Uluslararası İlişkiler Kuramları 2 Ara 7. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Konstrüktivist düşüncenin en ayırt edici yönü aşağıdakilerden hangisidir?
Sosyalliğe yapmış olduğu güçlü vurgu |
Reflektivist görüşler |
Rasyonalist görüşler |
Oportünist görüşlere olan vurgu |
Post pozitivizme olan desteği |
Konstrüktüvist düşüncenin en ayırt edici yönü sosyalliğe yapmış olduğu güçlü vurgudur. Konstrüktivizm doğa ile sosyal dünyayı birbirinden ayıran bir bakış açısına sahiptir.
2.Soru
I. Amaç, yaşadığımız dünyayı açıklamaktan ziyade onun anlaşılmasını sağlamaktır.
II. İnsanoğlunun sosyal bir yaratık olduğu fikrine dayanmaktadır.
III. Sosyal ilişkilerimiz bizi olduğumuz ‘şey’ yapmaz.
IV. Diğer kuramlar gibi insanların ne yaptığına, toplumların neden farklı olduğuna ya da dünyanın neden değiştiğine dair genel açıklamalar getirmektedir.
V. Kurallar ve kurumlar sosyal yaşamın işleyişi ve düzenlenmesi açısından hayati bir öneme sahiptir.
Konstrüktivizm ile ilgili yukarıda verilen ifadelerden hangisi veya hangileri doğrudur?
Yalnız I |
Yalnız II |
II ve III |
I, II ve V |
III, IV ve V |
Konstrüktivizm ile ilgili yukarıda verilen ifadelerden I, II ve V. seçenekler doğru bilgi vermektedir. Ancak III. ve IV. seçenekler yanlıştır. III. seçeneğin doğrusu sosyal ilişkilerimiz bizi olduğumuz ‘şey’ yapmaktadır olmalıdır. IV. seçeneğin doğrusu ise konstrüktivizm diğer kuramlar gibi insanların ne yaptığına, toplumların neden farklı olduğuna ya da dünyanın neden değiştiğine dair genel açıklamalar getirmemektedir. Bunun yerine konstrüktivizm, birbirleriyle bağlantısızmış gibi görünen meseleleri kuramsallaştırmayı mümkün kılan genel bir çerçeve sunmaktadır olmalıdır.
3.Soru
Savunmacı realizmin diğer realist yaklaşımlardan ayırt edici en önemli özelliği aşağıdakilerden hangisidir?
Uluslararası sistemin devletlerin genişlemesine sadece belirli koşullarda izin verdiği varsayımıdır. |
Devletlerin güç güdüsünden ziyade güvenlik güdüsüyle hareket etmeleri varsayımıdır. |
Güvenliği sağlamanın en iyi yolunun agresif politikalar izleme olduğu varsayımıdır. |
Devletlerin karşılıklı işbirliği ve destek anlayışına sahip olmaları gerektiği varsayımıdır. |
Güvenliği sağlamanın en iyi yolunun silahlanmadan geçtiği varsayımıdır. |
Savunmacı realizmin diğer realist yaklaşımlardan ayırt edici en önemli özelliği, uluslararası sistemin devletlerin genişlemesine sadece belirli koşullarda izin verdiği varsayımıdır.
4.Soru
Neorealizmin uluslararası sistemin yapısını temel alan yaklaşımından hareket edilerek ortaya konan teorilerden birisi aşağıdakilerden hangisidir?
Neo liberalizm |
Savunmacı realizm |
Kapitalizm |
Rasyonalizm |
Sosyalizm |
Stephen M. Walt, Charles L. Glaser ve Stephen Van Evera gibi isimler tarafından ileri sürülen savunmacı realizm, devletlerin öncelikli olarak güvenlik güdüsüyle hareket etmelerine özel bir önem vermekte ve güvenlik üzerinden bazı çıkarımlarda bulunmaktadır.
5.Soru
Anlaşmaların müzakere edilmesi, izlenmesi ve uygulanmasından doğan maliyetlere verilen isim aşağıdakilerden hangisidir?
Sözleşme maliyetleri |
Harcama maliyetleri |
Pazarlama maliyetleri |
İletişim maliyetleri |
Savaş maliyetleri |
Sözleşme maliyetleri (transaction costs) anlaşmaların müzakere edilmesi, izlenmesi ve uygulanmasından doğan maliyetlerdir.
6.Soru
Uluslararası işbirliği sorunsalına, en çekimser ve hatta kötümser yaklaşan uluslararası ilişkiler kuram aşağıdakilerden hangisidir?
Neoliberalizm |
Hümanizm |
Rasyonalizm |
Pozitivizm |
Realizm |
Uluslararası işbirliği sorunsalına, en çekimser ve hatta kötümser yaklaşan uluslararası ilişkiler kuram Realizmdir.
7.Soru
Neofonksiyonalizme göre entegrasyon kaç adım ile tanımlanan dinamik bir süreçtir ve bu adımlar aşağıdakilerden hangisindedir?
Üç adım- fonksiyonel, siyasi ve işlenmiş spill-over. |
Üç adım- fonksiyonel, teknik ve işlenmiş spill-over. |
İki adım- siyasi ve işlenmiş spill-over. |
İki adım- teknik ve siyasi spill-over. |
Dört adım- fonksiyonel, teknik, siyasi ve işlenmiş spill over. |
Neofonksiyonalizme göre entegrasyon, yayılarak genişleyen ve üç adım ile tanımlanan dinamik bir süreçtir. Bu adımlar sırasıyla fonksiyonel (teknik) spill-over, siyasi spill-over ve işlenmiş (cultivated) spill-over’dır.
8.Soru
Uluslararası politikada cereyan eden olayların şekillenmesinde ağırlıklı olarak normların rolü üzerinde durmaktadır ve kimlik meselesini ikinci planda tutmakta olan konstrüktivist kuram aşağıdakilerden hangisidir?
Geleneksel konstrüktivizm |
Yorumsamacı konstrüktivizm |
Eleştirel/radikal konstrüktivizm |
Klasik konstrüktivizm |
Postmodernist konstrüktivizm |
Geleneksel olarak nitelendirilen konstrüktivizm, uluslararası politikada cereyan eden olayların şekillenmesinde ağırlıklı olarak normların rolü üzerinde durmaktadır ve kimlik meselesini ikinci planda tutmaktadır. Bu kategoride yer alan araştırmacıların çoğu, epistemolojik açıdan büyük ölçüde pozitivisttirler ve farklı kuramsal perspektifler arasında ‘bir köprü kurma’ iddiasındadırlar. Bu tür konstrüktivizm daha ziyade Amerika’da yaygın olup; belli bir süreç izleyen kalitatif vaka analizlerini metodolojik başlangıç noktası olarak almaktadır.
9.Soru
Avrupa Toplulukları’nın örgütlenmesine özellikle 1950 ve 1960’lı yıllarda en iyi açıklamaları getiren teori aşağıdakilerden hangisi olmuştur?
Fonksiyonalist |
Neofonksiyonalist |
Liberal |
Neoliberal |
Bilişsel |
Avrupa Toplulukları’nın örgütlenmesine özellikle 1950 ve 1960’lı yıllarda en iyi açıklamaları getiren teori neofonksiyonalist teori olmuştur.
10.Soru
Uluslararası elektromanyetik alan rejimini inceleyen Stephen D. Krasner, bu rejimi kurma ihtiyacının devletlerin bu alandaki farklı uygulamalarını koordine etme zorunluluğundan kaynaklandığını belirtmiş olup, söz konusu koordinasyon sorununu aşağıdaki hangi oyun teorisi ile açıklamıştır?
Cinsiyetler Savaşı Oyunu |
Mahkumların İkilemi Oyunu |
Savaş ve Barış Oyunu |
Tiyatro Oyunu |
Çocuk Oyunu |
Uluslararası elektromanyetik alan rejimini inceleyen Stephen D. Krasner, bu rejimi kurma ihtiyacının devletlerin bu alandaki farklı uygulamalarını koordine etme zorunluluğundan kaynaklandığını belirtip, söz konusu koordinasyon sorununu yine bir oyun teorisi olan Cinsiyetler Savaşı (Battle of the Sexes) ile açıklamıştır.
11.Soru
Devletlerin temel amacının, insanların ihtiyaçlarını gidermek ve refah seviyelerini yükseltmek olduğuna inanan; politikaları ideolojilerin değil, rasyonel ve teknokrat bakış açılarının şekillendirmesi gerektiğini savunan düşünürün adı aşağıdaki seçeneklerden hangisinde belirtilmektedir?
Nye |
Mitrany |
Haas |
Lindberg |
Scheingold |
Devletlerin temel amacının, insanların ihtiyaçlarını gidermek ve refah seviyelerini yükseltmek olduğuna inanan Mitrany, politikaları ideolojilerin değil, rasyonel ve teknokrat bakış açılarının şekillendirmesi gerektiğini savunuyordu.
12.Soru
Sandholtz ve Sweet tarafından geliştirilen yönetim modeline göre, Avrupa Birliği’nde siyaset kaça ayrılmaktadır?
Hükümetlerarası ve ulusüstü olmak üzere ikiye ayrılır. |
Hükümetlerarası ve ulusaşırı olmak üzere ikiye ayrılır. |
Uluslararası ve ulusüstü olmak üzere ikiye ayrılır. |
Hükümetlerarası, uluslararsı ve ulusaşırı olmak üzere üçe ayrılır. |
Uluslararası, ulusüstü ve ulusaşırı olmak üzere üçe ayrılır. |
Sandholtz ve Sweet tarafından geliştirilen yönetim modeline göre, Avrupa Birliği’nde siyaset Hükümetlerarası ve ulusüstü olmak üzere ikiye ayrılır.
13.Soru
I. Uluslararası sistemin yapısının anarşik olduğu
II. Karşılıklı işbirliğine verilen önem
III. Devlet-merkezli olunması
IV. Güce ve güvenliğe verilen önem
V. Uluslararası sistemde ortak hareket etme
Hemen hemen bütün realist yazarlar tarafından savunulan argüman veya argümanlar yukarıda verilenlerden hangisi veya hangileridir?
Yalnız I |
I ve II |
IV ve V |
I, III ve IV |
II, III ve V |
Robert Gilpin, hangi tür realizmi savunurlarsa savunsunlar, hemen hemen bütün realist yazarlar tarafından savunulan üç temel argüman olduğunu belirtmektedir Bunlardan birincisi, uluslararası sistemin yapısının anarşik olduğudur. Uluslararası ilişkilerde anarşi bir kural; düzen, adalet ve moral ilkelere yer verilen durumlar ise birer istisna olarak görülmektedir. ‹kinci ortak özellik, devlet-merkezli olunmasıdır. ‹ster yapısalcı ister klasik olsun bütün realist yaklaşımlarda devletler uluslararası ilişkilerin temel aktörü olarak kabul edilmektedir. Üçüncü ortak özellik ise bütün realist yaklaşımlarda güce ve güvenliğe verilen önemdir. Nitekim güvenliğe dayalı güç ilişkileri kimi zaman amaç, kimi zaman araç olarak ele alınsa da gücün ve güvenliğin politikalar üzerinde belirleyici olduğu ve doğrudan güvenlikle ilgili olduğu kabul edilmektedir.
14.Soru
Kimi rejim kuramcılarına göre, bir rejimin varlığından söz edebilmek için üyelerin rejim kurallarına uygun hareket etmesi gerekmektedir. Aşağıdakilerden hangisi bu görüşe destek vermemiş bir kuramcıdır?
Haas |
Krasner |
Nye |
Moravcsik |
Young |
Kimi rejim kuramcılarına göre, bir rejimin varlığından söz edebilmek için üyelerin rejim kurallarına uygun hareket etmesi gerekmektedir. Yani kuralların çiğnendiği veya göz ardı edildiği bir rejim her ne kadar Young veya Krasner’ın belirttiği ögeleri içerse de gerçek bir rejim olarak kabul edilemez (Rittberger, 1995: 9-10). Özellikle kimi Alman akademisyenlerin benimsediği bu anlayış, Young tarafından paylaşılmamıştır.
15.Soru
Kenneth Waltz, John Mearsheimer ve Joseph Grieco aşağıdaki yaklaşımlardan hangisinin önde gelen isimleridir?
Neoliberal Yaklaşım |
Özgürlükçü Yaklaşım |
Deterministik Yaklaşım |
Realist Yaklaşım |
Bilişsel Yaklaşım |
Kenneth Waltz, John Mearsheimer ve Joseph Grieco gibi realizm kuramının önde gelen isimleri uluslararası sistemde işbirliğinin önündeki temel engelin belirsizlik ve bu belirsizliğe bağlı olarak ortaya çıkan korku ve güvensizlik siyaseti olduğunu öne sürerler.
16.Soru
Tehdit algılanan bir devlet karşısında kendisine hiçbir dış yardımın gelmeyeceğini gören hangi devlet türü yok olmak yerine boyun eğme davranışını seçmektedir?
Zengin devlet |
Sorumlu devlet |
Küçük devlet |
Demokratik devlet |
Otokratik devlet |
Kapasite unsurunun yanı sıra, algılanan bir tehdidi dengelemeye yönelik müttefiklerin bulunmaması da bir devletin boyun eğme davranışına yönelmesine neden olabilmektedir. Zira tehdit algılanan bir devlet karşısında kendisine hiçbir dış yardımın gelmeyeceğini gören devlet, yok olmak yerine boyun eğme davranışını seçmektedir.
17.Soru
Onuf’a göre herhangi bir kuralın olmaması neyi doğurur?
Kaos |
Anarşi |
Çatışma |
Uyuşmazlık |
Kriz |
Onuf’a göre anarşi de bir kural durumudur ve herhangi bir kuralın olmaması durumu anarşi değil kaostur.
18.Soru
Neoliberal düşünürler, uluslararası sistemde devletler arası işbirliğinin önündeki engelleri açıklamada “oyun teori”lerine başvurmaktadırlar. Bu oyunların uluslararası ilişkilere uyarlanmış olanlarından başlıcası aşağıdakilerden hangisidir?
Savaş Oyunu |
Bilgisayar Oyunu |
Mahkumların İkilemi Oyunu |
Barış Oyunu |
Cinsiyetler Savaşı Oyunu |
Neoliberal düşünürler, uluslararası sistemde devletler arası işbirliğinin önündeki engelleri açıklamada oyun teorilerine başvurmaktadırlar. Bu oyunların uluslararası ilişkilere uyarlanmış olanlarından başlıcası Mahkûmun ikilemidir.
19.Soru
Uluslararası ilişkilerde……………….., birimlerin birbiriyle uyumu, bütünleşmesi, ortak siyasi otorite ve idare altında ortak politikaların geliştirilerek uygulanması olarak tanımlanabilir.
Yukarıdaki boşluğa aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
Antlaşma |
Savaş |
Entegrasyon |
Tanıma |
Yönetim |
Uluslararası ilişkilerde entegrasyon, birimlerin birbiriyle uyumu, bütünleşmesi, ortak siyasi otorite ve idare altında ortak politikaların geliştirilerek uygulanması olarak tanımlanabilir.
20.Soru
I. Pluralist sosyal yapıların varlığı
II. Yeterli ekonomik ve endüstriyel gelişmişlik seviyesinde olunması
III. Kültürel farklıklar bulunması
IV. Katılımcılar arasında ortak ideolojik yaklaşımların bulunması
V. Parlamenter demokrasinin varlığı
Yukarıda belirtilen maddelerden hangileri Haas’ın Avrupa Topluluğunun dünyanın başka bölgelerinde de uygulanıp, model alınıp alınamayacağını incelerken entegrasyonun gerçekleşebilmesi için ortaya koyduğu koşullar arasında yer almaktadır?
I. II. III. |
II. III. IV. |
I. II. IV. V. |
I. III. IV. V. |
II. III. IV. V. |
Neofonksiyonalist teori, “bölgesel” temellere dayalıdır. Haas, Avrupa Topluluğunun dünyanın başka bölgelerinde de uygulanıp, model alınıp alınamayacağını incelerken, entegrasyonun gerçekleşebilmesi için şu temel koşulları ortaya koymuştur: (i) Pluralist sosyal yapıların varlığı (çıkar grupları; siyasi partiler; ticaret odaları; birbirleriyle rekabet içerisinde olan elit grupların varlığı gibi); (ii) Yeterli ekonomik ve endüstriyel gelişmişlik seviyesinde olunması (uluslararası ticaret ve finansta önemli yer sahibi olmak); (iii) Katılımcılar arasında ortak ideolojik yaklaşımların bulunması; (iv) Parlamenter demokrasinin varlığı. Bu koşullar Avrupa örneğinde bulunmaktaydı. Evrensel bir entegrasyonun, örneğin Birleşmiş Milletler aracılığı ile sağlanmasını ise Haas oldukça zayıf bir olasılık olarak görüyordu. Çünkü bütünleşme için gerekli kriterleri her bir katılımcının sağlaması zordu. Haas, dünyanın başka bölgelerinde bu derece başarılı bir entegrasyonu mümkün bulmamıştır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ