarihinde yaptığı 9. Toplantısından sonra 10 yıl süre ile toplanamayan Komite, 3 Aralık 1992’de gerçekleştirfiği 10. Toplantısından itibaren düzenli işlenmiş ve gümrük birliğinin tamamlanması sürecinde gümrüklerle ilgili teknik hususları ele alarak ortaklık konseyine önemli ölçüde yardım sağlamıştır.

#23

SORU: Gümrük Birliği Ortak Komitesi hakkında bilgi veriniz?


CEVAP: Ortaklık Konseyi, gümrük birliğinin işleyişiyle doğrudan ilgili alanlarda (ortak ticaret politikası, ortak rekabet politikası, gümrük mevzuatı vb.), Türk mevzuatının Topluluk mevzuatıyla sürekli uyumu ilkesini getirmiş ve bu ilkeyi hayata geçirmek için de Gümrük Birliği Ortak Komitesi adı altında yeni bir organ tesis etmiştir. Akit tarafların temsilcilerinden oluşan Komite, bilgi ve görüş alışverişini yönlendirir, Ortaklık Konseyine tavsiyelerde bulunur ve gümrük birliğinin doğru işleyişini sağlamak amacıyla görüş bildirir. Komite bazı konularla sınırlı olmak üzere yeni bir mevzuat yaratmayacak ve Topluluk mevzuatında değişiklik oluşturmayacak teknik nitelikli kararlar alabilir. Ayrıca, doğal olarak Ortaklıkla ilgili diğer organlar da GB ile ilgili kararları kendi yetki sınırları içinde alabilmektedir. Bunlardan Ortaklık Konseyi, Türkiye-AB ortaklığının en yetkili organı olup temel görevi, Ankara Antlaşmasının uygulanmasını sağlamaktır. Ortaklık Konseyi GB kapsamında karar alma, tavsiye ve inceleme yetkileriyle donatılmıştır. Ortaklık Konseyi Türk Hükûmeti temsilcilerinden ve AET Konseyi ile Komisyonu ve üye ülke hükümetlerinin temsilcilerinden oluşturmaktadır.

#24

SORU:

Uluslararası Ekonomik Bütünleşme Kuramı’nın çalışma alanı nedir?


CEVAP:

Uluslararası Ekonomik Bütünleşme kuramı, farklı ülkelerin bir bölgesel ekonomik grup oluşturacak şekilde bir araya gelmelerini inceler.


#25

SORU:

Uluslararası Ekonomik Bütünleşme ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Uluslararası Ekonomik Bütünleşme, bir süreç olarak, farklı ulusal devletlere ait ekonomik birimler arasındaki ayrımcılığı ortadan kaldırmaya yönelik önlemler alınması; bir durum olarak ise ulusal ekonomiler arasında ayrımcılığın olmaması anlamına gelmektedir.


#26

SORU:

Ülkeler arasında oluşturulan ekonomik bütünleşmeler kaç grupta toplanmaktadır?


CEVAP:

Ülkeler arasında oluşturulan ekonomik bütünleşmeler beş grupta toplanmaktadır. Bunlar, Serbest Ticaret Bölgeleri, Gümrük Birliği, Ortak Pazar, Ekonomik Birlik ve Tam Ekonomik Bütünleşmedir.


#27

SORU:

Gümrük Birliğinin üye ülke ekonomisi üzerindeki etkileri ne şekilde incelenmektedir?


CEVAP:

Gümrük Birliğinin üye ülke ekonomisi üzerindeki etkileri kısa dönemli (statik) etkiler ile orta ve uzun dönemli (dinamik) etkiler olarak incelenir.


#28

SORU:

Gümrük Birliği’nin statik etkileri neleri içermektedir?


CEVAP:

Gümrük Birliği’nin statik etkileri, teknoloji ve ekonomik yapı değişmeksizin, Birlik içinde kaynakların yeniden dağılımı şeklinde ortaya çıkan etkileri içerir. Statik etkiler, kısa vadede gerçekleşen etkiler olup, ticaret hadleri ve kaynak dağılımı etkilerinden oluşmaktadır.


#29

SORU:

Ticaret Yaratıcı Etki ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Gümrük birliği öncesi gümrük vergilerinin yüksekliği nedeniyle ülkenin kendisinin ürettiği bir malı, Gümrük Birliği’nin kurulması sonrasında kendisinden daha etkin (düşük maliyetle) üreten Gümrük Birliği üyesi ülkeden ithal etmesidir. Böylece pahalı bir üretim kaynağının yerini daha ucuz bir üretim kaynağı almakta ve Birlik üyeleri, daha ucuz kaynaktan daha fazla tüketim yapma olanağına kavuşmaktadırlar. Ticaret yaratıcı etki, yüksek maliyetli yerli üretimin azalmasından (üretim kazancı) ve düşük fiyattan tüketici rantındaki artıştan (tüketim kazancı) oluşur.


#30

SORU:

Ticaret Saptırıcı Etki ne şekilde meydana gelmektedir?


CEVAP:

Gümrük birliği öncesinde ithalat malın en ucuz üreticisinden yapılırken Birlik sonrası üçüncü ülke mallarına karşı konan ortak tarife sonucu bu ülkelerin mallarının pahalı hâle gelmesi, ticaretin Birlik içine kaymasına neden olur. En verimli üreticiden yapılan ithalatın yerini Birlik içindeki pahalı üreticiden yapılan ithalat alır. En verimli ve ucuz üreticinin Birlik içinde yer alması durumunda ticaret saptırıcı etki olmaz ve refah düşüşü yaşanmaz.


#31

SORU:

Tüketim Etkisi ne şekilde meydana gelmektedir?


CEVAP:

Kaynak dağılımının yarattığı diğer bir etki ise tüketim etkisidir. Gümrük birliği sonucu Birlik içinde pahalıya üreten üye ülkeden ve Ortak Gümrük Tarifesi sonucu ürünleri pahalı hâle gelen Birlik dışı ülkelerden yapılan ithalat ve buna bağlı üretim ve tüketim azalırken, Birlik içinde ucuza üreten ülkenin vatandaşlarının satın alma güçleri artacağından Birlik içi tüketim ve ithalat artacaktır.


#32

SORU:

Ticaret Hadlerine Etkisi ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

Ticaret hadleri ihracat fiyatları ile ithalat fiyatlarının birbirine oranıdır. Ticaret hadleri, Birliğe üye ülkeler arasındaki iş bölümünün doğuracağı refah artışından her ülkenin alacağı payı belirler.


#33

SORU:

Kamu Gelirleri Etkisi ne şekilde meydana gelmektedir?


CEVAP:

Birliğe üye ülkeler arasında tarifelerin sıfırlanması üye ülkelerin gümrük vergisi kaybını doğurur. Ayrıca üçüncü ülkelere karşı uygulanan ortak tarife de Birliğe üye olunmadan önceki tarifeden genelde küçük olur, bu durumda da vergi kaybı ortaya çıkar.


#34

SORU:

İşlem Maliyetleri Etkisi ne şekilde meydana gelmektedir?


CEVAP:

Gümrüklerin birleşmesinden sonra tarife ve kotaların uygulanmaması nedeniyle bürokratik engeller, gümrüklerde çalışan personel sayısı ve gümrükleme giderleri azalacaktır. Bu gelişmeye bağlı olarak dış ticaret işlemleri daha kısa sürede gerçekleşecek ve dış ticaretle uğraşmanın zaman maliyeti de düşecektir


#35

SORU:

Gümrük Birliği’nin dinamik etkileri nelerdir?


CEVAP:

Gümrük Birliği’nin dinamik etkileri orta veya uzun dönemli olup verimlilik ile büyüme üzerinde görülür. Bu etkiler, ekonomik yapıda, orta ve uzun dönemde, üretim kapasitesinde, teknolojik yapıda ortaya çıkan değişimler nedeniyle görülür. Dinamik etkileri kısaca, rekabet etkisi, ölçek ekonomileri etkisi, dışsal ekonomi etkisi, teknolojik ilerleme etkisi, yatırımları özendirme ve sermaye etkisi olarak tanımlayabiliriz.


#36

SORU:

Gümrük Birliği’nin ilk uygulamaları nelerdir?


CEVAP:

Uluslararası ekonomik bütünleşmeler açısından gümrük birlikleri, serbest ticaret bölgeleri kadar olmasa da en sık görülen bütünleşme türlerinden biridir. 1789 yılında ABD’de 13 eyaletin gümrük tarifelerini kaldırması, Avusturya’nın 1775 yılında kendi içindeki ticaretten alınan vergileri sıfırlaması,1834’te Zollverein adı verilen Alman Gümrük Birliği, bu ülkelerin bütünleşmeleri yolunda önemli bir rol oynamıştır.


#37

SORU:

Gümrük Birliği’nin en başarılı örneği nedir?


CEVAP:

Gümrük Birliği’nin en başarılı örneğini Avrupa Birliği gerçekleştirmiştir.


#38

SORU:

Avrupa devletlerinin bütünleşmesi ne şekilde başlamıştır?


CEVAP:

İkinci Dünya Savaşı sonrası Batı Avrupa ülkeleri arasında öncelikle ekonomik, daha sonra da politik ve savunma alanlarında işbirliğine gitme gereksinimi görülmüştür. İlk olarak 1951 Paris Sözleşmesiyle Fransa, Almanya, Belçika, Hollanda, İtalya ve Lüksemburg arasında Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kurulmuştur. Bu deneme başka alanlarda da ekonomik bütünleşmeyi yönlendirmiş ve 25 Mart 1957 tarihinde imzalanan Roma Antlaşması ile Avrupa Ekonomik Topluluğu (AET) ve atom enerjisinin barışçıl amaçlarla kullanımını öngören Avrupa Atom Enerjisi Topluluğu (EURATOM) kurulmuştur. 1 Ocak 1958 tarihinde yürürlüğe giren Roma Antlaşması üye ülkeler arasında tek pazarı hedeflemiş ve bunu gerçekleştirmek için de ilk adım olarak gümrük birliğini öngörmüştür.


#39

SORU:

Avrupa Birliği dışında başka gümrük birliği örnekleri bulunmakta mıdır?


CEVAP:

Günümüzde küreselleşme, ülkelerin sorunlarını tek başına çözümlemelerini neredeyse olanaksız kılınca, sorunları birlikte çözümlemeye olanak sağlayan bölgesel bütünleşme eğilimleri artmıştır. Bu kapsamda küresel sistemde çeşitli gümrük birliği girişimleri bulunmaktadır. Bunlardan birkaç örnek; Andean Topluluğu 1988, Doğu Afrika Topluluğu 2005, Beyaz Rusya, Kazakistan ve Rusya Gümrük Birliği 2010, AB-Andora 1991, AB-San Marino 2002, AB - Türkiye 1996, Güney Afrika Gümrük Birliği 1910, İsviçre-Lihtenştayn 1924. Karayipler Birliği (CARICOM) 1973, Körfez Arap Ülkeleri İşbirliği Konseyi (GCC) 2003 ve daha birçok başarılı veya başarısız deneyim vardır.


#40

SORU:

Gümrük birliği hangi durumlarda tercih edilmektedir?


CEVAP:

Gümrük birlikleri genelde coğrafî olarak bitişik çok sayıda ülkeyi kapsadığından müzakeresi daha uzun ve zorludur. Bu nedenle, gümrük birlikleri genelde daha fazla ekonomik ve siyasi bütünleşme perspektifinin olduğu durumlarda tercih edilmektedirler.


#41

SORU:

Ankara Anlaşması’nda Gümrük Birliği ne şekilde tanımlanmıştır?


CEVAP:

Madde 10’un ikinci kısmında Gümrük Birliği, “Topluluk üyesi Devletlerle Türkiye arasında, ithalâtta olduğu gibi ihracatta gümrük vergileri ve eşit etkili resimlerin ve miktar kısıtlamalarının, milli üretime, Anlaşmanın hedeflerine aykırı bir koruma sağlamayı gözeten eşit etkili başka her türlü tedbirin yasaklanmasını; Türkiye’nin üçüncü memleketlerle ilişkilerinde Topluluğun Ortak Gümrük Tarifesi’nin kabulünü ve Toplulukça dış ticaret konusunda uygulanan sair mevzuata yaklaşmayı kapsar.” şeklinde tanımlanmıştır.


#42

SORU:

Türkiye ile Topluluk arasında gümrük birliği oluşabilmesi için hangi şartlar gereklidir?


CEVAP:

Türkiye ile Topluluk arasında tam bir gümrük birliğinin kurulabilmesi için gümrük vergileri gibi miktar kısıtlamalarının da kaldırılması gereklidir.


#43

SORU:

Türkiye, Gümrük Birliği yükümlülüklerini neden yerine getirememiştir?


CEVAP:

Geçiş dönemi takvimi, iki petrol krizi ve 1970’li yılların ortalarında gerçekleşen küresel durgunluk sebebiyle alt üst olmuştur. İlk hayal kırıklığı, Petrol Krizinden hemen sonra Avrupa’da artan işsizlik oranlarının Türkiye’den yapılan işçi alımını etkilemesi ile yaşanmıştır. Ayrıca, Topluluğun diğer gelişmekte olan ülkelere verdiği ticari imtiyazların genişletilmesi Türkiye’ye verilmiş olan imtiyazları aşındırmıştır. Türkiye’nin tekstil ürünleri ihracatına konulan kotalar da ilişkileri gerginleştiren bir başka faktör olmuştur. Daha sonra 12 Eylül 1980 askerî darbesinin ardından ilişkiler 22 Ocak 1982 tarihinde Birlik tarafından da resmen askıya alınmıştır.


#44

SORU:

Gümrük Birliği’nin kapsamı nelerden oluşmaktadır?


CEVAP:

Türkiye-AB Gümrük Birliği, sanayi ürünlerini ve işlenmiş tarım ürünlerini kapsamaktadır.


#45

SORU:

Türkiye - AB Gümrük Birliği’nin organları nelerdir?


CEVAP:

GB’nin oluşumu ile birlikte Türkiye ve Topluluk arasında, GB’ye ilişkin yeni bir kurumsal işbirliği geliştirilmesi gerekmiş, bu çerçevede bazı özel komiteler oluşturulmuştur. Bunlar Gümrük İşbirliği Komitesi ve Gümrük Birliği Ortak Komitesidir.


#46

SORU:

Gümrük Birliği’nin yol açacağı yeni rekabet ortamına uyum için Avrupa Birliği nasıl bir mali politika taahhütte bulunmuştur?


CEVAP:

GB’nin yol açacağı yeni rekabet ortamına Türk sanayi sektörünün uyum sağlaması, Türkiye ve AB pazarı arasında altyapı bağlantısının geliştirilmesi ve taraflar arasındaki gelişmişlik farkının azaltılması amacıyla Topluluk Türkiye’ye 5 yıllık süre içinde 2 milyar 246 milyon Euro mali yardım sağlamayı üstlenmiştir.


#47

SORU:

Gümrük Birliği’nin Türkiye Ekonomisi üzerine ne gibi etkileri olmuştur?


CEVAP:

Gümrük Birliği, Türkiye’nin hem AB pazarına hem de küresel ekonomiye eklemlenmesinde kritik bir role sahiptir. Türkiye’nin yeni ve zengin bir piyasaya açılması nedeniyle hem rekabet gücünü arttırmış, hem de ekonomik verimliliğin yükselmesine katkı sağlayarak Türk sanayinin dönüşüm geçirmesine aracılık etmiştir