GÜNÜMÜZ FIKIH PROBLEMLERİ Dersi TIBBÎ UYGULAMALAR soru cevapları:

Toplam 37 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: İslam bilginleri organ nakli meselesini fıkhî açısından nasıl ele almaktadır?


CEVAP: İslam bilginleri organ nakli meselesini fıkhî açıdan ele alırken genel hükümler içeren naslara ve genel fıkıh kaidelerine dayanmaktadırlar. Bu bağlamda konu ile ilgili bir fayda-zarar değerlendirmesi yapmakta, bu arada fıkıh geleneğindeki bazı çözümlerden de dolaylı biçimde yararlanmaktadırlar.

#2

SORU: Semavi dinlerin ötenaziye karşı tutumları nasıldır?


CEVAP: Hıristiyanlık, Musevilik gibi semavi dinler ötanaziyi kabul etmemektedir. İslam dini de genel anlamda bu uygulamaya şiddetle karşı ç ıkmakta ve bu işlemi yapanlara suçun niteliğine göre çeşitli cezaî yaptırımlar öngörmektedir.

#3

SORU: Ötenazi uygulanışı bakımından kaç temel kısma ayrılmaktadır, bunlar nelerdir?


CEVAP: Ötenazi uygulanışı bakımından iki temel kısma ayrılmaktadır. Bunlar: aktif ve pasif ötenazi’dir.

#4

SORU: Klasik fıkıhta yenilip içilmesi haram olan maddelerle tedavi konusunda kaç yaklaış vardır bunlar nelerdir?


CEVAP: Klasik fıkıhta yenilip içilmesi haram olan maddelerle tedavi konusunda üç ayrı yaklaşım vardır. Bunlar: ? Hanbelîlere ve onlarla aynı görüşü paylaşan bazı bilginlere göre haram maddelerle tedavi caiz değildir. Bu görüş sahipleri hastalık halini haramları mubah kılan bir zaruret olarak kabul etmezler, dolayısıyla bunu açlık yüzünden darda kalıp murdar hayvan yemek zorunda kalan kişi gibi değerlendirmezler. Onlara göre açlık yüzünden dara düşmüş kimse zaruretini gidermek için haram kılınmış yiyeceklerden başka bir şey bulamamaktadır. Oysa hastalık böyle değildir; çünkü hastalığı tedavi için tek çare bu yiyecek ve içecekler değildir, başka birçok ilaç vardır. Bu görüşte olanlar şarap ile tedavi olmayı yasaklayan, onun ilaç olmayıp hastalık olduğunu açıklayan pek çok hadisi de delil olarak getirmektedirler. ? Zahirî bilginleri yenilip içilmesi haram maddelerle tedaviyi ilke olarak caiz görürler. Önde gelen zahirî bilgini İbn Hazm bu konuyu şöyle açıklar: Şarap darda kalan ve zaruret haline düşen için mubahtır. Susuzluğu gidermek, tedavi olmak veya boğulmayı önlemek için şarap içen kimseye ceza uygulanmaz. Çünkü tedavi zaruret hallerinden biridir. Zaruretler ise haram olan şeyleri mubah kılar. İbn Hazm caiz olmadığını söyleyenlerin dayandığı hadisleri de ayrı ayrı ele alarak bir kısmının zayıf olduğunu ileri sürmüş, bir kısmını ise kendi görüşü yönünde yorumlamıştır. ? İçinde Hanefî ve Şâfiîlerin de bulunduğu İslam bilginlerinin çoğunluğu haramla tedaviyi belli şartlarla caiz görürler. Bu görüş içinde her bir grup helal oluş için farklı bazı şartlar ileri sürmektedir. Bununla birlikte bu görüşün temel yaklaşımı şu şekildedir: Haramla tedavinin caiz olması için, kesin olarak şifa vereceğinin bilinmesi, hiç değilse iyileşmenin kuvvetle muhtemel olması gerekir. Şifa vereceği kesin veya kesine yakın bir şekilde bilinmiyorsa haram yiyecek ve içecekler tedavi amaçlı kullanılamaz. İlaç da gıda maddeleri gibi hayatın olmazsa olmaz ihtiyacıdır, darda kalan kimse haram ile tedavi görebilir. Hz. Peygamber erkeklere ipek giymeyi yasakladığı halde cilt hastalığı sebebiyle bazı sahabîlere izin vermiştir. Haram olduğuna delil olarak gösterilen hadisler, helal ilacın bulunduğu normal durumlara ilişkindir. Helal maddeyle tedavi imkanı olmadığında, tedaviyi sağlayacak ilaç mubah ilaç haline gelir ve söz konusu hadislerin kapsamına girmez.

#5

SORU: Organ nakli konusuna salt bir sağlık ve tedavi sorunu olarak bakıldığında hangi kavramların ön plana çıktığı görülmektedir?


CEVAP: Organ nakli konusuna salt bir sağlık ve tedavi sorunu olarak bakıldığında bunda iyilik, özveri ve fedakârlık gibi insanî yönler ön plana çıkmaktadır.

#6

SORU: Bazı bilginler ve kurullar ölüden diriye organ naklinin caiz olması için hangi şartların bulunmasını gerekli görürler?


CEVAP: Bazı bilginler ve kurullar ölüden diriye organ naklinin caiz olması için şu şartların bulunmasını gerekli görürler? ? Organ naklinde bir zaruretin bulunması. ? Konunun uzmanlarında hastanın bu tedaviyle iyileşeceğine ilişkin güçlü bir kanaatin oluşmuş bulunması. ? Ölümden önce kendisinin veya ölümünden sonra mirasçılarının onayının alınmış olması. ? Tıbbî ve hukukî ölümün kesinleşmiş olması. ? Organın bir ücret veya çıkar karşılığında verilmemiş olması. ? Alıcının da organ nakline razı olması.

#7

SORU: Kürtajın sözlük anlamı nedir?


CEVAP: Sözlükte "kazımak" anlamına gelen kürtaj teknik bir terim olarak rahim içindeki bir gebeliğin tıbbî bir müdahale ile sonlandırılması demektir.

#8

SORU: (Müminûn, 23/12-14) ayetinde insanın yaratılışı nasıl açıklanmıştır?


CEVAP: "And olsun ki biz insanı süzülüp çıkarılmış çamurdan yarattık. Sonra onu nutfe (sperm) olarak emin ve sağlam bir karargâha (rahime) koyduk. Sonra nutfeyi bir alaka (çengelli hücre topluluğu ) olarak yarattık; daha sonra o alakayı bir mudga (belli belirsiz bir kütle) olarak yarattık. Ardından o mudgayı kemik olarak yarattık ve o kemilere et giydirdik. Sonra onu bir başka yaratılışla inşa ettik. Yaratanların en güzeli olan Allah ne yücedir!"

#9

SORU: Klasik fıkıh bilginlerinin çocuk düşürme ile ilgili görüşleri nasıldır?


CEVAP: Klasik fıkıh bilginlerinin çocuk düşürme ile ilgili görüşleri şu şekildedir: ? Hanefîlerin çoğunluğu ruhun 120 günde üflendiğini bildiren hadise dayanarak bu süreye kadar çocuğun düşürülmesini caiz görmüştür. Hanefî bilginlerden bazıları bunun mutlak olmadığını, sadece haklı ve zorunlu bir sebebe dayanması halinde caiz olabileceğini belirtmişlerdir. Emzikli çocuğu bulunan kadının gebe kalması durumunda sütünün kesilmesi, kocanın da sütanne temin edememesi durumu bu mazeretler arasında sayılmaktadır. ? Şafiîler cenine gebeliğin kırkıncı gününden sonra ruh üflendiğine ilişkin hadisi esas alarak bu süre içinde eşlerin rızasının olması ve anne adayının bundan zarar görmemesi şartıyla çocuk düşürmenin caiz olduğunu söylemişlerdir. Hanbelî mezhebinde de tercih edilen görüş ruh üflenmeden önce çocuk düşürmenin caiz olduğu yönündedir. Onlar da bu konuda kırk günü esas almışlardır. Fakat her iki mezhep içinde de çocuk düşürmenin gebeliğin her aşamasında caiz olmadığı görüşünde olan bilginler vardır. Örneğin Şafiî bilginlerinden Gazzalî ceninin rahim duvarına yapışmasından itibaren çocuk düşürmenin caiz olmadığını ve cinayet sayıldığını belirtmiştir. Ancak Gazzalî bunun günahının ilk günlerde daha hafif olduğu gebelik süresi arttıkça günahın katlandığı görüşündedir. ? Malikîlere göre de kırk günden sonra çocuk düşürmek haramdır. Bu mezhepte ağırlıklı görüş k ırk günden önce de çocuk düşürmenin haram olduğu yönündedir. Bununla birlikte bu mezhebe mensup bazı bilginler kırk günden önceki çocuk düşürmelerin mubah veya mekruh olduğunu söylemişlerdir. Bu arada Zahirîler de Malikilerdeki hâkim görüşe paralel olarak çocuk düşürmenin hiçbir şekilde caiz olmadığı görüşündedirler.

#10

SORU: Günümüz tıbbında otopsi amacı bakımından başlıca kaç kısma ayrılmaktadır, bunlar nelerdir?


CEVAP: Günümüz tıbbında otopsi amacı bakımından başlıca iki kısma ayrılmaktadır. Birisi bilimsel ve eğitim amaçlı olup buna kadavra otopsisi veya tıbbî otopsi denir. İkincisi ise adlî otopsidir. Bu da kaza, intihar, cinayet gibi şüpheli ölüm olaylarında ölümün nedenini, tarzını ve zamanını belirlemek, delilleri ve ölenin kimliğini tespit etmek amacıyla yapılan özel bir otopsi tipidir.

#11

SORU: Organ nakli konusunda verici kişinin ölüm anının tespiti neden büyük önem taşımaktadır?


CEVAP: Organ nakli konusunda verici kişinin ölüm anının tespiti büyük önem taşımaktadır. Günümüzde beyin ölümü ile ilgili ciddi tartışmalar vardır ve bu konu organ naklini doğrudan ilgilendirmektedir. Çünkü beyin ölümü gerçekleştikten sonra vücudun alt sistemleri bir süre daha yaşam destek ünitesinin yardımıyla bazı i şlevlerini devam ettirir. Beyin ölümü kriterine göre hasta beyin ölümünün gerçekleştiği anda ölmüş sayılır. Bu kişinin daha önce organ bağışında bulunması veya yakınlarının organ alımı için onay vermesi durumunda organların bozulmasını önlemek amacıyla ölü bir süre daha yaşam destek ünitesine bağlanarak kan dolaşımının devam etmesi sağlanır. Ardından kalp sona bırakılarak uygun görülen organlar alınır.

#12

SORU: Ehl-i sünnet bilginleri ve kelamcıların çoğunluğu organ nakline karşı tutumları ne yöndedir?


CEVAP: Ehl-i sünnet bilginleri ve kelamcıların çoğunluğu Kurân-ı Kerîmdeki bazı ifadelere dayanarak ahrette haşrin cismanî olacağını, yani insanın ruh ve bedeniyle birlikte diriltileceğini ve böylece hesaba çekilip ceza veya mükâfat göreceğini savunur. Bu açıdan bakıldığında organ nakli tereddütle karşılanabilmektedir.

#13

SORU: Tüp bebek nasıl uygulanmaktadır?


CEVAP: Normal yoldan çocuk sahibi olamayan ailelerde anne adayına bazı hormonlar aşılanmakta, bu şekilde yumurtalıklar uyarılarak birçok yumurta elde edilmektedir (en az 7-9 adet). Bunlar baba adayının spermleri ile laboratuar ortamında döllendirilmekte ve embriyoların gelişmesi için yine laboratuar koşullarında birkaç gün bekletilmektedir. Bundan sonra elde edilen embriyolardan iki üç tanesi anne adayının rahmine yerleştirilmektedir.

#14

SORU: Kuran-ı Kerîmde kıyamet günü insanın ağzının mühürleneceği, ellerinin konuşup, ayaklarının şahitlik yapacağı bildirilir (en-Nûr, 24/24). Organ naklini caiz görenler bu ve benzeri ayetleri nasıl yorumlarlar?


CEVAP: Kuran-ı Kerîmde kıyamet günü insanın ağzının mühürleneceği, ellerinin konuşup, ayaklarının şahitlik yapacağı bildirilir (en-Nûr, 24/24). Organ naklini caiz görenler bu ve benzeri ayetleri şöyle yorumlarlar: Bu konudaki naslar organların lisân-ı hâl ile konuşacağı şeklinde anlaşılabilir. Veya bunlar Allahın huzurunda insanın mazeret ileri sürme ve yalan beyanda bulunma imkânının bulunmayacağı, her şeyin apaçık ortada olacağı anlamında da yorumlanabilir.

#15

SORU: Biyoetik kapsamında ele alınan konulardan bazıları nelerdir?


CEVAP: Biyoetik kapsamında ele alınan konulardan bazıları şunlardır: ? İnsan hayatının başlaması ve sonlandırılması, ? Doğum kontrol yöntemleri, ? Yaşam kalitesi, ? Yardımcı üreme teknikleri, ? Genetik çalışmalar, ? İnsan kopyalaması, ? İnsanlar üzerindeki tıbbî deneyler, ? Organ nakilleri, ? Yapay organlar, ? Ötenazi, ? Yaşam, ? Ölüm ve sağlık politikaları.

#16

SORU: Otopsi nedir?


CEVAP: Otopsi, insan cesedinin dıştan ve içten muayene edilmesidir. Sözlük anlamı "kendi gözleri ile görme"dir.

#17

SORU: Biyoetik temelde hangi alanlarla ilgili olduğu söylenebilir?


CEVAP: Biyoetik temelde; ? Hukuk, ? Tıp, ? Biyoloji, ? Din, ? Ahlak, ? Siyaset gibi alanlarla yakından ilgilidir.

#18

SORU: Tüp bebek nedir?


CEVAP: Günümüzde çok tartışılan meselelerden biri de tüp bebek uygulamasıdır. Bu uygulama değişik tıbbî rahatsızlıklar sebebiyle çocuk sahibi olamayan çiftlerin çocuk sahibi olmak amacıyla kullandıkları bir tekniktir. Tüp bebek uygulaması bir tür sunî döllenme yöntemidir.

#19

SORU: Sunî döllenme ve tüp bebekle ilgili caiz görülen uygulamalar nelerdir?


CEVAP: Sunî döllenme ve tüp bebekle ilgili caiz görülen uygulamalar şunlardır: ? Kocanın spermi ve karısının yumurtası alınarak dışarıda döllendirilmesi ve oluşan embriyonun aynı kadının rahmine yerleştirilmesi. ? Kocanın sperminin alınarak mikroenjeksiyon yöntemi ile karısının döl yatağı veya rahminde uygun bir yere yerleştirilmesi.

#20

SORU: Sunî döllenme ve tüp bebekle ilgili caiz görülmeyen uygulamalar nelerdir?


CEVAP: Sunî döllenme ve tüp bebekle ilgili caiz görülmeyen uygulamalar şunlardır: ? Kocanın sperminin yabancı yani arada evlilik bağı bulunmayan bir kadından alınan yumurta hücresiyle döllendirilmesiyle oluşan embriyonun karısının rahmine yerleştirilmesi. ? Yabancı bir erkeğin spermi kullanılarak yapılan döllendirme sonucu oluşan embriyonun kadının rahmine yerleştirilmesi. ? Eşlerden alınan yumurta ve sperm hücrelerinin dışarıda döllenmesi sonucu oluşan embriyonun, gebe kalmaya gönüllü bir başka taşıyıcı kadının rahmine yerleştirilmesi. ? Yabancı bir erkeğin spermi ile yabancı bir kadının yumurta hücresinin dışarıda döllendirilmesi ve embriyonun kadının rahmine yerleştirilmesi. ? Kocanın spermi ile karısının yumurtasının dışarıda döllendirilmesiyle oluşan embriyonun, kocanın diğer karısının rahmine yerleştirilmesi.

#21

SORU: Hz. Peygamber tıpta haram madde kullanımına ilişkin ne buyurmuştur?


CEVAP: Hz. Peygamber "Allah hem derdi hem de devayı göndermiş, her hastalığa bir çare yaratmıştır. Tedavi olun, ancak tedavide haramı kullanmayın" buyurmuştur.

#22

SORU: Bugün uygulandığı şekli ile otopsi Müslüman bilginler arasında tereddütle karşılanmıştır. Bunun temel nedeni nedir?


CEVAP: Bugün uygulandığı şekli ile otopsi Müslüman bilginler arasında tereddütle karşılanmıştır. Bunun temel gerekçesi şudur: İslam dini insanı mükerrem bir varlık olarak görmekte ve insana saygı üzerinde ısrarla durmaktadır. Bu bakış insanın dirisi için de ölüsü için de geçerlidir. İslamda ölülere ve kabirlere saygı gösterilmesi ve bunların keyfi müdahalelere karşı korunması dini bir vecibe olarak kabul edilmektedir.

#23

SORU: Organ nakli nedir?


CEVAP: Organ nakli, kaybedilen ya da görevini yapamayan bir organın yerine canlı veya ölü bir vericiden alınan sağlam ve aynı görevi üstlenecek başka bir organın nakledilmesi işlemidir.

#24

SORU: . Klasik fıkıh bilginleri kendi dönemlerindeki tıbbî imkânların yetersizliğinin de etkisiyle gebeliğin kesinlik kazanması için bazı somut ve objektif göstergelerin ortaya çıkmasını ölçü olarak almışlardır. Mesela Hanefîlere göre ana karnındaki ceninin kasten düşmesine sebep olan bir kimseye hangi şartlarda ceza verilmesi ön görülmüştür?


CEVAP: Hanefîlere göre ana karnındaki ceninin kasten düşmesine sebep olan bir kimseye ceza verilebilmesi için ceninin parmak, tırnak, saç gibi bazı organlarının belli olması şarttır. Çocuk düşürmenin dinî hükmü de ceninin rahimde geçirdiği aşamalara göre farklılık göstermektedir.

#25

SORU: Zamanımızda fıkıh bilginlerinin genel eğilimi kürtaj konusunda nasıldır?


CEVAP: Zamanımızda fıkıh bilginlerinin genel eğilimi kürtaj konusunda cenine ruh üflenmesi olayının kıstas olarak alınmaması yönündedir. Bu bilginlere göre ruhun üflenmesi mahiyeti ve hangi aşamada gerçekleştiği hiçbir şekilde bilinemeyecek bir olaydır. Ruh üflenmesi kriteri çoğunlukla ceninin vücut yapısının ancak ruhun üflenmesi aşamasında tamamlandığı, insan olma özelliğini de bu aşamada kazandığı varsayımına dayanmaktadır. Halbuki bu günkü tıbbî bilgiler, 120 günden önce ceninde iç organların tamamen oluştuğunu, dış görünümünün ise çok daha önce belirgin şekilde insana benzediğini ortaya koymaktadır.

#26

SORU: Biyoetik nedir?


CEVAP: Biyoetik, daha genel olarak biyolojik bilimlerin gelişmesiyle ortaya çıkan ahlaki sorunlarla ilgilenir. Biyoetik tüm canlı yaşamını konu edinir, dolayısıyla tıp etiğini de kuşatır. Zaten kelimenin sözlük anlamı "canlı etiği" demektir.

#27

SORU: Yumurta ve sperm bağlamında kullanılan banka terimi nedir?


CEVAP: Banka terimi daha çok kadının yumurtasının veya erkeğin sperminin çocuk sahibi olamayan bir başkasına verilmek üzere saklanması anlamında kullanılmaktadır. Ancak bu hücreler bunları veren aynı kişiler tarafından daha ileri dönemlerde kullanılmak üzere de dondurulabilmektedir.

#28

SORU: Tıp etiği nedir?


CEVAP: Tıp etiği, tıp ve sağlık alanındaki bilimsel ve pratik çalışmaların iyi-kötü, doğru-yanlış biçiminde ahlaki açıdan değerlendirilmesini ve bu değerlendirmelerin belirli ilkelere oturtulmasını hedefleyen disiplinin adıdır.

#29

SORU: Ötenazi terimsel olarak ne ifade etmektedir?


CEVAP: Ötenazi sözlükte "iyi ölüm" demektir. Terim olarak da iyileşmesi imkansız bir hastalıktan dolayı dayanılmaz acılar çeken bir kimsenin yaşamına, kendi veya kanunî temsilcilerinin isteği üzerine, acı vermeyen bir yöntemle son vermek demektir.

#30

SORU: Son yıllarda tıp ve sağlık alanında yaşanan çok hızlı gelişmelerin getirdiği faydalar nelerdir?


CEVAP: Son yıllarda tıp ve sağlık alanında çok hızlı gelişmeler yaşanmaktadır. Kendini sürekli yenileyen tıp teknolojisi insanlığın önüne her gün yeni tedavi seçenekleri sunmaktadır. Modern tıbbın geliştirdiği tedavi imkânları günümüzde birçok hastalığı ölümcül olmaktan çıkarmıştır. Koruyucu ve tedavi edici yeni yöntemler sayesinde bebek ölümleri azalmakta, yaşam kalitesi artmakta ve ortalama yaşam süresi uzamaktadır.

#31

SORU: Günümüzde sunî döllenme yoluyla çocuk sahibi olmanın bir yolu da mikroenjeksiyon yöntemidir. Bu yöntem nasıl uygulanmaktadır?


CEVAP: Bu yöntemde erkeğin spermi mikro aletler yardımıyla doğrudan kadının döl yatağına veya rahmine enjekte edilerek iç döllenme sağlanmaktadır.

#32

SORU: Sperm dondurma konusunda hangi durumlar caiz olarak görülebilmektedir?


CEVAP: Sperm konusuna gelince, bankaya konan sperm, ileride erkeğin kendi nikâhlı eşinin rahmine yerleştirilecekse bu uygulama zarurete dayalı olarak caiz görülmektedir.

#33

SORU: Dondurulan hücre ve embriyoların günümüzde fıkıh açısından ne gibi olumsuzlukları olduğu söylenebilir?


CEVAP: Dondurulan hücre ve embriyoların günümüzde pek çok örneği görüldüğü gibi aralarında evlilik ilişkisi bulunmayan başka kişilere transfer edilmesi mümkündür. Hatta sırf bu amaçla kimliği belirsiz kişilerden sperm ve yumurta alınarak dondurulduğu bilinen bir husustur. Bunların özellikle İslam dininin en temel amaçlarından biri olan neslin korunması ilkesiyle bağdaşmadığı açıktır.

#34

SORU: Çağdaş İslam bilginleri dondurulma konusundaki görüşleri nelerdir?


CEVAP: Çağdaş İslam bilginleri bu uygulamanın yararlı ve sakıncalı yönlerini birlikte değerlendirerek şu görüşlere varmışlardır. Hasta kadınlardan alınıp dondurulan yumurtalar ileride iyileşmeleri durumunda yine kendilerine verilecekse bunun dini açıdan bir sakıncası yoktur. Fakat bu yumurtaların başka kadınlara nakledilmesi caiz değildir. Çünkü yumurta, kromozomlar sayesinde annenin genetik şifresini, yani birtakım kişisel özelliklerini taşır. Yumurta kadından diğerine aktarıldığında onun bütün özellikleriyle birlikte aktarılmış olmaktadır. Bu işlem ileride dini, hukuki, sosyal ve psikolojik birçok problemin ortaya çıkmasına sebep olacaktır. Aynı gerekçeden dolayı aşılanmış yumurtaların, yani embriyoların da bir başka kadında kullanılması caiz görülmemektedir.

#35

SORU: Günümüz fıkıh bilginleri sunî döllenme ve tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmaya nasıl bakmaktadır?


CEVAP: Günümüz fıkıh bilginleri sunî döllenme ve tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olmaya ilke olarak olumlu bakmaktadırlar. Onlar bu yöntemin sakıncalı ve yararlı yönlerini karşılaştırmakta ve yararlı yönünün daha baskın olduğu sonucuna varmaktadırlar. Fakat bu konuda temel hareket noktası birçok meselede olduğu gibi zaruret prensibidir. Dolayısıyla bu uygulamanın zaruret çerçevesi ve sınırları içinde kalması şart koşulmaktadır. En başta eşlerin doğal yoldan çocuk sahibi olma imkânlarının bulunmadığının kesin bir şekilde anlaşılmış olması gerekir. Diğer taraftan bu yöntemin İslam dininin bu konuda koyduğu temel ilke, yasak ve amaçlara ters düşmeyecek şekilde uygulanması da büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle İslam bilginleri bu uygulamaya sadece evli çiftlerin sperm ve yumurtasının kullanılması, gebeliği de yine eşin yapması şartıyla caiz görmektedirler.

#36

SORU: Sperm dondurma konusunda hangi durumlar caiz değil olarak görülebilmektedir?


CEVAP: Bankada toplanan spermler, daha sonra istekte bulunacak diğer kadınlara verilecekse caiz değildir. Çünkü bu işlem çocuğun nesebinin sahih olmaması ve nesebin karışması sonucunu doğurmaktadır. Nitekim İslamda zinanın yasaklanış gerekçelerinden biri de bu sakıncayı ortadan kaldırmaktır. Bu konuda sperm verenin de alanın da dini sorumluluğu vardır.

#37

SORU: Bazı bilginler ve kurullar canlıdan canlıya organ naklinde hangi şartların bulunmasını gerekli görürler?


CEVAP: Bazı bilginler ve kurullar canlıdan canlıya organ naklinde şu şartların bulunmasını gerekli görürler: ? Bir zaruretin bulunması, ? Vericinin izin ve rızasının bulunması, ? Organın alınmasının vericinin hayatını riske sokmayacak, sağlığını ve beden bütünlüğünü bozmayacak olması ve bu durumun tıbbi raporla belgelendirilmesi, ? Konunun uzmanlarında operasyon ve tedavinin başarılı olacağına ilişkin güçlü bir kanaat oluşmuş bulunması, ? Yeterli tıbbî ve teknik şartların bulunması, ? Organ vermenin ücret veya belli bir çıkar karşılığında olmaması.