Stüdyodaki izleyicilerin bir bölümünün gösterildiği orta (yarı-genel) çekim denir. Orta çekim izleyiciyi olaya yaklaştırır. Genel çekimdeki esas olay ile onun çevresindekiler arasındaki ilişki belirgin olarak görülür. Orta çekimlerde kamera konuya genel çekimdekine göre daha fazla yaklaşmıştır. Duruma göre de normal veya dar açılı objektif ile olaya bakmaktadır. Doğru cevap A şıkkıdır.

Lumiere Kardeşler, Paris’te Capucine bulvarındaki Grand Cafe’de halka açık ilk film gösterimini gerçekleştirdiklerinde takvimler 28 Aralık 1895’i göstermektedir.Doğru cevap A'dır.

Doğru yanıt A seçeneğindedir. Düşey doğrultuda kaydırma hareketi, biraz daha fazla ve karmaşık yardımcı gereçlere gereksinim duyulan bir uygulamadır. Hareketin etkisi kameranın nesneye yaklaşması oranında artarak belirginleşir. Amatör bir kullanıcı kendi gövdesini yükselip alçalabilen bir üçayak gibi kullanabilir. Örneğin kamera ile birlikte ayakta iken çömelebilir veya yerden yükselebilir. Böylece Düşey doğrultuda kaydırma hareketi yapmak mümkündür.

Optik kaydırma hareketi ise, kameranın objektifinin odak uzunluğunun değiştirilmesiyle elde edilir. Eğer kamera üzerinde değişebilir odak uzunluklu bir (zoom) objektif takılı ise, değişen odak uzunluğu kameranın bakış açısını da değiştirir. Kısa odak uzunluğu değerlerinde açı genişlerken, uzun odak uzunluğu değerlerinde kameranın baktığı açı daralacaktır. Bir nesneye kameranın gövde hareketiyle yaklaşıp uzaklaşması ile optik yolla yaklaşıp uzaklaşması arasında görüntüde perspektif farkı oluşacaktır.

Kameraların dikey kaydırma hareketleri bize yükseklik konusunda ipucu vermektedir. Bu anlamda kamera kablolarının yukarıda olması değil yeterli uzunlukta olması gerekir. Boom mikrofon dışında ses kaydı yapan mikrofonların yüksekte olması (özel bir amaç yoksa) çok gerekli değildir. Çok gerekmedikçe yönetim odasında ve stüdyo kapı aralıklarında kamera kullanılmaz. Bu durumda hem geniş alanların aydınlatılması hem de kamera kazalarının yaşanmaması için ışık paneli ve aydınlatma platformlarının belli bir yükseklikte olmaları gerekir. Doğru yanıt D seçeneğinde verilmiştir.

Stüdyo Kameralarının Üstünlükleri (Taşınabilir Kameralara Göre):

1. Yüksek satır sayılarına, bant genişliklerine ve yüksek çözünürlüklere sahiptirler. 2. Aynı ışık koşullarında, çok daha kısık diyafram değerleri verirler (yüksek duyarlık).
3. Objektif odak uzunlukları, dolayısıyla görüş açıları ve büyütme güçleri çok fazladır (objektif değiştirilmeden).

4. Ağırlıklarına karşın son derece yumuşak hareketlere olanak tanıyan sehpalarla (pedestal) donatılmışlardır.
5. Sehpaların pürüzsüz stüdyo ortamlarında, sarsıntısız her yöne ve özellikle aşağı-yukarı kaydırma hareketine olanak tanıması büyük bir üstünlüktür.

6. Kollara takılabilen netlik ve optik kaydırma gereçleri kameramana kusursuz ve karmaşık hareketler yapma olanağı verir.
7. Elektronik gelişmelerle birlikte, kameraman yapacağı optik kaydırma hareketinin ölçeğini ve hızını önceden programlayabilmekte, bir tuşa basarak hareketi otomatik olarak yapabilmekte, çoklu çalışma ortamlarında yine bir tuş aracılığıyla diğer kameraların aldığı görüntüleri izleyebilmektedir.

8. Ağır ve büyük yapısı nedeniyle, promter gibi sunucuya yardımcı olabilecek gereçler kolayca takılabilmekte; daha küçük kameralarda sorun oluşturabilecek bu uygulama, kamera hareketlerinin yapılması sırasında bir engel oluşturmamaktadır.

9. Genellikle 18 cm (7 inch) ölçeğinde üretilen kamera üzeri bakaçlar, görüntünün keskin ve yeterli bir büyüklükte kameraman tarafından görülmesini sağlamakta, bu da kamera hareketlerinin yapılması sırasında kameramana özgürlük sunmaktadır.

10. Kameraların renk sıcaklıklarına olan duyarlıkları, standart olarak stüdyo aydınlatmalarına göre kalibre edildiklerinden; hem doğru renkler elde edilmekte hem de düzeltme faktörlerine gerek duyulmadığı için diyafram kayıpları oluşmamaktadır.

11. Kameraların siyah-beyaz dengeleri, doğru diyafram değerleri ve diğer teknik ayarları son derece gelişmiş cihazlarla teknik yönetmenler tarafından tek elden yapılabilmekte, bu da farklı resimler alınmasını önlemektedir.

Optik kaydırma hareketi ise, kameranın objektifinin odak uzunluğunun değiştirilmesiyle elde edilir. Eğer kamera üzerinde değişebilir odak uzunluklu bir
(zoom) objektif takılı ise, değişen odak uzunluğu kameranın bakış açısını da değiştirir.

Çevrinme hareketi; kameranın üçayak üzerinde yatay, dikey ve köşegen doğrultularda hareket ettirilmesiyle oluşturulur. Hareketin yönüne bağlı olarak da; yatay konumda sağa-sola çevrinme; dikey konumda aşağı-yukarı çevrinme; köşegen konumda sol alttan-sağ üste çevrinme gibi adlar alır.

Karar aşaması Belgesel Filmin Yapım Aşamalarından değildir.

Sunucu ve oyuncu gibi insan çekimlerinde, modelin baktığı boşluk bakış boşluğu olarak adlandırılır. Estetik açıdan bu boşluğun, modelin arkasında kalan boşluğa göre biraz daha fazla olması istenir. Görselde ise bunun tam tersinin yapıldığı, bakış boşluğunun hiç bırakılmadığı anlaşılıyor. Bu arada şunu da eklemek gerekir ki bu bozulmaz bir kural değildir. Kameraman bunu bilinçli ve bir amaca dayalı olarak yaptığında izleyici bunu hisseder ve rahatsız olmaz. Konuya klasik görsel düzenleme kuralları açısından bakarsak doğru yanıtın E seçeneğinde verildiğini söyleyebiliriz.

Sunucu kameramana yaklaştıkça aradaki uzaklık azalacak ve bir noktadan sonra oyuncu, alan derinliği dışına çıkacaktır. Sunucunun alan derinliği dışına çıkması netliğin bozulması anlamına gelir. Netliğin bozulmaması için kameraman, netleme bileziğini sunucunun değişen uzaklığına bağlı olarak değiştirmelidir (daha yakına almalıdır).

Başkaları tarafından satın alınmak üzere internetteki çeşitli ajanslarda listelenen videolara Stok Video denilmektedir. Fotoğraf ve grafik çalışmalar gibi video da hem mikro hem makro ajanslar tarafından yıllardır kabul edilmektedir. Doğru yanıt A'dır.

Halojen kaynaklar 4-5 bin Kelvin civarında ışık yayarlar. Yıldız ve ay çekim ortamlarında mavi baskın renktir. Günışığı bilindiği gibi standart beyazdır. Tungsten ışıklar turuncu içeren 3400-3200 Kelvin ışıklar yayarlar. Soruda belirtilen özellikler mum ışığında bulunur. Doğru yanıt, B seçeneğinde verilmiştir.

Yakın çekim: Yakın çekimler duyguyu yansıtmada etkili olur. Kişinin özellikle yüzünün ekranda kapladığı alan fazla olduğu için duygusal ifadelerin aktarımı da o kadar güçlü olacaktır. Yakın çekimler ile kişilerin tepkilerinin yansıtılabileceği de düşünülmelidir. Aynı zamanda, yakın çekimlerin izleyiciler üzerinde merak uyandırabileceğini tekrar hatırlamalıyız. Burada bir kere daha dikkat edilmesi gereken nokta, çok yakın çekimin izleyenlerde yer ve yön algısında zorluklar yaratabileceğidir.

Çocuklar ve hayvanlar gibi sürekli hareket halinde olan nesneleri çekerken
netlik ayarının otomatik konumda olması daha uygun olur.

Netliğin istek dışında değişmemesi için kullanılır.

İzometrik perspektif değildir.