Sosyal Hizmet Mevzuatı Ara 2. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Korunmaya Muhtaç Çocukların İşe Yerleştirilmesine İlişkin Tüzükte kamu kurum ve kuruluşlarına yerleştirilecek kişililerin öncelik durumlarından biri değildir ?
Bu tüzük hükümlerinden daha önce yararlanmamış olmalıdır. |
Ailesinin olmaması gerekir. |
Bekar olması gerekir. |
Herhangi bir işte çalışmıyor olmalıdır. |
Halen bir sosyal hizmet kuruluşunda kalıyor olması gerekir. |
Kurum, kamu kurum ve kuruluşlarına gönderdiği isim listelerini düzenlerken korunmaya muhtaç çocuğun muhtaçlığının belirlenmesinde, aşağıdaki öncelik sırasını gözönünde bulundurur:
? Bu tüzük hükümlerinden daha önce yararlanmamış olması,
? Ailesinin olmaması,
? Evli veya çocuklu olması,
? Diğer adaylara göre yaşlı olması,
? Herhangi bir işte çalışmıyor olması,
? Halen bir sosyal hizmet kuruluşunda kalıyor olması
2.Soru
Çocuk Mahkemelerinin Yönetimi Hakkında Birleşmiş Milletler Askeri Standart Kurallar (Beijing) kuralları hakkında aşağıdaki seçeneklerden hangisi doğru değildir?
Çocuk ceza adaleti sisteminde daima çocuğun iyileştirilmesi ön plana alınmalıdır. |
Her aşamada çocuğun afişe olması yahut damgalanması gibi zararlara yol açabilecek durumların ortadan kaldırılması için gizliliğe azamî özen gösterilmelidir. |
Yargılamanın tutuklu olarak yapılmasına en son çare olarak başvurulmalı ve süre mümkün olduğu kadar kısa tutulmalıdır |
Ebeveynler veya yasal temsilcilere yargılamalara katılma hakkı verilmemektedir. |
Tutuklu olarak yargılanmakta olan çocuklar yetişkin olan suçlulardan aynı kurumda aynı bölümde tutulmamalıdır. |
Kuralların en önemli maddeleri şu şekildedir:
? Çocuk ceza adaleti sisteminde daima çocuğun iyileştirilmesi ön plana alınmalıdır ve çocuk suçlulara gösterilecek tepki hem suçun hem de suçlunun içinde bulunduğu koşullarla orantılı olmalıdır.
? Cezaî sorumluluğun alt sınırını belirleyen sistemler açısından, bu sınır çocuğun duygusal, zihinsel ve entelektüel açılardan olgunluğa eriştiği yaşın altında tutulmamalıdır.
? Masumiyet karinesi, suçlamanın bildirilmesi, konuşmama hakkı, avukatla temsil edilme hakkı, veli veya vasinin hazır bulunması hakkı, tanıklarla yüzleştirme ve tanıklara çapraz sorgu hakkı, daha üst makama temyiz hakkı ve temel usulî güvenceler yargılamanın her aşamasında güven ve altına alınmalıdır.
? Her aşamada çocuğun afişe olması yahut damgalanması gibi zararlara yol açabilecek durumların ortadan kaldırılması için gizliliğe azamî özen gösterilmelidir.
? İlke olarak, çocuk suçlunun kimliğine ilişkin hiçbir bilginin yayınlanmasına izin verilmemelidir.
? Yargılamanın tutuklu olarak yapılmasına en son çare olarak başvurulmalı ve süre mümkün olduğu kadar kısa tutulmalıdır.
? Tutukluluk yerine mümkün olduğu kadar yakın gözetim, yoğun bakım veya bir aile yanına yahut eğitim kurumuna yerleştirme gibi alternatif önlemler getirilmelidir.
? Tutuklu olarak yargılanmakta olan çocuklar yetişkin olan suçlulardan ayrı bir kurumda veya aynı kurum içinde ayrı bir bölümde tutulmalıdır.
? Tutukluluk sırasında bütün çocuklar, yaşlarının, cinsiyetlerinin ve kişiliklerinin gerektirdiği bütün sosyal, kültürel, eğitim, psikolojik ve tıbbî yardım ve bakımlardan yararlandırılmalıdır.
? Yargılamalar çocuğun çıkarlarına en iyi yardımcı olacak şekilde ve onun anlayabileceği tarzda ve söylediklerini serbestçe ifade edebileceği ortamda cereyan etmelidir.
? Yargılanmaları sırasında çocukların yasal danışmanları vasıtasıyla temsil edilme veya ülkede varsa adlî yardımdan yararlanmak için başvurma hakları vardır.
? Ebeveynler veya yasal temsilcilere yargılamalara katılma hakkı verilmeli ve yargılayan makam, bu kişilerden çocuğun çıkarları için kendisine katkıda bulunmalarını talep edilebilmelidir. Bununla birlikte bu kişilerin hazır bulunmamaları çocuğun çıkarına olursa, yetkili makam anılan kişilerin yargılamalarda bulunmamalarını isteyebilir.
? Yargılayan makam tarafından önemsiz ve tali derecedeki suçlar dışındaki bütün vakalarda çocuğun suçu işlemeden önceki yaşam koşulları ve suçun hangi ortam içinde işlendiği konusunda hükümden önce yeterli araştırma yapılmalıdır.
? Verilecek ceza sadece suçun ağırlığı ve işleniş tarzıyla değil, çocuğun içinde bulunduğu koşullar ve ihtiyaçları ve hem de toplumun gereksinimleri ile de oranlı olmalıdır.
? Çocuklar hiçbir halde fiziksel bir cezaya maruz bırakılmamalıdır.
? Özgürlükten yoksun bırakma, suçun başka bir kişiye yönelik ciddî bir saldırı niteliğinde bulunması veya çocuğun ciddî suç işlemeyi itiyat haline getirmiş olması halleri dışında verilmemelidir.
3.Soru
Özürlüler Kanunu'nun 9. maddesi aşağıdakilerden hangisini ifade etmektedir?
Rehabilitasyon hizmetleri toplumsal hayata katılım ve eşitlik temelinde özürlülerin bireysel ve toplumsal ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik olarak verilir. |
Bakım hizmetleri, evde bakım veya kurum bakımı modelleriyle sunulabilir. Öncelikle kişinin sosyal ve fiziksel çevresinden ayrılmaksızın hizmetin sunulması esas alınır. |
Özürlülerin yeteneklerine göre mesleğini seçme ve bu alanda eğitim alma hakkı kısıtlanamaz. |
İşe alımda; iş seçiminden, başvuru formları, seçim süreci, teknik değerlendirme, önerilen çalışma süreleri ve şartlarına kadar olan safhaların hiçbirinde özürlülerin aleyhine ayrımcı uygulamalarda bulunulamaz. |
Sosyal ve mesleki rehabilitasyon hizmetleri belediyeler tarafından da verilir. |
Bakım çeşitlerinin belirtildiği 9. maddede; “Bakım hizmetleri, evde bakım veya kurum bakımı modelleriyle sunulabilir. Öncelikle kişinin sosyal ve fiziksel çevresinden ayrılmaksızın hizmetin sunulması esas alınır.” denilmektedir. Doğru cevap B'dir.
4.Soru
Çocuk Mahkemelerinin Yönetimi Hakkında Birleşmiş Milletler Asgari Standart (Beijing) Kuralları hangi tarihte kabul edilmiştir?
1981 |
1982 |
1983 |
1984 |
1985 |
Çocuk Mahkemelerinin Yönetimi Hakkında Birleşmiş Milletler Asgari Standart (Beijing) Kuralları
Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 29 Kasım 1985 tarih ve 40/33 sayılı kararıyla kabul edilmiştir.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi 2001 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilen Yeni Medeni Kanunla gelen kadınlara yönelik değişikliklerden değildir?
Kadınların evlenebilme yaşının 17 olarak değişmesi |
Boşanma nedenine “onur kırıcı davranışın” eklenmesi |
Eşlerin çalışma ve meslek seçiminin tamamen kendilerine bırakılması |
Ana/baba evli değilse çocuğun velisinin annesi olması |
Evlilik birliklerinde “ailenin reisinin” kadın olması |
Evlenme yaşı: Eskiden evlenme yaşı kadınlar için on dört erkekler için on yedi idi. Yeni yasa ile kadın ve erkek farkı olmadan herkes on yedi yaşını bitince evlenebiliyor (Md. 124/1).
Boşanma koşulları yeniden düzenlendi: Boşanma nedeni olan ‘cana kast ve pek fena
muamele’ye ‘onur kırıcı davranış’ eklendi. ‘Terk’ nedeninin koşulları değişti.
192. madde eşlerin çalışma ve meslek seçimini tamamen kendilerine bırakmıştır. (Eski yasada karının çalışması kocanın iznine bağlı idi. 1990 yılında bu madde kadın erkek eşitliğine aykırı olduğu için Anayasa Mahkemesine açılan bir dava ile iptal edilmişti.)
Velayet de yeniden düzenlenmiştir. Eski yasada velayet konusunda boşanan taraflar anlaşamadığında babanın oyu üstün sayılıyordu, Md. 337 ile artık taraflar eşittir. Ana/baba evli değilse çocuğun velisi annesidir (Md. 337).
“Riyaset” sorunu: Artık evlilik birliklerinde “ailenin reisi” yok.
6.Soru
Yeni Türk Medeni Kanunu kaç yılında Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edildi?
1988 |
1990 |
1997 |
2001 |
2004 |
Yeni Türk Medeni Kanunu 2001 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edildi ve 1 Ocak
2002 tarihinde yürürlüğe girdi.
7.Soru
Antlaşmanın tanımı düşünüldüğünde seçeneklerden hangisi iki ülke arasında antlaşma konusu olabilir?
İthalat ihracat yükümlülükleri |
İşçi çalıştırma koşulları |
Çocuk hakları |
Sığınmacı hakları |
Toprak paylaşımı |
Antlaşma ile sözleşme arasında bazı farklılıklar vardır.antlaşmalar daha genel ve yüksek bir konuda (savaşı durdurmak, saldırmama sözü vermek, toprak paylaşımı ya da toprak almak vermek gibi…) olmasıdır. Adından anlaşılacağı üzere ant vermek, yemin etmektir. Sözleşme ise, çok daha sınırlı bir konuda karşılıklı uzlaşma beyanıdır. Doğru cevap E seçeneğidir.
8.Soru
Kadınların çalışma hayatını düzenleyen ilk kanun hangi tarihte yapılmıştır?
1936 |
1950 |
1952 |
1961 |
1969 |
1936’da kadınların çalışma hayatını düzenleyen ilk kanun yapılmıştır: 1936 İş Kanunu erkek, kadın ve çocukların çalışma koşullarını düzenlemiştir. Doğum izni yasalaşmış ve kadınların yeraltında veya sualtında ağır ve tehlikeli işlerde çalıştırılması yasaklanmıştır
9.Soru
1985 yılında imzalanan Türkiye kadın haklarının haklarının temel belgesi olan Birleşmiş Milletler ile imzalanan sözleşmesinin ismi nedir?
TUİK |
OKGÇ |
CEDAW |
UNICEF |
UNIFEM |
TÜİK : Türkiye istatistik kurumu
ÖKGÇ: özel korunmaya gereksinimi olan çocuklar
UNICEF :Birleşmiş milletler çocuklara yardım fonu
UNIFEM: Birleşmiş milletler kadın yardım fonu
CEDAW: 1985 yılında Türkiye kadınlar insan haklarının temel belgesi olan Birleşmiş Milletler Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesini (CEDAW) imzaladı. CEDAW yani Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi, 6. Beş Yıllık Kalkınma Planı ve Nairobi İleriye Yönelik Stratejileri kadınla ilgili koordinatör veya icracı bir birim kurulmasını gerekli kılmıştır. Kadınlara eşitlik içinde, sosyal, ekonomik, kültürel ve siyasi alanlarda hak ettikleri statüyü kazandırmak üzere şimdiki adıyla Kadının Statüsü Genel Müdürlüğü 20 Nisan 1990 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 422 sayılı KHK ile "Kadının Statüsü ve Sorunları Başkanlığı" adıyla ve Başbakana bağlı olarak kurulmuştur.
10.Soru
Hague Sözleşmesi hangi amaçla düzenlenmiş bir sözleşmedir?
Çocuk Adaletinin Yürütülmesine İlişkin Birleşmiş Milletler Minimum Standart Kuralları |
Ülkelerarası Evlat Edinmede Çocukların Korunması ve İşbirliği |
Özgürlüklerinden mahrum bırakılmış suçlu çocukların korunmasına ilişkin Birleşmiş Milletler Kuralları |
Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme |
Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi |
“Ülkelerarası Evlat Edinmede Çocukların Korunması ve İşbirliğine Dair Hague Sözleşmesi” vardır. Sözleşme, ülkelerarası evlat edinme konusunda ortak kuralları
belirlemektedir.
11.Soru
Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun hangi yıl kabul edilmiştir?
1990
|
1982
|
2000
|
2012
|
2002
|
12.Soru
Aşağıdakilerin hangisi aile içinde eşlerin eşit söz hakkına sahip olamaması durumudur?
Eğitimde kadın erkek eşitsizliği |
Kanun önünde kadın erkek eşitsizliği |
Evlilik ve aile yaşamında kadın erkek eşitsizliği |
Siyasete katılımda kadın erkek eşitsizliği |
Çalışma hayatında kadın erkek eşitsizliği |
Evlilik ve aile yaşamında kadın erkek eşitsizliği: Aile içinde eşlerin eşit söz hakkına sahip olamaması durumudur.
13.Soru
‘‘Bakıma Muhtaç Özürlülerin Tespiti ve Bakım Hizmeti Esaslarının Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik’’ kaç yılında yürürlüğe girmiştir?
2002
|
2003
|
2004
|
2005
|
2006
|
14.Soru
193 ülke tarafından imzalanan tüm dünya çocuklarının çağdaş ve kaliteli bir yaşam sürmesini amaçlayan uluslararası belgenin ismi nedir ?
Avrupa Konseyi İnsan Hakları Belgeleri |
Magna Carta Sözleşmesi |
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi |
Havana Kuralları |
Beijing Kuralları |
Çocuk Hakları Sözleşmesi, çocuk haklarını düzenleyen, çocukların Magna Carta’sı İnsan Hakları Yasasıolarak tanımlanabilecek en önemli uluslararası belgedir. Sözleşme, tüm dünya çocuklarının çağdaş vekaliteli bir yaşam sürmesini amaçlayan önemli bir uluslararası belgedir. Sözleşme, şu an 193 ülketarafından imzalanmış durumdadır. Sözleşmeyi imzalamayan ülkeler, Amerika Birleşik Devletleri ve Somali’dir.
15.Soru
I.Bakanlığın özürlülere ve yaşlılara yönelik koruyucu, önleyici, eğitici, geliştirici, rehberlik ve rehabilite edici sosyal hizmet faaliyetlerini yürütmek ve koordine etmek
II. O¨zürlülerin sorunlarını ve çözüm yollarını araştırmak, bu konuda uygulamanın geliştirilmesine yönelik öneri ve programlar hazırlamak ve uygulamak
III. O¨zürlülerle ilgili konularda inceleme ve araştırmalar yapmak, projeler hazırlamak ve uygulamak
IV. Yaşlılara sunulan sosyal hizmet modellerini geliştirmek
Yukarıdakilerden hangisi O¨zürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne verilen görevler arasındadır?
I ve II |
I, II ve IV |
I, II, III ve IV |
II ve IV |
II, III ve IV |
Kanun Hükmünde Kararname’nin 10. maddesinde O¨zürlü ve Yaşlı Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne aşağıda sıralanan görevler verilmiştir:
-
Bakanlığın özürlülere ve yaşlılara yönelik koruyucu, önleyici, eğitici, geliştirici, rehberlik ve rehabilite edici sosyal hizmet faaliyetlerini yürütmek ve koordine etmek,
-
O¨zürlülüğün önlenmesi ile özürlülerin eğitimi, istihdamı, rehabilitasyonu, ayrımcılığa uğramadan insan haklarından yararlanarak toplumsal hayata katılmaları ve diğer konularda ulusal düzeyde politika ve stratejilerin belirlenmesi çalışmalarını koordine etmek, belirlenen politika ve stratejileri uygulamak, uygulanmasını izlemek ve değerlendirmek.
-
O¨zürlülerin sorunlarını ve çözüm yollarını araştırmak, bu konuda uygulamanın geliştirilmesine yönelik öneri ve programlar hazırlamak ve uygulamak.
-
O¨zürlülerle ilgili konularda inceleme ve araştırmalar yapmak, projeler hazırlamak ve uygulamak.
-
Münhasıran özürlülere tanınan haklar ve sunulan hizmetlerden yararlanmada kullanılmak üzere hazırlanan özürlü kimlik kartlarına ilişkin işleri yürütmek.
-
Yaşlılara yönelik sosyal hizmetlere ilişkin olarak ulusal düzeyde politika ve stratejilerin belirlenmesi çalışmalarını koordine etmek, belirlenen politika ve stratejileri uygulamak, uygulanmasını izlemek ve değerlendirmek.
-
Yaşlılara sunulan sosyal hizmet modellerini geliştirmek.
-
Yaşlıların ve bakıma muhtaç özürlülerin, yaşamlarını evlerinden ve sosyal çevrelerinden ayrılmadan sürdürebilecekleri sosyal desteklerin verilmesi için gerekli mekanizmaları kurmak, var olanları standardize etmek, uygulamaları takip etmek ve denetlemek.
-
Yaşlıların toplumla bütünleşmesine, statü ve rollerinin yeniden kazanımına, işlevlerinin artırılmasına, boş zamanlarının etkili bir biçimde değerlendirilmesine ilişkin mekanizmalar oluşturmak.
-
Kamu kurum ve kuruluşları, gönüllü kuruluşlar ile gerçek ve tüzel kişilerce özürlülere ve yaşlılara yönelik yürütülen sosyal hizmet faaliyetlerine ilişkin ilke, usul ve standartları belirlemek ve bunlara uyulmasını sağlamakla görevlendirilmiştir.
Doğru cevap C'dir.
16.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Çocuk Mahkemelerinin Yönetimi Hakkında Birleşmiş Milletler Asgari Standart (Beijing) Kuralları'ndan değildir?
Her aşamada çocuğun afişe olması yahut damgalanması gibi zararlara yol açabilecek durumların ortadan kaldırılması için gizliliğe azamî özen gösterilmelidir. |
Yargılamanın tutuklu olarak yapılmasına en son çare olarak başvurulmalı ve süre mümkün olduğu kadar kısa tutulmalıdır. |
Tutuklu olarak yargılanmakta olan çocuklar yetişkin olan suçlularla aynı bölümde tutulmalıdır. |
Yargılanmaları sırasında çocukların yasal danışmanları vasıtasıyla temsil edilme veya ülkede varsa adlî yardımdan yararlanmak için başvurma hakları vardır. |
Verilecek ceza sadece suçun ağırlığı ve işleniş tarzıyla değil, çocuğun içinde bulunduğu koşullar ve ihtiyaçları ve hem de toplumun gereksinimleri ile de oranlı olmalıdır. |
Çocuk Mahkemelerinin Yönetimi Hakkında Birleşmiş Milletler Asgari Standart (Beijing) Kuralları Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun 29 Kasım 1985 tarih ve 40/33 sayılı kararıyla kabul edilmiştir. Bu kuralların en önemli maddeleri şu şekildedir:
• Çocuk ceza adaleti sisteminde daima çocuğun iyileştirilmesi ön plana alınmalıdır ve çocuk suçlulara gösterilecek tepki hem suçun hem de suçlunun içinde bulunduğu koşullarla orantılı olmalıdır.
• Cezaî sorumluluğun alt sınırını belirleyen sistemler açısından, bu sınır çocuğun duygusal, zihinsel ve entelektüel açılardan olgunluğa eriştiği yaşın altında tutulmamalıdır.
• Masumiyet karinesi, suçlamanın bildirilmesi, konuşmama hakkı, avukatla temsil edilme hakkı, veli veya vasinin hazır bulunması hakkı, tanıklarla yüzleştirme ve tanıklara çapraz sorgu hakkı, daha üst makama temyiz hakkı ve temel usulî güvenceler yargılamanın her aşamasında güven ve altına alınmalıdır.
• Her aşamada çocuğun afişe olması yahut damgalanması gibi zararlara yol açabilecek durumların ortadan kaldırılması için gizliliğe azamî özen gösterilmelidir.
• İlke olarak, çocuk suçlunun kimliğine ilişkin hiçbir bilginin yayınlanmasına izin verilmemelidir.
• Yargılamanın tutuklu olarak yapılmasına en son çare olarak başvurulmalı ve süre mümkün olduğu kadar kısa tutulmalıdır.
• Tutukluluk yerine mümkün olduğu kadar yakın gözetim, yoğun bakım veya bir aile yanına yahut eğitim kurumuna yerleştirme gibi alternatif önlemler getirilmelidir.
• Tutuklu olarak yargılanmakta olan çocuklar yetişkin olan suçlulardan ayrı bir kurumda veya aynı kurum içinde ayrı bir bölümde tutulmalıdır.
• Tutukluluk sırasında bütün çocuklar, yaşlarının, cinsiyetlerinin ve kişiliklerinin gerektirdiği bütün sosyal, kültürel, eğitim, psikolojik ve tıbbî yardım ve bakımlardan yararlandırılmalıdır.
• Yargılamalar çocuğun çıkarlarına en iyi yardımcı olacak şekilde ve onun anlayabileceği tarzda ve söylediklerini serbestçe ifade edebileceği ortamda cereyan etmelidir.
• Yargılanmaları sırasında çocukların yasal danışmanları vasıtasıyla temsil edilme veya ülkede varsa adlî yardımdan yararlanmak için başvurma hakları vardır.
• Ebeveynler veya yasal temsilcilere yargılamalara katılma hakkı verilmeli ve yargılayan makam, bu kişilerden çocuğun çıkarları için kendisine katkıda bulunmalarını talep edilebilmelidir. Bununla birlikte bu kişilerin hazır bulunmamaları çocuğun çıkarına olursa, yetkili makam anılan kişilerin yargılamalarda bulunmamalarını isteyebilir.
• Yargılayan makam tarafından önemsiz ve tali derecedeki suçlar dışındaki bütün vakalarda çocuğun suçu işlemeden önceki yaşam koşulları ve suçun hangi ortam içinde işlendiği konusunda hükümden önce yeterli araştırma yapılmalıdır.
• Verilecek ceza sadece suçun ağırlığı ve işleniş tarzıyla değil, çocuğun içinde bulunduğu koşullar ve ihtiyaçları ve hem de toplumun gereksinimleri ile de oranlı olmalıdır.
• Çocuklar hiçbir halde fiziksel bir cezaya maruz bırakılmamalıdır.
• Özgürlükten yoksun bırakma, suçun başka bir kişiye yönelik ciddî bir saldırı niteliğinde bulunması veya çocuğun ciddî suç işlemeyi itiyat haline getirmiş olması halleri dışında verilmemelidir.
• Çocuğun ıslah edilmesi ilkesi çocuklara ilişkin davalarda yol gösterici ilke olmalıdır.
• Çocuklar hakkında idam cezası verilemez.
• Çocuğun kişisel özgürlüğüne getirilecek kısıtlamalar çok dikkatli bir incelemeden sonra konulmalı ve bu kısıtlamaların mümkün olduğu kadar az olmasına özen gösterilmelidir.
17.Soru
Üst makamlardan alt makamdakilere yönelik olarak belirlenmiş herhangi bir konuda tutulacak yolu ve uyulacak kuralları belirten yazılı belgeye ne ad verilir?
Nizamname |
Yönerge |
Sözleşme |
Yasa |
Yönetmelik |
Sorunun doğru yanıtı B şıkkıdır. Üst makamlardan alt makamdakilere yönelik olarak belirlenmiş herhangi bir konuda tutulacak yolu ve uyulacak kuralları belirten yazılı belgedir.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi yeni TCK ile elde edilen yeni yasal kazanımlardandır?
Cinsiyet eşitliği |
Kadını bir birey olarak ele alma |
Cinsel hakkaniyet |
Evlenme yaşı |
Riyaset sorunu |
Kadın örgütleri üç yıl süreyle güçlerini TCK Kadın Platformu adı altında birleştirdiler ve “Kadın Bakış Açısından TCK Reformu” kampanyası ile birlikte ve kararlılıkla yeni yasal kazanımlar elde ettiler. Yeni TCK ile edinilen yasal kazanımları Ankara Kadın Platformu şöyle özetliyor: Kadını bir birey olarak ele alma, Cinsel dokunulmazlık, Cinsel saldırı, Cinsel taciz, Cinsel istismar
19.Soru
Aşağıda verilen ifadelerden hangisi Türkiye'deki mevzuat çeşitleri ile ilgili değildir?
Tüzük, yasaların bazı maddelerini daha ayrıntılı olarak belirtmek amacıyla düzenlenen bir hukuk belgesidir.
|
Yönerge, üst makamlardan alt makamdakilere yönelik olarak belirlenmiş herhangi bir konuda uyulacak kuralları belirten yazılı belgedir.
|
Genelge, seçilmiş konuyla ilgili uygulamanın herkesi kapsayan açık olmayan ve anlaşılamayan noktaları açıklayan, uygulanması zorunlu yazılı belgedir.
|
Özelge belirli bir konudaki doğru görüşü ya da olması gereken uygulamayı bildirmek amacıyla başvuran bir hedef kitle ya da makama yazılan yazı, yazılı olarak açıklanan görüştür.
|
Çizelge, seçilmiş konuyla ilgili uygulamanın herkesi kapsayacak şekilde neler yapılması gerektiğini gösteren iş takibidir.
|
20.Soru
Seçeneklerden hangisi mevzuat ile ilgili doğru bir ifadedir?
Mevzuat çok özel bir kavramdır.
|
Mevzuat sözlü kuralları da içerir.
|
Parlamentoda tartışılıp kabul edilen bir yazılı düzenleme resmi gazetede yayınlanmasa bile yasa yerine konulur.
|
Ülkede yasa, yasa gücünde kararname ve daha altta yeralan diğer mevzuat anayasadan yani anayasada getirilen, konulan genel ilke ve kurallardan bağımsız olabilir.
|
Türkiye Cumhuriyeti mevzuatının en üstünde, en tepede Anayasa yeralır.
|
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ