TEMEL SÜRÜ SAĞLIĞI YÖNETİMİ Dersi TEMEL SÜRÜ SAĞLIĞI YÖNETİMİ soru cevapları:

Toplam 20 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Aile tipi hayvan yetiştiriciliğinin dezavantajı nedir? 


CEVAP:

Aile tipi hayvan yetiştiriciliği o ailenin genellikle ana işi olarak değil ikincil hatta üçüncül bir yan geçim kaynağı olarak görülmekte ve dolayısıyla gerekli önem verilmemektedir. Bu nedenle genetik ve fenotip özellikleri iyi olan birçok damızlık hayvanımız gerek hastalıklar, gerekse bakım ve besleme yönünden hak ettikleri önemin verilmemesi sonucu, infertilite, enfeksiyöz, metabolizma, mastitis gibi birçok hastalığa yakalanıp ya kasaplık olarak değerlendirilmekte ya da ölmektedirler. Bu durum ülkemiz ekonomisine büyük kayıplar vermektedir. Ayrıca bireysel ev hayvancılığında istenilen düzeyde koruyucu aşılama, hastalık tarama ve eredikasyon programları yapılamaması sonucu birçok bulaşıcı hatta tuberkuloz, bruselloz, listeriozis, leptosipirozis gibi insan sağlığını da tehdit eden zoonoz enfeksiyöz hastalıkların kontrol altına alınamamasına yol açmakta ve bu hastalıkların ülkemizde giderek yayılmasına neden olmaktadır.


#2

SORU:

Sürü sağlığının temelini ne oluşturmaktadır?


CEVAP:

Sürü sağlığının temelini, yalnızca işletmenin kendisine ait sorunlar değil yakın çevre bölge ve ülkedeki hatta dünyadaki hayvan sağlığı ile ilişkili başta bulaşıcı hastalıklar olmak üzere tüm gelişmelerin sürekli takip edilmesi oluşturur.


#3

SORU:

Genç Ünitelerinde Bulunan Hayvanların Günlük Sağlık Gözlem Prosedüründe hangi sorular bulunur?


CEVAP:
  1. Öksüren hayvan var mı?
  2. İştah durumu nasıl?
  3. Yem seçme var mı?
  4. Ağızda lezyon var mı?
  5. Dışkılaması nasıl?
  6. Abdomende (karında) şişkinlik var mı? Varsa hangi tarafta?
  7. Çevreye ilgisi nasıl?
  8. Yatıp kalkarken zorlanan hayvan var mı?
  9. Göz burun akıntısı mevcut mu?
  10. Topallık var mı? Varsa hangi ayağında belirtiniz
  11. Eklemlerde şişkinlik var m›? Varsa hangi eklemde belirtiniz
  12. Davranış bozukluğu gösteren hayvanlar var mı?

#4

SORU:

Doğum sonrası ilk üç hafta günlük sağlık gözlem prosedüründe hangi sorular bulunur?


CEVAP:
  • Hayvan sonunu (yavru zarlarını) attı mı?
  • Yeterince ağız sütü verdi mi?
  • İştah durumu nasıl?
  • Yem seçme var mı? Evetse belirtiniz. 
  • Dışkılaması nasıl?
  • Abdomende şişkinlik var mı? Varsa hangi tarafta?
  • Diş gıcırdatma var mı?
  • Çevreye ilgisi nasıl?
  • Yatıp kalkarken zorlanması var mı?
  • Göz burun akıntısı, Öksürük var mı?
  • Topallık var mı? Varsa hangi ayağında belirtiniz.
  • Kondisyon kaybı var mı? Kondisyon skoru kaç?
  • Beden ısısı normal mi? Değerlerini yazınız.
  • Süt veriminde ani düşüş var mı?
 

#5

SORU:

Neonatal Buzağıların Sağlık Gözlem Prosedüründe hangi sorular bulunur?


CEVAP:
  • Buzağı sütünü veya mamasını emdi mi?

  • Buzağının dışkısı nasıl?

  • İshalse rengi nasıl?

  • Gözyaşı burun akıntısı var mı?

  • Öksürük var mı?

  • Önünde yem var mı?

  • Sabah akşam yem değişikliği yapıldı mı?

  • Önünde temiz su mevcut mu?

  • Buzağının ayağa kalkmada ve yürümede bir sorunu var mı?

  • Altlıkları kuru ve temiz mi?

  • Buzağıda anormal davranış bozukluğu var mı?

  • Biberonlar temiz mi? Dezenfekte edilmiş mi?


#6

SORU:

İşletmeye girişle ilgili kurallar nelerdir?


CEVAP:
  • İşletmenin içersine kesinlikle araçla girilmemesi, özellikle serbest çalışan veteriner hekimlerin, tırnak bakıcılarının araçlarının işletmeye alınmaması sağlanmalıdır.
  • İşletmeye gelen veteriner hekimler işletme girişindeki yönetim bina

#7

SORU:

Buzağı ünitelerinde uygulanacak kurallar nelerdir?


CEVAP:
  • Buzağı ünitelerinden sorumlu olan bakıcı iş kıyafetleri ile yetişkin hayvanların olduğu bölüme girmeyecektir. Çok zorunlu hallerde diğer ünitelere ayrı tulum ve çizme ile girecektir

  • Buzağı biberonlarının ön temizliğine ve hijyenine dikkat edilecektir. Buzağı biberonlarının ön temizliği deterjanla sağlanmasına takiben veteriner hekimin önerdiği bir antiseptikle hijyeni yapılmalıdır.

  • Buzağılara verilecek süt veya mamanın 37°C olmasına özen gösterilmelidir.

  • Sabah, öğle ve akşam minumun üç kez olmak üzere buzağılar gözlenecek, emme refleksi olmayan, depresif, ishali, gözyaşı, burun akıntısı, öksürüğü veya herhangi bir anormal görünüm derhal sorumlu veteriner hekime bildirilmesi sağlanmalıdır.

  • Buzağıların kafesleri ve altlığı üç günde bir veteriner hekimin önerdiğı dezenfekte solüsyon ile dezenfekte edilecektir.

  • Buzağı ünitelerinin giriş kısmına uygun dezenfekte solüsyon içeren kovalar konacak çizmenin üst sınırının dört parmak altına kadar doldurulacaktır.

  • Buzağılar biberonla beslenirken tek kullanımlık (lateks) eldiven giyilmesi sağlanacaktır.

  • Buzağı yem ve su kaplarının temizlik ve hijyeni sürekli kontrol edilmelidir.


#8

SORU:

Genç Ünitesinde Uygulanacak Kurallar nelerdir?


CEVAP:
  • Bu ünite işletme şartlarına göre iki bölümden oluşmalıdır. İlk bölümde kulübeden yeni gelen buzağılar bulunmalı ( 6-8 haftalık ile 14 haftalık), ikinci bölümde birinci bölümden buzağılar konulmalıdır ( 15- 21 haftalık). 21- 24. haftalarda mutlaka dişiler ve erkekler ayrılmalıdır. Bu dönemde genç hayvanlarda solunum sistemi hastalıkları çok gözlenir.

  • Her bölümün geçiş noktalarına çizme dezenfekte kovaları konmalıdır.

  • Bu bölümde hayvanlar bireysel ünitelerden toplu beslemeye geçtikleri için stres faktörleri çok yüksektir. Bu nedenle özellikle solunum sistemi enfeksiyonlarına karşı yakın takip yapılmalı ve herhangi bir hastalıkta sorumlu veteriner hekime derhal haber verilmelidir.


#9

SORU:

Doğumhane ünitesinde uyulacak kurallar nelerdir?


CEVAP:
  • Doğumhane bölümü giriş ve çıkışlara dezenfeksiyon havuzları konmalıdır.

  • Doğumuna on gün kala gebe inekler bu bölüme alınmalıdır.

  • Bu bölümde bulunan gebe inekler sürekli gözlem altında tutulmalıdır.

  • Hayvanların altına bol altlık atılmalıdır.

  • Her doğuma müdahale edilmemeli, gerçekten güç doğum söz konusu ise hijyen kuralları içerisinde yapılmalıdır.

  • Doğuma müdahale esnasında ellerin önceden hijyeni sağlanmalı eldiven giyilmeli ve dezenfekte edilmiş muşamba önlük giyilmelidir.

  • Doğum sonrası tüm doğumhane ünitesi Veteriner hekimin önerdiği dezenfekte solüsyon ile dezenfekte edilmeli ve hazır bulundurulmalıdır.

  • Doğuma takiben buzağının solunumu ilk kırksekiz saat sıkı takip edilmeli, hızlı ve güç solunum aldığında veteriner hekime derhal haber verilmelidir.

  • Göbek kordonu hijyenik olarak kesilmeli ve dezenfekte edildikten sonra plastik tek kullanımlık göbek kordonu ataçlarıyla kapatılmalıdır.

  • Buzağı iki-üç saat annesinin yanında bulundurulmalı ve en kısa sürede beden ağırlığının % 5 kadar ağız sütünü biberonla alması sağlanmalıdır.

  • Buzağı ilk iki-üç saat sonrası annenin görebileceği bir bölüme alınmalı ve sürekli takip edilmelidir.

  • Bu bölümde bol temiz altlık, mevsimine göre ısıtıcı veya fan konulmalıdır. Buzağı septisemi serum uygulamasına takiben dördüncü günde buzağı kulübelerine alınmalıdır. 


#10

SORU:

Doğum Sonrası Takip Bölümünde uyulması gereken kurallar nelerdir?


CEVAP:
    • Bu bölümde doğum yapan ve sonunu atan hayvanlar on gün tutulmalıdır
    • Özellikle septik metritise karşı her gün beden ısıları alınmalı 39,3°C üzerine çıktığında veteriner hekime bildirilmeli ve onun önerisi doğrultusunda gerekli müdahalede bulunulmalıdır
    • Hayvanların akıntıları sürekli takip edilmeli, pis kokulu akıntı tespit edildiğinde veteriner hekime bildirilmeli ve onun önerisi doğrultusunda gerekli müdahalede bulunulmalıdır.
    • Genel muayene (beden ısısı, kalp frekansı, solunum sayısı, rumen hareketleri, dışkılama, idrar yapma, iştah durumu) bulguları ve hayvanların rektal muayeneleri normalse hayvan ilk laktasyon dönem bölümüne alınmalıdır
    • Bu ünite vajinal akıntıların yoğun olduğu bir bölüm olduğu için üç günde bir veteriner hekimin önerisi doğrultusunda belirlenen dezenfeksiyon ile dezenfekte edilmelidir.

#11

SORU:

Kolostrumun Verilmesi sebepleri nelerdir?


CEVAP:
  • Kolostrum çevre patojenlerine karşı yüksek antikor seviyesine sahiptir.
  • Barsaklardan emilen kolostrumdaki antikorlar tüm vücuda yayılır ve mikroorganizmaların vücuda girişini engeller.
  • Barsaklardaki lokal savunma bariyerini oluşturur.
  • Savunma hücrelerini aktive eder.
  • Bakterilerin büyümesini engelleyen laktoferrin, laktoperoksidaz, thiosinat, hidrojen peroksidaz gibi koruyucu maddeleri kapsar.
  • Hücre DNA sentezini arttıran ve hücre bölünmesinde görev yapan büyüme faktörlerini içerir.

#12

SORU:

İyi nitelikteki kolostrumun fiziksel görünümü nasıl olmalıdır?


CEVAP:

Sarı-krem renginde, koyu ve yapışkan kevamda olmaleder.


#13

SORU:

Ağız sütü özelliğini ne kadar süre korur?


CEVAP:

Doğuma takiben oniki saat sonrasının ağız sütü özelliğini yitirmeye ve normal süt formuna dönmeye başlar.


#14

SORU:

İyi ve kaliteli ağız sütünü ne zaman ve ne kadar verilmelidir?


CEVAP:

Doğuma takiben oniki saat sonrasının ağız sütü özelliğini yitirmeye ve normal süt formuna dönmeye başlar. Bu nedenle iyi kaliteli ağız sütünü doğuma takiben buzağının ilk iki saat içersinde beden ağırlığının %5 kadar alması sağlanmalıdır. İlk yirmidört saatte alması gereken toplam miktarsa kabaca beden ağırlığının % 10 kadar olmalıdır.


#15

SORU:

Ağız sütü depolamanın önemini açıklayınız.


CEVAP:

Buzağı ilk ağız sütünü aldıktan sonra arta kalan ağız sütünü buzağı ishallerinde ya da diğer hastalık durumlarında kullanılmak üzere mutlaka depolalanmalıdır.


#16

SORU:

Ağız sütünün saklama koşulları nasıl olmalıdır?


CEVAP:

Ağız sütü;

  • Oda ısısında bir gün,

  • +4 °C de bir hafta,

  • - 20 °C de bir yıl saklanabilir.

    Tekrar çözdürme ısısı 55 °C den düşük olmalıdır ve 37 °C de verilmelidir.


#17

SORU:

İyi bir kolostrum yapımını ve yeni doğanlarda alınımını engelleyen durumlar nelerdir?


CEVAP:

İyi bir kolostrum yapımını ve yeni doğanlarda alınımını engelleyen bazı durumlar şunlardır;

  • Annenin doğuma üç aydan az kala ortam değiştirmesi ve doğumun yeni ortamda şekillenmesi.
  • Buzağının doğar doğmaz annesinin yanından uzaklaştırılması,
  • Gebeliğin son iki ayında anneyi kuru dönem boksuna alınması ve bu döneme uygun beslenmesi, gebe hayvanın bağlı bırakılmaması ve hareket etmesinin sağlanması,
  • Annenin ( özellikle kuru dönem de) bağışıklık sistemini etkileyen hastalıklara maruz kalması veya kuru dönemde bu yönde olumsuz etkilere sahip ilaçların uygulanması,
  • İlk ağız sütünün sonda ile verilmesi (kolostrumun ince barsaklara geçişini uzatır),
  • Erken veya deformasyonlu buzağı doğumları,
  • Doğum öncesi meme sekresyonun başlaması,
  • Annenin çok genç veya çok yaşlı olması,
  • Mevsimsel değişimler. Aşırı sıcak ve rutubet,
  • Buzağının yeterince ve zamanında iyi kaliteli kolostrum almaması,
  • Barsaklarda kolostrumun emilimini azaltan buzağıda doğum sonrası yavru sularını yutması veya solunum güçlüğü ile doğması.

#18

SORU:

Buzağılama mevsiminde dışardan sürüye yeni hayvan katılmamasının önemini açıklayınız.


CEVAP:

Buzağılama mevsiminde mümkün olduğunca dışardan sürüye yeni hayvan katılmaması son derece önemlidir. Bu dönemde işletmeye dışardan bir hayvan sokulması yeni patojen mikroorganizmaların ortamda bulunmasına neden olacağından buzağı için son derece önemli olan kolostral bağışıklık yetersiz kalabilir. Tüm bu riske rağmen işletmeye yeni bir hayvan getirilirse, işletmenin girişinde karantina bölmesi yapılmalı, getirilen hayvan burada en az onbeş gün tutulmalı, gerekli aşı prosedürü tamamlanmalı ve daha sonra sürüye dahil edilmelidir.


#19

SORU:

Gebelik döneminde koyunların tükettiği rasyonun önemini açıklayınız.


CEVAP:

Gebelik devresinde A vitamini yönünden fakir olan rasyonla beslenen koyunun kolostrumunda A vitamini yeterli miktarda bulunmaz ve dolayısı ile doğan yavruların hastalıklara karşı direnci düşük olur. Selenyum noksanlığı çeken koyun ve keçilerin yavrularında erken ölümlerin meydana geldiği beyaz kas hastalığı oluşur. Kalsiyum-fosfor dengesi bozuk olan yemlerle beslenen koyunların kuzularında kemik gelişimi bozulur. Raşitizm meydana gelişir.


#20

SORU:

Çok yavru doğuran annelerde ağız sütü açısından nelere dikkat edilmelidir?


CEVAP:

Çok yavru doğuran anneler yavruları ile yeterince ilgilenemeyebilirler. Böyle durumlarda daha önce doğum yapan anlardan sağdığımız kolostrumu bir biberonla yavrulara verilmesi sağlanmalı ve doğan yavrular kuru, bol altlıklı, temiz bir ortamda muhafaza edilmelidir.