Türkiye´de Felsefenin Gelişimi 2 Ara 9. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Osmanlı medreselerinde mantık dersleri okutulurken baş eser olarak kabul edilen eser aşağıdakilerden hangisidir?
Ebheri-İsagoji |
Reichenbach-Lojistik |
Ernst von Aster-Bilgi Teorisi ve Mantık |
Ziya Ülken-Mantık Tarihi |
Aristo-Organon |
İslam felsefesi anlayışıyla Osmanlı medreselerinde mantık dersleri okutulurken baş eser olarak kabul edilen eser Ebheri'nin İsagoji adlı eseridir.
2.Soru
Aşağıdaki söylemlerin hangisi Bedia Akarsu’nun ahlak hakkındaki görüşlerinden birisi değildir?
Ahlak alanında her şeyi ölçüp biçecek, neyin ahlaklı neyin ahlak dışı olacağını bildirecek bir ölçü yoktur. |
Bazen tek tek kişilerin bile ayrı ahlak anlayışları olduğu gibi, herhangi bir davranış çeşitli çağlarda ve farklı uluslarda farklı değerlendirilebilmektedir. |
İyi hakkında verilen kararlar, ahlak öğretilerini birbirlerinden ayırır. |
Ahlak kanunlarının tabiattan olduğu ya da Tanrı tarafından konduğu söylendiğinde, onların mutlaklılığı kabul edilmiş olur. |
Ahlak, insanın belirlenmesinde en üst mevkii işgal eder. |
Duralı, ahlakı felsefenin merkezine koymuş ve ahlakı dine bağlamıştır. Adı geçen kitabın Ahlak bölümünde, Varlık ve kavram araştırmaları yapan metafizik ile bilginin kendisinin incelendiği bilgi öğretisi yanında ahlakı saymış ve bunların felsefenin birbirlerini tanımlayan unsurları olarak kabul etmiştir. Bu bağlamda ahlakı şöyle nitelendirmiştir: Hak-batıl, iyi-kötü, güzel- çirkin zıtlıklarını tespit ile temyiz etme düşünme çabalarını kendine konu alan ahlaktır. Bu niteliğiyle ahlak, insanın belirlenmesinde en üst mevkii işgal eder. Ahlakın temeline adalet ilkesinin konması da bu yaklaşımın bir gereğidir. Bu açıdan yaklaşıldığında “E” şıkkında yer verilen görüşler Duralı’nın görüşleri olduğundan dolayı, doğru cevap bu şıktır.
3.Soru
Felsefe özü gereği neye yönelir?
Bütüne |
Kesin bilgiye |
Geleceğe |
Geçmişe |
Adalete |
Felsefe tarihi boyunca sistem düşüncesi yanında bir de problem düşünceleri göze çarpar. Bu iki ayrı düşünce iki ayrı tutuma dayanır ve tutumlar doğruluk kavramı çerçevesinde değerlendirilir. Felsefede durum daha da zordur. C¸ünkü felsefe, özü gereği, bütüne, son olana, ilkeye, demek ki, sınırlı bilgi ile en az kavranılabilene yönelir.
4.Soru
Değişmez Değerler Değişen Davranışlar adlı çalışmayı kim yapmıştır?
Değişmez Değerler Değişen Davranışlar adlı çalışmayı kim yapmıştır?
Mehmet Ali Ayni |
Takiyettin Mengüşoğlu |
Bedia Akarsu |
Doğan O¨zlem |
Teoman Duralı |
Mengüşoğlu, Değişmez Değerler Değişen Davranışlar adlı çalışmasını, felsefi etik için kritik bir hazırlık olarak tanıtmıştır.
5.Soru
Felsefenin Çağrısı adlı eser aşağıdaki yazarlardan hangisine aittir?
Nermi Uygur |
Macit Gökberk |
İsmail Tunalı |
Bedrettin Cömert |
Takiyettin Mengüşoğlu |
Felsefenin Çağrısı adlı eser Nermi Uygur’a aittir. Doğru cevap A'dır.
6.Soru
Sanat Ontolojisi adlı eser aşağıda verilen düşünürlerden hangisine aittir?
İsmail Tunalı |
Bedrettin Cömert |
Taylan Altuğ |
Ömer Naci Soykan |
Mazhar Şevket İpşiroğlu |
Tunalı, Sanat Ontolojisi adlı kitabında, sanatın ontolojisi hakkında şunları bildirmektedir: Çağdaş sanat felsefelerinden biri olan sanat ontolojisi, sanat eseri denilen varolanı somut bir varlık olarak ele alıp çözümlemek ister. Nasıl maddi, organik ve ruhi varolanlar varsa, aynı şekilde bir şiir, bir resim, bir heykel, bir yapı ve bir müzik parçası gibi sanat eseri dediğimiz varolanlar da vardır. İşte bu sanat eserini, varolan bir şey olarak inceleyecek felsefe, sanat ontolojisi olacaktır. Sanat ontolojisi, sanat eserlerini varoluşları y.nünden inceleyen felsefedir (Tunalı 1971, VII). Tunalı, sanat eserinin varoluşunu yani onun ontik yapısını temellendirmek için, öncelikle, ontolojinin ne türden özelliklere sahip olduğu üzerinde durmuştur.
7.Soru
“Her araştırma, ne çeşitten olursa olsun, belli bir “olay”ı kuruluşu bakımından bilmeye yönelir. Araştırmada amaç, salt bilgileri, yanlışlardan arınmış belirlenimleri, en çok sayıda elde etmektir.” Bir önceki cümlede yer alan yargı aşağıda yer alan felsefecilerden hangisine aittir?
İsmail Tunalı |
Mazhar Şevket İpşiroğlu |
Bedrettin Cömert |
Ömer Naci soykan |
Nermi Uygur |
Uygur’a göre her araştırma, ne çeşitten olursa olsun, belli bir “olay”ı kuruluşu bakımından bilmeye yönelir. Araştırmada amaç, salt bilgileri, yanlışlardan arınmış belirlenimleri, en çok sayıda elde etmektir (Uygur 1971, 155). Felsefede de durum aynıdır. Filozof, bilmelerimiz ile yapıp etmelerimizde evreni işlediğimiz konuşmaları kendi açısından gözden geçirmekle görevlidir. Bütün donatımıyla her filozof önce bu konuşmalara dönüktür. Bu doğrultuda doğru seçenek E’dir.
8.Soru
- Şüphe
- Eleştiri
- Tanım
- Sınıflandırma
- İlke
- Tutarlılık
- Felsefe bilinci
''Felsefe yöntemi, felsefecinin ya da filozofun düşüncelerini temellendirirken takip etmesi gereken yoldur. ''Söz konusu yolun köşe taşlarını yukarıdakilerden hangisi oluşturmaktadır?
I,II ve III |
II,III,IV,V |
I,II,III,IV,V |
I,II,III,IV,V ve VI |
I,II,III,IV,V,VI ve VI |
Felsefe yöntemi, felsefecinin ya da filozofun düşüncelerini temellendirirken takip etmesi gereken yoldur. Söz konusu yolun köşe taşlarını şüphe, eleştiri, tanım, sınıflandırma ilke, tutarlılık, felsefe bilinci oluşturmaktadır. Buna göre doğru cevap E'dir.
9.Soru
Doğan Özlem'e göre ................................., ahlak hayatını insandan hareketle temellendirmedir .
Yukarıda boşluk bırakılan alana aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Dinsel Temellendirme |
Kozmolojik değerlendirme |
Sistematik Temellendirme |
Antropolojik Temellendirme |
Yaşamsal Temellendirme |
Doğan Özlem'e göre Antropolojik Temellendirme , ahlak hayatını insandan hareketle temellendirmedir . Doğru cevap D'dir.
10.Soru
Doğan Özlem "Antropolojik Temellendirme"sinde etik (ahlak felsefesi) olarak hangi ilkeyi esas alır?
İnsandan hareketle temellendirme |
Toplumdan hareketle temellendirme |
Evrenden hareketle temellendirme |
İnançtan hareketle temellendirme |
Düşünceden hareketle temellendirme |
Doğan Özlem Antropolojik Temellendirme'de, ahlak hayatını insandan hareketle temellendirir.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Nermi Uygur'a göre metafizikteki dört sorudan biridir?
Bir şey (dolayısıyla her şey) derinliğinde nasıldır? |
Fizik ötesinin başlangıcı nasıldır? |
Varlığın ne gibi bir gücü vardır? |
Evren başlangıçta nasıl kurulmuştur? |
Varlığın ne gibi bir sonu vardır? |
Metafiziklerde dört tipik soru vardır: 1- Evren tümüyle nasıl kurulmuştur?
2- Varlığın ne gibi bir özü vardır? 3- Fizik ötesinin yapısı nasıldır? 4-Bir şey
(dolayısıyla her şey) derinliğinde nasıldır? Metafiziğin tipik soruları, evreni tümüyle,
kökten ve kesin bir bilgiyle kucaklamaya yöneliktir (Uygur 1971, 91)
12.Soru
C. Yıldırım'a göre, bilim felsefesi, bilimin dilsel yapısını çözümleme, eleştirme ve aydınlatma çabasından başka bir şey değildir. Bu sürecin içinde gözlem, deney, ölçme gibi olgu saptama amacı güden işlemler birinci grupta yer alırlar. Aşağıda verilen işlemlerden hangisi ikinci grupta yer alan bir işlem değildir?
Tümevarım |
Tümdengelim |
Spekülasyon yapma |
Kavram kurma |
Hipotez kurma |
Tümevarım ve tümdengelim çıkarım, kavram ve hipotez kurma gibi işlemler ikinci gurupta yer alırlar (Yıldırım 1979, 9).
13.Soru
Bilgi felsefesine ilişkin hangi ifade doğrudur?
Felsefenin temel sorunu olan bilgi, modern felsefe anlayışının temelini oluşturmaktadır. |
Augustinus tarafından kurulduğu kabul edilmektedir. |
Temel çerçevesini olguların kategorileri oluşturmaktadır. |
Mengüşoğlu'na göre epistemologlar öteden beri, apaçıklık, sezgi, kendinden açıklık gibi ayraçlara büyük bir saygıyla yönelmişlerdir. |
Teo Grünberg çizgisinde giden Bedia Akarsu, bütün çalışmalarını bilgi felsefesi üzerinde yapmıştır. |
Felsefenin temel sorunu olan bilgi, modern felsefe anlayışının temelini oluşturmaktadır.
14.Soru
Türkiye’deki modern mantık çalışmalarının temelini oluşturmuş iki eserden birisi olan Sembolik Mantık kim tarafından yazılmıştır?
Nermi Uygur |
Teo Grunberg |
Ziya Ülken |
Necati Öner |
Hüseyin Batuhan |
Türkiye’nin önde gelen mantıkçılardan biri olan Teo Grünberg, 1968 yılında Sembolik Mantık başlıklı kitabını yayınlamıştır.
15.Soru
'Felsefe, felsefeye özgü olan, iyi, doğru, güzel nedir gibi bir takım soruları, özel bir tutumla ele alır. Felsefede görülen tutum da, hep temele kadar gitmek, sonuna kadar gitmek çabasıdır' düşüncesi aşağıdaki düşünürlerden hangisinin görüşünü yansıtmaktadır?
Nermi Uygur |
Takiyettin Mengüşoğlu |
Macit Gökberk |
Ernst von Aster |
İsmail Tunalı |
Macit Gökberk, felsefe tarihi neden gerekli? sorusunu cevaplamak için, felsefe nedir? sorusunu öne çıkarmış ve bu sorunun yanıtının kolay olmadığını belirtmiştir. Ona göre felsefe, felsefeye özgü olan, iyi, doğru, güzel nedir gibi bir takım soruları, özel bir tutumla ele alır. Felsefede görülen tutum da, hep temele kadar gitmek, sonuna kadar gitmek çabasıdır (Gökberk 1979, 1).
16.Soru
I. Estetik süje II. Estetik obje III. Estetik değer IV. Estetik yargı. Tunalı, estetik fenomeni ontik bütünlüğünde hangi temel yapı eleamanı veya elemanları üzerine kurmuştur?
I |
I ve II |
I, II, III |
I ve III |
I, II, III, IV |
Tunalı, estetik fenomeni ontik bütünlüğünde dört temel yapı elemanı üzerine kurmuştur. Bunlar sırasıyla estetik süje, estetik obje, estetik değer ya da güzel ve estetik yargıdır.
17.Soru
Hartmann, felsefe tarihi yazımının, hangi alanın tarihinin yazımı ile benzerlik göstermesi gerektiğini söylüyor?
Bilim tarihi |
Sanat tarihi |
Dinler tarihi |
Edebiyat tarihi |
Müzik tarihi |
Felsefenin tarihini bir bilgi dalının, bir bilimin tarihini yazar gibi yazmak gerekirdi; oysa felsefe tarihi, din tarihi ya da sanat tarihi gibi yazılmıştır. Onun için bilginin kendisindeki ilerlemeyi araştırma pek cılız kalmıştır.
18.Soru
Türkiye’de bilim felsefesi alanında yoğun çalışan ve bu alanda kaynak ürünler üreten Cemal Yıldırım'a ilişkin hangi ifade yanlıştır?
Cemal Yıldırım’a göre bilim, düzenli bir bilgi gibi görülebilir. Ancak onun en önemli özelliği, ürettiği bilgiden çok, bilgi üretme yöntemidir. |
Özünde bir arayış olan bilim, olgusal dünyayı araştırmaktadır. |
Bilim, teoloji ya da herhangi bir ideoloji türünden yanılmaz dogmalar içeren öğreti değildir. |
Bilim insanı, araştırma alanında, bu amaca, olgusal dünyanın yapı ve işleyişine ilişkin oluşturulmuş ya da doğrudan kendisini oluşturduğu, doğruluğu gözlem veya deney sonuçlarıyla yoklanabilir kuram ve hipotezlerle ulaşmaya çalışır. |
bilim felsefesinin amacı, bilimi anlatmak değil onu yeniden yapılandırmaktır. |
Yıldırım’a göre bilim felsefesinin amacı, bilimi anlatmaktır. Bilimin çeşitli açıklamaları olmakla birlikte, bilimi hem bir düzen hem de bir sonuç olarak görmek gerekir. Sonuç olarak bilim, düzenli ya da organize bir bilgi bütünüdür.
19.Soru
Aşağıdakilerin hangisi Mengüşoğlu'nun varlık anlayışları arasında değerlendirilemez?
Mengüşoğlu varlık türlerini, reel varlık ve ideal varlık olmak üzere iki çeşit şeklinde kabul etmiştir. |
Mengüşoğlu’na göre, ontolojide, varlık tarzlarından imkan, gerçeklik, zarurilik, tesadüfilik, imkansızlık ve gerçek olmama anlaşılır. |
Mengüşoğlu, ontoloji anlayışını ve tarihi varlık sahası hakkındaki düşüncelerini, felsefi antropolojinin kuruluşunda kullanmıştır. |
Mengüşoğlu'na göre varlık-yokluk dikotomisi konulamayınca, varlık-oluş, varlık-görünüş, olmak-mecbur olmak, gerçek-ideal, varlık-düşünce, varlık-imkan gibi, zıt ve tamamlayıcı başka kavramlar kendilerini gösterirler. |
Mengüşoğlu, varlık sorununu düşüncelerinin tamamını kuşatacak bir şekilde ele almıştır. |
Ülken, varlığı dikotomiler (karşıtlıklar) çerçevesinde de ele almıştır. Ona göre varlık-yokluk dikotomisi ilk konulan problemdir. Konuyla ilgili Parmanides ve Platon’un görüşlerini kısaca veren Ülken, Aristoteles’in “yokluk düşünülemez” düşüncesinin tarihsel olarak benimsendiğini belirtmektedir (Ülken 1968, 134). Varlıkyokluk dikotomisi konulamayınca, onun yerine varlıkların tamamlayıcı vasıfları olan başka kavramlar kendilerini gösterirler. Bu karşılıklı kavramlar varlık-oluş, varlık-görünüş, olmak-mecbur olmak, gerçek- ideal, varlık-düşünce, varlık-imkan gibi, zıt ve tamamlayıcı kavramlardır. Bunlar, varlık - yokluk dikotomisinde olduğu gibi, çelişik değildirler. Burada da görüldüğü gibi “D” şıkkında ortaya çıkan anlayış Mengüşoğlu’nun değil, Ülken’in anlayışıdır. Bu sebeple doğru cevap “D” şıkkıdır.
20.Soru
Bir estetik süjenin kendisiyle estetik bir ilgi içinde girdiği bir varlık anlamına gelen kavram aşağıdakilerden hangisidir?
Estetik süje |
Estetik obje |
Fenomenolojik estetik |
Estetik değer |
Estetik yargı |
Estetik obje; bir estetik süjenin kendisiyle estetik bir ilgi içinde girdiği bir varlık anlamına gelir. Doğru cevap B'dir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ