WEB OKURYAZARLIĞI Dersi OKURYAZARLIK KAVRAMI soru cevapları:
Toplam 20 Soru & Cevap#1
SORU:
Okur yazarlık kavramı neden önemlidir?
CEVAP: Okuryazarlık çok önemli bir kavramdır. Pek çok düşünür okuryazar olmanın bir insan hakkı olduğunu savunur. Çünkü kaliteli temel eğitim, öğrencileri ileriki öğrenme deneyimleri için gerekli okuryazarlık becerileri ile donatır. Okuryazar ebeveynlerin sağlıklı çocuklar yetiştirme ve çocuklarını okula gönderme oranı daha yüksektir. Okuryazar insanların diğer eğitim ve iş imkânlarına erişimi daha yüksektir. Toplumun geneline bakıldığında ise okuryazar toplumlar karşılarına çıkan zorluklarla daha iyi mücadele ederler. Nitekim bilgi toplumlarının ortaya çıkışı ile okuryazar olma durumu daha hayati bir önem kazandı. Okuryazarlık kavramı; ortaya çıkışından günümüze kadar incelendiğinde, kavramın pek çok aşamadan geçerek değişmiş ve gelişmiş olduğu görülür. Okuryazarlık kavramını; sosyal, ekonomik ve teknolojik gelişmelerden soyutlayarak düşünmek mümkün değildir. Tarihsel olarak incelendiğinde okuryazarlığın, toplumun değişen bilgi gereksinimini yansıtacak şekilde sürekli genişlediği görülür.
Okuryazarlık çok önemli bir kavramdır. Pek çok düşünür okuryazar olmanın bir insan hakkı olduğunu savunur. Çünkü kaliteli temel eğitim, öğrencileri ileriki öğrenme deneyimleri için gerekli okuryazarlık becerileri ile donatır. Okuryazar ebeveynlerin sağlıklı çocuklar yetiştirme ve çocuklarını okula gönderme oranı daha yüksektir. Okuryazar insanların diğer eğitim ve iş imkânlarına erişimi daha yüksektir. Toplumun geneline bakıldığında ise okuryazar toplumlar karşılarına çıkan zorluklarla daha iyi mücadele ederler. Nitekim bilgi toplumlarının ortaya çıkışı ile okuryazar olma durumu daha hayati bir önem kazandı. Okuryazarlık kavramı; ortaya çıkışından günümüze kadar incelendiğinde, kavramın pek çok aşamadan geçerek değişmiş ve gelişmiş olduğu görülür. Okuryazarlık kavramını; sosyal, ekonomik ve teknolojik gelişmelerden soyutlayarak düşünmek mümkün değildir. Tarihsel olarak incelendiğinde okuryazarlığın, toplumun değişen bilgi gereksinimini yansıtacak şekilde sürekli genişlediği görülür.
#2
SORU:
Eskiden okuryazarlık nasıl tanımlanırdı?
CEVAP: Okuryazarlık tanımı toplumun içinde bulunduğu döneme ve değişen bilgi gereksinimine bağlı olarak sürekli değişmekte, genişlemektedir. Okuryazarlık uzun yıllar boyunca, toplumun kabul ettiğini alfabe sistemine göre yazılı bir metinde yer alan harfleri çözümleyebilmek ve yazılı bir metin üretebilmek şeklinde tanımlanmıştır.
Okuryazarlık tanımı toplumun içinde bulunduğu döneme ve değişen bilgi gereksinimine bağlı olarak sürekli değişmekte, genişlemektedir. Okuryazarlık uzun yıllar boyunca, toplumun kabul ettiğini alfabe sistemine göre yazılı bir metinde yer alan harfleri çözümleyebilmek ve yazılı bir metin üretebilmek şeklinde tanımlanmıştır.
#3
SORU:
19. yüzyıldan sonra okuryazarlık kavramı nasıl değişmiştir?
CEVAP: 19. yüzyılında yaşanan ekonomik, sosyal ve tekno- lojik gelişmeler, okunma, yazma, dinleme/izleme biçimlerimizde ve metin algımızda önemli deği- şiklikler meydana getirmiştir. Bu bağlamda okuryazarlık kavramı da sürekli gelişmiştir. Okuryazarlık ve okuryazar kavramına yüklenen anlamları ve algıları; alfabeye dayalı okuryazarlık, işlevsel okuryazarlık, eleştirel okuryazarlık, yeni okuryazarlıklar olmak üzere dört başlık altında toplamak mümkündür. Okuryazarlık hareketinde birinci dönem, alfabeye dayalı okuryazarlıktır. Bu yaklaşımda okuryazarlığın alfabe temelinde tanımlanması ve sadece okuma ve yazma eylemlerine odaklanması söz konusudur. İkinci dönem olan işlevsel okuryazarlık; bireylerin günlük hayatın içerisinde katılımcı bireyler olmasına odaklanmaktadır. Üçüncü dönem olan eleştirel okuryazarlık; anlam kurma sürecinde her türlü varsayımdan, kabulden uzak bir biçimde aktif olmayı, yorumlamayı ve yeniden üretmeyi temel almaktadır ve her aşamada sorgulama becerisini geliştirmeyi hedeflemektedir. Dördüncü dönemde ortaya çıkan yeni okuryazarlıklarda ise okuryazarlığın alfabe ve kâğıt temelinden sıyrılması söz konusudur. Başlangıçta yazılı ve basılı ortamlarla sınırlı olan okuryazarlık anlayışı; 1990’lı yılların başlarından itibaren görsellerin ve elektronik iletişim araçlarının günlük yaşam içerisinde önemli bir yer edinmesiyle birlikte görsel ve işitsellerin anlamlandırılması, elektronik donanım ve yazılımların kullanımı da kapsayacak şekilde genişlemiştir.
19. yüzyılında yaşanan ekonomik, sosyal ve tekno- lojik gelişmeler, okunma, yazma, dinleme/izleme biçimlerimizde ve metin algımızda önemli deği- şiklikler meydana getirmiştir. Bu bağlamda okuryazarlık kavramı da sürekli gelişmiştir. Okuryazarlık ve okuryazar kavramına yüklenen anlamları ve algıları; alfabeye dayalı okuryazarlık, işlevsel okuryazarlık, eleştirel okuryazarlık, yeni okuryazarlıklar olmak üzere dört başlık altında toplamak mümkündür. Okuryazarlık hareketinde birinci dönem, alfabeye dayalı okuryazarlıktır. Bu yaklaşımda okuryazarlığın alfabe temelinde tanımlanması ve sadece okuma ve yazma eylemlerine odaklanması söz konusudur. İkinci dönem olan işlevsel okuryazarlık; bireylerin günlük hayatın içerisinde katılımcı bireyler olmasına odaklanmaktadır. Üçüncü dönem olan eleştirel okuryazarlık; anlam kurma sürecinde her türlü varsayımdan, kabulden uzak bir biçimde aktif olmayı, yorumlamayı ve yeniden üretmeyi temel almaktadır ve her aşamada sorgulama becerisini geliştirmeyi hedeflemektedir. Dördüncü dönemde ortaya çıkan yeni okuryazarlıklarda ise okuryazarlığın alfabe ve kâğıt temelinden sıyrılması söz konusudur. Başlangıçta yazılı ve basılı ortamlarla sınırlı olan okuryazarlık anlayışı; 1990’lı yılların başlarından itibaren görsellerin ve elektronik iletişim araçlarının günlük yaşam içerisinde önemli bir yer edinmesiyle birlikte görsel ve işitsellerin anlamlandırılması, elektronik donanım ve yazılımların kullanımı da kapsayacak şekilde genişlemiştir.
#4
SORU:
Alfabeye dayalı okuryazarlığın tarihsel gelişimi nasıldır?
CEVAP: 19. yüzyılın ortalarına kadar okuryazar kavramı iyi eğitimli insan manasında kullanılmaktaydı. Kavramın uluslararası düzeyde tanımlanması ve günümüzdeki anlamıyla kullanılmaya başlanması 19. yüzyılın sonlarına doğru olmuştur. 1950’li ve 1960’lı yıllarda okuryazarlık kavramının tanımlanmasında birinci dalga olarak ortaya çıkan hareket, alfabeye dayalı okuryazarlık anlayışıdır. Bu yaklaşımda okuryazarlık, alfabe temelinde tanımlar ile sadece okuma ve yazma eylemiyle sınırlıdır. Öğrencilerin okurken harfleri nasıl seslendirdikleri, yazarken ise harfleri nasıl çizdikleri ve birleştirdikleri, okunaklı bir el yazısı yazabilme ve imla kurallarına uyma üzerinde durmaktadır.
19. yüzyılın ortalarına kadar okuryazar kavramı iyi eğitimli insan manasında kullanılmaktaydı. Kavramın uluslararası düzeyde tanımlanması ve günümüzdeki anlamıyla kullanılmaya başlanması 19. yüzyılın sonlarına doğru olmuştur. 1950’li ve 1960’lı yıllarda okuryazarlık kavramının tanımlanmasında birinci dalga olarak ortaya çıkan hareket, alfabeye dayalı okuryazarlık anlayışıdır. Bu yaklaşımda okuryazarlık, alfabe temelinde tanımlar ile sadece okuma ve yazma eylemiyle sınırlıdır. Öğrencilerin okurken harfleri nasıl seslendirdikleri, yazarken ise harfleri nasıl çizdikleri ve birleştirdikleri, okunaklı bir el yazısı yazabilme ve imla kurallarına uyma üzerinde durmaktadır.
#5
SORU:
İşlevsel okuryazarlığın tarihsel gelişimi nasıldır?
CEVAP: 1970’li yıllarda okuryazarlık algısında ikinci dalga olarak ortaya çıkan hareket ise işlevsel (fonksiyonel) okuryazarlık hareketidir. Bu yaklaşımda okuryazarlık, bireyleri günlük hayatın içerisinde katılımcı bireyler olmaya doğru yönlendirmede bir araç olarak görülmektedir. İşlevsel okuryazarlık en basit tanımıyla okuma-yazma ve aritmetikle ilgili edinilen bilgi ve becerilerin bireysel, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda kullanılabilme durumudur. İşlevsel okuryazarlıkta ağırlık, okuma-yazma ve aritmetikle ilgili temel bilgi ve becerilerin öğrenilmesi ve bunların günlük yaşamda kullanılmasıdır. Bireyin sahip olduğu okuryazarlık becerileri yardımıyla içinde yaşadığı toplumda mesleki, sosyal, politik ve kültürel alanlarda, etkinliklerde bulunabilmesini hedefler. Bireyin günlük hayattaki resmî ve gayri resmî katılımlarında kendisini ifade edebilmek için bilgi, iletişim, okuma ve yazma faaliyetlerini anlamlı bir şekilde kullanmasını kapsar. İşlevsel okuryazarlığın en genel tanımı şöyle yapılabilir: kişinin ve dolayısıyla da toplumun gelişmesini sağlayan, onun günlük hayatında gerekli olan dinleme, konuşma, okuma, yazma ve aritmetikle ilgili bilgi ve becerilerini hayatının her safhasında (sosyal, kültürel, ekonomik gibi) etkin, yaygın ve fonksiyonel bir biçimde kullanabilmesi faaliyetidir.
1970’li yıllarda okuryazarlık algısında ikinci dalga olarak ortaya çıkan hareket ise işlevsel (fonksiyonel) okuryazarlık hareketidir. Bu yaklaşımda okuryazarlık, bireyleri günlük hayatın içerisinde katılımcı bireyler olmaya doğru yönlendirmede bir araç olarak görülmektedir. İşlevsel okuryazarlık en basit tanımıyla okuma-yazma ve aritmetikle ilgili edinilen bilgi ve becerilerin bireysel, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda kullanılabilme durumudur. İşlevsel okuryazarlıkta ağırlık, okuma-yazma ve aritmetikle ilgili temel bilgi ve becerilerin öğrenilmesi ve bunların günlük yaşamda kullanılmasıdır. Bireyin sahip olduğu okuryazarlık becerileri yardımıyla içinde yaşadığı toplumda mesleki, sosyal, politik ve kültürel alanlarda, etkinliklerde bulunabilmesini hedefler. Bireyin günlük hayattaki resmî ve gayri resmî katılımlarında kendisini ifade edebilmek için bilgi, iletişim, okuma ve yazma faaliyetlerini anlamlı bir şekilde kullanmasını kapsar. İşlevsel okuryazarlığın en genel tanımı şöyle yapılabilir: kişinin ve dolayısıyla da toplumun gelişmesini sağlayan, onun günlük hayatında gerekli olan dinleme, konuşma, okuma, yazma ve aritmetikle ilgili bilgi ve becerilerini hayatının her safhasında (sosyal, kültürel, ekonomik gibi) etkin, yaygın ve fonksiyonel bir biçimde kullanabilmesi faaliyetidir.
#6
SORU:
Eleştirel okuryazarlık kavramı ne zaman ortaya çıkmıştır ve temelinde ne yer almaktadır?
CEVAP: Eleştirel okuryazarlığı, okuryazarlık hareketinde üçüncü dalga olarak kabul edebiliriz. 1980’li yıllarda ortaya çıkan bu yaklaşımın temelinde eleştirel kuram (teori) ve eleştirel pedagoji yer almaktadır.
Eleştirel okuryazarlığı, okuryazarlık hareketinde üçüncü dalga olarak kabul edebiliriz. 1980’li yıllarda ortaya çıkan bu yaklaşımın temelinde eleştirel kuram (teori) ve eleştirel pedagoji yer almaktadır.
#7
SORU:
Eleştirel pedagoji nedir?
CEVAP: En genel anlamıyla eleştirel pedagoji, mevcut eğitimin sorunlarını tartışan bir eğitim anlayışıdır. Okul kavramının ortaya çıkışı tüketim toplumunun sonucudur. Okul sistemi, insanları eğitelim hayat kaliteleri artsın felsefesinden ziyade endüstri devrimiyle birlikte fabrikalarda çalışacak kadar okuryazar olan ve temel becerilere sahip olan iş çlere ihtiyaç duyulduğu için ortaya çıkmıştır. Endüstrileşmeyle birlikte tıpkı kitle üretimi gibi kitle eğitimi başlamıştır. Bugün biz buna eğitim sistemi demekteyiz ve bugün hâlâ eğitim sisteminin temel çıktısı ekonominin ihtiyaç duyduğu bireyi yetiştirmektir. Örneğin; bilgi ekonomisinde bilgiyi yönetebilecek, ağ ekonomisinde ağda var olabilecek bireye ihtiyaç duyulur; öğrenme çıktısı dediğimiz şey, diğer bir ifadeyle okulu bitirdiğinizde sahip olacağınız özellikler de buna göre belirlenir. O bakımdan okullar bireylere mutlu kaliteli bir hayat yerine iyi bir iş vadederler. Dolayısıyla okul ya da eğitim sistemi dediğimiz şey aslında tüketim toplumunun var olabilmesine hizmet eden kurumdur.
En genel anlamıyla eleştirel pedagoji, mevcut eğitimin sorunlarını tartışan bir eğitim anlayışıdır. Okul kavramının ortaya çıkışı tüketim toplumunun sonucudur. Okul sistemi, insanları eğitelim hayat kaliteleri artsın felsefesinden ziyade endüstri devrimiyle birlikte fabrikalarda çalışacak kadar okuryazar olan ve temel becerilere sahip olan iş çlere ihtiyaç duyulduğu için ortaya çıkmıştır. Endüstrileşmeyle birlikte tıpkı kitle üretimi gibi kitle eğitimi başlamıştır. Bugün biz buna eğitim sistemi demekteyiz ve bugün hâlâ eğitim sisteminin temel çıktısı ekonominin ihtiyaç duyduğu bireyi yetiştirmektir. Örneğin; bilgi ekonomisinde bilgiyi yönetebilecek, ağ ekonomisinde ağda var olabilecek bireye ihtiyaç duyulur; öğrenme çıktısı dediğimiz şey, diğer bir ifadeyle okulu bitirdiğinizde sahip olacağınız özellikler de buna göre belirlenir. O bakımdan okullar bireylere mutlu kaliteli bir hayat yerine iyi bir iş vadederler. Dolayısıyla okul ya da eğitim sistemi dediğimiz şey aslında tüketim toplumunun var olabilmesine hizmet eden kurumdur.
#8
SORU: Eleştirel pedagojinin kurucularında olan Freire günümüz eğitim sitemini nasıl tanımlamaktadır?
Eleştirel pedagojinin kurucularında olan Freire günümüz eğitim sitemini nasıl tanımlamaktadır?
CEVAP: Eleştirel pedagojinin kurucularında olan Freire’ye göre günümüz eğitim sistemini “bankacı eğitim modelinde eğitim” olarak tasvir etmektedir. Bu modelde günümüz eğitim sistemini tasarruf yatırımına, öğrencileri yatırım nesnelerine, öğretmenleri ise yatırımcılara benzetmektedir. Öğretmen iletişim kurmak yerine, tahvilleri çıkarır ve öğrencilerin sabırla aldığı, ezberlediği ve tekrarladığı yatırımları yapar. Bu durum, öğrencilere tanınan hareket alanının, yatırımları kabul ve tasnif edip yığmaktan ibaret olduğu “bankacı” eğitim modelidir. Öğrenciler, kendilerine yüklenen yığma malzemeyi istiflemekle ne kadar meşgul olurlarsa eleştirel bilinçleri de o kadar güdük kalacaktır. Bu modelin temeli konuyu anlamaktan ziyade ezberlemeye da-
yanır. Bankacı eğitim modelinde, öğretmenin rolü ve görevi sadece bilgi veren bir kaynak şeklindedir. Öğrenci pasif durumdadır, kendisine verilen bilgileri alır ve ezberler. O bilgiyi araştırmaz, yorumlamaz, eleştirmez. Bunun böyle olduğunu araştırma, gerçekleme yoluna gitmez.
Eleştirel pedagojinin kurucularında olan Freire’ye göre günümüz eğitim sistemini “bankacı eğitim modelinde eğitim” olarak tasvir etmektedir. Bu modelde günümüz eğitim sistemini tasarruf yatırımına, öğrencileri yatırım nesnelerine, öğretmenleri ise yatırımcılara benzetmektedir. Öğretmen iletişim kurmak yerine, tahvilleri çıkarır ve öğrencilerin sabırla aldığı, ezberlediği ve tekrarladığı yatırımları yapar. Bu durum, öğrencilere tanınan hareket alanının, yatırımları kabul ve tasnif edip yığmaktan ibaret olduğu “bankacı” eğitim modelidir. Öğrenciler, kendilerine yüklenen yığma malzemeyi istiflemekle ne kadar meşgul olurlarsa eleştirel bilinçleri de o kadar güdük kalacaktır. Bu modelin temeli konuyu anlamaktan ziyade ezberlemeye da-
yanır. Bankacı eğitim modelinde, öğretmenin rolü ve görevi sadece bilgi veren bir kaynak şeklindedir. Öğrenci pasif durumdadır, kendisine verilen bilgileri alır ve ezberler. O bilgiyi araştırmaz, yorumlamaz, eleştirmez. Bunun böyle olduğunu araştırma, gerçekleme yoluna gitmez.
#9
SORU: Üç temel eleştirel okuryazarlık ilkesi nelerdir?
Üç temel eleştirel okuryazarlık ilkesi nelerdir?
CEVAP: İlki; çok yönlü bakış açıları kullanarak metinde yer verilmeyen veya çekinik kalmış olan şeyleri hayal etmek ve düşünmektir. İkincisi; özellikle güç açısından farklılıkları içeren ilişkileri incelemek ve çözümlemedir. Üçüncüsü; toplumsal adalet için harekete geçmek amacıyla okuryazarlık uygulamalarını kullanmaktır
İlki; çok yönlü bakış açıları kullanarak metinde yer verilmeyen veya çekinik kalmış olan şeyleri hayal etmek ve düşünmektir. İkincisi; özellikle güç açısından farklılıkları içeren ilişkileri incelemek ve çözümlemedir. Üçüncüsü; toplumsal adalet için harekete geçmek amacıyla okuryazarlık uygulamalarını kullanmaktır
#10
SORU: Günümüzde ortaya çıkan okuryazarlık hareketleri nelerdir?
Günümüzde ortaya çıkan okuryazarlık hareketleri nelerdir?
CEVAP: Bilgi okuryazarlığı, teknoloji okuryazarlığı, bilgisayar okuryazarlığı, medya okuryazarlığı, web okuryazarlığı matematik okuryazarlığı, biyoloji okuryazarlığı, kimya okuryazarlığı, fen okuryazarlığı, sağlık okuryazarlığı, çevre okuryazarlığı, tarih okuryazarlığı, ekonomi okuryazarlığı, müzik okuryazarlığı, biyoteknoloji okuryazarlığı, ölçme değerlendirme okuryazarlığı, imge simge okuryazarlığı, coğrafya okuryazarlığı, hukuk okuryazarlığı, tarım okuryazarlığı, Eski Çağ okuryazarlığı, anayasa okuryazarlığı, yatırım okuryazarlığı, sinema okuryazarlığı, dans okuryazarlığı, finansal okuryazarlık, bilimsel okuryazarlık, görsel okuryazarlık, duygusal okuryazarlık, istatistiksel okuryazarlık, sayısal okuryazarlık günümüzde okuryazarlıklardan bazılarıdır. Günümüzde ortaya çıkan söz konusu okuryazarlık hareketlerinin tamamı için “yeni okuryazarlıklar” ifadesi kullanılmaktadır.
Bilgi okuryazarlığı, teknoloji okuryazarlığı, bilgisayar okuryazarlığı, medya okuryazarlığı, web okuryazarlığı matematik okuryazarlığı, biyoloji okuryazarlığı, kimya okuryazarlığı, fen okuryazarlığı, sağlık okuryazarlığı, çevre okuryazarlığı, tarih okuryazarlığı, ekonomi okuryazarlığı, müzik okuryazarlığı, biyoteknoloji okuryazarlığı, ölçme değerlendirme okuryazarlığı, imge simge okuryazarlığı, coğrafya okuryazarlığı, hukuk okuryazarlığı, tarım okuryazarlığı, Eski Çağ okuryazarlığı, anayasa okuryazarlığı, yatırım okuryazarlığı, sinema okuryazarlığı, dans okuryazarlığı, finansal okuryazarlık, bilimsel okuryazarlık, görsel okuryazarlık, duygusal okuryazarlık, istatistiksel okuryazarlık, sayısal okuryazarlık günümüzde okuryazarlıklardan bazılarıdır. Günümüzde ortaya çıkan söz konusu okuryazarlık hareketlerinin tamamı için “yeni okuryazarlıklar” ifadesi kullanılmaktadır.
#11
SORU: Yeni okuryazarlıkların ortaya çıkışındaki tetikleyici unsur nedir?
Yeni okuryazarlıkların ortaya çıkışındaki tetikleyici unsur nedir?
CEVAP: Yeni okuryazarlıkların ortaya çıkışındaki tetikleyici unsur, 1990’lı yıllardan itibaren gelişimi hız kazanan bilgi ve iletişim teknolojileridir. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişme ile okuryazarlık kavramı alfabe ve kâğıt temelinden sıyrılmıştır. Yazılı metin dışında da görselleri kullanarak anlam oluşturma süreci ortaya çıkmıştır. Özellikle 1990’lı yılların başlarından itibaren bilgisayar teknolojilerinin ve elektronik iletişim araçlarının günlük yaşam içerisinde önemli bir yer edinmesiyle birlikte okuryazarlık anlayışı söz konusu araçlarla üretilen gerek görsel, gerek işitsel, gerekse metin tabanlı bilgiyi okuma, yorumlama, anlamlandırma ve üretme boyutunu kapsayacak şekilde genişlemeye başlamıştır.
Yeni okuryazarlıkların ortaya çıkışındaki tetikleyici unsur, 1990’lı yıllardan itibaren gelişimi hız kazanan bilgi ve iletişim teknolojileridir. Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişme ile okuryazarlık kavramı alfabe ve kâğıt temelinden sıyrılmıştır. Yazılı metin dışında da görselleri kullanarak anlam oluşturma süreci ortaya çıkmıştır. Özellikle 1990’lı yılların başlarından itibaren bilgisayar teknolojilerinin ve elektronik iletişim araçlarının günlük yaşam içerisinde önemli bir yer edinmesiyle birlikte okuryazarlık anlayışı söz konusu araçlarla üretilen gerek görsel, gerek işitsel, gerekse metin tabanlı bilgiyi okuma, yorumlama, anlamlandırma ve üretme boyutunu kapsayacak şekilde genişlemeye başlamıştır.
#12
SORU:
Bilgisayar okuryazarlığı nedir?
CEVAP: Bilgisayar kullanabilme beceri, bilgi çağında yaşayan bireylerden beklenen özelliklerden biridir. Bilgi toplumu süreciyle birlikte bilgisayar kullanımı günlük yaşam dinamiklerinden biri hâline gelmiştir. Bu bağlamda kişinin günlük hayatında gerekli olan bilgisayar becerileri bilgisayar okuryazarlığı olarak nitelenmiştir.
Bilgisayar kullanabilme beceri, bilgi çağında yaşayan bireylerden beklenen özelliklerden biridir. Bilgi toplumu süreciyle birlikte bilgisayar kullanımı günlük yaşam dinamiklerinden biri hâline gelmiştir. Bu bağlamda kişinin günlük hayatında gerekli olan bilgisayar becerileri bilgisayar okuryazarlığı olarak nitelenmiştir.
#13
SORU: ECDL temel bilgisayar okuryazarlığı müfredatı hangi modüllerden oluşmaktadır?
ECDL temel bilgisayar okuryazarlığı müfredatı hangi modüllerden oluşmaktadır?
CEVAP: -
Modül 1- Temel bilgisayar bilgisi: Bu modül, kişisel bilgisayarların temel fiziksel ya- pısı, veri kaydı ve bellek gibi temel kavramlar, bilgi ağlarının genel durumu, bilgisayar güvenliği ve yasal konuları, işletim sistemlerinin temel fonksiyonlarını kullanabilme, masaüstü ortamını etkin biçimde işletebilme, dosya, dizin ve klasörleri yönetebilme, kopyalama, taşıma, silme, araçların yönetimini kapsamaktadır.
-
Modül 2- Temel web bilgisi: Bu modül, İnternet tarayıcılarının araçları, ayarları, güvenliği, İnternet tarayıcılarını kullanabilme, web’te arama yapabilme, telif hakları, veri korunumu, çevrim içi topluluklar, iletişim araçları, e-posta kullanımını kapsamaktadır.
-
Modül 3- Kelime işlem programı: Bu modül kelime işlem uygulamalarını, yeni belge oluşturma, düzenleme işlemleri ile yazımı bitirilmiş bir belgeyi yazıcıya hazır hale getirme gibi temel işlemlerin yanında belge içerisinde görüntü ve resim kullanma, standart tablolar oluşturma, nesneleri ekleme, posta birleştirme araçları gibi gelişmiş özellikleri kullanma becerisini kapsar.
-
Modül 4- Hesap tabloları: Tablolamanın temel kavramları; tablo düzenleme ve kul- lanma gibi tablolama uygulamaları birleştirerek temel işlemleri uygulayabilme, temel formül ve fonksiyonları kullanarak standart matematiksel ve mantıksal işlemleri başarıyla tamamlayabilme, nesneleri alma, grafik ve çizim gibi ileri düzey uygulamaları kullanma becerileri ile ilgili bir modüldür.
-
Modül 1- Temel bilgisayar bilgisi: Bu modül, kişisel bilgisayarların temel fiziksel ya- pısı, veri kaydı ve bellek gibi temel kavramlar, bilgi ağlarının genel durumu, bilgisayar güvenliği ve yasal konuları, işletim sistemlerinin temel fonksiyonlarını kullanabilme, masaüstü ortamını etkin biçimde işletebilme, dosya, dizin ve klasörleri yönetebilme, kopyalama, taşıma, silme, araçların yönetimini kapsamaktadır.
-
Modül 2- Temel web bilgisi: Bu modül, İnternet tarayıcılarının araçları, ayarları, güvenliği, İnternet tarayıcılarını kullanabilme, web’te arama yapabilme, telif hakları, veri korunumu, çevrim içi topluluklar, iletişim araçları, e-posta kullanımını kapsamaktadır.
-
Modül 3- Kelime işlem programı: Bu modül kelime işlem uygulamalarını, yeni belge oluşturma, düzenleme işlemleri ile yazımı bitirilmiş bir belgeyi yazıcıya hazır hale getirme gibi temel işlemlerin yanında belge içerisinde görüntü ve resim kullanma, standart tablolar oluşturma, nesneleri ekleme, posta birleştirme araçları gibi gelişmiş özellikleri kullanma becerisini kapsar.
-
Modül 4- Hesap tabloları: Tablolamanın temel kavramları; tablo düzenleme ve kul- lanma gibi tablolama uygulamaları birleştirerek temel işlemleri uygulayabilme, temel formül ve fonksiyonları kullanarak standart matematiksel ve mantıksal işlemleri başarıyla tamamlayabilme, nesneleri alma, grafik ve çizim gibi ileri düzey uygulamaları kullanma becerileri ile ilgili bir modüldür.
#14
SORU: Bilgisayar okuryazarı olan bir birey hangi yeterlilikleri göstermelidir?
Bilgisayar okuryazarı olan bir birey hangi yeterlilikleri göstermelidir?
CEVAP: -
Bilgisayarın donanım parçalarını tanımla- yabilme
-
Bilgisayarı doğru olarak açıp kapatabilme
-
Taşınabilir bellek kullanabilme
-
Fare ve klavyeden veri girişini yapabilme
-
Tarih/saat, ses, görüntü ve diğer donanımaygıtlarını ayarlayabilme
-
Yaygın programları bilgisayara kurup ayar- larını yapabilme
-
Bilgisayarı kullanarak iletişim kurabilme
-
Bilgisayarı kullanarak İnternet’e erişebilme
• E-posta gönderip alabilme, e-posta mesajla- rına dosya ekleyebilme
• Bilgisayara İnternet’ten dosya indiripİnternet’e dosya yükleyebilme
• Pencereleri boyutlandırıp, taşıyabilme vekapatabilme
• Ağ üzerinden dosya sunucularına ve yazıcı- lara erişebilme
• Dosyaları farklı sürücüler üzerine kayde- debilme
• İstediği programı çalıştırabilme
• Bilgisayar dosyaları arasında arama yapa- bilme
• Bilgisayar dosyalarını isimlendirebilme,saklayabilme ve silebilme
• Bilgisayarda dosya kopyalayabilme
• Kelime işlem yazılımlarını kullanabilme
• Hesap tablolarını kullanabilme
• İnternet tarayıcılarını kullanabilme
• İnternet tarayıcılarının ayarlarını yapabil- me, internete güvenli bağlanabilme
• Web’te arama yapabilme
-
Bilgisayarın donanım parçalarını tanımla- yabilme
-
Bilgisayarı doğru olarak açıp kapatabilme
-
Taşınabilir bellek kullanabilme
-
Fare ve klavyeden veri girişini yapabilme
-
Tarih/saat, ses, görüntü ve diğer donanımaygıtlarını ayarlayabilme
-
Yaygın programları bilgisayara kurup ayar- larını yapabilme
-
Bilgisayarı kullanarak iletişim kurabilme
-
Bilgisayarı kullanarak İnternet’e erişebilme
• E-posta gönderip alabilme, e-posta mesajla- rına dosya ekleyebilme
• Bilgisayara İnternet’ten dosya indiripİnternet’e dosya yükleyebilme
• Pencereleri boyutlandırıp, taşıyabilme vekapatabilme
• Ağ üzerinden dosya sunucularına ve yazıcı- lara erişebilme
• Dosyaları farklı sürücüler üzerine kayde- debilme
• İstediği programı çalıştırabilme
• Bilgisayar dosyaları arasında arama yapa- bilme
• Bilgisayar dosyalarını isimlendirebilme,saklayabilme ve silebilme
• Bilgisayarda dosya kopyalayabilme
• Kelime işlem yazılımlarını kullanabilme
• Hesap tablolarını kullanabilme
• İnternet tarayıcılarını kullanabilme
• İnternet tarayıcılarının ayarlarını yapabil- me, internete güvenli bağlanabilme
• Web’te arama yapabilme
#15
SORU:
Teknoloji okuryazarlığı nedir?
CEVAP: Teknoloji okuryazarlığı, teknolojinin doğasını, teknoloji ve toplum arasındaki ilişkiyi anlamayı, teknolojik tasarım süreçlerini kavramayı, içerisinde bulunduğumuz teknolojik dünya için ilgili yetenekleri geliştirmeyi ve kendine uygun olan, tasarlanmış, teknoloji alanlarını seçmeyi içerir.
Teknoloji okuryazarlığı, teknolojinin doğasını, teknoloji ve toplum arasındaki ilişkiyi anlamayı, teknolojik tasarım süreçlerini kavramayı, içerisinde bulunduğumuz teknolojik dünya için ilgili yetenekleri geliştirmeyi ve kendine uygun olan, tasarlanmış, teknoloji alanlarını seçmeyi içerir.
#16
SORU:
Teknoloji kavramı nedir?
CEVAP: Teknoloji kavramı sanıldığının aksine son iki yüz yıla ait bir kavram değildir, gelişimi insanlık tarihle birlikte seyreder. Cilalı Taş devlerindeki balta da eğitimde kullanılan kara tahta da bilgisayar da zamanının ileri teknolojisidir. Teknoloji en basit tanımıyla sorunların zorluk derecesine, teknik çözüm olasılıklarına ve ekonomik değerlerine uygun çözüm üretebilmek için bir bakış açısı bir yapı geliştirmektir. Teknoloji; insanı güçlendirmek, zaman zaman üstün kılmak için geliştirilecek aletler, teknikler ve yöntemler üzerinde durur.
Teknoloji kavramı sanıldığının aksine son iki yüz yıla ait bir kavram değildir, gelişimi insanlık tarihle birlikte seyreder. Cilalı Taş devlerindeki balta da eğitimde kullanılan kara tahta da bilgisayar da zamanının ileri teknolojisidir. Teknoloji en basit tanımıyla sorunların zorluk derecesine, teknik çözüm olasılıklarına ve ekonomik değerlerine uygun çözüm üretebilmek için bir bakış açısı bir yapı geliştirmektir. Teknoloji; insanı güçlendirmek, zaman zaman üstün kılmak için geliştirilecek aletler, teknikler ve yöntemler üzerinde durur.
#17
SORU: Teknoloji okuryazarlığının hangi alt boyutları vardır?
Teknoloji okuryazarlığının hangi alt boyutları vardır?
CEVAP: Teknoloji okuryazarlığının teknolojinin doğasını anlama, teknoloji ve toplum arasındaki ilişkiyi anlama, tasarım süreçlerini anlama, teknoloji kullanma becerileri ve teknoloji seçebilme becerileri olmak üzere beş alt boyutu bulunmaktadır
Teknoloji okuryazarlığının teknolojinin doğasını anlama, teknoloji ve toplum arasındaki ilişkiyi anlama, tasarım süreçlerini anlama, teknoloji kullanma becerileri ve teknoloji seçebilme becerileri olmak üzere beş alt boyutu bulunmaktadır
#18
SORU: Teknolojinin temel kavramları nelerdir?
Teknolojinin temel kavramları nelerdir?
CEVAP: Teknolojinin temel kavramları; sistemler, kaynaklar, gereklilikler, optimizasyon ve fayda-maliyet dengesi, süreç ve kontrollerdir.
Teknolojinin temel kavramları; sistemler, kaynaklar, gereklilikler, optimizasyon ve fayda-maliyet dengesi, süreç ve kontrollerdir.
#19
SORU:
Medya kavramı nedir?
CEVAP: Medya kelimesi, “ortam, çevre ya da araç” anlamına gelmektedir. Türkçeye İngilizce “medium” kelimesinin çoğulu olan “media” kelimesinden geçmiştir. Medya, kişilere veya kitlelere ulaşmak için kullanılan her türden sözlü, yazılı, basılı, görsel metin ve imgeleri içeren geniş bir iletişim araçları yelpazesini ifade etmektedir.
Medya kelimesi, “ortam, çevre ya da araç” anlamına gelmektedir. Türkçeye İngilizce “medium” kelimesinin çoğulu olan “media” kelimesinden geçmiştir. Medya, kişilere veya kitlelere ulaşmak için kullanılan her türden sözlü, yazılı, basılı, görsel metin ve imgeleri içeren geniş bir iletişim araçları yelpazesini ifade etmektedir.
#20
SORU:
Medya okuryazarlığı nedir?
CEVAP: Medya Okuryazarlığı; değişik yapıdaki medya mesajlarına ulaşma, mesajları analiz etme, değerlendirme ve medya mesajı oluşturup kullanabilme becerisi olarak tanımlanmaktadır.
Medya Okuryazarlığı; değişik yapıdaki medya mesajlarına ulaşma, mesajları analiz etme, değerlendirme ve medya mesajı oluşturup kullanabilme becerisi olarak tanımlanmaktadır.