Türkiye´de Sosyoloji Final 12. Deneme Sınavı
Toplam 7 Soru1.Soru
Aydınlanmacı düşünce geleneğinin, tarihin, büyük kuramların, ideolojilerin, öznenin, toplumsalın sonunun geldiği iddiasıyla ilgi çekmeye çalışan, sansasyonellikten ve medyanın bütün imkânlarını kullanmaktan çekinmeyen ve kendi içinde bir bütünlük taşımayan yamalı bir akımdır olarak tanımlanan akım aşağıdakilerden hangisidir?
Modernizm |
Postmodernizm |
İşlevselcilik |
Yapısal İşlevselcilik |
Pozitivizm |
Postmodernizm, Aydınlanmacı düşünce geleneğinin, tarihin, büyük kuramların, ideolojilerin, öznenin, toplumsalın sonunun geldiği iddiasıyla ilgi çekmeye çalışan, sansasyonellikten ve medyanın bütün imkânlarını kullanmaktan çekinmeyen ve kendi içinde bir bütünlük taşımayan yamalı bir akımdır.
2.Soru
İslamcılık, İttihat ve Terakki yönetimini Üç siyaset tarzı olarak niteleyen isim aşağıdaki seçeneklerden hangisinde yer almaktadır?
Said Halim Paşa |
2. Mahmut |
Abdullah Cevdet |
Yusuf Akçura |
Ziya Paşa |
Yusuf Akçura’nın üç siyaset tarzı olarak nitelediği yaklaşımlardan birisi olan İslamcılık, İttihat ve Terakki yönetiminin Abdulhamid’den sonra tekrar değerlendirmeye çalıştığı bir düşünce akımıdır. Bu kapsamda doğru seçenek D seçeneğidir.
3.Soru
Üç Tarz-ı Siyaset adlı makalesiyle İkinci Meşrutiyet dönemi düşünce ortamını özetleyen düşünür ve bu düşünürün ait olduğu akım aşağıdaki şıklardan hangisinde doğru olarak verilmiştir?
Aksekili Hamdi- İslamcılık |
Ziya Gökalp- İslamcılık |
Ziya Gökalp- Türkçülük |
Yusuf Akçura- Türkçülük |
Yusuf Akçura- Osmanlıcılık |
Türkçülerin önde gelen isimlerinden birisi de Yusuf Akçura idi. Yusuf Akçura ikinci meşrutiyet dönemi düşünce ortamını özetleyen Üç Tarz-ı Siyaset isimli geniş makalesinde aynı zamanda kendi görüşlerini dile getirir. Bu makale adeta üç fikir akımının hem birbiriyle, hem de yaşanan tarihi olaylarla mukayesesi niteliğindedir.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi, sön dönemlerde Türkiye'de hakim sosyolojik metin üretme tarzına karşı sağlam dayanakları olan bir eleştirellik barındıran tavrı ve sosyolojide tarihsel bakış açısını önemsemesiyle öne çıkan sosyologlarımızdan birisidir?
Cemil Meriç
|
Sabri F. Ülgener
|
İdris Küçükömer
|
Sencer Divitçioğlu
|
Doğan Ergun
|
5.Soru
Osmanlı'nın feodal dünyadan çok Asya Tipi Üretim Tarzına yakın olsa da siyasal açıdan ne feodal ne ATÜT ne de teokratik bir devlet olduğunu belirten sosyolog aşağıdakilerden hangisidir?
Şerif Mardin |
Sabahattin Güllülü |
Niyazi Berkes |
Ümit Meriç |
Oya Sencer |
Niyazi Berkes, Osmanlının Batılı kalıplarla açıklanamayacağı görüşündedir. Osmanlıda feodal üretim ilişkilerinin geçerli olmadığını ve feodaliteden üstün özelliklere sahip olduğunu belirtir. Berkes’e göre Osmanlı feodal düzenden çok ATÜT’e yakındır. Ancak ATÜT olduğu da söylenemez. Osmanlı devleti siyasal açıdan ne feodal ne ATÜT ne de teokratik bir devlettir.
6.Soru
1969 yılında yayınladığı Din ve İdeoloji başlıklı çalışmasıyla, dinin Türk kültürü açısından önemli bir unsur olduğunu, bu nedenle laik Cumhuriyet'in kuruluşundan itibaren Türkiye'de bireylerin kişilik ve kimlik sorunlarını halletmekte zorlandıklarını belirten sosyolog aşağıdakilerden hangisidir?
Hilmi Ziya Ülken
|
Muzaffer Sencer
|
Figen Berkay
|
Mehmet Eröz
|
Şerif Mardin
|
7.Soru
1950’li yıllarda sosyologların yayınlarında ekonomi sosyolojisi içerisinde değerlendirilebilecek olan kooperatifçilik konusu oldukça çok işlenmiştir. Bunun temel nedeni aşağıdakilerden hangisidir?
Köycülük ve kooperatifçiliğin gündemin ön sıralarında olması |
Şehirlerdeki istihdam için kooperatifçiliğin önem teşkil etmesi |
Kooperatifçilikle ekonomik devrim yapılması |
Şehirlerde kooperatifçiliğe önem verilmesi |
Kooperatifçiliğin karlı olması |
Tahir Çağatay’ın Kapitalist İçtimai Nizam ve Bugünkü Durumu adlı eser dışında, 1950’li yıllarda sosyologların doğrudan ekonomi sosyoloji içerikli yayınları sınırlıdır. Buna karşın, ekonomi sosyolojisi içerisinde değerlendirilebilecek olan kooperatifçilik konusu oldukça çok işlenmiştir. Bunun temel nedeni, köycülük gibi kooperatifçiliğin de gündemin ön sıralarında yer almasından kaynaklanır. O yıllarda kooperatifçilik kırsal kesimin bir tür kalkınma modeli olarak sunulmuştur.