DİN EĞİTİMİ VE DİN HİZMETLERİNDE REHBERLİK Dersi ÇOCUKLUK, GENÇLİK VE YETİŞKİNLİK DÖNEMİ DİN EĞİTİMİ soru cevapları:

Toplam 46 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: İnsanın eğitime en çok ihtiyaç duyduğu alanlar nelerdir?


CEVAP: Yaratılış itibariyle, zaman zaman hatırlatmalara, uyarılara, bilgi ve bilinç tazelemeye ihtiyaç duyan bir varlık olarak insan, gençlik ve yetişkinlik döneminde de doğrudan veya dolaylı olarak eğitime gereksinim hisseder. İnsanın eğitime en çok ihtiyaç hissettiği alanların başında, var olmanın, öncesi ve sonrası da dahil, bütün boyutlarıyla ilgilenen din alanının geldiğini söylemek rahatlıkla mümkündür. Kendini fark etmeye başladığı küçük yaşlardan itibaren insan, varlıkların ve olayların mahiyetini, neden? ve niçin?lerini araştırmaya, olup bitenlere bir anlam vermeye çalışır. Bu anlam arayışı onu, nihaî olarak kutsal ile buluşturur.

#2

SORU: İlk formal eğitim nasıl başlamıştır?


CEVAP: Eğitim tarihi açısından bakıldığında, Sümer, Mısır, Babil ve Asur gibi eski çağlarda kurulmuş devletlerde, tapınakların çoğunun birer okul haline getirildiğini gösteren izler vardır. İlk formal eğitimin dinî kurumlarda başlamış olması da anlamlıdır. Hatta, son bir kaç asır istisna edilirse, doğum ile ölüm arasında hayat, tümüyle dinî bir anlama sahip ve eğitim kurumları da bir şekilde dinle ilişkili idi.

#3

SORU: Tatbiki olarak eğitimin başladığı yaş nedir?


CEVAP: Daha önceki yaşlarda çocuğun sağlıklı gelişimi için alınan tedbirlerin ötesinde, tatbiki olarak eğitimin başladığı yaş, çocuğun konuşmaya başladığı dönemdir.

#4

SORU: İlk çocukluk dönemi hangi dönemdir?


CEVAP: Genellikle 2-6 yaşları arası ilk çocukluk dönemi olarak kabul edilir. Yürüme ve konuşma gibi özgürlük ve güç duygusu veren başarıların yaşandığı 2. yaş, çocuk için âdeta bir mutluluk çağıdır. Çevresindeki her şey, artık onun ilgisini çeker, merakını uyandırır. Bu çağda en çok kullanılan sözlerden biri görmek istemek olur. Yaklaşık 2,5-3 yaşlarında çocuklar dinî sorularla ilgilenmeye başlar. 4-5 yaşlarına doğru bu ilgi doruğa ulaşır. Bazen, yetişkinlerin cevap vermekte zorlandıkları sorular sorarlar.

#5

SORU: Çocukta dinî bilincin uyanması nelere bağlıdır?


CEVAP: Çocukta dinî bilincin uyanmasında, her şeyden önce çocuğun doğal gelişimi son derece önemlidir. Dinî gelişim, sadece dinî duygu ve düşüncenin gelişimine bağlı bir durum değildir; bunlarla birlikte çocuğun bedensel, duygusal, dilsel, bilişsel ve sosyal gelişimleri çocuğun dinî gelişiminde doğrudan etkili olur. Çocuğun ailesi ve yakın çevresindeki diğer yetişkinlerin tutumu da çocukların dinî gelişiminde ve eğitiminde azımsanamayacak bir etkiye sahiptir. Bu yaşlarda çocuk, aile içinde büyüklerini taklit ederek büyür.

#6

SORU: Çocuk dindarlığının uyanmasında çevrenin rolü nedir?


CEVAP: Çocuk dindarlığının uyanmasında çevre büyük bir etkendir. Çocuğun içinde yaşadığı çevre belli bir kültür çeşidinin özelliklerini yansıtır. Çocuğun dini de bu çevre içinde gelişecek ve kendine özgü rengini alacaktır. Aile, çocuğun çevresinin merkezini oluşturur. Çocuğun dinî ve ahlâkî gelişim ve eğitiminde annenin birinci derecede rol oynayan kişi olduğu, genel olarak uzmanların görüş birliği ettikleri bir husustur. Anne en önemli dinî ve ahlâki özdeşleşme objesidir. Bir ahlâki davranışın çocuk tarafından içselleştirilmesi büyük ölçüde bir modelle özdeşleşme yoluyla gerçekleşir.

#7

SORU: Çocukta ahlâk ve adalet duygularının gelişmesine etki eden faktörler nelerdir?


CEVAP: Çocukta ahlâk ve adalet duygularının gelişmesinde de anne baba tutumlarının büyük etkisi vardır. Bedensel ihtiyaçları yanında çocuğun sevgi, şefkat ve ilgi gibi ruhsal ihtiyaçlarının karşılanmasında en etkin rolü üstlenmiş olan annenin disiplin anlayışı, çocuğun vicdanının şekillenmesinde derin izler bırakır. Bunun yanında babanın disiplin ve otoritesinin, güç ve aktivitesinin de çocuğun vicdan gelişiminde, annenin rolünü bütünleyici bir etkisi bulunmaktadır. Ailede anababa tutumları, çocuğun kişilik ve benlik gelişimini etkileyen önemli çevre faktörlerindendir

#8

SORU: Hangi ortamlarda yetişen çocukların adalet duyguları daha erken gelişir?


CEVAP: Ailede ilişkilerin karşılıklı sevgi-saygı ve hoşgörü temeline dayandığı, sorunların konuşarak ve danışarak çözümlendiği, çocuklara söz hakkı tanındığı, paylaşma ve işbirliği yanında herkesin uyacağı kuralların belli olduğu, ancak bu kurallara uymanın baskıyla, korkuyla değil, herkesin gönüllü olarak benimsemesiyle sağlanmaya çalışıldığı, aile içinde disiplini sağlamada amacın sindirmek değil, görev ve sorumluluk duygusu kazandırmak olduğu bir aile çocuk için güven verici, sağlıklı ve demokratik bir ailedir. Bu özelliklerde yetişen çocukların adalet duygularının daha erken geliştiği, ahlâki yargı yeteneklerinin daha çabuk olgunlaştığı tespit edilmiştir.

#9

SORU: Çocukların sorularına verilecek cevaplarda genel olarak nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP: Çocuk neyi sormuşsa ona cevap verilmeli, soru cevaplandırılmadan önce soruyu sordurtan sebepler öğrenilmeye çalışılmalıdır. Anne babanın cevaplamakta zorlandığı sorularla karşılaştığı durumlarda, soruyu cevaplamadan geçiştirmek, çocuğu susturmak, konuyu değiştirmek, nasıl ifade etmesi gerektiğini bilmediği halde cevaplamaya çalışmak gibi tavır takınmaları doğru değildir. Çocuğun sorduğu her soruyu, din öğretimi için bir fırsat bilerek, doğrudan Allah ile ilişkili olarak cevaplamak da doğru değildir. Bunun yerine, olayları yakın sebeplerine dikkat çekerek açıklamak daha yerinde olacaktır.

#10

SORU: Son çocukluk dönemi hangi dönemdir?


CEVAP: Çocuk gelişimi ile ilgili eserlerde ortalama olarak 6 ile 11-12 yaşları arası Son Çocukluk Dönemi olarak tanımlanır. Bilişsel gelişimleri açısından bu dönemi, orta çocukluk (7-9) ve ileri çocukluk (10-12) olmak üzere farklı aşama halinde ele almak da mümkündür.

#11

SORU: Son çocukluk döneminin din eğitimi açısından önemi nedir?


CEVAP: Bu dönem çocukları, 7 yaşındakiler dahil, Allah’a güven içinde inanırlar. 7-9 yaşları arasında çocukların dinî kavramları öğrenmeleri ve konuşma diline aktarmaları oldukça gelişmiştir. Bu yaşlar arasında çocukların dua ve namaz gibi ibadetlere karşı ilgi ve merakları 10-12 yaşlara göre daha canlıdır. Bununla birlikte 7-9 yaş grubundakilerin ilgileri daha duygusal bir karakter arz ederken, 10-12 yaş grubundakilerin ilgileri ve dinî pratikleri yerine getirme istekleri daha bilinçli bir hal alır ve inançlar aklî kontrolden geçirilmeye başlanır.

#12

SORU: İlk çocukluk dönemi ile son çocukluk dönemindeki duaların içeriğindeki fark nedir?


CEVAP: İlk çocukluk döneminde şeker ve oyuncak istemek için yapılan egosantrik (ben-merkezci) duaların yerini, son çocukluk çağında, hastalıklardan ve felaketlerden korunma, anne-babasının ve sevdiklerinin sağlığı ve iyiliği isteklerini dile getiren dualar alır. Artık, yapılan duaların, sırf şahsî istekleri dile getirmenin ötesinde Allah ile kendisi arasında bir bağ kurmak gibi önemli bir işlevinin olduğu fark edilmeye başlanır.

#13

SORU: Ailede din eğitimi hangi temele dayanır?


CEVAP: Ailede din eğitiminin dayandığı temel, sevgi ve güven duygularıdır. Çocuğun ailede sevgi ve güvene dayalı bir atmosfer içinde büyümesi onun gençlik ve yetişkinlik çağlarında inanan bir insan olması, dinini sevmesi, Allah’ı sevmesi ve O’na güven duymasının ön şartıdır. Çocukluk döneminde ailede kendisini kötü olan her şeyden koruyacak ve ona zarar verecek şeylerden uzak tutacak güvenli bir ortamda yaşamasını sağlayacak birilerinin varlığı hissi, onu bütün kötülüklerden koruyacak, darda, zorda kaldığında yardım elini uzatacak, yardım istendiğinde mutlaka kendine yardım edecek Yaratıcıya olan inanç ve güven duygusuna dönüşecektir.

#14

SORU: Gençlik dönemi hangi dönemdir?


CEVAP: Ergenlik veya gençlik dönemi için genellikle büluğ olayı başlangıç kabul edilir. Büluğa erme, genel olarak çocukluktan ergenliğe geçişin bir işareti olarak görülür. Çocukluk döneminin sonlarında ve ergenlik döneminin başlarında görülen boy artışının gençlik dönemine geçişte önemli bir belirti olduğu kabul edilirse, boy artış hızının en yüksek olduğu yaşlar kızlar için 11-12, erkekler için 13-15’tir. Bu dönemde, gencin vücudunda, boyunu ve bedensel yapısını değiştiren hızlı değişiklikler olur. Zihinsel yapısında ve ilgilerinde gelişme görülür; her iki cins de fiziksel ve fizyolojik (hormonal) olarak cinsel gelişmelerini tamamlarlar.

#15

SORU: Gençlik döneminin genel özellikleri nelerdir?


CEVAP: İnsan hayatının en önemli gelişim evrelerinden biri şüphesiz gençlik dönemidir. Birtakım gelişim özellikleri itibariyle diğer dönemlerden ayrılan gençlik çağı, yavaş yavaş görev ve sorumlulukların üstlenildiği, yetişkinler arasına katılma sürecinin yaşandığı ve dinî açıdan mükellef olarak kabul edildiği bir dönemdir.

#16

SORU: Ergenlik döneminin nitelikleri nelerdir?


CEVAP: Gelişim dönemleri içinde ergenlik, belki en kesin entelektüel ve moral etkilerin yaşandığı çağdır. Ergenlik dönemi, âdeta entelektüel bir açlığın yaşandığı ve din alanının da bundan nasibini aldığı yıllardır. Bu yüzden gençlik döneminde din ve ahlâk konuları entelektüel ilgi ve merak alanları bakımından ilk sıralarda yer alır. Gerçek anlamda ahlâkî sayılabilecek bir davranışın, belli ölçüde bilgi ve hür iradeyi gerektirdiği düşünüldüğünde ergenlik çağından önce tam olarak gelişmiş şekliyle dindar ve ahlâklı olmanın mümkün olamayacağı söylenebilir.

#17

SORU: Gençlik dönemi ile din arasındaki ilişki hangi boyuttadır?


CEVAP: Gençlik dönemi, zihinsel ve duygusal gelişim özellikleri itibariyle dine çok yakın, dinle çok ilgili ve ilişkili bir dönemdir. Bu dönemde güçlü bir şekilde hissedilen kendini ve hayatı tanıma ve anlamlandırma arzu ve ihtiyacı genci bir şekilde dinî düşünce, dinî anlayış ve dinî pratiklerle buluşturur. Bu buluşma kalıcı da olabilir, gencin hayatına ve davranışa etki etmeyecek şekilde sönük de kalabilir; ya da gencin dinî inançlara aykırı bir tutum geliştirmesiyle de neticelenebilir.

#18

SORU: Gençlik döneminin en önemli özelliklerinden biri olan soyut düşünmeyi açıklayınız


CEVAP: Gençlik döneminin en önemli özelliklerinden biri soyut düşünmenin başladığı bir evre olmasıdır. Bülûğa yaklaşan çocuk, fiziksel özellikleri açısından olduğu gibi zihinsel ve duygusal özellikleri açısından da oldukça aktif bir döneme girer. Zihin ve düşünce hayatı gerek derinlik ve gerekse genişlik yönünden büyük bir kapasite kazanır. Ayrıca, soyut düşünebilme özelliği sayesinde genç din gerçeğini daha doğru algılayabilir; Tanrı, melek, cin, ahiret vs. gibi soyut kavramları daha iyi anlayabilir. Bu kabiliyet 11-12 yaşlarından itibaren daha belirgin bir şekilde gelişmeye başlar.

#19

SORU: Esas olarak anlaşılan ve kavranılan dinî hayat ne zaman başlar?


CEVAP: Ergenliğe yakın yıllarda zihin ve düşünce hayatı her bakımdan büyük birkapasite kazanır. Bu dönemle birlikte başlayan soyut düşünme kabiliyeti, ergeni farklı varsayımlar üzerinde düşünmeye götürür. Bu dönemde duygu hassasiyeti ve kapasitesi de zirveye ulaşır. Bu bakımdan asıl anlaşılan ve kavranılan bir dinî hayat, 12-13 yaşlarında görülmeye başlar. Onun için bu yaşlar, dinî uyanış ve gelişim çağı olarak kabul edilir. Dinî şuurun uyanışıyla birlikte, çocukluk döneminde derinine nüfuz edilmeden, tam anlamıyla kavranılmadan oluşmuş olan dinî inancın yerini, ergenlikte şuurlu bir dinî inanç almaya başlar.

#20

SORU: İnsan gelişim (12-24 yaşları arası) dönemi boyunca hangi iki önemli güce sahiptir?


CEVAP: İnsan, yaklaşık 12–24 yaşları arasındaki gelişim dönemi boyunca özellikle kendini belli eden iki önemli güce sahip olur: Aklî melekeler ve cinsellik duygusu. Bu iki güç, gizemli bir şekilde birbiriyle ilişkilidir; fakat aynı zamanda birbirine zıt özellikler taşır. İnsan doğasının üst ve alt olmak üzere iki kutbundaki bu iki güç arasında ergenlik döneminde yaşanan gerginlikten, pek çok dinî, ahlâkî ve insanî özellikler doğar. Bu nedenle ergenlik dönemindeki cinsel duyguların, genel olarak insanlığın, özelde bu duyguları yoğun bir şekilde yaşayan gencin üstün insanî özelliklerini ortaya koyabilmesi için hayatî derecede önemi bulunmaktadır.

#21

SORU: Benlik duygusunun genç bir birey üzerindeki etkisi nedir?


CEVAP: Benlik duygusu gencin, içinde yaşadığı dünya ile olumlu ilişkiler geliştirmesi, insanî düzlemde düzenli ve mutlu bir hayat sürmesi için temel bir duygudur. Benlik duygusu, bir taraftan din ve ahlâk eğitimine imkân veren fıtrî bir kabiliyet iken, diğer taraftan, etki altında olduğu eğitim sistemince biçimlendirilen ve geliştirilen bir duygudur. İslâm dini, insanın benlik duygusunu, dinî ve ahlâkî bir hayat için esas bir nitelik olarak görür. Hatta insanın kendini tanıma çabası neticesinde maddî ve manevî boyutuyla kendisi hakkında ulaştığı bilinç düzeyi, onun dinî ya da din dışı yönelimleri için tayin edici bir özellik arz eder.

#22

SORU: Din ve ahlâk eğitiminin duygu boyutundaki en önemli görevi nedir?


CEVAP: Benlik, hem din ve ahlâk eğitimine imkân veren bir özellik, hem de bu eğitim sistemi tarafından insanın fıtrî nitelikleri çerçevesinde etkilenen, biçimlendirilen bir yapıdır. Din ve ahlâk eğitiminin duygu boyutundaki en önemli görevi, gençlik döneminde oluşum aşamasında olan benlik kavramını, en olumlusundan en olumsuzuna kadar farklılık ve değişiklik arz eden maddî ve fizikî özellikler yerine, insan türünde aynîleşen, sadece ona özgü fıtrî ve manevî özellikler temelinde oluşturmasını sağlamaktır.

#23

SORU: İslâm’ın hedeflediği dinî ve ahlâkî hayatın özü nedir?


CEVAP: İnsanın kendini doğru bir şekilde tanıması ve anlaması, İslâm’ın hedeflediği dinî ve ahlâkî hayatın özünü teşkil eder.

#24

SORU: Bağımsızlık duygusunun insan üzerindeki rolü nedir?


CEVAP: Gençlik döneminde bir ihtiyaç olarak kendini belli eden bağımsızlık duygusu, insanın kendi potansiyelini kullanma ve kendisi olma imkânını hazırlayan bir duygudur. Bağımsızlık duygusu, çevrenin olumlu ve olumsuz bağlarından kurtulup, her şeyi yeniden düşünme ve kendi özgür iradesi ile kendi yaşantısını kurma yolunu açar. Bir ihtiyaç olarak beliren bu duygu, ergenlik çağının ayırıcı bir özelliğidir. Bağımsızlık, gencin kendi özgün yaşantısını kurması ve bir birey olarak var olabilmesi için zorunlu bir gelişim evresidir.

#25

SORU: Dinle ilgili şüphe ve sorular yaygın olarak hangi dönemde görülür?


CEVAP: Dinle ilgili sorular ve şüpheler ergenlik döneminde yaygın olarak görülür. 14–18 yaşları arasında imanla ilgili şüphe, kararsızlık ve çatışmalar ortaya çıkabilir. Gencin şahsî bir din anlayışına ulaşma sürecinde geleneksel dinî kalıpları tenkit ve değerlendirmeye tabi tutarken karşılaşabileceği bir durumdur. Dinî şüphe, benliğin gelişimi, bağımsızlık duygusu ve ihtiyacı, tenkitçi düşünme, kendini ifade etme aşamasındaki gencin geçici bir süre yaşayabileceği bir tecrübedir. Gençlik dönemindeki dinî şüphe imanın zıddı değil, bir unsuru olarak ortaya çıkar. 17–18 yaşlarına doğru şüpheler yavaş yavaş yatışır.

#26

SORU: Çocukluk döneminin gençlik dönemine etkileri nelerdir?


CEVAP: Çocukluk dönemi yaşantıları ve eğitimi, gençlik dönemi için bir temel oluşturmalıdır. Dinî ve ahlâkî hayatın temeli çocukluk çağında atılır. Çocukluk döneminde bilinçsizce kabul edilen ve içe atılan düşünme şekilleri, davranma biçimleri ve birtakım davranış kalıpları, gençlik döneminde herhangi bir bocalamaya düşmeden ve çok yoğun çaba sarf etmeden benzer şekilde davranmayı kolaylaştırır. Fakat bireyin, bizzat kendisinin öznel bir katılımla dinî ve ahlâkî bir davranışı kendine mal etme süreci gençlik dönemi ile başlar.

#27

SORU: Gençlerin din eğitimine neler etki etmektedir?


CEVAP: Gençlerin din eğitiminde sosyal ortamlar ve dinî kurumlar önemli derecede etki etmektedir.

#28

SORU: İslâm eğitiminde mabedin önemi nedir?


CEVAP: İslâm eğitimi ilk başlarda cami merkezli olarak başlamış ve uzun yıllar devam etmiştir. Mabetler, insanın kendini kutsala en yakın hissettiği ve sembolik bütünleşmenin gerçekleştiği, ruhî boyutunun inceldiği ve etkiye açık bir hale geldiği mekânlardır. Mabetler, sadece ibadet yerleri olmayıp, aynı zamanda dinî ve ahlâkî sohbetlerin yapıldığı, dinî ilimlerin öğrenildiği, yaşanan hayatla ilgili problemlerin konuşulduğu ve çözümler arandığı, Müslümanların pek çok konuda birbiriyle istişare ettiği ve fikir alış verişinde bulunduğu yerlerdir. Bu nedenle din ve ahlâk eğitiminde mabedin de ayrı bir yeri vardır.

#29

SORU: İslâm eğitiminde mabedin sosyal boyutu nedir?


CEVAP: İslâm eğitiminde mabedin bireysel yönü yanında, Müslümanlar için zorunlu olan günlük, haftalık ve yıllık kimi ibadetler için birer toplanma yeri olmaları bakımından sosyal tarafı da bulunmaktadır. Kişinin kendi ailesi dışına çıkarak daha geniş çevreden arkadaş edinme ihtiyacında olduğu gençlik döneminde, benzer inanç ve değer sistemine bağlı topluluğu bir araya getiren cami, bu yönde önemli bir fonksiyonu yerine getirir.

#30

SORU: Gençlik dönemi din ve ahlâk eğitiminde din eğitimcisinin rolü nedir?


CEVAP: Gençlik dönemi din ve ahlâk eğitiminde din eğitimcisinin niçin ya da neden türünde sorulara vereceği cevaplar ve getireceği açıklamalar, gencin entelektüel alanda, sırasıyla bilgi, anlama ve hikmet düzeylerini takip eden bir gelişim göstererek derinlik kazanmasına yardımcı olmalıdır. Gençlerin çoğu, kendilerini inanca ulaştıran akılcı bir yolda yürümeyi severler. Din eğitimcisi, genci yetersiz ve yanlış akıl yürütmelere götüren bilgi yanlışlarını ve metodik hataları düzeltmek suretiyle onun entelektüel boyutta daha başarılı bir süreç yaşamasına yardımcı olmalıdır.

#31

SORU: Gençlik döneminde din eğitimi kimler tarafından verilmelidir?


CEVAP: Gençlik döneminde din eğitimi, dinin ruhunu ve gencin gelişim özelliklerini bilen kişiler tarafından verilmelidir.

#32

SORU: Gençleri dinî ve ahlâkî bir hayat yaşamaya sevk eden etkenler nelerdir?


CEVAP: Gençleri dinî ve ahlâkî bir hayat yaşamaya sevk eden etkenler arasında entelektüel yapıda olanların yanında, duygusal yapıda olanlar da mevcuttur. Çünkü gençlik dönemi, entelektüel ilgi ve merakın yanında duygusal coşkunluğun da yaşandığı bir dönemdir. Ergenlik döneminde görülen bu yoğun duygu ve heyecan coşkunluğu, bir kısım anne babaları ve eğitimcileri telaşlandırsa da, gerçekte, eğitimi zorlaştıran bir neden olmak yerine, eğitimi mümkün kılan, olumlu yönde değişim ve gelişimi hızlandıran fıtrî bir özelliğin canlılık kazandığını gösterir.

#33

SORU: Din ve ahlâk eğitiminin amacı nedir?


CEVAP: Din ve ahlâk eğitiminin, bilgiyi artırmak, bireylerin birlikte yaşamak için gerekli olan temel ilke ve değerleri öğretmek gibi amaçlarının yanında, edinilen bilgi ve değerler doğrultusunda davranmayı sağlama, dinî terminoloji ile ifade edilirse, ilmi ile amel etmeyi temin etme noktasında gerekli motivasyonu oluşturmak gibi eyleme dönük amaçları da mevcuttur.

#34

SORU: Gençlik dönemi din ve ahlâk eğitiminin temel görevi nedir?


CEVAP: Eylemi motive eden tek şey akıl değildir. Din insanın, kendisi, başkaları ve Tanrı’sı ile ilişkisini işleyen bir olgu olduğu gibi, ahlâk da başkalarının varlığını dikkate almayı ve başkalarını da kendi varoluş düzeyinde kavramayı sağlayan içsel bir mekanizmadır. Bunun için gençlik dönemi din ve ahlâk eğitiminin temel görevi, insanın kendisiyle, diğer insanlar, tüm canlı/cansız varlıklar ve bütün bunların varoluş kaynağı olan Yüce Varlık arasındaki ilişkileri düzenlemek ve sağlıklı bir zemine oturtmak olmalıdır.

#35

SORU: Gençlik döneminde doğrudan davranışın hedef alınması nelere sebep olur?


CEVAP: Gencin doğrudan davranışları hedef alınmamalıdır. Gençlik döneminde doğrudan davranışın hedef alınması, delikanlının gelişmekte olan benlik duygularına, bağımsızlık arzusuna aykırı bir eylem, kişiliğine bir müdahale olarak algılanabilir.

#36

SORU: Gençler tarafından sorulan sorulara verilecek cevaplarda dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?


CEVAP: Ergenlik dönemi, dinî şüphelerin yaşandığı bir dönemdir. Genç, inanıyor olsa bile, içinde bulunduğu çağ gereği inançlarına destek arar. Bunu yaparken bazen sanki inanmıyormuş veya dinî inançları önemsemiyormuş gibi bir tavır takınabilir, aykırı sorular sorabilir. Bu sorulara karşı dikkatli ve uyanık olunmalıdır. Zira, gençlik döneminde hiçbir düşünce, fikir ve inanç sağlam ve değişmez bir yapıya henüz kavuşmuş değildir. Dolayısıyla sorulara ani ve olumsuz tepkiler verilmemeli, sorunun neden ve ne amaçla sorulduğu iyice kavranmalıdır. Bu sorulara karşı dikkatli, sabırlı, genci ve sorularını önemseyen bir yaklaşımla ikna edici samimi cevaplar verilmelidir.

#37

SORU: Gençlerle etkili bir dinî iletişimin kurulabilmesi için neler yapılmalıdır?


CEVAP: Gençlerle etkili bir dinî iletişimin kurulabilmesi için iletişim ağını altüst eden davranışlardan ve ifadelerden kesinlikle kaçınılmalıdır. Azarlamak, mahkûm etmek, bağırmak, nutuk çekmek, hükmetmek, emir vermek, uyarmak, eleştirmek, terslemek, kızmak, muhatap almamak ve duyarsız davranmak. Bir din eğitimcisi, dinî herhangi bir konuyu gençle tartışırken, muhatabı ne kadar haksız konumda olursa olsun, doğrudan onun şahsını hedef alarak bir yargılama ve mahkûm etmeye kalkışmamalıdır.

#38

SORU: İslâm inancına göre bilgi edinmek nasıl bir görevdir?


CEVAP: İslâm inancına göre bilgi edinmek, erkek veya kadın, her Müslümanın yerine getirmekle yükümlü olduğu bir görevdir. İslâm’da bilginin sadece toplumun belli bir kesimini ilgilendiren bir yanı olduğu gibi bütün bireyleri ilgilendiren bir yanı da vardır. Bilgilerin sınıflandırmasında herkesin edinmek zorunda olduğu bilgiler farz-ı ayın bilgiler kategorisinde ele alınır. İnsanın, başta hem cinsleri olmak üzere, tüm canlı ve cansız varlıklar ve Allah Teâlâ ile ilişkisini düzenleyen, görev ve sorumluluklarını belirleyen kuralları öğrenmesi bu kategoride ele alınan bilgi türüdür.

#39

SORU: Yetişkinlik döneminin gelişim özellikleri nelerdir?


CEVAP: Yetişkinlik döneminin kendine has birtakım gelişim özellikleri vardır. Yetişkinler, biyolojik, psikolojik ve sosyal açılardan diğer çocuklar ve gençlerden farklılık arz ettikleri gibi, eğitim ve öğretimin muhatabı olmaları bakımından da farklılık arz ederler. Yetişkinlik dönemi, gelişim özellikleri bakımından ilk yetişkinlik, orta yetişkinlik ve son yetişkinlik (yaşlılık) olmak üzere üç safhada incelenebilir.

#40

SORU: İlk yetişkinlik dönemi hangi dönemdir?


CEVAP: Genç yetişkinlik olarak da isimlendirilen bu dönem 18-22 ile 35-40 yaşları arasını kapsar. İnsan hayatının pek çok açıdan en yoğun olduğu bir dönemdir. Birey, evlenme, iş sahibi olma, yuva kurma vb. geleceğini etkileyen ve belirleyen önemli kararları bu dönemde alır.

#41

SORU: İlk yetişkinlik dönemindeki dinî yapı ne şekildedir?


CEVAP: : İlk yetişkinlik, ergenlikte yaşanan dinî şüphe, kararsızlık ve çalkantıların görece durulmaya başladığı; dinî hayatta bir dengelenme, yeniden yapılanma, eski inanç ve alışkanlıkları gözden geçirip düzenleme yönünde gelişmeler yaşandığı bir dönemdir. Bu dönemde yetişkin önceki döneme ait olan dinî inançlardan sıyrılarak kendi dinî inanç ve anlayışını kurmaya başlar. Bu aynı zamanda anne babasının sahip olduğu inançlara da mesafeli durulabilecek yaşlardır. Bu aşamada, din ve dinî yaşayış ile genç yetişkin arasında kısa süreli bir soğukluk yaşanabilir. Daha önceden değer verilen bazı ibadet biçimleri kişinin gözünde eski değerini yitirebilir.

#42

SORU: Orta yetişkinlik dönemi hangi dönemdir?


CEVAP: Orta yetişkinlik dönemi 35-40 ile 55-60 yaşları arasını kapsayan, geçmişin kişiye sağladığı imkânların azalması ve gelecekte karşılaşılacak olan sınırlamaların fark edilmesiyle başlayan bir dönemdir.

#43

SORU: Orta yetişkinlik dönemi dinî bilinç ne durumdadır?


CEVAP: İlk yetişkinlik döneminin sonlarına doğru dinî bilinçte yaşanan genişleme orta yetişkinlik döneminin başlarında tekrar bireyin dine ve dinî pratiklere olan ilgisini artırır. Bu dönemde dinî hayatın ve onun insanı yönelttiği hedeflerin, bazı insanlar için giderek artan bir taleple arzu konusu haline gelir. Birçok kişi, sıradan dinî hayattan, dinî arzunun üstün olduğu davranışa doğru gelişim göstermekte veya geleneksel dinî hayattan, daha içten tasavvufî bir hayata geçiş yapmaktadır.

#44

SORU: Son yetişkinlik dönemi hangi dönemdir?


CEVAP: İleri yetişkinlik olarak da ifade edilen bu dönem 55-60 ve sonraki yılları kapsar. Son yetişkinlik dönemi, biyolojik, fizyolojik ve psikolojik bakımdan çok önemli değişikliklerin yaşandığı bir dönemdir. Yaşlılıkta ortaya çıkan bedensel değişiklikler ve bu yaşlara özgü bazı rahatsızlıklar kişinin bireysel ve sosyal yaşamında kısıtlamalar oluşturur. Kişi, eskisi kadar aktif bir yaşam süremez. Bu da yaşlıyı ciddi bir şekilde etkiler.

#45

SORU: Son yetişkinlik döneminde bireyin dinî yaşantısı ne durumdadır?


CEVAP: Yaşamın ilk dönemlerinde dine ilgi duyan ve dinî bir yaşantı içinde hayatını sürdüren kişiler, genellikle yaşlılık döneminde de bu ilgilerini ve dinî yaşantılarını daha yoğun bir şekilde devam ettirmektedirler. Fakat yaşın ilerlemesiyle en üst noktaya ulaşan din, ergenin zirveye ulaşan dininden farklılık gösterir. Gençlerin eğilim ve kabulleri şu veya bu şekilde ani olarak değişiklik gösterebilirken ileri yaşlarda hem duygular hem de zihin daha yerleşik bir hal alır.

#46

SORU: Yetişkinlik dönemi din eğitiminin ilkeleri nelerdir?


CEVAP: Problem merkezli bir öğretim tarzı benimsenmelidir. Öğretim konularının seçiminde, bireysel ilgi ve ihtiyaçlar yanında toplumsal sorunlar da dikkate alınmalıdır. Dini konular, soyut bir anlatım tarzında sunulmak yerine örnekler, hikayelerle daha somut bir hale getirilmelidir. Yetişkinlerin değer ve anlam duyguları beslenmelidir. Öğretim zamanı ve süresi konusunda esnek davranılmalıdır. Yetişkinlerin dinî etkinliklere katılımları teşvik edilerek, özellikle ileri yaşlarda toplumsal ilişkileri canlı tutulmaya çalışılmalıdır. Özellikle yaşlı bireylerin, değişime ayak uydurmada zorlandıkları gerekçesiyle eğitim etkinliklerine katılma fırsatları engellenmemeli, aksine motive edilmelidir.