Türkiye´de Felsefenin Gelişimi 2 Final 11. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
İsmail Tunalı estetik yargı konusundaki görüşlerini hangi düşünürden analiz etmiştir?
Marks |
Ernst Von Aster |
Aristotales |
Kant |
Hartmann |
Tunalı, estetik gerçekliğin son unsuru olan estetik yargı sorununu, esas olarak Kant’ın estetik yargılar hakkındaki düşünceleri bağlamında analiz etmiştir. Estetik yargı, duyum ve algılar aracılığıyla gelen verilerin bilme süreci içinde dönüştürülerek bilgi haline getirilmesidir. Estetik yargı, bir bilgi sorunu olarak değerlendirilmiştir.
2.Soru
“Hayatta en hakiki mürşit ….”
Mustafa Kemal Atatürk’e ait olan sözde boşluğa gelmesi gereken kelime aşağıdakilerin hangisidir?
Bilimdir |
Felsefedir |
İlimdir |
Dogmadır |
Maddiyattır |
Atatürk devrimleri, bu görüşü daha tutarlı, daha kestirmeden, daha hızlı bir benimseme denemesidir. Atatürk’ün “hayatta en hakiki mürşit ilimdir” sözü, bundan 2500 yıl önce bizim topraklarımızda tarih sahnesine çıkmış olan bu tutumun bir dile gelmesidir. Doğru cevap tabii ki “C” şıkkıdır.
3.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Türkçe'nin Batı dillerinde olmayan bir özelliğidir?
Türkçe'nin somut bir dil oluşu |
Türkçe'nin sözlüksel olarak çokanlamlılığı |
Türkçe’nin, ön eksiz, son ekli ve eklemeli bir dil olması |
Türkçe'nin sentaktik esnekliği |
Düz cümlede yüklemsel öğenin sonda olması |
Türkçe sentaktik
esnekliğinden dolayı, herhangi bir olay ya da nesne -durumu karşısında, o olay ve
durumun oluş ve yapı tarzına kendini rahatça uydurur. Bu özellik Batı dillerinin
hiçbirinde yoktur. Doğru cevap D seçeneğidir.
4.Soru
"Hakiki hükümet telakkisini esas alan hükümetler, tahakküme değil, doğal bir üstünlük ve fikri bir hakimiyete dayanırlar. Hükümetin esası, içtimai vicdanın ferdi vicdanlara karşı bir feyiz menbaı (kaynağı), bir deha kaynağı, bir mefkure çeşmesi olmasıdır. Türk inkılapçılarına göre hukuk, içtimai vicdanın hak tanıdığı kaidelerdir. Bu kaideler maddi bir müeyyideye malik oldukları için değil, manevi bir velayete ve nüfuza malik oldukları için muhterem ve mutadırlar. Türkiye’deki yeni hükümet, Avrupa’da gerçekleşenlerin hepsine muhalif olarak içtimai hükümet tarzıdır" Bu fikirler aşağıdaki düşünürlerden hangisine aittir?
Mehmet İzzet |
Hilmi Ziya Ülken |
Recai Okandan |
Ziya Gökalp |
Ahmet Ağaoğlu |
Bu fikirler Ziya Gökalp'e aittir.
5.Soru
Filibeli İslam Tarihi adlı kitabında, felsefenin alanını, ilimle karşılaştırmalı olarak ele alırken ilimi nasıl tanımlamıştır?
İlim, ahlak ve din konularında yoğunlaşır |
İlim, tarihi kanunlara, ruhi hallere ve beşeri ihtiyaçlara dayanarak söylenir |
İlim, kutsiyet ve nübüvvet, vahiy ve ilham fikirlerinden soyutlanmış düşüncelerdir |
İlim, bir şeyin nasıl olduğunu inceler |
İlim, bir olayın şekilleridir |
Filibeli’ye göre ilim, bir şeyin nasıl olduğunu incelerken, niçin öyle olduğunu inceleme görevi de felsefeye aittir. İlim olayı bilmektedir ve ikinci derecedeki sebepleri de görebilir, ancak en büyük sebebi, gayeyi, hikmeti göremez ve “niçin” sorusuna cevap veremez.
6.Soru
Şekip Tunç’a göre din felsefesi kimlere hitap eder?
Toplumun her kesimi |
Çocuklar |
Aydınlar |
Okur yazarlar |
Cahiller |
Hitap ettiği kesim aydınlardır.
7.Soru
Aşağıdaki isimlerden hangisi estetik konusunda çalışma yapan düşünürlerdendir?
Macit Gökberk |
Mazhar Şevket İpşiroğlu |
İsmail Tunalı |
Bedrettin Cömert |
Taylan Altuğ |
İsmail Tunalı; estetik konusunda çalışma yapan isimlerdendir. Doğru cevap C'dir.
8.Soru
- Biricik bir felsefe yok, felsefeler vardır.
- Her dile özgü bir felsefe yok, tersine her dilde çeşitli felsefe yer alırlar.
- Her doğal dilin diğerinden farklı oluşu, kendine özgülük alanı açar.
- Böyle bir dilde her felsefe kendine özgülükten pay alır.
Yukarıdakilerden hangileri Ömer Naci Soykan’ın Türkçenin yapısı hakkındaki düşüncelerindendir?
Yalnız I |
I ve II |
I, II ve III |
II, III ve IV |
I, II, III ve IV |
Ö. Naci Soykan şu ön dayanaklardan hareket ederek Türkçenin yapısı hakkında düşüncelerini belirlemiştir: 1. Biricik bir felsefe yok, felsefeler vardır, 2. Her dile özgü bir felsefe yok, tersine her dilde çeşitli felsefe yer alırlar. 3. Her doğal dilin diğerinden farklı oluşu, kendine özgülük alanı açar. 4. Böyle bir dilde her felsefe kendine özgülükten pay alır. 5. Türkçe böyle bir dildir. 6. Türkçe’nin kendine özgülükten pay alabilen en az bir felsefe yolu vardır. 7. Eğer Türkçeye ilişkin bu çalışma başarılıysa, Türkçede bir felsefe yolu daha açılmıştır. Bu bilgiler ışığında doğru cevap “E” şıkkıdır.
9.Soru
18. Yüzyılın başlarında Türk tarihçiliğinin doruk noktasına ulaşmış olan tarihçimiz kimdir?
Ziya Gökalp |
Hilmi Ziya Ülken |
Fuad Köprülü |
Mehmet Ali Ayni |
Bahattin Ögel |
Türk tarihçiliğinin doruk noktasında olan Köprülü, Bu özelliğine 1913 ile 1934 yılları arasındaki çalışmalarıyla ulaşmıştı.
10.Soru
Türkçe’ye olan tutkusunu her fırsatta dile getirmekten hoşlanan düşünür kimdir?
Takiyettin Mengüşoğlu |
Fuad Köprülü |
Ümit Hassan |
Ömer Naci Soykan |
Nermi Uygur |
Nermi Uygur, her fırsatta Türkçe’ye olan tutkusunu dile getirmekten hoşlanmaktadır. Bu tutku, hem felsefe yazılarında hem de edebi denemelerinde açıkça görülmektedir
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisinde Ömer Naci Soykan'ın araştırmalarında kullandığı ön dayanaklardan biri doğru olarak verilmiştir?
Bir tek felsefe vardır. |
Her dile özgü bir felsefe vardır. |
Türkçe kendi özgülükten pay alabilen bir yapıya sahip değildir. |
Her doğal dilin diğerinden farklı oluşu , kendine özgülük alanı açar. |
Türkçe'nin kendine özgülükten pay alamayan bazı felsefe yolları vardır. |
- Soykan şu ön dayanaklardan hareket etmektedir:
- Biricik bir felsefe yok, felsefeler vardır.
- Her dile özgü bir felsefe yok, tersine her dilde çeşitli felsefe yer alırlar.
- Her doğal dilin diğerinden farklı oluşu, kendine özgülük alanı açar.
- Böyle bir dilde her felsefe kendine özgülükten pay alır.
- Türkçe böyle bir dildir.
- Türkçe’nin kendine özgülükten pay alabilen en az bir felsefe yolu vardır.
- Eğer Türkçeye ilişkin bu çalışma başarılıysa, Türkçe’de bir felsefe yolu daha açılmıştır (Soykan 1998/11, 99).Doğru cevap D'dir.
12.Soru
Takiyettin Mengüşoğlu'nun tarih felsefesine ilişkin hangi ifade yanlıştır?
Tarihi varlık sahası, insan grupları, sosyal birlikler arasında olup biten olayların sahası olduğu gibi, bütün insan faaliyetlerinin neticesinde meydana çıkan başarılar da bu saha içinde yer alır. |
Tarihi varlık sahasını bir bütün olarak ele alınabilmesi için, bir defa bu varlığın da ontolojik olarak görülmesi, yani müstakil bir varlık sahası olarak görülmesi gerekir. |
Mengüşoğlu, tarih felsefesi konusunda, tarihi varlık sahasını temellendirme çabasıyla, Türkiye’de yeni bir anlayışı sergilemiştir. |
Tarihi varlık sahasında, tabi varlık sahasının kategorileri de rol oynar. Ancak anlam açısından da aynıdırlar. |
İnsan faaliyetlerinden oluşan tarihi varlık sahası, tabii varlık sahası gibi, müstakil bir varlık sahasıdır ve tabii varlık sahasının bir mahsulü değildir. |
Tarihi varlık sahasında, tabi varlık sahasının kategorileri de rol oynar. Ancak anlam açısından değişmişlerdir. Ayrıca tarihi varlık sahasının kendine has kategori ve ilkeleri vardır; bunlar kıymetler, hürriyet, görüş tarzı, eğitim, tradition (gelenek) gibi determination prensipleridir.
13.Soru
Takiyettin Mengüşoğlu özne - nesne ilişkisinden hareketle, bilgi sorununu açıklayan çeşitli bilgi anlayışlarını sıralarken birinci sıraya hangisini yerleştirir?
Öznenin herhangi bir bilinç içeriğinden hareket eden teorilere ise duyumcu deneycilik |
Realizm, nesneyi kendi başına bir şey olarak kabul eder. Nesne alanı, özne alanını içine alır. Yani özneye, nesneden hareket edilerek varılır. |
Bazı bilgi anlayışları, özneyi tam bağımsız kabul ederken, nesneyi özneye bağlarlar. Nesne, öznenin herhangi bir kabiliyetinin ürünüdür. Bu yaklaşım tarzına idealizm denir. |
Bilmenin hangi türünden sayılırsa sayılsın bilgiyi bilgi yapan nitelikler; bilgideki güvenilirliği sağlayan öğeler, neyin neden bilgi olmadığını belirleyen tutamaklar, bilginin doğrusunu yanlışından ayıran ölçekler, eskiden beri, bilginin ayracı denen sorunun değişik anlatımlarıdır. |
Monist teori, özne nesne ayrımını kaldırarak her iki unsuru da üst bir alanın özellikleri olarak kabul eder. |
Özne - nesne ilişkisinden hareketle, bilgi sorununu açıklayan çeşitli bilgi anlayışlarını,
Mengüşoğlu şöyle sıralamıştır:
1- Bazı bilgi anlayışları, özneyi tam bağımsız kabul ederken, nesneyi özneye bağlarlar. Nesne, öznenin herhangi bir kabiliyetinin ürünüdür. Bu yaklaşım tarzına idealizm denir.
2-Öznenin herhangi bir bilinç içeriğinden hareket eden teorilere ise duyumcu deneycilik
(sensualist-empirist) teoriler adı verilmektedir. Bu teoriler nesneyi, duyu ya da impression (izlenim) olarak görürler. Nesnenin kendi başına bir varlığı olduğunu kabul etmezler.
3- Realizm, nesneyi kendi başına bir şey olarak kabul eder. Nesne alanı, özne alanını içine alır. Yani özneye, nesneden hareket edilerek varılır.
4- Monist teori, özne nesne ayrımını kaldırarak her iki unsuru da üst bir alanın özellikleri olarak kabul eder.
14.Soru
Devlet felsefesi ile ilgili hangi ifade yanlıştır?
Devlet felsefesi, devletin kökeni, yapısı, hukuk, haklar, yönetim tarzları, kurumlar, toplum ve toplumsal yapı gibi konuları felsefi bir tarzda işleyen felsefe disiplinidir. |
Devlet felsefesinin içinde hukuk ve siyaset felsefeleri de yer almaktadır. |
Devlet felsefesi anlayışı Platon’un Devlet ile Aristoteles’in Politika adlı kitaplarıyla başlamış Batı düşüncesinde konu güncelliğini her zaman korumuştur. |
Devlet her ne kadar felsefenin baş konuları arasında sayılsa da, Türkiye’de felsefeciler devlet konusunda zayıf kalmışlardır. |
Ahmet Mithat Efendi, Ziya Gökalp, Mehmet İzzet, Halil Nimetullah, Hilmi Ziya Ülken devletle ilgili konularda yayın yapmamışlardır. |
Devlet her ne kadar felsefenin baş konuları arasında sayılsa da, Türkiye’de felsefeciler devlet konusunda zayıf kalmışlardır. Felsefe eğitimi alıp ve felsefe bölümlerinde ders veren felsefe hocalarının tamamı siyaset, devlet ya da hukuk felsefesi konusunda kitap yazmamışlardı. Sadece bir kaç makale vardır. Macit Gökberk’in “Hegel’in Devlet Felsefesi” ile Bedia Akarsu’nun “John Locke’un Devlet Felsefesi” adlı makaleleri dışında bir çalışma yoktur. Bununla birlikte, Reform öncesi hocaların tamamına yakını siyaset, hukuk ya da devletle ilgili görüş bildirdikleri metinler yayınlamışlardır. Ahmet Mithat Efendi, Ziya Gökalp, Mehmet İzzet, Halil Nimetullah, Hilmi Ziya Ülken devletle ilgili konularda yayın yapmışlardır. Sadri Maksudi Arsal, Yavuz Abadan, Recai Okandan, Ali Fuad Başgil gibi hukukçular, kamu hukuku, hukuk felsefesi ve devlet felsefi adları altında devlet felsefesi konularını incelemişlerdir
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Şekip Tunç’a göre din felsefesi konularından biri değildir?
Bilgi teorisi |
Psikoloji |
Sosyoloji |
Din |
Ahlak |
Din felsefesinin konuları, bilgi teorisi, psikoloji, sosyoloji ve ahlak olmak üzere dört bölümden ibarettir.(Tunç 1959, 14)
16.Soru
"______, duyum ve algılar aracılığıyla gelen verilerin bilme süreci içinde dönüştürülerek bilgi haline getirilmesidir". Tanımda boşluğa aşağıdakilerden hangisi gelmelidir?
Estetik değer |
Estetik yargı |
Estetik obje |
Estetik süje |
Estetik tavır |
Estetik yargı, duyum ve algılar aracılığıyla gelen verilerin bilme süreci içinde dönüştürülerek bilgi haline getirilmesidir. Estetik yargı, bir bilgi sorunu olarak değerlendirilmiştir. Estetik yargılar ayrıca, psikolojik ve Marksist açıdan da ele alınmışlardır. (Tunalı 1979, 271-306).
17.Soru
- İslam dininin temelleri
- Kelam
- Allah
- Fıkıh
- Rafizi doktrinler
- Tasavvuf
- felsefe
- Endülüs mektebi
- İşraki mektebi
- Müstakil filozoflar
- Matematik ilimler
- Fizik ilimler
Yukarıdakilerden hangileri Hilmi Ziya Ülkenin, İslam Düşüncesi başlıklı kitabında yer alan başlıklar arasında yer almaktadır?
I,II,III,IV,V ve VI |
II,III,IV,V,VI,VII ve VIII |
I,II,III,IV,V,VI,VII,VIII,IX ve X |
III,IV,V,VI,VII,VIII,IX,X ve XI |
I,II,III,IV,V,VI,VII,VIII,IX,X,XI ve XII |
Hilmi Ziya Ülkenin, İslam Düşüncesi başlıklı kitabında
- İslam dininin temelleri
- Kelam
- Allah
- Fıkıh
- Rafizi doktrinler
- Tasavvuf
- felsefe
- Endülüs mektebi
- İşraki mektebi
- Müstakil filozoflar
- Matematik ilimler
- Fizik ilimler gibi başlıklar yer almıştır. Doğru cevap E'dir.
18.Soru
Asri milletlere katılmak için zorunlu bazı şatların olduğunu belirtmiş, bunlardan en önemlisinin ilme doğru gitmek olduğunu öne sürmüş olan düşünür kimdir?
Ali Süavi |
Münif Paşa |
Abdulah Cevdet |
Ziya Paşa |
Ahmet Mithat Efendi |
Ziya Gökalp, İlme Doğru (1922) adlı yazısında, asri milletlere katılmak için zorunlu bazı şatların olduğunu belirtmiştir. Bunlardan en önemlisi, ilme doğru gitmektir. Ferdin kendisine mahsus düşünüşü, duyuşu, iradesi olduğu gibi, milletlerin de bu kabilden ruhi melekeleri vardır. Milletlerin düşünüşü, ilim ile felsefe; duyuşu, din ile sanat; iradesi, ahlak, siyaset ve iktisattır.
19.Soru
En az iki açıdan ele alınan İslam felsefesinin ikincisinin konusu nedir?
Felsefe tarihinin bir dönemi ve felsefe anlayışını kavramak |
Tarihimizin son bin yılını geçirdiğimiz İslam medeniyetinin felsefi mirasının anlaşılması |
Bazı değerlerin geleneksel felsefe anlayışı çerçevesinde temellendirilmesi |
Estetik-metafizik, kozmoloji; astroloji ve fizik; tıp ve ruh tababet sorunlarıyla ilgilenmek |
İslam felsefesi deyimini ne anlamda kullandıklarını çalışmaların içeriklerinden çıkarmak |
İslam felsefesi, en az iki açıdan Türkiye’de felsefe çalışmalarının gündemindedir.
İlki, tarihimizin son bin yılını geçirdiğimiz İslam medeniyetinin felsefi mirasının anlaşılması ve bazı değerlerin geleneksel felsefe anlayışı çerçevesinde temellendirilmesidir.İkincisi, Felsefe tarihinin bir dönemi ve felsefe anlayışını kavramaktır.
20.Soru
- Bilgi teorisi
- Fen bilimleri
- Psikoloji
- Astronomi
- Sosyoloji
- Ahlak
Şekip Tunç' a göre din felsefesinin konusunu yukarıdakilerden hangisi oluşturmaktadır?
II,II ve III |
III,IV ve V |
I,III,V ve VI |
II,III,IV,V ve VI |
I,II,III,IV ve V |
Din felsefesi, emsalleri gibi, felsefenin genel yöntemine uygun çalışmaktadır. Söz konusu yöntemler bilgi teorisi, psikoloji, ahlak ve sosyoloji üzerinde yapılan incelemelere bağlıdır. Dolayısıyla, din felsefesinin konuları, bilgi teorisi, psikoloji, sosyoloji ve ahlak olmak üzere dört bölümden ibarettir (Tunç 1959, 14).Doğru cevap C'dir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ