TÜRKİYE CUMHURİYETİ SİYASİ TARİHİ Dersi BİRİNCİ KOALİSYONLAR DÖNEMİ (1971-1980) soru cevapları:

Toplam 104 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

1970’li yıllar nasıl bir dönem olarak hatırlanır?


CEVAP:

1970’li yıllar Türkiye siyaset tarihinde siyasal, sosyal ve iktisadi alanda görülen yoğun krizler nedeniyle olumsuz bir dönem olarak hatırlanır.


#2

SORU:

Modernleşme nedir?


CEVAP:

Rönesans, reform ve aydınlanma gibi önemli süreçleri içeren hızlı değişim ve dönüşümleri ifade eder.


#3

SORU:

Modernleşme nerede başlamıştır?


CEVAP:

Batı’da başlayan modernleşme zamanla dünyanın diğer bölgelerine de yayılmıştır.


#4

SORU:

Türkiye’de cereyan eden siyasal ve sosyal olayları doğrudan veya dolaylı olarak etkileyen faktör nedir?


CEVAP:

Türkiye’nin modernleşme süreci ve bu sürecin yarattığı gerilimlerdir.


#5

SORU:

Hızlı modernleşmenin siyasete etkisi nedir?


CEVAP:

Siyasal gelişime değil, daha çok siyasal bozulmaya yol açar.


#6

SORU:

Türk demokrasisinin karşılaştığı dönemsel bunalımlar neden kaynaklanmaktadır?


CEVAP:

Askeri darbeler ile partilerin iktidarda bulunmayı bir varlık sebebi olarak görmeleri ve küçük partilerin politik tutumlarıdır.


#7

SORU:

1970’li yıllarda küçük partiler olmadan hükümet kuruluyor muydu?


CEVAP:

Hayır, kurulamıyordu.


#8

SORU:

Türkiye’de krizlerin genelde çözümü nasıl olmuştur?


CEVAP:

Krizlerin doğal ve olağan yollarla çözümüne fırsat verilmemiş, krizler askeri darbelerle ve bu darbelerin toplum mühendisliği tarzındaki çözüm yollarıyla çözülmeye çalışılmıştır.


#9

SORU:

1946 ve 1950 yıllarında kansız ve darbesiz bir şekilde bir iktidar değişimi olurken demokrasiye nasıl bir darbe indirilmiştir?


CEVAP:

27 Mayıs Darbesi hem demokrasimizin gelişimine darbe indirmiş hem demokrasimizin geleceğini ipotek altına almış hem de ülkede bir darbe geleneği başlatmıştır.


#10

SORU:

27 Mayıs 1960 ile 12 Eylül 1980 arası dönemde istikrarlı tek parti hükümeti kurulabilmiş midir?


CEVAP:

Hayır, kurulamamıştır.


#11

SORU:

12 Mart Darbesinin 1961 Anayasası’nın üzerinde ne gibi etkisi olmuştur?


CEVAP:

12 Mart Darbesi, 1961 Anayasası’nın şeklen vermiş olduğu bazı özgürlükleri geri almış ve yozlaşmalara son derece müsait bir toplumsal ve siyasal zemin inşa etmiştir.


#12

SORU:

1971-73 dönemi nasıl bir dönemdi?


CEVAP:

Askeri makamların kontrolünde kısa süreli ve zayıf hükümetlerin kurulduğu bir dönemdi. Bu dönem, siyaset üzerindeki askeri müdahalenin yoğun olduğu bir dönemdir.


#13

SORU:

1973-80 dönemi nasıl bir dönemdi?


CEVAP:

1973’ten sonraki 6 yıl içinde 7 hükümet kurulmuştur. Ortalama olarak hükümetlerin ömrü bir yıl civarında olmuştur. Cumhuriyet tarihinde ilk defa bu dönemde, bir hükümet güvensizlik oyuyla düşürülmüştür. Türlü hesaplarla kurulan koalisyon hükümetleri, koalisyonu oluşturan ortak sayısı arttıkça yozlaşma ve yolsuzluk olaylar artmıştır.


#14

SORU:

12 Mart Darbesi nasıl açıklanmıştır?


CEVAP:

12 Mart günü ordu, isteklerini bir “muhtıra” şeklinde açıklamıştır. Radyodaki 13:00 haber bülteninin ilk haberi bir muhtıradır. Muhtıra, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç ile Kuvvet Komutanlarının “MGK üyesi” sıfatıyla imzalarını taşımaktadır.


#15

SORU:

Muhtıra nedir?


CEVAP:

İkaz ve ihtar gibi anlamlara gelmektedir. Askeri cuntanın yapılmasını istediği emirleri içeren metne muhtıra denilmektedir. 12 Mart Darbesi’ne “12 Mart Muhtırası” diyenler de bulunmaktadır.


#16

SORU:

12 Mart Muhtırasında yer alan maddeler nelerdir?


CEVAP:

12 Mart Muhtırasında yer alan önemli maddeler şöyle sıralanabilir:
• Parlamento ve hükümet, süregelen tutum, görüş ve icraatıyla, yurdumuzu anarşi, kardeş kavgası, sosyal ve ekonomik huzursuzluklar içine sokmuş, Atatürk’ün bize hedef verdiği uygarlık seviyesine ulaşmak ümidini kamuoyunda yitirmiş ve anayasanın öngördüğü reformları tahakkuk ettirememiş olup, Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği ağır bir tehlike içine düşürülmüştür.
• Türk Milletinin sinesinden çıkan Silahlı Kuvvetlerin bu vahim ortam hakkında duyduğu üzüntü ve ümitsizliğini giderecek çarelerin, partiler üstü bir anlayışla Meclislerimizce değerlendirilerek, mevcut anarşik durumu giderecek ve anayasanın öngördüğü reformları Atatürkçü bir görüşle ele alacak ve inkılap kanunlarını uygulayacak kuvvetli ve inandırıcı bir hükümetin demokratik kurallar içinde teşkili zaruri görülmektedir.
• Bu husus süratle tahakkuk ettirilmediği takdirde Türk Silahlı Kuvvetleri kanunların kendisine vermiş olduğu Türkiye Cumhuriyeti’ni korumak ve kollamak görevini yerine getirerek idareyi doğrudan doğruya üzerine almaya kararlıdır


#17

SORU:

Muhtıra belgesi incelendiğinde öne çıkan nokta nedir?


CEVAP:

Muhtıra belgesi incelendiğinde öne çıkan iki nokta vardır:
• Birincisi, terör olayları artmıştır.
• İkincisi, Anayasanın öngördüğü reformlar partiler üstü bir hükümet tarafından gerçekleştirilmelidir.
Bunlar yapılmadığında ise TSK doğrudan yönetimi devralacaktır.


#18

SORU:

Demokrasi ile alay eden sivil kesimler nasıl bir araya gelmiştir?


CEVAP:

Demokrasiyi “cici demokrasi” diyerek alaya alan sivil kesimler, Doğan Avcıoğlu’nun liderliğinde kurulan Yön dergisi ve daha sonra da Devrim gazetesi etrafında birleşmişlerdi.


#19

SORU:

Sivil kesimin birleşmesinde ön planda yer alan kişiler kimlerdir?


CEVAP:

Doğan Avcıoğlu, İlhan Selçuk ve İlhami Soysal gibi isimler ön plandaydı.


#20

SORU:

Bu sivil oluşumun amacı neydi?


CEVAP:

Orduyu yeni bir darbeye teşvik edip “Baas sosyalizmi” türünden bir rejim kurmak istiyorlardı. Darbe tarihi olarak da 9 Mart 1971’i belirlemişlerdi.


#21

SORU:

Solcu çevrelerin beklediği darbe hareketi nasıl sonuçlandı?


CEVAP:

Ordu içindeki birçok karmaşık gelişmeler sonunda Kara Kuvvetleri Komutanı Faruk Gürler ile Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur taraf değiştirmiş ve Genelkurmay Başkanının öncülüğünde başka bir darbeyi gerçekleştirmeye karar vermişlerdir. Böylece 9 Mart’ta kendi darbelerinin yolunu gözleyen solcu çevreler, 12 Mart’ta başka bir darbe ile karşılaştılar.


#22

SORU:

Sol çevrelerin muhtıraya verdikleri ilk tepkiler nasıldı?


CEVAP:

Daha önce de ifade edildiği gibi sol çevreler ilk başlarda, “kendi darbeleri” zannederek darbeye destek verdiler; Demirel’in istifasından da ziyadesiyle memnun kaldılar. Hatta Bülent Nuri Esen ve Bahri Savcı gibi bazı anayasa hukuku hocaları hızlarını alamayıp darbeyi anayasal buldular. Bir kısım solcu sivil toplum kuruluşu da muhtırayı bir bayram sevinci içinde karşılamıştı.


#23

SORU:

12 Mart Darbesine Başbakan Demirel’in tepkisi nasıl olmuştur?


CEVAP:

İyice yıpranmış ve çoğunluğu kaybetmiş AP Genel Başkanı ve Başbakan Demirel, hiç direnmeksizin, muhtıra üzerine hemen istifasını vermiştir. Demirel bu tarihten sonra da genel olarak darbecilerle uzlaşma içinde olmuş ve bekle gör politikası izlemiştir. Parti mensuplarına ise sakin olmaları yönünde telkinlerde bulunmuştur. Kendisi de muhtırayı oldukça yumuşak bir tepki ile karşılamıştır.


#24

SORU:

12 Mart Darbesine CHP genel başkanı İsmet İnönü’nün tepkisi nasıl olmuştur?


CEVAP:

İnönü ilk günlerde renk vermemeyi, yer yer hafif yollu da olsa muhtırayı eleştirmeyi tercih etmiştir. Fakat daha sonraları İnönü, MİT Başkanı gibi askeri yetkililerle görüştükten ve onlardan “izahat” aldıktan sonra muhtıranın lehinde bir politika gütmeye başlamıştır.
Muhtıraya, CHP içindeki Ortanın Solu ekibinin tepkisi ise olumsuz olmuştur.


#25

SORU:

Darbe sonrası orduda nasıl gelişmeler yaşanmıştır?


CEVAP:

12 Mart darbecileri ilk tasfiyeyi ordu içinde yapmıştır. 14’ler olayına benzer şekilde, 24 saat içinde, 5 General, 1 Amiral ve 35 Albay emekli edilmiş, birtakım genç subayların da yerleri değiştirilmiş ve dağıtılmışlardır.


#26

SORU:

Darbe sonrası hükümetin kuruluşu nasıl olmuştur?


CEVAP:

CHP’li Nihat Erim, hükümeti kurmakla görevlendirilmiştir. Erim, bağımsız kalabilmek için İnönü’nün icazetiyle CHP’den istifa etmiştir. Bu olay üzerine, darbenin desteklenmemesini savunan Ecevit, genel sekreterlikten istifa etmiştir.


#27

SORU:

Nihat Erim tarafından kurulan hükümetin yapısı nasıldır?


CEVAP:

Erim kendisinden istendiği gibi bir teknokratlar hükümeti kurmuştur. Dünya Bankası’ndan çağrılan Atilla Karaosmanoğlu ve ekibine kabinede önemli bir yer verilmiştir. Kabinede parlamento dışından toplam 14 teknokrat bulunuyordu. Ayrıca hükümette 5 AP’li, 3CHP’li, 1 MGP’li ve 1 de Milli Birlik Grubu üyesi bulunuyordu.


#28

SORU:

Hükümetin kuruluşundan sonraki gelişmeler nelerdir?


CEVAP:

Terör olayları artmasıyla 11 ilde sıkıyönetim ilan edildi. İsrail’in İstanbul Başkonsolosu Efraim Elrom’un THKP-C mensuplarınca kaçırılıp öldürülmesi üzerine sola yönelik baskı daha da arttı. Ülke çapında içlerinde gazeteciler, yazarlar ve öğretim üyelerinin de bulunduğu 5000 civarında kişi tutuklandı. Sadece sol çevreler üzerinde değil, genel olarak statükoya muhalif tüm kesimler üzerinde bir baskı havası oluşturuldu; tüm ülke bir sıkıyönetim ve baskı ortamına sokuldu.


#29

SORU:

Milli Nizam Partisi ne zaman ve hangi gerekçe ile kapatılmıştır?


CEVAP:

20 Mayıs 1971’de laikliğe aykırılık gerekçesiyle kapatıldı.


#30

SORU:

Türkiye İşçi Partisi ne zaman ve hangi gerekçe ile kapatılmıştır?


CEVAP:

20 Temmuz 1970’te Anayasa Mahkemesi tarafından, Türk dilinden ve kültüründen gayri dil ve kültürleri korumak yoluyla toplumda azınlıklar yarattığı gerekçesiyle kapatıldı.


#31

SORU:

MHP darbeden nasıl etkilenmiştir?


CEVAP:

Bu dönemi büyük bir kayba uğramaksızın atlatan ve daha sonra da hızla büyüyen tek parti MHP olmuştur. 12 Mart döneminde MHP’ye ve bu partinin koruması altındaki sağcı eylemcilere dokunulmamıştır.


#32

SORU:

Erim’in istifası ile hükümeti kim kurmuştur?


CEVAP:

Cumhurbaşkanı Sunay, yeni hükümeti kurma görevini, bağımsız senatör ve eski bir Başbakan olan Suat Hayri Ürgüplü’ye vermiştir. Fakat komutanlar Ürgüplü formülünü uygun bulmadıklarından tuhaf bir şekilde Ürgüplü kabinesi, Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmamış ve yerine hükümeti kurma görevi Ferit Melen’e verilmiştir.


#33

SORU:

12 Mart’ın CHP üzerindeki sonuçları nelerdir?


CEVAP:

12 Mart sürecinde, 12 Mart’a verilen tepki bağlamında CHP;
• İnönücüler ve
• Ecevitçiler şeklinde ikiye bölünmüştür.
5 Mayıs 1972’de yapılan kongreyi İnönü yanlıları kaybetmiştir. Kongreyi 507’ye karşı 709 oyla Ecevit kazanmıştır. İnönü vakit geçirmeden genel başkanlıktan istifa etmiştir. Bu istifa üzerine 14 Mayıs 1972’de toplanan “Genel Başkanlık Seçimi Özel Kurultayı’nda Ecevit, 913 delegeden 826’sının oyunu alarak Genel Başkan seçilmişti.


#34

SORU:

12 Mart döneminin partiler için en önemli gelişmesi ve CHP tarihi açısından gerçekleşen ilk nedir?


CEVAP:

CHP’nin yeni yönetiminin darbeye karşı çıkmasıdır. Çünkü o tarihe kadar “CHP + Ordu = İktidar” yargısı, yaygın bir kanı olarak kamuoyunda yer buluyordu.


#35

SORU:

Anayasada nasıl değişiklikler yapılmıştır?


CEVAP:

Erim ve Melen hükümetleri döneminde Erim ve Melen hükümetleri döneminde Anayasa’da yapılan değişiklikler esas itibarıyla, 1961 Anayasası’nın liberal ve özgürlükçü yönlerini budamaya ve devlet otoritesini güçlendirmeye yönelik değişikliklerdir.


#36

SORU:

Anayasada yapılan değişiklikler hangi başlıklar altında toplanabilir?


CEVAP:

Anayasada yapılan değişiklikler aşağıdaki başlıklar altında toplanabilir:
• Yürütmenin güçlendirilmesi.
• Temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanması.
• Yargısal güvencelerin zayıflatılması.
• Genel olarak askeri bürokrasinin, özel olarak da askeri yargının yetkilerinin artırılmasıyla ilgili düzenlemeler


#37

SORU:

1971 yılında ordunun askeri bütçesinde ne gibi bir artış olmuştur?


CEVAP:

1970 yılına oranla %30 artırılmıştır.


#38

SORU:

Yargı bağlamında yapılan en önemli değişikliklerden biri hangisidir?


CEVAP:

Yargı bağlamında yapılan en önemli değişikliklerden biri, 1976 yılında kaldırılıncaya kadar 3 yıl süreyle görev yapan Devlet Güvenlik Mahkemeleridir.


#39

SORU:

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde kimler aday olmuştur?


CEVAP:

İlk başta Cumhurbaşkanlığı için adaylığını koyan üç kişi vardır:
• En güçlü aday, kontenjan senatörü Faruk Gürler’dir.
• Diğer adaylar, hava kuvvetleri eski komutanı AP’li Tekin Arıburun ile
• DP Genel Başkanı Ferruh Bozbeyli’dir


#40

SORU:

6 Nisan 1973 günü cumhurbaşkanı seçilen kişi kimdir?


CEVAP:

6 Nisan 1973 günü tarafsız bir aday olarak Senato kontenjan grubu başkanı emekli Oramiral Fahri Korutürk seçilmiştir.


#41

SORU:

12 Mart döneminin fiilen sona erdiğinin işareti olan olay nedir?


CEVAP:

1973 yılında yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde darbecilerin adayı Meclis tarafından kabul görmemiş; siyasal partilerin üzerinde anlaştığı bir isim cumhurbaşkanı seçilmişti. Bu olay aslında 12 Mart döneminin fiilen sona erdiğinin bir işaretidir.


#42

SORU:

Yeni demokratik dönemde parti yapılanmaları nasıl olmuştur?


CEVAP:

Darbe sonrası dönemin ilk seçimine CHP, yeni CHP olarak girmiştir. Çünkü CHP’nin hem lideri hem yapısı değişmiştir; CHP kendini artık solda tanımlamaktadır. Erbakan ise MNP’nin yerine MSP’nin kuruluşuna önayak olmuştur. AP’den ayrılan eski Demokratların öncülüğünde kurulan Demokratik Parti de bu seçimlere yeni bir parti olarak dahil olmuştur.
Bu seçimlerin en önemli özelliği CHP’nin de AP’nin de bölünmüş olarak seçim yarışına girmiş olmalarıdır. CHP’den kopanların kurduğu CGP; AP’den ayrılmış olanların kurduğu Demokratik Parti ve MSP bu seçimlerde yarışan yeni partilerdir.


#43

SORU:

1973 seçimlerini hangi parti kazanmıştır?


CEVAP:

Beklenmedik şekilde CHP seçimlerden birinci parti olarak çıkmıştır.


#44

SORU:

1973 seçimlerinin kesin sonuçları nasıldır?


CEVAP:

1973 seçimleri sunucu; CHP %33 oy oranıyla 185 milletvekili, AP %29 oy oranıyla 149 milletvekili, MSP %11 oy oranıyla 48, Demokratik Parti %11 oy oranıyla 45 milletvekili, CGP %5 oy oranıyla 13 milletvekili, MHP ise %3 oy oranıyla sadece 3 milletvekili çıkarabilmiştir.


#45

SORU:

1973 seçimleri sonucunda hükümetin kurulumunda nasıl bir durum ortaya çıkmıştır?


CEVAP:

CHP’nin lideri Ecevit, hükümeti kurmakla görevlendirilmiş ancak görevi iade ederek yakında yapılacak yerel seçimleri beklemeyi tercih etmiştir. Ecevit’ten sonra görevlendirilen Demirel de yeni hükümeti kurmayı başaramamıştır. Gündeme getirilen CHP-AP ortaklığı da gerçekleşmemiştir. Yeni hükümet kurulamadığı için 12 Mart döneminin Talu hükümeti göreve devam etmiştir.


#46

SORU:

9 Aralık 1973 yerel seçimlerin sonucu nasıldır?


CEVAP:

CHP %37,69, AP ise %33,81 oranında oy almıştır. İl merkezlerinde CHP 32, AP ise 20 belediye başkanı çıkarmıştır. CHP başta üç büyük il olmak üzere il merkezlerinde büyük bir üstünlük sağlamıştır.


#47

SORU:

Yerel seçimlerden sonra hükümetin kurulumu nasıl olmuştur?


CEVAP:

CHP ile MSP arasında uzun görüşmeler ve sıkı pazarlıklar sonucunda CHP-MSP koalisyon hükümeti kurulmuştur.


#48

SORU:

MSP’nin seçimlerdeki en büyük kazancı ne olmuştur?


CEVAP:

MSP bu hükümetin kurulmasıyla meşrutiyetini kabul ettirmiştir.


#49

SORU:

CHP-MSP koalisyonunun dış politikadaki ilk icraatı nedir?


CEVAP:

Amerika’nın aleyhte tutumuna rağmen 1 Temmuz 1974 tarihinde alınan kararla 6 ilde, daha önce 12 Mart yönetimi tarafından yasaklanmış olan haşhaş ekiminin resmen serbest bırakılmasıdır.


#50

SORU:

Haşhaş ekimi konusunda alınan karardan sonra Amerika’nın tutumu nasıl olmuştur?


CEVAP:

Bu karar ile Amerika ile ilişkiler gerilmiş ve Amerika askeri yardımı keserek, Türkiye’ye karşı ambargo kararı almıştır.


#51

SORU:

CHP-MSP koalisyonunun en önemli icraatı nedir?


CEVAP:

Kıbrıs Barış Harekatı’dır.


#52

SORU:

Kıbrıs Barış Harekatı sonrasında dünyadan gelen tepkiler nasıldı?


CEVAP:

24 Temmuz 1974’teki ilk hamleden sonra dış tepkiler genelde olumludur. Dünya kamuoyunun ve diplomatik çevrelerin kanaatleri Türklerin haklılığı yönünde oluşmuştur. Bir taraftan da ateşkes için dünyadan baskılar ve temaslar gelmeye başlamıştır.


#53

SORU:

Ateşkes görüşmeleri nerede gerçekleştirilmiştir?


CEVAP:

Taraflar Cenevre’de toplanmıştır ve I. Cenevre Konferansı Türkiye açısından başarıyla sonuçlanmıştır.


#54

SORU:

II. Cenevre Müzakereleri boyunca Yunan ve Rum taraflar hangi taktikleri uyguladı?


CEVAP:

Bütün teklifleri ne reddetmek ne de kabul etmek, görüşmeleri uzatarak zaman kazanmak ve uluslararası destek sağlamaktı.


#55

SORU:

II. Cenevre Müzakereleri boyunca Yunan ve Rum tarafların taktikleri işe yaradı mı?


CEVAP:

Hayır, Türk tarafı son önerilerini 12 Ağustos 1974 tarihinde sunmuştur. Ancak Yunan ve Rum tarafı yine oyalama taktiğine başvurunca görüşmeler 13 Ağustos sabahı tıkanmış ve 14 Ağustos sabahı Türk ordusunun ikinci harekatı başlamıştır.


#56

SORU:

İkinci Harekat nasıl sonuçlanmıştır?


CEVAP:

14 Ağustos’ta başlayan ikinci harekat, 16 Ağustos 1974 günü sona ermiştir. İki gün içinde TSK, Magosa-Lefkoşe-Lefke-Kokkina çizgisine ulaşarak
Ada’nın %38’ini ele geçirmiştir.


#57

SORU:

İkinci harekata dünyanın tepkisi nasıl olmuştur?


CEVAP:

İkinci harekattan sonra dünya kamuoyu Türkiye’nin aleyhine dönmüştür. Birinci harekatın bir hukuki ve insani müdahale mahiyetinde görülmesine karşılık, ikinci harekat bir toprak kazanımı ve bir işgal olarak kabul edilmiştir. Yunanistan’ın yanı sıra Amerika ve Sovyetler Birliği de ikinci harekata şiddetli tepki göstermişlerdir.


#58

SORU:

Ecevit’in istifasını verme sebebi nedir?


CEVAP:

Kıbrıs harekatından sonra CHP arkasına aldığı rüzgarı değerlendirmek istiyordu ve erken seçimden yanaydı. Bu dönemde yaşanan anlaşmazlıklar, İskandinav ülkelerine yapacağı gezi yüzünden MSP ile CHP arasındaki kriz noktasına çıkmıştır. Ecevit, Başbakanlık vekaletini Erbakan’a vermek istememiş, Erbakan da Ecevit’in gezi kararnamesini imzalamamıştır. Bunun üzerine Ecevit, istifasını vermiştir.


#59

SORU:

Birinci Milliyetçi Cephe Hükümetinin yapısı nasıldı?


CEVAP:

Bir yamalı bohça niteliğindeki Birinci Milliyetçi Cephe Hükümeti; AP (16 bakanlık), MSP (8 bakanlık), CGP (4 bakanlık) ve MHP’den (2 bakanlık) oluşmuştur.


#60

SORU:

Kamuoyunda sağ-sol çatışması olarak adlandırılan çatışmalarda hangi örgütler yer alıyordu?


CEVAP:

Kamuoyunda sağ-sol çatışması olarak adlandırılan çatışmalarda, Dev-Yol ve Dev-Sol gibi deneyimli sol örgütler yer alıyordu ve bu dönemde eylemleri ivme kazanmaya başlamıştır.


#61

SORU:

I. MC hükümeti zamanında gerçekleşen ve ülkede yaygın tedirginliğe ve endişeye neden olan olaylar hangileridir?


CEVAP:

I. MC hükümeti zamanında gerçekleşen ve ülkede yaygın tedirginliğe ve endişeye neden olan iki olay vardır:
• Birinci olay, MHP’li gençliğin 19 Mayıs 1976’daki resmi törenlerde Cumhurbaşkanı ve Başbakanın önünde, Başbuğ olarak adlandırdıkları Türkeş’e yaptığı tazim gösterisiydi.
• İkincisi ise 1 Mayıs 1977’de Taksim’de bütün sol grupların katılımıyla yapılan mitingde 40 kişinin ölümüne neden olan olaylardı.  Bu olaylar, meydana bakan binaların çatılarında mevzilenmiş birtakım kişilerin açtığı ateş sonucu ortaya çıkmıştı.


#62

SORU:

1 Mayıs olaylarından sonra yapılan 1977 erken seçimlerin sonucu ne olmuştur?


CEVAP:

1 Mayıs olaylarından sonra yapılan 1977 erken seçimlerinden CHP, oyların %41,4’ünü alarak birinci parti olarak çıkmıştır. AP ise %36,9 oy alabilmiştir. Bu seçimlerde Demokratik Parti ve CGP büyük başarısızlığa uğramışlardır. MSP de milletvekili sayısının yarısını yitirirken sürprizi MHP yapmış, 3 milletvekilinden 13’e çıkmıştır.


#63

SORU:

İkinci Milliyetçi Cephe hükümetinin yapısı nasıldı?


CEVAP:

Demirel liderliğinde 21 Temmuz 1977 tarihinde kurulan İkinci Milliyetçi Cephe hükümetinde AP’nin 13, MSP’nin 8 ve MHP’nin 5 de bakanlığı bulunuyordu.


#64

SORU:

İkici Milliyetçi Cephe hükümetinin sonu nasıl olmuştur?


CEVAP:

İkici Milliyetçi Cephe hükümeti, Cumhuriyet tarihinde gensoruyla düşürülen ilk hükümettir.


#65

SORU:

Üçüncü Ecevit hükümeti nasıl ve ne zaman kurulmuştur?


CEVAP:

Üçüncü Ecevit hükümeti; gensoruyla düşürülen İkinci Milliyetçi Cephe hükümetinden sonra AP’den ayrılan bağımsız milletvekilleri ile 17 Ocak 1978’de kurulmuştur.


#66

SORU:

1973’ten sonra kurulan tüm hükümetlerin önlerinde buldukları temel sorunlar nelerdir?


CEVAP:

1973’ten sonra kurulan tüm hükümetlerin önlerinde buldukları iki temel sorun;
• Ekonomik kriz ve
• Siyasal terördür


#67

SORU:

PKK ne zaman ortaya çıkmaya başlamıştır?


CEVAP:

1978’de sessiz sedasız kurulmuş ve 1979’dan itibaren de “Apocular” olarak yüzünü göstermeye başlamıştır.


#68

SORU:

Ecevit’in yeniden iktidara gelmesinden sonra gerçekleşen terör eylemleri hangileridir?


CEVAP:

Ecevit’in yeniden iktidara gelmesinden sonra gerçekleşen önemli terör olayları;
• 16 Mart ve Bahçelievler katliamları;
• Maraş ve Sivas olayları,
• Doğan Öz, Hamit Fendoğlu ve Abdi İpekçi cinayetleridir


#69

SORU:

Ecevit hükümetini sarsan en büyük terör eylemi hangisi olmuştur?


CEVAP:

Ecevit hükümetini sarsan en büyük terör eylemi, Maraş olayları olmuştur. 111 vatandaşın ölümüyle sonuçlanmıştır. Güvenlik güçlerince bilinçli olarak önlenmeyen bu olaylar darbeye zemin hazırlamıştır.


#70

SORU:

Üçüncü Milliyetçi Cephe hükümetinin yapısı nasıldı?


CEVAP:

Ecevit’in istifasından sonra, AP lideri Demirel, MHP’nin ve MSP’nin dışarıdan desteğiyle Üçüncü Milliyetçi Cephe azınlık hükümetini kurmuştur.


#71

SORU:

Mimarı Turgut Özal olan 24 Ocak kararlarının sonucu nasıl olmuştur?


CEVAP:

Ekonomik temelli kararlar olmakla birlikte sonuçları itibarıyla siyasal ve sosyal alanı da etkileyen son derece önemli bir dönüm noktasını işaret eder. Çünkü bu kararlarla kapalı bir ekonomi modelinden çıkılmış, dışa açık bir modele geçilmiş, serbest piyasa ekonomisinin bütün kurum ve kurallarıyla yerleştirilmesine karar verilmiştir.
Dışa açık ve liberal bir ekonomi, nihai sonuçları itibarıyla, son tahlilde, siyasetin ve toplumun da uzun vadede serbestleşmesi ve dışa açılması sonucunu doğurmuştur.


#72

SORU:

Üçüncü Milliyetçi Cephe hükümetinin görevde bulunduğu 12 Kasım 1979 ile 12 Eylül 1980 tarihleri arasında darbeye zemin hazırlayan önemli olaylar hangileridir?


CEVAP:

12 Eylül 1980 darbesine zemin hazırlayan önemli olaylar şunlardır:
• İlhan Darendelioğlu, Ümit Doğanay, Orhan Tütengil, Gün Sazak, Nihat Erim ve Kemal Türkler cinayetleri;
• Çorum olayları, Tariş olayları;
• Ağca’nın kaçması, Evren’in uyarı mektubu vermesi;
• Yeni cumhurbaşkanının seçilememesi, Konya mitingi
Bütün bu olayların sonucunda, bu hükümetin sonunu getiren 12 Eylül Darbesi gerçekleşmiştir.


#73

SORU:

Evren’in sonradan yaptığı açıklamalarda darbe gerekçelerinin en başında yer alan olay hangisiydi?


CEVAP:

Evren’in sonradan yaptığı açıklamalarda darbe gerekçelerinin en başında yer alan olay, Konya mitingiydi.


#74

SORU:

İpekçi’nin katili Ağca ne zaman cezaevinden kaçmıştır?


CEVAP:

İpekçi’nin katili Ağca, 25 Kasım 1979’da kaçmıştır.


#75

SORU:

12 Eylül öncesi cumhurbaşkanı adayları kimlerdi?


CEVAP:

CHP, 12 Mart müdahalesini yapan bir emekli askeri Muhsin Batur’u aday olarak göstermiştir. AP ise yine emekli askerlerden Faik Türün’ü aday olarak göstermiştir.


#76

SORU:

Cumhurbaşkanlığı seçimi nasıl sonuçlanmıştır?


CEVAP:

Tur üstüne tur atıldığı halde cumhurbaşkanı seçilememiştir. 6 Nisan’dan itibaren koltuk boş kalmıştır.


#77

SORU:

12 Eylül 1980 darbesi kimler tarafından gerçekleştirilmiştir?


CEVAP:

12 Eylül 1980 darbesi Orgeneral Kenan Evren önderliğindeki askerler tarafından gerçekleştirilmiştir.


#78

SORU:

1971-1980 siyasi dönemi genel hatlarıyla nasıl özetlenebilir?


CEVAP:

Ana hatlarıyla 1971-1980 dönemine göz atan her gözlemcinin ilk anda fark edeceği şey, siyasal ve sosyal alanda yoğun bir kaos ve istikrarsızlık görüntüsü olacaktır. Bu istikrarsızlığın temel nedeni olarak da askerî darbeler görünmektedir. Askeri darbeye maruz kalmış her demokrasi, kusurlu bir demokrasidir. 1970’li yılların demokrasisi iki defa (27 Mayıs ve 12 Mart) darbeye maruz kalmış bir demokrasidir. İki defa müdahaleye maruz kaldıktan sonra 1973 yılının sonunda yeniden başlayan demokratik siyasal hayat, iki darbenin açtığı yaraları tedavi edememiş, tam tersine bu dönemde, açılmış yaralar daha da derinleşmiştir. Sonuç olarak 1973-80 dönemi, siyasal ve sosyal alanda istikrarsızlık ve kaosun yoğun olarak görüldüğü bir dönem olmuştur.


#79

SORU:

12 Eylül sürecine gidilmesi genel olarak nasıl özetlenebilir?


CEVAP:

12 Eylül’e doğru giden süreçte elbette siyasetçilerin ve bir bütün olarak toplumun da kusurlarından, basiretsizliklerinden, beceriksizliklerinden ve uzlaşmazlıklarından söz edilebilir ve bu konuda bolca örnek de sunulabilir. Siyasetçi sınıfını suçlamak, siyasal aktörleri taşlamak kolaydır ve genellikle ilgili literatürde bu kolay yola başvurulmaktadır. Fakat sonuçta siyasetçiler hesap sorulabilir aktörlerdir. Hem hukuki olarak hem de seçimler yoluyla siyasi olarak siyasetçiler yapıp ettiklerinin hesabını veriyorlar ve başarısız siyasetçiler bir daha seçilemiyorlar. Ancak darbe yapan askerler bir şekilde kendilerini hesap sorulamaz bir konuma yükseltiyorlar; hukukun üzerine çıkıyorlar. Siyasetçiler elbette eleştirilecek ve eleştiriliyorlar ancak esas suçlanması ve ayıplanması gerekenler darbeciler olmalıdır.
12 Eylül Darbesi öncesi dönemde ülkenin tamamına yakını sıkıyönetim ile yönetiliyordu ve güvenliği sağlama görevi orduya verilmişti. Yani son iki yılda ülkenin güvenliğinden siyasiler değil askerler sorumluydu. Sonuçta görevini yapmayan, terörü önleyemeyen ordudur. Fakat ordu, sanki sorumlu kendisi değilmiş de siyasetçilermiş gibi bir imaj oluşturmuş ve terörün önlenememiş olmasını darbenin gerekçesi saymıştır.


#80

SORU:

Modernleşme ne demektir?


CEVAP:

Rönesans, reform ve aydınlanma gibi önemli süreçleri içeren hızlı değişim ve dönüşümleri ifade eder. Batı’ da başlayan modernleşme zamanla dünyanın diğer bölgelerine de yayılmıştır. 


#81

SORU:

Türk siyaset tarihi açısından bakıldığında 1970’li yıllar hangi dönem olarak hatırlanır?


CEVAP:

 1970’li yıllar Türkiye siyaset tarihinde siyasal, sosyal ve iktisadi alanda görülen yoğun krizler nedeniyle olumsuz bir dönem olarak hatırlanır. Krizlerin derinleşmesi ve genişlemesi nedeniyle bu dönem fetret dönemi olarak da bilinir. 


#82

SORU:

İlker Tutan’n yaptığı bir saptamaya göre Türk demokrasisinde karşılanan bunalımların nedeni nedir?


CEVAP:

İlter Turan’ın saptamasıyla Türk demokrasisinin karşılaştığı dönemsel bunalımlar, demokrasiyi destekleyen siyasal kültür ögelerinin eksikliğinden kaynaklanmamaktadır. Bunalımlara daha çok, askerî darbeler ile partilerin iktidarda bulunmayı bir varlık sebebi olarak görmeleri ve küçük partilerin politik tutumları neden olmaktadır. 


#83

SORU:

27 Mayıs yönetimi oluşturduğu kurumlarıyla hangi dönemi başlatmıştır?


CEVAP:

 27 Mayıs yönetimi, oluşturduğu görünür ve görünmez vesayet kurumlarıyla “vesayetçi demokrasi” dönemini başlatmıştır. Yasamayı, Anayasa Mahkemesi ve Senato yoluyla yürütmeyi de MGK ve yargı (özellikle Danıştay) yoluyla vesayet altına almış, yargıyı da kendi ideolojisi doğrultusunda yeniden-düzenlemiştir. Özetle “siyasetçilere güvenmeme” esasına dayalı, yeni bir düzen kurmuştur. 


#84

SORU:

27 Mayıs yönetiminin partilerin oluşumu ve demokrasi üzerindeki etkileri ne olmuştur?


CEVAP:

27 Mayıs yönetimi, TSK’nin vesayetini mümkün kılacak ve DP türünden güçlü partilerin doğmasını önlemeye dönük bir siyasal düzen hedeflemiştir. Seçim Kanunu ve Siyasal Partiler Kanunu’ ndaki değişikliklerden sonra çok parçalı; bölünmeleri ve küçük partileri teşvik eden, kırılgan ve zayıf bir siyasal parti sistemi ortaya çıkmıştır. Doğal olarak bu yapı da zayıf ve kırılgan hükûmetleri doğurmuştur. Siyasal üst yapıdaki bu durum aşağıya da yansımış ve toplumda da bir parçalanma ve kırılma ortaya çıkmıştır. 1965-69 arasındaki istisnai durumu hariç tutarsak 27 Mayıs 1960 ile 12 Eylül 1980 arası dönemde istikrarlı tek parti hükûmeti kurulamamıştır.


#85

SORU:

1965-69 arasında güçlü bir tek parti olan Adalet Partisi’nin hükûmeti kurmaya muvaffak olduğu halde 12 Mart darbesinin demokrasi üzerindeki etkisi ne olmuştur?


CEVAP:

Aslında Türkiye, Adalet Partisi ile 1965-69 arasında güçlü bir tek parti hükûmeti kurmaya muvaffak olmuştu. Ancak askerî darbe, bu defa 12 Mart olarak tezahür etmiş ve siyasal tabloyu bir defa daha darmadağın hâle getirmiştir. 12 Mart Darbesi, 1961 Anayasası’ nın şeklen vermiş olduğu bazı özgürlükleri de geri almış ve yozlaşmalara son derece müsait bir toplumsal ve siyasal zemin inşa etmiştir. İncelediğimiz dönemle ilgili olarak siyasal ve sosyal kaos ile fetret nitelemesini uygun buluyoruz. Bu kaosun kaynağı ve esas sebebi üzerine düşündüğümüzde, karşımıza büyük oranda 27 Mayıs’ın kurduğu yeni düzen çıkmaktadır. Esasen kaos ve siyasal yozlaşma 27 Mayıs döneminde başlamış 12 Mart’tan sonra ise derinleşerek devam etmiştir.


#86

SORU:

Siyaset üzerindeki askerî müdahalenin yoğun olduğu dönem hangisidir?


CEVAP:

1971-73 döneminde, askerî makamların kontrolünde kısa süreli ve zayıf hükûmetler kurulmuştur. Bu dönem, siyaset üzerindeki askerî müdahalenin yoğun olduğu bir dönemdir. 1973 seçimleri ile demokrasiye yeniden dönülmüş ancak bu defa da zayıf koalisyonlar dönemi başlamıştır. 


#87

SORU:

12 Mart Muhtırası kimler tarafından imzalanmıştı?


CEVAP:

İç ve dış gözlemcilerin uzun süredir beklediği gelişme en sonunda olmuş ve 12 Mart günü ordu, isteklerini bir “muhtıra” şeklinde açıklamıştır. Radyodaki 13.00 haber bülteninin ilk haberi bir muhtıradır. Muhtıra, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Memduh Tağmaç ile Kuvvet Komutanlarının “MGK üyesi” sıfatıyla imzalarını taşımaktadır. 


#88

SORU:

12 Mart muhtırası incelendiğinde hangi konuların öne çıktığı görülmektedir?


CEVAP:

Muhtıra metni incelendiğinde iki noktanın öne çıktığı görülmektedir: (1) Terör olayları artmıştır. (2) Anayasanın öngördüğü reformlar partiler üstü bir hükûmet tarafından gerçekleştirilmelidir. Bunlar yapılmadığında da TSK doğrudan yönetimi devralacaktır. 


#89

SORU:

Muhtıra’nın tanımı nedir?


CEVAP:

 İkaz ve ihtar gibi anlamlara gelmektedir. Askerî cuntanın yapılmasını istediği emirleri içeren metne muhtıra denilmektedir. 12 Mart Darbesi’ne “12 Mart Muhtırası” diyenler de bulunmaktadır. 


#90

SORU:

12 Mart Muhtırası sonrasında hükumet kurma görevi kime verilmiştir?


CEVAP:

12 Mart darbecileri ilk tasfiyeyi ordu içinde yapmıştır. 14’ler olayına benzer şekilde, 24 saat içinde, 5 General, 1 Amiral ve 35 Albay emekli edilmiş, birtakım genç subayların da yerleri değiştirilmiş ve dağıtılmışlardır. 19 Mart’ta tarafsız bir başbakan beklenmesine rağmen, CHP’li Nihat Erim, hükûmeti kurmakla görevlendirilmiştir. Erim, bağımsız kalabilmek için İnönü’nün icazetiyle CHP’den istifa etmiştir. Bu olay üzerine, darbenin desteklenmemesini savunan Ecevit, genel sekreterlikten istifa etmiştir.


#91

SORU:

12 Mart sonrası CHP de ne gibi değişiklikler olmuştur?


CEVAP:

12 Mart sürecinde, 12 Mart’a verilen tepki bağlamında CHP, İnönücüler ve Ecevitçiler şeklinde ikiye bölünmüştür. 12 Mart döneminin en nazik günlerinde, CHP de nazik günler geçirmektedir. Uzun süredir il kongreleri bazında devam eden iç kavga nihayet büyük kongreye taşınmış ve 5 Mayıs 1972’de yapılan kongreyi İnönü yanlıları kaybetmiştir. “Ya ben ya o!” tarzında geçen kongreyi 507’ye karşı 709 oyla Ecevit kazanmıştır. İnönü vakit geçirmeden genel başkanlıktan istifa etmiştir. Bu istifa üzerine 14 Mayıs 1972’de toplanan “Genel Başkanlık Seçimi Özel Kurultayı”nda Ecevit, 913 delegeden 826’sının oyunu alarak Genel Başkan seçilmiştir. 


#92

SORU:

12 Mart darbesi sonrasında Erim ve Melen hükûmetleri döneminde yapılan Anayasa değişiklikleri temel olarak nelerdir?


CEVAP:

Anayasa’da yapılan değişiklikler esas itibarıyla, 1961 Anayasası’nın liberal ve özgürlükçü yönlerini budamaya ve devlet otoritesini güçlendirmeye yönelik değişikliklerdir. Bu değişiklikler ana esaslar itibarıyla şu başlıklarda toplanabilir: (1) Yürütmenin güçlendirilmesi, (2) temel hak ve özgürlüklerin kısıtlanması, (3) yargısal güvencelerin zayıflatılması ve (4) genel olarak askerî bürokrasinin, özel olarak da askerî yargının, yetkilerinin artırılmasıyla ilgili düzenlemeler. Buna ek olarak ordunun elindeki malların denetlenmesi usullerine, Sayıştay’ın bu konudaki yetkilerini sınırlayan bir “gizlilik” unsuru getirilmiştir. 


#93

SORU:

Partilerüstü Hükumet ne anlama gelmektedir?


CEVAP:

 Bu tabir 12 Mart döneminde ortaya çıkmıştır. Askerî cuntanın yönlendirmesi altında kurula, şeklen partisinden ayrılmış ve bağımsız kalmış üyeler tarafından kurulduğu için bu ad verilmiştir. 


#94

SORU:

12 Mart sonrası Cumhurbaşkanlığı seçimi sancılı bir dönemden geçmiştir. Bu dönemde Cumhurbaşkanı olarak kim seçilmiştir?


CEVAP:

 İlk başta Cumhurbaşkanlığı için adaylığını koyan üç kişi vardır. “En güçlü aday”, kontenjan senatörü Faruk Gürler’dir. Gürler, Genel Kurmay başkanlığından istifa etmiş, boşal(tıl)an bir senatörün yerine atanmış ve Cumhurbaşkanlığına aday gösterilmiştir. Diğer adaylar, hava kuvvetleri eski komutanı AP’li Tekin Arıburun ile DP Genel Başkanı Ferruh Bozbeyli’dir. CHP bu seçimlere, oy gücü yetersiz olduğu için DP gibi kazanamayacağı başından belli bir aday göstermek yerine, Gürler’e oy vermeyeceğini belgelemek için seçimlere katılmama kararı almıştır. Bütün formüller iflas edince nihai olarak, askeri de kızdırmayacak, tarafsız bir aday olarak Senato kontenjan grubu başkanı emekli Oramiral Fahri Korutürk üzerinde uzlaşma sağlanmıştır. Korutürk 6 Nisan 1973 günü Cumhurbaşkanı seçilmiştir. 


#95

SORU:

1973 Seçimleri 12 Mart döneminin fiilen sona erdiğini ifade etmektedir. Bu seçimlerde hangi parti üstünlüğü sağlamıştır?


CEVAP:

1973 seçimlerinden birinci parti olarak çıkan CHP’nin lideri Ecevit, hükûmeti kurmakla görevlendirilmiş ancak görevi iade ederek yakında yapılacak yerel seçimleri beklemeyi yeğlemiştir. Ecevit’ten sonra görevlendirilen Demirel de yeni hükûmeti kurmayı başaramamıştır. Gündeme getirilen CHP-AP ortaklığı da gerçekleşmemiştir. Yeni hükûmet kurulamadığı için 12 Mart döneminin Talu hükûmeti göreve devam etmiştir. Bu durum partiler açısından açık bir başarısızlığı ifade etmektedir. Partiler arasında uzlaşma sağlanamadığı için yıl sonuna gelindiği hâlde Meclis Başkanı bile seçilememiştir. 


#96

SORU:

9 Aralık 1973 tarihinde yapılan yerel seçimler sonrasında hükumeti kurma görevi kime verilmiştir?


CEVAP:

9 Aralık 1973 tarihinde yapılan yerel seçimler de CHP’nin üstünlüğüyle sonuçlanmış ve  hükûmeti kurma görevi yeniden kendisine verilen Ecevit, bu kez MSP ile görüşmeleri daha sıkı tutmuştur. Uzun görüşmeler ve sıkı pazarlıklar sonucunda CHP-MSP koalisyon hükûmeti kurulabilmiştir. 


#97

SORU:

CHP-MSP hükumetinin en önemli icraatı ne olmuştur?


CEVAP:

CHP-MSP hükûmetinin en önemli icraatı kuşkusuz “Kıbrıs Barış Harekâtı”dır. Yunanistan’da bir darbe olmuş ve ülke askerî yönetimin altına girmişti. Bu darbenin uzantıları bir süre sonra Kıbrıs’a kadar uzayacak ve sonuçta Türkiye’nin Kıbrıs müdahalesi gerçekleşecektir. Türk ordusu 24 Temmuz 1974’teki ilk hamlesinde önemli kazanımlar elde etmiştir. 


#98

SORU:

İkinci Kıbrıs Harekatı ne zaman yapılmıştır ve kazanımları ne olmuştur?


CEVAP:

14 Ağustos’ta başlayan İkinci Harekât, 16 Ağustos 1974 günü sona ermiştir. İki gün içinde TSK, Magosa-Lefkoşe-Lefke-Kokkina çizgisine ulaşarak Ada’nın %38’ini ele geçirmiştir. Ancak İkinci Harekât’tan sonra dünya kamuoyu Türkiye’nin aleyhine dönmüştür. Birinci Harekât’ın bir hukuki ve insani müdahale mahiyetinde görülmesine karşılık, İkinci Harekât bir toprak kazanımı ve bir “işgal” olarak kabul edilmiştir. 


#99

SORU:

Birinci MilliyetçiCephe hükumetini kimler kurmuştur?


CEVAP:

Demirel, I. Milliyetçi Cephe hükûmetini, büyük pazarlıklar ve ince hesaplarla, DP’den ayrılan Bilgiç liderliğindeki 9 milletvekilinin de destek vermesiyle kurmaya muvaffak olmuştur. Bir yamalı bohça niteliğindeki hükûmet, AP (16 bakanlık), MSP (8 bakanlık), CGP (4 bakanlık) ve MHP (2 bakanlık)’den oluşmuştur.


#100

SORU:

Birinci MC döneminde gerçekleşen ve ülkede yaygın bir tedirginliğe ve endişeye neden olan iki olay nedir?


CEVAP:

 Bu dönemde gerçekleşen iki olay ülkede yaygın bir tedirginliğe ve endişeye neden olmuştur. Birinci olay, MHP’li gençliğin 19 Mayıs 1976’daki resmî törenlerde Cumhurbaşkanı ve Başbakanın önünde, Başbuğ olarak adlandırdıkları Türkeş’e yaptığı “tazim gösterisi” idi. İkincisi ise 1 Mayıs 1977’de Taksim’de bütün sol grupların katılımıyla yapılan mitingde 40 kişinin ölümüne neden olan olaylardı. Bu olaylar, meydana bakan binaların çatılarında mevzilenmiş birtakım kişilerin açtığı ateş sonucu ortaya çıkmıştı. Daha sonra ortaya çıkan yeni bilgilerin ışığı altında bakıldığında olayları başlatan kıvılcımın arkasında derin organizasyonların olduğu anlaşılmaktadır. Kanlı 1 Mayıs Olayları, 12 Eylül Darbesi ile sonuçlanacak kanlı provokasyonlar zincirinin ilk halkası olmuştur. 


#101

SORU:

27 Mayıs darbesinin siyasi partiler açısından sonucu ne olmuştur?


CEVAP:

Çok parçalı ve bölünmüş parti sistemi, 27 Mayıs’ın getirdiği yeni düzenin bir sonucudur. Aşırı sol örgütlerin doğuşu ve gelişimi ile MHP’nin doğuşu ve gelişimi de 27 Mayıs’ın dolaylı bir sonucudur. Özetle gerek siyaset alanının parçalanması ve istikrarsızlaşması, gerekse sokağın bölünmesi ve sağ-sol çatışmasının ortaya çıkması, son tahlilde 27 Mayıs Darbesi’nin bir sonucu olarak kabul edilmelidir. 


#102

SORU:

Türkiye Tarihinin ilk azınlık hükumetini kim kurmuştur?


CEVAP:

 1977 Seçim sonuçlarının alınmasından sonra hükûmeti kurmakla görevlendirilen Ecevit, tek başına hükûmet olmaya yetecek kadar sayıya sahip olmamasına rağmen, bağımsızlardan gelebilecek desteğe de güvenerek yeni hükûmeti (II. Ecevit hükûmeti) kurmuştur. Bu, Türkiye tarihinde görülen ilk azınlık hükûmetiydi. Oylama sonucunda, beklentiler doğrultusunda, azınlık hükûmeti güvenoyu alamayarak düşmüştür. Fakat yeni hükûmet kuruluncaya kadar da bir ay görevine devam etmiştir. 


#103

SORU:

Ecevit’in istifasından sonra, AP lideri Demirel, MHP’nin ve MSP’nin dışarıdan desteğiyle kurmuş olduğu hükumetin aldığı 24 Ocak kararları nelerdir?


CEVAP:

Mimarı Turgut Özal olan 24 Ocak Kararları, aslında ekonomik temelli kararlar olmakla birlikte sonuçları itibarıyla siyasal ve sosyal alanı da etkileyen son derece önemli bir dönüm noktasını işaret eder. 24 Ocak 1980 tarihinde alınan bir dizi ekonomik kararı ifade eder. Bu kararlar ile ülke ekonomisi, liberal serbest piyasa ekonomisine geçmiştir. 


#104

SORU:

12 Eylül Askeri Darbe sürecinin iç dinamikleri nelerdi?


CEVAP:

Askerler, 1979 yılı sonunda bir uyarı mektubuyla açıkça siyasileri uyarmışlardır. Fakat siyasi parti liderleri, mektuptaki uyarıları üzerlerine almamışlar ve somut bir iş birliğine yanaşmamışlardır. siyasi kattaki aymazlığa paralel bir şekilde sokakta da hareketlilik artmış, toplumsal çatışmalar iyice hızlanmış, çatışmalar toplumun bütün katmanlarına yayılmıştır. Ölü ve yaralı sayısı günbegün artmakta; yer yer iç savaş görüntüsünü andıran manzaralar ortaya çıkmaktadır. Bir askerî darbe için artık her şey hazırdır; düdüğü çalmak için en uygun tarih gözlenmektedir. Meclis, yeterli çoğunluk sağlanamadığından hemen hemen hiç toplanamaz hâle gelmiştir.