TÜRKİYE'DE FELSEFENİN GELİŞİMİ I Dersi TÜRKİYE'DE ETKİLİ OLAN FELSEFE AKIMLARI soru cevapları:

Toplam 65 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Filibeli Ahmet Hilmi materyalizmin özelliklerini hangi maddeler halinde açıklamıştır?


CEVAP: Filibeli Ahmet Hilmi, materyalizmin özelliklerini sıralamıştır: 1- Yaratıcıyı inkâr ederler. 2- Varlık âleminde kuvvet ve maddeden başka bir şey görmezler. Madde ve kuvvet ezeli ve ebedi olduklarından yok edilemezler. 3- Tabiat, ezeli ve ebedi olan kendi kanunlarıyla idare olunmaktadır. 4- İnsanın zekâ ve idraki tamamıyla tecrübe ürünü olup, akıl denilen ve ihsan edilmiş bir seçkin mertebeye sahip değildir. 5- İnsan bir tabiat hadisesi olup zorunlu olarak işlemekte olan tabiat kanunlarının hüküm ve tesiri altındadır.

#2

SORU: Osmanlı aydınlarını pozitivizme yönlendiren dergiler hangileridir?


CEVAP: Pozitivizmin yaygınlaşmasında etkili olan üç dergi vardır: - Servet-i Fünun (1891-1942), - Ulum-u İktisadiye ve İçtimaiye Mecmuası (1908- 1910), - İçtimaiyat Mecmuası(1917).

#3

SORU: Beşir Fuat kimdir?


CEVAP: Beşir Fuat (1852- 1887) yıllarında yaşamış olan düşünce tarihimizin ilk tenkitçisidir. İlk yazıları felsefe çevirileridir. Kalp üzerine yaptığı bir tercümede, şairin kalp anlayışıyla hekimin anlayışını karşılaştırmış kalbin bir organ olduğunu göstererek pozitivist çizgiye yönelmiştir. Güneş adı altında çıkardığı derginin amacı olarak, Osmanlı gençlerini zamanın fenlerinden haberdar etmek şeklinde belirtmiştir. Spencer’in etkisiyle Beşer adlı bir eser yazmış ve biyolojik materyalist ve evrimci olarak da tanıtılmıştır.

#4

SORU: Hangi Osmanlı dönemi dergisi başlangıçta bilim üzerine yaptığı yazılarla bilinirken sonradan edebi bir dergi haline gelmiştir?


CEVAP: Servet-i Fünun dergisi, başlangıcında, Batı’ya ait ilmi, fenni bilgiler verirken sonraları edebi dergi haline gelmiştir. Ancak söz konusu dergi, Türkiye’de ilk defa tam anlamıyla felsefi denebilecek bir hareket meydana getirmiştir.

#5

SORU: Pozitivizm Osmanlı düşüncesini hangi temel alanlarda etkilemişti?


CEVAP: Pozitivizmin Osmanlı düşüncesi üç temel alanda çok etkilemiştir. 1- Şinasi ile başlayan aklın eleştirel bir işlev kazandığı düşünsel boyut. 2- Eleştirel etkinliğin odağına hukuki, idari ve iktisadi rasyonellik anlayışını alarak gelişen kamu yönetimidir. 3- Ahmet Şuayb’ın başlattığı sanat felsefesi

#6

SORU: Pozitivizm hangi Osmanlı aydınları tarafından yapılan tercümelerle tanıtılmıştır?


CEVAP: Pozitivizm, Şinasi, Namık Kemal ve Ziya Paşa gibi kişilerin aydınlanma dönemi düşünürlerinden yaptıkları tercümelerle tanıtılmıştır. Yeni Osmanlılar Cemiyeti (Jön Türkler) ve İttihat ve Terakki Cemiyeti faaliyetleri de söz konusu akımın ülkede yerleşmesine büyük katkı sağlamıştır.

#7

SORU: Macit Gökberk’in aydınlanma düşüncesini açıklayınız?


CEVAP: Macit Gökberk, Aydınlanma düşüncesini tek kurtuluş yolu olarak görmüş, hem düşüncelerini hem de toplumla ilgili sorunları Aydınlanma anlayışı bağlamında ele almayı tek gerçek yaklaşım tarzı olarak benimsemiştir. Ona göre, Aydınlanma: Akdeniz çevresi ve gerilerinin bir ürünü olan Batı uygarlığının bir ürünüdür.

#8

SORU: 18. yüzyılda aydınlanmacı düşünürler neyi amaçlamışlardır?


CEVAP: Aydınlanmacı düşünürler, Ortaçağ’ın dünya ile din işlerindeki otoritesini kırmış, böylelikle Avrupa insanı yeni bir hayat düzeninin temellerini aramaya yönelmiştir. Bu arayışla, peşin hükümlerden arınmış, her şey - din, devlet, bilgi- karşısında eleştirel davranmak, düşüncesi kılavuzluk etmiştir. 18.yy doğa sistemini, kültür alanında da yürütmek istemişlerdir. Tabiat olaylarını olduğu gibi, kültür olaylarını da aklın ışığına tutmak isterler. Gelenek ve peşin hükümlerden kendini kurtaran aklı esas alan bir din, ahlâk idesi ve rasyonel bir kültür anlayışı doğmuştur.

#9

SORU: İlk akla gelenlerini aydınlanmacı düşünürler hangileridir?


CEVAP: Rousseau, Voltaire, Montesqieu gibi düşünürler ilk akla gelen aydınlanmacı düşünürlerdir.

#10

SORU: Gökberk, Felsefe Tarihi adlı kitabında aydınlanmanın genel özelliklerini hangi maddeler halinde açıklar?


CEVAP: Gökberk, Felsefe Tarihi adlı kitabında aydınlanmanın genel özelliklerini şu maddeler halinde açıklamıştır: 1- Din temelli açıklama sistemi, yerini akıl temelli açıklamalar ve temellendirmelere bırakmıştır. Aklın ön plana çıkmasıyla birlikte, eleştirel bir tutum gelişmiş, önceki değer ve kurumlar sorgulanmıştır. Her şeyin ölçüsü olan Tanrı yerine, insan (aklı) ölçü olarak kabul edilmiştir. İnsanın ölçü kabul edilmesi göreceli yaklaşımların artmasına neden olmuştur. 2- İnsan ve kültür sorunları düşüncenin başlıca konusu olmuştur. 3- Metafizik düşünceler üretmek yerine, duyumlar ve deneye dayanan düşünceler hâkim olmaya başlamıştır. 4- Toplum hayatını belirleyen, devlet, din ve toplum gibi kavramlar, soru konusu yapılmış ve kökenlerinin araştırılması felsefenin başlıca konuları arasında sayılmıştır. 5- Teorik tartışmalar toplumun geniş bir kesimi tarafından takip edilmeye başlanmış, buna bağlı olarak toplumsal bilinç artmıştır. 6- Edebiyat yeni gelişmeleri konuları arasına katarak, yeni yaklaşımların toplumun büyük bir kısmı tarafından öğrenilmesine yardımcı olmuştur.

#11

SORU: Akademik çevreler neden materyalizm hakkında yayın yapmamışlardır?


CEVAP: Akademik çevrelerin materyalizm hakkında yayın yapmamasının başlıca nedenlerinden biri, Sosyalist ilkelerle yapılandığını bildiren Sovyetler Birliği (1917-1991) propagandalarına destek verme baskısı ve korkusudur.

#12

SORU: Sosyal Darwinizmi tanımlayınız?


CEVAP: Sosyal Darwinizmin en genel tanımını Hofstadter yapmıştır: Sosyal Darwinizm,“yaşamak için mücadele” ve “en iyinin hayatta kalması” düşüncelerinin toplumsal yaşama uygulanmasıdır. Hofstadter’e göre bu yaklaşım, ilk olarak laissezfaire anlayışını doğanın bir yasası şeklinde sunarak mevcut durumu korumak amacıyla muhafazakârlar tarafından geliştirilmiş ve daha sonra ırkçı ve emperyalist düşünceleri desteklemek amacıyla kullanılmıştır.

#13

SORU: Abdullah Cevdet toplumun gelişmesini nasıl açıklamıştır?


CEVAP: Abdullah Cevdet, biyolojik materyalizmin toplumun gelişmesinde itici bir güç olduğu görüşündedir. O, doğa bilimlerindeki çalışmaların toplumsal açıklamalarda kullanılmasının bir sonucu olarak, Darwinizmin benzer kullanılmasında, tekamül ilkeleri nedeniyle, doğal ayıklanmanın toplumu elitin yöneteceği düşüncesine varmıştır. Beyinlerinin büyük olduğu gerekçesiyle, biyolojik elitin yönetimi ele alması, toplumsal gelişme için gerekli olduğu düşüncesindedir.

#14

SORU: Husserl’a göre araştırma hareket noktasını neden alır?


CEVAP: Husserl’e göre araştırma, hareket noktasını felsefelerden değil, şeylerden ve problemlerden almalıdır.

#15

SORU: 19. yüzyılda Osmanlı aydınları Batı felsefesinde hangi yaklaşımı tercih etmişlerdir?


CEVAP: Osmanlı aydınları Fransız pozitivizmini tercih etmişlerdir.

#16

SORU: Namık Kemal halk egemenliği, sözleşme anlayışı ve kuvvetler ayrılığı gibi düşüncelerinde hangi düşünürlerden etkilenmiştir?


CEVAP: Namık Kemal’in halk egemenliği fikrini Rousseau’dan, sözleşme anlayışını Lock’tan, kuvveler ayrılığı düşüncesini Montesquieu’dan almıştır.

#17

SORU: Yeni Osmanlılar arasında pozitivizmi benimseyen isimlerden birini tanıtınız?


CEVAP: Pozitivizm Yeni Osmanlılar arasında Ahmet Rıza’nın çabalarıyla yaygınlık kazanmıştır. Paris’te eğitim gören Ahmet Rıza, pozitivist öğretiyi benimsediği belirtmiştir. Pozitivizmin direktörü Pierre Lafitte ile tanışmış; Lafitte’den öğrendikleriyle ülkedeki öğretime uygulanabilir reform projelerini kavramaya başlamıştır.

#18

SORU: Pozitif terimini tanımlayınız?


CEVAP: Pozitif terimi, öncelikle ortada olan, gözlemlenebilen, araştırabilen anlamında gelmekte ve bu bağlamda doğa bilimleri için kullanılmaktadır. Doğa bilimlerinin olumlu bütün çağrışımları aynı şekilde pozitif bilim ifadesinde de saklıdır.

#19

SORU: Türkiye’de analitik felsefe deyince ilk akla gelen isimler kimlerdir?


CEVAP: Türkiye’de analitik felsefe yapanların başında Nermi Uygur ve Teo Grünberg ilk akla gelen isimlerdir.

#20

SORU: Osmanlı aydınları arasında materyalizmi savunan önde gelen isimler hangileridir?


CEVAP: Materyalistler arasında, Beşir Fuat, Ahmet Şuayb, Abdullah Cevdet, Baha Tevfik, Rıza Tevfik, Hüseyinzade Ali (Ali Turan) önde gelen isimler olarak kabul edilmektedir.

#21

SORU: Gökberk’e göre bireyselliği açıklayınız.


CEVAP: Gökberk’e göre, Avrupa kültür çevresinin ortaya koyduğu düşüncelerden biri bireyselliktir. Bölünmezlik anlamına gelen bireysellik (individualitas), ulusçuluğun kökünü oluşturur. Hümanizma, gerçek insanlık; tek insanın bağlı olduğu toplum içinde kendi “biricikliğini” ulusların da, insanlık çevresinde kendi içlerine kapalı birer dünya olan benliklerini duyup geliştirmeleridir. Tek insanlar da, uluslar da, daha büyük organizmaların sadece birer organı değildirler, birer kişidirler, birer kişiliktirler. Bunlar özeliklerini özgür olarak geliştirmekle, insanlığın çok çeşitli ve renkli biçimlerini gerçekleştirmiş olurlar.

#22

SORU: Yeni Ontoloji kim tarafından geliştirilmiştir?


CEVAP: Yeni Ontoloji Nicolai Hartmann (1882-1950 ) tarafından geliştirilmiştir.

#23

SORU: Türkiye’de Yeni Ontoloji anlayışı kim tarafından tanıtılmıştır?


CEVAP: Takiyettin Mengüşoğlu, Nicolai Hartmann’ın öğrencisi olmuş Yeni ontoloji anlayışını Türkiye’de tanıtmıştır.

#24

SORU: Osmanlı aydınları Darwin’in evrim teorisine neden ilgi duymuşlardır?


CEVAP: Darwin’in evrim teorisi, dönemin şartlarına hitap etmesi nedeniyle etkili olmuştur. Etki nedeni şöyle sıralanabilir: 1- Basit mekanik doğal ayıklanmacı yaklaşımla tüm varlığın oluşumunu açıklamasıyla materyalist düşünceyi geniş halk kitlelerine anlatma imkânı sunmuştur. 2- Çatışmacı düşünce, toplumsal gerçeklikle bire bir örtüşmektedir. 3- Bilimin kutsandığı bir dönemde, biyolojik evrim teorisini bilimsel retorikle sunmuştur.

#25

SORU: Macit Gökberk’e göre aydınlanma ile bireyin hangi yetisi daha fazla kullanılmıştır?


CEVAP: Bu dönemde akıl hayatın temeli olmuş, vahiy akıl yoluyla tartışılmaya başlanmış, birey ön plana çıkmıştır.

#26

SORU: İlk evrimci Osmanlı düşünürü kimdir?


CEVAP: Ahmet Mithat Efendi, ilk evrimci Osmanlı düşünürü olarak kabul edilmektedir. Çeşitli yazılarında, tarihsel gelişmenin mücadelelerle yürüdüğünü ileri sürmüştür. Gelişmenin tek nedeninin insanın diğer duyguların da yönlendiren rekabet kabiliyeti olduğunu belirtmiştir. İnsanın hayvan kökleri üzerinde durmuş ve insanın nisnastan (orangutan) dönüşerek dünyaya yayıldığını belirtmiştir.

#27

SORU: Fenomoloji nedir?


CEVAP: Fenomenoloji, kesin bir bilim olarak felsefenin özel bir araştırma alanının olduğunu göstermeyi amaçlar. Kurucusu Husserl, felsefenin kendine has alanını, “mevcut felsefelerden ya da onların kritiğinden değil, fenomenlerden hareket etmelidir”, “Fenomenlere, şeylere geri dönmeli” düşünceleriyle ortaya koymuştur. Husserl’in göz önünde tuttuğu fenomenler ise mahiyet fenomenleridir. Mahiyet fenomenleri, gerçek bir karakter taşımayan, reflexionlu (fenomenolojik) bir tavra dayanırlar. Bu tavır tabii tavırdan çok farklı ve onun zıddıdır; öğrenilmesi ve alışılması gerekir.

#28

SORU: Fenomoloji kim tarafından kurulmuştur?


CEVAP: Fenomenoloji, Edmund Husserl (1859-1938) tarafından kurulmuştur.

#29

SORU: Namık Kemal, Cumhuriyet, Monarşi, Despotizm olarak üç devlet şeklini açıklayan hangi düşünürün etkisinde kalmıştır?


CEVAP: Montesquieu

#30

SORU: Gökberk’e göre insanın yurdu dünyadır.


CEVAP: Tanzimat dönemidir.

#31

SORU: 19. yüzyılda çökmüş toplumların aydınları ve düşünürleri felsefe akımlarını ne tür bir çıkış olarak benimsemişlerdir, açıklayınız?


CEVAP: Çöküş halinde olan bir toplumun aydınları ve düşünürleri, gelişmiş toplumların değer sistemlerinin göstergeleri olarak gördükleri farklı felsefe akımlarını benimsemişlerdir. Temel amaç, toplumu çöküşten kurtaracak mucizevi bir formül arayışı felsefe akımlarını cazip hale getirmiştir. Felsefe akımlarını geliştirmek ya da dönüştürerek topluma uygulama çabaları zayıf kalmıştır. Bunun başlıca nedeni, modern felsefe birikiminin az olması yanında, felsefe yapma tarzının gelişmemiş olması da önemli bir gerekçedir. Ahmet Ağaoğlu’nun belirttiğine göre, felsefe ile özel bir surette ve ayrıca meşgul olmak modası Tanzimat devrinden sonra ve Avrupa’daki fikir cereyanlarını takip etmek hevesiyle başlamıştır. Bizde bu akımlar hiç bir zaman ciddi ve önemle telakki edilecek bir mahiyet kazanmamış, bir felsefe nazariyesi şeklini almamıştır. Hatta aydınlar arasında fikir akımlarını merak edenlerin sayısı da çok azdır. Bu konuda Avrupa’da bizden geri kalmış bir çevre yoktur. Bunun başlıca sebebi, üniversite ve akademi gibi kurumların ya yokluğu ya da çok az olmasıdır. Bu genel çerçeve, felsefe akımlarıyla ilişkinin nasıl olduğunu ortaya koymaktadır.

#32

SORU: Ortaçağda birey var mıdır?


CEVAP: Ortaçağda kişi yoktu, birey yoktu, yalnız cemaat vardı, toplum vardı ve bunlar birey üstü olarak benimsenmişlerdir Akılla aydınlatılan gelişme bireyin oluşmasını sağlamıştır.

#33

SORU: Pozitivist yaklaşımın merkezinde ne vardır?


CEVAP: Pozitivist kavramlaştırmanın merkezinde bilim vardır. Bilimin bir çeşit kült haline getirilmesi, pozitivizmin pratikle olan ilişkisinde belirleyici olmuştur. Pozitivizmin, hem bilimsel disiplinler arasında yaptığı sınıflamada önceliği toplumsal bilimlere vermesi, hem de bir sosyoloji hareketi halinde gelişmesi, aydınlarının beklentilerine kısa vadeli cevap niteliğindedir.

#34

SORU: Filibeli Ahmet Hilmi ruhçuluğu nasıl açıklar?


CEVAP: Türkiye’deki ruhçulardan biri olan Filibeli Ahmet Hilmi ruhçuluğu şöyle açıklamıştır: Ruhçuluk, hem hak ve hem de Halkı kabul eder. Temel düşünceleri şunlardır: 1- Cenab-ı Hak, akıl ve irade sahibi ruhani bir şahsiyettir. 2- Allah alemi yoktan yaratmış olup kendisi el mahlukat arasında “varlık bakımından ayrılık (farklılık) vardır. 3- İnsan zekâsında “akıl ve temyiz” denilen bir mevhibe vardır ki, Cenab-ı Hak ve eşyanın hakikatleri onunla bilinir. 4- İnsan irade hürriyetine sahiptir.

#35

SORU: Materyalizmi tanımlayınız?


CEVAP: Fransız Devrimi sonrasında yetişen nesillerin yaşayıp yaydığı değerler arasında materyalist anlayış önemli bir yer tutmuştur. Bir yandan bilim anlayışının dayandığı temel olması diğer yandan din dışı bir tutumu yansıtmasıyla taraftar bulmuştur. Sorunların çözümünde bilim ve tekniğin öneminin vurgulanması, bilim ve tekniğin de pozitivist bir anlayışla gerçekleşeceğinin kabulü, materyalist bir yaklaşımı kendiliğinden ortaya koymaktadır.

#36

SORU: Osmanlı aydınları materyalizmi hangi teoriler üzerinden öğrenmişlerdir?


CEVAP: Osmanlı aydınları, materyalizmi, Fransız Ansiklopedistler ve Materyalistler, August Comte pozitivizm teorisi, Claud Bernard’ın fizyolojist akımı, Charles Darwin’in evrim teorisi, Ludwich Büchner’in biyolojik materyalizmi üzerinden öğrenmişlerdir.

#37

SORU: Macit Gökberk aydınlanma düşüncesinin nerede ve ne zaman ortaya çıktığını belirtmektedir?


CEVAP: Macit Gökberk, aydınlanma düşüncesinin Rönesans ve Reform hareketleriyle Avrupa’da ortaya çıktığını düşünmektedir.

#38

SORU: Gökberk’e göre insanın yurdu neresidir?


CEVAP: Gökberk’e göre insanın yurdu dünyadır.

#39

SORU: Spiritualizm nedir?


CEVAP: Ruhi varlıkların gerçekliğinden yola çıkan spiritüalizm, ruhun maneviliğini ve yüceliğini kabul eder. Ruhun insanda bir ilke olarak bulunduğunu ve evrensel bir gücünün varlığını benimser.

#40

SORU: Pozitivizmin kurucusu kimdir?


CEVAP: Auguste Comte

#41

SORU: Aydınlanmacılık hangi yüzyılda ortaya çıkmış bir düşünce biçimidir?


CEVAP: Aydınlanmacılık 18. yüzyılda ortaya çıkan bir anlayıştır.

#42

SORU: Aydınlanma nedir açıklayınız?


CEVAP: Aydınlanma, genel olarak, insan aklını esas alarak, kültürel dünyayı akıl aracılığıyla kurmaya çalışan, insanın kökeni, yeteneklerini ve haklarını doğa temelli açıklayan, benzer şekilde devletin kökeni, organları ve yapısı hakkındaki temellendirmeleri akıl ve doğa esasına göre yapan düşünürler tarafından biçimlendirilmiştir.

#43

SORU: Türkiye’de Jön Türkler tarafından ilgi gören düşünce biçimi ve düşünürler hakkında bilgi veriniz?


CEVAP: Jön Türkler, en çok Fransız İhtilali ve ihtilal düşünürlerinden etkilenmişlerdir. Rousseau’nun Toplum Sözleşmesi adlı kitabı, etki açısından öne çıkanlar arasındadır. Rousseau, bilime karşı gösterdiği eleştirel tutum nedeniyle, Voltaire’den daha geri planda tutulmuştur. Bununla birlikte, Rousseau etkisiyle yasaların doğal durumdan türetilmesi yolunda düşünceler geliştirilmiştir.

#44

SORU: Takiyettin Mengüşoğlu’nun Yeni Ontoloji anlayışını açıklayınız?


CEVAP: Takiyettin Mengüşoğlu tarafından şöyle açıklanmaktadır: Varolanı var olan olarak tetkik eden ve var olandaki determination prensiplerini varolanın nevilerini, tarzlarını araştıran bir ilimdir. Bunları incelerken, herhangi bir spekülasyona veya varlığı ispat etmeye çalışan bir teoriye, bir aksiyomlar sistemine başvurmuyor. Varolana herhangi bir kıymet strukturü de atfetmiyor; tersine varolanın fenomenlerinden kalkıyor, desktriptiv (tasviri) ve analitik bir bilgi olarak kalıyor. Eski ontoloji, öncekinin tersine, deduktiv, spekülativ, rasyonalist, aksiyomcu bir bilgidir.

#45

SORU: Analitik Felsefe nedir?


CEVAP: Geleneksel felsefe, ortak duyu veya bilim yolundan elde edilemeyen bazı bilgiler sağlamak amacını güder. Modern analitik felsefe, başka yoldan edinilemeyen bilgiler şöyle dursun, doğrudan doğruya ve tek başına hiçbir bilgi ortaya koymak iddiasında değildir. Felsefenin amacı, bir takım önermeler (yani bilgiler) ortaya koymak değil, eldeki önermeleri aydınlatmaktır. Bu bağlamda felsefe, herhangi bir bilgiyi ifade eden veya ifade ettiği sanılan her türlü önermeyi çözümleyen, yani anlamını aydınlatan bir uğraşıdır. Görevi, önermeleri çözümlemek yani analiz etmekten ibaret olan bu felsefeye analitik felsefe denir.

#46

SORU:

Batı düşünce yapısında oluşan felsefe akımlarından hangileri Türkiye’de taraftar bulmuşlardır?


CEVAP:

Batı düşünce yapısında oluşan felsefe akımları da Türkiye’de taraftar bulmuşlardır. Edilgin bir şekilde benimsenen söz konusu düşünce akımlarından etkili olanlar, Aydınlanmacılık, Pozitivizm, Materyalizm, Sosyal Darwinizm, piritülazm’dir. Bunların yanında felsefe akımı olarak Fenomenoloji, Yeni ontoloji ve Analitik Felsefe de sayılabilir.


#47

SORU:

Aydınlanma, genel olarak nedir ve hangi düşünürler tarafından savunulmuştur?


CEVAP:

Aydınlanma, genel olarak, insan aklını esas alarak, kültürel dünyayı akıl aracılığıyla kurmaya çalışan, insanı kökeni, yeteneklerini ve haklarını doğa temelli açıklayan, benzer şekilde devletin kökeni, organları ve yapısı hakkındaki temellendirmeleri akıl ve doğa esasına göre yapan, Rousseau, Voltaire, Montesqieu gibi düşünürleri içinde toplayan ve daha çok 18. yüzyılla örtüştürülen anlayıştır.


#48

SORU:

Türkiye'de Aydınlama anlayışları çerçevesinde oluşan devlet, insan, tarih düşünceleri hangi dönem sonrasında görülmeye başlanmıştır?


CEVAP:

Tanzimat sonrasında görülmeye başlanan ve giderek hakim olan, devlet, insan, tarih düşünceleri, Aydınlama anlayışları çerçevesinde oluşmuştur (Birand 1945, 113-137).


#49

SORU:

Namık Kemal, Montesquieu’nun hangi açıklamalarının etkisinde kalmıştır?


CEVAP:

Namık Kemal, Montesquieu’nun Cumhuriyet, Monarşi, Despotizm olarak ele aldığı üç devlet şeklini açıklamalarının etkisindedir (Birand 1945, 122-123).


#50

SORU:

Aydınlanma döneminin esas temeli, hangi hareketler ile atılmıştır, nasıl bir kırılma söz konusudur?


CEVAP:

Aydınlanma döneminin esas temeli, Rönesans ile Reform hareketleriyle atılmıştır. Söz konusu hareketler, Ortaçağ’ın dünya ile din işlerindeki otoritesini kırmış, böylelikle Avrupa insanı yeni bir hayat düzeninin temellerini aramaya yönelmiştir.


#51

SORU:

Macit Gökberk’e göre aydınlanma nedir?


CEVAP:

Ona göre, Aydınlanma: Akdeniz çevresi ve gerilerinin bir ürünü olan Batı uygarlığının bir ürünüdür. Hegel’in deyişiyle, Batı uygarlığı, tarihte üstünlük sağlayan bir ilke ortaya çıkarmıştır. Bu ilke ile, uzun birikimlerden sonra, Milattan önceki 6. yüzyılda bugünkü Batı felsefe ve biliminin, dolayısıyla bunlara dayanan Batı uygarlık düzeninin temelleri atılmıştı (Gökberk 1997/4, 52-53).


#52

SORU:

Macit Gökberk'e göre hangi değerler Aydınlanma sürecinin sonucudur?


CEVAP:

Batıda bireye verilen değer, bireyin özgürlüğü, hepsi Aydınlanma sürecinin sonucudur (Gökberk 1982, 21).


#53

SORU:

Gökberk, Aydınlanmanın genel özelliklerini Felsefe Tarihi adlı kitabında hangi maddeler altında sıralamıştır?


CEVAP:

Gökberk, Aydınlanmanın genel özelliklerini Felsefe Tarihi adlı kitabında maddeler halinde sıralamıştır: 1- Din temelli açıklama sistemi, yerini akıl temelli açıklamalar ve temellendirmelere bırakmıştır. Aklın ön plana çıkmasıyla birlikte, eleştirel bir tutum gelişmiş, önceki değer ve kurumlar sorgulanmıştır. Her şeyin ölçüsü olan Tanrı yerine, insan (akı) ölçü olarak kabul edilmiştir. İnsanın ölçü kabul edilmesi göreceli yaklaşımların artmasına neden olmuştur. 2- İnsan ve kültür sorunları düşüncenin başlıca konusu olmuştur. 3- Metafizik düşünceler üretmek yerine, duyumlar ve deneye dayanan düşünceler hakim olmaya başlamıştır. 4- Toplum hayatını belirleyen, devlet, din ve toplum gibi kavramlar, soru konusu yapılmış ve kökenlerinin araştırılması felsefenin başlıca konuları arasında sayılmıştır. 5- Teorik tartışmalar toplumun geniş bir kesimi tarafından takip edilmeye başlanmış, buna bağlı olarak toplumsal bilinç artmıştır. 6- Edebiyat yeni gelişmeleri konuları arasına katarak, yeni yaklaşımların toplumun büyük bir kısmı tarafından öğrenilmesine yardımcı olmuştur (Gökberk 1974, 339)


#54

SORU:

Aydınlanmanın bu dünyaya dönük olmasının iki nedeni nedir?


CEVAP:

Aydınlanmanın bu dünyaya dönük olmasının iki nedeni, ulus ve dünyaya yayılmasıdır (Gökberk 1997/12, 139).


#55

SORU:

19. yüzyılda Batı felsefesi içinde iki karşıt akım olarak gelişen pozitivist akımlar hangileridir ve Osmanlı aydını bunlardan hangisini seçmiştir?


CEVAP:

19. yüzyılda Batı felsefesi içinde iki karşıt akım olarak gelişen Fransız pozitivizmi ile Alman idealizmi karşısında Osmanlı aydını, seçimini ilkinden yana yapmıştır.


#56

SORU:

Pozitivizmin Osmanlı düşüncesi üç temel alanda çok etkilediği belirtilmektedir, bunlar nelerdir?


CEVAP:

Pozitivizmin Osmanlı düşüncesi üç temel alanda çok etkilediği belirtilmektedir: 1- Şinasi ile başlayan aklın eleştirel bir işlev kazandığı düşünsel boyut. 2- Eleştirel etkinliğin odağına hukuki, idari ve iktisadi rasyonellik anlayışını alarak gelişen kamu yönetimidir. 3- Ahmet Şuayb’ın başlattığı sanat felsefesi (Işın 1985/1, 354 -)


#57

SORU:

Osmanlı'da Pozitivizmin yaygınlaşmasında etkili olan dergiler hangileridir?


CEVAP:

Pozitivizmin yaygınlaşmasında etkili olan üç dergi vardır: Servet-i Fünun (1891- 1942), Ulum-u İktisadiye ve İçtimaiye Mecmuası (1908-1910), İçtimaiyat Mecmuası (1917).


#58

SORU:

Osmanlı aydınları, materyalizmi hangi kanallar üzerinden öğrenmişlerdir?


CEVAP:

Osmanlı aydınları, materyalizmi, Fransız Ansiklopedistler ve Materyalistler, August Comte pozitivizm teorisi, Claud Bernard’ın fizyolojist akımı, Charles Darwin’in evrim teorisi, Ludwich Büchner’in biyolojik materyalizmi (Işın 1985/2, 363- 364) üzerinden öğrenmişlerdir.


#59

SORU:

Osmanlıda materyalist düşünürler arasında kimler vardır?


CEVAP:

Materyalistler arasında, Beşir Fuat, Ahmet Şuayb, Abdullah Cevdet, Baha Tevfik, Rıza Tevfik, Hüseyinzade Ali (Ali Turan) (şın 1985/2, 367-370), önde gelen isimler olarak kabul edilmektedir.


#60

SORU:

Sosyal Darwinizm'in etki nedenleri nelerdir?


CEVAP:

Darwin’in evrim teorisi, dönemin şartlarına hitap etmesi nedeniyle etkili olmuştur. Etki nedeni şöyle sıralanabilir: 1-Basit mekanik doğal ayıklanmacı yaklaşımla tüm varlığın oluşumunu açıklamasıyla materyalist düşünceyi geniş halk kitlelerine anlatma imkanı sunmuştur. 2- Çatışmacı düşünce, toplumsal gerçeklikle birebir örtüşmektedir. 3- Bilimin kutsandığı bir dönemde, biyolojik evrim teorisini bilimsel retorikle sunmuştur. Ayrıca evrim teorisi, bir taraftan doğal ayıklanmacı özelliğiyle liberal ekonomik düşünceyi meşrulaştırırken, diğer taraftan da mücadeleyi gelişmenin temeli saymasıyla Marxçı sınıf çatışması düşüncesini etkilemiştir (Doğan 2006, 1-2).


#61

SORU:

İlk evrimci Osmanlı düşünürü kim olarak kabul edilir, çeşitli yazılarında bu konu ile ilgili nasıl bir düşünce ileri sürmüştür?


CEVAP:

Ahmet Mithat Efendi, ilk evrimci Osmanlı düşünürü olarak kabul edilmektedir. Çeşitli yazılarında, tarihsel gelişmenin mücadelelerle yürüdüğünü ileri sürmüştür.


#62

SORU:

Fenomenoloji Türkiye'de hangi düşünürler arasında etkili olmuştur?


CEVAP:

Fenomenoloji, Takiyettin Mengüşoğlu, Nermi Uygur, Önay Sözer gibi felsefecilerde etkili olmuştur.


#63

SORU:

Nicolai Hartmann (1882-1950 ) tarafından geliştirildiği kabul edilen yeni ontoloji, Takiyettin Mengüşoğlu tarafından nasıl açıklanmaktadır?


CEVAP:

Nicolai Hartmann (1882-1950 ) tarafından geliştirildiği kabul edilen yeni ontoloji, Takiyettin Mengüşoğlu tarafından şöyle açıklanmaktadır: Varolanı var olan olarak tetkik eden ve var olandaki determination prensiplerini varolanın nevilerini, tarzlarını araştıran bir ilimdir.


#64

SORU:

Türkiye’de analitik felsefe yapanların başında kimler gelmektedir?


CEVAP:

Türkiye’de analitik felsefe yapanların başında Nermi Uygur gelmektedir. Onunla birlikte öne çıkan diğer bir isim de Teo Grünberg’dir.


#65

SORU:

Modern analitik felsefenin temel amacı nedir?


CEVAP:

Modern analitik felsefe, başka yoldan edinilemeyen bilgiler şöyle dursun, doğrudan doğruya ve tek başına hiçbir bilgi ortaya koymak iddiasında değildir. Felsefenin amacı, bir takım önermeler (yani bilgiler) ortaya koymak değil, eldeki önermeleri aydınlatmaktır (Grünberg 1971, 1).