ULUSLARARASI İKTİSAT TEORİSİ Dersi ULUSLARARASI HİZMETLER TİCARETİ soru cevapları:
Toplam 68 Soru & Cevap#1
SORU: ”G. Myrdal, geri bırakma etkisi” nedir?
CEVAP: Gelişmekte olan ülkeler arasındaki entegrasyon, entegrasyonu oluşturan ülkeler içinde ekonomik aktivitenin yoğunlaştığı ülkeler veya bölgeler ortaya çıkarabilecektir. Piyasadaki eğilimler bu tür alt bölgelerin oluşmasına az gelişmiş ülkelerde elverişlidir. Bu durum da entegrasyondan bazı ülkelerin veya bölgelerin daha kazançlı çıkmasına yol açacaktır. Buna G. Myrdal, geri bırakma etkisi denilmektedir.
#2
SORU: Melvin B. Krauss’a göre sanayileşmeyi teşvik için az gelişmiş ülkelerin entegrasyona gitmesi gerekmez, ihracatı sübvansiyonlarla desteklemek daha doğrudur. Yazara göre ihracat sübvansiyonlarının maliyeti bölgesel korumacılıktan düşüktür. Bu görüş hangi mühim noktaları ihmal ettiği için eleştirilebilir?
CEVAP: • Az gelişmiş ülkeler sadece ihracatlarını geliştirmek değil, aynı zamanda ithalatlarını da kontrol etmeyi istemektedirler. • İhracat sübvansiyonları, bölgesel ortak dışsal tarifenin koruyuculuğunun yaptığını yapamayacaktır. İhracatını sübvansiyonla destekleyen ülke bu alanda rekabet ve misillemeyle karşı karşıya kalacaktır. Dahası gelişmekte olan ülkelerin kaynakları bu yarışı sonuna kadar götüremez. Ortak dışsal tarife durumunda ise bu, söz konusu değildir. • İhracat sübvansiyonları az gelişmiş ülkelerin pazarlık güçlerini de artıramaz. Bu ülkelerin, diğer ülkeler karşısında güçlü olmak için aralarında iş birliğine gitmeleri daha iyidir.
#3
SORU: Geri bırakma etkisi nasıl ortaya çıkmaktadır?
CEVAP: Bu etkinin ortaya çıkması şu şekilde olmaktadır. Piyasa güçleri ekonomik ba- kımdan cazip bölgelere yönelerek buralarda kaynakların birikimini sağlayacaktır. Bir başlangıç, arkasından diğerlerini de çeker, böylece bölge bütünüyle bir gelişme sürecine girer; diğer bölgelerin nitelikli iş gücü ve sermayesi söz konusu bölgeye akar. Bölge ticarette ve kalkınmada diğerlerine göre daha fazla gelişir. Söz konusu ülke az gelişmiş bir ülke ise, bu ülkenin ticareti ve kalkınması diğerlerinin aksine daha az gelişme gösterir. Bütün bunlar entegrasyon bölgesinde eşitsizlikleri gittikçe artırır. Yapılan gözlemler bölgeler arası eşitsizliklerin gelişmiş ülkelerde gelişme ilerledikçe azalırken, az gelişmiş ülkelerde kalkınma ilerledikçe arttığını göstermektedir.
#4
SORU: Başarılı bir entegrasyonun genel şartlarından “Ulusal egemenlik anlayışını” açıklayınız?
CEVAP: Entegrasyonun başarı şartlarından biri de ulusal ekonomik politikaların uyumlaştırılmasıdır.
#5
SORU: Başarılı bir entegrasyonun genel şartlarından “Bölgesel yatırım politikasını” açıklayınız?
CEVAP: Yatırım kararlarının bölgesel olarak uygulanması, kaynakların bölge içinde daha iyi değerlendirilmesine olanak tanır. Ülkelerdeki kalkınma farklılıklarından dolayı ortaya çıkabilecek sorunlara çözüm bulmak, kalkınma sürecinde faydaları eşit olarak dağıtmak ve aynı büyüme hızını sağlamak bu durumun diğer faydalarındandır.
#6
SORU: Başarılı bir entegrasyonun genel şartlarından “Tamamlayıcılık ve rakiplik tartışmasını” açıklayınız?
CEVAP: Birliği oluşturan ekonomiler rakip ekonomilerse bu durum ürünler arasında ikame fırsatları yaratacağı için ticaret yaratılması etkisi büyüyecektir. Diğer bir yandan, tamamlayıcı ekonomiler arasında oluşturulacak entegrasyonda kaynakların yeniden dağılımı fazla etkilenmeyeceği için ticaret yaratılması çok büyük olmayacaktır.
#7
SORU: Başarılı bir entegrasyonun genel şartlarından “Bölgesel dengesizlikler ve tanzim mekanizmasını” açıklayınız?
CEVAP: Kalkınmayı bütün ülkelere eşit şekilde yaymanın imkansız olmasından dolayı ödemeler bilançosunda sürekli kötüleşmeler olmakta, yüksek ithalat fiyatları nedeniyle yurt içi fiyatlar yükselmekte, bölgesel rekabetten dolayı istihdam ve ekonomik aktivite düzeyi üzerine ters etki yaratmakta, ithalattan vergi almama sonucu kamu gelirlerindeki azalmanın yeri doldurulamamakta, sanayileşme için gelecekten ümitli olunmaması gibi durumlarda tanzim prensibini devreye sokmak gerekmektedir.
#8
SORU: Başarılı bir entegrasyonun genel şartlarından “altyapı imkanlarını” açıklayınız?
CEVAP: Gelişmekte olan ülkeler aralarında kurulmamış olan altyapı ilişkilerinden kaynaklı ulaştırma ve haberleşme sıkıntıları çekmektedir. Bu durum ise piyasalar arası geçişi etkilemektedir.
#9
SORU: Başarılı bir entegrasyonun genel şartlarından “Ödemeler dengesi ve döviz kurunu” açıklayınız?
CEVAP: Başarılı bir entegrasyon için kabul edilmiş ödemeler dengesi ve döviz kuru politikası önemlidir. Bölge içinde yanlış yönlendirilmiş döviz kuru politikası tarifeler kadar iç ticarete engel olabilir. Diğer bir yandan, aşırı değerlendirilmiş kurlar bölge ülkelerini bölge dışından ithalata zorlayabilir.
#10
SORU: ”Yayılma etkisi” nedir?
CEVAP: Kaynakların birkaç merkezde toplanmasının ortaya çıkarttığı geri bırakma etkisi karşısında yayılma etkisi söz konusu olabilir. Yayılma etkisi, entegrasyon sonrası gelişen bölgelerin talepleriyle diğer bölgelerin de gelişimlerinin hızlanmasıdır. Yayılma etkisi tarımsal alanların da gelişmesine katkıda bulunmaktadır.
#11
SORU: Gelişmekte olan ülkelerde entegrasyon hareketinin karşılaşacağı bazı sorunlar nelerdir?
CEVAP: Bu sorunların kaynağı gelişmekte olan ülkelerin genç veya yeni bağımsızlık kazanmış ülkeler olmaları ve henüz kurumsal düzenlerini tam olarak kuramamış olmalarıdır. Ayrıca gelişmekte olan ülkelerin karşılaştıkları diğer sorunlardan bazıları da kutuplaşma, bölge içi ticaret sapması ve sorunların politizasyonudur.
#12
SORU: Entegrasyonun başarı şartları nelerdir?
CEVAP: • Gelişmişlik ve kaynak donanımı • Altyapı imkanları • Ödemeler dengesi ve döviz kuru • Ulusal egemenlik anlayışı • Bölgesel yatırım politikası • Bölgesel dengesizlikler ve tanzim mekanizması • Tamamlayıcılık ve rakiplik tartışması
#13
SORU: Başarılı bir entegrasyonun genel şartlarından “gelişmişlik ve kaynak donanımını” açıklayınız?
CEVAP: Entegrasyona üye ülkeler entegrasyonun başarılı olması için düzeyleri itibarı ile birbirlerine yakın olmalıdır. Kalkınma düzeyi farklılıkları geçimlik tarım sektörü hariç sanayi sektörü farklılıklarıyla kendini göstermektedir. Sanayileşme politikaları, kaynak donatımı farklılıkları ülkeleri farklı düzeyde kalkınmaya götürür.
#14
SORU: Ekonomik entegrasyon teorisi nedir?
CEVAP: Ekonomik entegrasyon teorisi, en genel şekliyle, pazarların, ülkeler arası ekonomik akımlara konulan engellerin ortadan kaldırılmasıyla nasıl büyütüldüğünü ve bu büyümenin sonuçlarını analiz etmeye çalışmaktadır.
#15
SORU: Entegrasyon kavramı nedir?
CEVAP: İktisatta kullanılan birçok kavram gibi entegrasyon kavramını da Latince’ye borçluyuz. Bu kelime (integratio), Latince’de yenilemek anlamında kullanılırdı. Oxford English Dictionary, parçaları bütünün içinde birleştirme anlamında kelimenin ilk kullanıldığı yıl olarak 1620’yi vermektedir. İktisat literatüründe ise kelime ilk defa sanayi alanında, işletmelerin dikey ve yatay olarak (agreement, kartel, concern, tröst, merger gibi) tüketicilere arz ettikleri mallarda entegrasyonlarını ifade amacıyla kullanılmıştır.
#16
SORU: Piyasa entegrasyonu nedir?
CEVAP: Ülkelerin birbirlerinin satışlarına engel olmama hâlidir.
#17
SORU: Gelişme entegrasyonu nedir?
CEVAP: Gelişmemiş endüstrilerin gelişerek uluslararası düzeyde rekabet edebilir hâle gelmesidir.
#18
SORU: Faktör entegrasyonu nedir?
CEVAP: Üye ülkeler arasında emek ve sermayenin ülke içindeki gibi hareket edebilmesidir.
#19
SORU: Kendiliğinden entegrasyon nedir?
CEVAP: Ulaştırma ve haberleşmedeki gelişmelerin ortaya koyduğu entegrasyondur.
#20
SORU: Ekonomik entegrasyon nedir?
CEVAP: Kindleberger ekonomik entegrasyonu “üretim faktörleri fiyatının eşitlenmesi” şeklinde tanımlarken, Tibergen’e göre ekonomik entegrasyon uluslararası ekonomik iş birliğinin en üst düzeye çıkarılmasıdır.
#21
SORU: Ekonomik entegrasyon ve ekonomik iş birliği kavramları arasındaki farklar nelerdir?
CEVAP: Ekonomik entegrasyon bir bölgenin oluşumuna yol açmaktadır. Fakat ekonomik iş birliği coğrafi olarak bir bölgeye dayanmak zorunda değildir. Ayrıca entegrasyon ekonomik yapılarda önemli ölçüde değişikliklere neden olma ve yeni ekonomik yapılar oluşturulmasını amaç edinirken, ekonomik iş birliği böyle değişiklikler ortaya koymak zorunda değildir. İş birliği farklılaşmayı azaltma, entegrasyon ise farklılaşmayı kaldırmadır. Entegrasyon, sosyal ve ekonomik alt yapıları birbirine yakın olan ülkeler arasında oluşturulabilirken, iş birliğinde böyle bir şey zorunlu değildir. Son olarak entegrasyonda uluslar üstü bir otorite ülkeler adına karar alma durumundadır ve bunu toplumsal faydayı en üst düzeye çıkarmak, ekonomik kaynakları karşılıklı hareket haline geçirmek için yapmaktadır fakat ekonomik iş birliğinde ulusal hakimiyet konularak daha sınırlı ekonomik ilişkiler kurulmaktadır.
#22
SORU: Uygulamaya göre ekonomik entegrasyon tipleri en basitinden en karmaşığına hangi aşamalardan oluşmaktadır- sıralayınız ve her bir aşamayı açıklayınız?
CEVAP: • Serbest ticaret bölgesi: Ekonomik entegrasyonun • bu aşaması, üyeleri arasında mal mübadelesine konan tarife ve kota gibi engelleri kaldırarak malların serbestçe dolaşımına sağlayan bir anlaşmaya dayanmaktadır. • Gümrük birliği: Birliği oluşturan üye ülkelerin kendi aralarında ticarete konan bütün engelleri kaldırması ve üçüncü ülkelere karşı da ortak bir gümrük tarifesi uygulaması aşamasıdır. • Ortak pazar: Buraya kadar belirtilen entegrasyon tiplerinin özelliklerini taşımasının yanında bu aşamada üretim faktörlerinin serbestçe dolaşımı da sağlanmaktadır. • Ekonomik birlik: Ulusal politikaların uyumlaştırıldığı aşamadır. Bu politikaların bir kısmı birliğe giren ülkelerin yapısal sorunlarını çözerken, bir kısmı makroekonomik politikaların uyumlaşmasını sağlar ve bir kısmı ise bütün birlik üyeleri tarafından uygulanması gereken hususları kapsar. • Siyasi birlik: Entegrasyon hareketlerinin temel amacı olmamasına rağmen siyasi yakınlaşma entegrasyonun can alıcı noktalarındandır. İyi bir siyasi birlik için siyası yakınlaşmadan öte bu birliği dünya çapında ortak çıkarlara oturtmak ve ortak tarihi ideallerden destek almak gerekir. Alman Gümrük Birliği’nin Birleşik Almanya’ya dönüşmesi siyasi birliğe iyi bir örnektir.
#23
SORU: Kısmi denge analizi nedir ve bu analizin temel aracı nedir?
CEVAP: Tek bir mal ve onun mutlak fiyatı kullanılarak yapılan analize kısmi denge analizi denilmektedir. Üç ülke ve tek mal J. Viner’in başlattığı bu analizin aracıdır.
#24
SORU: Ekonomik entegrasyonun statik etkilerinden olan ticaret yaratılması ve ticaret sapmasını açıklayınız?
CEVAP: Ticaret yaratılması, birlik kurulduktan sonra ticaretin daha düşük maliyetli kaynaktan yapılması iken ticaret sapması, birlik kurulmadan önce daha düşük maliyetli arz kaynağından yapılan ticaretin söz konusu kaynağın birlik dışında kalmasıyla, birlik içinde daha yüksek maliyetli bir arz kaynağından yapılmasıdır. Ticaret yaratılması ülke refahını arttırırken ticaret sapması azaltır.
#25
SORU: Viner’in kısmi denge analizini ne üzerine inşa ettiğini açıklayınız?
CEVAP: Viner analizini temel olarak gümrük birliklerinin üretim etkisi üzerine inşa etmiştir. Viner malların talep esnekliğini sıfır, arz esnekliğini sonsuz kabul etmiş ve tam uzlaşmaya varsayımlarıyla çalışmıştır. Dolayısıyla Viner’in ilk analizinde mallar arası ikameye imkan verilmekle beraber sadece ülkeler ikame edilmektedir. Diğer bir deyişle sadece üretim etkileri üzerinde durulmaktadır.
#27
SORU: Ad-Valorem gümrük vergisi nedir?
CEVAP: İthal edilen malın değerleri üzerinden alınan gümrük vergisidir.
#29
SORU: Yasaklayıcı tarife nedir?
CEVAP: İthalat miktarını sıfıra indiren tarife düzeyine denir.
#30
SORU: Ayrımcı olmayan tarife nedir?
CEVAP: Bütün partner ülkeler için düzeyi aynı olan tarifeye denilmektedir.
#31
SORU: Kısmi denge analizi ile genel denge analizini karşılaştırınız?
CEVAP: Kısmi denge analizi ile refah bakımından ulaşılan sonuca genel denge analizi ile de ulaşmak mümkündür. Kısmi denge analizi bir mal ve o malın mutlak fiyatı ile yapılan bir analizdir. Genel denge analizinde ise tek mal yerine iki mal ile ve mutlak fiyat yerine nispi fiyatla (Bir malın diğer mal cinsinden fiyatıdır.) analiz yapılır.
#32
SORU: Entegrasyonun ülke refahını arttırmasının şartları nelerdir?
CEVAP: 1. Partner ülkelerin ürettikleri mallara talep ne kadar büyük ve üçüncü ülkenin ihracatına talep ne kadar düşükse, ticaret yaratılmasının refah arttırma ihtimali o kadar büyüktür. 2. Üçüncü ülkelerde ticaret engelleri ne kadar yüksekse, ticaret yaratılması gümrük birliğinde o kadar yüksek olur. 3. Başlangıçta yasaklayıcı tarife varsa birlikten sonra uygulanan ortak dış tarife de yüksekse birlik içi ticaret ve refah da o kadar yüksek olur. Birlik öncesi ayrımcı olmayan tarife ne kadar düşükse birliğin ticaret yaratılma potansiyeli de o kadar düşük olur. 4. Talep ve arz esnekliklerinin A ülkesinde birden büyük olması da ticaret yaratılması etkisinin büyük olmasını sağlar. 5. Birliğin genişlemesi ve çok fazla ülkeyi içine alması, mesela tüm dünyanın bir birlik oluşturması ticaret sapması oluşturmaz. Ticaret yaratılması ve refah bu durumda maksimum olur. 6. Komşu olan ülkelerin entegrasyonu, maliyetlerin düşürülmesini mümkün kılar. Birbirine uzak olan ülkelerin, mesela ABD ile İsrail (1985) veya Kanada ile İsrail (1997) arasında bir gümrük birliğinin çok yararı olmaz. 7. Üçüncü ülkelerin arzı ne kadar inelastikse, birliğin kazancı o kadar yüksek olur. 8. Maliyet yapılarının, aynı mallar için birbirine yakın olması da ticaret yaratılması etkisini arttırır. Farklı maliyet yapılarının varlığı ise ticaret sapmasına sebep olur, refah azalır. 9. Küçük firmaların fazlalığı entegrasyona intibakı zorlaştırır. Büyük firmalar›n intibakı daha kolaydır. Çünkü Pazar büyüdükçe güçlüler direnme gücü ile ayakta kalır; rekabet küçükleri hırpalar. 10. Ülke küçükse ve entegrasyon öncesi doğru uzmanlaşmamışsa entegrasyon sonrası zarar o ölçüde azalır.
#33
SORU: Viner’in “kötü” dediği ticaret sapması durumu kendinden sonraki analizciler tarafından nasıl eleştirilmiştir?
CEVAP: Viner’in “kötü” dediği ticaretin sapması durumu; kendisinden sonra birçok iktisatçı tarafından tartışılmıştır. Bunların en önemlisi Lipsey ve Gehrels’in ulaştıkları ortak sonuçlarla ilgilidir. Lipsey ve Gehrels ticaret sapması etkisinin zorunlu olarak kötü olmadığını ortaya koymaya çalışmıştır. Hatta onlara göre ticaret sapması, refah artırabilir de. Bu paradoksun ortaya çıkması, Viner’in tüketim etkisini analize dahil etmemesinden kaynaklanmaktadır.
#34
SORU: Marjinal ikame oranı ne demektir?
CEVAP: Mallardan birinden bir birim daha az alındığında aynı fayda düzeyinde kalabilmek için diğer maldan alınması gereken miktarın oransal ifadesidir.
#35
SORU: Pür ticaret sapması ne demektir?
CEVAP: En düşük maliyetli arz kaynağından ikinci en düşük maliyetli arz kaynağına ticaretin sapmasıdır.
#36
SORU: Ticaret sapması hangi durumlarda “ikinci en iyi durum” olarak nitelendirilir?
CEVAP: Serbest dış ticaret koşulları “en iyi” iken, gümrük birliği nedeniyle ikinci en düşük maliyetli arz kaynağına ticaretin sapması ikinci en iyi durum olarak tanımlanır.
#37
SORU: Kindleberger’e göre “ekonomik büyüme” ve “ekonomik kalkınma” nedir?
CEVAP: Kindleberger’e göre “ekonomik büyüme daha fazla hasıla elde etmek, ekonomik kalkınma ise hem daha fazla hasıla elde etmek hem de bu hasılanın elde edilmesinde kullanılan teknik ve kurumsal düzenlemelerin değişmesidir”. Yani büyümeyi sadece elde edilen hasıla ile sınırlamak doğru değildir. Kalkınma ise reel ulusal gelirin uzun dönemde artma gösterdiği süreç olarak tanımlanmaktadır.
#38
SORU: Kalkınma nedir?
CEVAP: Daha fazla hasıla elde ederken teknik ve kurumsal yapının da gelişmesidir.
#40
SORU: Kalkınma hangi sebeplerden dolayı sanayileşme ile bir tutulamaz?
CEVAP: İlk olarak üretimin büyük bir bölümünün tarım sektöründen sağlanması tek başına fakirliğe sebep olmaz. Ayrıca sanayideki gelişme büyük ölçüde tarımdaki gelişmeye bağlıdır. Son olarak da ekonomik kalkınma sektörlerin basit kazançlarından ibaret değildir.
#41
SORU: Ekonomik entegrasyon hareketlerinden biri olan gümrük birliklerinin birliği oluşturan bölge için hangi yararları oluşturması beklenmektedir?
CEVAP: • Gümrük birlikleri ticaretin artmasını sağladığı için ticaretten sağlanan kazancı da arttıracaktır. • Etkin olarak faaliyette bulunmayan endüstrileri daha etkin çalışmaya zorlayacaktır. • Dışsal tarifeler hem bölge içinde yeni endüstrilerin oluşumunu sağlayacak hem de yabancı sermaye bölgeye akacaktır. • Bölgenin ticaret hadlerini iyileştirme yoluyla da entegrasyon kalkınmayı hızlandıracaktır.
#42
SORU: Tarife fabrikaları nedir?
CEVAP: Yüksek tarifeler nedeniyle yabancı sermayenin ülkeye mal satmak yerine malı ülke içinde üretmeyi tercih etmesi sonucu kurduğu fabrikalara denir.
#43
SORU: Tam uzmanlaşma nedir?
CEVAP: Ülkenin ticarete konu olan mallardan sadece birini üretmesidir.
#44
SORU: İthal ikamesi nedir?
CEVAP: İthalat yoluyla karşılanmakta olan yurt içi talebin teşvik edici ve koruyucu önlemler sayesinde yurt içi üretimle karşılanmasıdır.
#45
SORU: Son yıllara kadar dünya ülkeleri kalkınmak amacıyla hangi yollar denemiştir?
CEVAP: Son yıllara kadar dünya ülkeleri kalkınmak amacıyla çeşitli yollar denemektedir. Bunlardan biri sosyalist ülkeler tarafından uygulanan otarşidir. İkincisi ise bazı kapitalist ülkeler tarafından denenmekte olan dışa açık (ihracata yönelik) kalkınma modelidir. Son model ise bazı gelişmekte olan ülkelerin denedikleri ithalatı ikameye dayalı kalkınmadır.
#46
SORU: Gelişmekte olan ülkeler kalkınma amaçlı hangi yolları denemektedirler?
CEVAP: • Otarşi • Dışa açık (ihracata yönelik) kalkınma modeli • İthalatı ikameye dayalı kalkınma modeli
#47
SORU: İthalatı ikameye dayalı kalkınma modelinin muhtemel mahzurları nelerdir?
CEVAP: • İthalat yapısında meydana gelen değişmeler ithal ikamesine bağlı ekonomilerin esnekliğini azaltmaktadır. • Kalkınma için gerekli girdilerin fiyatını artırarak sektörlerde (tarım, sanayi) ihraç yönlü gelişmeye engel olmaktadır. • Tarifeler oldukça koruyucu olduğundan, bu uygulama yabancı sermayeyi tarife fabrikaları şeklinde ülkeye çekmiştir. Bu gelişme sanayide ikili bir yapının oluşmasına neden olmuştur. • Yabancı firmalar daha çok sermaye yoğun teknoloji kullandığından, gelişmekte olan ülkelerin işsizlik sorununu çözmede yardımcı olmamıştır. Bütün bunlar gösteriyor ki gelişmekte olan ülkelerin entegrasyonu kalkınma yolunda alternatif bir model görmeleri gerekçesiz değildir. Söz konusu ülkeler arasındaki entegrasyon hareketlerinin altında yatan temel motifin kalkınma ümidi olduğu söylenebilir.
#48
SORU: Otarşi nedir?
CEVAP: Ülkenin bütün ihtiyacını kendi iç üretimiyle karşılamaya çalışması durumuna denilmektedir.
#49
SORU:
Dünya Ticaret Örgütü (WTO) tarafından yapılan sınıflandırmaya göre hizmetler hangi faaliyetleri kapsamaktadır?
CEVAP:
Hizmet sektörleri ile ilgili bir sınıflandırma Dünya Ticaret Örgütü (WTO) tarafından yapılmıştır. Bu sınıflandırmada hizmetler özetle şu gibi faaliyetleri kapsamaktadır:
• Ekonomik hizmetler: Mesleki hizmetler (avukatlık, doktorluk, mühendislik, vb.), bilgisayar hizmetleri, araştırma ve geliştirme, emlâk, kiralama, pazarlama, kalite kontrolü, reklâmcılık, vs.
• İletişim hizmetleri (posta, kurye, telekomünikasyon, teleks, telgraf, film, video, vs.),
• İnşaat ve inşaatla ilgili mühendislik işleri (yapma, kurma, restorasyon gibi müteahhitlik ve danışmanlık faaliyetleri, vs.),
• Dağıtım hizmetleri (toptan ve perakende ticaret, komisyonculuk, vs.),
• Eğitim hizmetleri (ilk, orta ve yükseköğretim, üniversite sonrası eğitim, vs.),
• Çevre koruma hizmetleri (kirli su arıtma, çevre temizliği hizmetleri, vs.),
• Mali hizmetler (sigortacılık, bankacılık, finansal leasing, ödeme ve para transferleri, tahvil, hisse senedi satışı, döviz işlemleri, vs.),
• Sağlık ve sağlıkla ilgili sosyal hizmetler (hastane hizmetleri, tedavi merkezleri ve benzerleri),
• Turizm ve gezi hizmetleri (otel, lokanta hizmetleri, seyahat acenteleri ve tur operatörleri, vs.),
• Eğlence, kültür ve spor amaçlı hizmetler (dinlenme, spor, av, haber ajansları, kütüphane ve müze hizmetleri, vs.),
• Taşıma hizmetleri (deniz, hava, kara ve nehir yoluyla yük ve yolcu taşımacılığı, boru hattı hizmetleri, kargo hizmetleri, vs.).
#50
SORU:
Teknoloji içeriklerine göre hizmetler kaça ayrılır?
CEVAP:
Hizmetler, teknoloji içeriklerine göre bilgiye dayalı olanlar ve geleneksel hizmetler diye ikiye ayrılır. Birinci grupta ancak belirli bir eğitim sürecinden geçildikten sonra sağlanabilen hizmetler yer alır. Başka bir deyişle, bu hizmetleri yürütenler göreceli olarak yüksek bir beşeri sermayeye sahiptirler. Örneğin yukarıdaki sınıflandırmaya göre avukatlık, muhasebecilik, program yazılımcılığı, pazarlama gibi ekonomik hizmetler, telekomünikasyon hizmetleri, mühendislik ve danışmanlık hizmetleri, eğitim, vs. gibi. İkinci gruptaki hizmetler ise daha basit yöntemler içeren geleneksel faaliyetleri (ticaret, turizm, taşımacılık, sosyal hizmetler gibi) kapsamaktadır.
#51
SORU:
Hizmetlerin uluslararası nitelik kazanmasındaki itici güçlerin başında ne gelmektedir?
CEVAP:
Hizmetlerin uluslararası nitelik kazanmasındaki itici güçlerin başında İnternet ve uluslararası bilgisayar ağlarının yaygınlaşması ve bu kanallardan uzak mesafeli hizmet ticareti yapılabilmesi gelir. İnternet bugün sınırsız bilgi alışverişi sağlayan bir kaynak durumuna gelmiştir. İnternet hizmetlerinin yaygınlaşması, ayrıca elektronik ticaret (electronic trade) işlemlerini hızla geliştirmiştir. Sanal ticaret (visual trade) de denen bu yeni yöntem, web sitelerinin taranarak malın ekrandan görülüp seçilmesine, fiziki sevk dışındaki tüm işlemlerin bilgisayar üzerinden yapılmasına dayanır. Bu tür ticaret ayrıca ulusal sınır da tanımaz. Sağladığı kolaylıklar ve maliyet avantajları dolayısıyla elektronik ticaret büyük olasılıkla yaşadığımız asrın temel ticaret yöntemi olacaktır.
#52
SORU:
Hizmetlerin de mal ticareti gibi Dünya Ticaret Örgütü (WTO)’nün kapsamına alındığı anlaşma hangisidir?
CEVAP:
Uruguay Görüşmeleri’nde uluslararası hizmet ticaretinin çok yanlı olarak serbestleştirilmesini sağlamak üzere Uluslararası Hizmet Ticareti Genel Anlaşması (General Agreement on Trade in Services: GATS) imzalanmış ve hizmetler de mal ticareti gibi Dünya Ticaret Örgütü (WTO)’nün kapsamına alınmıştır.
#53
SORU:
Hizmetler ticaretini serbestleştirme konusuna en büyük ilgi duyan ülke hangisiydi?
CEVAP:
Hizmetler ticaretini serbestleştirme konusuna en büyük ilgi duyan ülke ABD idi. Bunun nedenleri arasında ise çok uluslu Amerikan şirketlerinin bu yönde baskıda bulunmaları, hizmetlerin Amerikan ihracatı içindeki artan payı, koruyuculuğu savunan çıkar gruplarının siyasal gücünü kırma, serbest ticarete destek verme, vs. gibi faktörlerin etkisi olabilir.
#54
SORU:
GATS’ta dünya hizmet ticaretinin serbestleştirilmesine yönelik olarak üye ülkelerin
uymaları gereken başlıca yükümlülükler nelerdir?
CEVAP:
GATS’ta dünya hizmet ticaretinin serbestleştirilmesine yönelik olarak üye ülkelerin uymaları gereken bazı yükümlülüklere yer verilir. Bunların başlıcaları, en çok kayırılmış ülke kuralı, piyasaya giriş ve ulusal ayırımcılık yükümlülükleri ile taahhüt listeleridir.
#55
SORU:
En çok kayırılan ülke kuralı ne anlama gelir?
CEVAP:
Bu kurala göre, bir ülke, başka üye ülkeye ait bir hizmet firmasına uyguladığı ticaret serbestisini, kayıtsız biçimde tüm öteki üye ülkelerin firmalarına da sağlamak zorundadır.
#56
SORU:
Ulusal ayırımcılık yükümlülüğü ne ifade eder?
CEVAP:
Ulusal ayırımcılık yükümlülüğü üye ülkenin, bir başka üye ülke firmasına, anlaşmaya taraf olmayan ülkelerin firmalarına tanıdığından daha kötü koşullar uygulamayacağı taahhüdünü ifade eder.
#57
SORU:
Taahhüt listeleri neyi gösterir?
CEVAP:
Bu listeler, serbestleştirme sürecinde, hâlen her üye ülkenin yurt içi hizmet kesimlerine yabancı firmaların girişini kısıtlamak amacıyla uyguladığı engelleri ne ölçüde indireceğini veya tamamen kaldıracağını gösterir. Dolayısıyla taahhüt listelerinde yer alan hizmet endüstrilerinin sayısı ve kabullendikleri kısıtlamalar bir anlamda serbestleştirmenin de ölçüsünü ifade eder.
#58
SORU:
Hizmetlerin uluslararası rekabetin ve verimlilik artışlarının dışında kalmasının temel sebepleri nelerdir?
CEVAP:
İki özelliği dolayısıyla hizmetler uluslararası rekabetin ve verimlilik artışlarının dışında kalmışlardır. Birincisi, hizmetlerin dokunulamaz ve hemen kullanılacak nitelikte olması, üretici ile tüketici arasında yakın bir ilişki gerektirmesidir. Bu ise bize, yabancı üreticiler tarafından hizmetin sağlanması için neden çoğu kez sınır ötesi ticaret yerine dolaysız yatırım yapmanın zorunlu olduğunu açıklar. İkincisi de ulusal yasalarla yabancı işletmelerin hizmet üretiminde bulunmalarının yasaklanması veya sıkı denetim altına alınmasıdır. Bununla birlikte, 1980 ortalarından beri hizmet kesimlerini dış yatırıma açma yolunda yapılan politika reformları, gelişmiş ve az gelişmiş ülkelerde bu sektöre yapılan DYS yatırımlarının bütün diğer sektörlerdekilerden daha hızlı bir biçimde artmasına neden olmuştur.
#59
SORU:
DYS yatırımlarıyla hizmet ticareti arasında ne yönlü bir ilişki vardır?
CEVAP:
DYS yatırımlarıyla hizmet ticareti arasında da doğru yönlü bir ilişki olduğu görülmektedir. Başka bir deyişle, DYS yatırımları arttıkça uzun mesafeli hizmetlerde (haberleşme ve bilgi hizmetleri, teknik danışmanlık, vs. gibi) ve hizmet üreticisi faktörlerin şirket içi hareketliliğinde önemli artışlar olmuştur.
#60
SORU:
Hizmet endüstrilerinin artan ölçülerde bilgi teknolojisine dayanması, bunların ise daha çok fiziki ve beşeri sermaye gerektirmesi dolayısıyla yüksek gelirli ülkeler, özellikle hangi ihracat alanında uzmanlaşmışlardır?
CEVAP:
Hizmet endüstrilerinin artan ölçülerde bilgi teknolojisine dayanması, bunların ise daha çok fiziki ve beşeri sermaye gerektirmesi dolayısıyla yüksek gelirli ülkeler, özellikle ticari hizmetler ihracında uzmanlaşmışlardır. Ticari hizmetler bu ülkelerin toplam ihracatında büyük bir yer tutar. Aynı özellik taşımacılık, mali, teknik ve iletişim hizmetleri gibi özel nitelikteki hizmet alanları için de geçerlidir.
#61
SORU:
Uluslararası hizmet ticaretiyle ilgili yeterli sayıda çalışma yapılmamasının nedeni nedir?
CEVAP:
Uluslararası hizmet ticaretiyle ilgili yeterli sayıda çalışma yapılmamasının nedeni, Klasik iktisatçıların hizmet faaliyetlerini verimsiz olarak kabul etmeleridir.
#62
SORU:
Turizm gelirlerini artırabilmenin temel koşulları nelerdir?
CEVAP:
Turizm gelirlerini artırabilmenin ilk koşulu gerekli alt yapının tamamlanmış olmasının yanı sıra ülkede ekonomik ve siyasal istikrarın sağlanmış olmasıdır.
#63
SORU:
Dünyada en büyük turizm harcaması yapan ülke hangisidir?
CEVAP:
Dünyada en büyük turizm harcaması yapan ülke bir buçuk milyara yaklaşan nüfusu ile Çin’dir.
#64
SORU:
Türkiye’de döviz geliri sağlayan hizmet kalemleri arasında hangi hizmetler yer alır?
CEVAP:
Türkiye’de döviz geliri sağlayan hizmet kalemleri arasında dış turizm, yatırım gelirleri, müteahhitlik, navlun ve sigortacılık ilk sıralarda yer almaktadır.
#65
SORU:
Türkiye’nin turizm gelirlerinde ve giderlerinde ne yönde değişiklikler yaşanmıştır?
CEVAP:
Türkiye’nin turizm gelirlerinde ve turist sayısında görülen artışlar oldukça dikkat çekicidir. 1990 sonrası dönemde Türkiye turizm alanında adeta bir patlama yaşamıştır. Gerek gelen turist sayısında, gerekse turizm gelirlerinde önemli artışlar yaşanmış ve ülkemiz dünya turizm piyasasında adeta söz sahibi bir konuma gelmiştir. Bu gelişmeler, turizm alt yapısında sağlanan ilerlemelerin, uygulamaya konulan dışa açık ekonomi politikalarının, dış tanıtım faaliyetlerinin ve turizm sektörüne sağlanan desteklerin bir sonucudur. Türkiye’nin turizm gelirlerinin yanında küçümsenmeyecek ölçüde dış turizm gideri vardır. Ekonominin dışa açılması ve kambiyo rejimi üzerindeki kısıtlamaların kaldırılmasıyla Türkler daha fazla yurt dışına seyahat etmeye başlamışlardır. Kişi başına gelirde sağlanan artışlar da bu eğilimi hızlandırmıştır. Eskiden turizm giderlerinin büyük çoğunluğu hac ziyaretinden kaynaklanırdı. Bugün buna giderek artan ölçülerde özel yurt dışı geziler de eklenmiştir. Son yıllarda yurt dışı turizm giderlerimiz beş milyar doların üzerine çıkmıştır.
#66
SORU:
Türkiye'de turizmi geliştirmek için alınması gereken önlemler nelerdir?
CEVAP:
Turizmi geliştirmek için alınması gereken önlemler arasında, alt yapı ve çevre kirliliği sorunlarının çözümü, kış sporları, kongre ve kültür turizmi gibi alanlara ağırlık verilerek turizmin çeşitlenmesi, vs. de sayılabilir.
#67
SORU:
Türkiye’nin müteahhitlik alanında dışa açılması hangi tarihte başlamıştır?
CEVAP:
Türkiye’nin müteahhitlik alanında dışa açılması 1973 Dünya Enerji Krizi ile başlamıştır. O tarihlerde hızla artan petrol gelirleri Irak, Suudi Arabistan, Kuveyt ve Libya gibi Orta Doğu ve Kuzey Afrika ülkelerinin petrol gelirlerini önemli ölçülerde artırmıştı. Artan petrol gelirleri (petro-dollars) ise özellikle bu ülkelerin imar faaliyetlerinde kullanıldı. Bunu yapacak yeterli düzeyde yerli firma bulunmaması dolayısıyla Türk inşaat firmaları yoğun olarak bölgeye girmeye başladılar. Bu aynı zamanda petrol fiyatlarındaki şiddetli yükseliş dolayısıyla durgunluk yaşayan Türk ekonomisinde işsiz kalan inşaat firmalarına istihdam kapısı açılması demek oluyordu. Böylece Türk firmaları bu ülkelerde yol, hastane, konut, otel ve öteki alt yapı alanlarında önemli hacimlere ulaşan inşaat projeleri üslenmeye başladılar. Müteahhitlerimiz bu inşaatlarda kullandıkları cam, demir, çimento, boya, vs. gibi malzemeyi ve çalıştırdıkları işçileri de Türkiye’den getirtiyor, bu yoldan da ekonomimize katkıda bulunuyorlardı.
#68
SORU:
Türk müteahhitlik firmalarının yurt dışında en fazla proje aldıkları ülkeler hangileridir?
CEVAP:
1972’den sonraki dönemde Türk müteahhitlik firmalarının yurt dışında üstlendikleri projelerin toplam proje yaklaşık 285 milyar dolar olup en fazla proje alınan ülke yüzde 17.4 pay ile Rusya Federasyonu’dur. Rusya’yı yüzde 14.4 ile Türkmenistan ve yüzde 10.1 ile Libya ve diğerleri izlemektedir.