ELEŞTİRİ TARİHİ Dersi KLASİK DÖNEM TÜRK EDEBİYATINDA ELEŞTİRİ soru cevapları:

Toplam 50 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Dicabe kavramını tanımlayınız.


CEVAP: Divanların başında şiir ve şair kavramlarını açıklayan, şairin divan tertip etme gerekçesini ifade eden mensur veya mansum/mensur karışık olmak üzere yazılmış bölümlere dicabe adı verilmektedir.

#2

SORU: Türk Edebiyatının Anadolu’daki oluşum sürecinde (XIII.-XIV) Fars Edebiyatının yeri nedir?


CEVAP: Türk Edebiyatının Anadolu’daki oluşum sürecinde Fars edebiyatının önemli eserleri çeviri, nazire ve şerhlerle Türkçe’ye uyarlanmıştır. Bu dönemde şairler, belagatın kurallar dizisine değil, örnek aldıkları eserlere göre ürün vermişlerdir.

#3

SORU: Şairlerin birbirlerine bakışı ve edebi ilişkileri açısından divanların sunduğu veriler nelerdir?


CEVAP: Klasik dönemde divan sahibi şairler meslektaşlarına yönelik beğenilerini ve eleştirilerini kaside, gazel, kıta ve rubailerinde doğrudan ifade etmişlerdir. Kasidelerin fahriye bölümlerinde, gazellerin maktalarında, müzeyyel gazellerin zeyl (ilave, ek) beyitlerinde, kıtalarında ve rubailerinde kendi şiirleri veya başka şairler hakkında değerlendirmeler yaparlar. Bu tür doğrudan eleştiri ve değerlendirmelerin yanında dolaylı biçimde de görüşlerini yansıtırlar. Dolaylı değerlendirmenin yöntemlerinden birisi de nazirelerdir. Bu bakımdan eleştiri açısından nazire mecmuları önemli ipuçları içermektedir. Nazireler kadar belirleyici olmasa da terbi, tahmis gibi musammat nazım biçimleriyle yazılan şiirler ile tazmin ve iktibaslar da, şairlerin birbirlerine nasıl baktıklarını ve birbirleri ile olan edebi ilişkilerinin nasıl olduğuna dair ipuçları içeren metinler olarak ön plana çıkmaktadır.

#4

SORU: Klasik dönemde eleştirel aklın işlendiğine dair önemli eserlere örnek veriniz.


CEVAP: Divan şairlerinin övgü (methiye) ve yergi (hiciv)lerinde, toplumsal sorunlardan şikayetlerinde eleştirel bir tutum vardır. Fuzuli’nin Şikayet-namesi, Bağdatlı Ruhi’nin Terkib-bendi, Nefi’nin Siham-ı Kazası klasik dönemde eleştirel aklın işlendiğine dair örnekler olarak gösterilebilir.

#5

SORU: Belagat kaç bölümden oluşmaktadır?


CEVAP: Belagat, bir ilim dalı olarak üç kısma ayrılmaktadır. Bunlar; Meani, beyan ve bedi’dir. Meani; sözün duruma uygum bir şekilde nasıl ifade edileceğini, beyan; bir maksadın birbirinden farklı usullerde nasıl dile getirileceğini, bedi ise; maksadı ifade eden söze anlam ve ahenk açısından güzellik verme yollarını göstermektedir.

#6

SORU: Sebeb-i telif veya sebeb-i nazm-ı kitab kavramlarını açıklayınız.


CEVAP: Mesnevilerin yazılış nedenlerinin anlatıldığı, çoğunluğu kurmaca olan konular genellikle sebeb-i telifiye ya da sebeb-i nazm-ı kitab gibi başlıklar altında anlatılmaktadır.

#7

SORU: Klasik dönem hangi yüzyılları kapsamaktadır?


CEVAP: Türk edebiyatında XV. Yüzyıldan XIX. Yüzyıla kadar olan süreç klasik dönem olarak adlandırılmaktadır.

#8

SORU: Belagat dersleri Osmanlı medreselerinde ne amaçla verilirdi?


CEVAP: Osmanlı medreselerinde şiirin biçim ve içeriğine ilişkin bilgi vermek ve başta dini nitelikli metinler olmak üzere çeşitli eserlerin anlaşılmasına katkı sağlamak amacıyla belagat dersleri okutulurdu. Divan şairleri uymak zorunda oldukları kurallar dizisini belagat kitaplarından, bunun yöntemini de usta-çırak ilişkisi içinde meşk geleneğine uyarak öğreniyorlardı.

#9

SORU: XVI. Yüzyıldan XVIII. Yüzyılın ikinci yarısına kadar devam eden klasik dönemin edebi eleştiri anlayışını ve birikimini yansıtan en önemli kaynaklar hangileridir?


CEVAP: Klasik dönemin edebi eleştiri anlayışını yansıtan en önemli kaynaklar; belagat kitapları, şair tezkireleri, dibace ve sebeb-i telifler ile divan ve mesnevi eleştiri nitelikli manzumelerdir.

#10

SORU: Şair tezkirelerinin mukaddimelirerinde genel olarak nasıl bir içerik mevcuttur?


CEVAP: Şair tezkirelerinin mukaddimelerinde genel olarak şiirin ne olduğu, kökeni, biçim ve içerik bakımından özellikleri gibi poetikaların temel konuları olan sorunlar irdelenmektedir. Ardından gelen bölümlerde şairlerin biyografilerine ilişkin bilgiler verilmekte, edebi kişiliklerine ilişkin tespitler sıralanmaktadır. Şairin “tab”, “selika”, “kabiliyet” gibi kavramlarla ifade edilen sanat gücü “hüb, latif, nazik, zarif, bülend, sâde, rûşen” gibi sıfatlarla değerlendirilir. Şairin orijinal buluşlarına, anında ve çabuk yazabilme becerisine yönelik tespitler yapılmaktadır. Belirli sıfatlarla doğrudan eser; “âşıkâne, rindâne, şûhâne, Türkâne” gibi sıfatlar kullanılarak üslup değerlendirilmesi yapılmaktadır.

#11

SORU: Belagat kavramını açıklayınız.


CEVAP: Belagat; bir düşünce ya da duygunun yerinde ve zamanında, manası en açık bir biçimde ve akıcı bir dille ifade edilmesidir.

#12

SORU: Arapça ve Farsça belagat kaynakları ilk olarak ne zaman Türkçe’ye uyarlanmıştır?


CEVAP: Belagatla ilgili Arapça ve Farsça kaynakların, mevcut bilgilere göre ilk defa Akkoyunlular zamanında Şeyh Ahmet Bardahi tarafından Türkçeye uyarlandığı bilinmektedir.

#13

SORU: Hasan Yaver’in şiirle ilgili öğütleri nelerdir?


CEVAP: Hasan Yaver, şiir söylemeye meyli olanlara çeşitli öğütler verir. Güzel söylemenin yollarını ise şöyle anlatır: Şair olmak isteyen kişi ezberinde en az bin gazel bulundurmalı, onları tekrarlayarak sözüne akıcılık kazandırmalı ve orijinal mazmunlar bulmalıdır. Şiir, üstattan öğrenilmesi gereken bir sanattır. Şair ardından teşbih, cinas, kinaye, tezat, teşbih-i beliğ gibi bazı sanatlar hakkında bilgi verir. Sözün nasıl güzelleştirilebileceğine dair kurallardan söz eder. Bunun için terdid, tevriye ve iham sanatlarını anlatır. Tercümeyi de bir sanat olarak adlandırır.

#14

SORU: Latifi’nin bir eserinin “Filibeli Fabi” maddesinde şairlere verdiği öğütler nelerdir?


CEVAP: Latifi’nin diğer kaynaklarda da yinelenen ve klasik dönemin genel anlayışını yansıtan öğütleri şu şekildedir: • Şiire başlayan kişinin kelime dağarcığının, sözlük bilgisinin geniş olması gerekir • Şiirden anlamak şair olmak kadar önemlidir • Şair, bilgisiz kişilerin övgülerine aldanıp gurura kapılmamalıdır. • Şairin kendini ve şiirini övmesi yakışık almaz • Şair, ibadetlerini aksatacak kadar şiirle fazla meşgul olup eğlenceye dalmamalıdır.

#15

SORU: Latifi’nin, dönemin sanat ortamını ve şaire bakışını da yansıtan şairleri sınıflandırma biçimi nasıldır?


CEVAP: Latifi’ye göre şairler zümresi birkaç kısımdır: • El değmemiş düşünceler ve kendine mahsus hayallere sahip olabilen yaratıcı şairler, • Ölçülü söz söyleme yeteneğine sahip olup doğru ya da yanlış, ağızlarına geleni söyleyenler, • Hırsız şairler: Şiir söyleme yetenekleri olmadığı için bir şiirin mahlasını değiştirip veya içinden birkaç iyi beyti çalıp kendine mal edenler, vezinli sözler söyleyebilen, yeteneksizliklerinden dolayı hayal ve mana bulamayan ve bu yüzden başka şiirlerin manalarını tekrar edenler ve son olarak başkalarının şiirlerindeki anlamı biçimsel olarak değiştirip sanat ve hayal bakımından aynı şeyleri söyleyenler. • Usta bir şairin şiirinde yer alan bir mazmunu ince bir nükteyle orijinal söyleyiş haline getiren yetenekli şairler.

#16

SORU: Türk edebiyatında öne çıkan dibace örnekleri kimlere aittir?


CEVAP: Türk edebiyatında divan tertip eden şairlerden yaklaşık kırk kadarı dibace yazmıştır. Bilinen Türkçe divan dibaceleri yayımlanmıştır. Bunlardan özellikle Lamiî Çelebi ve Fuzulî’nin dibaceleri içerikleri bakımından diğerlerini de kapsayacak niteliktedir. Bu dibacelerde yer yer edebi tenkit niteliğinde düşünce ve değerlendirmelere yer verildiği yapılan çalışmalardan anlaşılmaktadır.

#17

SORU: Mukaddime kavramını açıklayınız.


CEVAP: Tezkirelerin başındaki benzer nitelikli metinlere mukaddime adı verilmektedir.

#18

SORU: Divan dicabelerinde genel olarak hangi konular ele alınmaktadır?


CEVAP: Tezkire mukaddimelerinde olduğu gibi divan dicabelerinde de genel olarak şiirin tanımı, ilk şiirin kim tarafından söylendiği, şairin kimliği ve sorumluluğu, çevreyle ilişkisi gibi konular ele alınmaktadır. Bu konular ele alınırken çeşitli istiareler kullanılır. Şöyle ki; şiir inciye benzetilir, inci denizde bulunur; dalgıca benzetilen şair bu denize dalıp mana incilerini çıkarır. Bazen de şait tutîye (papağan) benzetilir. Papağan şeker verilince ayna karşısında nasıl konuşursa şair de himaye görünce veya ayna gibi berrak yüzlü insanlarla karşılaşınca şiir söyler. Şairleri görüşlerini temellendirmek için Kuran’a, hadislere göndermede bulunur, tefsir bilginlerinden filozoflara kadar pek çok güvenilir düşünce ve görüş sahibinden alıntı yaparlar.

#19

SORU: Meşk kavramı ne anlam ifade etmektedir?


CEVAP: Divan edebiyatında meşk; yazı hocasının ders olarak verdiği yazı örneği anlamına gelmektedir. Öğrenmek ve alışmak için yapılan çalışmalara verilen isimdir. Başlangıçta yalnızca hat sanatıyla ilgili olarak kullanılan meşk, zamanla musikiden mimariye ve minyatürden şiire kadar bütün geleneksel sanatların öğretiminde kullanılmış bir yöntemdir.

#20

SORU: Dibace ve sebeb-i teliflerdeki eleştirilerin niteliği ve amacı nedir?


CEVAP: Dibacelerde ve sebeb-i teliflerde eleştiri niteliği taşıyan değerlendirmeler, belagat ve tezkire kitaplarındaki kavram ve sıfatlarla örtüşmektedir. Eleştirinin niteliği değişmemekle birlikte amacı değişmektedir. Dibace ve sebeb-i telifler, onları kaleme alan şahsın gelenek içinde kendisine veya eserine yer açma amacına uygun olarak kurgulanmıştır. Klasik dönem anlayışı, kişiselliği arka plana ittiği için bu dönemin şair/yazarları da kendilerini öne çıkarmak ve rakipleri arasında yer edinmek amacıyla eleştirilerini kurgusal bir çerçevede ifade ederler.

#21

SORU: XVIII. Yüzyıl şairlerimden Hasan Yaver Fenniye-i Eşar adlı 429 beyitli mesnevisi ne tür bir içeriğe sahiptir?


CEVAP: Hasan Yaver eserinde belagat kitaplarında ele alınan şiir, şair ve edebiyata dair diğer kavram ve kuralları anlatmaktadır. Yaver, eserin giriş kısmında güzel şiir yazmanın incelikleri, yöntemi ve şairliğin sırlarından söz eder. Şiir söylemeye meyli olanlara çeşitli öğütler verir. Güzel söylemenin yollarını ise şöyle anlatır: Şair olmak isteyen kişi ezberinde en az bin gazel bulundurmalı, onları tekrarlayarak sözüne akıcılık kazandırmalı ve orijinal mazmunlar bulmalıdır. Yaver’in öğütlerinin Latifi’nin Filibeli Fanî’sindeki öğütlerin benzeştiği görülmektedir.

#22

SORU: Cafer Çelebi’nin hangi eserinde dönemin önde gelen şairlerinin eleştirildiği bir bölüm bulunmaktadır?


CEVAP: Cafer Çelebi’nin Heves-name adlı eserinde dönemin önde gelen şairlerine yönelik eleştirileri içeren bir bölüm bulunmaktadır.

#23

SORU: Osmanlı medreselerinde genel olarak hangi belagat kitapları okutulmuştur?


CEVAP: Osmanlı medreselerinde başlangıçta Arapça ve Farsça belagat kitaplarının okutulduğu bilinmektedir. Arapça belagat kitaplarının başında Sekkaki tarafından yazılan Miftahü’l-Ulum ile Hatib el-Kazvini’nin yazdığı Telhisü’l-Miftah gelir. Farsça belagat kitaplarından ise Reşidüttin-i Vatvat’ın yazdığı Hadayıku’s-Sihr fi Dekayıku’ş-Şi’r okutulmuş, bu eser şerh ve tecrüme edilmiştir.

#24

SORU: Divan kavramını ve özelliklerini açıklayınız.


CEVAP: Divan, belirli bir düzene sahip şiir kitaplarına verilen genel isimdir. Klasik dönemde şairliğin göstergesi divan sahibi olmaktı. Şairler, şiirlerini divan denilen kitaplarda toplarlardı. Ancak her şair bir divana (mürettep divan) sahip olacak kadar talihli olmayabilirdi. Sadece gazel söyleyen veya farklı nazım biçimlerinde de olsa az sayıda şiiri olan divançe sahiplerinin yanı sıra epeyce şiir söyledikleri halde farklı nedenlerden ötürü divan tertip etmeye fırsat bulamayan, eserleri değişik şiir mecmularının arasında kalan talihsiz şairler de vardı.

#25

SORU: Osmanlı’da Türkçe ilk belagat kitabı hangisidir?


CEVAP: Osmanlı kültür çevrelerinde Türkçe ilk belagat kitabı Gelibolulu Sururi (1491-1561) tarafından yazılmıştır. Sururi’nin Bahrü’l-Maarif’i Türkçe yazılmış ilk belagat kitabı sayılmaktadır. Sururi eserinde Şehzade eserini, Mustafa’nın hocası olarak Amasya’da bulunduğu sırada şehzadenin isteği üzerine kaleme almıştır.

#26

SORU: Sururi’nin ilk Türkçe belagat kitabından sonra hangi eserler ortaya çıkmıştır?


CEVAP: Sururi’nin eserinden sonra çoğu tercüme olmak üzere belagatla ilgili kitap ve risalelerin sayısı artmıştır. XVI. Yüzyılda Muidi, Mifahü’t Teşbih adlı bir çeşit benzetmeler kılavuzu hazırlamıştır. Altıparmak Muhammet Efendi Terceme-i Telhis diye tanınan eserini kaleme almıştır. Yine aynı dönemde İsmail-i Ankaravi tarafından yazılan Mifhahü’l Belaga ve Misbahü’l-fesaba adlı eser yenileşme dönemi belagat kitaplarına kaynaklık etmiştir.

#27

SORU: Klasik dönem eleştiri anlayışının biçimlenmesinde belagat kitaplarının yerini değerlendiriniz.


CEVAP: Klasik dönem şairleri şiir söylemenin yolunu ve yordamını usta-çırak ilişkisiyle, kuramsal çerçevesini ise belagat kitaplarından öğrenmişlerdir. Belagat kitaplarında bir düşünce ya da duygunun yerinde ve zamanında, manası en açık bir şekilde ve akıcı bir dille söylemenin yöntemi anlatılmıştır. Osmanlı bilim ve kültür çevrelerinde okunan belagat kitapları iki kaynaktan beslenmiştir. Birincisi daha çok medreselerde okutulan Miftah, Mutavvel, Muhtasar ve Telhis gibi Arapça kitaplar ve onların şerh haşiyeleri niteliğinde benzer eserlerdir. İkincisi ise Farsça Hadayıku’s-Sihr gibi belagat kitapları ve onlardan devşirilen bilgilerle Türkçe kaleme alınmış olan Bahru’l-Ma’arif, Miftahu’t-Teşbih, Miftahü’lBelagaa ve Istılabatu’ş-Şii’riyye gibi eserlerdir. Bu eserlerde söze edebilik özelliği katan bütün unsurlar ayrıntılı biçimde anlatılmıştır. Bu bakımdan belagat kitapları klasik dönem edebi eleştiri anlayışının kuramsal çerçevesini belirlemiştir.

#28

SORU: Tezkire kavramını açıklayınız.


CEVAP: Belirli bir meslekte şöhret bulan kişilerin biyografilerini anlatan eserlere tezkire adı verilmektedir.

#29

SORU: Şair tezkiresi ne anlama gelmektedir.


CEVAP: Tezkireler içerisinde şairlerin hayatlarını anlatan, eserlerinden örnek verenlere şair tezkiresi adı verildiği bilinmektedir.

#30

SORU: Türk Edebiyatı’nda şair tezkiresinin ilk örneği olarak kabul edilen eser hangisidir?


CEVAP: Türk Edebiyatı’nda şair tezkiresinin ilk örneği olarak kabul edilen eser Ali Şir Nevayi’nin Mecalisü’nNefayis adı eseridir.

#31

SORU:

Türk edebiyatında klasik dönem diye adlandırılan dönem hangi tarihler arasındadır?


CEVAP:

Türk edebiyatında XV. yüzyıldan XIX. yüzyıla kadar olan süreç klasik dönem olarak adlandırılır.


#32

SORU:

Klasik dönem eserlerinden biri olan  Şikâyet-name kimin eseridir?


CEVAP:

Fuzulî


#33

SORU:

Bir düşünce ya da duygunun yerinde ve zamanında, manası en açık bir biçimde ve akıcı bir dille ifade edilmesine ne denir?


CEVAP:

Belagat 


#34

SORU:

Belagat, bir ilim dalı olarak kaç kısıma ayrılır? Bunlar hangileridir? 


CEVAP:

Belagat, bir ilim dalı olarak üç'e ayrılır. Bunlar;  Meani, beyan ve bedi'den oluşmaktadır.


#35

SORU:

Bedi nedir? 


CEVAP:

Bedi, maksadı ifade eden söze, anlam ve ahenk açısından güzellik vermek demektir.


#36

SORU:

Osmanlı  kültür çevrelerinde  Türkçe ilk belagat kitabı kim tarafından yazılmıştır? 


CEVAP:

Gelibolulu Süruri tarafından yazılmıştır.


#37

SORU:

Osmanlıda Türkçe yazılmış ilk belagat kitabı hangisidir?


CEVAP:

Bahrü'l-Maarif


#38

SORU:

Tezkire nedir? 


CEVAP:

Tezkire,belli bir meslekte şöhret bulan kişilerin biyografilerini anlatan eserlere denir. 


#39

SORU:

Türk edebiyatında şair tezkireler'i nin ilk örneğini kim vermiştir?


CEVAP:

Ali Şir Nevayi 


#40

SORU:

Anadolu sahasında tezkire türünün ilk örneği kim tarafından verilmiştir?


CEVAP:

Sehi Bey


#41

SORU:

Dibace nedir? 


CEVAP:

Divanların başlarında şiir ve şair kavramlarını açıklayan, şairin divan tertip etme gerekçesini ifade eden mensur veya manzum  karışık olmak üzere yazılmış bölümlere dibace denir. 


#42

SORU:

Tezkirelerin başındaki benzer nitelikli metinlere ne ad verilir? 


CEVAP:

Mukaddime


#43

SORU:

Klasik dönemde belli bir düzene sahip şiir kitaplarının genel adı neydi?


CEVAP:

Divan


#44

SORU:

Mesnevilerin yazılış nedenlerinin anlatıldığı, çoğunluğu kurmaca olan konular hangi başlıklar altında anlatılırdı? 


CEVAP:

Sebeb-i telif, Sebeb-i nazm-ı kitâb


#45

SORU:

Türk edebiyatında divan tertip eden şairlerden kaç kadarının dibace yazdığı bilinir?


CEVAP:

Kırk 


#46

SORU:

Dibacelerde Şairin, "tab, selika, kabiliyet" gibi kavramlarla hangi yetisi ifade edilir?


CEVAP:

Doğal sanat gücü 


#47

SORU:

XVI. yüzyıl Osmanlı tezkire yazarları ayrıntılı mukaddimelerde şairleri sınıflandırırlar.  Bu sınıflandırma ne tip bir anlayışa dayandırılır? 


CEVAP:

Bu sınıflandırmanın yetenek ve geleneğin kuralları çerçevesinde bir tenkit anlayışına dayandığı söylenebilir.


#48

SORU:

Anadolu sahasında tezkire türünün ilk örneğini Sehi Bey hangi eseriyle vermiştir? 


CEVAP:

Heflt-Behişt


#49

SORU:

Tezkiretü'ş-şu'ara ve Tabsıratü'n-Nuzama adlı eserler kime aittir ?


CEVAP:

Latifi


#50

SORU:

Değişen zihniyetin belagat kitaplarına yansımasını göstermesi ve bir model oluşturması bakımından dikkate değer özellikler taşıyan, Süleyman Paşanın kaleme aldığı belagat kitabı hangisidir? 


CEVAP:

Mebani'l-İnşa