EKONOMİ SOSYOLOJİSİ Dersi TÜKETİM TOPLUMU soru cevapları:

Toplam 62 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Ev hanesinin tüketici olması ne demektir?


CEVAP: Aile içerisinde, ihtiyaçları karşılaması için yapılan üretim ve sonucunda tüketim yerini parayla gerçekleştirilecek, bir bedel ödenerek yapılacak tüketime bırakmaktadır. Herkes tüketici olarak tanımlandığından ve her şey satın alınabilir olarak kabul edildiğinden tüketim, insanların çalışma nedeni haline dönüşmüştür. Endüstrileşmeyle iş yeri ve ev birbirinden ayrılmıştır. İş yeri, üretim birimi; ev ise, tüketim birimi olmuştur. Evin tüketim birimi olması, ev sahibi olmayı, barınmayı ve ortak tüketim birimi olmayı beraberinde getirmiştir.

#2

SORU: Tüketici kredilerinin tüketim üzerindeki etkileri nelerdir?


CEVAP: Tüketicilere yönelik kredi kolaylığı getiren kredi kartı kullanımı, alışverişin kolay ve hızlı olmasını sağlamıştır. Kredi kartına taksitli satış uygulamasını bir yenilik olarak geliştirmiştir.

#3

SORU: Tüketim zaman içinde nasıl bir değişim göstermiştir?


CEVAP: Geleneksel olarak toplumlarda, ilk başta ne kadar tüketilecekse o kadar üretim yapılması düşüncesi hakimdir. Daha sonra bu düşünce yerini bir takım gelişmelerle geniş kesimlerin tüketimleri için üretim yapılmasına bırakmıştır. Tüketim teknolojinin, ticari hayatın gelişimi ve yaygınlaşması, kentleşme ve sosyal sınıfların oluşması ile kendini, kültürünü ve toplumunu geliştiren bir unsura dönüşmüştür.

#4

SORU: Küresel tüketici ne demektir?


CEVAP: Dünya ölçeğinde tüketicilerin birbirine tüketimlerde benzeyiş göstermesi ve benzer beklentiler, zevkler, tarzlar göstererek tüketim eyleminde bulunması, tüketicilerin küresel tüketiciler olarak adlandırılmasına neden olmuştur.

#5

SORU: Tüketim toplumunun vazgeçilmez unsurları nelerdir?


CEVAP: Tüketim toplumun vazgeçilmez unsurları şunlardır: • Alışveriş Merkezleri (AVM’ler), • Kitle İletişim Araçları ve Reklamcılık, • Ambalaj Teknolojisi ve Marka, • Tüketici Kredileri, • Ev Hanesinin Tüketici Olması, • Kamu Alt Yapı Yatırımları, • Tüketici Örgütleri.

#6

SORU: Rekabetçi tüketim ve üretim arasında nasıl bir ilişki vardır?


CEVAP: Tüketim toplumunda bireyler, statü ve farklılık peşinde koştukları için rekabetçi bir tüketim yarışı içindedirler. Rekabetçi üretim de bu yarışa eşlik ederek, ürünlerin ve modellerin sık sık değiştirilmesine hizmet etmektedir.

#7

SORU: Reklam faaliyetlerinin yapılabilmesinde etkili olan kitle iletişim araçlarının gelişim dönemleri ve özellikleri nelerdir?


CEVAP: Kitle iletişim araçlarının gelişimini üç farklı dönemde incelemek mümkündür. Bunlar; • Dünya savaşları öncesi dönem, • Reklam ve kitlesel satışın geliştiği 1950-1990 dönemi, • İnternet Çağı dönemidir. Dünya savaşları öncesinde 1895’de radyonun icadı ile başlayan gelişim, ses ve görüntü veren televizyonlarla devam etmiş. Bu dönemde fabrikalara olan ilgiler, magazin sayfalarına, radyo ve TV’ye kaymıştır. 1950-1990 yılları arasını kapsayan dönemde, varlıklı ya da yoksul herkes TV, radyo ve gazetelere ulaşmaya başlamıştır. Bu dönem TV’nin altın çağıdır ve TV reklamcılığı oldukça iyi gelişimler göstermiştir. Son dönem olan 1990’lı ve 2000’li yıllarda İnternet ve WEB teknolojileri gelişmiştir. Buna paralel olarak bu teknolojileri kullanan aktif bir tüketici kültürü ortaya çıkmıştır.

#8

SORU: İnsanın hem tüketici hem üretici olarak yaşadığı dönemler hangileridir


CEVAP: İnsanın hem tüketici hem üretici olarak yaşadığı dönem üç dönemden oluşmaktadır: • Tüketiciliğin ağır bastığı tarımsal devrim sonrası dönem, • Üreticiliğin ağır bastığı sanayi devrimi sonrası dönem, • Tüketiciliğin ağır bastığı ve şu an içinde yaşadığımı bilgi teknolojisi dönemi.

#9

SORU: Ürünün mübadele değeri neyi ifade eder?


CEVAP: Mübadele değeri, ürün için belirlenen parasal değeri ifade eder.

#10

SORU: Tüketim demokrasisine göre tüketici ne anlam ifade eder?


CEVAP: Tüketim demokrasisine göre tüketici, ekonomik sistemde hangi ürün ve hizmetin üretileceğini kararlaştırılmasında sürekli biçimde ekonomiye katkıda bulunur.

#11

SORU: Tüketimin artmasına öncü olan ülkeler hangileridir?


CEVAP: Başta İngiltere, sonraları Fransa ve diğer Avrupa ülkelerinde soyluların kendilerini fark ettirmek için girdikleri tüketimcilik rekabeti, bu ülkelerde öncelikli olarak tüketimin artmasına neden olmuştur.

#12

SORU: Alışveriş merkezleri tüketiciye ve üreticiye ne gibi getirileri olmuştur?


CEVAP: Alışveriş merkezleri tüketiciler için, doğal şartlardan etkilenmeyi engelleyip, güvenli bir ortam yaratarak bol çeşitli ve zamandan verimli bir alışverişin huzurlu ve sürekli yapılmasına olanak sağlar. Satıcılar için ise etkili ve verimli bir satış makinesidir.

#13

SORU: 20. yüzyılda, tüketim ve sosyal sınıflar arasında nasıl bir etkileşim olmuştur?


CEVAP: Yirminci yüzyılda tüketim dünyanın birçok yerinde yaygınlaşmış ve oluşan sosyal sınıfların kendilerine göre özellikler kazanmasını sağlamıştır. Üst sınıfların yaşam biçimleri ve bunların göstergeleri olan tüketim kalıpları, daha aşağıdaki sınıflar tarafından da giderek benimsenmiş ve yaygınlaşmaya başlamıştır. Taklit edilen tüketim biçimleri ve kalıpları üst sınıftakiler tarafından terk edilmiş, yeni tüketim tarzları ve nesneleri geliştirilerek sınıfsal farklılıklar korunmaya çalışılmıştır.

#14

SORU: Bilinçli tüketicinin özellikleri nelerdir?


CEVAP: Bilinçli tüketicinin özellikleri şöyle sıralanabilir: • Kendine olan güveni artmış kişidir. • İyi bilgilendirilmiştir. • Tercihleri bağımsız ve tutarlıdır. • Pasif değildir ve tüketim ile ilgili konulara dahil olmayı ve kontrol etmeyi istemektedir. • Pazarda daha çok yer almakta ve görünmektedir. • Sosyal medya ile tüketici, özgürlüğünü ve egemenliğini hüküm sürmektedir. • Daha doğal ürünler tüketir ve etik ürünleri tercih eder. • Doğaya ve insana duyarlı ürünleri satın almayı tercih eder.Bilinçli tüketicinin özellikleri şöyle sıralanabilir: • Kendine olan güveni artmış kişidir. • İyi bilgilendirilmiştir. • Tercihleri bağımsız ve tutarlıdır. • Pasif değildir ve tüketim ile ilgili konulara dahil olmayı ve kontrol etmeyi istemektedir. • Pazarda daha çok yer almakta ve görünmektedir. • Sosyal medya ile tüketici, özgürlüğünü ve egemenliğini hüküm sürmektedir. • Daha doğal ürünler tüketir ve etik ürünleri tercih eder. • Doğaya ve insana duyarlı ürünleri satın almayı tercih eder.

#15

SORU: Günümüz tüketim toplumundaki genel yaklaşım nasıldır?


CEVAP: Günümüz tüketim toplumunda kim olduğunuzdan daha çok, kim olabileceğiniz üzerine inşa edilen bir yaklaşım hakimdir. Tüketim toplumunda bir markayı, ürünü kullanarak “Kim olabilirsiniz?” ve bazı hizmetleri edinerek “Nasıl gelişebilirsiniz?” sorularına odaklanılmıştır. Günümüzde, insanların daha iyi, pahalı, çeşitli ve haz yaratan, sembolik değerlere de sahip ürünleri edinmeleri ve tüketmeleri, başarıların ve belli bir sosyal sınıfa ait olmanın göstergesi ve sembolü hâline gelmiştir.

#16

SORU: Alışveriş merkezleri nasıl tüketimi cazip hale getirmektedir?


CEVAP: Özel park yerleri, ısıtma, ışıklandırma, etkinlikler, güvenlik gibi konular, AVM’lerin özellikleri arasındadır. Birçok mağazanın bir arada bulunduğu bir mekân olan AVM’ler zaman içerisinde yaşam biçimi alanları, outletler gibi uzmanlaşmış ve çeşitlenmiş biçimde gelişmiş ve tüketicilerin yaşantısında vazgeçilemez kurum hâline dönüşmüştür. Alışveriş merkezleri toplu ürünlerin ve çeşitlerin bulunduğu sosyalleşme mekânları olarak görülmektedir. İnsanlarla bir arada olabilmek ve vakit geçirmek önemlidir. Mağazalar heyecan ve coşku verici biçimde tasarlanarak güven içinde alışverişi sağlama görevini yerine getiriyor. Tüketicilerin kendilerini iyi hissettikleri eğlenceli ortamlar ve deneyimler önem kazanıyor.

#17

SORU: 1980 yılı sonrasında ortaya çıkan durumlar tüketiciliğin ağır bastığı dönemi nasıl etkilemiştir?


CEVAP: 1980’lerden günümüze kadar yeni üretim biçimleri ve tüketim tarzları ortaya çıkmıştır. Bunun sonucunda, imaj döneminin ve görselliğin öne çıktığı, biçimin özden önemli sayıldığı bir oluşuma geçilmiştir. Tüketiciliğin ağır bastığı, Dünya’da neoliberal ekonomilerin egemenliği, dijital devrimin gerçekleşmesi, tek kutuplu bir dünyaya gidilmesi gibi önemli etkilerin tetiklediği ve dönüştürdüğü yeni bir tüketim dünyası söz konusu olmuştur.

#18

SORU: I. ve II. Dünya Savaşları sonucunda ortaya çıkan durum tüketiciliğin ağır bastığı dönemi nasıl etkilemiştir?


CEVAP: I ve II. Dünya Savaşları sonucunda barış ortamına giren ve tüm kapasitesini toplumların ihtiyaçlarını tatmin edecek üretime ve bu üretimin tüketimine yönelten bir yeniden yapılanma ortaya çıkmıştır. Bunun sonucu olarak 1950’li ve 1960’lı yıllar tüketim toplumunun kendini gösterdiği ilk dönem olarak kabul edilebilir. Daha fazla üretim için çalışan insanlar, hızlı ve yaygın bir biçimde gelişen tüketim olanaklarına da sahip olmaya başlamıştır. Savaş sonrası oluşan yeni uluslar, sanayileşme yarışının içine girerek çağdaş üretim ve tüketim olgularını yaşamları içerisinde kaçınılmaz olarak bulundurmuşlardır. Hiç kuşkusuz, geçmiş yıllarda oluşan birikimler bu dönemde üretim patlamasına ve bolluk ekonomilerinin yaratılmasına olanak sağlamıştır. Bilinen ve fark edilen ihtiyaçları giderecek ürünler, kitlesel olarak üretilerek tüketicilerin tüketimlerine sunulmasının yanında, işlevleri ve kullanım değerleri için de satın alınmaya başlanmıştır.

#19

SORU: Kitlesel üretim ve kitlesel tüketim nasıl ortaya çıkmıştır?


CEVAP: İngiltere’de 18. yüzyılda Endüstri Devrimi ile tüketim toplumunun doğumu gerçekleşmiştir. Sanayi Devriminin yarattığı kitlesel üretim olanağı ve bunun sonucunda oluşan üretimin mutlaka tüketilmesi gereğinin yarattığı kitlesel tüketim yapısı birçok evrelerden geçerek günümüze gelmiştir.

#20

SORU: Sol siyasal düşüncenin tüketim toplumuna olan eleştirileri nelerdir?


CEVAP: Sol siyasal düşünceye göre tüketimin emek ve işçi sömürüsüne dayandığı öne sürülür. Dünyada oluşan eşitsizlik, sevgisizlik, güvensizlik gibi olguların sebebinin tüketim toplumunda oluşan bencillik olduğunu ve bu durumun kapitalizmin tüketimi körüklemesinden, arzuları yönlendirirken sahte ihtiyaçlar yaratarak bu durumu sürekli hâle getirmesinden kaynaklandığı ileri sürülür. Böylece, tüketim tutkusu gelişmiş işçi sınıfının devrim yapma isteğini, bilincini ve gücünü törpüleyeceği, zamanla yok edeceği savunulur.

#21

SORU: Max Weber’e göre endüstriyel kapitalizm ne demektir?


CEVAP: Kapitalist zihniyetin Protestan ahlakında olduğunu öne süren Weber’e göre; Modern Endüstriyel Kapitalizm, gelişen endüstriyel teknolojinin bürokratik bir örgütlenme aracılığı ile en fazla kâr elde etmeyi amaçlayan “modern işletmelerin olduğu, burjuva sınıfının geliştiği, kentleşme ve pozitif hukuk sisteminin var olduğu kapitalizmdir”.

#22

SORU: İnsanın tüketici ve üretici değişimi zaman içinde nasıl olmuştur?


CEVAP: İnsanın tüketici ve üretici değişimi iki aşamada olmuştur. Bunlar; • İnsanın sadece tüketici olduğu dönem, • İnsanın hem tüketici hem üretici olduğu dönem şeklindedir.

#23

SORU: İmaj dönemi nedir ve tüketiciler üzerindeki etkileri nelerdir?


CEVAP: İmaj dönemi; tüketimi bir tutku hâline getiren tüketicilerin, tüketim etkinliğine bireysel düzeyde anlamlar vermesi ve bunu kültürel, sosyal içeriklerle yerine getirmesini ifade etmektedir. Bu dönemde bireysellik gelişmekte ve ürünlere bireysel, kültürel anlamlar yüklenmektedir. Tüketiciler de ayrıştırılmaya, farklılaştırılmaya çalışılmaktadır. Tüketicilerin, ürünlere yükledikleri anlamlar ile kendilerini ifade edebilmeleri ve başarılarını, statülerini, grup aidiyetlerini göstermeleri olanaklı hâle gelebilmektedir.

#24

SORU: Fransız düşünür Jean Baudrillarda göre tüketim toplumunun tanımı nedir?


CEVAP: Fransız düşünür Jean Baudrillarda göre tüketim toplumunu, tüketimin öğrenilmesi toplumu, tüketime toplumsal bir biçimde alıştırma toplumudur; yani yeni üretim güçlerinin ortaya çıkması ve verimlilik taşıyan ekonomik bir sistemin tekelci yeniden yapılanmasıyla orantılı yeni ve özgül bir toplumsallaşma tarzıdır.

#25

SORU: Tüketim toplumu ne zaman ve ne şekilde gelişmeye başlamıştır?


CEVAP: Tüketim toplumu, 18 ve 19. yüzyıllarda sanayi devrimi ve kapitalizmin gelişmesi sonucu, seri ve standart ürünlerin daha geniş coğrafi alanlardaki pazarlara ulaşma olanağına kavuşması ile oluşmaya başlamıştır.

#26

SORU: Kamu alt yapı yatırımları tüketim toplumunu nasıl etkilemektedir?


CEVAP: Günümüzde yerel yönetimler tüketim alanına yoğun bir biçimde girmişlerdir. Artık yerel yönetimler sadece ekmek fabrikası açmıyor; kaldırımlar yapmıyor; su şebekesini geliştirmiyor. Günümüzde yerel yönetimler, parklar, spor tesisleri, eğlence mekânları açıyor ve bunları yaygınlaştırarak toplumun hizmetine sunuyor. Bu şekilde merkezi yönetimler yapmış oldukları alt yapı yatırımları ile eğlence ve alışveriş birlikteliği oluşturmakta ve tüketim alanlarını geliştirmektedir.

#27

SORU: Ürünün kullanım değeri ne demektir?


CEVAP: Kullanım değeri, diğer adları ile teknik ya da fonksiyonel değer ürünün nasıl kullanıldığı ile ilgili bir kavramdır.

#28

SORU: Tüketim toplumunun oluşması için gereken özellikler nelerdir


CEVAP: Tüketim toplumunun oluşması için gerekli olan özellikleri beş madde de özetlemek mümkündür: • Tüketim toplumunda durağan bir kavram yoktur. Tüketim toplumunun zaman içinde anlam ve kavramı değişmektedir. • Tüketim toplumunun var olabilmesi için öncelikle, tüketimin piyasa koşullarında, fiyatmübadele ilişkilerinde, profesyonel yöneticilerin yönetiminde sunulması ve tüketiciler tarafından tüketilme isteği ve tüketim yeteneği gerçekleştirilmesi gerekir. • Tüketim toplumu, tüketim kültürü ve tüketim eylemleri ile bağlantılı bir kültürü anlattığından, Her toplumda her dönemde tüketim kültürü vardır. Yani tüketim toplumunun oluşması için tüketim kültürünün olması gerekir. • Tüketim toplumunu oluşturan önemli ekonomik faktörler arasında kalite üretiminin ve verimliliğin artması sonucu artan boş zaman ve tüketim gösterilebilir. • Tüketmek için çalışmak ve üretmek gerekmekte ve böylece satın alabilecek ürün ve hizmetleri bulabilmek olanaklı olabilmektedir.

#29

SORU: Tüketim toplumunun insanlar üzerinde ne gibi etkisi vardır?


CEVAP: Tüketim toplumu öncelikle herkesin kendisini kurtarmayı düşündüğü bir kültür oluşturmaktadır. Başkalarından iyi olma arzusunun yarattığı yarış ve rekabet ortamı ile kitleler bir eleme anlayışı -önce kendilerini sonra da herkesi ve her şeyi, yarını düşünmeden tüketmeyi- getirmektedir. Herkesin kendini kurtarmaya çalıştığı tüketim toplumunda insan yabancılaşıp başkalarını, çevreyi ve yarını düşünmeyi unutmaktadır.

#30

SORU: Ürünün bağlantı değeri neyi ifade eder?


CEVAP: Bağlantı değeri, tüketicinin ürün ve o ürünün markasıyla birlikte oluşturduğu ve bununla çevresiyle etkileşime geçebildiği değerdir.

#31

SORU: İnsanın sadece tüketici olarak kaldığı dönem hangi dönemdir?


CEVAP: nsan tarım devrimi öncesinde çok uzun yıllar boyunca sadece tüketerek yaşamıştır.

#32

SORU: Ambalaj nedir ve tüketimi nasıl etkilemiştir?


CEVAP: Ambalaj; ürünün kalitesinin korunmasını ve taşınabilmesini kolaylaştırmasının yanında alışverişi teşvik edici işlevi de son dönemlerde gelişmiştir. Böylece, ürünün uzak bölgelere güvenli biçimde gönderilmeleri olanaklı olmuş ve ticaret hacimlerinin gelişmesinde ve markalaşmada olumlu etkiler yaratılmıştır.

#33

SORU: Üst kültür ve aristokrat anlayışın tüketici toplumuna yöneltmiş olduğu eleştiriler nelerdir?


CEVAP: Üst kültür ve aristokrat anlayışa göre; kitle tüketimi ve onun yarattığı tüketim kültürü, basitliğe ve ortalama zevklere hitap eder. Bu durumun toplumsal gelişmeye ve bireyin üst kültüre sahip olmasına hiç katkısı olmaz. Üst kültür ve aristokrat anlayış, taklitçilik, zevksizlik ve aşırı bir tüketim aracılığıyla kendilerine benzemeye çalışılmasını pek onaylamamaktadır. Günlük ve anlık zevkleri ortaya çıkartarak toplumsal sınıfların bozulmasına neden olduğu ve böyle bir tüketim tutkusu sonucu oluşan toplumsal yarışın topluma zarar verdiği kanısındadırlar. Vasatlaşma ve zevksizleşmenin yaratıldığı, popüler kültürün egemenliğinin her tarafı sardığı ve özellikle kiç (kitch) ürünlerin her yanı sardığı bir tüketim toplumu oluştuğu eleştirisi yoğun biçimde sürmektedir.

#34

SORU: Küresel kriz sonrası ortaya çıkan yeni tüketicinin özellikleri nelerdir?


CEVAP: Tüketim eylemini sorgulayan, inceleyen ve tercihleri ile çevre ve dünya ile ilgili sorumluluklarını yerine getirmeye çalışan, güçlenmiş, edilgenlikten çıkmış, bilinçlenmiş bir tüketicidir. Yeni tüketicide; “tasarruf”, “sadelik”, “kendilik”, “etik”, “başkalarına duyarlı olma”, “adil ve etik ticaret” ile “insanlara ve çevreye özen gösterme” gibi değerler ön plana çıkmaktadır.

#35

SORU: Tüketim tutkusunun manevi değerler ve ahlak üzerindeki etkileri nelerdir?


CEVAP: Gelişmiş ülkelerin ya da varlıklı sınıfların tersine, onlara öykünerek gelişmekte olan toplumlar ve sosyal sınıfların ihtiyaçlarından fazla tüketmeleri sosyal, kültürel ve ruhsal sorunlar yaratmaktadır. Yarış ile öne geçip tüketmek arzusu, saldırgan ve acımasız bir hâle dönüşmektedir. Tüketim olanaklarından yoksun kalanlar da benzer duygularla hırçınlaşmakta ve suça eğilim artmaktadır. Ekonomik gücün aşılarak bütçeyi sarsacak ölçüde sürekli bir satın alma ve alışveriş yapma, savurganlık yapma tutkusu gerçekleşebiliyor. Tüketim toplumunun ürün ve markalar gibi tüm cazibeleri her an yüksek harcama- düşük gelir sahibi insanların, gözlerinin önündedir ama hiçbir zaman ellerinin altında değildir. Bu durumun hemen, kolayca yaratacağı duygular ise öfke, nefret, intikam gibi olumsuz duygular olabilmektedir.

#36

SORU: Gelişen yeni tüketim toplumu oluşumunda tüketim kavramı nasıl şekillenmektedir?


CEVAP: Dünyada yeni dönemin basit ama sihirli formülü; sadelik, kendinlik, doğallık ve öze dönüş değerleridir. Hiç şüphesiz yaşamın devam etmesi için kriz döneminde bile tüketimin sürmesi gerekiyor. Bu yeni oluşan değerler çerçevesinde aslında tüketimden vazgeçme söz konusu değil; sadece, tüketimin biçimlerinde ve anlamında değişim ve dönüşüm söz konusu oluyor. Daha dayanıklı, daha çevreci, daha insani duyarlılıklara sahip ve daha tutumlu bir tüketim tarzı gelişiyor. Krize karşı bir taraftan insanlar alışverişe, tüketmeye ve bu yolla bir tür vatanperverliğe davet edilirken, diğer taraftan da sorgulamaya, düşünmeye ve bilinçlenmeye yöneltiliyor. Öte yandan, tüketimin içinde daha fazla anlam arama, harcanan paranın ürünün ötesinde bir anlam satın alması bekleniyor. Sahip olduğumuz şeylerle kişiliğimizi kurmak yerine kim olduğumuz önem kazanıyor. Kısaca, tüketimden ne kaçılabilir ne de tümüyle ona teslim olacak biçimde kucak açılabilir. Tüketime akılcı bir biçimde belirli bir uzaklıkta durmayı bilmek ve onu yönetebilmek gerekiyor. İnsanların kendi iştahlarını yönetmeyi öğrenmesi gerekiyor.

#37

SORU: Gelişmiş ülkelerdeki tüketim kültürünün gelişmekte olan ülkelerdeki etkileri nelerdir?


CEVAP: Gelişmiş Batı türü bir tüketim biçiminin gelişmekte olan ve gelir dağılımının adaletli olmadığı ülkelerde, kaynak israfına ve toplumsal çalkantılara neden olabileceği görülmektedir. Sanayileşmesi tam olarak gelişmemiş ve üretimden daha çok tüketime eğilimli olan ülkelerde ekonomik olarak sıkıntılı dönemler geçirmesi kaçınılmazdır.

#38

SORU: Sürdürülebilir tüketim ne demektir?


CEVAP: Sürdürülebilir tüketim, ihtiyaçlarımızı tatmin ederken, gelecekteki nesillerin ihtiyaçlarını tatmin etmekten ödün verilmemesinin önemini vurgular ve buna uygun tüketimi önerir. Bir türlü yaşam biçimi değişimini önerir.

#39

SORU: Küresel kriz tüketim alışkanlıklarını nasıl etkilemiştir?


CEVAP: Küresel kriz tüketim alışkanlıklarını ve tüketime yönelik alışkanlıkları, davranışları değiştirmektedir. Bunlardan biri tüketicilerin satın almalarda daha seçici, akılcı ve tutumlu olmaları ve aldıkları ürünleri daha uzun süre kullanma istekleridir. Kriz sonrasında bile, ürünlerin tüketilme ve kullanılma sürelerinin artmasının ve israftan kaçınmanın kalıcı olacağı beklenmektedir.

#40

SORU: Kiç (kitch) ürün ne demektir?


CEVAP: Kiç (kitch), estetik ve sanatsal bir değeri olmayan, piyasada çokça bulunan ürünü, yapıt (vs.) tarif etmek için kullanılan bir kavramdır.

#41

SORU: Son dönemde gelişen tüketim modelinin özellikleri nedir?


CEVAP: Son dönemde gelişen tüketim modeli, bolluk ve israfa dayalı tüketim toplumu modelinin aksine, özenli ve gerektiğinde daha az tüketerek refah yolunun açılabileceği yeni bir model ve anlayışıdır. Maddiyata daha az önem ve değer verildiği, çevreye ve diğer insanlara daha fazla özen ve saygı duyulduğu bir dünyanın oluşabileceği düşüncesi hızla gelişiyor. Bunda en önemli etki olarak tüketim toplumlarının sınırlarına gelindiği ve bunun dışında yeni arayışlar ve yönelimler içine giren yeni bir kültürün doğmakta olduğu gösterilmektedir.

#42

SORU: Üretim ve tüketim arasındaki denge ve süreklilik nasıl sağlanır?


CEVAP: Üretim ile tüketim arasındaki denge ve sürekliliği sağlamak görevi reklamlar tarafından gerçekleştirilmektedir. Reklamcılık, toplumun tüketim ağırlıklı bir kültüre doğru yöneltmesindeki etkisi ile tüketim toplumlarının vazgeçemedikleri bir kurum hâline gelmektedir.

#43

SORU:

Tüketim toplumunun doğumu nasıl gerçekleşmiştir?


CEVAP:

Başta İngiltere’de I. Elizabeth dönemindeki, sonraları Fransa ve diğer Avrupa ülkelerindeki soyluların sarayda kendilerini fark ettirmek için girdikleri tüketimcilik rekabeti, bu ülkelerde öncelikli olarak tüketimin artmasına ve hiyerarşik bir yapı kazanmaya başlamasına neden olmuştur. İngiltere’de 18. yüzyılda Endüstri Devrimi ile tüketim toplumunun doğumu gerçekleşmiştir. Sanayi Devriminin yarattığı kitlesel üretim olanağı ve bunun sonucunda oluşan üretimin mutlaka tüketilmesi gereğinin yarattığı kitlesel tüketim yapısı birçok evrelerden geçerek günümüze gelmiştir.


#44

SORU:

Mübadele değeri, bağlantı değeri ve kullanım değeri kavramlarını açıklayınız?


CEVAP:

Mübadele değeri, ürün için belirlenen parasal de¤eri ifade eder. Kullanım değeri ya da diğer adlarıyla teknik ya da fonksiyonel değer, ürünün nas›l kullanıldığı ile ilgilidir. Bağlantı değeri, tüketicinin ürün ve o ürünün markasıyla birlikte oluşturduğu ve bununla çevresiyle iletişime geçebildiği değerdir.


#45

SORU:

İmaj dönemi diye adlandırılan bir yapı nedir?


CEVAP:

Tüketimi bir tutku haline getiren tüketicilerin, tüketim etkinliğine bireysel düzeyde anlamlar vermesi ve bunu kültürel, sosyal içeriklerle yerine getirmesi imaj dönemi diye adlandırılan bir yapıya dikkat çekmektedir. Bireyselliğin geliştiği ve ürünlere bireysel, kültürel anlamlar yüklendiği bu dönemde tüketiciler de ayrıştırılmaya, farklılaştırılmaya çalışılmaktadır.


#46

SORU:

Baudrillard'a göre tüketici toplumu nedir?


CEVAP:

Tüketim toplumu ayn› zamanda tüketimin öğrenilmesi toplumu, tüketime toplumsal bir biçimde alıştırma toplumudur; yani yeni üretim güçlerinin ortaya çıkması ve verimlilik taşıyan
ekonomik bir sistemin tekelci yeniden yapılanmasıyla orantılı yeni ve özgül bir toplumsallaşma tarzıdır.


#47

SORU:

Endüstriyel kapitalizm nedir?


CEVAP:

Kapitalist zihniyetin Protestan ahlakında olduğunu öne süren Weber’ e göre; Modern Endüstriyel Kapitalizm, gelişen endüstriyel teknolojinin bürokratik bir örgütlenme aracılığı ile en fazla kâr elde etmeyi amaçlayan “modern işletmeler”in olduğu, burjuva sınıfının geliştiği, kentleşme ve pozitif hukuk sisteminin varolduğu kapitalizmdir.


#48

SORU:

Tüketim toplumunun özelliğinin nedir?


CEVAP:

1) Öncelikle belirtilmesi gereken özellik, tüketim toplumunun da durağan bir kavram olmadığı, yıllar içinde anlam ve kapsamının değişmekte olduğudur.

2) Tüketim toplumunun var olabilmesi için öncelikle, tüketimin piyasa koşullarında, fiyat-mübadele ilişkilerinde, profesyonel yöneticilerin yönetiminde sunulması ve tüketiciler tarafından tüketilme isteği ve tüketim yeteneği gerçekleştirilmesi gerekir.

3)Tüketim toplumu, tüketim kültürü ve tüketim eylemleri ile bağlantılı bir kültürü anlattığından, “Her toplumun her dönemde tüketim kültürü vardır.” denilebilir.

4) Tüketim toplumunu oluşturan önemli ekonomik faktörler arasında kalite
üretiminin ve verimliliğin artması sonucu artan boş zaman ve tüketim gösterilebilir.

5)Tüketmek için çalışmak ve üretmek gerekmekte ve böylece satın alabilecek ürün ve hizmetleri bulabilmek olanaklı olabilmektedir.  


#49

SORU:

AVM'ler tüketicilerin yaşantılarında vazgeçilemez kurum haline nasıl gelmiştir?


CEVAP:

Perakendecilik, kitle üretiminin kitlesel tüketimle arasındaki bağlantıyı uyumlaştırması, sürekli kılması görevini üstlenir. Bu özellik, bir perakende türü olarak AVM’lerin gelişmesini ve tüketim toplumunun önemli kurumlarından biri olmasını sağlamıştır. Özel park yerleri, ısıtma, ışıklandırma, etkinlikler, güvenlik gibi konular, özellikleri arasındadır. Birçok mağazanın bir arada bulunduğu bir mekan olan AVM’ler zaman içerisinde yaşam biçimi alanları, outletler gibi uzmanlaşmış ve çeşitlenmiş biçimde gelişmiş ve tüketicilerin yaşantısında vazgeçilemez kurum haline dönüşmüştür.


#50

SORU:

Reklamların görevi nedir?


CEVAP:

Üretim ile tüketim arasındaki denge ve sürekliliği sağlamak görevi reklamlar tarafından gerçekleştirilmektedir.


#51

SORU:

TV reklamcılığının gelişme gösterdiği dönem hangisidir?


CEVAP:

Kitlesel izleyicilerin oluştuğu ve varlıklı ya da yoksul herkesin TV, radyo ve gazetelere ulaşabildiği bir dönemdir. Tek kişiden çok kişiye iletişim mevcuttur ve 1950-1970 yılları arası TV’nin altın çağı olarak adlandırılır. Öte yandan, 1960-1990 özellikle TV reklamcılığının gelişme gösterdiği dönemdir.


#52

SORU:

Ambalajın işlevi nedir?


CEVAP:

Ambalaj; ürünün kalitesinin korunmasını ve taşınabilmesini kolaylaştırmasının yanında alışverişi teşvik edici işlevi de son dönemlerde gelişmiştir. Böylece, ürünün uzak bölgelere güvenli biçimde gönderilmeleri olanaklı olmuş ve ticaret hacimlerinin gelişmesinde ve markalaşmada olumlu etkiler yaratılmıştır.


#53

SORU:

Kredi kartı uygulamaları yaygın olarak ne zaman kullanılmaya başlanmıştır?


CEVAP:

Başta teknolojik gelişmeler ve bankacılık olmak üzere birçok alanda tüketicilere yönelik kredi kolaylığı getiren kredi kartı kullanımı, 20. yüzyılın son çeyreği ile 21. yüzyılın başlarında tüm dünyada yaygın olarak kullanılmaya başlanmıştır. Türkiye'de de 1980’li yıllardan itibaren ekonomik büyümede bireysel harcamaların rolünün artmaya başlaması, doğal olarak tüketici kredilerine olan talebin de yükselmesine neden olmuştur. Alışverişin kolay ve yaygın olmasını sağlamak için kredi kartlarının kullanım hızı artmış ve ülkemiz kredi kartına taksitli satış uygulamasını bir yenilik olarak geliştirmiştir.


#54

SORU:

Ev nasıl tüketim birimi olmuştur?


CEVAP:

Tüketim toplumlarında oluşan gelişmeler, evde yapılan üretim ve tüketimin de değişmesine neden olmuştur. Oluşturulan modern evler, tüketim toplumunun kutsal mekanı olmuştur. Herkes tüketici olarak tanımlandığından ve her şey satın alınabilir olarak kabul
edildiğinden tüketim, insanların çalışma nedeni haline dönüşmüştür. Endüstrileşmeyle işyeri ve ev birbirinden ayrılmıştır. İşyeri, üretim birimi; ev ise, tüketim birimi olmuştur. 


#55

SORU:

Sol siyasal görüşün tüketim toplumuna yönelik eleştirisi nedir?


CEVAP:

Sol siyasal düşünceye göre, tüketimin emek ve işçi sömürüsüne dayandığı öne sürülür. Dünyada oluşan eşitsizlik, sevgisizlik, güvensizlik gibi olguların sebebinin tüketim toplumunda oluşan bencillik olduğunu ve bu durumun kapitalizmin tüketimi körüklemesinden, arzuları yönlendirirken sahte ihtiyaçlar yaratarak bu durumu sürekli hâle getirmesinden kaynaklandığı ileri sürülür. Böylece, tüketim tutkusu gelişmiş işçi sınıfının devrim yapma isteğini, bilincini ve gücünü törpüleyeceği, zamanla yok edeceği savunulur.


#56

SORU:

Kiç (Kitch) nedir?


CEVAP:

Estetik ve sanatsal bir değeri olmayan, piyasada çokça bulunan ürünü, yapıt (vs.) tarif etmek için kullanılan bir kavramdır.


#57

SORU:

Üst kültür ve aristokrat anlayışın tüketim toplumuna yönelik eleştirisi nedir?


CEVAP:

Üst kültür ve aristokrat anlayışa göre, kitle tüketimi ve onun yarattığı tüketim kültürü, basitliğe ve ortalama zevklere hitap eder. Bu durumun toplumsal gelişmeye ve bireyin üst kültüre sahip olmasına hiç katkısı olmaz. Üst kültür ve aristokrat anlayış, taklitçilik, zevksizlik ve aşırı bir tüketim aracılığıyla kendilerine benzemeye çalışılmasını pek onaylamamaktadır. Günlük ve anlık zevkleri ortaya çıkartarak toplumsal sınıfların bozulmasına neden olduğu ve böyle bir tüketim tutkusu sonucu oluşan toplumsal yarışın topluma zarar verdiği kanısındadırlar.


#58

SORU:

Bilinçli tüketicinin özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Bilinçli tüketici;
• Kendine olan güveni artmış kişidir; çünkü, ürün çeşidi ve markalardaki sayısal ve çeşitlilik artış, korsan ve taklitlerin bollaşması da dahil, tüketicilerin kendine olan güvenini arttırmaktadır. Bu durum bol seçenekler arasında akılcı tercihler yapmasına yardımcı olabilmektedir.
• İyi bilgilendirilmiştir.
• Tercihler bağımsız ve tutarlıdır.
• Pasif değildir ve tüketim ile ilgili konulara dâhil olmayı ve kontrol etmeyi istemektedir.
• Pazarda daha çok yer almakta ve görünmektedir.
• Sosyal medya ile “tüketici, özgürlüğünü ve egemenliğini” hüküm sürmektedir.


#59

SORU:

Tüketim demokrasisi kavramını açıklayınız.


CEVAP:

Tüketim demokrasisi ya da tüketici demokrasisi olarak adlandırılan kavrama göre tüketici, ekonomik sistemde hangi ürün ve hizmetin üretileceğinin kararlaştırılmasında sürekli biçimde ekonomiye katkıda bulunmaktadır. Ekonomik demokrasi, ekonomik sistemi kontrol eden üç grup insanın, yani tüketici, işveren ve işçilerin paylarını açıklamaya çalışır. Tüketimin demokratikleşmesi, düşük gelirlilerin refahının kısmen de olsa artması ile daha da gelişmiş ve yaygınlık kazanmıştır. Böylece tüketim toplumu, elit ve ayrıcalıklı bir kesimden daha geniş kesimlere genişleyen bir içerik ve güç kazanmıştır


#60

SORU:

Küresel krizin tüketim alışkanlıkları üzerindeki etkileri nelerdir?


CEVAP:

Küresel kriz tüketim alışkanlıklarını ve tüketime yönelik alışkanlıkları, davranışları değiştirmektedir. Bunlardan biri tüketicilerin satın almalarda daha seçici, akılcı ve tutumlu olmaları ve aldıkları ürünleri daha uzun süre kullanma istekleridir. Sürekli yeni şeyler alma ve tüketme ihtiyacını yeniden gözden geçiren tutumlu ve bilinçli yeni tüketiciler, değişen değerleriyle birlikte yeni bir toplumun oluşmasını tetiklemektedir. Ayrıca açgözlü ve benmerkezci bir sürecin sonucu oluşan küresel krizin etkisi, tüketiciler başta olmak üzere herkesin düşüncelerinde, değerlerinde ve davranışlarında farklılıklar, değişiklikler yaratmakta ve etkileri uzun bir süre bizimle birlikte olacak gibi görünmektedir.


#61

SORU:

Yeni tüketici kavramını tanımlayınız.


CEVAP:

Tüketim eylemini sorgulayan, inceleyen ve tercihleri ile çevre ve dünya ile ilgili sorumluluklarını yerine getirmeye çalışan, güçlenmiş, edilgenlikten çıkmış, bilinçlenmiş bir
tüketicidir.Yeni Tüketici denilen olguda, “tasarruf”, “sadelik”, “kendilik”, “etik”, “başkalarına duyarlı olma”, “adil ve etik ticaret” ile “insanlara ve çevreye özen gösterme” gibi değerler ön plana çıkmaktadır.


#62

SORU:

Tüketim kapitalizmi olarak adlandırılan yapı hangi tür ülkelerde geçerlidir?


CEVAP:

Gelişmiş Batı türü bir tüketim biçiminin gelişmekte olan ve gelir dağılımının adaletli olmadığı ülkelerde, kaynak israfına ve toplumsal çalkantılara neden olabileceği öne sürülür. Tüketim toplumunun aşırı, israfa varan ve sorumsuzca yapılan tüketimin gerçekleştirildiği bir toplum yapısı olarak anlaşılması yaygın bir durumdur. Böyle bir durum, ya üretim ile tüketimin yüksek düzeylerde denge halinde oldu¤unu ya da ürettiğinden daha çok tüketimi olan toplumları açıklamaya yardımcı olur. İleri düzeyde kalkınmasını yapmış, sanayileşmiş refah
toplumları olan ABD, Almanya, Japonya gibi ülkelerde birinci duruma yakın bir oluşum söz konusudur. Tüketim kapitalizmi ya da tüketici kapitalizmi ile adlandırılan bir yapı bu ülkelerde geçerlidir.