6183 sayılı Kanunun 108. maddesindeki yasağa rağmen arttırmaya katılıp mal alanların cezası üç aydan üç yıla kadar hapisdir.

Ödeme emrine karşılık malı olmadığını bildiren kamu borçluları bu bildirim ile birlikte veya 15 gün içinde bazı bilgileri daha vermekle yükümlüdürlerBu vazifeyi makbul bir özre dayanmadan zamanında yerine getirmeyenler elli güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.

Kamu idaresinin alacağından, gönüllü olarak ve tek taraflı bir irade beyanıyla vazgeçmesi, kamu alacağını sona erdiren nedenlerden affa denk düşmektedir.

Doğal afetler nedeniyle terkin hükmünden yararlanabilmek için afetten zarar görenlerin, afetin vukuu tarihinden itibaren 6 ay içinde ilgili kamu idaresine yazı ile müracaat etmeleri şarttır.

Amme borçlusunun üçüncü şahıslardaki menkul mallarının alacak ve haklarının haczi üçüncü şahıslara haciz halinin tebliği suretiyle yapılır. Doğru cevap A'dır.

6183 sayılı Kanun’a göre, ödeme emri işleminin tesisi yetkisi, alacaklı kamu dairesine verilmiştir. Kanuna göre alacaklı kamu idaresi, devlet, il özel idareleri ve belediyeler olarak sayılmıştır. Kanunun birinci maddesinde kamu alacağının, Devlet, il özel idareleri ve belediyelere ait olacağı belirtilmiştir.

Ödeme emrinin tebliği suretiyle cebren tahsilat işlemleri başlamış olur. Vergi alacağının tahsilinde ödeme emri düzenlenmesi ve tebliği cebri takibin başlangıcı ve devamı açısından önem taşımaktadır. Çünkü ödeme emrinin tebliği üzerine kamu borçlusunun izleyeceği yol, kamu alacağının takibinde etkili bir sürece neden olacaktır. Doğru cevap E’dir.

Bu suçla ilgili yargılama ve ceza verme görevi Sulh Ceza Mahkemelerindedir.

Üçüncü şahıslarca haczedilen mallar paraya çevrilmeden önce kamu alacağı için de haczedilirse satış bedeli alacaklılar arasında garameten taksim edilir.

Bankalara yapılacak haciz bildirimleri sadece tebliğin yapıldığı tarihteki varlıkları kapsar. Bu bildirimler posta ile yapılabileceği gibi hukuk şartları sağlanmak kaydıyla elektronik ortamda yapılabilecek yine alacaklı idare tarafından doğrudan yapılabileceği gibi tahsil daireleri aracılığıyla da yapılabilecektir. Maliye bakanlığı tarafından belirlenen bir tutarın üzerindeki alacaklar için haciz bildirimi bankaların genel müdürlüklerine tebliğ edilebilecektir. Böyle bir durumda haczin şubelere bildirilmesi genel müdürlüğün sorumluluğundadır.

Mal bildiriminde, malı olmadığını gösteren veyahut borca yetecek kadar mal göstermemiş olan borçlu, sonradan edindiği malları ve gelirindeki artmaları, edinme ve artma tarihinden başlayarak 15 gün içinde tahsil dairesine bildirmeye zorunludur. Bu zorunluluğa uymama 6183 sayılı Kanun’da hafif hapis cezası ile cezalandırılmıştır.

Mahsup kamu alacağının tarh aşaması ile ilgiliyken takas tahsil aşaması ile ilgilidir.

Ödenmiş bir kamu alacağının ödenmemiş bir kamu alacağından indirilmesine mahsup denir.

Ödeme emrine karşı açılacak davalarda hak düşürücü süre tebliğ tarihinden itibaren 7 gündür.

Haciz yolu ile takipte borçlunun sadece mal bildiriminde gösterilen mallarının haczi şart değildir.

Alacaklı tahsil dairesinin kamu borçlusunu takibe devam nedenlerini, kısaca belirtirsek şu hâllerde ortadan kalkar:

1. İptal Kararlarının Etkisi Haciz varakasının iptali istemiyle, henüz uygulaması yapılmadan idari dava açılmış ve davada yürütmenin durdurulmasına karar verilmiş ve haciz kararı uygulanamamışsa, alacaklı tahsil dairesinin iptal edilen haciz kararına dayanılarak kamu borçlusunun mallarına haciz koyabilmesi, bu kararın yürütülmesinin üst idari yargı yerince (duruma göre, Bölge İdare Mahkemesi veya Danıştay’ca) durdurulmasına bağlıdır. Buna karşılık; idari dava, haciz varakasından uygulamayla haberdar olunması üzerine açılmışsa veya uygulamadan önce öğrenilmesi üzerine açılmış olup da yürütmenin durdurulması isteğinin reddedilmesi durumunda, dava sonunda verilecek iptal kararının üzerine haciz konulan malın borçluya iadesi sonucunu doğurabilmesi bu kararın duruma göre kanun yolundan geçirilmesi ya da kanun yoluna başvurularının reddi suretiyle kesin hüküm hâlini almasına bağlıdır. İptal kararının kesin hüküm hâlini aldığı tarihi izleyen otuz gün içerisinde, üzerine haciz konulan borçluya ait malın kendisine gecikilmeksizin iadesi gereklidir.
2. Borcun Ödenmesi Eğer kamu alacağı, haciz konulduktan sonra herhangi bir biçimde (nakden, hesaben) tamamen ödenirse, artık borçlu hakkındaki takibin sürdürülmesine neden kalmayacaktır.
3. Borçlunun Ölmesi Kural olarak, kamu borçlusunun ölümü, borcu sona erdirmeyeceğinden icra takibinin ortadan kaldırılması sonucunu yaratmaz. Takip, kamu borçlusunun mirası reddetmemiş mirasçıları aleyhine devam eder. Buna karşılık, kamu alacağı yalnızca para cezalarından kaynaklanıyorsa cezaların şahsiliği ilkesi uyarınca, para cezalarının borçlunun ölümü ile kalkması gerekeceğinden, ölüm tarihinden sonra icra takibine devam edilemez.
4. Kamu Alacağının Af Kanunları Sebebiyle Ortadan Kalkması Kamu alacağının zaman zaman yürürlüğe konulan af kanunlarıyla ortadan kaldırılması hâlinde de ortadan kalkan kamu alacağı nedeniyle borçlunun malları üzerine konulan haczin kaldırılması gereklidir.

Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Kanunun 79. maddesinde yer alan düzenlemeler çerçevesinde vergi daireleri tarafından haciz bildirilerinin Maliye Bakanlığı tarafından belirlenen tutar üzerindeki alacaklar için doğrudan bankaların genel müdürlüklerine tebliğ edilebilir. Doğru cevap A'dır.

Ödeme emrinin bir idari işlem olması dolayısıyla da idari işlemlerin unsurları açısından hukuka uygunluk niteliğini taşıması gerekir. Bir idari işlemde bulunan yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden herhangi birinde hukuka aykırılık varsa bu durum idari işlemi hukuka uygunluk açısından sorunlu hâle getirecektir. Söz konusu unsurları ve bu unsurlar açısından bir idari işlem olarak ödeme emrini inceleyecek olursak şu hususları belirtebiliriz: aykırılık (yetki, şekil, sebep, konu ve maksat) nedeniyle dava açıldığında yargı organı hukuka aykırılığın ağırlığına göre, ödeme emrinin yok hükmünde olduğuna ya da iptaline karar verir. Doğru cevap C’dir.

Kendisine usulüne uygun şekilde düzenlenmiş ödeme emri usulüne uygun şekilde
tebliğ edildiği hâlde 7 gün içinde borcunu ödemeyen ve mal bildiriminde de bulunmayan borçlular hakkında bir defa mahsus üç ayı geçmemek üzere hapis cezası vermeye yetkili mercii icra mahkemesidir.

Alacaklı vergi dairesi gayrimenkul satışını artırma tarihinden en az 15 gün önce başlamak koşuluyla ilan eder.