HALK MASALLARI Dersi Metin Merkezli Masal Kuramları soru cevapları:
Toplam 54 Soru & Cevap#1
SORU:
Kuramsal bilgi neden önemlidir?
CEVAP:
Kuramlar bir metni anlamlandırıp analitik çözümlemeler yapabilmek için önemli veriler içerir. Her kuram içinde; doğduğu, geliştirildiği ve aktarıldığı kültürün düşünsel, kültürel ve entelektüel altyapısını barındırır. Kuramların evrensel çözümlemelere de yardımcı olabilecek bütünlüklü bir yapısı vardır. Bu nedenle kuram bilgisi önemlidir. Kuramlar, belli bir dönemin dünya görüşünü ve bilinç aşamasını yansıttıklarından eleştirilmeye, geliştirilmeye ve yeniden yapılandırılmaya uygun bütünlerdir. Kuramsal ve eleştirel düşünebilme becerisi analitik ve akademik çalışmaların da temelini oluşturur.
#2
SORU:
Halk bilimi kuramları nelerdir?
CEVAP:
Halk bilimi kuramlarına genel olarak bakıldığında bunların
1. Metin merkezli
2. Bağlam merkezli kuramlar olarak iki ana koldan ilerlediği görülür.
#3
SORU:
Mitolojik kuramın varsayımları nelerdir?
CEVAP:
Mitolojik kuram, Grimm Kardeşler olarak bilinen Wilhelm ve Jacob Grimm tarafından karşılaştırmalı dilbilim çalışmalarıyla geliştirilmiş bir bakış açısıdır. Grimmler’in ortaya koymak istediği en önemli olgu, millî kültürün en eski hâli ile güncel olanın karşılaştırılabilir olmasıdır. Bu ülküyle masal araştırmalarını sistemleştirmiş ve bir yöntem ortaya koymak istemişlerdir. Grimm Kardeşler Kinder und Hausmarchen (Ev ve Çocuk Masalları) adı altında Alman masallarını derlemişlerdir. Ev ve Çocuk Masalları adlı kitapları Avrupa’da İncil’den sonra en çok basılan kitap olmuştur ve gerçekten de en iyi çocuk kitaplarından biri olarak kabul görmüştür.
#4
SORU:
Mitlerin meteorolojik gelişimi teorisinin en büyük savunucusu kimdir?
CEVAP:
Bu teorinin en büyük savunucusu Franz Felix Adalbert Albert Kuhn’dur (1812-1881). Kuhn karşılaştırmalı dilbilim incelemeleriyle bilinir. 1859 yılında yayınlanan ‘‘Miras Kalan Ateş ve Tanrıların İçeceği’’ adlı çalışmasının ardından “Mitlerin Gelişme Evreleri” adlı eserinde birçok mitin temelinde fırtına, yağmur, şimşek, rüzgâr gibi doğal güçlerin yer aldığını savunur.
#5
SORU:
Mitlerin meteorolojik gelişimi teorisi neyi savunur?
CEVAP:
Grimm Kardeşler özel etnik bir merkezde muhafaza edilen ve filizlenen masal tohumlarını mitlerin kalıntısı olarak kabul etmiş ve takip etmeye çalışmışlardır. Fakat onların, mitlerin zengin hazinesi olan ve hayranı ve takipçisi oldukları Albert Kuhn tarafından incelenen Vedas’a erişim olanağı yoktu. Dilbilime olan ilgisini dinler tarihine olan ilgisiyle birleştiren Kuhn, etnolojik prensipleri filolojik prensiplerle özdeşleştirmekle kalmayarak, Ari mitinin Tanrılarının ilkel özelliklerinin bulut, fırtına, rüzgâr gibi doğa olguları ile ilgili olduğunu ileri sürmüştür.
#6
SORU:
Max Müller’in halk bilimi kuramlarına katkıları nelerdir?
CEVAP:
Karşılaştırmalı Mitoloji adlı kitabında Müller, Kuhn’un kendisi için en dolaysız ilham kaynaklarından biri olduğunu söylemiştir. Kuhn’u izleyen Müller çeşitli Ari tanrıların özel isimlerini tek bir Hint-Avrupa köküne getirerek ilkel anlamı da yeniden oluşturmuştur. Max Müller masallara Wilhelm Grimm’in sözlerini tamamlar biçimde yaklaşmıştır. Müller de ulus ve masal arasında sıkı bir ilişki görüyordu. Ayrıca Müller Kuzey ve Güneye göç eden halkların güneş ve şafağı belirten terimleri de parlayan gök varlıkları inanışlarının sembolleri olarak yanlarında götürdüklerini ileri sürmüştür. Müller’ın katkılarından biri, çalışmalarında yer alan etnolojik olguları belirli gruplar ile ilişkili olarak ele alması olmuştur. Müller tarafından gerçekleştirilen folklorun çeşitli olgularının imgesel ve şiirsel yeniden düzenlenmesi yeni ve güçlü bir dürtücü etkene dönüşmüştür çünkü bu olguların varlığına özel bir anlam yüklenmiştir; onların farkına vararak artan titizlikle derlemeye başlamıştır.
#7
SORU:
Ödünçleme, göç ve gezgin nesneler teorilerinin kurucusu kimdir?
CEVAP:
Ödünçleme, göç ve gezgin nesneler teorilerinin kurucusu Göttingen Üniversitesi profesörü Theodor Benfey (1809-1881)dir. Alman filolog, karşılaştırmalı dilbilimi ve Hint filolojisi araştırmacısıdır.
#8
SORU:
Thedor Benfey’in masalların kökenleri ile ilgili görüşleri nelerdir?
CEVAP:
Mitoloji okulunun folklor eserlerinin ilkel zeminini kabul eden Benfey, gelişiminin sonraki etapları olarak kültürel ve edebî etkileri kabul etmiş, ulusal ve tarihî faktörleri reddetmiştir. Göçün ilk kaynağı olarak Hint edebiyatını kabul etmiştir; ayrıntılı bir şekilde yorumladığı samaveda ve pançatantra’yı yayımlamıştır. Müller ve takipçileri karşılaştırmalı dilbilimi çalışmalarında güneş, şafak ve günbatımını kullanırken, Bopp’un okulunda eğitim gören başka bir Alman oryantalist Theodor Benfey, aynı şekilde halk edebiyatı araştırmalarını, kendi sevdiği ifadesiyle gökyüzünden yere inerek sistemleştirmeyi amaçlamıştır. Benfey, Avrupa halk edebiyatının en önemli kaynaklarından biri olarak gördüğü diğer bir Hint metni olan Panchatantra’ya başvurmuştur. 1859’da Benfey Panchatantra’yı Almancaya çevirmiş ve ona kapsamlı bir önsöz yazmıştır. Benfey’in kendisinin de ifade ettiği gibi Silvestre de Sacy’nin araştırmalarından etkilendiğine şüphe yoktur. O, Panchatantra’nın tercümeleri, farklı redaksiyonları ve kökeniyle ilgilenmiştir. Benfey daha sonra Panchatantra’dan elde edilen değişik çeviri ve uyarlamaları kastederek, bu yayılmayı belgelemiştir. Benfey daha sonra bir gerçeği vurgulamıştır: Avrupa halkı aslında Hindistan’dan gelen bazı temaları ve motiferi yeniden üretmiştir; fakat bu yeni oluşturmalarla yeni, gerçekten sanat değeri taşıyan hikâyeler ortaya çıkmıştır.
#9
SORU:
Tarihi Coğrafi Fin Kuramının kurucusu kimdir?
CEVAP:
Tarihî Coğrafi Fin Kuramının kurucusu Julius Krohn’dur (1835-188). Julius Krohn kuramın yöntemi üzerinde çalışmaya başlamış ancak erken yaşta ölünce yerine oğlu Kaarle Krohn (1863-1933) çalışmaları devam ettirmiştir.
#10
SORU:
Tarihi Coğrafi Fin Kuramının temel eserleri nelerdir?
CEVAP:
Kuramın temel eserleri arasında şunlar bulunmaktadır:
• Kaarle Krohn, “Halk Bilimi Yöntemi” (1926)
• Axel Olrik “ Halk Anlatmalarının Epik Yasaları” (1909)
• Antti Aarne “Masalların Tip Kataloğu” (1910)
• Stith Thompson “Masal Tip Kataloğu”(1928)
• Stith Thompson “Halk Edebiyatının Motif İndeksi” (1968) (1928’de çıkan kitabın genişletilmiş baskısı)
#11
SORU:
Tarihi Coğrafi Fin Kuramının diğer adı nedir?
CEVAP:
Halk bilgisi ve özellikle de halk edebiyatı metinlerini karşılaştırmak suretiyle belli sonuçlara ulaşma düşüncesinin Fin kuramının temelinde var olmasından dolayı Tarihi Coğrafi Fin Kuramına “Karşılaştırılmalı Folklor Kuramı” da denilmektedir.
#12
SORU:
Fin okulunun çalışma yöntemi nedir?
CEVAP:
Tarihî Coğrafi Fin Yönteminin kurucuları Krohn’lar Halk Bilimi Yöntemi adlı eserlerinde Fin okulunun çalışma yöntemini şu şekilde belirtmişlerdir:
- Çalışma Alanının Sınırlanması
- Konunun Seçimi ve Etkinlik Alanı
- Malzemenin Elde Edilmesi
- Malzemenin Elenmesi
- Malzemenin Düzenlenmesi
- Coğrafi Sınırlandırmanın Yapılması
- Analiz İşlemi
- Yanlış Hatırlamanın Etkisi
- Yayılma (Genişleme) Etkisi
- Dönüşme Yasaları
- Ölçütler
- Epik Yasalar
- Temel Yapı
- Özdeşlik (Aynilik)
- Ana Vatan ve Göç
- Yayılma Yönü
- Yayılma Biçimi
- Çıkış Zamanı ( Yaratılış Zamanı) Temeller (Çekirdek Yapı)
- Son Söz (Krohn, 2004).
#13
SORU:
Axel Olrik’in Epik Yasaları neyi amaçlar?
CEVAP:
Tarihi-coğrafi yöntemin genişlemesine ve özellikle de halk anlatılarının yapı çözümlemesine yönelişin ilk örneklerinden biri de Axel Olrik’in Epik Yasalarıdır. A. Olrik, bu yasaları ortaya koyarken halk anlatılarının içerik ve yapısal düzenini oluşturan bazı temel kuralları tanımlamayı hedeflemiştir. Bu kuralları belirleme düşüncesinin ortaya çıkışını ise şöyle açıklamaktadır: “Halk anlatılarıyla ilgilenen herhangi bir kimse uzaktaki bir halkın edebiyatını okuyunca, bu halk ve onun geleneksel anlatıları o kimseye şimdiye kadar tamamen yabancı olsa bile bu anlatılarla daha önce karşılaşmış gibi bir duyguya kapılır.” A. Olrik bu tanıdık gelmenin iki nedene dayandığını ve bunların; “ilkel insanın ortak zihin özelliği” ve “bu özelliğe uygun olan doğa kavramı ve ilkel mitoloji” olduğunu söyler.
#14
SORU:
Epik yasalar nelerdir?
CEVAP:
“Olrik’in “kural” olarak belirlediği ve biyolojiden kaynaklanması dolayısıyla antropologlar tarafından “Süperorganik” kavramıyla da adlandırılan ve metnin, doğal varlıklar gibi kendine özgü bir yapısallığının esas olduğunu savunup metin dışı unsurları göz ardı etmesi nedeniyle de eleştirilen epik yasalar şunlardır:
- Giriş ve Bitiş Kuralı
- Yineleme Kuralı
- Üçler Kuralı
- Bir Sahnede İki Kuralı
- Zıtlık Kuralı
- İkizler Kuralı
- İlk ve Son Durumun Önemi Kuralı
- Anlatının Her zaman Tek Bir Çizgi Üzerinde Olma Kuralı
- Kalıplaştırma Kuralı
- Büyük Tablo Sahneleri Kuralı
- Anlatı Mantığı Kuralı
- Entrika Birliği Kuralı
- Epik Birliği Kuralı
- İdeal Epik Birliği Kuralı
- Dikkati Başkahramanın Üzerine Toplama Kuralı
#15
SORU:
Antti Aarne masalları kaç ana başlıkta sınıflandırmıştır?
CEVAP:
Kaarle Krohn’un öğrencisi olan Antti Aarne, Krohnlar tarafından derlenmiş olan masalları tasnif işini üstlenir. Masallara numaralar vermek suretiyle işe başlayan Aarne, 1910 yılında FFC serisinden yayımlanan “Verzeichnis der Marcheantypen (Masal Tipleri Dizini)” adlı masal tipleri kataloğunda masalları üç ana başlık altında sınıflandırmıştır:
I. Hayvan Masalları (1-299) Kaarle Krohn’un öğrencisi olan Antti Aarne, Krohnlar tarafından derlenmiş olan masalları tasnif işini üstlenir.
II. Günlük (Asıl) Masallar (300-1199)
III. Anekdotlar ve Şakalar (1200-1999)
#16
SORU:
Antti Aarne hayvan masallarını nasıl sınıflandırmıştır?
CEVAP:
Hayvan Masalları 1-299
• 1-99 Vahşi hayvanlar
• 100-149 Vahşi hayvanlar ve evcil hayvanlar
• 150-199 Vahşi hayvanlar ve insan
• 200-219 Evcil hayvanlar
• 220-249 Kuşlar
• 250-274 Balıklar
• 275-299 Öteki hayvanlar
#17
SORU:
Antti Aarne asıl masalları nasıl sınıflandırmıştır?
CEVAP:
Asıl Masallar 300-1199
A. Sihir Masalları 300-749
• 300-399 Tabiatüstü rakip
• 400-459 Tabiatüstü veya sihirli zevce (zevç) veya diğer ilgili kimseler
• 460-499 Tabiatüstü vazife
• 500-559 Tabiatüstü yardımcı
• 560-649 Tabiatüstü eşya
• 650-699 Tabiatüstü muktedir olma hâli veya bilme
• 700-749 Diğer tabiatüstü hâller
B. Efsane Tarzındaki Masallar 750-849
C. Kısa Hikâye Tarzındaki Masallar 850-999
D. Aptal Dev Masalları 1000-119
#18
SORU:
Antti Aarne fıkraları nasıl sınıflandırmıştır?
CEVAP:
Fıkralar 1200-1999
• 1200- 1349 Edepsizlik
• 1350- 1439 Evli Kimselerin Lâtifeleri
• 1440-1524 Kahraman olan bir kızın (kadının) latifeleri
• 1525-1874 Kahraman olan bir erkeğin latifeleri
• 1525-1639 Kurnaz adam
• 1640-1674 Tesadüf suretiyle mutluluk
• 1675-1724 Aptal
• 1725-1874 Papazların latifeleri
• 1875-1999 Yalan masalları
#19
SORU:
Stith Thompson’ın beşli sınıflandırması nasıldır?
CEVAP:
Aarne’nin öğrencisi Stith Thompson tarafından düzenlenen ve günümüz çalışmalarında da sıklıkla kullanılan sınıflandırma sistemi şöyledir:
- Hayvan Masalları 1- 299
- Asıl Halk Masalları: 300- 1199
- Güldürücü Hikâyeler, Nükteli Fıkralar 1200-1999
- Zincirlemeli Masallar 2000- 2399
- Sınıflamaya Girmeyen Masallar 2400- 2499
#20
SORU:
Stith Thompson motiflerin ana başlıkları nelerdir?
CEVAP:
Thompson, Halk Edebiyatının Motif İndeksi adlı altı ciltlik çalışmasında; çeşitli dünya anlatılarında tespit ettiği motifleri alfabetik olarak sıralamış, altıncı ciltte ise konu ve kavramların dizinini vermiştir:
- Mitolojik Motifler
- Hayvanlar
- Yasak (Tabu)
- Sihir (Büyü)
- Ölüm
- Olağanüstülükler (Harikuladelikler)
- Devler
- Denemeler (Sınama, İmtihan Etme)
- Akıllılar ve Aptallar
- Aldatmalar
- Talihin (Kaderin) Tersine Çevrilmesi
- Geleceği Belirleme
- Şans ve Kader/Talih
- Toplum
- Ödüller ve Cezalar
- Tutsaklar (Esirler) ve Kaçaklar
- Anormal Zulümler
- Cinsiyet Hayatın Tabiatı.
- Din
- Karakter Özellikleri
- Mizah
- Çeşitli Motifler
#21
SORU:
Türk masal tipleri kataloğu kimler tarafından hazırlanmıştır?
CEVAP:
Türk masallarının sınıflandırılması konusunda 378 Türk masal tipini içeren Typen Türkischer Volksmärchen; TTY adlı çalışma yani Türk Masal Tipleri Kataloğu Boratav ve Eberhard tarafından hazırlanmıştır.
#22
SORU:
Türk Masal Tipleri Kataloğu’nun konuları ve tipleri nelerdir?
CEVAP:
- Hayvan Masalları: 1-21
- Hayvan ve İnsan: 22-33
- Hayvan veya Bir Ruh İnsana Yardım Eder: 34-82
- Tabiatüstü Bir Ruh veya Hayvanla Evlenme: 83-09
- İyi Ruh veya Evliyalarla Yaşama: 110-122
- Kaderin Hâkimiyeti: 123-142
- Rüya: 143-145
- Kötü Ruhlarla Yaşama: 146-168
- Sihirbazlar: 169-184
- Bir Kız Sevgili Bulur: 185-196
- Bir Erkek Sevgili Bulur: 197-222
- Fakir Kız Zenginle Evlenir: 223-238
- Kıskançlık ve İftira: 239-255
- Hor Görülen Koca Kahraman: 256-258
- Zina ve Baştan Çıkarma: 259-280 Acayip İcraat ve Olaylar: 281-289
- Acayip Davalar: 290-301
- Realist Masallar: 302-310
- Acayip Tesadüfler: 311-316
- Komik Hikâyeleri: 317-322
- Aptal Tembel Erkekler ve Kadınlar: 323-338
- Hırsız ve Dedektif 339- 349
- Akıllı, Hilekâr veya Cimri Erkek Kadınlar 350- 378
#23
SORU:
Fin okulunun temel kavramı nedir?
CEVAP:
Fin okulunun temel kavramı urformdur. Fin Okulu temsilcileri sözlü kültür ürünlerinin urformik yani ilk hâlinin bulunabileceğini düşünürler. Bunun temel nedeni ise dönemin siyasal ve sosyal fikir dünyasında aranmalıdır. Bu arayışının arkasında ilk örneği bularak bilinen tarihi yeniden yazmak vardır. Bir masalın tarihi hakkında bilinenlerin yeni paradigmaya uygun olarak yeniden düzenlenmesi, ulusal köklere ulaşma ülküsünü de desteklemektedir. Tarihî Coğrafi Fin Kuramı özelinde yapılan bir çalışmanın hedeflediği şey ise belli yer ve zamanda bilinçli olarak yaratılan herhangi bir folklor ürününün, örneğin bir masalın ilk yaratıldığı şeklinin yani “ur-formu”nun bulunabilmesidir. Ayrıca masalın ilk formunun oluştuğu zaman ve mekânın da tespiti önemlidir.
#24
SORU:
Von Sydow’un folklor hakkındaki görüşleri nelerdir?
CEVAP:
Von Sydow folklorun geleneğin insan taşıyıcıları olmaksızın kendiliğinden aktarıldığını söyleyen mekanik süper organik teorilere karşı çıkmıştır. O, folklorun bir bireyden diğerine aktarıldığını düşünmüştür. Özel olarak “aktif gelenek taşıyıcıları”, “pasif gelenek taşıyıcıları” şeklinde bir ayrım yapmıştır. İlki, bir toplumda masalları birebir anlatan, şarkılar söyleyenler iken ikincisi, yani pasif gelenek taşıyıcıları veya taşıyıcıları dinleyenlerdir. Onlar, tüm yaşamları boyunca duymuş fakat asla uygulamamışlardır.
#25
SORU:
Tarihî-Coğrafi Fin yönteminin takipçilerinden C. Von Sydow, Fin okulunun temel kavramı olan ur-form yerine hangi kavramı tanımlamıştır?
CEVAP:
C. Von Sydow, Fin okulunun temel kavramı olan ur-formu eleştirerek yerine “oicotypes” (ekotip) kavramını ilk kez 1927’de öne sürmüştür. Bu terim, botanikte bir bitkinin yerli veya bölgesel tipine verilen isimden alınmıştır. Sözcük Yunancada ev anlamına gelen “oikos” kökünden türemiştir. Sydow, nasıl bir bitki farklı bölgelerdeki farklı iklim ve toprak koşullarına uyum sağlıyorsa halk masallarının da aynı şekilde bir bölgeden, ülkeden diğerine hareket ettikçe o bölgenin yerel özelliklerini alacağını söylemiştir. Sydow’a göre ‘‘ekotip” karşılaştırmalı yöntemin mantıksal bir uzantısıdır. Kimse bir halk masalının yerli versiyonunun veya baladın, nasıl yegâne olduğunu, onu başka yerlerdeki versiyonlarıyla karşılaştırmadan bilemez.
#26
SORU:
Antropolojik Teori, Fin Metodunu hangi açıdan eleştirmiştir?
CEVAP:
Antropolojik Teori, Fin Metodunun “metin” ağırlıklı çalışmasını tenkit etmiştir. Bu görüşe göre metnin anlatıldığı ortam yani “anlatım ortamı” olmaksızın metnin hiçbir anlamı yoktur.
#27
SORU:
Yapısalcı kuram nedir?
CEVAP:
Temelinde dilbilimi çalışmaları yaratan yapısalcı kuram, sözlü kültüre ait metinlerin yapısal özelliklerini inceleyip evrensel formüller ortaya koymaya çalışan kuramdır.
#28
SORU:
Propp “fonksiyonu” nasıl tanımlar?
CEVAP:
Propp, sabit olan ve bir masaldan diğerine nakledilen hareketlere “fonksiyon” adını vermiş ve masalları bu sabit unsurlara göre incelemiştir. Fonksiyon, bir masalın temel parçalarıdır. Her fonksiyon, masaldaki bir karakterin aksiyonu, yani belli bir nedene bağlı olarak ortaya çıkan ve belli sonuçları olan bir harekettir. Bu fonksiyonların sayısı otuz bir tanedir ve bu sayıyı aşmaz.
#29
SORU:
Propp’a göre masallardaki eylem alanları nelerdir?
CEVAP:
Propp, masallarda çok sayıdaki işlevin mantıksal olarak bazı alanlara göre kümelendiğini söyler. Bu alanlar, işlevleri yerine getiren kişilere uygun düşen eylem alanlarıdır. Masalda şu eylem alanlarıyla karşılaşılır:
- Saldırgan (Kötü kişi)
- Bağışçı (Sağlayıcı)
- Yardımcı
- Prens ve babası (Aranan kişi)
- Gönderen (Görevlendiren)
- Kahraman
- Sahte kahraman
#30
SORU:
“Propp’un çalışmasında tespit ettiği dört grup yardımcı element nelerdir?
CEVAP:
- Olaylar arasında irtibatı sağlayan bağlayıcı unsurlar
- Hareketlerin maksat ve nedenleri
- Masal kahramanlarının ortaya çıkış şekilleri
- Masal kahramanlarının vasıfları
#31
SORU:
Propp, Masalın Biçimbilimi isimli eseri neyi anlatır?
CEVAP:
Masalın Biçimbilimi kitap, masalları yapısal olarak inceler. Masalların yapısal özelliklerinin çözümlendiğinde masallardaki sabit ve değişken öğelerin ortaya çıkacağı öngörülmüştür. Eserde malzeme olarak 100 peri masalını kullanmıştır. Propp metodunu; masalların sabit unsurları olarak kabul edip, ispatladığı “fonksiyonlar” üzerine kurmuştur. Peri masallarında var olan benzerliklerden hareket ederek masalların sabit ve değişken unsurlarını tespit etmiştir. Masallarda masal kahramanlarının isimleri ve faydalandıkları nesneler değişmekte fakat masal kahramanlarının yaptıkları iş değişmemektedir. Buradan, aynı hareketlerin çeşitli masal kahramanlarına aktarıldığı kolayca görülebilir. Masal kahramanları daima aynı fonksiyonları icra ettikleri için fonksiyonların sayısı sınırlı, her masalda değişen masal kahramanlarının sayısı ise sınırsızdır.
#32
SORU:
İlhan Başgöz, Propp’u hangi açılardan eleştirmiştir?
CEVAP:
Başgöz, masalı formüle indirgeyen Propp yaklaşımını eleştirirken “Propp’un yaklaşımı ile, masalın dili incelenemez, masalın kişileri üzerinde yorum yapılamaz, masal toplum ilişkisi ortaya konamaz, masalın bir şaka mı yahut toplumsal eleştiri mi olduğu anlaşılamaz, daha ileri gidilerek denilebilir ki metnin gerçek bir masal mı olduğu yoksa uydurma mı olduğu belirtilemez” diyerek Propp metodunun belirsizliklerine dikkat çekmiştir. Bunun dışında Başgöz, Propp’un çalışmasında iyi bilinmeyen, biraz karanlıkta kalan bir nokta daha olduğunu söyler ve bunu şöyle ifade eder: “Kendisi diyor ki ‘Büyük sayıda masalı karşılaştıranlar göreceklerdir ki bazen, masalın ortasına ait bir eleman, başında yer alıyor. Yapıyı araştıran insan en önemli elemanı göz önünde tutar ve önemsizlikleri bir tarafa bırakır.”
#33
SORU:
Psikanalitik kuramın varsayımları nelerdir?
CEVAP:
Folklor kuramları arasında en çok bilinen kuramlardan biri olan Psikanalitik Kuram, sadece halk bilimi alanında değil edebî romanlardan sinema filmi çözümlemelerine kadar pek çok alanda sıklıkla başvurulan bir yöntemdir. Kuramın önemli temsilcileri arasında Sigmund Freud, Wilhelm Wundt ve Carl G. Jung’un yer alır. Bu kurama göre masallar, bireyin kendi bilinçaltındaki meseleleri kültürel sağaltım yöntemiyle yeniden gözden geçirmesini, kendiyle yüzleşmesini sağlar ve bu nedenle kuşaktan kuşağa aktarılırlar. Freud, bilinçaltının nasıl çalıştığını açıklamak için mit, masal, tabu, fıkra ve batıl inançlara yönelmiştir.
#34
SORU:
Erich Fromm’un Kırmızı Başlıklı Kız masalını nasıl çözümlemiştir?
CEVAP:
Erich Fromm da peri masalları üzerine psikanalitik kuramı uygulayan isimlerden biridir. “Erich Fromm peri masallarını, mitleri ve rüyaları psikanalitik açıdan yorumlayan The Forgotten Language (Unutulmuş Dil) adlı öncü kitabını yazmıştır”. Kuramı uygulayan Fromm, Kırmızı Başlıklı Kız’ın bir kurt (erkek) tarafından baştan çıkarılan ve erdem yolundan ayrılan bir bakireyi temsil ettiğini söyler. Freudcu okumanın kesinlikle ötesine geçer. Fromm’a göre kurt, karnını (rahmini) kızla ve onun büyükannesiyle doyururken aslında gebelik kıskançlığı gösterir, kırmızı başlıklı kız da kurdun karnına kısırlık taşlarını yerleştirirken onu cezalandırır. Bu masal erkeklerden ve cinsel ilişkiden nefret eden kadınları temsil eder.
#35
SORU:
Grimm Kardeşler olarak bilinen Wilhelm ve Jacob Grimm tarafından geliştirilen Mitolojik kuram neyi amaçlamaktadır?
CEVAP:
Avrupa folklor tarihinde Hint Avrupa ile ilişki kurup Ari ırkın saf ve arı hikâyelerine ulaşma fikri tetikleyici olmuştur. Bu nedenle de masal ve mitlerin kaynağını, karşılaştırmalı yöntemlerle en eski olduğu düşünülen mitlerde arama yoluna gidilmiştir. Bu kuram, Grimm Kardeşler olarak bilinen Wilhelm ve Jacob Grimm tarafından karşılaştırmalı dilbilim çalışmalarıyla geliştirilmiş bir bakış açısıdır. Grimmler’in ortaya koymak istediği en önemli olgu, millî kültürün en eski hâli ile güncel olanın karşılaştırılabilir olmasıdır. Bu ülküyle masal araştırmalarını sistemleştirmiş ve bir yöntem ortaya koymak istemişlerdir.
#36
SORU:
Metin merkezli masal kuramları arasında yer alan Mitlerin Meteorolojik Gelişimi Teorisi'nin en büyük savunucusu kimdir?
CEVAP:
Bu teorinin en büyük savunucusu Franz Felix Adalbert Albert Kuhn’dur (1812-1881). Kuhn karşılaştırmalı dilbilim incelemeleriyle bilinir. 1859 yılında yayınlanan ‘‘Miras Kalan Ateş ve Tanrıların İçeceği’’ adlı çalışmasının ardından “Mitlerin Gelişme Evreleri” adlı eserinde birçok mitin temelinde fırtına, yağmur, şimşek, rüzgâr gibi doğal güçlerin yer aldığını savunur
#37
SORU:
Güneş mitleri teorisi nedir?
CEVAP:
Avrupa’daki romantik hareket, bilim insanlarını dilsel ve kültürel olarak Hint-Avrupa ortaklığını aramaya yöneltti. Bu yaklaşım masal çalışmalarının babası olarak bilinen Grimm Kardeşler’i de etkiledi. Jacob Grimm 1834 yılında dilbilimsel konuları edebiyat tarihine aktarmış, bazı Alman halk şarkılarının (lieder) ve Ezop fabllarının ortak yönlerinin, Hint-Avrupa teorisini desteklediğini belirtmiştir. Ardından Wihelm Grimm’in de Kinder und Hausmärchen’ın üçüncü cildinde kardeşinin yorumlarını devam ettirerek Arilerin, Asya ve Avrupa’daki ilk yerleşim alanlarından göç ederken yanlarında masal ve fablların tohumlarını götürdüklerini; bu tohumların sonradan farklı etnik merkezlerde birbirinden bağımsız olarak filizlenip çiçek açtıklarını belirtmiştir.
#38
SORU:
Karşılaştırmalı dilbilimi ve Hint filolojisi araştırmacısıdır. Göttingen Üniversitesi profesörü; ödünçleme, göç ve gezgin nesneler teorilerinin kurucusudur. Mitoloji okulunun folklor eserlerinin ilkel zeminini kabul etmiş, gelişiminin sonraki etapları olarak kültürel ve edebî etkileri kabul etmiş, ulusal ve tarihî faktörleri reddetmiştir. Göçün ilk kaynağı olarak Hint edebiyatını kabul etmiştir.
Yukarıda sözü edilen araştırmacı kimdir?
CEVAP:
Theodor Benfey'dir.
#39
SORU:
Tarihî Coğrafi Fin Kuramının kurucusu kimdir?
CEVAP:
Tarihî Coğrafi Fin Kuramının kurucusu Julius Krohn’dur (1835- 188). Julius Krohn kuramın yöntemi üzerinde çalışmaya başlamış ancak erken yaşta ölünce yerine oğlu Kaarle Krohn (1863-1933) çalışmaları devam ettirmiştir
#40
SORU:
Tarihî-Coğrafi Fin Kuramının uluslararası alandaki görünürlüğünü arttıran, kuramın gelişmesine ve pek çok kültürün masalları için uyarlanmasına aracı olan beş temel eser hangileridir?
CEVAP:
• Kaarle Krohn, “Halk Bilimi Yöntemi” (1926)
• Axel Olrik “ Halk Anlatmalarının Epik Yasaları” (1909)
• Antti Aarne “Masalların Tip Kataloğu” (1910)
• Stith Thompson “Masal Tip Kataloğu”(1928)
• Stith Thompson “Halk Edebiyatının Motif İndeksi” (1968)
#41
SORU:
Tarihî Coğrafi Fin Kuramının temel arayışı nedir?
CEVAP:
Tarihî Coğrafi Fin Kuramının temel arayışı her masalın belli bir yer ve zamanda yaratılmış olduğunun ispatlanmasıdır. Sözlü kültür ürünlerinin urformik yani ilk hâlinin bulunabileceğini düşünürler
#42
SORU:
Tarihî Coğrafi Fin Yönteminin kurucuları Krohn’lar Halk Bilimi Yöntemi adlı eserlerinde Fin okulunun 20 adımdan oluşan çalışma yöntemi nedir?
CEVAP:
1. Çalışma Alanının Sınırlanması
2. Konunun Seçimi ve Etkinlik Alanı
3. Malzemenin Elde Edilmesi
4. Malzemenin Elenmesi
5. Malzemenin Düzenlenmesi
6. Coğrafi Sınırlandırmanın Yapılması
7. Analiz İşlemi
8. Yanlış Hatırlamanın Etkisi
9. Yayılma (Genişleme) Etkisi
10. Dönüşme Yasaları
11. Ölçütler
12. Epik Yasalar
13. Temel Yapı
14. Özdeşlik (Aynilik)
15. Ana Vatan ve Göç
16. Yayılma Yönü
17. Yayılma Biçimi
18. Çıkış Zamanı ( Yaratılış Zamanı)
19. Temeller (Çekirdek Yapı)
20. Son Söz (Krohn, 2004).
#43
SORU:
“Olrik’in “kural” olarak belirlediği ve biyolojiden kaynaklanması dolayısıyla antropologlar tarafından “Süperorganik” kavramıyla da adlandırılan ve metnin, doğal varlıklar gibi kendine özgü bir yapısallığının esas olduğunu savunup metin dışı unsurları göz ardı etmesi nedeniyle de eleştirilen epik yasalar nelerdir?
CEVAP:
1. Giriş ve Bitiş Kuralı
2. Yineleme Kuralı
3. Üçler Kuralı
4. Bir Sahnede İki Kuralı
5. Zıtlık Kuralı
6. İkizler Kuralı
7. İlk ve Son Durumun Önemi Kuralı
8. Anlatının Her zaman Tek Bir Çizgi Üzerinde Olma Kuralı
9. Kalıplaştırma Kuralı
10. Büyük Tablo Sahneleri Kuralı
11. Anlatı Mantığı Kuralı
12. Entrika Birliği Kuralı
13. Epik Birliği Kuralı
14. İdeal Epik Birliği Kuralı
15. Dikkati Başkahramanın Üzerine Toplama Kuralı
#44
SORU:
Antti Aarne'nin Masal Tipleri Dizini adlı masal tipleri kataloğunda üç ana başlık altında sınıflandırdığı masal türleri nelerdir?
CEVAP:
I. Hayvan Masalları (1-299)
II. Günlük (Asıl) Masallar (300-1199)
III. Anekdotlar ve Şakalar (1200-1999)
#45
SORU:
Stith Thompson’ın bugün de kabul edilip uygulanan masalları beş ana başlık altında sınıflandırdığı türler nelerdir?
CEVAP:
1. Hayvan Masalları 1- 299
2. Asıl Halk Masalları: 300- 1199
3. Güldürücü Hikâyeler, Nükteli Fıkralar 1200- 1999
4. Zincirlemeli Masallar 2000- 2399
5. Sınıflamaya Girmeyen Masallar 2400- 2499”
#46
SORU:
Stith Thompson’un 1961’de yaptığı tip sınıflandırması nasıldır?
CEVAP:
I. Hayvan Masalları
II. Günlük (Asıl) Masallar
III. Fıkralar ve Anekdotlar
IV. Zincirlemeli Masallar
V. Sınıflandırmaya Girmeyen Masallar
#47
SORU:
Türk masallarının sınıflandırılması konusunda Boratav ve Eberhard’ın yapmış olduğu Typen Türkischer Volksmärchen; TTY adlı çalışmanın, yani Türk Masal Tipleri Kataloğu’nun 23 başlığa böldüğü konular nelerdir?
CEVAP:
A. Hayvan Masalları: 1-21
B. Hayvan ve İnsan: 22-33
C. Hayvan veya Bir Ruh İnsana Yardım Eder: 34-82
D. Tabiatüstü Bir Ruh veya Hayvanla Evlenme: 83-09
E. İyi Ruh veya Evliyalarla Yaşama: 110-122
F. Kaderin Hâkimiyeti: 123-142
G. Rüya: 143-145
H. Kötü Ruhlarla Yaşama: 146-168
İ. Sihirbazlar: 169-184
J. Bir Kız Sevgili Bulur: 185-196
K. Bir Erkek Sevgili Bulur: 197-222
L. Fakir Kız Zenginle Evlenir: 223-238
M. Kıskançlık ve İftira: 239-255
N. Hor Görülen Koca Kahraman: 256-258
O. Zina ve Baştan Çıkarma: 259-280
P. Acayip İcraat ve Olaylar: 281-289
Q. Acayip Davalar: 290-301
R. Realist Masallar: 302-310
S. Acayip Tesadüfler: 311-316
T. Komik Hikâyeleri: 317-322
U. Aptal Tembel Erkekler ve Kadınlar: 323-338
V. Hırsız ve Dedektif 339- 349
W. Akıllı, Hilekâr veya Cimri Erkek Kadınlar 350- 378
#48
SORU:
“Oicotypes” (ekotip) kavramı nedir?
CEVAP:
Sydow, Fin okulunun temel kavramı olan ur-formu eleştirerek yerine “oicotypes” (ekotip) kavramını ilk kez 1927’de öne sürmüştür. Bu terim, botanikte bir bitkinin yerli veya bölgesel tipine verilen isimden alınmıştır. Sözcük Yunancada ev anlamına gelen “oikos” kökünden türemiştir ki aynı kök “ekonomy” (ekonomi) ve “ecology” (ekoloji) gibi İngilizce sözcüklerde de bulunur. Sydow, nasıl bir bitki farklı bölgelerdeki farklı iklim ve toprak koşullarına uyum sağlıyorsa halk masallarının da aynı şekilde bir bölgeden, ülkeden diğerine hareket ettikçe o bölgenin yerel özelliklerini alacağını söylemiştir. Sydow’a göre ‘‘ekotip” karşılaştırmalı yöntemin mantıksal bir uzantısıdır. Kimse bir halk masalının yerli versiyonunun veya baladın, nasıl yegâne olduğunu, onu başka yerlerdeki versiyonlarıyla karşılaştırmadan bilemez”
#49
SORU:
Yapısalcı kuramı masallar üzerinde uygulayarak kendine has bir yöntem geliştiren Rus halk bilimci Vladimir Propp'un çalışmasının adı nedir?
CEVAP:
Yapısalcı kuramı masallar üzerinde uygulayarak kendine has bir yöntem geliştiren Rus halk bilimci Vladimir Propp (1895-1970) olmuştur. Dorson, Propp’un Morfologiya Skazki (1928) adlı çalışmasını yapısal deneme çalışmalarında diğer girişimleri gölgede bırakacak olan bir çalışma olarak kabul eder. 1958’de İngilizceye Morphology of the Folk Tale (Masalın Biçimbilimi) adıyla çevrilen bu çalışmasıyla birlikte Propp’un ününün arttığını ve diğer ülkelerde de tanınmaya başlandığını aktarır.
#50
SORU:
Yapısalcı kuramı masallar üzerinde uygulayarak kendine has bir yöntem geliştiren Rus halk bilimci Vladimir Propp'un Masalın Biçimbilimi isimli kitabın alana getirdiği katkı nedir?
CEVAP:
Masalın Biçimbilimi adlı bu kitap, masalları yapısal olarak inceler. Propp, masalların tarihsel arka planının anlaşılabilmesinin ön koşulunun yapısal inceleme olduğunu belirtir. Masalların yapısal özelliklerinin çözümlendiğinde masallardaki sabit ve değişken öğelerin ortaya çıkacağı öngörülmüştür. Propp, biçimbilim (morfoloji) sözcüğünün, biçimlerin incelenmesi anlamına geldiğini belirtir ve tıpkı Sydow’un yaptığı gibi bitkibilimden ödünçlendiğini söyler. Propp, bitkibilimde, biçimbilim teriminin, bir bitkiyi oluşturan bölümlerin ve bu bölümlerin hem birbiriyle hem de bütünle kurdukları bağıntıların incelenmesini kapsadığını aktarır. Propp’a göre biçimbilim başka bir deyişle bir bitkinin yapısının incelenmesidir (Propp, 2011: 3). Propp, daha önce masalın biçimbilimi kavramının var olabileceğini hiç kimsenin düşünmediğini söyler. Ona göre masal alanında, biçimlerin incelenmesi ve yapıyı düzenleyen kuralların ortaya konması organik oluşumları inceleyen biçimbiliminki kadar kesinlikle olanaklıdır
#51
SORU:
Propp'a göre masalda karşılaşılan eylem alanları nelerdir?
CEVAP:
1. Saldırgan (Kötü kişi)
2. Bağışçı (Sağlayıcı)
3. Yardımcı
4. Prens ve babası (Aranan kişi)
5. Gönderen (Görevlendiren)
6. Kahraman
7. Sahte kahraman
#52
SORU:
Propp yöntemine getirilen eleştiriler nelerdir?
CEVAP:
Propp’un çalışmasına yönelen geç dikkat ve ilgi, beraberinde birçok eleştiriyi de getirmiştir. Örneğin, “Propp’u en çok eleştirenlerden biri de, Propp’un “Morphology of the Folktale” adlı monografisini yapısalcı yaklaşımın üstünlüğünü ve biçimci yaklaşımın kusurlarını göstermek için kullanan tanınmış Fransız yapısalcı/Structuralist Claude Lévi- Strauss’dur. Propp’un yaklaşımını masalların hemen hemen bütünüyle sözlü olmasına rağmen, metinleri yazılı sabit metin gibi algılayarak tahlil sürecinde sözlü özellikleri, ses tonu, ruh hâli, karakter gibi masalları birbirinden farklı kılan her şeyi ortadan kaldırmakla eleştirilmiştir. Propp’un savunucuları ise, bu tür bir eleştirinin gereksiz ve aşırı olduğunu ileri sürmüşlerdir. Çünkü Propp’un yaklaşımı masallarda bulunmayan anlamları aramamaktadır, o psikanalizci gibi bir masaldan diğerine farklılaşan unsurları araştırmamıştır. Propp, anlatımın yapısını oluşturan yapı bloklarının elementlerini tespit etmeye çalışmıştır
#53
SORU:
Psikanalitik kuramın önemli isimlerinden birisi olan Jung'ın belirlediği dört arketip nedir?
CEVAP:
Jung’un bahsettiği dört arketip şunlardır:
1. Anne Arketipinin Psikolojik Yönleri
2. Yeniden Doğuş Üzerine
3. Masallarda Ruhun Fenomenolojisi Üzerine
4. Hilebaz Figürünün Psikolojisi Üzerine
#54
SORU:
Psikolojik yöntemin en önemli temsilcisi olan Sigmund Freud, Rüyaların Yorumları (Interpratations of Dreams, 1900) adlı eserinde bilinçaltı ve işleyiş yöntemini nasıl ele almıştır?
CEVAP:
Oğuz Cebeci’nin aktardığına göre bu eserde Freud şunları söylemektedir: “İnsan zihni üç tabakadan ya da sistemden oluşmaktadır. Bunlar sırasıyla bilinç, önbilinç ve bilinçaltıdır. Önbilinç ve bilinçaltı, bilinç düzeyinde temsil edilip edilmemelerine göre ve kendi aralarında geçirgenliğin düzeyine bağlı olarak, bilinçten ve birbirlerinden ayrılırlar.” Freud’un geliştirdiği ikinci kuram ‘Yapısal Model’ kuramı adını taşımaktadır. “Yapısal model, Freud’un 1923 yılından itibaren savunduğu ve günümüzde daha yaygın olarak bilinen modeldir. İnsan zihninin ego, id ve süperego adlı üç kavramdan oluştuğu varsayımına dayanmaktadır. Bunlardan id (altben) insan zihninde, gündelik yaşamı yöneten mantık ve ahlak ilkelerinden uzak, serbest enerji akışıyla belirlenen ilkel ve ilksel bir oluşumu gösterir… Ego (ben) ise insan zihninin kişisel olan tarafıdır ve idin aksine gerçek ilkesi tarafından yönetilir. Mantık ve akılcı düşüncenin belirlediği ego insan zihninin diğer unsurlarının yani id ve süperegonun hem kendisiyle hem de birbirleriyle olan ilişkilerinin merkezinde yer alır. Süperego (üstben) içselleştirilmiş ana-baba imgelerinin etkisiyle oluşmuş denetleyici bir gücü gösterir; temel ilkesi, belirli bir eylem ya da düşüncenin ana-babanın onay ve sevgi duygusunun kaybına yol açıp açmayacağı sorusuna verilen bir yanıt çerçevesinde kişinin yaşamına yön vermektir”