Türkçenin bilinen ilk sözlüğü olan ve Kaşgarlı Mahmud bin Hüseyin bin Muhammed tarafından yazılan eser Dîvânu Lugati’t-Türk'tür.

Birleşik fiil çekimleri er- yardımcı fiilinin üzerine zaman ve kişi çekim eklerinin getirilmesiyle yapılır. Bu tür zaman çekimleriyle ilgili örnekler metinlerde çok fazla yer almaz; bu nedenle ilgili zamanın her kişi ekiyle çekimi bulunmamaktadır. Hikâye Birleşik Zaman: Zaman ekini alan fiilin üzerine -DI+kişi eki ile oluşturulmuş ėr- yardımcı fiilinin getirilmesiyle kurulur. Fiil+er+DI+kişi ekleri Belirli (Bilinen) Geçmiş Zamanın Hikâyesi: aydım erdi “söyledimdi”, kıldım ėrdi “yaptımdı” Belirsiz (Öğrenilen) Geçmiş Zamanın Hikâyesi: törütülmiş ėrdiŋ “yaratılmıştın” Geniş Zamanın Hikâyesi: korkur ėrdim “korkardım” Gelecek Zamanın Hikâyesi: buzġay ėrdi “bozacaktı” Kuran Tercümesinde gelecek zamanın hikâye birleşik çekiminde farklı bir yapıyla karşılaşmaktayız: bolġaytı “olacaktı”

Karahanlı Türkçesinde emdi “şimdi”, kün “gün” kündüz “gündüz”, kidin “sonra”, tün “gece”, tünle “geceleyin”, kışın “kışın”, yazın “yazın” gibi sözcükler zaman zarfı olarak kullanılmaktadır. “Çın” durum zarfı olarak kullanılmaktadır. Doğru cevap E’dir.

Adın ve Basa; bulunma-ayrılma durum ekini almış sözcüklerle birlikte kullanılır.

Zaman ekini alan fiilin üzerine -DI+kişi eki ile oluşturulmuş ėr- yardımcı fiilinin getirilmesiyle kurulan zaman Hikâye Birleşik Zamandır. 

Metnin günümüz Türkçesine doğru çevirisi A seçeneğinde verildiği gibi “Yürüyen bulut gibi gençliği gönderdim, fırtına yel gibi hayatımı tükettim.” şeklindedir.

Yönelme Durumu,1. ve 2. kişi tekil ve çoğul iyelik eki almış sözcüklerden sonra ek, +a/+e ve +ka/+ke biçiminde görülür:
közüm+e “gözüme” 

Korkur erdim yani “korkardım” sözcüğü Geniş Zamanın Hikâyesi’nde kurulmuş bir cümledir.

Zaman ekini alan fiilin üzerine -DI+kişi eki ile oluşturulmuş er- yardımcı fiilinin getirilmesiyle kurulan zaman Hikâye Birleşik Zamandır. 

-GU eki Karahanlı Türkçesindeki gelecek zaman/gereklilik ekidir.

8 İsim Durum Eki vardır;

1-Yalın Durumu

2-Tamlayan Durumu (İlgi, Genetif)

3-Belirtme Durumu (Yükleme, Akuzatif)

4-Yönelme Durumu (Verme, Datif)

5-Ayrılma Durumu (Çıkma, Ablatif)

6-Vasıta Durumu (Araç, Instrumental)

7-Eşitlik Durumu (Ekvatif )

8- Yön Gösterme (Direktif)

Doğru cevap D’dir.

gel- tasviri fiillerden biri değildir.

Dinar'a benzetilmektedir.

tapnugay

m p v, b sesleri çift dudak ünsüzlerinden n sesi ise ön ve art damak ünsüzüdür.

Yusuf Has Hâcib Kutadgu Bilig adlı eserini meydana getirirken gerek nazım örgüsü, gerekse epik üslup açısından Firdevsî’nin 1010 yılında tamamladığı Şeh-nâme’sinden etkilenmiş, O’nun Farsçada yaptığını Türkçede yapmak istemiştir.

Üçegü kelimesindeki ek, biregü (KB 343, 4202, KTer. 33/1b2=33:32), ikegü (KTer. 2715b3=4:176), törtegü (KB 4502) örneklerinde de görülen +AGU topluluk sayı adı yapma ekidir. 

840 yılında Uygur-Karluk birliğinin çökmesinden sonra kurulan Karahanlı devletinin kurucusu Bilge Kül Kadır Han’dır. 

Tek başlarına anlamları olmayan ad ve ad soylu sözcüklerle sıfat-fiillerden sonra gelerek eklendiği sözcükle cümlenin öteki öğeleri arasında zaman, mekan, yön, tarz, benzerlik, başkalık vb. gibi bakımlardan ilgi kuran sözcüklere sontakı denir. Ara “arasında”, içre “içte, içerisinde, iç tarafta”, taparu “-e doğru”, bile, birle “ile, birlikte”, üçün “için”, kibi “gibi”, so? “sonra” adın “başka”, basa “sonra” gibi sözcükler, Karahanlı Türkçesiyle yazılmış eserlerde kullanılan edatlardan bazılarıdır. Doğru cevap B’dir.