DIŞ TİCARETE GİRİŞ Dersi ULUSLARARASI MAL TİCARETİ soru cevapları:

Toplam 39 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Dış Ticaret ne demektir, açıklayınız?


CEVAP: Dünya üzerindeki çok sayıda bağımsız ülke, kendilerinde üretilmeyen bazı mal, hizmet ve üretim faktörlerini başka ülkelerden ithal, kendilerinde bulunan ve üretilen bazı mal, hizmet ve üretim faktörlerini ise diğerlerine ihraç ederler. Uluslararası ekonomik ilişkiler bağlamında mal akımları en eski olanıdır. Dar anlamda dış ticaret yalnızca mal akımlarını anlatır Mal akımlarının dış ticaret üzerindeki ağırlığından dolayı ülkenin yalnızca mal ithal ve ihracına dış ticaret denir.

#2

SORU: İktisatta mallar ne tür sınıflara ayrılırlar?


CEVAP: İktisatta mallar: üretici–tüketici malları; dayanıklı-dayanıksız mallar; ekonomik-serbest mallar; imalat sanayi kapsamında hammadde, ara malı, tamamlanmış (nihai) mallar ya da tüketim (dayanıklı- dayanıksız)- ara mallar-yatırım malları gibi sınıflara ayrılır.

#3

SORU: Mal Ticareti ne demektir, hangi kalemlerden oluşur?


CEVAP: Uluslararası literatürde mal ticareti denildiğinde akla ödemeler bilançosu gelir. Ödemeler dengesi bilindiği gibi, genellikle bir yıl içinde bir ülkenin yerlileri ile yabancılar arasında yapılan ödemelerin sistematik bir şekilde tutulduğu belgelerdir. Ödemeler bilançosu 3 ana hesapta incelenir: Cari İşlemler Hesabı, Sermaye Hesabı, Resmi Rezervler Hesabı. Bu üç temel hesabın dışında bir de İstatistik fark olarak isimlendirilen, hata ve unutmalardan kaynaklanan bir kalem vardır; Bu kalem, hesaptan çok muhasebe denkliği sağlayan bir işlemdir.

#4

SORU: Dış Ticaret Dengesi ne demektir?


CEVAP: Mal ithalatı, yabancılar lehine bir alacak doğurduğundan dengenin borçlu yanına kayıt edilir. Toplam mal ithalatı ile mal ihracı arasında arasındaki farka, dış ticaret dengesi (balance of trade) adı verilir.

#5

SORU: Uluslararası Ticarette mal sınıflaması nedir, mal sınıflamalarından örnekler veriniz?


CEVAP: Mal tanımlamaları, uluslararası literatürde benzerlikler gösterse de oluşabilecek sorunları gidermek amacıyla uluslararası mallar için çeşitli standartlar getirilmiştir. İçinde bulunduğumuz bilgi çağında farklı dilleri konuşan ya da farklı amaçlara sahip bilgi kullanıcılarının iletişimi, ortak bir dil olan sınıflamalar ve kodlama sistemleri sayesinde sağlanmaktadır. Bunlardan bazıları: AB Ülkelerinde Ekonomik Faaliyet Sınıflaması: NACE, Merkezi Ürün Sınıflaması (CPC), Birleştirilmiş Adlandırma / Kombine Nomanklatür (CN), Ekonomik Faaliyetlere Göre Ürünlerin İstatistiki Sınıflaması (CPA), Üretim İstatistiklerinin Dayandığı Ürün Sınıflaması (PRODCOM), Standart Uluslararası Ticaret Sınıflaması (SITC Rev 3.).

#6

SORU: Uluslararası ticarette Mal ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Ekonomi biliminde genel anlamda mal ihtiyaçları tatmin etme özelliği olan fiziksel varlıklara verilen addır. Başka bir deyişle bireylerin fayda ve tatmin elde edebilecekleri her şey maldır. İhtiyaçları giderme özelliği olmasına rağmen maddi özelliği olmayan şeylere hizmetler denir. Örneğin yemek ihtiyacını yemek için satın alacağımız bir mal ile giderirken, güvenlik ihtiyacını karşılığı maddi olmayan sigorta hizmeti ile karşılarız. Malın ekonomik bir değeri vardır.

#7

SORU: Avrupa Birliği ülkelerinde Ekonomik Faaliyet Sınıflaması olan NACE’yi anlatınız?


CEVAP: NACE, Avrupa Topluluğunda Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflamasıdır ve sınıflamanın üye devletlerce tek bir şekilde kullanılmasını sağlayan Avrupa Birliği seviyesindeki mevzuatlara tabidir. Türkiye İstatistik Kurumu, uluslararası sınıflamalardan türetilmiş olan Avrupa Birliği sınıflama sistemi NACE’yi kullanmaya başlamıştır. NACE, Ulusal sınıflamaların yanında, BM İstatistik Komisyonu (UNSTAT) ve Eurostat sınıflamalarını temel alan uluslararası bütünleşik ekonomik sınıflamalar sisteminin temel bir elemanıdır. Bütün bu sınıflamaların birbirleriyle dünya çapında farklı kurumlarca üretilen ekonomik istatistiklerin karşılaştırılmasına izin veren güçlü bir ilişkisi vardır. NACE her bir NACE kodlu ekonomik faaliyeti yürüten bir istatistiki birimle ilişkilendirilecek şekilde bölümlendirilmiş ekonomik faaliyetler evrenini sunmaktadır. Ekonomik bir faaliyet, belli mal veya hizmeti üretmek amacıyla sermaye malları, işgücü, imalat teknikleri ya da ara ürün benzeri kaynakların bir araya getirilmesi sonucu ortaya çıkar. Böylece, ekonomik bir faaliyet, kaynak girdisi, üretim süreci ve ürünlerin çıktısı (mal veya hizmetler) süreçlerinin toplamı olarak tanımlanır.

#8

SORU: Bir şeyin mal olabilmesi için gerekli özellikler nelerdir?


CEVAP: Her hangi bir şeyin mal olabilmesi için şu dört özelliğe sahip olması gerekir: (1) Şey bir insan ihtiyacını giderebilmelidir: Bir insanın o şeye ihtiyacı olmalı veya sonradan olabileceğini tahmin edebilmelidir. Örneğin (A) hastalığının tedavisi için (a) ilacına ihtiyaç vardır. (A) hastalığının ortadan kalkması halinde (a) ilacına ihtiyaç olmayacağına göre (a) mal olma niteliğini kaybeder. (2) Tatmin ettiği ihtiyaç ile o mal arasında bir nedensellik bağı olmalıdır Yani, malda ihtiyacı gidermeye elverişli bir durum olmalıdır. Örneğin (A) hastalığı halen geçerli olmakla birlikte bu hastalığın tedavisinde kullanılan (a) ilacını kullanım süresi geçmişse (a) gene mal olma özelliğini kaybeder. (3) Bu nedensellik bağı tanınabilir olmalıdır; yani bu mala özgü durumun insan tarafından bilinmesi gereklidir. Varsayalım ki; tedavi yeteneği olan (a) ilacı ilkel bir topluluğun eline geçmiştir. İlaç ihtiyacı gidermeye elverişlidir ancak onu elinde bulunduranlar, o ihtiyacı gidermeye yarayan durumdan habersizdirler. (4) İhtiyaç gidermeye elverişli durumda bulunması gereklidir. Örneğin: : (a) ilacı vardır ancak, ilacın bileşimindeki maddeler yetersizdir. O halde (a) ihtiyacı gidermeye elverişli değildir, bu bakımdan mal olma niteliğini kaybetmiştir.

#9

SORU: Merkezi Ürün Sınıflaması (CPC) ne demektir?


CEVAP: CPC (Central Product Classification) Birleşmiş Milletler ’ce geliştirilmiştir. CPC´den evvel, uluslararası sistemin hem malları hem de hizmetleri içeren bir sınıflaması yoktu. CPC 1989´da kabul edilmiş ve 1997´de revize edilmiştir. CPC Versiyon 1.1´in güncellenmiş versiyonu 2002´de yayınlanmıştır. CPC mal ve hizmetlerle ilgili birçok türdeki istatistiğin karşılaştırılması için bir çerçeve sağlamak amacıyla yaratılmıştır. Bu nedenle amacı diğer ürün sınıflamalarının yerine geçmek değil, daha sonra verilerinc CPC´nin ilgili kategorilerine aktarılması yoluyla uyumlulaştırılmasınac olanak sağlamaktır. Bu nedenle, CPC hem ulusal hem de uluslararası düzeyde harmonizasyon aracı olarak nitelendirilebilir. CPC´nin ürünleri düzenlediği kriterler bunların malzeme tertipleri ve özellikleridir. Örneğin kullanılan hammadde türünü, dahil olduğu üretim sürecini, malların ne amaçla üretildiğini vb. içerir.

#10

SORU: Üretim İstatistiklerinin Dayandığı Ürün Sınıflaması (PRODCOM) nedir?


CEVAP: PRODCOM, AB üretim istatistikleri sisteminin kısaltmasıdır. PRODCOM listesi her yıl PRODCOM komitesince belirlenir ve madencilik ve imalat sektörlerini içerir (hizmetler hariçtir). PRODCOM listesinin başlıkları HS ve CN´den elde edilmiştir, böylece üretim istatistikleri ve dış ticaret istatistikleri arasında karşılaştırma yapılması sağlanır. PRODCOM başlıklarının kodlanmasında sekiz dijitlik bir nümerik kod kullanılmış olup ilk altı dijit CPA kodu ile aynıdır. PRODCOM listesi bu nedenle CPA ile bağlantılı ve tutarlıdır.

#11

SORU: Standart Uluslararası Ticaret Sınıflaması (SITC Rev.3) nedir?


CEVAP: SITC Rev.3 (Standard International Trade Classification Rev.3,1988-Standart Uluslararası Ticaret Sınıflaması, 3. Revizyon,1988) SITC (1951); SITC Rev.1 (1961); SITC Rev.2 (1975) sınıflamaların güncelleştirilmiş versiyonudur. Birleşmiş Milletler tarafından yayınlanan bir uluslararası ticari mal sınıflandırmasıdır. SITC’ nın revize edilmiş 3. Versiyonu HS`le aynı zamanda yürürlüğe girmiştir. HS’in kabul edildiği tarihe kadar SITC dünya genelinde dış ticaret istatistiklerinin karşılaştırma yapılmasını mümkün kılan tek ticari mal sınıflandırmaydı. Şu anda HS tüm dünyada kullanılmakta ve dolayısıyla SITC’nin önemi de azalmaktadır. SITC’ın 3. revize edilmiş versiyonu HS `in kurucu öğelerini, inşa edici bloklar olarak kullanmaktadır. SITC Rev.3 tamamen rakamsal kodlamaya sahip beş hiyerarşik yapıdan oluşmaktadır. SITC Rev3 ve HS arasındaki bağlantı CPC ve HS arasındakine çok benzer niteliktedir: SITC `daki beş haneli başlıklar tek bir CPC alt sınıfına, tamamen ya da kısmen denk düşmektedir. CPC alt sınıfı, SITC Rev 3 deki sadece 3 haneli bir başlığın parçasıdır. Dolayısıyla, CPC alt sınıfları her zaman için SITC’daki 3 haneli başlıklar olarak bir araya getirilebilir. Yasal dayanak: BM İstatistik Komisyonu`nun 23. Oturumunda onaylanmıştır.

#12

SORU: Birleştirilmiş Adlandırma / Kombine Nomanklatür (CN) ne demektir?


CEVAP: CN (Combined Nomenclature) AB dâhilinde dış ticaret amacıyla kullanılan bir sınıflama olup HS´dekinden daha fazla detay seviyesi sağlar. CN 1988´de HS ile birlikte sunulmuştur. CN`deki başlıklar sekiz dijitlik bir nümerik kod vasıtasıyla belirlenmiştir. CN kapsamındaki ek alt bölümler, AB´nin özel gümrükler ve dış ticaret istatistikleri hususlarındaki gereksinimler doğrultusunda sunulmuştur. CN her yıl revize edilmekte olup bir Konsey Yönetmeliği olarak, Üye Ülkeleri bağlayıcı nitelik taşımaktadır.

#13

SORU: Ekonomik Faaliyetlere Göre Ürinlerin İstatistiki Sınıflaması (CPA) nedir?


CEVAP: CPA (Statistical Classification of Products by Activity)´nın Avrupa versiyonu olup hizmet ettiği amaçlar CPC ile paralellik gösterir. CPC sadece önerilen bir sınıflamayken, CPA Avrupa Birliği´nde yasal olarak bağlayıcı kılınmıştır. Ayrıca, CPA´nın kendisi araştırma sınıflaması olarak kullanılmadıkça, özel araştırma sınıflamaları CPA ile ilişkilendirilir. CPA, CPC´nın Avrupa’daki dengi olmasına rağmen, daha sonra, yapısı ve detay düzeyinin arttırılmasına bağlı olarak farklılaşmıştır. Avrupa düzeyindeki yaklaşım, merkezi ürün sınıflamasının NACE Rev.1.1´e dayalı olarak oluşturulacak çerçeve (ekonomik faaliyet tanımları) ile ekonomik kökenli kriterlere göre yapılandırılmasıdır. Ekonomik faaliyet tanımları konusunda NACE Rev.1.1´den yararlanılması, CPA´ nın yapısının NACE Rev.1.1´in bütün seviyelerine karşılık geldiği anlamına gelmektedir. CPC´nin alt sınıfları ekonomik orijinlerine göre yeniden düzenlenmiştir. Sonuçta, Birliğin ve üye ülkelerin spesifik gereksinimlerine paralel alt bölümler eklenmiştir. Bu bölünümün bir sonucu olarak, CPA´nın alt kategorileri CPC´nin alt sınıflarından daha fazladır. CPA ve NACE Rev.1.1 arasındaki bağlantı kodlamada görülebilir. CPA´nın tüm seviyelerinde ilk 4 dijitlik kod NACE Rev.1.1´de kullanılan kod ile aynıdır. CPA´nın ulusal versiyonu NACE Rev.1.1’ in ulusal versiyonuyla aynı şekilde bulunmaktadır. CPA 1993´te detaylandırılmış, 1996´da güncellenmiş ve 2003´te NACE Rev.1.1 ile paralel olarak güncellenen yeni bir versiyon sunulmuştur.

#14

SORU: Avrupa Birliği’nin ürünlere uyguladığı CE işareti standardı neyi tanımlar?


CEVAP: CE işareti Uyumlaştırılmış Mal Tanım ve Kod Sistemini belirmektedir. HS (Harmonize System) Dünya Gümrük Organizasyonu tarafından düzenlenen (Gümrükler İşbirliği Konseyi- CCC) tarafından 1952 yılında oluşturulmuştur. Mallar söz konusu olduğunda, CPC, HS´nin başlık ve alt başlıklarını yapı blokları olarak kullanır, yani CPC´ nin en alt düzeyindeki her başlık tam olarak HS´nin başlığı / alt başlığına ya da HS´nin birden fazla başlığının / alt başlığının birleşimine karşılık gelir. Bu nedenle, mallar açısından HS´deki kategorilerin tanımı CPC´deki sınıflama için temel olarak kullanılmıştır. CPC´nin, ISIC Rev.3.1’den farklı kendi kodlama sistemi vardır. Bunun amacı CPC´ nin sadece ISIC Rev.3.1’in mal ve hizmetlerin listesi biçimindeki bir uzantısı olarak görülmemesini sağlamaktır.

#15

SORU: Uluslararası Ticaret sisteminde II. Dünya savaşından sonra olan gelişmeleri kısaca anlatınız?


CEVAP: II. Dünya Savaşından sonra uluslararası ticarette serbestleşme ve karşılıklı ekonomik bağımlılığın artırılması sistemin iki ana unsuru olmuştur. 1930lardaki büyük ekonomik bunalım, ülkeleri korumacılığa sevketmiş, gümrük duvarlarının hızla yükselmesi, bunalımın denetimden çıkarak yayılmasına yol açmıştır. II. Dünya Savaşı sonrasında oluşturulan sistemde, Soğuk Savaşın varlığına rağmen, ekonomik ve siyasi özgürlükler, gelişen uluslararası ticaretle birlikte, birbirlerini tamamlayan ve güçlendiren unsurlar haline gelmiştir. Dünya ekonomisinde en büyük değişim, ülkeler bazında giderek artan dışa açıklığın bir sonucu olarak uluslararası ticaretteki artışta görülmektedir. 1950lerde uluslararası ticaret dünya gayri safi hasılasının %7si iken, bu oran 1999da %23ü bulmuştur. 1948 ile 1997 yılları arasında dünya mamul mal ticareti 14 kat artmıştır. Gelişmekte olan ülkelerin dünya ticaretinden aldıkları pay son 15 yılda % 20den % 25e yükselmiştir. 1975-1985 döneminde dünya reel GSMH ve ihracatı hemen hemen aynı hızda artmıştır. Ekonomik toparlanma ülkeler arasında önemli farklılıklar göstermekte olup, büyüme sürecinde Asya’nın yeni yükselen ekonomileri başı çekmektedir. Finansal piyasalardaki koşullar düzelmeye devam etmektedir, bununla beraber finansal kurumlar ve piyasalar halen kırılganlıklarını korumaktadırlar. Özellikle bütçe dengesinde ciddi boyutta bozulmanın yaşandığı ve kamu borçluluk düzeyinin aşırı yükseldiği gelişmiş ülkelerde mevcut kırılganlıklar önemini korumaktadır. 2009 yılında %0,7 oranında daralan dünya ekonomisi 2010 yılında %5,1 oranında büyümüştür. Bu süreçte, gelişmekte olan ülkeler gelişmiş ülkelere kıyasla daha hızlı bir toparlanma kaydetmiştir. 2010 yılında gelişmiş ülkeler % 3,1 oranında büyürken, Çin ve Hindistan’ın etkisiyle, yükselen ve gelişmekte olan ülkeler %7,3 gibi yüksek oranlı büyüme performansı sergilemiştir. 2011 yılında Dünya mal ihracatının toplam dolar değeri % 19 artarak, 18,2 trilyon $ değerinde gerçekleşmiştir. Bu artış, yaklaşık % 22 ile 2010 yılı değerine yakın büyüklüktedir. Bunda 2009 yılındaki daralmanın etkisi olduğu kadar 2010 yılındaki büyük ölçüde gerçekleşen (genel ortalama % 26) birincil emtia fiyatlarındaki artışın da etkisi sözkonusudur.

#16

SORU: Türkiye’nin toplam mal ticareti ile dünya ticareti arasında nasıl bir karşılaştırma yapılabilir?


CEVAP: Türkiyenin toplam mal ticareti dünya ticaretinden daha hızlı artmıştır: 1980-90 arasında yılda ortalama % 12.5, 1990-96 arasında % 11. Toplam ticaretinin GSMHya oranı 1980de % 15.5ten, 1996da % 35.6ya yükselmiştir. Komşu ülkelerle hızla gelişen bavul ticareti de (karşılıklı mal ticareti) gözönüne alındığında, ihracatın ithalata oranı bugün yüzde 75i aşmıştır. Aşağıdaki tabloda yer almayan AB (27) içi mal ticaretinin dâhil olduğu rakamlara bakıldığında dikkate alındığında Türkiye’nin 2011 yılında ihracatçı ülkeler sıralamasında 135 milyar dolarlık ihracatı ile bir önceki yıla göre %19’luk büyüme gerçekleştirerek, dünya ihracatında % 0,9’luk pay aldığı görülmektedir. Türkiye, ithalatçı ülkeler arasında 2011 yılında 241 milyar dolarlık ithalat harcaması gerçekleştirmiştir, bu dünya ithalatında %1,3’lük bir paya karşılık gelmektedir; Bir önceki yıla göre, ithalatında % 30’luk bir büyüme gerçekleşmiştir. Yunanistan ithalatında %8 ve ihracatında % 42’lik büyüme gerçekleştirerek mal ticaret açığını önemli ölçüde daraltmıştır.

#17

SORU: Türkiye’nin 2010-2011 döneminde mal ticaretindeki gelişme nasıldır?


CEVAP: 2011 yılında dünya mal ticareti hacmi %5.0 büyümüştür ve bu gelişmede tüm bölgelerden daha fazla oranda Asya’nın ihracatındaki % 6,6 artışın payı büyüktür. Hindistan, başlıca ticaretçilerin içinde %16,1’lik oranla en hızlı ihracattaki büyümeyi gerçekleştiren ülke olmuştur. Yine, Çin %9.3’lük oranla en fazla ihracat büyümesini sağlayan ikinci ülke olmuştur. 2011 yılında yine önemli gelişmelerden biri Afrikada ihracat hacminde % 8.3 daralmadır. Bunun nedeni Libya’da yaşanan iç savaşın, ülkenin petrol sevk irsaliyelerini tahmini % 75 oranında azaltılmış olmasıdır. Benzer olarak, Japonya’nın ihracatı ülkenin GSYİH ile aynı oranda (% 0.5) azalmıştır. İthalattaki gelişmelere bakıldığında, Afrika önemli sayılabilecek oranda %5 oranında bir ithalat artışı gerçekleştirmiştir; Buna rağmen diğer kaynak ihracatçısı bölgelerin daha iyi bir performans gösterdikleri anlaşılmaktadır. Bağımsız Devletler Topluluğu (Commonwealth of Independent States, CIS) ithalatı % 16,7 oranıyla diğer bütün bölgelerden daha hızlı gerçekleşmiştir. Onu sırasıyla % 10,4 oranıyla Güney ve Orta Amerika takip etmektedir. 2011’de Japonyanın ithalatındaki büyüme, herhangi bir başlıca ekonomi ya da bölgenin en yavaşıdır. Aynı yıl Bağımsız Devletler Topluluğu’nda (CIS) görülen ithalat değerindeki yüksek büyüme ve ihracat değerindeki düşük büyüme kombinasyonun nedeni aynı yılın enerji fiyatlarındaki % 32 oranında gerçekleşen artış olabilir.

#18

SORU: Ülke gruplarına göre dünya mal ticareti nasıldır?


CEVAP: 2008 finansal kriziyle başlayan dünya ticaret hacmindeki daralmanın gerek gelişmiş gerekse gelişmekte olan ülkeler reel GSMH değerlerinde etkisini gösterdiğini ve dolayısıyla mal ticaretinde gelişmiş ülkelerin 2009’da % 4 oranında küçülme yaşamasına karşın ve gelişmekte olan ülkelerin % 2.2 oranında büyüyebildiklerini göstermektedir. Gelişmekte olan ülkeler ve Bağımsız Devletler Topluluğunun (CIS) mal ithalatında da paralel gelişmeler söz konusudur. 2008 yılında % 8.6 oranında mal ithalatı gerçekleşirken, 2009’da % 10.5 değerinde bir azalma ve bu daralmadan çıkışın etkisiyle 2010 yılında % 18.1 artış söz konusudur. GOÜ ve CIS’ın mal ithalatı değeri 2011 yılında % 7.9 olarak gerçekleşmiştir. Takip eden yıllarda da oranın çok fazla değişmeyeceği öngörülmektedir.

#19

SORU:

Uluslararası literatürde “mal ticareti” denildiğinde akla ne gelir?


CEVAP:

Uluslararası literatürde “mal ticareti” denildiğinde akla ödemeler bilançosu gelir.


#20

SORU:

Ödemeler dengesi nedir?


CEVAP:

Ödemeler dengesi bilindiği gibi, genellikle bir yıl içinde bir ülkenin yerlileri ile yabancılar arasında yapılan ödemelerin sistematik bir şekilde tutulduğu belgelerdir.


#21

SORU:

Ödemeler bilançosu kaç ana hesapta incelenir?


CEVAP:

Ödemeler bilançosu 3 ana hesapta incelenir: Cari İşlemler Hesabı, Sermaye Hesabı, Resmi Rezervler Hesabı. Bu üç temel hesabın dışında bir de İstatistik fark olarak isimlendirilen, hata ve unutmalardan kaynaklanan bir kalem vardır; Bu kalem, hesaptan çok muhasebe denkliği sağlayan bir işlemdir.


#22

SORU:

Dış ticaret dengesi nedir?


CEVAP:

Bilindiği gibi, toplam mal ithalatı ile mal ihracı arasında arasındaki farka, dış ticaret dengesi (balance of trade) adı verilir.


#23

SORU:

IMF, bütün ülkelere,  neden ithracat ve ithalatları FOB olarak değerlendirmelerini tavsiye etmektedir?


CEVAP:

Uygulamada genel olarak mal ihracı FOB, mal ithalatı CIF fiyatlara göre kaydedilir. Bu sebeple istatistiklerde toplam dünya ihracatı toplam dünya ithalatına eşit olmaz. Çünkü FOB fiyat, navlun ve sigorta giderlerini kapsamaz. IMF, bütün ülkelere, bu nedenle ithracat ve ithalatları FOB olarak değerlendirmelerini tavsiye etmektedir.


#24

SORU:

Mal ve hizmet kavramları nasıl açıklanır?


CEVAP:

Ekonomi bilminde genel anlamda mal, ihtiyaçları tatmin etme özelliği olan fiziksel varlıklara verilen addır. Başka bir deyişle bireylerin fayda ve tatmin elde edebilecekleri herşey maldır. İhtiyaçları giderme özelliği olmasına rağmen maddi özelliği olmayan şeylere hizmetler denir. Örneğin yemek ihtiyacını yemek için satın alacağımız bir mal ile giderirken, güvenlik ihtiyacını karşılığı maddi olmayan sigorta hizmeti ile karşılarız.


#25

SORU:

İktisatta mallar kaç sınıfa ayrılır?


CEVAP:

İktisatta mallar: üretici–tüketici malları; dayanıklı-dayanıksız mallar; ekonomik-serbest mallar; imalat sanayi kapsamında hammadde, ara malı, tamamlanmış (nihai) mallar ya da tüketim (dayanıklıdayanıksız)-ara mallar-yatırım malları gibi sınıfllara ayrılır.


#26

SORU:

NACE nedir?


CEVAP:

NACE, “Avrupa Topluluğunda Ekonomik Faaliyetlerin İstatistiki Sınıflaması”1 dır ve sınıflamanın üye devletlerce tek bir şekilde kullanılmasını sağlayan Avrupa Birliği seviyesindeki2 mevzuatlara tabidir. Türkiye İstatistik Kurumu, uluslararası sınıflamalardan türetilmiş olan Avrupa Birliği sınıflama sistemi NACE’yi kullanmaya başlamıştır. NACE, Ulusal sınıflamaların yanında, BM İstatistik Komisyonu (UNSTAT) ve Eurostat sınıflamalarını temel alan uluslararası bütünleşik ekonomik sınıflamalar
sisteminin temel bir elemanıdır.


#27

SORU:

CPC amacı nedir?


CEVAP:

CPC mal ve hizmetlerle ilgili birçok türdeki istatistiğin karşılaştırılması için bir çerçeve sağlamak amacıyla yaratılmıştır. Bu nedenle amacı diğer ürün sınıflamalarının yerine geçmek değil, daha sonra verilerin CPC´nin ilgili kategorilerine aktarılması yoluyla uyumlulaştırılmasına olanak sağlamaktır. Bu nedenle, CPC hem ulusal hem de uluslararası düzeyde harmonizasyon aracı olarak nitelendirilebilir. CPC´nin
ürünleri düzenlediği kriterler bunların malzeme tertipleri ve vasıfları (özellikleri)dır. Örneğin kullanılan hammadde türünü, dahil olduğu üretim sürecini, malların ne amaçla üretildiğini vb. içerir.


#28

SORU:

PRODCOM nedir ve ne işe yarar?


CEVAP:

AB üretim istatistikleri sisteminin kısaltmasıdır. PRODCOM listesi her yıl PRODCOM komitesince belirlenir ve madencilik ve imalat imalat sektörlerini içerir (hizmetler hariçtir). PRODCOM listesinin başlıkları HS ve CN´den elde edilmiştir, böylece üretim istatistikleri ve dış ticaret istatistikleri arasında karşılaştırma yapılması sağlanır. PRODCOM başlıklarının kodlanmasında sekiz dijitlik bir nümerik kod kullanılmış olup ilk altı dijit CPA kodu ile aynıdır. PRODCOM listesi bu nedenle CPA ile bağlantılı ve tutarlıdır.


#29

SORU:

HS Harmonize sistem nedir ve ne işe yarar?


CEVAP:

HS Harmonize sistem merkezi ürün sınıflamaları için bloklar oluşturulmasını sağlayarak, revize edilmiş uluslararası ekonomik sınıflamalar sisteminin gelişmesinde bir anahtar rol üstlenmiştir. HS Dünya Gümrük Organizasyonu tarafından dış ticaret için kararlaştırılmış, bir uluslararası gümrük ürün sınıflamasıdır. Üye Ülkeler 1988´den beri HS´yi hem gümrük tarifeleri hem de dış ticaret istatistikleri için kullanmaktadır. HS hiyerarşik olarak yapılandırılmış bir mal sınıflamasıdır. Her biri 2 dijitlik nümerik
kodla belirlenen 96 bölüme ayrılmıştır. Bölümler başlıklara, başlıklar da yaklaşık olarak 5000 alt başlığa bölünmüştür. Başlıklar dört dijit, alt başlıklar ise altı dijitlik bir nümerik kod vasıtasıyla belirlenmiştir. HS temel olarak malları yani fiziksel boyutu olan ürünleri kapsasa da, aynı zamanda elektriği de içerir. HS´nin yapısı herhangi bir mal kaleminin sistem içindeki belli bir başlık altında yer almasını sağlayacak şekildedir. Bu nedenle, HS hizmetleri kapsamaz, fakat hizmetlerin fiziksel gösterimini (örneğin mimarlık projeleri, yazılım disketleri, vb.) açık bir şekilde kapsar. HS 1.1.2002’de uygulanmak üzere revize
edilmiştir.


#30

SORU:

Ülkemizde HS çerçevesindeki eşya sınıflandırması neyi esas alır?


CEVAP:

Ülkemizde HS çerçevesindeki eşya sınıflandırmasında “İstatistik Pozisyonlarına Bölünmüş Türk Gümrük Tarife Cetveli”ni esas almaktadır. Türk Gümrük Tarife Cetveli’ne göre eşyanın sınıflandırmasında, HS Nomanklatürüne alt açılımlar ilave edilerek 12’li bazda Gümrük Tarife İstatistik Pozisyonları (G.T.İ.P.’ler) oluşturulmuştur.


#31

SORU:

II. Dünya Savaşından sonra uluslararası ticarette sistemin iki ana unsuru ne olmuştur?


CEVAP:

II. Dünya Savaşından sonra uluslararası ticarette serbestleşme ve karşılıklı ekonomik bağımlılığın artırılması sistemin iki ana unsuru olmuştur. 1930'lardaki büyük ekonomik bunalım, ülkeleri korumacılığa sevketmiş, gümrük duvarlarının hızla yükselmesi, bunalımın denetimden çıkarak yayılmasına yol açmıştır.


#32

SORU:

2000-2010  yılları arasında lider ihracatçı ve ithalatçı ülkelerin ilk üç sırasında hangi ülkeler vardır?


CEVAP:

2000-2010 yıllarını kapsayan dönem boyunca ülkeler ve bölgeler bazında mal ticaretinin ayrıntılı bilgilerini ve gelişmeleri içermektedir. Lider ihracatçı ve ithalatçı ülkelerin toplu olarak gösterildiği Tablo 2.2 de ihracat açısından 2011 yılında ilk üç sırada Çin, ABD ve Almanya yer almaktadır. Çin 1 trilyon 899 milyar dolarlık mal ihracatı gerçekleştirmiştir. ABD 1 trilyon 781 milyar dolarlık ve Almanya 1 trilyon 474 milyar dolarlık mal ihracatı gerçekleştirmişlerdir.


#33

SORU:

2011 yılında Afrika'da ihracat hacminde % 8.3 daralmanın sebebi nedir?


CEVAP:

2011 yılında yine önemli gelişmelerden biri Afrika'da ihracat hacminde % 8.3 daralmadır. Bunun nedeni Libya’da yaşanan iç savaşın, ülkenin petrol sevk irsaliyelerini tahmini % 75 oranında azaltılmış olmasıdır.


#34

SORU:

Japonya’da hasıla hacminin 2009 yılının son çeyrek döneminden itibaren büyümeye başlamasında önde gelen faktörler nelerdir?


CEVAP:

Japonya’da ve Euro Bölgesinde ekonomik gelir kriz öncesi düzeylerinin halen oldukça altında seyretmektedir ve büyük ölçüde dış talebe bağlı bulunmaktadır. Tablo 2.5’den de görülebileceği gibi Japonya’nın 2009 yılında ihracat payı nerdeyse %25 oranında azalma göstermiştir. Alınan mali teşvik önlemleri, küresel ticaret hacminde meydana gelen güçlü toparlanma ve Asya’nın geri kalan ülkelerinde efektif talebin güçlü seyretmesi, Japonya’da hasıla hacminin 2009 yılının son çeyrek döneminden itibaren
büyümeye başlamasında önde gelen faktörler olmuştur.


#35

SORU:

Az gelişmiş ülkelerin 2010 yılı toplam mal ihracatı değerleri ve yıllık yüzdelik değişimleri nasıl olmuştur?


CEVAP:

Buna göre, genel anlamda mal ithalatçısı görünümünde olan azgelişmiş ülkeler, 2009’da %25 azalan mal ihracatlarını 2010 yılında %30 artırarak 165163 milyon dolara çıkarabilmişlerdir. 2005-2010 döneminde %15’lik artış gösteren mal ihracatına karşılık aynı dönem içinde ithalatta aynı oranda artmıştır. 2009’da %5 oranında azalan mal ithalatı 2010 yılında %13 değerine ulaşmıştır. Ancak azgelişmiş ülkelerin 2008 yılında mal ihracatındaki büyüme oranı %32 iken mal ithalatındaki büyümesi %30 idi. Veriler incelendiğinde krizin azgelişmiş ülkeler açısından en çok petrol ihracatını ve imalat sanayii ithalatını etkilediği söylenebilir.


#36

SORU:

Temel mal grupları açısından dünya mal ticareti incelendiğinde en yüksek payı hangi ürünler alır?


CEVAP:

Temel mal grupları açısından dünya mal ticareti incelendiğinde (Tablo 2.9) demir-çelik, kimyasal ürünler, ofis ve telekom ekipmanları, otomotiv ürünleri, tekstil ve giyim alt sektörlerini kapsayan imalat sanayinin % 67,1 oranında en yüksek payı aldığı görülmektedir.


#37

SORU:

Dünya mal ticareti içinde % 67,1’lik en büyük paya sahip olan imalat sanayinin bölgelere göre dağılımı nasıldır?


CEVAP:

Dünya mal ticareti içinde % 67,1’lik en büyük paya sahip olan imalat sanayinin bölgelere göre dağılımı yer almaktadır. Buna göre, İmalat sanayi ihracatında sırasıyla Asya % 79,4 ile en büyük paya sahip bölgedir. İkinci sırada % 76,4 ile Avrupa, arkasından % 68,8 ile Kuzey Amerika gelmektedir. İthalatçı bölgeler sıralaması ise ilk sırada % 75,1 ile Orta Doğu ülkeleri başta gelmektedir. İkinci % 74,5 Bağımsız devletler topluluğu ve üçüncü olarak % 72,8 ile Kuzey Amerika gelmektedir.


#38

SORU:

2010 verilerine göre Dünya genelinde, AB (27) İmalat sanayi mal ihracat ve ithalatında ne kadar pay almaktadır?


CEVAP:

Dünya imalat sanayi ürünleri ihracatı ve ithalatında en büyük payın AB (27) ülkelerine ait olduğunu görülmektedir. 2010 verilerine göre Dünya genelinde, AB (27) İmalat sanayi mal ihracatında % 40,1, ithalatında % 36,3 pay almaktadır.


#39

SORU:

1995 ile 2020 yılları arasında, Türkiye'nin mal ve hizmetler ihracatının dünya toplam ihracatından daha hızlı artması beklenmektedir ancak yavaş büyüme durumunda hangi sonuçlar karşımıza çıkabilir?


CEVAP:

1995 ile 2020 yılları arasında, Türkiye'nin mal ve hizmetler ihracatının dünya toplam ihracatından daha hızlı artması bekleniyor: yavaş-büyüme durumunda, reel artış 7.6 misli (yılda ortalama % 8.4 artış) ve hızlı-büyüme durumunda yaklaşık 11 misli (yılda ortalama %9.8 artış) olacak. 1995 ile 2020 yılları arasında mal ihracatındaki ortalama yıllık artış, yavaş büyümede reel olarak % 6.9'a ve hızlı büyümede %8.3'e ulaşacak. Hizmetler ihracatının ise yavaş büyüme durumunda %10.3, hızlı büyüme durumunda
%11.7'ye varması beklenmektedir. Her iki durumda da, hizmetler ihracatı mal ihracatını geçmektedir.