Yeni medyayı geneleneksel medyadan ayıran temel bazı özellikler vardır. Bunlardan biri de okuyucuyu, izleyiciyi kullanıcı haline getirmesidir. Buna etkileşimlilik denmektedir.

Temelde Innis, iletişim araçlarının maddi biçiminin, sosyal bazı biçimlerin ideolojik ve yönetsel anlamda kendilerini yeniden üretmelerine imkan sağladığını ve bu iletişim araçlarının toplumsal örgütlenme biçimini etkilediğini söylemektedir. Başka bir deyişle, Innis’e göre, egemenlik iletişim araçlarının denetimi ile olur ve yeni iletişim araçlarının bulunması ile yeni toplumsal örgütlenmeler ortaya çıkar.

“Matbaanın Almanya’da bulunduktan sonra basının hayata geçmesinin gecikmesinin nedeni kilisenin devlet üzerinde baskı unsuru olması dolayısı ile kilisenin basın üzerinde tam bir sansür uygulamasıdır.

Popüler gazetecilik akımının ilk ürünleri olan Peni (Penny) gazeteleri orta sınıf kesimindeki yeni okurlarına dünya hakkında öğretici bilgi verip, sınıf kimliğinin anlamını öğreten bir yayın politikası izleyerek kendilerine bir yer edinmeyi başarmıştır. 1835’te kurulan ‘New York Herald’ gazetesi, bu türde yayın yapan gazetelerin önemli örneğini oluşturmaktadır. Peni basınıyla gazeteler ticaretle uğraşan seçkin sınıfın değil, orta sınıf toplumunun olaylarını yansıtmaya başlamıştır.

Popüler gazetecilik akımının ilk ürünleri olan Peni (Penny) gazeteleri orta sınıf kesimindeki yeni okurlarına dünya hakkında öğretici bilgi verip, sınıf kimliğinin anlamını öğreten bir yayın politikası izleyerek kendilerine bir yer edinmeyi başarmıştır. Doğru cevap A’dır.

Robert Berkowitz ve Michael Eisenberg adlı iki kütüphane uzmanını 1990 yılında bilgi toplumu olma becerelerini Büyük Altılı (The Big Six) adını verdikleri metodolojiyle açıklamaya çalışmışlardır. Bu metodolojiye göre bilgi toplumu olabilmek için gerekli asgari becerileri tanımlayan altı başlık şöyledir;
1. İşin Tanımlanması, Gereksinim Duyulan Bilginin Belirlenmesi
2. Bilgi Arama Stratejileri
3. Tesbit etme ve Erişim
4. Bulunan Bilginin Kullanılması
5. Sentezleme
6. Değerlendirme

İletişim, Toplum Bilim Terimleri sözlüğünde, düşünce ve duyguların bireyler, toplumsal kümeler, toplumlar arasında söz, el-kol devimi, yazı, görüntü aracılığıyla değiş-tokuş edilmesini sağlayan toplumsal etkileşim süreci olarak tanımlanır.

Alfabe ilk Fenikeliler tarafından icat edilmiştir.

Kitle iletişimi, kitle iletişim araçlarıyla geniş kitlelere ileti gönderme sürecidir. Böyle bir durumda iletinin kimlere ulaştığı çoğunlukla bilinmez. Hedef kitleyi oluşturan bireylerin kaynak tarafından tanınması da gerekmez. Toplu iletişim yakın bir çeldirici olmakla birlikte açık bir terimsel ifade değildir. Rastgele ve planlanmamış iletişimde kaynak ve hedef birbirini tanıyabilir de tanımayabilir de. Propaganda ise kaynağın hedef bireyleri tanıdığı küçük gruplar içinde de gerçekleşebilir.

İngiliz kamu hizmeti yayını kurumu BBC (English Broadcasting Corporation) 1927 yılında kurulmuştur.

Amerikan basınında farklı dönemlerde farklı türde yayınlar göze çarpmaktadır. İlk olarak 1600’lü yılların ortalarında Britanya basınının biçim ve içeriğinin görüldüğü sömürge gazeteleri ortaya çıkmış, 1700’lü yıllarla birlikte Bağımsızlık Savaşı gazeteleri yayınlanmaya başlamıştır. Bu dönemde yayınlanan gazetelerin hepsinin Bağımsızlık Savaşı’nı çabuklaştırmada büyük katkısı olduğu belirtilmektedir. Bağımsızlık Savaşı sonrası gazeteler kuşağı sonrası politik uçlara bölünmüş ve George Washington’un 1789’da başlayan başkanlık dönemi ile birlikte parti gazeteleri yayınlanmaya başlamıştır. Hükümet ile işbirliği içine giren parti basını, kendi partisine, politikasına ve politikacılarına muhalif olanlara karşı savaş açmıştır.

Matbaanın 1450 yılında Almanya’da bulunması, dünyada basın hayatının başlangıcı olmuştur.

Teknolojik belirleyicilik, teknolojinin toplumsal referanslara başvurmadan açıklayabileceğimiz “otonom” ya da bağımsız bir mantığı, bir “özü” bulunduğunu kabul eder . Bu durumda, teknolojinin yalnızca hizmet ettiği amaç açısından toplumsal olduğu söylenebilir.

Kitle iletişiminde, kitle iletişim araçlarından bireylere doğru tek yönlü bir iletişim söz konusudur. Bireylerin geri bildirimi söz konusu değildir.

Bir bireyin ya da bireyler topluluğunun kendi istekleri doğrultusunda, rızaları olup olmadığına bakmaksızın diğer insanların davranışlarını etkileyebilme, yönlendirebilme veya denetleyebilmesi güç olarak adlandırılmaktadır.

Osmanlı İmparatorluğunda Türkçe ve Arapça yazı yazmak tamamen 1727 yılında yasaklanmıştır.

Maria, geldiği ülkenin dilini bilmediği için oradaki yaşama adapte olmakta, arkadaşlık kurmakta zorluk çekmiş, bu zorluğu atlatmak için oranın dilini öğrenmeye başlamıştır. Yaşadığı zorluk iletişim esnasında dil farklılığından kaynaklanmaktadır.

Şapka-saç seçeneği Marshall McLuhan’ın teknolojinin insan uzuvlarının bir uzantısı olduğu görüşü çerçevesinde eşleşemez çünkü şapka saçın herhangi bir görevini kolaylaştırmamakta sadece korumaktadır.