CBS’DE PROJE TASARIMI VEYÖNETİMİ I Dersi CBS’de Çevre Yönetimi soru cevapları:

Toplam 34 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Çevre yönetimi nedir?


CEVAP:

Çevre Yönetimi, tüm canlıların sağlıklı ve
dengeli bir çevrede yasamaları, doğal kaynakların
korunması, değerlendirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla
gerek kamusal, gerekse özel kesimde elverişli bir iletişim,
planlama ve denetim sistemi oluşturulması ve bu sistemi
çalıştıracak bir örgütün kurulması olarak ifade.


#2

SORU:

Çevre yönetimi ile ilgili hususlar hangi kanuna göre
düzenlenmektedir?


CEVAP:

Çevre Yönetimi ile ilgili hususlar Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı tarafından 2013 yılında 28828 sayılı
Resmi Gazete’de yayımlanan Çevre Görevlisi, Çevre
Yönetimi Birimi ve Çevre Danışmanlık Firmaları
Hakkında Yönetmeliğe göre düzenlenmektedir. Bu
yönetmelikte Madde 4’deki çevre yönetimi tanımı “İdarî,
teknik, hukukî, politik, ekonomik, sosyal ve kültürel
araçları kullanarak doğal ve yapay çevre unsurlarının
sürdürülebilir kullanımını ve gelişmesini sağlamak üzere
yerel, bölgesel, ulusal ve küresel düzeyde belirlenen
politika ve stratejilerin uygulanması”, seklinde ifade
edilmektedir..


#3

SORU:

Coğrafi Bilgi Sistemleri Genel Müdürlüğünün
görevleri nelerdir?


CEVAP:

• Ulusal Coğrafi Bilgi Sisteminin kurulmasına,
kullanılmasına ve geliştirilmesine dair is ve
işlemleri yapmak ve yaptırmak,
• Çağdaş coğrafi bilgi teknolojilerinin ülkede etkin
ve verimli bir şekilde kullanılmasını teşvik etmek
ve eşgüdümü sağlamak,
• Coğrafi veri ve bilginin ulusal düzeyde üretimine,
kalitesine ve paylaşımına yönelik standartlar ile
bunlara ilişkin temel politika ve stratejilerin
belirlenmesini sağlamak ve gerekli mevzuatı
hazırlamak,
• Coğrafi bilgi sistemleri konusunda ulusal ve
uluslararası kurum ve kuruluşlarca
gerçekleştirilen çalışmalarda ülkemizi temsil
etmek, işbirliği ve uyum çalışmalarını koordine
etmek,
• Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemi kapsamına giren
tüm konularda, resmi ve özel kurum ve
kuruluşlarca üretilen verilerin Bakanlık
birimlerince kullanılmasını ve
değerlendirilmesini sağlamak,
• Bakanlık hizmetlerinin etkin bir şekilde
yürütülebilmesi için Bakanlık mekânsal veri
altyapısının oluşturulması ve geliştirilmesi ile
Bakanlığın ihtiyaç duyacağı her türlü verinin
iletilmesi ve temin edilmesi konularında
çalışmalar yürütmek,                                                  • Kent bilgi sistemlerinin standart ve yaygın bir
şekilde oluşturulması için gerekli düzenlemeler
yapmak,
• Ulusal Coğrafi Bilgi Sistemi kapsamında resmi
ve özel kurum ve kuruluşlarca üret ilen mekânsal
verilerin sunulduğu portalı kurmak ve işletmek,
• Uluslararası veri paylaşım ağlarına katılmak,
• Coğrafi bilgi sistemleri ile ilgili sertifikasyon ve
akreditasyon çalışmalarının yapılmasını
sağlamak,
• Coğrafi bilgi sistemleri uygulamalarını
bütünleyen navigasyon, yönetim, otomasyon ve
dokümantasyon sistemleri ile uzaktan algılama
tekniği konularında uygulama, düzenleme,
geliştirme ve izleme faaliyetlerini yürütmek,
• Bakanlığın bilgi işlem hizmetlerini yürütmek
olarak sıralanabilir. 


#4

SORU:

Çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreci nedir?


CEVAP:

ÇED, çevreyi doğrudan ya da dolaylı olarak,
olumlu ya da olumsuz yönde etkileyebilecek bir ya da
birden fazla faaliyete ait bir proje için alınacak kararda
esas alınmak üzere, proje konusu faaliyet(ler)in bütün
çevresel etkilerinin bilimsel yöntemler ve tekniklerle
irdelenmesi, bu irdelemelere göre olumsuz etkileri
önlemek ya da çevreye zarar vermeyecek ölçülerde en aza
indirmek için alternatif çözümlerin belirlenmesi, söz
konusu proje hakkında ÇED çalışmaları sonuçlarına göre
yatırım kararı alınarak faaliyet(ler)in gerçekleştirilmesi
halinde, inşaat ve işletme aşamalarında ve işletmenin
kapatılmasından sonra çevresel etkiler için ÇED çalışması
ile belirlenen önlemlerin izlenip denetlenmesi sürecidir.


#5

SORU:

ÇED’in ülkemizde kullanılmasına ilişkin düzenlemeler
nasıl yapılmıştır?


CEVAP:

Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED), kalkınma
projelerinin çevresel etkilerini tanımlamak için yürütülen
bir süreçtir. ÇED raporları kanuni olarak 1970’li yıllardan
itibaren Amerika’da uygulanmaktadır. ÇED, ülkemizde
1993 yılından bu yana uygulanmaktadır. 1983 yılında
yayımlanan 2872 sayılı Çevre Kanunu’na dayanarak 1993
yılında 21489 sayılı Resmi Gazete’de ilk Çevresel Etki
Değerlendirmesi yönetmeliği yayımlanmıştır. ÇED
yönetmeliği yıllar içinde güncellenmiştir. Güncel
yönetmelik 2014 yılında 29186 sayılı Resmi gazetede
yayımlanmıştır. Bu yönetmeliğin amacı ÇED sürecinde
uyulacak idari ve teknik usul ve esasların
düzenlenmesidir. 2013 yılı Kasım ayından itibaren ÇED
yönetmeliği kapsamındaki tüm işlemler Çevrimiçi ÇED
süreci Yönetim Sistemi (e-ÇED) uygulaması ile elektronik
ortamda gerçekleştirilmektedir. Çevrimiçi ÇED süreci
yönetim sistemi, yönetmelik Ek-1 ve Ek-2 listelerinde yer
alan faaliyetlerin ÇED sürecindeki işlemlerinin elektronik
ortamda gerçekleştirileceği sistemdir. Çevresel etki
değerlendirmesi uygulanacak projeler listesi yönetmelik
Ek-1’de, seçme eleme kriterleri uygulanacak projeler
listesi yönetmelik Ek-2 de verilmektedir..


#6

SORU:

Çevresel etki değerlendirme (ÇED) raporu nedir?


CEVAP:

Herhangi bir kurulusun yapmayı planladığı her
faaliyet projesi öncesinde, projenin çevrede meydana
getireceği etkileri belirten bir rapor hazırlaması
gerekmektedir. Buna kısaca “Çevresel Etki Değerlendirme
Raporu” (ÇED) diyebiliriz. Bu raporda yapılması
düşünülen faaliyetlerin çevrede meydana getireceği tahrip
ve etkiler her açıdan belirtilmelidir. Bir ÇED raporu,
disiplinler arası bir çalışma ile çok dikkatli bir şekilde
hazırlanmış ve mümkün olduğunca nicel özellik
taşımalıdır.


#7

SORU:

ÇED sürecinin faydaları nelerdir?


CEVAP:

• Uygulama aşamasında ortaya çıkabilecek
çevresel problemlere karşı önceden önlemler
üreterek hazırlıklı olunması.
• Proje sahibi için projenin tüm yönlerinin
görülebilmesi ve seçeneklerin
değerlendirilebilmesi,
• Karar verme sürecine yönelik daha güvenilir ve
işbirlikçi bir yaklaşım sağlaması.


#8

SORU:

ÇED sürecinin prensipleri nelerdir?


CEVAP:

ÇED sürecinin prensipleri;
• Planlama sürecinde entegrasyon
• Mümkün olan en erken aşamada diyalog
• Sorumluluk
• Karar verme
• Halkın katılımı
• Esneklik
• Demokrasi


#9

SORU:

ÇED’in aşamaları nedir?


CEVAP:

ÇED’nin aşamaları;
• hazırlık çalışmaları,
• yetkili kuruma başvuru,
• seçme-eleme,
• kapsam ve etkilerin belirlenmesi,
• çevrenin özelliklerinin belirlenmesi ve
projenin/alanın tanımlanması,
• etkilerin sayısallaştırılması ve tanımlanması,
ölçülmesi, değerlendirilmesi,
• alınacak önlemlerin belirlenmesi,
• alternatiflerin, çözüm önerilerinin
değerlendirilmesi,
• ÇED raporunun hazırlanması ve sunumu,
• karar verme süreci,
• ÇED sonrası, izleme ve denetleme faaliyetleri
• proje sonrası analiz.


#10

SORU:

CBS’nin ÇED çalışmalarında sağlayacağı avantajlar
nelerdir?


CEVAP:

• Daha iyi etki ölçme ve değerlendirme olanağı
sağlayan mekansal analiz ve modelleme yeteneği,
• Proje yer seçiminde ve alternatiflerin
karşılaştırılmasında kolaylık sağlaması,
• Etki değerlendirme alanına ait tanımsal ve grafik
veriyi aynı ortamda depolama, düzenleme ve
kolayca güncelleştirme olanağı sağlaması,
• Etkin sunum tekniği ile projenin etki
değerlendirme sürecine katılan halk dahil her
grup tarafından daha kolay anlaşılır hâle gelmesi,
• Değerlendirmede insan hatalarını en aza indirerek
en doğru sonuçlara kısa zamanda
ulaşılabilmesinin sağlanması.


#11

SORU:

Yeraltısuyu çalışmalarında coğrafi bilgi sistemlerinin
tipik uygulamaları nelerdir?


CEVAP:

• Yerin uygun olup olmadığına karar verilmesinde,
• Yeraltısuyu hassasiyet haritalarının
oluşturulmasında,
• Su tablası derinliğinin belirlenmesinde,
• Akifer tipi ve malzemesinin belirlenmesinde,
• Envanter verilerinin yönetiminde,
• Yaygın kaynaktan (noktasal olmayan kirletici
kaynak) kaynaklanan kirliliğin meydana gelme
sürecinin mekansal korelasyonunun tahmininde,
• Yaygın kirletici kaynaklardan kaynaklanan
yeraltısuyunun kirlenme potansiyelinin
tahmininde,
• Mekansal verilerle, mekansal karar destek
sistemleri oluşturmak için yeraltısuyu kalitesi
değerlendirme modelleri oluşturmada,
• Yeraltısularının hareketlerinin modellemesinde,
• Partikül hareketini izlemede,
• Çözünmüş maddelerin taşınma ve sızma
modellemesinde,
• Toprak tuzluluğu ve yeraltısuyuna tuz taşınımının
değerlendirilmesidir.


#12

SORU:

Katı atık nedir, nasıl yönetilir?


CEVAP:

Kullanılma süresi dolan, insan aktivitelerinden
ileri gelen ve yaşadığımız ortamdan uzaklaştırılması
gereken her türlü katı malzemeye katı atık denir. Katı
atıklar evde, okulda, hastanede, endüstride, bahçelerde ve
daha birçok yerde oluşabilir. Katı atıklar kaynaklarına
göre; evsel katı atıklar, endüstriyel atıklar, açık alanlardan
kaynaklanan atıklar, zirai atıklar, hastane atıkları, arıtma
tesisi atıkları ve radyoaktif atıklar olarak sınıflandırılabilir.
Katı atıklar oluştukları yerlere göre adlandırılırlar. Katı
atık miktarı ve bilesimi, mevsimlere, bölgelerin coğrafik
ve yasayanların ekonomik ve kültürel seviyelerine göre
değişmektedir. Katı atıkların tekniğine uygun bir şekilde
uzaklaştırılamamaları halinde halk sağlığı ile ilgili
problemler ortaya çıkmaktadır. Katıatıklar yoluyla en az
20 tip hastalığın taşınıp bulaştığı bilinmektedir. Ülkemizde
katı atıklar ile ilgili ilk yönetmelik olan “Katı Atıkların
Kontrolü Yönetmeliği” 1991 tarihinde 20814 sayılı Resmi
Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu
yönetmelik ülkemizde çöp ve katı atıkların toplanması,
taşınması ve bertarafı ile ilgili yasal düzenlemeleri ortaya
koymuştur. Ülkemizdeki atık yönetiminin temelini
oluşturan üç ilke yönetmeliğe göre söyle sıralanabilir:
• Az atık üretilmesi (atık minimizasyonu),
• Üretilen atıkların geri kazanılması,
• Atıkların çevreye zarar vermeden bertaraf
edilmesi.
Katı Atıkların Kontrolü Yönetmeliği 2015 yılında 29314
sayılı Resmi Gazete’de “Atık Yönetimi Yönetmeliği”
yayınlandıktan sonra yürürlükten kaldırılmıştır. Bu
yönetmeliğin amacı; atıkların oluşumundan bertarafına
kadar çevre ve insan sağlığına zarar vermeden yönetiminin
sağlanmasına, atık oluşumunun azaltılması, atıkların
yeniden kullanımı, geri dönüşümü, geri kazanımı gibi
yollar ile doğal kaynak kullanımının azaltılması ve atık
yönetiminin sağlanmasına, çevre ve insan sağlığı
açısından belirli ölçütlere, temel şart ve özelliklere sahip
bu Yönetmeliğin kapsamındaki ürünlerin üretimi ile
piyasa gözetimi ve denetimine ilişkin genel usul ve
esasların belirlenmesidir. Günümüzde katı atıkların çevre
ve insan sağlığına zarar vermelerini önlemek amacı ile
toplanması, taşınması yanında yeniden kullanım, geri
kazanım, geri dönüşüm gibi değerlendirme yöntemleri de
uygulanmaktadır. Bunlara ilave olarak, katı atıkların
çevremizden uzaklaştırılmasını içeren yakma, gömme
işlemlerini kapsayan çeşitli yöntemler geliştirilmiştir. Bu
yöntemlerin tümünün planlandığı, uygulandığı ve takip
edildiği bütünsel sistem Katı Atık Yönetimi olarak
adlandırılmaktadır. Atık yönetimi, hem çeşitli atıkları geri
kazanmak, verimliliği artırmak, maliyeti düşürmek,
istihdam yaratmak hem de çevre kirlenmesini önleyici
yönü ile ülkemiz için de önemli bir konudur. Atık yönetim
sisteminin ilk basamağı atıkların toplanması ve
taşınmasıdır. Katı atık yönetim sisteminde atık toplama
maliyetleri % 65-95 arasında değişmektedir. Katı atıkların
yüksek verimle toplanabilmesi için en uygun
güzergâhların belirlenmesi ve maliyetin en aza indirilmesi
oldukça önemlidir. Katı atık toplama sisteminde CBS
tabanlı bir modelleme kullanılarak en etkin toplama
optimizasyonu gerçekleştirilebilir. Katı atık yönetiminde
önemli diğer bir konu atıkların bertarafıdır. Katı atıkların
bertaraf yöntemlerinden birisi düzenli depolamadır.
Düzenli depolama alanının yer seçimi atık yönetimindeki
önemli problemlerden birisidir. Depolama alanlarında
oluşan sızıntı suyu genellikle organik madde, amonyak,
nitrat, klorür ve ağır metal gibi kirleticileri oldukça fazla
miktarda içermesinden dolayı uygun yer seçimi
yapılmadığında, bu kirleticiler akiferlere ulaşabilir, su
temininde kullanılan kaynakların kalitesini düşürür ve
insan sağlığına zarar verebilir. Depolama alanlarının yer
seçiminde oldukça fazla faktörün etkili olduğu
bilinmektedir. Bu faktörlerin ve verilerin mümkün olan en
kısa sürede değerlendirilerek sonuca ulaşılması
gerekmektedir. Uygun yer seçimi işlemleri için CBS’den
yararlanılabilir. Konumsal verileri yönetmek, fazla
miktarda konumsal veriyi saklamak, analizini
gerçekleştirmek, duyarlılık ve en uygun analizleri kolay
bir şekilde gerçekleştirmek, model sonuçlarını ifade etmek
için CBS oldukça faydalı olmaktadır.


#13

SORU:

Hava kalitesini etkileyen faktörler nelerdir?


CEVAP:

• Meteorolojik değişkenler (rüzgar, sıcaklık, sis??
nem, basınç, enverziyon veya sıcaklık terselmesi)
• Doğal faktörler (topografik yapı)
• Plansız sanayileşme, kent dokusu
• Kırsal alandan kentlere göç olayının artması
sonucu ortaya çıkan sağlıksız kentleşme,
• Yeşil alanların azalması
• Sınıraşan taşınım


#14

SORU:

Gürültü kirliliğiyle ilgili yasal mevzuat nedir, nasıl
işletilir?


CEVAP:

Gürültü bir çevre sorunu olduğuna göre insan ve
toplum sağlığını tehdit etmeyecek düzeylerinin
belirlenmesi, ölçülmesi ve kontrol edilmesi gerekmektedir.
Gürültü kirliliği ve kontrolü ile ilgili yasal mevzuatlar
ülkemizde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi
Genel Müdürlüğü, Gürültü ve Titreşim Kontrolü Şube
Müdürlüğü tarafından yapılmaktadır. Gürültünün kontrol
altına alınmasına yönelik olarak ilk teknik düzenleme
1986 yılında yürürlüğe giren Gürültü Kontrol Yönetmeliği
ile getirilmiştir. Gürültü ile ilgili Avrupa Birliği direktifine
uyumlu olarak 2005 yılında Çevresel Gürültünün
Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği
yayınlanmıştır. Bu yönetmelik 2008 ve 2010 yıllarında
güncellenmiş ve 2015 yılında ise bu yönetmelikte
değişiklik yapılmasına dair yönetmelik yayınlanmıştır. Bu
Yönetmelik’in amacı; çevresel gürültüye maruz kalınması
sonucu kişilerin huzur ve sükûnunun, beden ve ruh
sağlığının bozulmaması için gerekli tedbirlerin alınmasını
sağlamak ve kademeli olarak uygulamaya konulmak
üzere; değerlendirme yöntemleri kullanılarak çevresel
gürültüye maruz kalma seviyelerinin, hazırlanacak gürültü
haritaları, akustik rapor ve çevresel gürültü seviyesi
değerlendirme raporu ile belirlenmesi, çevresel gürültü ve
etkileri hakkında kamuoyunun bilgilendirilmesi, gürültü
haritaları, akustik rapor ve çevresel gürültü seviyesi
değerlendirme raporu sonuçları esas alınarak; özellikle
çevresel gürültüye maruz kalma seviyelerinin insan sağlığı
üzerinde zararlı etkilere sebep olabileceği ve çevresel
gürültü kalitesini korumanın gerekli olduğu yerlerde,
gürültüyü önleme ve azaltmaya yönelik eylem planlarının
hazırlanması ve bu planların uygulanması ile ilgili usul ve
esasları belirlemektir. Kara yolu, hava yolu ve demir yolu
trafiği ve endüstrilerden kaynaklanan gürültüler temel
gürültü kaynakları olarak ele alınabilir. Özellikle kent
merkezlerindeki yol ve hava trafiği gürültüsünün artması,
modern hayata verdiği rahatsızlıktan dolayı daha önemli
hale gelmeye başlamıştır. Gürültü seviyesini azaltmada ilk
adım kentin gürültü haritasının oluşturulmasıdır. Gürültü
haritalarının oluşturulmasında CBS teknikleri
kullanılmaya başlanılmıştır. Gürültü haritası kentin
şimdiki gürültü durumunu ve gürültü seviyesinin en
yüksek olduğu noktaları gösterir. Gürültü haritaları; kentin
gelişimini belirlemede, kent trafiğini planlamada, ölçülen
gürültü seviyelerinin azaltılması amacıyla karar destek
aracı olarak kullanılabilmektedir.


#15

SORU:

Çevre nedir?


CEVAP:

Çevre, canlıların yaşamları boyunca ilişkilerini sürdürdükleri ve karşılıklı olarak etkileşim içinde bulundukları biyolojik, fiziksel, sosyal, ekonomik ve kültürel ortamı ifade eder.


#16

SORU:

Antropojenik nedir?


CEVAP:

Antropojenik, “doğada insanoğlunun neden olduğu etkiler” anlamına gelmektedir.


#17

SORU:

Çevre yönetimi nedir?


CEVAP:

Çevre Yönetimi, tüm canlıların sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşamaları, doğal kaynakların korunması, değerlendirilmesi ve geliştirilmesi amacıyla gerek kamusal, gerekse özel kesimde elverişli bir iletişim, planlama ve denetim sistemi oluşturulması ve bu sistemi çalıştıracak bir örgütün kurulması olarak ifade edilir (Keleş ve Hamamcı, 2002).


#18

SORU:

Kıyı alanları yönetimi nedir?


CEVAP:

Kıyı alanları yönetimi, kıyısal alanlarda sürdürülebilir gelişmenin sağlanması için sürekli, önlem alıcı bir kaynak yönetimi olarak tanımlanabilir


#19

SORU:

Sürdürülebilir kalkınma nedir?


CEVAP:

Sürdürülebilir kalkınma, bugünün ihtiyaçlarını, gelecek kuşakların da kendi
ihtiyaçlarını karşılayabilme olanağından ödün vermeksizin karşılamaktır.


#20

SORU:

Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğine göre “Etki” nedir?


CEVAP:

Çevresel Etki Değerlendirmesi Yönetmeliğine göre “Etki” bir projenin hazırlık, inşaat ve işletme sırasında ya da işletme sonrasında, çevre unsurlarında doğrudan ya da dolaylı olarak, kısa veya uzun dönemde, geçici ya da kalıcı, olumlu ya da olumsuz yönde ortaya çıkma olası değişiklikleri olarak tanımlanmaktadır


#21

SORU:

Çevresel etki değerlendirmesinin faydaları nelerdir?


CEVAP:

ÇED sürecinin faydaları aşağıdaki şekilde özetlenebilir:
• Uygulama aşamasında ortaya çıkabilecek çevresel problemlere karşı önceden önlemler üreterek hazırlıklı olunması.
• Proje sahibi için projenin tüm yönlerinin görülebilmesi ve seçeneklerin değerlendirilebilmesi.
• Karar verme sürecine yönelik daha güvenilir ve işbirlikçi bir yaklaşım sağlaması.


#22

SORU:

ÇED sürecinin prensipleri nelerdir?


CEVAP:

ÇED sürecinin prensipleri;
• Planlama sürecinde entegrasyon
• Mümkün olan en erken aşamada diyalog
• Sorumluluk
• Karar verme
• Halkın Katılımı
• Esneklik
• Demokrasi


#23

SORU:

Coğrafi bilgi sistemleri tekniklerinin ÇED çalışmalarında sağlayacağı avantajlar nelerdir?


CEVAP:

CBS’nin ÇED çalışmalarında sağlayacağı avantajlar aşağıdaki şekilde özetlenebilir.
• Daha iyi etki ölçme ve değerlendirme olanağı sağlayan mekânsal analiz ve modelleme yeteneği,
• Proje yer seçiminde ve alternatiflerin karşılaştırılmasında kolaylık sağlaması,
• Etki değerlendirme alanına ait tanımsal ve grafik veriyi aynı ortamda depolama, düzenleme ve kolayca güncelleştirme olanağı sağlaması,
• Etkin sunum tekniği ile projenin etki değerlendirme sürecine katılan halk dâhil her grup tarafından daha kolay anlaşılır hale gelmesi,
• Değerlendirmede insan hatalarını en aza indirerek en doğru sonuçlara kısa zamanda ulaşılabilmesinin sağlanması.


#24

SORU:

Su yönetimi nedir?


CEVAP:

Su yönetimi, belirli politikalar ve kurallar kapsamında su kaynaklarının planlanması, geliştirilmesi, dağıtımı ve optimum kullanımına ilişkin faaliyetlerdir.


#25

SORU:

GPRS nedir?


CEVAP:

GPRS (General Packet Radio Service), cep telefonunuz üzerinden internete bağlanabilmenize olanak sağlayan bir teknolojidir. GPRS geleneksel bağlantı
türlerine göre daha hızlı veri transferi sağlamaktadır.


#26

SORU:

Akifer nedir?


CEVAP:

Akifer, ekonomik olarak önemli miktarda suyu depolayabilen (yüksek geçirgenliğe sahip) ve yeterince hızlı taşıyabilen geçirimli jeolojik birimlerdir.


#27

SORU:

Yeraltı suyu hassasiyeti nedir?


CEVAP:

Yeraltısuyu hassasiyeti; kirleticilerin akiferin en üstündeki alanda bulunmasından sonra, yeraltısuyundaki spesifik bir pozisyona ulaşması olasılığı veya eğilimidir.”


#28

SORU:

Katı atık nedir?


CEVAP:

Katı atık; üreticisi tarafından atılmak istenen ve toplumun huzuru ile özellikle çevrenin korunması bakımından, düzenli bir şekilde bertaraf edilmesi gereken katı maddeleri ifade eder


#29

SORU:

Ülkemizdeki atık yönetiminin temelini oluşturan ilkeler nelerdir?


CEVAP:

Ülkemizdeki atık yönetiminin temelini oluşturan üç ilke yönetmeliğe göre şöyle sıralanabilir;
• Az atık üretilmesi (atık minimizasyonu)
• Üretilen atıkların geri kazanılması
• Atıkların çevreye zarar vermeden bertaraf edilmesi


#30

SORU:

Hava kirliliği nedir?


CEVAP:

Hava kirliliği, canlıların sağlığını olumsuz yönde etkileyen ve/veya maddi zararlar meydana getiren havadaki yabancı maddelerin, normalin üzerinde miktar ve yoğunluğa ulaşmasıdır.


#31

SORU:

Hava kirliliğini etkileyen faktörler nelerdir?


CEVAP:

Hava kirliliğini etkileyen faktörler;
• Meteorolojik değişkenler (rüzgar, sıcaklık, sis, nem, basınç, enverziyon veya sıcaklık terslemesi)
• Doğal faktörler (topografik yapı)
• Plansız sanayileşme, kent dokusu
• Kırsal alandan kentlere göç olayının artması sonucu ortaya çıkan sağlıksız kentleşme,
• Yeşil alanların azalması
• Sınıraşan taşınım


#32

SORU:

Gürültü nedir?


CEVAP:

Gürültü; uyumlu sıklık bileşenleri olmayan, rahatsız edici ses olarak tanımlanmaktadır


#33

SORU:

Gürültü kirliliği ve kontrolü ile ilgili yasal mevzuatlardan ülkemizde sorumlu olan birim nedir?


CEVAP:

Gürültü kirliliği ve kontrolü ile ilgili yasal mevzuatlar ülkemizde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, Gürültü ve Titreşim
Kontrolü Şube Müdürlüğü tarafından yapılmaktadır


#34

SORU:

Yeraltı suyu çalışmalarında coğrafi bilgi sistemlerinin tipik uygulamaları nelerdir?


CEVAP:

Yerin uygun olup olmadığına karar verilmesinde,
• Yeraltısuyu hassasiyet haritalarının oluşturulmasında,
• Su tablası derinliğinin belirlenmesinde,
• Akifer tipi ve malzemesinin belirlenmesinde,
• Envanter verilerinin yönetiminde,
• Yaygın kaynaktan (noktasal olmayan kirletici kaynak) kaynaklanan kirliliğin meydana gelme sürecinin mekansal korelasyonunun tahmininde,
• Yaygın kirletici kaynaklardan kaynaklanan yeraltı suyunun kirlenme potansiyelinin tahmininde,
• Mekansal verilerle, mekansal karar destek sistemleri oluşturmak için yeraltı suyu kalitesi değerlendirme modelleri oluşturmada,
• Yeraltısularının hareketlerinin modellemesinde,
• Partikül hareketini izlemede,
• Çözünmüş maddelerin taşınma ve sızma modellemesinde,
• Toprak tuzluluğu ve yeraltısuyuna tuz taşınımının değerlendirilmesidir.