TEDARİK ZİNCİRİ YÖNETİMİ Dersi TEDARİK ZİNCİRİ - TEMEL KAVRAMLAR soru cevapları:
Toplam 37 Soru & Cevap#1
SORU:
İşletmelerin tedarik zincirine odaklanma nedenleri nelerdir?
CEVAP: - İşletmenin maliyetlerini azaltma ve süreçlerini iyileştirme için ek kaynaklarının araştırılmasında yeni ve farklı araçları tedarikçilerine ve dağıtım kanallarına doğru yaymaya başlamaları
- Firmaların son birkaç yıl içerisinde kaynakların dikey bütünleşmesi temeline dayanan stratejileri uygulamayı bırakmaları
- Küresel ticaretin birkaç yıl öncesine kadar nispeten ulaşılması çok güç olan yeni pazarlara erişimi ve yeni iş modellerinin ortaya çıkması
- Günümüz pazar şartlarının işletmeleri müşteri taleplerini daha kısa bir zaman içerisinde yerine getirebilmeleri için tedarik zincirleriyle işbirliği içerisinde olmaya zorlaması
- İnternet temeline dayanan bilgi teknolojisi araçları uygulamalarında yaşanan dönüm noktası niteliğindeki gelişmeler şirketlerin tedarik zincirlerine rekabetçi avantajın bir kaynağı olarak bakmaları
#2
SORU:
Tedarik zinciri kavramı nedir?
CEVAP:
Tedarik zinciri ürünlerin ya da hizmetlerin üretim ve tesliminde yer alan birçok bağımsız birim/bölüm ya da organizasyondan ve bu birim/bölüm ya da organizasyonların tesisleri, fonksiyonları ve faaliyetlerinden oluşan bir zincirdir. Bazen değer zinciri olarak da ifade edilir. Tedarik zinciri, zincir boyunca yapılan eylemlerle ürüne katılan değerden dolayı bu adla anılmaktadır.
#3
SORU:
Tedarik nedir?
CEVAP:
Tedarik, işletmelerin ihtiyacı olan girdilerin (hammadde, malzeme, parçalar, donanım, bitmiş ya da yarı bitmiş ürünler vb.) sağlanmasına yönelik bir süreç, faaliyet ya da sorumlulukları ifade etmektedir.
#4
SORU:
Tedarikçi nedir?
CEVAP:
İşletme gereksinimlerini karşılayan birim/bölüm, kurum ya da kişiyi ifade etmektedir. Diğer bir ifadeyle tedarikçi satın alınacak girdileri temin eden kişi, birim/bölüm ya da kurumdur.
#5
SORU:
Uygulamacı görüş açısından, tedarik zinciri kavramını canlandıran ve gündeme getiren önemli faktörler nelerdir?
CEVAP:
İmalat maliyetlerindeki artışlar, imalata dayalı kaynaklardaki daralmalar, kısalan mamul yaşam seyri, imalat alanındaki sadeleşme (gereksiz imalat faaliyetlerinin süreçten elenmesi) yalın üretimin benimsenmesi ve pazar ekonomilerindeki küreselleşme konularını içeren ve imalat çevresinde yaşanan çok sayıdaki değişiklik tedarik zinciri kavramını canlandıran ve gündeme getiren önemli faktörlerdir.
#6
SORU:
Üretim Planlama ve Stok Kontrol Süreci nedir?
CEVAP:
Bu süreç imalat ve depolama alt süreçlerini ve onların ara yüzlerini kapsamına alır. Daha spesifik olarak, üretim planlama, tüm imalat sürecinin tasarım ve yönetimi olarak tanımlanır (hammaddelerin programlanması ve elde edilmesi, imalat süreç tasarımı ve malzeme elleçleme tasarım ve kontrolünü kapsar). Bu aşama, ayrıca, stok kontrolü, hammaddeler, üretimde kullanılan envanter, ve genellikle nihai ürünlere yönelik depolama politika ve prosedürleri tanımlamaktadır.
#7
SORU:
Dağıtım ve Lojistik Süreci nasıl işler?
CEVAP:
Dağıtım ve lojistik süreci, ürünlerin depolardan perakendecilere doğru nasıl aktarılacağını ve teslim edileceğini belirler. Ürünler perakendecilere doğrudan aktarılabileceği gibi önce dağıtım tesislerine daha sonra sırayla perakendecilere taşınabilir. Bu süreç envanter düzenleme (müşterinin istediği malzeme, parça ve ürün stoklarını bir araya getirme), taşıma ve nihai ürünün tesliminin yönetimini kapsar.
#8
SORU:
Tedarik zinciri özellikleri nelerdir?
CEVAP: - Tedarik zincirinin amacı, en uygun ölçekte yatırım ve yüksek düzeyde müşteri hizmetinin anlık olarak sağlanmasıyla rekabetçi avantaj yaratmaktır.
- Bir plan ya da operasyonun detaylı bir biçimde organize edilmesi ve uygulanmasıdır
- Esas olarak askeri birliklerin ve araçlarının organize edilmesi ve hareket ettirilmesini tanımlamak için askeri alanda kullanılmış bir terimdir. Günümüzde ise; kaynakların dağıtımı ve yeniden dağıtımının gerekli olduğu organizasyonlarda detaylı planlama süreçleri olarak uygulanmaktadır.
- Esnek fakat bütünleşik anlamda malzeme ve uygun bilgi akış hatlarının oluşturulmasına uğraşan ve böylelikle işletme için en uygun ölçekte sonuçların elde edilmesini sağlayan stratejik bir düşünme yöntemidir.
#9
SORU:
Çevik bir tedarik zincirinde neler bulunmalıdır?
CEVAP: - Hedef; kalitenin, fiyatın, tepki süresinin ve hizmetin kritik faktörler olduğu pazar değişiklikleri karşısında şirketin ayakta kalmasını sağlamaktır.
- Amaç; rekabetçi avantajı sağlayacak şekilde pazar ve dağıtım kanalları ile tedarik ve imalat operasyonlarını birbirine bağlamaktır.
- Maliyet tasarrufları ve satış artışlarından sağlanacak yararlarla daha iyi hizmet düzeyi ve daha yüksek karlılık elde etmektir.
#10
SORU:
Tedarik zincirindeki gelişmelere neden olan faktörler nelerdir?
CEVAP:
İlki, az sayıda işletmenin dikey olarak bütünleşmeye devam etmesi gerçeğinde yatmaktadır. 90’lardan itibaren işletmeler kendi tedarik kaynaklarının yanı sıra düşük maliyetli, kaliteli malzemeler sağlayan tedarikçilerin bulunması konusunda daha özenli ve araştırıcı olmaya başladılar. Bütün işletme performansını optimize etmek için tedarik ağının tamamını yönetmek işletmeler için kritik bir faktör haline geldi. Organizasyonlar tedarik zincirininbir sonraki aşamasını yerine getirmek için ne zaman bir diğer firma ile ilişkiye girseler birinin başarısının
diğerinin de başarısını etkilediğini fark etmeye başladılar.
İkincisi, kısmen artan ulusal ve uluslararası rekabetten ortaya çıkmaktadır. Müşterilerin dağıtım kanalı boyunca talebi tatmin edecek çoklu kaynaklara yeterince sahip olması ve en düşük maliyetle en yüksek müşteri erişebilirliği önemli bir konu haline gelmiştir. Daha önceleri şirketler zincir boyunca değişik yerlerden stok sağlayarak dağıtım sorununu çözmeye odaklanıyorlardı. Ancak, pazarın dinamik yapısı stok tutmayı riskli ve karsız bir iş haline getirdi. Müşterilerin satın alma alışkanlıkları sürekli biçimde değişmeye ve rakipler de yeni ürünler geliştirip aynı zamanda pek çok ürünü pazara sunmaya ve pek çoğunu da ortadan kaldırmaya başladılar. Talep değişikleri işletmenin gereksiz stoklara sahip olacağının sinyalini veren bir eğilime dönüştü. Stok tutmanın maliyeti de aynı zamanda pek çok şirketin finans kaynaklarının stoklara bağlı olması nedeniyle onları düşük maliyetli ve düşük fiyatlı ürünler sunamaz hale getirmeye başladı.
Üçüncü sebebi ise; işletmenin bir bölüm ya da bir işlevini iyileştiren pek çok şirketin tüm işletme için aslında en uygun başarım düzeyinden daha az başarım elde ettiklerinin farkına varmalarıdır. Satın alma bölümü daha düşük fiyatla malzemenin alınmasını sağlamasına rağmen, üretim noktalarındaki verimsizlik nihai ürünün maliyetini yükseltebilir. Bu nedenle işletmeler herhangi bir alanda aldıkları kararların etkisini doğru ölçebilmek için tedarik zincirine bir bütün olarak bakmak zorundadırlar.
#11
SORU:
Boston danışmanlık firmasının araştırmasına göre imalat sürecinde yapılması gereken değişiklikler nelerdir?
CEVAP: - Alıcı ve satıcı arasında daha fazla bilgi paylaşımı.
- Dikey bölümsel işlevlerin yatay işletme süreçleri ile yer değiştirmesi.
- Yığın üretimden kişiselleştirilmiş üretime geçiş.
- Örgütsel ve sürece yönelik esnekliğe artan biçimde önem verme.
- Süreçlerin tümünde koordinasyonun sağlanması.
- Çalışanın güçlendirilmesi ve gerçek zamanlı karar destek sistemlerine geçiş.
- Daha hızlı bir biçimde yeni ürünlerin pazara sunulabilmesi için rekabet baskısı.
#12
SORU:
Tedarik zinciri konusunun yaygınlaşma nedenleri nelerdir?
CEVAP:
Küresel kaynak kullanımındaki eğilim, zaman ve kalite yönlü rekabet üzerindeki vurgu ve bunların çevre üzerindeki belirsizliğe olan katkıları gibi çeşitli güdüleyiciler konunun bilinirliğini arttıran nedenler olarak ele alınabilir.
#13
SORU:
Tedarik zinciri konusunun yaygınlaşması neden önemlidir?
CEVAP:
İşletmeler ürün ve hizmet gereksinmeleri için artan bir biçimde yerel kaynaklar yanı sıra küresel tedarik alanlarına yönelmektedirler. Tedarikin bu şekilde küreselleşmesi işletmeleri firma içindeki ve dışındaki malzeme akışını daha etkin bir biçimde koordine etmeye zorlamaktadır. Bu oluşumun kilit faktörü de tedarikçilerle daha yakın ilişkilerin sağlanması yönündeki yönelimleridir. Tedarikçiler ve onlarla iş yapan işletmeler günümüzde zaman ve kalite temelinde daha fazla rekabet etmektedirler. Müşterilere kusursuz ürünleri daha hızlı ve güvenilir bir biçimde ulaştırmak rekabetten daha fazla öneme sahip olmakta ve bu durum rekabetçi bir avantaj yakalamanın yanı sıra pazarda yer almanın ve var olmanın gerekliliği olarak görülmektedir. Müşteriler ürünlerin sürekli ve hızlı bir biçimde zamanında ve hasarsız bir biçimde dağıtımını istemektedirler. Tüm bu gereklilikler tedarikçiler ve onlarla ilişkili işletmeler arasında daha yakın bir koordinasyon kurulmasını gerektirmektedir. Hızla değişen teknolojik ve ekonomik koşullarla birleşen bu küresel yönlendirme ve artan performans temelli rekabet pazarda
belirsizlik yaratmaktadır. Bu belirsizlik bireysel olarak işletmeler ve tedarik zincirinde ve bunun dönüşümü olarak da tedarik zinciri ilişkilerinde daha fazla esnekliği gerekli kılmaktadır. Sağlanan esneklikle de tedarik zinciri içinde yer alan tüm firmaların işlevleri ve uygulamalarının sistematik ve stratejik uyumunun sağlanması zincirdeki her bir işletme ve tedarik zincirinin uzun dönemli performansının gelişmesini sağlar.
#14
SORU:
Tedarik zinciri aşamaları nelerdir?
CEVAP: - Depolama ve nakliye
- Toplam Maliyet Yönetimi
- Bütünleşik lojistik yönetimi
- Tedarik zinciri yönetimi
- E-tedarik zinciri yönetimi
#15
SORU:
Tedarik zinciri kavramı nasıl ortaya çıkmıştır?
CEVAP:
Tedarik zinciri kavramı 1982 yılında Kith Oliver tarafından ortaya konmuştur. Oliver üretim, pazarlama ve dağıtım fonksiyonlarını birbirinden ayırmaya yönelik bir vizyon geliştirmek için tedarikzinciri kavramını kullanmıştır. Tedarik zinciri yönetimi kavramı, bir tedarik zincirinde yukarı ve aşağı yönlü bilgi paylaşımı ve kararlarda uyumluluğun karşılıklı faydaları ve etkinliği ile ilgili olarak 1985 yılında J.B. Houlihan tarafından geliştirilmiştir.
1990’ların sonlarında gerek akademik gerekse iş dünyası tedarik zinciri konusu üzerine odaklanmıştır ve üniversiteler yüksek lisans programlarında tedarik zincirinin ana konularına ya da bileşenlerine yer vermeye başlamışlardır. Wal-Mart tedarik zinciri yönetimi kavramının düşük stok seviyesi ile güvenilir malzeme akışını sağlamak için tedarikçileri dünya çapında bir iletişim ve ilişki ağı oluşturmak suretiyle ilk uygulama örneklerini vermiştir.
2000’li yıllarda ise büyük işlemelerde üst düzey idari konumlarda tedarik zinciri unvanı taşıyan birimler oluşturulmaya başlamıştır. 2005’te ise Lojistik Yönetimi Konseyi (The Council of Logistics Management) adını Tedarik Zincir Yönetimi Profesyonelleri Konseyi (The Council of Supply Chain Management Professionals) olarak değiştirmiştir. Tedarik zinciri devriminin bu yayılışını Thomas L. Friedman 2005 yılındaki Dünya Düzdür (The World is Flat) adlı kitabında tanımlamıştır. Friedman tedarik zinciri yönetimi ve bu kavramın sahip olduğu bilgi teknolojisindeki devrimin dünya ekonomisindeki önemli değişiklerin arkasındaki temel unsur olarak görmektedir.
#16
SORU:
Tedarik zinciri temel alanları nelerdir?
CEVAP: - Üretim: Pazar hangi ürünü istemektedir? Bu ürünlerin ne kadarı üretilmeli ve ne zaman üretilmelidir? Bu eylem imalat kapasitesini, iş yükü dengesini, kalite kontrolünü ve teçhizat bakımını da dikkate alan ana üretim planının oluşturulmasını kapsar.
- Envanter: Tedarik zincirindeki her aşamada ne kadar stoklama yapılmalıdır? Hammadde, yarı bitmiş ya da bitmiş ürün olarak ne kadar stok elde bulundurulmalıdır? Stok tutmanın altında yatan temel amaç, tedarik zinciri içerisindeki belirsizlik karşısında bir tampon görevi görmektir. Bununla birlikte, stok tutma pahalı olabilir ve bu yüzden optimum stok düzeyinin ve yeniden sipariş verme noktasının ne olacağı önceden belirlenmelidir.
- Konum: Üretim ve stok depo tesisleri nerede konumlandırılmalıdır? Üretim ve stok depoları için en uygun maliyetli konumlar nereleridir? Yeni tesisler mi inşa edilmeli yoksa var olan tesisler mi kullanılmalıdır? Bu sorulara yönelik olarak alınan kararlar nihai müşteriye dağıtım ile birlikte ürün akışı için uygun yolun belirlenmesini sağlayacaktır.
- Taşıma: Stoklar bir tedarik zinciri konumundan diğerine nasıl hareket ettirilmelidir? Hava ve kara taşımacılığı genellikle güvenli ve hızlı olmasına rağmen pahalıdır. Deniz ve demiryolu taşımacılığı daha ucuz olmasına karşın daha uzun zaman alır ve daha fazla belirsizlik taşır. Bu belirsizlik daha yüksek düzeyde stok tutma ile giderilebilinir. Hangi taşıma yönteminin ne zaman kullanılması daha iyi olacaktır?
- Bilgi: Ne kadar veri toplanmalı ve hangi bilgiler paylaşılmalıdır? Zamanlı ve doğru bilgi daha iyi koordinasyon ve daha iyi karar alınmasını sağlar. Doğru bilgi, ne üretileceği, ne kadar üretileceği, stokların nerede depolanacağı ve en iyi taşıma yönteminin hangisi olacağı konularında etkin karar alınmasını sağlar.
#17
SORU:
Tedarik zinciri yönetiminin amacı nedir?
CEVAP:
Tedarik zinciri yönetiminin amacı ya da misyonu envanter ve işletim harcamalarını eş zamanlı olarak azaltırken etkinliği (üretilen iş/hizmet oranı) arttırmak olarak tanımlanabilir.
#18
SORU:
Etkin tedarik zinciri yönetimi nasıl yapılır?
CEVAP:
Etkin tedarik zinciri yönetimi öncelikle her bir bileşenin iyi anlaşılmasını ve onun nasıl işletileceğinin bilinmesini gerektirir. Her bileşenin tedarik zinciri üzerinde yer alan taraflar için doğrudan etkisi bulunmaktadır. İkinci adım ise bu bileşenlerin her birinden farklı bir bileşim yaratılarak ulaşılan sonuçlar için bir değerlendirme geliştirmektir. Tedarik zincirinde yer alan işletmelerin karar alma durumunda olduğu bu beş temel alan üretim, envanter, konum, taşıma ve bilgidir.
#19
SORU:
Üretim nedir?
CEVAP:
Üretim, ürünlerin kullanılabilir hale gelmesi ve depolanması konusunda tedarik zincirinin kapasitesini ifade eder. Üretimle ilgili tesisler, fabrika ve depolardan oluşur. Yeterlilik (talebi karşılama) ve verimlilik arasındaki değişimin ya da dengesizliğin nasıl çözüleceğine ilişkin üretim kararları ile ilgili konular yöneticilerin yüz yüze kaldığı temel sorunu oluşturur. Başka bir deyişle talebi karşılama ve verimlilik arasındaki ikilemin nasıl çözüleceği yöneticilerin üretimle ilgili kararlarına bağlıdır. Fabrikalar ve depolar gerektiğinden fazla kapasiteye sahipse esnek olabilirler ve ürün talebindeki ani dalgalanmalara çabuk karşılık verebilirler. Ancak, fazla kapasite kullanılmayan ya da gelir yaratmayan bir boş kapasite oluşturuyorsa bu fazlalığın yarattığı ek maliyetlere katlanmak gerekebilir. Böyle bir durumun ortaya çıkması zincirdeki işletmeler için düşük düzeyde etkinlik ve operasyon anlamına gelir.
Fabrika ve depoların tedarik zinciri açısından işlevlerine bakacak olursak, fabrikalar, birkaç imalat yaklaşımından birini esas alarak kurulur. Bu yaklaşımları ürün odaklı ve işlevsel odaklı yaklaşımlar olarak belirtebiliriz.
#20
SORU:
Ürün odaklı yaklaşım nedir?
CEVAP:
Ürün Odaklı Yaklaşım: Bu yaklaşım, bir ürün hattında, üretim aşamasından montaja kadar gerçekleşen tüm faaliyetlerin kapsama alınmasını ifade etmektedir. Ürün odaklı yaklaşım tüm ürün hattında uzmanlaşmayı gerektirir.
#21
SORU:
İşlevsel odaklı yaklaşım nedir?
CEVAP:
İşlevsel Odaklı Yaklaşım: Yalnızca montaj yapma ya da yalnızca seçili bir grup aksamın yapımı şeklinde birkaç operasyonun gerçekleştirilmesi konusuna yönelen bir yaklaşımdır. Burada söz konusu edilen işlevlere farklı ürün türlerinin imalatında başvurulur. Fonksiyonel yaklaşım sadece belirli işlemlerde uzman olmayı sağlar.
#22
SORU:
Depolamada kullanılan 3 farklı yaklaşım nedir?
CEVAP: - Stok izleme-tanımlama yönlü depolama: Bu geleneksel yaklaşım anlaşılması kolay ve etkin bir depolama yöntemidir. Bu tür depolama ile çok sayıda farklı ürünün stoklarını izlemek ve tanımlamak mümkündür. Ayrıca, bu depolama sistemi satış ve stok kayıtlarının tanımlanmasını da sağlar.
- Parti depolama: Bu yaklaşımda, belli bir müşterinin ürünleri ya da belli bir işe dair farklı ürünler beraber depolanır. Bu, verimli bir toplama ve paketleme işi sağlar ama stok izleme-tanımlama yönlü depolama yöntemine göre daha fazla depo yeri gerektirir.
- Çapraz yükleme: Wall-Mart ve benzeri kuruluşların öncülük ettiği ve tedarik zincirinde verimliliği arttırmak için uyguladığı bir yöntemdir. Burada ürün tesislerde fiziki anlamda stoklanmaz. Bunun yerine tesisler, tedarikçiden ürünlerin geldiği ve yüklü miktarda farklı ürünlerin boşaltıldığı bir süreçten geçme alanı olarak kullanılır. Bu büyük yükler daha sonra küçük parçalara ayrılır. Farklı ürünlerin küçük parçaları günün ihtiyacına göre yeniden birleştirilerek son durağa gönderilmek üzere taşıma araçlarına yüklenir.
#23
SORU:
Envanter nedir?
CEVAP:
Envanter, tedarik zinciri boyunca yani, hammaddeden, süreçteki işlemlere, aracıların ellerindeki nihai ürünlere kadar tüm aşamaları kapsar. Yöneticiler, envanter kararlarıyla kendilerini talebi karşılama ve verimlilik arasında nereye konumlayacaklarına karar vermelidirler. Fazla miktarda envanter tutma, bir işletmeye ya da tüm tedarik zincirine, müşteri talebindeki dalgalanmalara yanıt verebilme özelliği katar. Buna karşılık, envanterin bulunup depolanması bir maliyet unsurudur. Yüksek verim elde etmek için envanter maliyeti mümkün olduğunca düşük tutulmalıdır. Envanterin oluşturulup saklanması konusunda verilebilecek 3 temel karar vardır:
- Dönem Envanteri
- Emniyet Stoku
- Mevsimlik Envanter
#24
SORU:
Dönem envanteri nedir?
CEVAP:
Bu kavram satın alma dönemleri arasında, ürün için oluşan talebi karşılayacak envanter miktarını ifade eder. İşletmeler, ölçek ekonomisinden faydalanmak için fazla miktarda ürün üretir ya da satın alırlar. Ancak yüklü miktarlar, beraberinde taşıma/nakliye maliyeti getirir. Taşıma maliyeti; envanteri depolama, yükleme, sigorta ettirme gibi maliyetleri kapsar. Yöneticiler, yüklü miktarda ürün satın alınmasıyla sağlanan uygun fiyat ve artan taşıma maliyeti arasında bir tercih yapmak zorunda kalabilirler.
#25
SORU:
Emniyet stoku nedir?
CEVAP:
Belirsizliğe karşı elde tutulan envanter şeklidir. Talep tahmini, mutlak bir kesinlik içinde yapılmışsa, gerekli olan tek envanter dönem envanteri olacaktır. Ancak her tahminin kendi içinde bir belirsizlik taşıması ve talebin tahmin edilenden fazla olabileceği düşüncesi bu yaklaşımı gerektirebilir. Buradaki ikilem; ilave envanter yüklenme maliyeti ile yetersiz envanterden dolayı satış kaybı yaşama maliyetidir.
#26
SORU:
Mevsimlik envanter nedir?
CEVAP:
Yılın belirli zamanlarında talepte meydana gelebilecek artışları önceden görerek sağlanan envanterdir. Örneğin, antifriz talebinin kışın artacağı önceden tahmin edilebilmektedir. Antifriz firması, değiştirilmesi zor bir sabit üretim oranına sahip ise; tüm yıl boyunca sabit bir oranda üretim yapacak ve talebin düşük olduğu zamanlarda, stok oluşturacaktır. Alternatif olarak işletme, talepte oluşabilecek bir artışa cevap verebilmek için farklı ürünlerin üretim oranlarını çabucak değiştirecek esnek üretim tesisine yatırım yapabilir. Bu durum mevsimlik stok taşıma maliyeti ve daha esnek imalat becerilerine sahip olma maliyeti arasında bir denge kurma ikilemidir.
#27
SORU:
Konum nedir?
CEVAP:
Konum, tedarik zinciri tesislerinin coğrafik olarak yerleşimini ifade etmektedir. Aynı zamanda, hangi işlemin hangi tesiste yapılacağı kararlarıyla da ilgilidir. Talebin karşılanması ve verimlilik elde etme arasındaki ikilem; ölçek ekonomisinden faydalanmak ve verimlilik amacıyla daha az yerleşim yerinde faaliyetlerin merkezileştirilmesine mi, yoksa operasyonlarda talebi daha hızlı karşılamak ve müşterilere ve tedarikçilere yakın çok sayıda yerleşim yerinde faaliyetlerin merkezîleştirilmemesine mi karar verileceğidir.
Bir yerleşim yerine karar verildiğinde, seçilen konuma ilişkin bir dizi faktörle ilgilenmek gerekir. Bu faktörler; tesis maliyeti, işgücü maliyeti, çalışanların becerileri, altyapı durumu, vergi ve tarifeler, tüketici ve tedarikçiye yakınlıktır.
Yerleşim yeri kararları uzun dönemli bir plana büyük miktarlarda para bağlandığı için oldukça önemli stratejik kararlar arasında kabul edilir. Konum kararı, tedarik zincirinin maliyetinde ve performans ölçütleri üzerinde güçlü bir etkiye sahiptir. Tesislerin büyüklüğü, sayısı ve konumu belirlendiğinde aslında bu aynı zamanda ürünlerin tüketiciye ulaşmasında kullanılacak olası rotaları tanımlar. Bir işletmenin konum kararı aynı zamanda, ürünlerini pazara ulaştırmasında kullanacağı ana stratejileri belirler.
#28
SORU:
Taşımacılık nedir?
CEVAP:
Taşımacılık, tedarik zinciri içerisinde hammaddeden nihai mala kadar tüm ürünlerin farklı tesisler arasında hareketi olarak tanımlanmaktadır. Taşımacılıkta hız ve verimlilik taşıma şeklinin seçilmesinde önemli rol oynar. Hızlı bir taşımacılık yolu olan uçaklar hızlı cevap verebilir olmasına rağmen oldukça pahalıdır. Daha yavaş tercih olan gemi ve demiryolu ise maliyet açısından oldukça verimli olmalarına rağmen uçak kadar hızlı yanıt verebilir değildirler. Taşımacılık maliyeti, tedarik zincirinin operasyon maliyetinin nerdeyse üçte birini oluşturduğu için taşımacılıkla ilgili verilecek kararlar oldukça önemlidir.
İşletmelerin seçebileceği 6 farklı taşımacılık alternatifi vardır:
- Gemi: Maliyet açısından oldukça verimli olmasına rağmen en yavaş taşımacılık yoludur. Ayrıca sadece denizlere yakın ve limanların olduğu yerleşimler arasında kullanılabilmesi önemli bir kısıttır.
- Tren: Maliyet açısından oldukça verimli olmasına rağmen yavaş bir taşımacılık yoludur. Yalnızca demiryolu olan yerleşimlerde kullanılabilir.
- Boru hatları: Verimli olabilir ancak sadece su, petrol, doğalgaz gibi sıvı ve gaz ürünlerin taşınmasında kullanılabilmektedir.
- Kamyonlar: Hızlı ve esnek bir taşımacılık şeklidir, her yere gidebilirler. Petrol fiyatları ve yolların durumu taşımacılık maliyetinde değişkenliğe sebep olabilir.
- Uçaklar: Hızlı ancak en pahalı taşımacılık şeklidir. Havaalanı olanakları kısıtlayıcı olabilir.
- Elektronik taşımacılık: En hızlı ve en verimli taşımacılık şeklidir. Ancak sadece elektrik enerjisi ve veri hareketinde kullanılabilir.
#29
SORU:
Bilgi nedir?
CEVAP:
Bilgi diğer dört tedarik zinciri unsuruyla ilgili karar vermede taban oluşturur. Bilgi, tedarik zincirindeki tüm faaliyet ve operasyonlar arasında bağ kurmayı sağlar. Bu bağ ne kadar güçlü olursa, tedarik zincirindeki firmalar kendi operasyonlarıyla ilgili o kadar iyi kararlar verirler. Tedarik zincirinde bilgi iki amaç için kullanılır:
Diğer dört tedarik zinciri unsurunun işlemesiyle ilgili günlük faaliyetlerin koordinasyonu: Tedarik zincirindeki şirketler ürün talep ve arzıyla ilgili eldeki verileri kullanarak haftalık üretim planları, envanter seviyeleri, ulaşım rotaları ve stoklama bölgeleri ile ilgili kararlar verirler.
Gelecek taleplerin tahmini ve karşılanması için tahmin ve planlama yapılması: Aylık ya da çeyrek dönemlik üretim çizelgelerinin hazırlanmasında ve yeni tesisler kurmak, yeni bir pazara girmek ya da olan bir pazardan çıkmak gibi stratejik kararların verilmesinde kullanılır.
#30
SORU:
Dikey bütünleşme nedir?
CEVAP:
Endüstri dönemindeki yavaş hareketlerin hakim olduğu kitlesel pazarlarda, başarılı firmaların tedarik zincirinin önemli bir
kısmına sahip olma eğilimi olağan bir uygulama olarak görülmekteydi. Bu durum dikey bütünleşme olarak bilinmekteydi. Dikey bütünleşmenin amacı, ölçek ekonomisinin sağladığı fırsatlardan en yüksek verimliliği elde etmekti.
#31
SORU:
Tedarik zincirindeki yapısal gelişmeler nelerdir?
CEVAP:
Küreselleşme, rekabetçi pazarlar ve hızlı adımlarla ilerleyen teknolojik değişim ise günümüzde çok sayıda farklı işletmenin en iyi yaptığı işlere ya da temel yeteneklerine odaklanarak işleri birlikte yürüttükleri tedarik zincirlerinin gelişimini hızlandırmıştır. Günümüzde, madencilik işletmeleri madencilik üzerine, ağaç işletmeleri kereste yapımı üzerine, imalat işletmeleri ana parça ve kısımların yapımından nihai montaja kadar farklı türdeki imalat konularına odaklanmaktadır. İşletmelerin bu yeni çalışma yaklaşımı, hızlı değişimde geri kalmama ve belirli işlerde uzmanlık kazanma avantajları elde etmelerine ve rekabette gerek duyulan yeni becerileri öğrenmelerine fırsat yaratmıştır. Kendi depolarında ürünlerini depolayan, kendi araç filoları ile taşıma etkinliklerini yerine getiren işletmeler şimdilerde bu operasyonların gerçekten temel yetenekleri arasında olup olmadığını ya da işi lojistik olan diğer işletmelere bu faaliyetlerini devretmenin (outsource) maliyet etkin bir karar olup olmadığını iyice düşünüp analiz etmek durumundadırlar. İşletmelerin üst düzey operasyonel verimliliği yakalamak ve sürekli değişen teknolojik değişikliklerin gerisinde kalmamak için temel yeteneklerine odaklanmaları günümüz koşullarında artık bir zorunluluk haline gelmiştir.
#32
SORU:
Tedarik zincirinde yer alan katılımcıları kapsayan sınıflama nasıldır?
CEVAP:
En basit haliyle, tedarik zinciri; işletme, tedarikçileri ve işletmenin müşterilerinden oluşur. Bu oluşum basit tedarik zincirinde yer alan temel grupları ifade etmektedir. Genişletilmiş tedarik zincirleri bu basit yapıya ek olarak üç tür katılımcıyı daha kapsamına almaktadır. Genişletilmiş tedarik zincirlerinin başlangıcında tedarikçinin tedarikçisi ya da nihai tedarikçi bulunur. Sonunda ise müşterilerin müşterisi ya da nihai müşteriler yer alır. Son olarak da tedarik zincirinde bulunan tüm işletmelere servis sağlayan işletmeler bulunur.
Genişletilmiş tedarik zincirlerinde yer alan katılımcıları kapsayan bu üçlü sınıflamayı aşağıdaki gibi de ifade edebiliriz:
- Tedarikçinin tedarikçisi / nihai tedarikçi
- Müşterinin müşterisi / nihai müşteri
- Zincirdeki tüm işletmeye servis sağlayan işletmeler
+ dağıtıcılar (distribütörler) / toptancılar, perakendeciler ve endüstriyel ve nihai tüketiciler zinciri oluştururlar.
#33
SORU:
Üreticiler kimlerdir?
CEVAP:
Üreticiler ya da imalatçılar, mal/hizmet üreten işletmelerdir. Hammadde üreticileri ve nihai ürünlerin üreticileri de bu gruba girer. Hammadde üreticileri petrol, yağ, gaz, maden vb. üreticileridir. Ziraatçılar, hayvan yetiştiricileri ve balıkçılar da hammadde üreticileri arasındadır. Elle tutulamayan, soyut ürün üreticileri de müzisyenler, eğlence sektöründekiler, yazılımcılar, tasarımcılar, vb. üretenlerdir. Somut (elle tutulabilen) ürün üreten üreticiler ve çoğunlukla endüstriyel ürün üretenler, işgücü nerede daha az maliyetli olacaksa o bölgeye taşınma eğilimindedirler.
#34
SORU:
Dağıtıcıların üstlendiği görev nedir?
CEVAP:
Dağıtıcılar, üreticilerden toptan olarak mal/hizmet alırlar ve müşterilere ilgili ürün hattından ulaştırırlar. Dağıtıcılar aynı zamanda toptancı olarak da bilinirler. Diğer işletmelere satış yaparlar ve bireysel müşterinin aldığından daha çok miktarda ürün alır ve satarlar. Dağıtıcılar üreticileri ürün talebindeki dalgalanmalardan stok tutarak korurlar ve müşteriler için ''zaman ve yer" faydası yaratırlar; dağıtıcılar müşterinin ürünü istediği zamanda ve istediği yere ulaştırır. Dağıtıcı, satın alıp müşteriye satmadan önce elinde tuttuğu ürünlerin sahipliğini de almış olur. Ürün promosyonu ve satışının yanında, dağıtıcının diğer bir rolü de stok yönetimi, depo operasyonları ve ürün taşımacılığıdır. Bunların yanında müşteri desteği ve satış sonrası hizmet de sağlarlar. Bazen dağıtıcı, üretici ve müşteri arasında komisyoncular yer alır ve ürün sahipliğini üstlenmezler. Bu tür dağıtıcılar, ürün promosyonu ve satış fonksiyonlarını yerine getirir. Her iki durumda da dağıtıcı, müşteri ihtiyaçlarını izler ve bu ihtiyaçları ürünlerle buluştururlar.
#35
SORU:
Perakendecilerin görevi nedir?
CEVAP:
Perakendeciler, ürün stoklar ve nihai tüketicilere küçük miktarlarda satış yaparlar. Perakendeciler aynı zamanda tercih ve talepleri de yakından izler. Müşterileriyle iletişim kurar, kampanyalar düzenler ve müşterilerinin dikkatini çekmek için fiyat, ürün seçimi, hizmet ve konfor/kolaylık bileşenlerinin bir birleşimini sunarlar. İndirim marketleri, müşterileri fiyat ve geniş ürün yelpazesi ile etkilerken, özellikli ürün satan mağazalar, benzersiz ürünler ve üst düzey müşteri hizmeti sunarlar. Fast food restoranlarda ise düşük fiyat ve kolaylık bileşenini kullanırlar.
#36
SORU:
Müşterilerin önemi nedir?
CEVAP:
Müşteri bir ürünü fiilen satın alıp, zincirdeki taraflar için kazanç yaratır. Ancak, nihai müşteri gibi bir işletme de müşteri olup ürün satın alabilir ve onu başka bir ürün üretmek ya da yeniden satmak üzere kullanabilir. Tedarik zincirinin önemli bir halkası olan müşteriler ihtiyaç ve istekleri yanı sıra şikâyet ve beklentileri açısından da izlenir. Perakendeciler ve zincirdeki diğer katılımcılar için müşteri algıları, beklenti ve şikâyetleri talebi etkileyen en önemli faktör olarak görülmelidir.
#37
SORU:
Hizmet sağlayıcıların konumu nedir?
CEVAP:
Bu işletmeler, üreticilere, dağıtıcılara, perakendecilere ve müşterilere hizmet sağlarlar. Hizmet sağlayan işletmeler, özel bilirkişilik/uzmanlık desteği verirler ve tedarik zinciri içerisinde gerek duyulan faaliyetle ile ilgili beceri birikimine sahiptirler. Söz konusu hizmetleri gereksinim sahibi işletmeden daha iyi yapabildikleri için üretici, dağıtıcı, perakendeci ve müşterilerin kendi olanaklarını kullanarak yaptıkları duruma göre daha az maliyetli ve düşük fiyatlı iş çıkartırlar. Genellikle bilinen hizmet sağlayıcıları, taşıma ve depolama işletmeleridir. Bu tür nakliye ve depo firmaları lojistik sağlayıcılar olarak da bilinirler. Finansal hizmet sağlayıcıları ise kredi analizleri yaparlar; kredi verirler ve faturaları tahsil ederler. Bunlar, bankalar, kredi sağlayıcı şirket ve ajanslardır. Bazı servis sağlayıcılar pazar araştırma ve reklam işleri sunarken, diğerleri ürün tasarımı, mühendislik hizmetleri, yasal hizmetler ve yönetim danışmanlığı yaparlar. Diğer hizmet sağlayıcılar ise, bilgi teknolojileri ve veri toplama, saklama ve analiz etme gibi hizmetler verirler. Tüm hizmet sağlayıcı işletmeler, tedarik zincirindeki üretici, dağıtıcı, perakendeci ve müşterilerin rutin ve süregiden faaliyetlerine kimi zaman önemli kimi zaman da önemsiz katkılar ya da katılımlar yaparak onlarla bütünleşirler.