Van Gieson boyası ile yapılan boyama sonucunda kas, epitel doku ve eritrositler sarı renge boyanır. Doğru cevap B'dir.

Cevap B seçeneğidir.

Cevap E seçeneği olmalıdır.

Osmium tetroksit okside edici özellikteki tespit edici kimyasallardandır. Formaldehit, glutaraldehit ve glioksal aldehitler; Cıva klorid ise diğer grup kimyasallar arasında incelenmektedir.

Yanıt E seçeneği olmalıdır.

Etiyoloji, patogenez, işlevsel bozukluklar ve klinik önemi patolojinin temelini oluşturan, hastalığın gelişme sürecinin öğelerindendir.

İn situ PCR yönteminde aranılan DNA veya mRNA’nın PCR’ın temel prensiplerinden hareketle doku veya hücre kültüründe hücre yapısının korunarak çoğaltılması ve oluşan ürünlerin görünülür bir hale getirilmesini kapsar. Parafinde bloklanmış dokular direkt bu yönteme uyarlanmıştır.

Keçi serumu kullanmak, Sığır serum albumini kullanmak, Metanol ve % 3'lük hidrojen peroksit karışımından faydalanmak ve Antigen retrieval işlemini uygulamak gibi işlemlerinin hepsi nonspesifik bağlanmayı önlemek amacı ile kullanılan yöntemlerdir. Doğru cevap E'dir.

Nekropsi: Hayvanlar›n
neden öldü¤ünü ortaya
koymak ya da deneysel
amaçla öldürülen
hayvanlardaki bulgular›
saptamak amac›yla ölüm
sonras› yap›lan incelemeye
denir. Grekçe necro= ölü,
lefl; opsie=görme
sözcüklerinden köken
almaktad›r.

Cevap C seçeneği olmalıdır.

Kaşeksi (zayıflık); açlık, yetersiz beslenmeyle oluşur. Besinlerin bağırsaktan emilememesi, bozuk sindirim, tümöral veya kronik paraziter hastalıklar belli başlı sebebidir. Yağ dokuları azalır, vücut ağırlığı düşer. İleri kaşeksilerde deri incelip buruşur, kemik çıkıntıları belirginleşir; kaslar soluk ve atrofiktir. Kalp ve böbrek çevresindeki yağ dokusu kaybolur; sulu, jelatin benzeri görünüm alır. Bu görünüm seröz atrofi; yağın boşalıp dokunun sulu görülmesinden dolayı da ödema eksvakuo olarak tanımlanır.

Mikrotom ile parafin kesit alırken alınan kesitler bir ince bir kalın oluyorsa bunun sebeplerinden biri doku veya laboratuvar ortamı için çok yumuşak olmasıdır. Çözüm olarak blok buzda dondurulabilir veya erime noktası yüksek parafine gömülebilir. Diğer seçeneklerde sunulan çözümler oluşabilecek başka sorunlara yöneliktir. Doğru cevap C'dir.

Sinirsel atrofi, felç durumlarında kasların uyarılamaması sonucu hareketlerin azaltmasından kaynaklanır. Doğru cevap E'dir.

Yanıt alloantijen olmalıdır.

Kuduz hastalığının teşhisinde, hayvan türlerine göre değişmekle birlikte beyin kökü, beyincik veya ammon boynuzundan (cornu ammonis) alınan biyopsiden lama belli basınçla dokundurulması süretiyle hazırlanan preparatlardan faydalanılmaktadır.

Bazen organda bir kısım hücreler fonksiyonlarını kaybettiğinden, diğerleri bu eksikliği gidermek için hipertrofi ve hiperplaziye uğrar. Buna kompenzasyon hipertrofisi veya hiperplazisi denilir. Örneğin yaşlı köpeklerin dalağında nodüler dalak hiperplazisine sıkça rastlanır. Doğru cevap A'dır.

Otolitik değişiklikler iskemiye bağlı değişiklikler olarak başlar ve hipoksik temele dayanır. İskemi sonunda hücrelerdeki lizozomlar parçalanır. Lizozozomal hidrolitik enzimler hücrede serbest hale geçer. Bu enzimler hücrelerdeki yüksek moleküllü organik bileşikleri parçalayarak basit kimyasal bileşenlere ayırması sonu hücreler erir. Enzimatik etkinlik bakımından zengin olan doku ve organlarda otoliz erken gelişir. Karaciğer, dalak, böbrek, kalp ve beyin gibi paranşimal organlar otolizin ilk şekillendiği organlardır. Bunu akciğerler izler. Kemik, deri ve diğer mezenşimal dokularda ise yavaş şekillenir. Otoliz ve kokuşma; soğuk ortamda geç sıcak ortamda ise birkaç saat içinde hızla oluşur. Otolitik dokular genellikle solgun ve beyazımsı renkte görülürler, kıvamları yumuşak ve gevrektir. Otolitik doku kandan zengin ise koyu-siyah bir renk alır.

Zedelenmeden ilk etkilen hücre kısmı hücre zarıdır. Zarda bulunan birtakım mekanizmalarla (sodyum-potasyum pompası) hücreye su giriş çıkışı kontrol edilir ve hücredeki ozmotik basınç dengede kalır. Ozmotik basınç, farklı yoğunluktaki iki sıvıyı ayıran, yarı geçirgen bir zardan sıvı geçişini sağlayan basınçtır.