MEDYA SOSYOLOJİSİ Dersi ÖRGÜTSEL YAPILAR VE İLETİŞİM soru cevapları:

Toplam 63 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: İnsanın örgütlü yaşam içinde biçimlenmesinin ve kendini biçimlendirmesinin sonuçları nelerdir?


CEVAP: İnsanın özgürlük arayışı; insanlığını kazanması ve kaybetmesi; inanması ve savunması gerektiğine değil de inanmaması gerekene inanması ve savunmaması gerekeni savunması; kendisi için sanıp başkaları için ölmesi ve öldürmesi; kendinin olmayana hayali sahiplik taslaması; BEN ve BENİM dediğinde bile kendinin olmayan kimliklerle ve yanlış

#2

SORU: Bir örgütlü yapının doğası nasıl anlaşılır?


CEVAP: Ne için örgütlendiği, nasıl örgütlendiği, örgütün kendi içinde ve dışıyla ilişkilerinin nasıl biçimlendirildiği ve nasıl yürütüldüğü gibi sorulara verilen yanıtlarla.

#3

SORU: Örgüt nedir?


CEVAP: Belli amaçlarla, çoğu kez bilinçli olarak, bir veya birden fazla kişi tarafından kurulmuş, bir kişinin yerine getiremeyeceği veya bir kişinin kendisinin yerine getirmek istemediği, en az bir üretim faaliyetini gerçekleştiren toplu birimdir.

#4

SORU: Toplumsal örgütlenmelerde ortak özellik ve farklılık kaynakları nelerdir?


CEVAP: ? Her örgüt örgütlenmiş mekâna ve örgütlü zamana bağımlıdır. ? Belli bir veya birden fazla amaca sahiptir. ? Birden fazla kişiden oluşur. ? İş bölümü, güç ve çıkar ilişkileri vardır. ? Çeşitli karakterdeki mülkiyet ilişkileri, baskı, gönüllü ve zorunlu katma ve katılma, egemenlik ve mücadele vardır. ? Görece sınırlara sahiptir. Örneğin, ailenin temel örgütlü yer ile sınırı evdir. ? Kendi içinde ve çevresiyle etkileşim ve iletişimdedir. ? Zaman ve mekân içinde kısa veya uzun dönemde değişikliğedeğişime uğrar.

#5

SORU: Örgütsel yaşam içerisinde insanın görevi nedir?


CEVAP: İnsan örgütlü yaşamın yaratıcısı ve yürütücüsüdür. Örgütlü yaşamı oluşturan, tutan ve değiştiren insandır.

#6

SORU: Herhangi bir örgütün kapsadığı alanlar nelerdir?


CEVAP: Herhangi bir örgüt, karakterlerine bağlı olarak birlikteliği, iş birliğini, belli kurallara göre paylaşmayı, egemenliği, özgürlük ve köleliği, üretim, dağıtım ve tüketimle ilgili mülkiyet ilişkilerini, sahipliği ve sahip olunmayı, rekabeti ve birleşmeyi kapsar.

#7

SORU: Endüstrileşme ile endüstriyel örgüt yapıları hangi açılardan değişmiştir?


CEVAP: Makinelerin kullanıldığı montaj sanayi ve bilimsel iş tasarımıyla malların üretimi mekanikleşti. İş yerinde artan bürokrasiyle iş süreci mekanikleşti. İş yerinde uzmanlaşma ve iş bölümü, dolayısıyla standartlaşma arttı. Standartlaşmış iş yerindeki bölümler ve benzer iş yerleri arasında işçi değişimi de kolaylaştı. Bir sanayi işçisinin işe alışması kısa süren bir eğitimle sağlanmaya başlandı. Otomasyonla işçi işinden edildi. Şimdi ise esnek üretim, norm kadro ve yönetişim gibi mekanizmalarla sendikalar dağıtıldı veya sayısız yerel sendika yapılarına bölünerek küçültülüp güçsüzleştirildi.

#8

SORU: Örgütün oluşmasındaki temel nedenler nelerdir?


CEVAP: Gereksinim olması, gereksinimi giderme üzerine düşünülmesi, olası alternatifler bulunması, alternatif yoksa yaratılması ve örgütsel faaliyete başlanması.

#9

SORU: Örgütün oluşmasında, gereksinimin ötesindeki diğer etkenler nelerdir?


CEVAP: Kaynak kullanımı, teknoloji kullanımı, teknolojik gelişme, iş bölümü, enformasyon akışını yönetim kapasitesi ve örgüte katılma biçimleridir.

#10

SORU: Çevresel doğal kaynakların örgütsel yapılanmaya etkileri nelerdir?


CEVAP: Örgütler doğal çevrede kurulur ve bu doğal çevreyi kullanarak fiziksel bakımdan şekillendirilir ve üretimde kullandığı ham maddelerin büyük kısmını bu doğal çevreyi sömürerek elde eder. Doğal çevrenin, özellikle iklim koşullarının insan yaşam ve örgütlenme biçimlerine önemli etkileri olmuştur. İnsan çabası ve örgütlenmesinin bir kısmı da doğal zorlamaların aşılması için olmaya devam etmektedir.

#11

SORU: Teknoloji kullanımı ve teknolojik gelişme örgütsel bir yapıyı nasıl etkiler?


CEVAP: Bir örgütsel yapının oluşumunun (gelişimi ve çökmesinin) karakterini belirleyen teknolojik seviyedir. Biz 1950’lerde köyde eti tuzlayarak mağaradan evimizin yazın serin olan en dip odasında tutarken, Amerikan köylüsü buzdolabına koyuyordu. Örgüt oluşumu ve gelişmesi için elbette o oluşumu ve gelişimi gerektiren teknolojik altyapının oluşması gerekir. Bazı koşullarda yeni teknolojik araçların kullanımı, insanların yeni örgütler oluşturmasını gerektirebilir. Bazı koşullarda var olanı desteklemede ve genişletmekte kullanılabilir.

#12

SORU: Örgüt yapısını belirleyen faktörler nelerdir?


CEVAP: Örgüt yapısını belirleyen faktörler, mekaniksel ve nesnel bir şekilde iş bölümünün ve koordinasyonun sağlanması ötesinde, iş bölümü ve koordinasyonun kim(ler) tarafından, neden, nasıl, nerede, hangi koşullarda, hangi amaç ve sonuçlarla, hangi kaynakları ve nasıl kullanarak sağlanmak istendiği ve sağlandığı ile ilgilidir.

#13

SORU: Örgütsel yapıların genel özellikleri nelerdir?


CEVAP: Örgütsel yapı tarihsel toplum içinde biçimler, bu yapıların biçimlenmesi, dış güçlere bağlı olabilir, bu yapılar birbirine bağımlı parçalardan oluşur. Örgüt içindeki bireylerarasındaki bağımlılık karşılıklı olabilir veya olmayabilir. Örgütün görevsel çevresi amaç için kullanılan çevredir. Sosyal örgütün meşruluğu doğal veya evrensel değildir.

#14

SORU: Örgütsel yönetim nasıl biçimlenir ve değişir?


CEVAP: Örgütsel yönetim örgütün karakterine, bu karakteri belirleyen iç ve çevre faktörlerine göre biçimlenir ve değişir. Kademelenmenin (bürokrasinin, dikey ilişkinin) olmadığı örgütlenmedeki yönetim, faaliyet ve kontrol ortak kararlara, birinin kararına katılmalara, özveriye, karşılıklı vazgeçmelere veya katılmalara, gerektiğinde katılmamalara ve çatışmalara ve uyumsuzluklara bağlı olarak olur.

#15

SORU: Günümüzde örgüt tasarımı konusunda öne sürülen ve uluslararası şirketlerin çıkarlarına uygun fakat bu şirketlerin yapısı olmayan yapı biçiminin egemen öğeleri nelerdir?


CEVAP: ? Güç ve karar vermeyi örgütün aşağı kademelerindeki yönetici kadroya veren âdemi merkeziyetçilik (yerelleşme veya küreselyerelleşme/glocalization). Bu yolla daha çok kamu sektörüne yerelleşme saldırısı olmakta ve belediyeler güçlendirilmektedir. ? Firmada çalışanların sayısını azaltma (Downsizing). Bu tür politika sonucu olarak kamunun zenginlikleri, özelleştirme adı altında firmalara satılmaktadır. Aynı meşrulaştırma politikasıyla, firmalar grup ve kitleler hâlinde işçi atmaktadırlar. ? Reengineering: Etkinlikte kuantum sıçrama yapmak için yeniden tasarım denen politika. Bu politika da firmaların ücret ve işten çıkarma politikalarını destekleme, kamu sektörünü kontrol etme ve zenginlikleri meşrulaştırılmış gasp ile elde etme yollarını meşrulaştırma mekanizmalarından biri olarak ortaya çıkmaktadır.

#16

SORU: Örgütün yönetiminde yönetimsel yapı nasıl bir işleyişe sahiptir?


CEVAP: Örgütün yönetiminde üst yönetim örgütün amacını ve stratejisini belirleyen kadrodur. Orta seviyedeki yöneticiler montaj hattı yürütme otoritesine sahiptirler. Günlük işi yapanlar işçiler ve gözetmenlerdir (supervisor). Tekno yapıyı mühendisler ve teknik uzmanlar oluşturur; örgütün üretim sürecinde danışman rolünü yerine getirirler. İdari kadro insan kaynaklarıyla, personel işleriyle, halkla ilişkilerle, dış çevre ile olan ilişkilerle ilgilenirler.

#17

SORU: Örgütsel yapılar içerisinde kontrolün yapısı ve gerekliliği nasıl değişkenlikler göstermektedir?


CEVAP: Örgütsel kontrol örgütün amacına ve doğasına göre değişir. Otoriter bir ailedeki kontrol ile hoşgörülü bir ailedeki kontrol çok farklıdır. Ordudaki hiyerarşik yapı ve amaçla gelen kontrol ile bir şirketteki de farklıdır. Hiyerarşik kademeler artıkça kontrol kademesi de artar. Örgütlü yaşamda kontrol kaçınılmazdır. Kontrolü doğru veya yanlış, iyi veya kötü yapan kontrolün kendisi değil, karakteridir, ne ve nasıl olduğudur.

#18

SORU: Örgütsel yapılarda formal ve informal yapılar arasındaki ilişki nasıldır?


CEVAP: Formal (resmî) demek, örgütçe belirlenmiş kurallara göre iletişim, ilişki ve işi yapma demektir. İnformal (resmî olmayan) demek örgütün belirlediği kurallar dışında iletişim, ilişki ve iş yapma demektir. Bir örgütün iş kültürü formal ve informalin karışımından oluşur. Formalleşme ile yaratılan ilişkiler sisteminde kişisel duygular ile iş etkinlikleri arasında, duyguların formal yapıya olan etki biçimine göre ya benzeşme ya da farklılıklar konmaya çalışılır. İnformal yapı formal yapının olduğu örgütte oluşur. İnformal yapıda kişinin örgütsel rolü ile kişiyi ayırt edemeyiz. Kişinin formal rolü ile informal rolü iç içe gelişir. İnformal, rol kişinin kendi kişiselliğinden ve örgütte gelişmiş olan genel örgüt kültüründen ve gruplaşmalarla oluşan örgüt grup kültürlerinden kaynaklanır.

#19

SORU: Örgütsel yapı kurmada amaç nedir ve bu amaçların içerikleri nelerdir?


CEVAP: Toplumsal örgütler, bir veya birden fazla kişinin belli amaçla oluşturduğu birliktir. Bu amaçlar, aile kurmada olduğu gibi ortak olabilir veya şirket kurmada olduğu gibi öznel bir çıkarı ve egemenliği gerçekleştirme olabilir. Örgüt, amacına göre siyasal, kültürel ve ekonomik veya bunların karışımı bir birlik olabilir; kamu veya özel olabilir. Kurum, enstitü veya şirket olabilir. Bir aile hem ekonomik, hem kültürel hem de sosyal karaktere sahip olan en az iki kişiden oluşturulmuş kurumsallaşmış bir örgüttür.

#20

SORU: Örgütlerin amacının örgütlerin etkinliklerine etkileri nelerdir?


CEVAP: Toplumsal örgütler kendi varlıklarını gerekli kılan bir veya birden fazla amaca sahiptirler. Bu amaç veya amaçlar etrafında örgütlenen insan (firma kuran, evlenip ev kuran, okul kuran, bir kaçının birçok üzerindeki egemenliğini sağlayan kavim ve devlet oluşturan insan) yaptığı etkinliklerle aynı anda hem amaçlarını gerçekleştirir hem de amaçlı örgüt yapısının kalıcılığını sağlar ve geliştirir. Aynı anda örgütü ve etkinliklerinin bilişsel ve bilinçsel anlamlandırmalarını yapar ve bu anlamlandırmalarla amaç, araç ve örgütsel meşrulukları iletişir.

#21

SORU: Örgütlerin amacı hangi koşullarda değişebilmektedir?


CEVAP: Örgütsel amacın değişmesi için, örgütün varlığının nedeninin değişmesini gerektiren aykırı veya farklı amaç güden yeni bir güç kompozisyonunun oluşması veya yeni gereksinimlerin ve amaçların doğması gerekir. Yoksa sahipliğin el değiştirmesi veya sahiplikte yeni katılanların olması otomatik olarak amaç değişimini getirmez.

#22

SORU: Örgütsel işlev hangi biçimlerde ele alınabilir?


CEVAP: ? İşlev örgütsel çabadaki uygun iş, görev, rol, performans, süreç, faaliyettir. ? Örgütsel işlevler, örgütsel üretim, dağıtım, sağlanan fayda ve faydanın bölüşümü biçimleriyle ortaya çıkanlar bağlamında ele alınır. ? Ne tür bir örgüt olursa olsun, örgütsel fonksiyonlar kendi içsel yapıları çerçevesinde kalmazlar ve kalamazlar; örgütsel fonksiyonlar örgütün amacının gerçekleştirilmesiyle sınırlı değildirler. Ailenin işlevi sadece aile içi ile sınırlı değildir; akrabalara, komşulara, diğer ailelere, çevreye ve topluma işlevsel bağları vardır.

#23

SORU: Bir örgütün fonksiyonları nelerdir ve bu fonksiyonlar nasıl biçimlenmektedir?


CEVAP: Bir şirketin amacı kâr artırmaktan geçerek sermaye birikimi (ve yeni yatırımlar) elde etmek ise şirketin amaçsal fonksiyonu sermaye birikimini sağlamak olabilir. Kültürel bir örgütün (örneğin tiyatro türünün) amacı, kurgulanmış eğlenceden (gösteri işinden) geçerek eleştirel veya var olan egemenliği tutucu kültür üretimi olabilir. Bu amaçla fonksiyon belli tipte kültür üretimi yapma işi olarak belirlenir. Eğer bu kültürel örgüt kâr amacı olmayan kamu hizmeti değil de özel teşebbüs şeklinde biçimlenmişse, o zaman faaliyetteki amaç, öncelikle kültür üretimini araç (mal) olarak kullanıp kâr sağlamak olur. Bu durumda bu örgütün açıkça yerine getirdiği iki fonksiyon vardır: Sermaye için kâr sağlamak ve belli kültürel üretimle bilinç yönetimine katkıda bulunmak. Örgütsel etkinlikler sonucu üretilen ürün ve yaratılan değer ve en önemli olarak yaratılan değerin paylaşımı örgütün fonksiyonunu açıkça ortaya koyar.

#24

SORU: Örgütsel değişim hangi açılardan ele alınabilir?


CEVAP: Örgütsel değişim, inceleyenin yaklaşım tarzına göre yapıdaki çeşitlenme, yatay ve dikey büyüme ve bütünleşme/entegrasyon, merkezîleşme veya ademimerkeziyetçilik (yerinden yönetim) olarak ele alınabileceği gibi yapısal karakterin değişerek yerini bir başkasına bırakması veya zorunlu veya zorla devretmesi olarak nitelenebilir ya da örgütsel değişim tarih içinde üretim biçiminde ve güçlerindeki değişmelerle gelen biçim değişimi olarak ele alınabilir.

#25

SORU: Örgütsel yapılarda değişim ve direniş nasıl oluşur?


CEVAP: Örgütlü yapıların kendileri, kendilerinin istemediği veya kendilerine işlevsel olmayan değişime doğal olarak direnirler. Örneğin, hiçbir ticari örgüt vergilerinin artmasını istemez. Öte yandan, kendileri amaçlarını gerçekleştiren ve çıkarlarına uygun olan her tür değişimi desteklerler. Örgütler yapısal karakterlerine göre değişime çeşitli ölçüde açık veya kapalı olabilirler. Değişim ve direnişin doğası örgütün üretim biçimi ve bu biçime göre yapılandırılmasına bağlıdır.

#26

SORU: Örgütsel iletişim hangi iletişim türlerini kapsar?


CEVAP: Örgütsel iletişim; örgüt içi ilişkileri içeren örgütte olan iletişimi, örgüt dışı ilişkileri içeren örgütler arası iletişimi ve örgütle ilgili her tür iletişimi kapsar.

#27

SORU: Örgütler için örgütsel iletişimin önemi nelerdir?


CEVAP: Örgütsel yapılar, varoluş nedenleri ve yapıları ne olursa olsun, varlıklarını amaçlı ilişkilerle yani iletişimle sürdürürler. Örgütsel iletişim örgütün kendi içi ve çevresiyle olan ilişkilerinin bir fonksiyonudur. Bu iletişim örgütlü yerdeki (örneğin ev, iş yeri, okuldaki) durum ve rollere, mülkiyet, güç ve çıkar ilişkilerine göre farklı karakterler taşır. Bu karakterler eşitlikçi, paylaşımcı, katılımcı ve özgür bir ilişkiden/iletişimden, tek yönlü egemenliğin olduğu ve mücadelelerin verildiği veya mücadelenin katı kurallarla engellendiği ilişki/iletişim biçimine kadar çeşitlilik gösterir.

#28

SORU: Örgütlenmenin yapısal doğasını değiştiren etkenler nelerdir?


CEVAP: Örgütlenmenin yapısal doğası; ? Ulaşmak istenilen amaçlara, ? Bu amaçlara bağlı örgütlenme biçimine, ? Kabul edilebilir davranışları tanımlayan normlara, ? Bireyin aldığı pozisyona (iş bölümüne) veya ilişkideki konumuna (güç ilişkisine), ? Grup içindeki pozisyonla bağıntılı davranışa (rollere; boyun eğme ve boyun eğdirmeye) ? Pozisyonlar ve roller arasındaki ilişki kalıplarına göre değişir.

#29

SORU: Örgüt iletişiminin işlevleri nelerdir?


CEVAP: ? Üretim görevi; örgütsel görevlerin yapılması ve işlerin bitirilmesiyle ilgili işlevlerdir. ? Muhafaza etme; örgütün kendisinin sürekli çalışmasıyla ilgili kurallar ve politikalar; sapmaları düzenleyen geri besleme, resmî olmayan ilişkiler, örgütün üretim ve yenilik gereksinimleri hakkında üyelerin algılarını etkileyen iletişim, çalışanların kendi değerleri ve önemleri hakkındaki duygularını etkileyen iletişim gibi görevlerdir. ? Yenilik; örgütteki değişimle ilgilidir. ? Belirsizlik azaltma; Örgüt içini ve dışı çevreyi daha tahmin edilebilir kılmaktır.

#30

SORU: Örgütsel iletişimdeki yapılar nelerdir ve bu yapıların örgütsel iletişimdeki rolleri nelerdir?


CEVAP: İlişki kalıbı olarak ele alındığında, iletişim önce resmî (formal) ve resmî olmayan (informal; dedikodu dâhil) diye gruplandırılır. Resmî iletişim, örgütün egemen yapısının önceden belirlediği kanallar ve ilişkiler yoluyla örgütte çalışanların görevleriyle ilgili formal rollerini yerine getirmelerindeki iletişimdir. Bu iletişim örgütün yapısının dikte ettiği iletişimdir. Resmî olmayan iletişim, resmî iletişimin dışında, örgütün günlük çalışması sırasında sürekli olan ve genellikle resmî olandan niceliksel olarak fazla olan iletişimdir. Resmî olmayan iletişim (informal iletişim) örgütteki burada her şey böyle yapılır sözüyle özetlenebilir. Hem yatay hem de dikey yönde akar. Resmî kanallardan hızla yayılır. Resmî olmayan iletişim örgüt içinde kurallar dışı yapılanmayla bağıntılıdır. Resmî olmayan yapılanmalar örgüt içindeki kararları etkileyen kişiler arası ilişkiler ağıyla gelir. Bu kararlar resmî şemalarda yer almaz fakat resmî şemalar için görevseldir, onları tamamlar, ya da resmî şemalarla uyum içinde değildir; onlara ters düşer. Fakat ters düştüğü durumlarda bile örgütün işlemesinde görevsel olabilir.

#31

SORU: Bir örgütün iç çevresinin özellikleri nelerdir ve iç çevrenin atmosfer ile arasındaki ilişki nasıldır?


CEVAP: Örgütün iç çevresi örgütün yapısal sınırları içindeki, örgütün günlük işlerini yürüttüğü fiziksel, psikolojik ve kültürel mekândır. Bu mekânda egemen bir atmosfer/iklim vardır. Bu örgüt iklimi iç çevredeki resmî ve resmî olmayan ilişkilerin ve iletişimin dinamik bir ürünüdür. Bir örgütün iç çevresinin iklimi sadece örgütün bürokratik karakteriyle, başarısı ve verimliliği ile ilişkili değildir, aynı zamanda örgütteki insanların günlük yaşamdaki ruh sağlığının ciddi bir şekilde etkilenmesiyle ilişkilidir.

#32

SORU: Bir örgütün dış çevresinin özellikleri nelerdir ve örgütün dış çevreyle ilişkisi nasıl oluşmaktadır?


CEVAP: Örgütün dış çevresi o örgütün varlığının (ve yok oluşunun) koşullarını beraberinde getiren diğer örgütlü yapılardır. Dış çevre, örneğin kural koyan devlet kurumlarından, o örgütle geçici veya sürekli bağı olan bireye kadar çeşitlenir. Dış çevreyle olan iletişim, örgütün dışla olan tüm işlerini yürütme faaliyetleriyle gelen günlük iletişimleri içerir. Bu da örgütün yapısına göre değişir. Kurum ve şirket gibi örgütlenmeleri günlük iş faaliyetleri dışında, kurum ve şirkette çalışan bireylerin başkalarıyla (onlarla) olan ilişkilerinde biz kimliğini yansıtmasıyla olur. Tüm örgütlerde (aile, okul, dernek, futbol takım›, belediye) dışla ilişkide bireylerin özgürce davranması ve karar vermesi örgütün doğasına göre değişir. Herhangi bir örgüt kendi dışıyla ilişkisinde, amaçlı örgütsel ve örgüt üyelerinin günlük ilişkilerinden geçerek kendinin varlığını, varlığının önemini, faydasını, gerekliliğini, doğruluğunu ve meşruluğunu kanıtlamaya çalışır; kendini sürdürmeye, kendi için maksimum psikolojikduygusal doyum veveya materyal faydayı sağlamaya çalışır.

#33

SORU: Örgütlü yapılarda medya kullanım biçimleri nelerdir ve hangi koşullarda kullanılır?


CEVAP: Örgütlü yapıların karakterine göre, kullanılan medya da nicel ve nitel olarak farklılaşır. İşin gereği olarak iş zamanında asla teknolojiyle aracılanmış medya; kullanılmaz, sınırlı kullanım gerektirebilir, sürekli medya kullanımı olabilir ya da her durumda, kullanılmaması gerekse bile kullanılır. İşin gereği olarak kişiler arası konuşma; tümüyle yasaktır, kısmen yasaktır, işin akışını engellemediği sürece herhangi bir kısıtlama yoktur veya işi aksattığı hâlde informal olarak yoğun bir şekilde kullanılır.

#34

SORU: Örgütlü yapılarda kullanılan eski, klasik ve yeni kullanılan araç ve iletişim türleri nelerdir?


CEVAP: ? Yüz yüze iletişim: her örgütlü yapıda olandır. ? Yazılı iletişim: Bu türler elle yazılmış notlar, bilgisayarla yazılıp basılmış mektuplar, belgeler, raporlar ve duyurular, grafiklerdir. ? Geleneksel teknolojiler: masa telefonu, fax, sesli konferans, radyo, çağrı sistemi, telsiz telefon, hoparlör sistemi, kâğıt, kalem, not defteri, daktilo, elektronik daktilo. ? Yeni teknolojiler: telekonferans için polycom, cep telefonu. ? Bilgisayarla aracılanmış iletişimler: e-posta, görüntülü mesaj, chat, anında mesaj, İnternet konferansı, video konferansı, sesli posta, örgüt içi İnternet ağı. ? Ses ve görüntü kaydıyla izleme/gözetleme. ? İnsan kaynaklarında kullanılan kayıt tutma sistemleri. ? İşçinin işe gelip gitmesini kontrol eden sistem.

#35

SORU: Çatışma hangi koşullarda ortaya çıkabilmektedir?


CEVAP: Çatışma, istem ve beklenti uyuşmazlığında, çıkar ayrılığında, bir kaynak üzerinde rekabette, farklı istekte olan kişi veya grup üzerinde baskıda, kabul için zorlamada, kasıtlı anlaşmazlık arayışında ve egemenlik ilişkilerinde ortaya çıkar.

#36

SORU: Örgüt içi ve örgütler arası çatışmada başvurulabilecek en yaygın çözüm yolları nelerdir?


CEVAP: ? Çatışmadan kaçınma (eğer mümkünse güçlü istemezse güçsüzün kaçınma olasılıkları ortadan kalkar) ? Çatışma durumunda uzlaşmaya gitme (her iki taraf da isterse) ? Vazgeçmelerden geçerek anlaşmaya varma ? İş birliğine girme (diğer taraf iş birliği istiyorsa) ? İlişkiye son verme (eğer yapabilirse) ? Çatışmanın nedeni ve çözümü üzerinde anlaşmaya varma (eğer mümkünse ve her iki taraf da istiyorsa) ? Çaresizlik nedeniyle, durumu kabullenme (güçsüzün seçeneği) ? İdare etme adı altında çatışmayı tatlıya bağlama (güçsüzün ve çatışmadan kaçınmak isteyenin seçeneği) ? Çeşitli güç kullanımı, rekabet ve baskıyla istediğini elde etmeye çalışma (çatışmayı çözüm olarak kullanma).

#37

SORU: Çatışma için başvurulabilecek pratik ve yasal mekanizmalar nelerdir?


CEVAP: Çatışma çözümü için gruplar, örgütler, kuruluşlar ve devletler çeşitli pratik ve yasal mekanizmalar geliştirmişlerdir. Ombudsmanlık, tüketici haklarını koruma, işçi/memur haklarını koruma, küçük anlaşmazlıklar mahkemesi, iyi iş bürosu, grup içinde şikâyet mercileri ve kutuları, ihtiyarlar heyeti, kavga eden kardeşlerin şikâyet ettiği anne ve baba, mafya başlarının kurduğu heyetler, sendika ve kapitalist arasındaki anlaşmazlık için tarafsız arabulucu sistemi buna birkaç örnektir.

#38

SORU:

Örgütler de nasıl bir yapısal ruh vardır?


CEVAP:

Örgütler; üretim, dağıtım ve tüketimin doğasına göre farklı birlikteliği, iş birliğini ve rekabeti, paylaşmayı ve sömürüyü, özgürlük ve köleliği, sahip olmayı ve sahip olunmayı heceler. Dolayısıyla, bir örgütlü yapı, bu yapının yöneticilerinin veya destekleyicilerinin sundukları açıklamalara bakarak geçerli bir şekilde anlaşılamaz


#39

SORU:

Örgütlerin doğal yapısını anlamak için hangi soruların cevap bulması gerekmektedir?


CEVAP:

Bir örgütlü yapı, bu yapının yöneticilerinin veya destekleyicilerinin sundukları açıklamalara bakarak geçerli bir şekilde anlaşılamaz. Bir yapının doğası; öncelikle, (a) ne için örgütlendiği, (b) nasıl örgütlendiği, (c) örgütün kendi içindeki ve dışıyla olan ilişkilerinin nasıl biçimlendirildiği ve nasıl yürütüldüğü gibi sorulara verilen yanıtlarla anlaşılabilir.


#40

SORU:

Örgütler nasıl birimler olarak kendini gösterirler?


CEVAP:

Örgütler, (a) belli amaçlarla (b) çoğu kez bilinçli olarak (c) bir veya birden fazla kişi tarafından kurulmuş, (d) bir kişinin yerine getiremeyeceği veya bir kişinin kendisinin yerine getirmek istemediği (e) en az bir üretim faaliyetini gerçekleştiren (f) toplu birimlerdir. Örgütler doğalarına göre; tarikat, dernek, tiyatro, vakıf ve okul gibi birimler olabilir.


#41

SORU:

Örgüt nasıl bir birlik olabilir?


CEVAP:

Örgüt, siyasal, kültürel veya ekonomik bir birlik olabilir; kamu veya özel bir kuruluş olabilir; kurum, enstitü veya şirket olabilir.


#42

SORU:

Aileyi bir örgütlü yapı olarak nasıl değerlendirebiliriz?


CEVAP:

Aile hem ekonomik, hem kültürel ve hem de sosyal karaktere sahip olan en az iki kişiden oluşturulmuş, resmî kurallar ve yazılı olmayan gelenekler, örf ve adetlerle kurumsallaşmış bir örgütlü yapıdır.


#43

SORU:

Toplum içindeki örgütlere hangi örnekleri verebiliriz?


CEVAP:

Özel şirket olarak biçimlenmiş bir hastane, sağlık hizmeti veren bir örgüttür. Polis ve ordu gibi devlet kurumları belli amaçları gerçekleştirmek için örgütlenmiş ve meşrulaştırılmış insan topluluğudur. Bir siyasal parti, belli çıkarların gerçekleşmesi için oluşturulmuş bir birimdir. Meşru ve yasal olabileceği gibi gayri-meşru ve yasa dışı da olabilir. Dolayısıyla, örgüt kavramı sadece şirketlere mahsus ve sadece şirketleri içeren bir kavram değildir.


#44

SORU:

Toplumsal örgütlenmelerin hepsi doğal nedenlere ve kolektif kaçınılmaz gereksinimlere mi dayanmaktadır?


CEVAP:

Toplumsal örgütlenmelerin hepsi doğal nedenlere ve kolektif kaçınılmaz gereksinimlere dayanmaz. Örneğin reklam şirketleri biçiminde örgütlenme, bir doğal veya evrensel gereksinimin bir sonucu değildir. Öznel çıkarların genel çıkarlar üzerinden geçerek gerçekleştirilmesi ile ilgili öznel amaçlı yapılardır. Dinî örgütlerin insanların inanma ihtiyaçlarını, siyasal örgütlerin insanların yönetim ihtiyaçlarını ve ekonomik örgütlerin ise insanların ekonomik ihtiyaçlarını karşılamak için var olduğunu söylemek, oluşturulmuş bu örgütlenmelerin meşrulaştırılmasıdır; geçerli bilimsel bir açıklama değildir, biliş yönetimi açıklamasıdır. İnsanların
ihtiyaçlarının örgütlü ifadeleri ancak o örgütlü yapının sağladığı faydanın bölüşümü toplumdaki herkesi kapladığı ve hakkaniyet ölçülerine göre yapıldığında, bu örgütlü ifade herkesin çıkarının ifadesidir. Bu da çok ender olur. Çoğu örgütler, özellikle ticari ve siyasal örgütler, herkese mal edilseler bile, aslında öznel çıkarların ifadesidir. 


#45

SORU:

Toplumsal örgütlenmelerin  ortak öğeleri nelerdir?


CEVAP:

Toplumsal örgütlenmelerin hepsi de ciddi farklılıklar yanında, ortak öğelere sahiptirler. Bu ortak öğeler, aynı zamanda onların farklılıklarının da kaynağıdır.
Ortak özellikler ve farklılık kaynakları özellikle şunlardır:
• Her örgüt örgütlenmiş mekâna ve örgütlü zamana bağımlıdır. Bu yer İnternet olsa bile.
• Belli bir veya birden fazla amaca sahiptir.
• Birden fazla kişiden oluşur, çünkü toplumsal örgütlenme birden fazla kişiyi gerektirir.
• İş bölümü, güç ve çıkar ilişkileri vardır.
• Çeşitli karakterdeki mülkiyet ilişkileri, baskı, gönüllü ve zorunlu katma ve katılma, egemenlik ve mücadele vardır.
• Görece sınırlara sahiptir. Örneğin, ailenin temel örgütlü yer ile sınırı evdir ve bu sınır ilişkisel bağlamda akrabalara ve ötesine kadar genişletilebilir.
• Kendi içinde ve çevresiyle etkileşim ve iletişimdedir. Dolayısıyla örgütselyapısal sınırlar sadece bir birimin tanımının parçasıdır: Örgüt varlığını kendi içi ve dışıyla olan ilişkilerinden geçerek sürdürür.
• Zaman ve mekân içinde kısa veya uzun dönemde değişikliğe\değişime uğrar.


#46

SORU:

Örgütsel başlangıç konusunda oluşumu belirleyici en temel faktör nedir?


CEVAP:

İnsan örgütlü yaşamın yaratıcısı ve yürütücüsüdür; örgütlü yaşamı oluşturan, tutan ve değiştirendir. Her konuda olduğu gibi, örgütsel başlangıç konusunda da oluşumu belirleyici en temel faktör doğal veya yapay gereksinim hissetme veya hissettirilmedir. Fakat gereksinimi hissetmek yeterli değildir, onun üzerinde düşünme ve faaliyete geçmek gerekir. Bu da yeterli değildir; gereksinimi giderme için yaptığımız faaliyeti üzerinde de düşünmemiz ve faaliyeti geliştirme için çaba göstermemiz gerekir.


#47

SORU:

Örgütlü yaşamın  başlangıcında hangi koşullar ortaya çıkmaya başlar?


CEVAP:

Örgütlü yaşamın başlangıcıyla, aynı zamanda (a) BENliğin, (b) BİZliklerin, (c) bizden olmayan düşman ve dost ONLARın, (ç) iktidar/güç yapılarının ve ilişkilerinin, (d) örgütsel yapının tanrıdan, doğadan ve yasalardan geçerek meşrulaştırılmasının oluşması ve gelişmesinin ilk koşullarının oluşma olasılığı da başlar. Bu olasılığın (örneğin eski imparatorluklarda) gerçekleşmesiyle, insan ve doğal kaynakların sömürüsü, kölelik, egemenlik ve mücadele de gelişir.


#48

SORU:

Eski Çağ’dan beri süregelen en köklü ve egemen örgütlenme yapısı hangisidir?


CEVAP:

Eski Çağ’dan beri süregelen en köklü ve egemen örgütlenme yapısı, siyasal güç olan veya siyasal gücün yanında yer alan örgütlü dindir. İnsan inancı birileri tarafından örgütlenince, artık o inanç, siyaset yapmaya ve ekonomik gücün kendisi veya egemen parçası olur. Örgütlü dinin ve siyasetin başladığı yerde dürüstlük, hakkaniyet ve insan onuru ezilmeye ve acı çekmeye başlar.


#49

SORU:

Bir toplumsal yapı neyi ifade eder?


CEVAP:

Bir toplumsal yapı, benzerliklerin egemenliğinin bir ifadesidir. Bu benzerlikler egemenliğinde biçimlenen sosyal kaynaklar, kaçınılmaz olarak benzer örgütsel yapıların oluşmasına katkıda bulunacaklardır. Bu oluşumun genel egemen karakteri örgüt büyüse bile temel özellik olarak kalacaktır. 


#50

SORU:

Örgütün oluşması için hangi koşul gerekmektedir?


CEVAP:

Örgütün oluşması için kaynakların olması ve bu kaynakların harekete geçirilmesi gerekir. Oberschall’a göre kaynakları harekete geçirme kolektif amaçlar için kalabalık, grup, dernek ve örgütler oluşturma sürecidir. Kapitalist toplumlarda, bu kaynaklar az çok “serbest akmaktadır” ve geleneksel toplumlardan daha kolayca harekete geçirilebilir. Son iki cümlenin birincisindeki “kolektif amaçlar” şirketler, dernekler ve gruplar için geçersizdir, çünkü bu tür örgütlenmeleri kuranların amacı ve örgütlenmenin amacı kolektif değil, özneldir. Son cümle ise tümüyle yanlıştır, çünkü “serbest akan” kaynak yoktur. Kaynaklar mülkiyetin ve mülkiyet ilişkilerinin bir parçasıdır.


#51

SORU:

Örgüt olgusunu kısaca nasıl tanımlarız?


CEVAP:

Örgüt olgusu insanın biçimlendirdiği bir yapısal etkinlikler bütünüdür. Bu bütün aynı zamanda kendini çevreleyen diğerlerinin bir parçasıdır ve onlarla etkileşim içindedir. Örgütü oluşturan temel öge insan olduğu için örgütün var oluşu insan kaynağının var oluşuna bağlıdır. İnsan kaynağı örgütün amacını gerçekleştirmek için tüm hammaddeleri, teknolojik araçları ve iş süreçlerini harekete geçirerek üretimi yapandır.


#52

SORU:

İnsan kaynaklarının kötüye kullanımı hangi sonuçları beraberinde getirmiştir?


CEVAP:

İnsan kaynaklarının kötüye kullanımı tarih boyu üzücü insanlık durumları yaratmıştır ve yaratmaya devam etmektedir. Günümüzde bu kötüye kullanımın başında işsizlik ve ücret politikalarıyla yoksul bırakma gelir. İnsanların örgütsel yapıdan ve ilişkilerden hoşnutsuzluğu, başkaldırıya ve yeni örgütlenmeler yaratılmasına ciddi katkıda bulunur. Her ülkede ırksal, cinsel ve dinsel gruplar herhangi bir nedenle ekonomik, siyasal, kültürel bakımlardan ayırımcılığa uğradıklarını hissettiklerinde içlerine kapanırlar, yakınlaşırlar ve kültürel, ekonomik, sosyal ve siyasal örgütler kurarlar ve meşru veya gayrimeşru sayılan mücadeleye girerler. Bu sırada, çıkar yarışında olan uluslararası ve uluslar içi egemen siyasal, kültürel ve ekonomik güçler kendi çıkarlarını gerçekleştirmek için bu grupları ve örgütlenmeleri kullanma yoluna giderler. Bu da elbette, durumu daha da kötüleştirir. Çok daha kötüsü ise kontrol politikalarının, çoğunlukla hoşnutsuz insanları hoşnutsuzluğunu ifade edecek örgütlenmelerden mahrum etmek, kendini ifade etme kaynaklarını elinden almak, var olan kaynakların kullanımını zorlaştırmak ve yasalarla kontrollü bir kullanım içine hapsetmek biçiminde olmasıdır. Bu hapsedişin iletişimi ise çoğunlukla “sahte imajlar inşa etme” biçiminde olmaktadır. 


#53

SORU:

İnsan kaynaklarının kötüye kullanımında kontol politikalarının yetersiz kalması hoşnutsuz insanların nasıl sahneye çıkmasına neden olmaktadır?


CEVAP:

Kontrol politikalarının, çoğunlukla hoşnutsuz insanları hoşnutsuzluğunu ifade edecek örgütlenmelerden mahrum etmek, kendini ifade etme kaynaklarını elinden almak, var olan kaynakların kullanımını zorlaştırmak ve yasalarla kontrollü bir kullanım içine hapsetmek biçiminde olmasıdır. Bu hapsedişin iletişimi ise çoğunlukla “sahte imajlar inşa etme” biçiminde olmaktadır. Sahte imaj inşasında hoşnutsuz insanların örgütlenme ve kendini ifade etme özgürlüğüne sahip olduğu sürekli tekrarlanırken, diğer taraftan sürekli meşrulaştırılmış süreçler, kurallar, kaideler, kaynakları elde etme ve kullanma zorlukları getirilerek, ifade etme olasılıkları ortadan kaldırılmaktır. Bu da kaçınılmaz olarak, toplumsal çatışmaları derinleştirmektedir.


#54

SORU:

Teknoloji bir örgütsel yapı içerisinde hangi boyutu oluşturmaktır?


CEVAP:

Teknoloji birikmiş bilgiyle olanaklar kullanılarak oluşturulur. Bir örgütsel yapının oluşumunun (gelişimi ve çökmesinin) karakterini belirleyen teknolojik seviyedir:Biz 1950’lerde köyde eti tuzlayarak mağaradan evimizin yazın serin olan en dip odasında tutarken, Amerikan köylüsü buzdolabına koyuyordu.
Örgüt oluşumu ve gelişmesi için elbette o oluşumu ve gelişimi gerektiren teknolojik altyapının oluşması gerekir. Bazı koşullarda yeni teknolojik araçların kullanımı, insanların yeni örgütler oluşturmasını gerektirebilir. Bazı koşullarda var olanı desteklemede ve genişletmekte kullanılabilir. Bu kullanımla gelen ilişkilerde, bazı örgüt yapıları olumlu yönde etkilenip güçlenirken, diğerleri de zor durumda kalabilir.


#55

SORU:

Örgütlerin ortaya çıkışında iş bölümü nasıl bir role sahiptir?


CEVAP:

Örgütlerin çıkışına sebep olarak en yaygın verilen neden iş bölümüdür. Bu görüş tümüyle yanlıştır, çünkü iş bölümü örgütten önce olmaz; örgüt içinde olur. Yani, iş bölümünün olması için örgüt olması gerekir. İş bölümü örgütün kurulmasıyla veya kurulmasından sonra, eğer işin karakteri gerektiriyorsa, ortaya çıkar.


#56

SORU:

Bir örgüte katılmanın sonucunda hangi değerler ortaya çıkmaktadır?


CEVAP:

Katılmanın sonucunda bazı değerler üretilir. Bu değerler maddi veya düşünsel olabilir. Aile kurumuna katılmada elde edilen materyal ve psikolojik doyumlar ve kazançlar ile bir şirkete çalışan işçi olarak katılmada elde edilen maddi ve psikolojik doyumlar arasında farklılıklar olacaktır. Ayrıca, ne tür örgüt olursa olsun, katılanın katılımıyla yarattığı değerler ile karşılığında elde ettiği veya ona verilen değerler arasında hakkaniyet ölçülerine göre bire bir dengeli bir bağ aranmamalıdır, çünkü olma olasılığı çok azdır. Bunun önde gelen nedeni yapısal karakterlerdeki güç veya mülkiyet ilişkileri veya iş bölümündeki farklılaşmadır. 


#57

SORU:

Örgüt yapısını belirleyen faktörler nelerdir?


CEVAP:

Örgüt yapısını belirleyen faktörler basitçe, mekaniksel ve nesnel bir şekilde iş bölümünün ve koordinasyonun sağlanması ötesinde, iş bölümü ve koordinasyonun kim(ler) tarafından, neden, nasıl, nerede, hangi koşullarda, hangi amaç ve sonuçlarla, hangi kaynakları ve nasıl kullanarak sağlanmak istendiği ve sağlandığı ile ilgilidir.


#58

SORU:

Örgütsel yapıları ve ilişkilerini tarihsel süreçle nasıl  ilişkilendirebiliriz?


CEVAP:

Örgütsel yapı tarihsel toplum içinde biçimlenir: Örgütsel yapılar ve ilişkiler, hangi ve ne tür örgüt olursa olsun, içinde bulunduğu tarihsel koşullardan bağımsız kendine özgü eşsiz karakter ve kimlik oluşturmaz ve oluşturamaz. Örgütsel yapı yer ve zamana bağımlı insanın tarihselliğinin bir fonksiyonudur. İnsan tarihi de egemenlik ve mücadeleler tarihidir.


#59

SORU:

Örgütün biçiminin ne ve nasıl olduğu, kendini nasıl oluşturduğu konusunda hangi önemli noktaları göz önünde bulundurabiliriz?


CEVAP:

 Örgütsel yapılar ve ilişkilerin ortaya çıkması ve devam sürecinde göz önünde bulundurulması gereken noktalar; Örgütsel yapı tarihsel toplum içinde biçimlenir, Örgütsel yapıların biçimlenmesi dış güçlere bağlı olabilir, Örgüt birbirine bağımlı parçalardan oluşur, Örgütte İnsanlararası bağımlılık karşılıklı olabilir veya olmayabilir, Örgütün görevsel çevresi amaç için kullanılan çevredir, Sosyal örgütün meşruluğu doğal veya evrensel değildir.


#60

SORU:

Örgütsel yönetim hangi faktörlere göre biçimlenir ve değişir?


CEVAP:

Örgütsel yönetim örgütün karakterine, bu karakteri belirleyen iç ve çevre faktörlerine göre biçimlenir ve değişir. Kademeleşmenin (bürokrasinin, dikey ilişkinin) olmadığı örgütlenmedeki yönetim, faaliyet ve kontrol ortak kararlara, birinin kararına katılmalara, özveriye, karşılıklı vazgeçmelere veya katılmalara, gerektiğinde katılmamalara ve çatışmalara ve uyumsuzluklara bağlı olarak olur.


#61

SORU:

Günümüzde örgüt tasarımı konusunda öne sürülen egemen yapı biçimi nasıldır?


CEVAP:

Günümüzde örgüt tasarımı konusunda öne sürülen egemen yapı biçimi, uluslararası şirketlerin çıkarlarına uygun olan fakat uluslararası şirketlerin yapısı olmayan yapı biçimidir. Bu biçimde ileri sürülen temel yapı tasarımında egemen ögeler öncelikle şunlardır: (1) güç ve karar vermeyi örgütün aşağı kademelerindeki yönetici kadroya veren ademi merkeziyetçilik (yerelleşme veya küresel-yerelleşme/glocalization). Bu yolla daha çok kamu sektörüne yerelleşme saldırısı olmakta ve belediyeler güçlendirilmektedir. (2) Firmada çalışanların sayısını azaltma (Downsizing). Bu tür politika sonucu olarak kamunun zenginlikleri,
özelleştirme adı altında firmalara satılmaktadır. Aynı meşrulaştırma politikasıyla, firmalar grup ve kitleler hâlinde işçi atmaktadırlar. (3) Reengineering: Etkinlikte “kuantum” sıçrama yapmak için yeniden tasarım denen politika. Bu politika da firmaların ücret ve işten çıkarma politikalarını destekleme, kamu sektörünü kontrol etme ve zenginlikleri meşrulaştırılmış gasp ile elde etme yollarını meşrulaştırma mekanizmalarından biri olarak ortaya çıkmaktadır.


#62

SORU:

Örgütsel iletişim kavramı ne anlatır?


CEVAP:

Örgütsel iletişim kavramı örgüte ait tarihsel bağlam, amaç ve işlevlerle gelen üretim ilişkilerinin doğasını anlatır.


#63

SORU:

Her hangi bir kişiler arası, örgüt içi veya örgütler arası çatışma durumunda başvurulan veya başvurmak zorunda kalınılan en yaygın çözüm yolları nelerdir?


CEVAP:

Her hangi bir kişiler arası, örgüt içi veya örgütler arası çatışma durumunda başvurulan veya başvurmak zorunda kalınılan en yaygın çözüm yolları:
• Çatışmadan kaçınma (eğer mümkünse güçlü istemezse güçsüzün kaçınma olasılıkları ortadan kalkar)
• Çatışma durumunda uzlaşmaya gitme (her iki taraf da isterse)
• Vazgeçmelerden geçerek anlaşmaya varma
• İş birliğine girme (diğer taraf iş birliği istiyorsa)
• İlişkiye son verme (eğer yapabilirse)
• Çatışmanın nedeni ve çözümü üzerinde anlaşmaya varma (eğer mümkünse ve her iki taraf da istiyorsa)
• Çaresizlik nedeniyle, durumu kabullenme (güçsüzün seçeneği)
• “İdare etme” adı altında çatışmayı tatlıya bağlama (güçsüzün ve çatışmadan kaçınmak isteyenin seçeneği)
• Çeşitli güç kullanımı, rekabet ve baskıyla istediğini elde etmeye çalışma (çatışmayı çözüm olarak kullanma)
Çatışma çözümünde, anlaşmazlık olan konu veya şey üzerinde iki tarafın da memnun olacağı bir sonuç beklenir.