Suç Sosyolojisi Ara 1. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Suçun kendisinden ziyade suçluya odaklı kuramlar olup suç olgusunu bir tür hastalık, anormallik olarak tanımlamakta ve meseleyi suçlunun biyolojik, genetik, fiziksel, zihinsel veya ruhsal özelliklerinden hareketle tartışmaktadırlar. Bu tanımlama aşağıdakilerden hangisine aittir?
Birinci grup |
İkinci grup |
Üçüncü grup |
Dördüncü grup |
Beşinci grup |
Suç kuramlarını iki grupta ele almak mümkündür. İlk grup kuramlar, suçun kendisinden ziyade suçluya odaklı kuramlar olup suç olgusunu bir tür hastalık, anormallik olarak tanımlamakta ve meseleyi suçlunun biyolojik, genetik, fiziksel, zihinsel veya ruhsal özelliklerinden hareketle tartışmaktadırlar.
2.Soru
Beyaz yakalı suçlar ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Özellikle kurumsal olarak işlenen beyaz yaka suçlar nadiren çok ağır cezalar alırlar. |
Beyaz yaka suçu sosyal devlet yapısı ortaya çıktığından beri görülmektedir. |
Maddi açıdan önemli hacimdeki suçların büyük kısmını yoksul kesim tarafından işlenmektedir. |
Yoksul insanlar daha tehlikeli sonuçlara neden olabilen suçlar işlerler. |
Beyaz yakalı suçlar da diğer suçlar gibi şiddet içerir ve polislerin silahlı müdahalesini gerektirebilir. |
Özellikle kurumsal olarak işlenen beyaz yaka suçlar yasalara aykırı faaliyetler de yürütseler nadiren çok ağır cezalar alırlar. Beyaz yaka suçu deyimi ilk kez 1949 yılında Edwin Sutherland tarafından ortaya atılmıştır. Büyük çaplı beyaz yaka suçları, resmi istatistikler yoluyla genellikle yoksul kesime suç atfedilmesi eğilimine karşın, maddi açıdan önemli hacimdeki suçların büyük kısmının beyaz yakalılar tarafından işlendiğini göstermektedir. Zengin ve güçlü insanların, yoksullarınkinden çok daha tehlikeli sonuçlara neden olabilen suçlar işlediklerini gözlenmektedir. Beyaz yakalı suçlar, şiddet içermez ve polislerin silahlı müdahalesini gerektirmez.
3.Soru
Hangisi sıradan insanların savaş esnasında savaşan makinelere dönüşmelerinin altında yatan açıklamalardan değildir?
Emre itaat etmeleri |
Ya o ya ben inancı |
Sorumluluğun amirlere yüklenmesi |
Devletlerin militarist yaklaşımları |
Haklı savaş kavramı bilinci |
Bu konuyla ilgili öne sürülen düşüncelerden ilki askerlerin emre itaat ettiğini ifade eder. Sorumluluk bu durumda emri veren amirlere yüklenir. Böylelikle duygusal çatışma en aza indirgenir. Bir diğer gerekçe “ya o ya ben” mantığıdır. Savaş öl ya da öldür olarak görülür. Ayrıca savaş sırasında öldürmenin sıradan insanlar tarafından bu şekilde rasyonalize edilebiliyor olmasında barış dönemlerinde de geçerli olan militarizm önemli bir yer tutmaktadır. Ancak haklı savaş kavramı, savaşın kimi durumlarda haklı olabileceği varsayımına dayanır.
4.Soru
Toplumun uyumlu ve dengeli yapısının sürdürülmesi ile ilgilenen, sosyal yapı, düzen, uyum, sosyal bütünleşme, dayanışma ve sosyal dengeyi vurgulayan, toplumun olduğu her yerde suçun olduğunu ve suçu hem normal hem de kaçınılmaz olarak gören yaklaşım hangisidir?
Klasik Kuram |
Etiketleme Kuramı |
Toplumsal Kontrol Kuramı |
Alt Kültür Kuramı |
Yapısal-İşlevsel Kuram |
Yapısal-İşlevselcilik toplumun uyumlu ve dengeli yapısının sürdürülmesi ile ilgilenmektedir. Bu yaklaşımın vurguladığı kavramlar sosyal yapı, düzen, uyum, sosyal bütünleşme, dayanışma ve sosyal dengedir. Yapısal-İşlevselci yaklaşıma göre suç toplumsal bir olgudur ve bireysel özellikler ile açıklanamaz. Toplumun olduğu yerde suç vardır ve suç hem normal hem de kaçınılmazdır. Suçu patalojik bir fenomen olarak ele alan bir çok yaklaşımın aksine yapısal işlevselci yaklaşımı suçu ortaya çıkışı bakımından normal ve sonuçları açısından ise olumlu toplumsal işlevlere sahip bir olgu olarak ele almayı önermektedir.
5.Soru
Johan Galtung şiddete kaç gruba ayırır?
1 |
2 |
3 |
4 |
5 |
Galtung şiddeti üç gruba ayırır.
6.Soru
Yeni sağ gerçekçilik yaklaşımı ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?
Neoliberal dönemde ortaya çıkmıştır |
Hoşgörülü ve özgürlükçü bir ortamın suçun ve sapkınlığın temel nedenleri olduğunu öne sürmektedir |
Sosyal refah devlet anlayışının yürüttüğü yardım hizmetlerinin, yoksullukla mücadele politikalarının ve eğitim reformlarındaki demokratik yayılmanın, suçu arttırdığını iddia ederler |
Suçun toplumsal yapılar veya ilişkilerden türeyen sosyolojik bir arka planı olduğu fikrini benimser |
Sapkınlık, yıkıcı, hukuksuz davranışları seçen, öz denetimden ve etik değerlerden yoksun bireylerin bir sorunudur |
Yeni sağ gerçekçilik yaklaşımı tarihsel olarak 1980’lerde İngiltere’de Thatcherizm ve Amerika’da Reaganizm olarak bilinen ekonomik ve siyasal bir rejim olan neoliberal dönemde ortaya çıkmıştır. Temelde refah devletinin sosyal güvenlik açısından bireylere sunduğu sosyal yardımlar ve buna bağlı olarak bireysel sorumluluk anlayışının azalmasının, aile ve devlet kurumlarının bireyler üzerindeki kontrollerinin azalarak hoşgörülü ve özgürlükçü bir ortamın suçun ve sapkınlığın temel nedenleri olduğunu öne sürmektedir. Sosyal devlete yönelik sahip oldukları sert eleştirel duruş nedeniyle, özellikle sosyal refah devlet anlayışının yürüttüğü yardım hizmetlerinin, yoksullukla mücadele politikalarının ve eğitim reformlarındaki demokratik yayılmanın, suçu azaltmaktan ziyade suçun büyük oranlarda artmasına zemin hazırladığını iddia ederler. Bu yaklaşım suçun toplumsal yapılar veya ilişkilerden türeyen sosyolojik bir arka planı olduğu fikrini reddederek, suçu yoksulluğa ve sınıf temelli toplumsal eşitsizliklere bağlayan yaklaşımlara şiddetle itiraz eder. Yeni sağ gerçekçilik yaklaşımı için sapkınlık, yıkıcı, hukuksuz davranışları seçen, öz denetimden ve etik değerlerden yoksun bireylerin bir sorunudur.
7.Soru
Barış kriminolojisi yaklaşımı aşağıdaki hangi yaklaşımlardan etkilenmiştir?
Rasyonalizm, feminizm, sosyalizm |
Hümanizm, marksizm, doğu mistisizm |
Feminizm, postmodernizm, hümanizm |
Rasyonalizm, Marksizm, postmodernizm |
Hümanizm, doğu mistisizmi, feminizm |
Bu yaklaşım, suç probleminin çözülmesi için bireysel, yapısal ve kültürel dönüşümlerin yaşanması gerektiği düşüncesindedir. Suçlar da tıpkı savaş, ırkçılık ve cinsiyetçilik gibi insanlığa acı veren birçok şiddet biçiminden biridir. Barış kriminolojisi yaklaşımı hümanizm, doğu mistisizmi, feminizm gibi yaklaşımlardan etkilenmiştir. İnsanlığın barış ve adalete yol alacağı konusunda iyimser olan bu yaklaşım, insani dönüşümün ancak sosyal, ekonomik ve siyasal yapıların dönüşümü ile mümkün olduğunun altını çizmektedir.
8.Soru
Aşağıdakilerden hangisi alt kültürel çeşitlilik yaklaşımı ile ilgilidir?
Modernleşmenin ürettiği tehlike ve riskler endişeye sevk etmektedir. |
Toplumun olup biteni nasıl yorumladığı ve değerlendirdiği ile ilgilenir. |
Birey, çevresinde gözlemlediği düzensizliklerden dolayı kolayca suç korkusuna kapılabilir. |
Suç korkusu, heterojenliğin yüksek olduğu alanlarda daha karmaşık bir normatif yapıya sahip olmalarından dolayı yoğunlaşabilir. |
Risklerle karşılaşma olasılığı bakımdan bireylerin eşitlenebildikleri iddia edilmektedir. |
Alt kültürel çeşitlilik yaklaşımına göre heterojenliğin yüksek olduğu alanlarda, suç korkusu yoğunlaşabilir. Çünkü bu alanlar, daha karmaşık bir normatif yapıya sahiptir. Bu durum, sosyal kontrolün etkili bir şekilde işleyişini zorlaştırabilmektedir Beck, modernleşmenin ürettiği, bir başka deyişle modernleşmenin yan ürünü olan tehlike ve risklerin, toplumu endişeye sevk ettiğini ileri sürmektedir. Risk toplumunun karakteristik özelliklerinden biri, risk toplumunda yaşayan bireylerin endişe ortaklığı içerisinde olmasıdır. Sosyal problem yaklaşımı, suç korkusunu, siyaset ve kitle iletişim araçlarının suçu dramatize ve istismar ederek şekillendirdiği bir sosyal fenomen olarak ele almaktadır. Sosyal problem yaklaşımı, toplumun olup biteni nasıl yorumladığı ve değerlendirdiği ile ilgilenir. Düzensizlik yaklaşımına göre birey, çevresinde gözlemlediği düzensizliklerden dolayı kolayca suç korkusuna kapılabilir veya bu düzensizlikler ile suç riskinin artışı arasında bir ilişki kurgulayabilir. Beck risk toplumunda, risklerle karşılaşma olasılığı bakımdan bireylerin eşitlenebildiklerini iddia etmektedir. Düzensizlik yaklaşımının temel varsayımlarının aksine risk toplumunda, kentlerde sosyal ve fiziksel açıdan oldukça düzenli ve merkezi bir mekân, küresel bir riske dönüşen terör eyleminin hedefi olabilmektedir. Toplumda, bu türden bir eylemin gerçekleşebileceğine yönelik risk algısı, savunmasızlık yaklaşımının temel varsayımlarının da aksine bireylerde ya, cinsiyet, sınıf veya sosyal statü farkı gözetmeksizin suç korkusuna yol açabilmektedir.
9.Soru
Suç korkusunu, siyaset ve kitle iletişim araçlarının suçu dramatize ve istismar ederek şekillendirdiği bir sosyal fenomen olarak ele alan yaklaşım hangisidir?
Savunmasızlık yaklaşımı |
Mağduriyet yaklaşımı |
Risk toplumu yaklaşımı |
Düzensizlik yaklaşımı |
Sosyal problem yaklaşımı |
Sosyal problem yaklaşımı, suçların aktarılma biçimlerinin izleyiciyi dolayısıyla toplumu etkileyeceği iddiasını gündeme getirmektedir. Sosyal problem yaklaşımı, suç korkusunu, siyaset ve kitle iletişim araçlarının suçu dramatize ve istismar ederek şekillendirdiği bir sosyal fenomen olarak ele almaktadır. Sosyal problem yaklaşımı, toplumun olup biteni nasıl yorumladığı ve değerlendirdiği ile ilgilenir. Dolayısıyla, topluma sunulanlar ve sunum biçimi oldukça önemlidir.
10.Soru
En yaygın devlet tanımını aşağıdakilerden hangisi yapmıştır?
Marx |
Weber |
Foucault |
Arendt |
Cohen |
En yaygın devlet tanımını Weber yapmıştır.
11.Soru
Suç korkusu ile medya arasındaki ilişkiye şüpheyle yaklaşan tez hangisidir?
Sosyal problem yaklaşımı |
Acımasız dünya sendromu |
Kaçınma stratejileri |
Korunma stratejileri |
Gerçek-dünya tezi |
Suç korkusu ile medya arasındaki ilişkiye şüpheyle yaklaşan teze gerçek dünya tezi adı verilmektedir.
12.Soru
Ordunun kendini devletin ve rejimin bekçisi olarak gördüğü siyasal sistemlere ne ad verilir?
Otoriteryanizm |
Totaliteryanizm |
Diktatörlük |
Askeri diktatörlük |
Pretoryenizm |
Ordunun siyasi olarak oynadığı rol kimi durumlarda rutinleşip kurumsallaşabilir. Bir diğer deyişle ordular kendi çıkarları ve fikirleri doğrultusunda siyaseti etkileme rollerini kurumlarda elde ettikleri ayrıcalıklar üzerinden olağan siyasetin bir parçası haline getirebilirler. Bu tarz bir ordu yapısı genellikle bir toplumsal ve siyasal aktör olarak ordunun sosyopolitik yapıda sivillere nazaran hâkim unsur olduğu pretoryen yapıları doğurur. 'Pretoryanizm' günümüzde ordunun kendini devletin ve rejimin bekçisi olarak gördüğü siyasal yapıları anlatmak için kullanılır. Doğru cevap E'dir.
13.Soru
Ekolojik kriminoloji ile ilgili olarak aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Söylemi ekolojik adalet üzerine inşa eder. |
Ekolojik yurttaşlık anlayışına karşıdır. |
Ekolojik ayrımcılığa dayanır. |
Çevreciliği orta sınıfın kaygısı olarak görür. |
Üçüncü dünya ülkelerinin sanayileşmesine destek verir. |
Ekolojik kriminoloji, söylemini ekolojik adalet üzerine inşa etmektedir.
14.Soru
Yaşadığı şehirde öğle saatlerinde bir kapkaç deyimi yaşayan, çantasını vermemek için yerlerde sürünen ve yaralanan bir kişinin bu şehrin güvenli bir yer olmadığına karar vererek daha küçük bir şehre taşınması hangi yaklaşımla açıklanabilir?
Savunmasızlık yaklaşımı |
Sosyal kaygı yaklaşımı |
Alt kültürel çeşitlilik yaklaşımı |
Düzensizlik yaklaşımı |
Mağduriyet yaklaşımı |
Bireyin herhangi bir suçtan dolayı daha önce mağdur olması, bireyde tekrar aynı suça maruz kalacağına dair ciddi bir korku ve endişe hissi yaratabilmektedir. Daha önce suça doğrudan maruz kalanlar, psikolojik açıdan olumsuz etkilenerek gündelik yaşantılarında çeşitli değişikliklere gidebilirler. Bir suç mağduru, suça maruz kaldığı mekânda daha önce güvenle gezinebilirken artık o mekânda kolaylıkla veya rahatlıkla gezinemeyebilir. Hatta o mekân dışındaki kuytu, karanlık, izbe, kullanılmayan yol, sokak gibi mekânlarda da gezmekten kaçınabilir. Bununla birlikte, bir suç mağduru, suçun cereyan ettiği mekândan uzaklaşarak güvenli bir yaşam alanı bulmak ve kendini iyi hissetmek adına yaşadığı mahalleyi veya şehri terk etme seçeneğini dahi gündemine alabilir.
15.Soru
Meşru şiddet tekeliyle ilgili olarak verilen aşağıdaki bilgilerden hangisi doğru değildir?
Modern öncesi devletlerde siyasal merkez meşru şiddet tekeline sahip değildir. |
Korsanlık, eşkıyalık, kan davaları, düello farklı toplumsal aktörler tarafından farklı yerellerde uygulanan özel şiddet pratikleridir. |
Devletin meşru şiddet tekeli, devletin her tür şiddet eyleminde bulunabilecek olması anlamına gelmektedir. |
Devletin fiziki şiddet tekeli, kültürel ve yapısal şiddet öğeleri ile iç içe geçmiştir. |
16. yüzyıldan itibaren şiddetin meşru kullanım tekeli ilk kez bir üst siyasal otorite tarafından ele geçirilmiştir. |
Max Weber (1864-1920) en yaygın olarak kullanılan devlet tanımını yapmıştır. Weber’e göre devlet belirli bir toprakta meşru fiziki güç kullanma tekelini elinde tuttuğunu (başarıyla) iddia eden insan topluluğudur. Bu tanıma göre devleti devlet yapan ana unsur şiddet tekelidir ve devlet şiddeti meşru olma iddiasına sahiptir. Doğru cevap C'dir.
16.Soru
Hirschi, suçu bireyi topluma bağlayan toplumsal bağların zayıflaması veya kopması ile açıklamaktadır. Aşağıdakilerden hangisi bu bağlardan değildir?
Bağlılık |
Adanmışlık |
Katılım |
İnanç |
Sosyallik |
Hirschi, suçu bireyi topluma bağlayan toplumsal bağların zayıflaması veya kopması ile açıklamaktadır. Bu bağları; bağlılık, adanmışlık, katılım ve inanç olarak sınıflandırmaktadır.
17.Soru
I. Feminist krimonoloji
II. Yeni Sol Gerçekçilik
III. Barışçı Krimonoloji
Yularıdakilerden hangisi ya da hangileri Eleştirel Krimonoji üstbaşlığının altında yer almaktadır?
Yalnız I |
Yalnız II |
Yalnız III |
I,II ve III |
I ve III |
Eleştirel Krimonoji üstbaşlığının altında Feminist krimonoloji, Yeni Sol Gerçekçilik, Barışçı Krimonoloji yer almaktadır.
18.Soru
Hangisi vekalet savaşına örnektir?
Vietnam Savaşı |
I. Dünya Savaşı |
II. Dünya Savaşı |
Pearl Harbour |
Körfez Savaşı |
Vekâlet savaşlarında iki büyük güç doğrudan birbiriyle çatışmazlar, ancak Yunan iç savaşı (1946–1949) ya da Vietnam savaşı (1956–1975) örneğinde olduğu gibi birbiriyle savaşan karşıt güçleri doğrudan ya da dolaylı yollardan desteklerler.
19.Soru
Aşağıdakilerden hangisi suç korkusu yaşayan bir kişinin kaçınma temelinde yaptığı bir davranış değişikliğidir?
Riskli mekanlarda bulunmamak |
Silah satın almak |
Eve alarm sistemi taktırmak |
24 saat güvenlik görevlisi bulundurmak |
Pencereleri demir parmaklıklarla çevirmek |
Suç korkusundan kaynaklanan korunma davranışı sergileyen bireyler pencerelerini demir korkuluklarla çevirebilmekteler, kapılarını daha sağlam olanlarıyla değiştirebilmekteler, kamera ve alarm tertibatları kurdurabilmekteler, bahçe ve site girişlerinde güvenlik noktaları oluşturabilmekteler, yirmi dört saat güvenlik görevlisi bulundurabilmektedirler. Kaçınma temelinde davranış değişikliği, korunmanın aksine suça maruz kalındığında mağduriyeti azaltmaktan ziyade suça maruz kalma olasılığını azaltmayı hedefleyen davranış değişikliklerini içerir. Kaçınma stratejileri, toplu taşıma ile seyahat, belli caddelerde yürüme veya belli faaliyetlere katılma gibi davranışlarda kısıtlamalara gitmeyi ifade eder.
20.Soru
Beyaz yaka suçu deyimi ilk kez kaç yılında kullanılmıştır?
1949 |
1959 |
1969 |
1979 |
1989 |
Beyaz yaka suçu deyimi ilk kez 1949’ta kullanılmıştır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ