SPOR EKONOMİSİ Dersi SPOR EKONOMİSİNDE EMEK PİYASASI soru cevapları:

Toplam 60 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Emek nedir?


CEVAP: Mal ve hizmetlerin üretimi için ortaya konan fiziksel ve zihinsel çabaya emek adı verilir.

#2

SORU: Emek piyasası nedir?


CEVAP: Emek piyasası emeği sunan kişilerle, emeği kullanmak isteyen firmaların bir araya geldikleri piyasadır. Emeğin fiyatı da çalışanların sundukları emek karşılığında firmalardan aldıkları ücret ya da toplu olarak alındığında maaştır.

#3

SORU: Emek talebi nedir?


CEVAP: Emek, mal ve hizmet üretiminde kullanılmak üzere talep edilen bir üretim faktörüdür. Bu nedenle emek talebi aslında bir türetilmiş taleptir. Çünkü emek talebi, emeğin üreteceği mal ve hizmetlerin tüketiciler tarafından talep edilmesi sonrasında ortaya çıkar. Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, önce mal ve hizmetler tüketiciler tarafından talep edilmekte, daha sonra da bu mal ve hizmetlerin üretilmesi için gerekli olan faktörlerden birisi olan emek üreticiler tarafından talep edilmektedir. Bu nedenle işçiler tarafından üretilen mal ve hizmetler, emek talebinin önemli belirleyicileridir.

#4

SORU: Kârını maksimize etmek isteyen firma neler yapmalıdır?


CEVAP: Kârını maksimize etmek isteyen bir firma üretim sürecindeki iktisadi stratejilerini sürekli değerlendirmeli ve üretimini nasıl gerçekleştireceğine, bu süreçte ne kadar emek ve ne kadar sermaye kullanacağına karar vermek durumundadır. Bu aşamada daha önce iktisada giriş derslerinizde öğrenmiş olduğunuz bir temel kuralı hatırlamakta fayda var. İster tam rekabet, isterse tekel piyasası olsun, faaliyette bulunulan piyasa türünden bağımsız olarak, kârını maksimize etmek isteyen bir firma marjinal maliyetinin, marjinal gelirine eşit olduğu üretim düzeyinde üretim yapmalıdır.

#5

SORU: VMP = P ×MP formülü neyi ifade etmektedir?


CEVAP: Burada VMP marjinal ürün değerini, P çıktının birim fiyatını ve MP işçinin marjinal ürününü ifade etmektedir. Tam rekabetçi bir piyasada fiyat aynı zamanda marjinal hasılaya eşittir. Bu nedenle formülde fiyat (P) yerine marjinal gelir (MR) de kullanılabilir. Bu durumda formül VMP MR ×MP şeklini alır.

#6

SORU: Bir firmanın mümkün olan en yüksek kâr düzeyine ulaşması için ne yapması gereklidir?


CEVAP: Emeğin marjinal ürün değeri, ilave işçinin firma için yarattığı değeri ifade etmektedir. Başka bir ifade ile firmanın bir tane daha fazla işçi çalıştırması sonucunda gelirinde ne kadar artış olacağını gösterir. Ücret düzeyi ise ilave işçinin firmaya olan maliyetini ifade eder. Emeğin marjinal ürün değeri ile ücret düzeyi birlikte firma tarafından ne kadar emek talep edileceğini gösterir. Çalıştırılan işçi sayısı arttıkça marjinal ürün değeri azaldığından, kâr maksimizasyonu için burada temel bir kural ortaya çıkmaktadır. Kârını maksimize etmek isteyen bir firma marjinal ürün değerini ücret düzeyine eşitleyen sayıda işçi çalıştırmalıdır. Eğer marjinal ürün değeri ücret düzeyinin üzerinde ise, firma bir tane daha fazla işçi çalıştırarak kârını arttırabilir. Eğer ücret düzeyi marjinal ürün değerinin üzerinde ise firma bir işçiyi işten çıkartarak kârını arttırabilir. Ancak ücret düzeyi marjinal ürün değerine eşitlendiğinde firmanın çalıştırdığı işçi sayısını değiştirerek kârını arttırması mümkün olmaz.

#7

SORU: Emek verimliliğinin artışına neden olan etkenler nelerdir?


CEVAP: Emek verimliliğinin artması, emek talebini bazı durumlarda arttırırken, bazı durumlarda da azaltabilir. Bunu marjinal ürün değeri kavramını kullanarak açıklayabiliriz. Verimlilikteki artış emeğin marjinal ürününün ve marjinal ürün değerinin artmasına neden olurken, üretimin maliyetini azaltarak fiyat ve marjinal hasıla üzerine aşağı yönde bir baskı yapmaya başlar. Emek talebinin ne yönde değişeceği ise marjinal ürünün ne kadar arttığına ve marjinal hasılanın ne kadar azaldığına bağlıdır.

#8

SORU: Emek talebini değiştiren faktörler nelerdir?


CEVAP: ? Firmanın ürettiği ürünün fiyatı, ? Diğer üretim faktörlerinin fiyatı, ? Teknoloji.

#9

SORU: Emek arz eğrisi neyi yansıtır?


CEVAP: Emek arz eğrisi kişilerin boş zaman ve çalışma arasındaki tercihlerini yansıtır. Pozitif eğimli bir emek arz eğrisi, ücretlerdeki artışla birlikte arz edilecek emeğin de artacağını gösterir. Zaman kısıtlı olduğundan daha fazla çalışmanın sonucunda daha az boş zaman kalır. Ancak emek arz eğrisi her zaman pozitif eğimli olmayabilir. Gelir etkisi nedeniyle belli bir noktadan sonra geriye doğru dönebilir. Ancak toplumun geneli açısından düşünürsek ücretlerin artması sonucu emek arzını arttıracak kişiler mutlaka bulunacaktır. Bu nedenle piyasa emek arz eğrisi pozitif eğimlidir.

#10

SORU: Spor endüstrisinde emek arzı neden diğer endüstrilerden farklıdır?


CEVAP: Spor endüstrisindeki emek arzı, çalışma kararını etkileyen ücret dışındaki faktörlerin önemi nedeniyle diğer endüstrilerden farklıdır. Ücretlerle sağlanan parasal getiri haricinde bazı kişiler spor endüstrisinde çalışmaktan ayrı bir keyif alırlar. Eğer kişi spor endüstrisinde bulunmayı başka bir sektörde çalışmaya göre çok daha fazla istiyorsa, aynı ücret düzeyinde bile olsa spor endüstrisindeki emek arzını arttırır.

#11

SORU: Piyasa emek arz eğrisi neyi gösterir?


CEVAP: Piyasa emek arz eğrisi belli bir işgücü piyasasında tüm hane halkları tarafından arz edilen emek miktarını göstermektedir. Her ücret düzeyinde tüm hane halkları tarafından arz edilen emek miktarları toplanarak elde edilmektedir.

#12

SORU: Emek piyasası dengesi neyi belirler?


CEVAP: Emek piyasası dengesi, emek arz ve talep eğrilerinin gelişmesi sonucunda piyasa ücretini ve istihdam düzeyini belirler.

#13

SORU: Rekabetçi emek piyasalarının türleri nelerdir?


CEVAP: Farklı özelliklere sahip emek piyasaları değişik isimlerle anılmaktadır. Bu farklı piyasalarda ücretlerin ve istihdam düzeyinin belirlenmesinde değişik yöntemler uygulanmaktadır. Emek piyasasının üç türü tam rekabetçi, monopsoncu (emeğin tek alıcısının olduğu piyasa) ve çift yönlü tekeldir (hem işverenin hem de çalışanın tekel durumunda olduğu piyasa).

#14

SORU: Tam rekabetçi emek piyasalarında piyasa ücreti nasıl belirlenir?


CEVAP: Tam rekabetçi emek piyasalarında piyasa ücreti, emek arz ve talebinin karşılıklı etkileşimi ile belirlenir. Bu tür piyasalarda, firmalar piyasada belirlenen ücreti ödeyerek istedikleri kadar emek istihdam edebilirler. Firma emeğin marjinal ürün değeri piyasa ücretine eşitlenene kadar yeni işçi alımını sürdürür. Eğer emeğin marjinal ürün değeri piyasa ücretinin üzerinde ise, yeni işçi alımı firma kârını arttıracaktır. Çünkü gelirler masraflardan daha hızlı artmaktadır. Rekabetçi emek piyasalarında firmalar arasındaki rekabet ücretleri emeğin marjinal ürün değerine doğru ittiğinden, çalışanların ücretleri marjinal ürün değerine eşit olur.

#15

SORU: Monopson emek piyasası nedir?


CEVAP: Bir mal veya hizmetin tek bir alıcısının bulunduğu piyasa türüne monopson adı verilmektedir. Emek piyasasında da tüm işçiler için sadece bir işveren varsa bu monopsoncu bir emek piyasasıdır. Monopsoncu bir piyasada çalışanların ücretlerine yukarı yönde baskı yapan bir rekabet ortamı olmadığından çalışanlar marjinal ürün değerlerinin altında ücretler alırlar.

#16

SORU: Koruma ücreti emek piyasasında ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Bu tür piyasalarda çalışanların aldıkları ücret çalıştıkları firmaya hizmet etme isteklerini sağlayacak kadar olur. Koruma ücreti denilen bu ücret bu firma için çalışmanın alternatif maliyetini karşılayacak kadar yüksek olmalıdır.

#17

SORU: Bir monopsoncunun ekonomik kâr elde etme becerisi neye bağlıdır?


CEVAP: Bir monopsoncunun ekonomik kâr elde etme becerisi emek arzının esnekliğine bağlıdır. Emek arzı ne kadar esnek olursa, monopsoncunun ekonomik kâr elde etme şansı o kadar azalır.

#18

SORU: Profesyonel sporda monopson nedir?


CEVAP: Kuzey Amerika’daki profesyonel spor liglerinin çoğu oyuncuları üzerinde monopsoncu güce sahiptir. Çünkü bu liglerin çoğu oyuncular tarafından sunulan hizmetin tek alıcısı durumundadır. Örneğin Amerika’da bir kolej futbol oyuncusu bir üst ligde profesyonel olarak futbol oynamak isterse, hizmetini Ulusal Futbol Ligi’ne (NFL) satmak durumundadır. Kolej takımında oynayan bir bayan basketbol oyuncusunun profesyonel olarak basketbol oynayabileceği tek yer WNBA’dir. Profesyonel spor ligleri de bu monopsonsu konumlarını kuvvetlendirmek için çeşitli kurallar geliştirmişlerdir.

#19

SORU: 1879 yılında Amerikan Beyzzbol liginde uygulanan rezerv kuralına göre, bir takım oyuncuyu takıma seçerse oyuncu ne yapmalıdır?


CEVAP: Oyuncu bu takımla ücret belirlemek ve sözleşme imzalamak üzere görüşmeler yapmak durumundadır. Bir takımla sözleşme imzaladıktan sonra takımın oyuncunun tüm hizmetleri üzerinde birtakım özel hakları tesis edilmiş olur. Oyuncu bu takım tarafından sözleşmesi feshedilmeden ya da oyuncu başka bir takıma satılmadan, başka bir takıma hizmet edemez ya da başka bir takımla sözleşme imzalayamaz. Oyuncu hizmetlerini başka bir profesyonel beyzbol takımına satamayacağı için, marjinal ürün değerinden daha az kazanır. Oyuncular hizmetleri için rekabetçi bir emek piyasası yerine monopsoncu bir işverenle karşı karşıya kalırlar. Oyunculara marjinal ürün değerlerinin altında ödeme yapma imkânı Amerika ve diğer ülkelerin spor liglerinde rezerv kuralının uygulanmasına neden olmuştur.

#20

SORU: İngiltere futbol liginde oyuncunun uyması gereken rezerv kuralı nedir?


CEVAP: İngiltere futbol ligindeki transfer sisteminde futbolcular daha önce anlaşma imzaladıkları ve haklarına sahip olan takım dışındaki bir başka takımla sözleşme imzalayamazlar.

#21

SORU: Oyuncular profesyonel futbol liginde bir takımla anlaşma imzaladıktan sonra ne yapmalıdır?


CEVAP: Rezerv kuralı ya da benzer kurallar oyuncular profesyonel spor liginde bir takımla sözleşme imzaladıktan sonra rekabetçi tekliflerin önünü kapatmaktadır. Bu sistem henüz anlaşma yapmamış oyuncular için rekabet eden takımları engellememektedir. Oyuncular için rekabet eden takımların rekabetini engelleyici herhangi bir mekanizma olmazsa, takımlar oyuncuların ligdeki beklenen ürün değerlerine eşit ücreti ödemeye zorlanırlar. Yeni gelen oyunculara marjinal ürün değerlerine eşit ücreti ödememek için, lige yeni gelen sporcular için bir seçim sistemi geliştirmişlerdir.

#22

SORU: Seçim sisteminde kime öncelik tanınır, kim en son seçer?


CEVAP: Tipik bir seçim sistemine göre, bir önceki sezonda en kötü dereceyi alan takıma (ligi sonda bitiren takım) seçimlerde öncelik tanınır. Bir önceki sezonu şampiyon olarak tamamlayan takıma ise en son seçim hakkı verilir. Bazen takımlar iyi bir oyuncuyu kendilerine vermesi karşılığında seçim haklarını diğer takıma devredebilirler. Seçim sisteminin kaç tur olacağı ise spor dalına göre değişmektedir. Bir takım bir oyuncuyu seçtikten sonra, seçim kuralları ve takımlar arası anlaşma gereğince, aynı ligdeki diğer takımların seçilen oyuncuyu kendilerine gelmesi konusunda iknâ etme çabaları yasaklanmıştır.

#23

SORU: NBA’de mücadelenin bu kadar fazla, popülaritenin bu kadar çok ve maçların bu kadar zevkli olmasının başlıca nedeni nedir?


CEVAP: NBA’de mücadelenin bu kadar fazla, popülaritenin bu kadar çok, maçların bu kadar zevkli olmasının başlıca nedenlerinden biri de draft adı verilen, çok iyi düşünülmüş bir sistemin kurulmuş olmasıdır. NBA’in başlıca oyuncu kaynağı üniversite takımlarının mücadele ettiği NCAA Ligidir. NBA’in günümüzdeki ve geçmişteki yıldızları, NCCA’de, kendilerini ispatlayıp, NBA takımları tarafından draft edilmiş, yani seçilmiştir.

#24

SORU: NBA seçimlerini nasıl yapar?


CEVAP: NBA takımları yüzlerce oyuncu arasından en yeteneklisini, kadrolarına en uygun olanını seçerler. NBA’de toplam 29 takım mücadele etmektedir. Bu takımlar Doğu ve Batı olmak üzere iki ayrı konferansa ayrılırlar ve her konferansta ilk 8 takım play-off’a çıkmaya hak kazanır. Yani 13 takım play-off dışında kalır. Bu 13 takım arasında draft’ta ilk 3 seçim hakkının kimin olacağını belirlemek amacıyla kura çekilir.

#25

SORU: Coase teoremine göre hangi sonuçlarla karşılaşırız?


CEVAP: Coase teoremine göre, eğer mülkiyet hakları iyi tanımlanmışsa ve bu hakların alım satımı yasak değilse, ilk kullanım hakkının kimde olduğuna bakılmaksızın kaynaklar en değerli oldukları alanlara yönelirler (Coase, 1960). Coase teoremini spor endüstrisine uyarlarsak şöyle bir sonuçla karşılaşırız. Oyuncular en fazla geliri yaratacakları takımlara transfer olurlar. Örneğin önceki sezonda başarısız olan ve bir sonraki sezonun oyuncu seçimleri sırasında öncelik kazanan bir takım yetenekli bir oyuncuyu kadrosuna katabilir. Daha sonra bu oyuncuyu varlıklı bir takıma satar. Genellikle varlıklı takımın oyuncu için ödediği ücret, oyuncunun takımda kalması durumunda yaratabileceği gelirden daha fazla olur. Her ne kadar yetenekli oyuncusunu satan takım yeni sezonda rekabet edebilme gücünü kaybetse de bu ticaretin sonucunda her iki takım da istediğini elde etmiş olur. Coase teoreminde belirtildiği gibi yetenekli oyuncu en fazla değer verildiği ya da değer yarattığı alana yönelmiş olur.

#26

SORU: Draft sisteminin kusurları var mıdır, varsa nelerdir?


CEVAP: Amerika’da uygulanan seçim (draft) sistemi temelinde bazı kusurlar barındırmaktadır. Bu sistem oyuncuların istedikleri takımda oynamalarını engelleyip özgürlüklerini ve pazarlık güçlerini kısıtladığından sonuçta oyuncuların değerini de düşürmektedir. Seçim sistemi tarafından getirilen kurallar olmadan, yetenekli çaylak oyuncular serbest piyasada pazarlık ederek hak ettikleri ücretleri alabilirler. Seçim sisteminin kusurlu olmasının bir başka nedeni de takım sahipleri ve sporcu sendikalarının taraf oldukları çift yönlü tekelin ürünü olmasıdır. Seçim sistemi gelirin kıdemli oyuncularla yeni oyuncular arasında yeniden dağıtımına aracılık etmektedir. Çünkü sporcu sendikaları temel olarak deneyimli oyuncuların ekonomik çıkarları için çalışmaktadır. Bu sayede yeni oyunculara ödenmeyen ücretler deneyimli oyunculara daha cazip teklifler yapılmasına olanak sağlar.

#27

SORU: Özetlemek gerekirse, rakip ligler arasındaki rekabetin sonuçları nasıldır?


CEVAP: Mevcut oyuncuların ücret düzeyleri artmaya başlar. Yeni kurulan ligler yetenekli oyuncuları kendilerine çekmeye çaba gösterirler. Rakip ligler arasındaki bu oyuncu kapma savaşı yetenekli oyuncuları takımda tutmak ya da yeni yetenekleri kendilerine çekebilmek amacıyla kaçınılmaz olarak piyasadaki ücret düzeyini yükseltir. Oyuncular için oluşan bu rekabet ortamı emek piyasasını oyuncu lehine değiştirerek alıcı piyasası konumundan satıcı piyasası konumuna yönlendirir. Yani artık piyasada daha güçlü olan taraf emeğini satan konumundaki oyunculardır. Bu oyuncular diğer lige geçebilecekleri korkusunu bir baskı unsuru olarak kullanıp ücret düzeylerini arttırabilirler. Oyuncular arasındaki rekabet ortamı ne kadar yoğun olursa, ücretlerdeki artış eğilimi o kadar fazla olur. Bir lig oyuncular arasındaki rekabeti azaltabilmeyi başarırsa, oyuncuların ücretleri azalacağından takımların kârlılığı artar. Mevcut takımların kârlılıklarının yüksek olması ise rakip liglerin kurulması için bir teşvik unsurudur.

#28

SORU: Eğer rakip ligleri ve oyuncu piyasalarını uluslararası boyutta düşünürsek hangi sonuçlara varabiliriz?


CEVAP: Ulusal düzeyin ötesine geçip uluslararası boyutta düşündüğümüzde, diğer ülke liglerinin hepsi bir rakip lig konumuna geçer. Dolayısıyla yetenekli oyuncuları kendilerine çekmek isteyen birkaç rakip lig değil, farklı ülkelerden yüzlerce rakip bulunabilir. Rakip sayısının artması demek rekabet ortamının daha da kızışması ve bunun sonucunda da oyunculara ödenen ücretlerin artması demektir. Yeteneklerini ispatlamış futbol yıldızlarının farklı ülkelerde forma giymesi ve çok yüksek ücretler karşılığında farklı takımlara transfer olmaları bu uluslararası rekabet ortamının sonucudur.

#29

SORU: Çift yönlü tekel nedir?


CEVAP: Çift yönlü tekel, tek bir alıcının ve tek bir satıcının ücret düzeyi ile bir mal veya hizmetin piyasa fiyatını belirlemek için pazarlık ettikleri bir piyasa türüdür. Bu piyasa türünü daha iyi anlayabilmek için, belirli bir piyasadaki alıcı ve satıcıların kimler olduklarını bilmek gerekir.

#30

SORU: Çift yönlü tekelde neler belirlenir?


CEVAP: Çift yönlü tekelde, toplu iş sözleşmesi sonucunda ücretlerin koruma ücretlerine ya da emeğin marjinal ürün değerine ne kadar yakın olacağı belirlenir. Amerika Birleşik Devletleri’nde dört temel spor ligindeki oyuncular için emek piyasaları çift yönlü tekel olarak değerlendirilebilir. Profesyonel spor endüstrisinde oyuncular, işçilerdir. Bunlar ya belli bir takım ya da lig tarafından istihdam edilirler veya serbest çalışırlar. Profesyonel sporda bunların her ikisine de rastlamak mümkündür. Profesyonel takım sporlarında bir oyuncu belli bir süre bir takımda oynamak üzere sözleşme imzaladığından bunları belli bir kuruluş tarafından istihdam edilen işçiler olarak değerlendirebiliriz. Tenis, golf gibi bireysel sporlarda ise oyuncuları bir girişimci olarak algılamak gerekir. Çünkü bu sporcular, herhangi bir takıma ya da kişiye bağlı olmaksızın katıldıkları turnuvalardan para ödülleri kazanmakta, yaptıkları reklam ve sponsorluk anlaşmaları ile gelirlerini arttırmaktadırlar.

#31

SORU: Mevcut bulunan pazarlık modelleri nelerdir?


CEVAP: Profesyonel sporda yaygın olarak iki pazarlık modeli kullanılmaktadır. Bunlar muhalif model ve işbirlikçi modeldir. Muhalif model kullanıldığında her iki taraf da lig operasyonlarından elde edilen gelirden daha fazla pay almak istemektedir. Bu amaçla taraflardan birisi kendisinin bazı ayrıcalıklar elde etmesini sağlamak için saldırı taktiği uygularken, diğer tarafın ayrıcalık taleplerine ise defansif taktikler uygulayarak karşı koymaktadır. Bunun aksine, işbirlikçi model ise takımların ve oyuncuların karşılıklı kazançlarını ve ligin bir bütün olarak refahını arttırmak için uygulanır. Bu modelin uygulanabilmesi her iki tarafın muhalif taraflarını bırakmasını gerektirir.

#32

SORU: Çift yönlü tekel ve sendikalar arasındaki ilişki nedir?


CEVAP: Kuzey Amerika’daki dört temel profesyonel spor ligi için (Beyzbol ligi, Ulusal Futbol Ligi, Ulusal Hokey Ligi ve Ulusal Basketbol Birliği) emek piyasaları çift yönlü tekel olarak tanımlanabilir. Bunların her birinde emeğin monopsoncu alıcısı olan lig, emeğin tekelci satıcısı olan sporcu sendikası ile karşı karşıyadır. Lig ve sendika arasındaki pazarlıklar sonucunda ücretler, minimum ücretler, sigorta ve diğer özlük hakları konusunda anlaşmaya varılır.

#33

SORU: NBPA nedir?


CEVAP: ABD’deki Ulusal Basketbolcular Birliği (NBPA) 1954 yılında kurulmuştur ve NBA’de oynayan bütün sporcuların temsilcisidir. Adını ilk 1964 all-star maçını boykot edeceğini açıklayarak duyurmuştur. O tarihten itibaren sporcuların haklarıyla ilgili bütün yasal düzenlemeler ve pazarlıklarda tek temsilci olarak bulunmaktadır.

#34

SORU: Brezilya’daki ve İngiltere’deki sendikalar nelerdir?


CEVAP: Brezilya Profesyonel Futbolcular ve Teknik Direktörler Birliği (FENAPAF) 1990 yılında kurulmuştur ve ülkedeki 45 tane farklı sporcu sendikasını temsil etmektedir. Üyelerine her türlü yasal desteği vermektedir. Sporculara getirilen zorunlu sağlık sigortası ve emeklilik sistemi kararlarında danışman görevi görmüştür. Genç oyuncuları, kulüpleriyle yaptığı anlaşmalarda bir anlamda korumaktadır. İngiltere’deki Profesyonel Futbolcular Birliği (PFA) 1907 yılında kurulmuştur ve yaklaşık 4000 üyesi vardır. Profesyonel Futbol Pazarlık ve Danışma Komitesi (PFNCC)nin Premier Lig, İngitere Futbol Federasyonu ile birlikte üç üyesinden biridir. Bu komite futboldaki bütün önemli kararlarda önemli rol almaktadır. Kontratı biten üyelerinin takım bulmasına ücretsiz yardım etmektedir.

#35

SORU: Bir oyuncu takımının gelirini ne şekilde etkiler?


CEVAP: Bir oyuncu takımın gelirini iki şekilde doğrudan etkileyebilir. Bu etkilerden ilki oyuncunun şöhretini kullanmasıdır. Taraftarların ve hayran kitlesinin oyuncuya ilgisi ne kadar fazla ise takımın gelirleri üzerindeki etkinin de o kadar fazla olması beklenir. Bir oyuncu takım gelirini aynı zamanda galibiyet-mağlubiyet ile ilgili istatistikleri galibiyet lehine değiştirerek de etkileyebilir. Takımın daha fazla galip gelmesi sonucunda popülaritesi ve geliri artacaktır.

#36

SORU: Marjinal ürün değeri neden önemli bir yere sahiptir?


CEVAP: Marjinal ürün değeri ticaretin değerlendirilmesinde önemli bir kavramdır. Bir takım, başka bir takımda oynayan oyuncunun takımın performansını ve gelirini arttıracağını düşünüyorsa, bu oyuncuyu kendi takımında oynayan bir oyuncu ile takas etmeyi teklif edebilir. Takas edilecek oyuncunun marjinal ürün değerinin alınmak istenen oyuncunun marjinal ürün değerinden daha düşük olması beklenir.

#37

SORU: Profesyonel sporda oyuncular için talep nasıl belirlenir?


CEVAP: Profesyonel sporda oyuncular için talep, iki şekilde belirlenir. Bunlardan ilki talep edilen toplam oyuncu sayısı ile ve ikincisi belirli oyunculara ya da oyuncu türlerine olan taleple ilgilidir. Profesyonel sporun emek piyasasındaki emek genellikle esnek değildir. Bunun anlamı, talep edilen oyuncu sayısındaki yüzde değişimin oyuncu ücretlerindeki yüzde değişimden küçük veya eşit olmasıdır. Bu kuralın NBA için kısmen doğru olduğunu söyleyebiliriz. Son 20 yıllık döneme baktığımızda NBA oyuncularının ücretlerinin iki katından fazla artmış olmasına rağmen aynı dönemde talep edilen oyuncu sayısı çok fazla değişmemiştir.

#38

SORU: Scully çalışmasında hangi modelleri kullanmıştır?


CEVAP: Oyuncunun marjinal ürün değerini tahmin etmek amacıyla iki aşamalı bir model kullanmıştır. İlk aşamada takımın gelirlerini etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla bir regresyon analizi gerçekleştirmiştir. Regresyon modelinde yer alan değişkenlerden bazıları takımın kazanma yüzdesi ve maçlara gelen rakip takımın taraftar sayılarıdır. Çalışmanın sonucunda takımın kazanma yüzdesindeki her bir puanlık artışın, takım gelirlerinde 10.330 Dolarlık bir artış yaratacağı belirlenmiştir. Modelin ikinci aşaması ise bireysel olarak oyuncuların takımın kazanma yüzdesi üzerindeki etkilerinin belirlenmesidir. Burada kullanılan bir başka varsayım da her oyuncunun katkısının takım arkadaşlarından ayrı ve bağımsız olmasıdır. Bu varsayım, bir oyuncunun performansının ve başarısının diğer oyuncuların performanslarına bağlı olduğu takım oyunlarında eleştirilere konu olmuştur. Bu eleştiriler futbol ve basketbol gibi işbirliğini gerektiren takım oyunlarında oyuncuların marjinal ürün değerlerini tahmin eden çalışmalar için haklı görüldüğünden daha sonra yapılan çalışmalardan bu varsayım çıkartılmıştır.

#39

SORU: Oyuncuların marjinal ürün değerlerini tahmin etmek için yapılan çalışmalarda doğru tahminler yapabilmek için hangi aşamaların önemli olduğu vurgulanmaktadır?


CEVAP: ? Bireysel performans ve takım başarısı arasındaki ilişkiyi sayısallaştırmak ? Takım başarısı ve takım geliri arasındaki ilişkiyi sayısallaştırmak ? Takımın marjinal ürün değerini her performans kategorisi için belirlemek ? Her oyuncunun marjinal ürün değerini her performans kategorisi için belirlemek

#40

SORU: Atletler kendi spor dallarında nasıl çalışmaktadır?


CEVAP: Birçok profesyonel atlet kendi spor dallarında birer girişimci gibi çalışmaktadır. Bunlar spor endüstrisindeki kendi hizmetlerinin sahibi durumunda olduklarından yeteneklerini alternatif kullanım alanlarından hangisinde kullanacaklarını seçebilirler. Takımlar karar verirken nasıl oyuncuların marjinal ürün değerlerini dikkate alıyorsa, bu sporcular da kendi marjinal ürün değerlerine göre karar verirler. Bu duruma daha çok tenis golf gibi elit olarak değerlendirilen bireysel spor dallarında rastlanmaktadır. Birer girişimci olarak, bu sporcular gelirlerini maksimize etmek için sermaye ve emek yatırımlarının kararını verirler. Çoğu zaman bir olaya katılmanın maliyeti, başka bir olaya katılma fırsatını kaçırmaktır. Örneğin profesyonel tenis oyuncuları katılmak istedikleri turnuvaları birçok turnuva arasından seçmek durumundadır.

#41

SORU:

Emek talebi nasıl açıklanmaktadır?


CEVAP:

Emek, mal ve hizmet üretiminde kullanılmak üzere talep edilen bir üretim faktörüdür. Bu nedenle emek talebi aslında bir türetilmiş taleptir. Çünkü emek talebi, emeğin üreteceği mal ve hizmetlerin tüketiciler tarafından talep edilmesi sonrasında ortaya çıkar. Başka bir şekilde ifade etmek gerekirse, önce mal ve hizmetler tüketiciler tarafından talep edilmekte, daha sonra da bu mal ve hizmetlerin üretilmesi için gerekli olan faktörlerden birisi olan emek üreticiler tarafından talep edilmektedir.


#42

SORU:

Teknolojik gelişmeler emek talebini nasıl etkilemektedir?


CEVAP:

Ne kadar emeğin talep edileceği ticari işletmenin hedefleri dışında, teknoloji, piyasa koşulları gibi faktörlere de bağlıdır. Firma üretim sürecinde ne kadar fazla teknoloji kullanırsa, işgücüne olan talep de o ölçüde azalmaktadır. Yani teknolojik gelişme ile, işgücüne olan talep birbirine zıt yönlerde hareket etmektedir. Örneğin üretim sürecindeki herşeyin bilgisayarlar ve robotlar tarafından yapıldığı bir spor ayakkabısı üretim tesisindeki emek talebi, ayakkabıların her parçasının elde üretilip birleştirildiği bir işletmeye göre çok daha azdır.


#43

SORU:

Emek verimliliğinin artması, emek talebini nasıl etkilemektedir?


CEVAP:

Emek verimliliğinin artması, emek talebini bazı durumlarda arttırırken, bazı durumlarda da azaltabilir. Bunu marjinal ürün değeri kavramını kullanarak açıklayabiliriz. Verimlilikteki artış emeğin marjinal ürününün ve marjinal ürün değerinin artmasına neden olurken, üretimin maliyetini azaltarak fiyat ve marjinal hasıla üzerine aşağı yönde bir baskı yapmaya başlar. Emek talebinin ne yönde değişeceği ise marjinal ürünün ne kadar arttığına ve marjinal hasılanın ne kadar azaldığına bağlıdır.


#44

SORU:

Bir firmanın emek talep eğrisini çizebilmek için ihtiyaç duyulan eğri nedir?


CEVAP:

Bir firmanın emek talep eğrisi marjinal ürün değeri eğrisinden türetilmektedir.


#45

SORU:

Fırsat maliyeti kavramını örnek vererek açıklayınız.


CEVAP:

Bir şeyin fırsat maliyeti, onun için vazgeçilen en iyi alternatiftir. Örneğin bir saat fazla boş zaman yaratmak için bir saat çalışmaktan ve dolayısıyla bu bir saat içerisinde elde edeceğiniz kazançtan vazgeçmeniz gerekir. İşte bir saatlik boş zamanın fırsat maliyeti, eğer çalışsaydınız elde edeceğiniz gelir kadar olacaktır. Eğer saatlik ücretiniz 15 TL ise bir saatlik boş zamanın fırsat maliyeti de 15 TL’dir. Eğer saatlik ücretiniz artarsa bir saatlik boş zamanın fırsat maliyeti de onunla birlikte artmış olur.


#46

SORU:

Emek arz eğrisi kişilerin hangi iki durum arasındaki tercihlerini yansıtmaktadır?


CEVAP:

Boş zaman ve çalışma arasındaki tercihlerini yansıtmaktadır.


#47

SORU:

Piyasa emek arz eğrisi neyi göstermektedir?


CEVAP:

Piyasa emek arz eğrisi belli bir işgücü piyasasında tüm hanehalkları tarafından arz edilen emek miktarını göstermektedir. Her ücret düzeyinde tüm hanehalkları tarafından arz edilen emek miktarları toplanarak elde edilmektedir.


#48

SORU:

Bireysel emek arz eğrisi belli bir noktadan sonra geriye dönmesine rağmen, piyasa emek arz eğrisi nasıldır?


CEVAP:

Pozitif eğimlidir.


#49

SORU:

Emek piyasası dengesi neleri belirlemektedir?


CEVAP:

Ücret ve istihdam düzeyini belirlemektedir.


#50

SORU:

Emek piyasası dengesinde, denge ücret düzeyi ile anlatılmak istenen nedir?


CEVAP:

Ücretlerin düşmesi ya da yükselmesi yönünde herhangi bir baskının olmadığı ücret düzeyidir.


#51

SORU:

Emek piyasasının kaç türü vardır ve bunlar nelerdir?


CEVAP:

Emek piyasasının üç türü vardır: tam rekabetçi, monopsoncu (emeğin tek alıcısının olduğu piyasa) ve çift yönlü tekeldir (hem işverenin hem de çalışanın tekel durumunda olduğu piyasa).


#52

SORU:

Emek piyasasının üç türünde emeğin alıcısı ve satıcısı nasıldır?


CEVAP:

Tam rekabetçi bir emek piyasasında emeğin birçok alıcısı ve satıcısı vardır. Monopsoncu bir emek piyasasında emeğin sadece tek alıcısı bulunmaktadır. Çift yönlü tekelde ise emeğin tek satıcısı (sendika) ile tek alıcısı (profesyonel spor ligi) karşı karşıyadır.


#53

SORU:

Tam rekabetçi emek piyasalarında emeğin marjinal ürün değeri piyasa ücretinin üzerinde ise, yeni işçi alımı firmayı nasıl etkiler?


CEVAP:

Tam rekabetçi emek piyasalarında emeğin marjinal ürün değeri piyasa ücretinin üzerinde ise, yeni işçi alımı firma kârını arttıracaktır çünkü gelirler masraflardan daha hızlı artmaktadır.


#54

SORU:

Spor Toto süper ligi hangi tür emek piyasasına örnek olarak verilmektedir?


CEVAP:

Spor Toto süper ligi monopsoncu bir piyasadır. çünkü Çünkü profesyonel futbolcuları en üst seviyede istihdam eden tek firmadır. Belli bir emek piyasasında istihdam sağlayan tek firma olduğundan, rekabetçi bir emek piyasasında faaliyet gösteren bir firmaya göre durumdan faydalanarak daha fazla kâr elde eder.


#55

SORU:

Rezerv kuralı profesyonel spor ligindeki oyuncuları nasıl etkilemektedir?


CEVAP:

Rezerv kuralı ya da benzer kurallar oyuncular profesyonel spor liginde bir takımla sözleşme imzaladıktan sonra rekabetçi tekliflerin önünü kapatmaktadır. Bu sistem henüz anlaşma yapmamış oyuncular için rekabet eden takımları engellememektedir. Oyuncular için rekabet eden takımların rekabetini engelleyici herhangi bir mekanizma olmazsa, takımlar oyuncuların ligdeki beklenen ürün değerlerine eşit ücreti ödemeye zorlanırlar. Yeni gelen oyunculara marjinal ürün değerlerine eşit ücreti ödememek için, lige yeni gelen sporcular için bir seçim sistemi geliştirmişlerdir.


#56

SORU:

Coase teoreminin spor endüstrisine uyarlaması nasıldır?


CEVAP:

Coase teoremine göre, eğer mülkiyet hakları iyi tanımlanmışsa ve bu hakların alım satımı yasak değilse, ilk kullanım hakkının kimde olduğuna bakılmaksızın kaynaklar en değerli oldukları alanlara yönelirler (Coase, 1960). Coase teoremini spor endüstrisine uyarlarsak şöyle bir sonuçla karşılaşırız. Oyuncular en fazla geliri yaratacakları takımlara transfer olurlar. Örneğin önceki sezonda başarısız olan ve bir sonraki sezonun oyuncu seçimleri sırasında öncelik kazanan bir takım yetenekli bir oyuncuyu kadrosuna katabilir. Daha sonra bu oyuncuyu varlıklı bir takıma satar. Genellikle varlıklı takımın oyuncu için ödediği ücret, oyuncunun takımda kalması durumunda yaratabileceği gelirden daha fazla olur. Her ne kadar yetenekli oyuncusunu satan takım yeni sezonda rekabet edebilme gücünü kaybetse de bu ticaretin sonucunda her iki takım da istediğini elde etmiş olur. Coase teoreminde belirtildiği gibi yetenekli oyuncu en fazla değer verildiği ya da değer yarattığı alana yönelmiş olur.


#57

SORU:

Amerika’da uygulanan seçim (draft) sistemindeki kusurlar nelerdir?


CEVAP:

Bu sistem oyuncuların istedikleri takımda oynamalarını engelleyip özgürlüklerini ve pazarlık güçlerini kısıtladığından sonuçta oyuncuların değerini de düşürmektedir. Seçim sistemi tarafından getirilen kurallar olmadan, yetenekli çaylak oyuncular serbest piyasada pazarlık ederek hak ettikleri ücretleri alabilirler. Seçim sisteminin kusurlu olmasının bir başka nedeni de takım sahipleri ve sporcu sendikalarının taraf oldukları çift yönlü tekelin ürünü olmasıdır. Seçim sistemi gelirin kıdemli oyuncularla yeni oyuncular arasında yeniden dağıtımına aracılık etmektedir. Çünkü sporcu sendikaları temel olarak deneyimli oyuncuların ekonomik çıkarları için çalışmaktadır. Bu sayede yeni oyunculara ödenmeyen ücretler deneyimli oyunculara daha cazip teklifler yapılmasına olanak sağlar. 


#58

SORU:

Sporda sendikalaşma ülkemiz çerçevesinde nasıldır?


CEVAP:

Sporda sendikalaşma ülkemizde zaman zaman dile getirilse de yüksek katılımlı ve işlevsel bir birlik hiçbir zaman oluşturulamamıştır. Bunun en önemli sebebi özellikle Türkiye’de spor kulüplerinin şirketleşme yerine dernek statüsünde kurulmalarıdır. Bir de işçi haklarını düzenleyen kanunların Futbol Federasyonu’nun yönetmelikleriyle çelişmesidir. Örneğin bir takımın futbolcuları ödeme yapılmadığı gerekçesiyle bir maçı boykot ederse federasyon tarafından lisansları iptal edilebilir. Bu durum birkaç maç sürerse de takımları oynadıkları ligden alt lige düşürülebilir. Yani federasyon yönetmeliğiyle konu hakkındaki kanun çelişmektedir. Bu nedenle 2822 sayılı toplusözleşme ve lokavt kanunu aslında bu hakkı herkese verse de Türkiye’de sporda sendikalaşma şu aşamada zor görünmektedir.


#59

SORU:

Profesyonel sporda bir oyuncu takımın gelirini nasıl etkilemektedir?


CEVAP:

Bir oyuncu takımın gelirini iki şekilde doğrudan etkileyebilir. Bu etkilerden ilki oyuncunun şöhretini kullanmasıdır. Taraftarların ve hayran kitlesinin oyuncuya ilgisi ne kadar fazla ise takımın gelirleri üzerindeki etkinin de o kadar fazla olması beklenir. Bir oyuncu takım gelirini aynı zamanda galibiyet-mağlubiyet ile ilgili istatistikleri galibiyet lehine değiştirerek de etkileyebilir. Takımın daha fazla galip gelmesi sonucunda popülaritesi ve geliri artacaktır.


#60

SORU:

Oyuncuların marjinal ürün değerlerini tahmin etmek için yapılan çalışmalarda doğru tahminler yapabilmek için hangi dört aşamanın önemli olduğu vurgulanmaktadır?


CEVAP:

Oyuncuların marjinal ürün değerlerini tahmin etmek için yapılan çalışmalarda doğru tahminler yapabilmek için şu dört aşamanın önemli olduğu vurgulanmaktadır :
1. Bireysel performans ve takım başarısı arasındaki ilişkiyi sayısallaştırmak
2. Takım başarısı ve takım geliri arasındaki ilişkiyi sayısallaştırmak
3. Takımın marjinal ürün değerini her performans kategorisi için belirlemek
4. Her oyuncunun marjinal ürün değerini her performans kategorisi için belirlemek