HUKUK TARİHİ Dersi ROMA HUKUKU soru cevapları:

Toplam 49 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Roma hukukunun vazgeçilmez olmasının temel nedeni
nedir?


CEVAP:

Bugünkü Türk-İsviçre hukukunun borçlar
hukuku bölümleri tamamen Roma Hukukunun gölgesi
altındadır. Gerek kurumlar gerekse kavramlar açısından
Roma hukuku vazgeçilmezdir


#2

SORU:

Roma hukuku hangi dönemlerde uygulanmıştır?


CEVAP:

Roma devletinin kuruluş tarihi olan MÖ 753
tarihinden itibaren Iustiniaunus’un ölüm tarihi olan MS
565 tarihine kadarki süreçte uygulanan hukuka Roma
Hukuku
adı verilir. Aslında Roma Hukuku MS 565’ten sonra da
uygulanmaya devam etmiş, ancak bu süreç eskisi kadar
etkili, saf ve yoğun olmamıştır. Bununla beraber Roma
Hukukunun Avrupa’daki kodifikasyon dönemine kadar
dolaylı ve ikinci dereceden de olsa uygulandığını
söylemek yanlış olmaz. Bu sebeple, en az 1300 yıl ya da
Doğu Roma İmparatorluğunun yıkılışı olan 1453 tarihine
kadarki dönemi göz önünde bulundurursak 2216 yıl
uygulanmış bir hukuk sistemi olan Roma hukuku sadece
bu özelliği ile incelenmeye değerdir.


#3

SORU:

Roma Hukukunun özellikleri nelerdir?


CEVAP:

• Roma Hukukunun incelenmesi ve anlaşılması hem
kıtasal anlamda hem de ülkesel anlamda hukukların
anlaşılması için kaçınılmazdır.
• Gerek hukukun sistematiği, gerekse kurumlar
açısından Roma Hukuku çok özel bir yere sahiptir.
• Özellikle katı ve şekilci ius civilenin praetor
faaliyetleri ile yumuşatılarak geliştirilmesi, ius
gentiumun ortaya çıkışı ve Roma Hukukuna
katkısı, Iustinianus’un derlemesi ve bu derlemenin
yakın ve uzak etkileri günümüz hukukunun
anlaşılmasında ve yeni açılımlar yapılmasında çok
önemli bir yere sahiptir.
• Eşya Hukukunun ayrı bir başlık halinde gelişmeden
Borçlar Hukukunun altında gelişmesi ve
Avrupa’daki tapu sicili sisteminin kabulünün etkisi
ile Roma Hukuku özellikle Borçlar Hukuku
alanında zenginleşmiştir.


#4

SORU:

Roma devletinin siyasi dönemleri nelerdir?


CEVAP:

Bazı karakteristik öneme sahip olaylar dikkate
alınarak Roma devletinin siyasi dönemleri
belirlenmektedir. Bunlar;
• Krallık Dönemi (MÖ 753 - MÖ 509)
• Cumhuriyet Dönemi (MÖ 509 - MÖ 27)
• İlk imparatorluk Dönemi (Principatus) (MÖ27- MS
284)
• Son İmparatorluk Dönemi (Dominatus) (MS284-
MS 565)’dir.
Her bir dönemin gerek siyasi ve gerekse sosyo-ekonomik
yapısı Roma Hukukunun şekillenmesinde önemli rol
oynamıştır.


#5

SORU:

Roma devletinin siyasi dönemlerinde devlete hakim
olan organlar nelerdir?


CEVAP:

Roma devletinin siyasi dönemlerinin tamamında
devlete hakim olan organlar hep aynı olup, bunlar;
Magistra, Halk Meclisleri ve Senatustur. Devletin
yönetim şeklini belirleyen organları arasındaki ilişki ve
güç dengesi idi. Krallık döneminde tek magistralık devlete
hakim ve etkin iken Cumhuriyet döneminde halk
meclisleri etkisini arttırmış ve senatus istişarî bir organ
olmakla birlikte güçlenmiştir. İlk imparatorluk Döneminde
ise princeps adı verilen magistra yetkilerini halk meclisi
ve senatus karşısında arttırmış, Son İmparatorluk
Döneminde ise bu organlar tamamen sembolik hale gelmiş
ve devlet tamamen imparatorun yönetimi altında
mutlakiyet idaresine girmiştir.


#6

SORU:

Roma’da krallık döneminde kralın görev ve
sorumlulukları nelerdir?


CEVAP:

Rex adı verilen kral; siyasi, askerî, dinî ve
yargısal tüm güçleri elinde toplayarak devleti mutlakiyetle
yönetmekteydi. Roma’nın tek magistrası olan kral hayatı
boyunca görevde kalır ve ölmeden önce kendisinden sonra
gelecek kralı belirlerdi. Kral, savaşa ve barışa karar verir,
şehrin idaresini ve güvenliğini sağlar, suç işleyenlere ceza
verirdi. İlk başlarda devleti ve genel güvenliği
ilgilendirmeyen suçlara karşı devletin müdahalesi azdı ve
bu zamanla gelişti. İdari alanda tüm yetkiye sahip olan ve
devletin hazinesini de elinde bulunduran kral, kural koyma
yetkisine de sahipti. Ancak bu yetkisini daha çok kamu
hukuku alanında kullanmaktaydı. Çünkü özel hukuk
alanında Romalıların örf ve adetlerine dayanan ve
muhtemelen dinî kökenden geldiği için dinî bir
hassasiyetle ve bağlılıkla (fides) uygulanan kurallar vardı.


#7

SORU:

Roma halkı kaç sınıfa ayrılmaktaydı?


CEVAP:

Roma halkı üç ayrı sınıfa ayrılmaktaydı. Bunlar;
• Patriciuslar: Gens mensuplarına gentiles ya da
patricii adı verilmekteydi. Roma yurtdaşı
sayılanlar, vergi mükellefi olanlar, askerlik yapmak
mecburiyetinde olanlar ve oy hakkına sahip olanlar
sadece patriciilerdi.
• Plebler: Nüfusun en kalabalık kısmını
oluşturuyordu. Çoğunlukla çiftçilik ve zanaat ile
uğraşan bu kesimin menşei tartışmalıdır.
• Clientler: Ekonomik yönden patriciilere bağlı olup
çoğunlukla onlara ait arazilerde çalışırlardı ve
Krallık Döneminin sonlarına doğru pleblere
karışarak ortadan kaybolmuşlardı.


#8

SORU:

Senatus nedir?


CEVAP:

Latince yaş anlamındaki senis ve yaşlı
anlamındaki senior kelimesinden türetilmiş olan senatus,
yaşlılar kurulu veya ihtiyar heyeti anlamına gelmektedir.
Yaşları sebebiyle hayat tecrübelerinden yararlanılabilecek kişilerden oluşan bu kurul üyeleri, kral tarafından
seçilmekteydi.


#9

SORU:

Respublica nedir?


CEVAP:

Latince “respublica” olarak ifade edilen bu
dönem, günümüz kullanımındaki karşılığı olan
“cumhuriyet” olarak anlaşılmamalıdır. Bu tabir res ve
publica kelimelerinin birleşiminden oluşmuş, kamu
malları ve kamu hizmetlerinin tamamını ifade etmek üzere
devlet anlamında kullanılmıştır. Cumhuriyet terimini
monarşi teriminin zıddı ve bugünkü anlamıyla ilk kullanan
Montesquieu olmuştur.


#10

SORU:

Cumhuriyet Döneminin Krallık Döneminden en önemli
farkı nedir?


CEVAP:

Cumhuriyet Döneminin Krallık Döneminden en
önemli farkı, magistra sayısının fazla oluşudur. Gerek
devlet başkanlığı gerekse diğer magistralık makamlarında
birden fazla sayıda ve genellikle iki tane magistra görev
yapardı. Birinin aldığı karar tek başına yeterli olmakla
birlikte diğeri bu kararı beğenmezse intercessio adı verilen
veto yetkisini kullanır ve kararı ortadan kaldırırdı.


#11

SORU:

Consül nedir?


CEVAP:

Krallık rejiminin yıkılmasından hemen sonra,
kralın yerine geçmek üzere birbirine denk iki adet
magistranın görev yaptığı en büyük magistralık makamı
consuldür.


#12

SORU:

Consüllerin özellikleri nelerdir?


CEVAP:

• İktidarda kalıcılığı önlemek için consullerin görev
süresi bir yılla sınırlandırılmıştı.
• Önceleri eski magistranın tayiniyle göreve gelen
consuller, sonra magistranın teklifi ve halk
meclisinin onayıyla belirlenmiş ve en sonra da
tamamen halk meclislerince seçilir olmuşlardır.
• Consullerin devlet adına kararlar alma ve bunları
uygulama amacıyla emretme (imperium) yetkileri
vardı.
• Birbirlerine tamamen eşit olan consuller arasında iş
bölümü de yoktu.
• Bütün devlet işlerini idare eden consuller orduyu
kumanda ediyor, praetorluk ihdas edilinceye kadar
yargı işlerine bakıyor, halk meclislerini ve senatusu
toplantıya çağırıyor, toplantılara başkanlık
ediyorlardı.


#13

SORU:

Dictatörün görevleri nelerdir?


CEVAP:

Özellikle iç ve dış tehlikelere maruz kalındığında
ve kriz zamanlarında consullerden birisi diğerini en fazla
altı aylığına dictator ilan eder, sürenin sonunda veya ilan
eden consulün görev süresi bitince dictatorün de bu sıfatı
sona ererdi.
• Dictator sıfatını kazanan consul, tüm askerî, idari
ve yargısal yetkileri tek başına kullanır ve buna
karşı diğer consul veto yetkisini kullanamazdı.
• Çoğunlukla dictator ilan edilmesine sebep olan
olay ortadan kalkınca kendiliğinden istifa ederdi.


#14

SORU:

Praetorun yetkileri nelerdir?


CEVAP:

Praetor consullerden sonraki en önemli
magistradır. Consullerin savaşlarda orduyu kumanda
etmeleri sebebiyle diğer bir isimleri de önde giden
anlamında “praetor”du.
• Praetorlar da tıpkı consuller gibi imperium
yetkisine sahiptiler.
• Bu yetkilerini sadece hukuk alanında
kullanırlardı. Buna karşılık consuller de hukuk
işlerine karışmazlardı.
• Teorik olarak consullerle aynı güç ve yetkilere
sahip olan ve patriciiler arasından halk
meclisince seçilen praetorlar savaşlara katılmayıp
şehirde kaldıkları için kendilerine praetor urbanus
adı verildi.
• Praetorlar imperium yetkilerine dayanarak Roma
hukukunun gelişmesine çok büyük katkılar
sağladılar.


#15

SORU:

Censorun özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Consullerin görevlerinin hafifletilmesi amacıyla
ihdas edilen magistralıklardan biri de censorluktur.
• Censorlar adeta nüfusun demoğrafik yapısının
haritasını çıkarmaktaydılar.
• Patriciilerden seçilen censorlar da iki tane olup,
diğer magistraların aksine beş yıllığına göreve
gelirler ve ilk 18 ayda census işlemini
tamamlarlardı.
• İmperium yetkisinin olmaması sebebiyle orduyu
kumanda edemeyen, senatusu ve diğer meclisleri
toplantıya çağıramayan mütevazı bir magistralık
olarak görülen censorluğun daha sonra sosyal
yaşam içerisinde gittikçe artan bir önemi oluştu.
• Başlangıçta görüntüde sadece nüfus sayımı gibi
bir görev icra eden censorlar, yurttaşları
karakterlerine, sosyal statülerine, şeref ve
haysiyetlerine, bilgi ve becerilerine göre kayıt
altına almakta, adlarının karşılarına özel işaretler
koyarak gelebilecekleri görevleri
belirtmekteydiler.


#16

SORU:

İlk imparatorluk döneminde (Principatus Dönemi)
yaşanan önemli gelişmeler nelerdir?


CEVAP:

• Cumhuriyet Döneminde sınırların genişlemesi
Civitas adı verilen, dar sınırları, ortak toplantı
yerleri ve ilahları bulunan, herkesin yönetime
katıldığı devletin yönetimini zorlaştırdı.
• Temel ihtiyaç maddesi olan buğdayın dışarıdan
temin edilmesi ziraatı bitirdi.
• İşsiz köylüler şehirlere göç etti.
• Savaş esirlerinin kullanıldığı meyvecilik ve
hayvancılık gibi sektörler gelişti.
• Senatus üyelerinin ve ticaretle zenginleşmiş
şövalyelerin toplum üzerinde etkileri oldukça
arttı.
• Magistraların sayısı azaldı.
• Savaşlar olmadığı için kölelik durağanlaşmış,
küçük ziraatler kalkarak, İtalya yarımadası
zeytinlik ve bahçelik haline gelmiştir.


#17

SORU:

Princepsin yetkileri nelerdir?


CEVAP:

Kelime anlamı olarak ilk, birinci anlamına gelen
princeps, bir numaralı yurttaş demekti. Princepslik
babadan oğula geçmez, mevcut imparator arzusunu
doğrudan veya birisini evlat edinmek suretiyle senatusa
bildirir ve çoğunlukla senatus da bu teklife uyardı.
Magistralıkların kaldırılmadığı bu dönemde princepsin
yetkileri teker teker mayistralara verilen yetkilerin
toplamından fazlaydı.
• Tribunus unvanı sebebiyle dokunulmazlığı,
proconsul unvanı sebebiyle de emir verme
(imperium) ve veto hakkı (intercessio) devam
ediyordu.
• Bunun yanında asker toplama, terhis etme, orduları
kumanda etme, kendisine bağlanan eyaletleri ve
halk meclislerini yönetme, savaşa ve barışa karar
verme, yurttaşlık hakkı tanıma, toprak dağıtma ve
yargıda son sözü söyleme yetkisini elde etmişti.


#18

SORU:

İlk imparatorluk döneminde Halk Meclisleri ne
durumda idi?


CEVAP:

Bu dönemde halk meclislerinin rolü oldukça
azalmıştı. Cumhuriyet Döneminden itibaren Roma
yurttaşlığını kazananların sayısı oldukça artmış, nispi
temsil sistemini bilmemeleri sebebiyle meclislerin
toplanması ve karar alması neredeyse imkânsız hale
gelmişti. Yönetime katılımı sağlamak için mektupla oy
kullanma sistemi de başarıya ulaşamadı. Magistraları
seçme yetkisi, dönemin başlarında halk meclislerine aitken
kısa bir süre sonra senatusa geçti. Bir süre sonra yargı
yetkisini de yitirdiler. Yasama yetkileri ise MS 98
yılındaki son kanun olan Toprak Kanununa kadar devam
etti.


#19

SORU:

Son imparatorluk döneminde (Dominatus Dönemi)
yaşanan önemli gelişmeler nelerdir?


CEVAP:

• Roma’nın ve Romalının ayrıcalıklarını özleyenler
dışında herkes halinden memnundu.
• Ziraat, balıkçılık, madencilik, dokumacılık gibi
sektörler örgütlenmiş işçi korporasyonlarına kadar
gelişmiştir. Bu zenginlik ve refah içerisinde Roma
hukuki açıdan da en güçlü dönemini yaşamıştır.
• İmparator Caracalla MS 212 yılında herkesi Roma
yurttaş ilan edince devletin düzeni bozulmaya ve
Romalılık fikri yerini eyaletçilik fikirlerine
bırakmaya başladı.
• Mısırlı, Afrikalı, İspanyalı, Galyalı, Egeli ve
Suriyeli gibi pek çok alt unsur ortaya çıktı.
• Roma Hukuku da bu bölgelerde uygulanma
kabiliyetini yitirerek ikinci plana düştü.
• Bu dönem itibarıyla üstün bir medeniyete sahip
olan Doğu medeniyetleri Roma’yı etkisi altına almaya başladı. Bu da Principatus Döneminin
sonunu hazırladı


#20

SORU:

Roma hukuku hangi yıllar arasında uygulanmıştır?


CEVAP:

Roma devletinin kuruluş tarihi olarak kabul
edilen MÖ 753’ten itibaren MS 565’e kadar bin yıldan
fazla uygulanan hukuka Roma Hukuku adı verilmektedir.
Bu süre boyunca dört farklı siyasi dönem yaşanmış ve her
bir dönemin kendisine özgü bir yönetim ve hukuk anlayışı
ortaya çıkmıştır.


#21

SORU:

Roma hukukunun dönemleri nelerdir?


CEVAP:

Roma Hukukunun dönemleri Eski Hukuk
Dönemi, Klasik Hukuk Dönemi ve Klasik Sonrası Hukuk
Dönemi şeklinde belirtilebilir.


#22

SORU:

Eski hukuk dönemi hangi yıllar arasıdır?


CEVAP:

MÖ 753’ten başlayıp üçüncü Pön savaşının sonu
olan MÖ 150 yılına d


#23

SORU:

Oniki levha kanunlarının önemi nedir?


CEVAP:

Roma Hukuku döneminin ilk kodifikasyon
hareketi olan Oniki Levha Kanunları, günümüze asıl metin
olarak değil Romalı hukukçuların ve dilcilerin eserlerinin
içerisinde parçalar halinde nakledilerek ulaşmıştır.
• Oniki Levha Kanunlarının taşıdığı en önemli
yenilik ise hukukun yazılı hale getirilmiş olması ve
ilan edilmek suretiyle rahip hukukçuların
tekelinden çıkarılmış olmasıdır. Oniki Levha
Kanunlarının temel özelliği eski örf ve adetlerden
oluşmasıdır. Oniki Levha Kanunları, eski
hukukların çoğunda görülen ve medeni hukuk, usul
hukuku, ceza hukuku, dinî hukuk ve genel kamu
hukuku alanlarına ait hükümler içermekteydi.
• İlk kodifikasyon hareketi olan Oniki Levha
Kanunlarının yapılmasından sonra Iustinianus
döneminde yapılan Corpus Iuris Civilise dek
yaklaşık bin yıllık dönemde hiçbir kodifikasyon
çalışması yapılmamıştır. Bu durum Oniki Levha
Kanunlarının önemini artırmaktadır.


#24

SORU:

Klasik hukuk döneminin genel özellikleri nelerdir?


CEVAP:

• Klasik Hukuk Dönemi, esas itibarıyla Cumhuriyet
Döneminin son 150 yılı ile ilk imparatorluk
Döneminin tamamını kapsayan devrin adıdır.
• Roma hukukunun kapalı ve tarıma dayalı
ekonomik ilişkileri düzenleyen katı, şekle bağlı ve
gelenekçi kuralları yetmez olmuş ve yeni çıkışlar
aranmıştır.
• Çok fazla genişlemiş devlette halk meclislerini
toplayıp kararlar almaktaki güçlük de bunu
kolaylaştırmıştır.
• MÖ 367 yılında çıkarılan bir kanunla hiyerarşik
olarak consullerin altında yer alan ve önde giden
anlamına gelen pratetor adıyla yeni bir magistralık
oluşturulmuştur.
• Praetorluğun kurulması Eski Hukuk Dönemine
rastlamakla birlikte, ius praetoriumun oluşması
ve praetorların faaliyetleri ile Roma Hukukunu
geliştirmesi Klasik Hukuk Dönemi içerisinde
gerçekleşmiştir.
• Rahiplerin tekelinden kurtulduktan sonra daha
laik bir karakter arz eden Roma Hukuku bu
özelliğini Klasik Hukuk Döneminde elde
etmiştir.
• Yunan Hukukunun etkisi ile Eski Hukuk
Döneminde geçerli olan şekle bağlılık zayıflamış,
irade ön plana çıkmaya başlamıştır.
• Kanun veya kuralın amacına uygun yorum
yapma ve tarafların gerçek iradelerine değer
verme eğilimi artmıştır.


#25

SORU:

Klasik hukuk döneminin ilk akla gelen hukukçuları
kimlerdir?


CEVAP:

Dönemin başlarında yaşamış olan Labeo ve
Capito isimli hukukçuların yanında, daha sonra Iustinianus
derlemesine de kaynaklık edecek olan Institutiones isimli
kitabın yazarı Gaius ilk akla gelen hukukçulardır.
Bunlardan başka Julianus, Pomponius, Ulpianus, Paulus,
Marcellus, Celsus, Neratius gibi adlar da bu dönemde
yetişen diğer hukukçulardır.


#26

SORU:

Hümanizm nasıl bir akımdır?


CEVAP:

XVI. yüzyılda Rönesansın genel eğilimi
sonucunda Yunan ve Latin edebiyatından etkilenen
hümanizm adı verilen bir akım ortaya çıktı.
• Bu akım taraftarları, hem Iustinianus’a klasik
hukuku interpolatiolarla bozduğu ve karmaşık
hale getirdiği için, hem de glossator ve
postglossatorlara çok fazla dogmatik
düşündükleri için karşı çıkıyorlardı. Onlara göre,
hukukun kaynağına inilmeli ve serbest bir
düşünce ile hukuk araştırılmalı idi.
• Gerek Iustinianus’u ve gerekse glossatorları ve
postglossatorları geçmişe bağlılıkla, dogmatizmle
eleştiren hümanist düşüncenin, kaynağının yine
yeniden doğma ve geriye gitme anlamındaki
Rönesans’tan etkilenmiş olduğudur.
• Bu akımın etkisiyle hümanist hukukçular Corpus
Iuris Civilis’i tarihçi ve dilci gözüyle yeniden
incelediler ve interpolatioları dil kurallarından
hareketle tespit ettiler.
• Ancak bu ekol de önceki ekollerin düştüğü
yanlışa düştü ve hukuku bir kenara iterek dil ve
gramatik yapı üzerinde derin ve anlamsız
tartışmalara yöneldi.


#27

SORU:

Yunan hukukunun genel özellikleri nelerdir?


CEVAP:

• Yunan Hukuku denince akla tüm Yunanlılara ait
kurum ve prensipler gelmemektedir.
• Bunun sebebi Yunanlıların siteler halinde
kapsayan Roma Devleti gibi bir devletin
olmayışıdır.
• Atina’da gerek fiziki küçüklük ve gerekse sitenin
ömrünün kısa olması özel hukukun gelişimine
engel olmuştur.
• Kanunların ve mahkeme kararlarının yazılı
olmaması, Halk meclislerinin özel hukuk
alanında kanun yapmaktan çekinmesi ve site
nüfusunun az olması gibi sebepler Atina özel
hukukunun oluşmasının önündeki başlıca
engeller olarak sayılabilir.
• Atina sitesi başlangıçta, hem askeri komutan,
hem dini reis ve hem de devlet başkanı olan bir
kral tarafından yönetilmekteydi.
• Atina’nın demokratik yapısı Halk Meclisi
(eklesia), Beşyüzler meclisi (Bule), Arhontlar ve
Stratejler ile Aeropaj Meclisinden oluşmaktaydı.
• Halk meclisi askerlik yapma hakkına sahip olan
halkın tamamından oluşur ve bir meydanda
toplanarak kanunları yaparlardı.
• Areopaj meclisi ise asillerden oluşmaktaydı ve
pek çok siyasi ve cezai yetkisi olmasına rağmen
ileri devirlerde sadece yargı işlerine bakan bir
meclis haline gelmiştir.
• Atina’da tam bir milli hakimiyet (halk=demos ve
hakimiyet=kirios) esası yani demokrasi vardı.
• Kanunları yapmak, savaşa ve barışa karar
vermek, memurları seçmek ve idam kararlarını
vermek Eklesia’nın yetkisindeydi.


#28

SORU:

Atina halkı kaç sınıfa bölünmüştü?


CEVAP:

Atina halkı başlıca üç sınıfa bölünmüştü. Bunlar;
• Doğumla ya da halk meclisi kararıyla bu hakkı
kazanmış olan vatandaşlar,
• Aeropaj meclisinin kararı ile ve bir vatandaşın
himayesinde Atina’da ikamet edebilen yabancılar
yani Metekler
• Son olarak da kölelerdi.
Bu yapı Roma’daki patriciiler, plebler ve kölelerden
oluşan toplum yapısına çok benzemektedir.


#29

SORU:

Eforların özellikleri nelerdir?


CEVAP:

Eforlar (beşler) meclisi Isparta’nın en orijinal
kurumudur. MÖ VII. yüzyılda ihdas edilen bu meclis bir
yıl görev yapan beş üyeden oluşmaktaydı. Efor’lar kralları
ve senato üyelerini ayda bir defa kontrol ederlerdi. Halk
meclisi üyelerinden krallar aleyhine gelen şikayetleri de
değerlendirirler ve gerekli görürlerse konuyu senatoya
götürürlerdi. Hakim sıfatıyla da hareket eden eforlar
Roma’daki praetor’lar gibi yorum yoluyla kanun da
koyabiliyorlardı.


#30

SORU:

Roma hukuku hangi dönemler arasında uygulanmıştır? 


CEVAP:

Roma hukuku, Roma devletinin kuruluş tarihi olan MÖ 753 tarihinden itibaren Iustinianus'un ölüm tarihi olan MS 565'e kadar geçen süreçte uygulanmıştır. 


#31

SORU:

Roma devletinin siyasi dönemleri nelerdir? 


CEVAP:

Roma devletinin siyasi dönemleri;

1. Krallık dönemi (MÖ 753-MÖ 509)

2. Cumhuriyet dönemi (MÖ 509-MÖ 27)

3. İlk İmparatorluk dönemi (Principatus) (MÖ 27-MS 284)

4. Son İmparatorluk dönemi (Dominatus) (MS 284-MS 565)


#32

SORU:

Krallık döneminin siyasal organları nelerdir? 


CEVAP:

Krallık döneminin siyasal organları kral, halk meclisi ve senatustur. 


#33

SORU:

Krallık dönemindeki senatus kimlerden oluşurdu? 


CEVAP:

Krallık dönemindeki senatus, kralın Roma'daki ailelerin başındaki pater familias adı verilen aile babalarının arasında belirlediği kişilerden oluşurdu. 


#34

SORU:

Krallık döneminde roma halkı kaç sınıfa ayrılırdı? 


CEVAP:

Krallık döneminde roma halkı; patriciuslar, plebler ve clientler olmak üzere üç sınıfa ayrılırdı. 


#35

SORU:

Patriciiler kimlerdir?


CEVAP:

Roma yurttaşı sayılan patriciiler, vergi mükellefli olup, askerlik yapma mecburiyeti ve oy hakkı olanlardır. 


#36

SORU:

Krallık dönemi ile Cumhuriyet dönemi arasındaki en önemli fark neydi? 


CEVAP:

Krallık dönemi ile Cumhuriyet dönemi arasındaki en önemli fark Krallık döneminde tek olan magistranın, Cumhuriyet döneminde sayısının artması ve görev süresinin sınırlı olmasıdır. 


#37

SORU:

Consul nedir? 


CEVAP:

Krallık rejiminin yıkılmasından sonra, kralın yerine geçmek üzere birbirine denk iki adet magistranın görev yaptığı en büyük magistralık makamı consuldür.  


#38

SORU:

Censor nedir?  


CEVAP:

Censor, consullerin görevlerinin hafifletilmesi amacıyla (census işlemini yapan) ihdas edilen magistralıktı. Patriciiler arasından 5 yıl süreyle seçilirlerdi. 


#39

SORU:

Quaestor nedir? 


CEVAP:

Quaestor, Cumhuriyet döneminde ortaya çıkmış pleblerin elde ettiği en güçlü magistralıktı. Consullerce seçilip, onlara yardımcı olurlardı. 


#40

SORU:

Praetor nedir? 


CEVAP:

Praetor consullerden sonraki en önemli magistradır. Savaşlar nedeniyle sık sık şehir dışına çıkan consullere aksayan hukuk işlerine yardımcı olurlardı. 


#41

SORU:

Roma hukukunun dönemleri kaça ayrılır? 


CEVAP:

Roma hukukunun dönemleri eski hukuk dönemi, klasik hukuk dönemi ve klasik sonrası hukuk dönemi olmak üzere 3'e ayrılır. 


#42

SORU:

Eski hukuk dönemi hangi tarihler arasında yer alır?


CEVAP:

Eski hukuk dönemi MÖ 753'ten başlayıp üçüncü Pön savaşının sonu olan MÖ 150 yılına kadar dek süren dönemdir. 


#43

SORU:

Roma Hukuku döneminin ilk kodifikasyon hareketi nedir? 


CEVAP:

Roma Hukuku döneminin ilk kodifikasyon hareketi On İki Levha kanunlarıdır. 


#44

SORU:

On İki Levha kanunlarının taşıdığı en önemli yenilik nedir? 


CEVAP:

On İki Levha kanunlarının taşıdığı en önemli yenilik hukukun yazılı hale getirilmiş olması ve ilan edilmek suretiyle rahip hukukçuların tekelinden çıkarılmış olmasıdır. 


#45

SORU:

On İki Levha kanunlarının temel özelliği nedir? 


CEVAP:

On İki Levha kanunlarının temel özelliği eski örf ve adetlerden oluşmasıdır. 


#46

SORU:

Ius honorarium nedir? 


CEVAP:

Ius honorarium şeref makamı olan magistraların oluşturduğu ilkelerden oluşan hukuktur. 


#47

SORU:

Ius gentium nedir? 


CEVAP:

Ius gentium Romalı hukukçularca, Roma'da yabancılık unsuru taşıyan olaylara uygulanmak üzere oluşturulan yabancılar hukukudur. 


#48

SORU:

Tüm Roma halkına yurttaşlık verilen dönem hangisidir? 


CEVAP:

Tüm Roma halkına yurttaşlık verilen dönem klasik sonrası hukuk dönemidir. 


#49

SORU:

Iustinianus dönemindeki kodifikasyon hareketleri nelerdir? 


CEVAP:

Iustinianus dönemindeki kodifikasyon hareketleri; Corpus Iuris Civilis, Codex, Digesta, Institutiones, Novellaedir.