Uluslararası Politika 1 Final 13. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
I. Dünyayı anlamamız için öncelikle kapitalizmin yarattığı temel ekonomik ve sosyal güçleri anlamamız gerekmektedir
II. Devletler ve kurumlar, öncelikle evrensel kapitalizmi desteklemede yerine getirdikleri işlevler açısından incelenmelidir
III. Tüm bilgi ideolojiktir. Bilgi belli sosyal grupların değerlerinin, fikirlerinin ve özellikle de çıkarlarının bir yansımasıdır.
IV. Siyasi eylem yoluyla bireyler var olan yapılara meydan okuyabilirler
Yukarıdakilerden hangisi eleştirel teorinin varsayımları arasında yer alır?
I, II ve III |
I, II ve IV |
II, III ve IV |
I, III ve IV |
Hepsi |
Eleştirel teorinin temel varsayımları şu şekilde sıralanabilir;
Dünyayı anlamamız için öncelikle kapitalizmin yarattığı temel ekonomik ve sosyal güçleri anlamamız gerekmektedir
Devletler ve kurumlar, öncelikle evrensel kapitalizmi desteklemede yerine getirdikleri işlevler açısından incelenmelidir
Tüm bilgi ideolojiktir. Bilgi belli sosyal grupların değerlerinin, fikirlerinin ve özellikle de çıkarlarının bir yansımasıdır.
Siyasi eylem yoluyla bireyler var olan yapılara meydan okuyabilirler
2.Soru
ABD ve SSCB arasında 1972 yılında imzalanan ama SSCB’nin Afganistan’ı işgali nedeniyle yürürlüğe giremeyen antlaşma aşağıdakilerden hangisidir?
Dış Uzay Antlaşması |
Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması |
SALT I Antlaşması |
Kırmızı Telefon Antlaşması |
Nükleer Denemelerin Kısmi Yasaklanması Antlaşması |
ABD ve SSCB arasında 1972 yılında imzalanan ama SSCB’nin Afganistan’ı işgali nedeniyle yürürlüğe giremeyen antlaşma SALT I Antlaşması’dır. Doğru yanıt C’dir.
3.Soru
Az gelişmişliğin sebebinin kapitalist ekonomik yapı olduğunu vurgulayan Dünya Sistemleri Teorisini geliştiren düşünür aşağıdakilerden hangisidir?
Friedrich Engels |
Immanuel Wallerstein |
Karl Marx |
Immanuel Kant |
Adam Smith |
Immaunel Wallerstein tarafından geliştirilen Dünya Sistemleri Teorisine göre, evrensel ekonomik, siyasi ve sosyal süreçleri anlamak için kapitalist ekonominin gelişimine odaklanmamız gerekmektedir. Çünkü kapitalizm sistemik ve evrensel bir olgudur. Kapitalist dünya ekonomisi üç tane yapısal konum içermektedir: Güçlü ve zengin ülkelerin oluşturduğu merkez, zayıf ve fakir ülkelerden oluşan çevre veya periferi, ve bu iki yapının özelliklerini bir arada bulunduran yarı-çevre. Dünya Sistemleri Teorisi, bu yapı oluştuktan sonra merkez ve çevre arasında eşit olmayan bir ilişkinin kurulduğunu ve merkezin devamlı olarak çevreyi sömürmeye başladığını söylemektedir. Teoriye göre, ilk başlarda merkez ve çevre arasındaki fark daha az iken bu fark gittikçe artmış ve merkez ülkeler daha çok mamul maddeler üzerine yoğunlaşırken çevre hammadde ihracatı üzerine yoğunlaşmıştır. Bu da her iki bölge arasında gelişmişlik farkının artmasına yol açmıştır.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi sistem kavramı ile ilgili yanlış bir ifadedir?
Bir sistemin en önemli özelliklerinden biri düzenliliktir. |
Bir sistemin diğer önemli bir özelliği ise tahmin edilebilirliktir. |
Sistem kavramı fizik ve biyoloji gibi fen bilimlerinde kullanılmaz. |
Bir sisteme mikro düzeyde hücre, bitki ve hayvanlar örnek olarak verilebilir. |
Bir sisteme makro düzeyde doğal eko-sistem veya küresel iklim örnek verilebilir. |
Sistem, “düzenli bir etkileşim içinde bulunan ve birbirinden bağımsız birimlerin ve nesnelerin bir araya gelerek oluşturdukları bir bütündür”. Sistem kavramı fizik ve biyoloji gibi fen bilimlerinde kullanılan temel kavramlardan biridir.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi devletlerin yaşamsal amaçlarındandır?
kendi inanç sistemlerini veya değerlerini yaymak |
uluslararası alanda saygınlık ve statülerini sağlamlaştırma |
siyasi bağımsızlığını korumak |
uluslararası sistemde statüsünü ve prestijini güçlendirmek |
bilim ve teknolojideki liderlik |
Siyasi bağımsızlığını korumak, devletlerin yaşamsal amaçlarındandır. Doğru yanıt C’dir.
6.Soru
Aşağıdakilerden hangisi 'iyi bir diplomatın iyi bir yalancı olması gerektiğini söyler' ?
Ernst Satow |
Machiavelli |
Woodrow Wilson |
James |
Griffits |
Diplomasi uzunca bir süre devletin yüksek çıkarları için ustaca yalan söyleme becerisiyle eş tutulmuştur. Özellikle Machiavelli, iyi bir diplomatın iyi bir yalancı olması gerektiğini söyler. Nitekim eski bir diplomat olan Bierce diplomasiyi “devletimiz için yalan söylediğimiz yurtsever bir sanat” (Rourke, 1995, 302) olarak tanımlamıştır. Gerçekten de I. Dünya Savaşı’na kadar diplomasinin devletin çıkarları için etik dışı dahi olsa her yola başvurulduğu bir faaliyet olma durumu devam etmiştir.
Ernst Satow diplomasiyi, devletler arasındaki ilişkilerin yöneltilmesine zekâ ve davranış inceliği uygulanması biçiminde tanımlar. Diplomatik ilişkilerin hangi dille yürütüleceği de önemli bir konudur.
7.Soru
Ulusal güvenlikten farklı olarak her devletin diğer devletlerin güvenliği için aktif rol oynayacağı bir küresel güvenlik sistemi aşağıdakilerden hangisidir?
İnsan güvenliği |
Milli güvenlik |
Kolektif güvenlik |
Toplumsal güvenlik |
Bölgesel güvenlik |
Kolektif güvenlik, ulusal güvenlikten farklı olarak her devletin diğer devletlerin güvenliği için aktif rol oynayacağı bir küresel güvenlik sistemini ifade eder. Nitekim kolektif güvenliği “birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için” sözleri ile de açıklayabiliriz. Doğru cevap C'dir.
8.Soru
Bodin'e göre egemenliğin tanımı aşağıdakilerden hangisidir?
Egemenlik kontrol etmektir. |
Egemenlik mutlak ve daimi bir güçtür. |
Egemenlik adaletle hükmetmektir. |
Egemenlik olağanüstü hale karar verme gücüne sahip olmaktır. |
Egemenlik sorgulanamazlıktır. |
Bodin egemenliği mutlak ve daimi bir güç olarak tanımlamıştır.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi diplomasi türlerinden biri değildir ?
İkili Diplomasi |
Çok Taraflı Diplomasi |
Parlementer Diplomasi |
Zirve Diplomasisi |
Elitist Diplomasi |
Elitist Diplomasi, diplomasi literatüründe geçen türlerden biri değildir. Cevap 'E'.
10.Soru
Aşağıdakilerden hangisi dış politikayı etkileyen faktörlerden siyasi yapıya ilişkin kuramlar arasında yer almaktadır?
Demokratik Barış Teorisi |
Karşılaştırmalı Üstünlükler Teorisi |
Oyun Teorisi |
Hegemonik İstikrar Teorisi |
Bağımlılık Teorisi |
Liberaller savaşların azaltılmasının bir yolunun da demokrasilerin yaygınlaştırılması olduğunu savunmuşlardır. Demokratik Barış Teorisine göre demokrasilerle yönetilen ülkelerin kendi aralarında daha barışçıl ilişkiler kurabildiklerini savunmuşlardır. Liberaller iki sebepten dolayı demokrasilerin birbirleri ile savaşmadıklarını söylemektedirler. Birincisi, demokrasiler savaşı ve diğer şiddet türlerini dışlayan aynı liberal değerlere sahiptirler. ikincisi ise, demokrasilerde karar verme mekanizması tek bir lider ya da kurumun elinde değildir. Teori, demokrasilerin birbirleri ile savaşmayacağını söylemekle beraber, otoriter rejimlerle savaşabileceğini savunmaktadır.
11.Soru
Devlet egemenliğinin tanımlanması ve sınırlandırılması konularında uluslararası hukuk ilkelerinin gelişmesine katkıda bulunan temel düşünür kimdir?
Ernest Satow
|
Francesco Guiccardini
|
François de Callieres
|
Hugo Grotius
|
Richelieu
|
12.Soru
I- ABD'nin İran'da Mussadık Rejimini düşürmesi
II- ABD'nin Guatemala hükümetini devirmesi
III- ABD'nin Irak'ı işgali
IV- NATO'nun Libya'ya müdahalesi
V- AB'nin Rusya'ya ekonomik yaptırım uygulaması
Yukarıdakilerden hangisi/leri devletin dış politika araçlarından gizli eylemler ve silahlı müdahale türüne örnek olarak verilebilir?
Yalnızca I |
I ve II |
I, II ve III |
I, II, III ve IV |
I, II, III, IV ve V |
ABD'nin İran'da Mussadık Rejimini düşürmesi; ABD'nin Guatemala hükümetini devirmesi; ABD'nin Irak'ı işgali; NATO'nun Libya'ya müdahalesi dış politika araçlarından gizli eylemler ve silahlı müdahalelere örnektir. Ancak AB'nin Rusya'ya ekonomik yaptırım uygulaması bu kapsama girmemektedir. Doğru yanıt D seçeneğidir.
13.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Soğuk Savaş sonrası yeni güvenlik anlayışları konusunda çalışan Barry Buzan, Ole Waever gibi düşünürlerin akademik çalışmaları ile anılmaya başlamış ve bu çalışmalar 2008 yılında CAST isimli bir enstitü sayesinde kurumsal bir kimliğe kavuşmuştur?
Kopenhag Ekolü |
Londra Ekolü |
Paris Ekolü |
Berlin Ekolü |
Atina Ekolü |
Soğuk Savaş sonrası yeni güvenlik anlayışları konusunda çalışan Barry Buzan, Ole Waever gibi düşünürlerin akademik çalışmaları Kopenhag Ekolü olarak anılmaya başlamış ve bu çalışmalar 2008 yılında CAST isimli bir enstitü sayesinde kurumsal bir kimliğe kavuşmuştur. Kopenhag Ekolü özellikle Avrupa’da II. Dünya Savaşı’ndan sonra oluşmaya başlayan güvenlik topluluğunun; devletler arasında yüzyıllardır pek çok savaşa neden olmuş sorunların, savaş sonrası güvenlik-dışılaştırılması sayesinde oluştuğunu iddia eder. Doğru cevap A'dır.
14.Soru
Kendi ülkesi içinde egemenlik yetkisini kullanamayan devletlere ne ad verilir?
Çökmüş devlet |
Zayıf devlet |
Hegoman devlet |
Başarısız devlet |
Koloni devlet |
A
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Diplomasi temsilcilerinin görev yaptığı ülkelerde sahip oldukları ayrıcalıklardan biri değildir?
Kişi dokunulmazlığı |
Binaların dokunulmazlığı |
Haberleşme dokunulmazlığı |
Seyahat dokunulmazlığı |
Yetki Dokunulmazlığı |
Diplomatik Ayrıcalıklar: Diplomasi temsilcilerinin görev yaptığı ülkelerde sahip oldukları ayrıcalıklar diplomatik dokunulmazlık ve diplomatik bağışıklıklardır. Diplomatik dokunulmazlık; diplomatik temsilcinin kişi dokunulmazlığı, diplomatik binaların dokunulmazlığı, haberleşme dokunulmazlığı ve seyahat dokunulmazlığını içerir. Diplomatik bağışıklık ise diplomatik temsilcinin yargı bağışıklığı ile vergi ve gümrük bağışıklığını ifade eder.
16.Soru
Devletlerin pek çok kanaldan birbirlerine bağımlı hale geldiklerini ve bunun da savaşların çıkmasını engellediğini savunan yaklaşım aşağıdakilerden hangisidir?
Demokratik barış teorisi |
Kollektif güvenlik |
Kollektif savunma |
Karşılıklı bağımlılık |
Ulusaşırıcılık |
Ulusaşırıcılık, özellikle birden fazla ülkede faaliyet gösteren ve klasik egemenlik kavramının yeniden
yorumlanmasına neden olan çok uluslu şirketler ve diğer hükümetler dışı örgütlerin (Af Örgütü, Greenpeace gibi) faaliyetlerini anlatmak için kullanılan bir terimdir. Kolektif savunma, iki veya daha fazla devletin ittifaklar yoluyla bir araya gelerek birbirlerini koruma sözü vermesini, kolektif güvenlik sistemi ise sistemdeki büyük devletlerin bir araya gelerek sistemi saldırganlardan koruma ve potansiyel saldırganları caydırma amacı güden bir yapı oluşturmalarını ifade etmektedir. Demokratik barış teorisi, demokrasilerin yaygınlaştırılarak savaşların azaltılabileciğini savunan teoridir. Karşılıklı bağımlılık yaklaşımı ise devletlerin pek çok kanaldan birbirlerine bağımlı hale geldiklerini (ticaret, sermaye akışı) ve bu bağımlılığın da savaşların çıkmasını engellediğini savunmaktadır.
17.Soru
16.yy.'da yaşamış bir diplomat olan N. Machiavelli 'Prens' adlı eseri ile diplomaside hangi görüşün bir ütopya olduğundan bahsetmiştir?
Feodalizm |
Şehir Devletleri |
Demokrasi |
Hristiyan Birliği |
Mutlak Monarşi |
Machiavelli Kralların ve diğer ülke yöneticilerinin çıkarlarını nasıl koruması gerektiği yönünde fikirler ortaya koymuş olup bir dinsel birlikteliğe asla inanmamıştır. Doğru yanıt 'D'.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi neorealistlerin uluslararası sisteme dair teorilerini ifade eden kavramdır?
Anarşik sistem |
Toplumsal sistem |
Sistemik Kaos |
Sistemik realizm |
Dünya sistemi |
Neorealizmin sistem kavramına yapmış olduğu vurgu, teorinin Sistemik Realizm olarak adlandırılmasına sebep olmuştur.
19.Soru
'Vatandaşlar kitle hâlinde yasalara uymayı reddeder, yasaları bilinçli olarak ihlal eder; ancak kesinlikle polise veya orduya fiziksel olarak direnmez ve şiddet kullanmaz.'
Tarihte bu yöntemi ilk uygulayan kişi-yöntemin adı-gerçekleştiği yer eşleştirmelerinden hangisi doğru verilmiştir?
Sivil itaatsizlik-Robert Schuman-Almanya'da |
Yumuşak Güç-Joseph Nye-Fransa'da |
Sivil itaatsizlik-Mahatma Gandi-Hindistan’da |
Mini anarşi-Carl von Clausewitz-Amerika'da |
Mini anarşi-John Stuart Mill-Pakistan’da |
Sivil itaatsizlik: Mahatma Gandi tarafından geliştirilen, Hindistan’daki İngiliz yönetimini sona erdirmek için uygulanan bir protesto yöntemi. Bu yöntemde vatandaşlar kitle hâlinde yasalara uymayı reddeder, yasaları bilinçli olarak ihlal eder; ancak kesinlikle polise veya orduya fiziksel olarak direnmez ve şiddet kullanmaz.
20.Soru
Aşağıdaki dönemlerin hangisinde diplomasi profesyonel bir mesleğe dönüşmüştür?
Eski Yunan dönemi |
Roma dönemi |
Bizans İmparatorluğu dönemi |
Rönesans dönemi |
Napolyon dönemi |
Bizans İmparatorluğu döneminde diplomasi profesyonel bir mesleğe dönüşmüştür. Doğru yanıt C’dir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ