XIX. Yüzyıl Türk Edebiyatı Ara 9. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Tanzimat Döneminde ortaya çıkan üç mısralık bentlerden oluşan nazım şekline ne ad verilir?
müselles |
bahr-i tavil |
tegazzül |
zeyl |
musarra |
Tanzimat Döneminde ortaya çıkan üç mısralık bentlerden oluşan nazım şekline müselles denir.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Türklerin aşık edebiyatına dahil olmaya özenen Ermeni saz şairlerini ifade eder?
Aşık |
Maşuk |
Şair-i Azam |
Aşug |
Divan-ı Kebir |
Türklerin aşık edebiyatına dahil olmaya özenen Ermeni saz şairleri, Aşug olarak adlandırılır. Aşuglar, Osmanlı sanatının Batılı bir çizgiye doğru ilerlemesinde önemli rol oynarlar.
3.Soru
Batı sanatı karşısında mutavassıt Türk sanatkârının “ben olarak kalırken o olmak” ideali hangi yüzyılın sonlarına doğru bir kültür politikası halini almıştır?
15.yy |
16.yy |
17.yy |
18.yy |
19.yy |
Batı sanatı karşısında mutavassıt Türk sanatkârının “ben olarak kalırken o olmak” ideali, XVIII. asır sonlarından günümüze kadar bir kültür politikası olagelmiştir.
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Türklerin edebiyatına dahil olmaya özenen Ermeni saz şairlerine verilen addır?
“dil oğlanları” |
“aşug” |
“kültür elçisi” |
“Tanzimat edibi” |
“kaba Türk” |
Doğru cevap B dir. Türklerin edebiyatına dahil olmaya özenen Ermeni saz şairlerine “aşug” deniliyordu.
5.Soru
Enderunlu Vasıf ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi yanlıştır?
Asıl adı Osman’dır |
Şair en çok musammat yazmıştır. |
Nedim'den etkilenmiştir. |
Gazellerinde halk söyleyişine yaklaşma gayretleri görülür. |
Şair has odaya alınmamıştır. |
IV. Mustafa zamanında Enderun görevlerinin en yüksek derecesi olan, padişahın yakın hizmetlerini görmek için Has Oda’ya alınmıştır.
6.Soru
XVI ve XVII. yüzyıl Türk edebiyatını biçimlendiren geleneğin hangi işlevi XIX. yüzyıl edebiyatında da görülmektedir?
Biçimlendirme geleneğinin diri olması
|
Biçimlendirme geleneğinin biçimlendirici olması
|
Biçimlendirme geleneğinin dönüştürücü olması
|
Kadın şairlerin azalması
|
Mesnevi tarzının yer alması
|
7.Soru
Kaynaklara göre ilk “Tanzimat edibi” kimdir?
Namık Kemal |
Şinasi |
Ziya Paşa |
Yusuf Kâmil Paşa |
Münif Paşa |
İlk “Tanzimat edibi” Şinasi ise, onun da ilk eserleri 1859 ve sonrasında ortaya çıkıyor. 1839’dan sonraki yirmi yılda başka edip yetişip başka eser verip vermediği gibi sorular yanıtsız kalmıştır.
8.Soru
Klasisizmin kunt, kuralcı, şahsi yaratmalardan ziyade müşterek bir malzemenin geliştirilmesini yeğleyen, bu yüzden de hatları yumuşamayan yapısı cereyanın son demlerine doğru gevşemeye yüz tuttuğunda hangi dönemin başladığından söz edilir?
Barok |
Anonim |
Tasavvufi |
Romantik |
Modern |
Wölfflin’in Renaissance und Barock’taki fikirleri ve onun fikirlerine son şeklini veren Focillon aynı noktada birleşirler: Klasisizmin kunt, kuralcı, şahsi yaratmalardan ziyade müşterek bir malzemenin geliştirilmesini yeğleyen, bu yüzden de hatları yumuşamayan yapısı cereyanın son demlerine doğru gevşemeye yüz tuttuğunda artık, “barok dönem” başlıyor demektir. Var oluşun kanunu gereği, klasik olan da doğar, gelişir ve dönüşür; dönüştüğü biçimiyle artık klasiğin barok hâlidir.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi, klasik şiirin içeriğinde belirmiş yeniliklerden biri değildir?
Tablolar için şiirler yazmak
|
Yeni mazmunlar bulmak
|
Mahallî renklere yer vermek
|
Beşerî aşkı idealize etmekten vazgeçmek
|
Sosyal ve siyasi kavramları şiire sokmak
|
10.Soru
Edebiyatın Batılılaşmaya adım attığı yıl aşağıdakilerden hangisidir?
1856
|
1839
|
1849
|
1850
|
1849
|
11.Soru
Enderun’da aşağıdaki odalardan hangisinin görevi padişahın yemeklerini hazırlamak ve sofrasını düzenlemektir?
Kiler Odası
|
Has Oda
|
Doğancı Koğuşu
|
Hazine Odası
|
Büyük Oda
|
12.Soru
Türkçe, Arapça ve Farsça, Enderun Mektebindeki eğitimin hangi kademesinde öğretilirdi?
Hazine Odası kademesinde öğretilirdi.
|
Seferli Koğuşu kademesinde öğretilirdi.
|
Büyük ve Küçük Odalar kademesinde öğretilirdi.
|
Has Oda kademesinde öğretilirdi.
|
Kiler Odası kademesinde öğretilirdi.
|
13.Soru
XIX.yy başlarından itibaren encümen-i şuaraların geçirdiği değişimlerle ilgili olarak seçeneklerden hangisi söylenebilir?
Şairler buluştukları mekanı ve mekan sahibini bir arpalık olarak görmeye başlamışlardır. |
Şairlerle buluştukları mekan sahipleri arasındaki ilişki daha nitelikli bir düzeye çıkmaya başlamıştır. |
Şairler hamiliklerini yapan kişileri bekaları için çok önemli görmeye başlamışlardır. |
Şiirin niteliği politik görüş ayrılıkları nedeniyle düşmeye başlamıştır. |
Şairlerin toplanma amaçları artık şiir değil de polkitik yandaş edinme kaygısı olmaya başlamıştır. |
XIX. asrın başlarından itibaren, bütün Türk dünyasında encümen-i şuaraların ciddi bir değişim geçirdiği ve işlevini yeni baştan sorguladığı görülür. Aynı asrın Osmanlı şiirinde ise, büyük nitelik değişimlerine rağmen, gelenekli muhitlerin tamamı varlığını sürdürmektedir. Asrın ediplerinin buluşup konuştukları, yeni eserlerini okuyup fikir alışverişinde bulundukları yerler maziden kopmamıştır. Hâlâ nüfuzlu kişilerin veya kalemi güçlü edebiyatçıların meclisleri, kahvehaneler, meyhaneler edebî münakaşaların en hararetli zemini ve eleştiriler yapmanın en uygun atmosferidir. O hâlde, değişen nitelikler nelerdir? Değişen, şairin hamisiyle kurduğu gelenekli
münasebettir. Yeni hami, şairi nedimi katına taşımakta iken, yeni şair de ya hamisini “efendi” yerine “dost” olarak görmeyi, nüfuzlu bir dost edinmekten “arpalık” sahibi olmak manasını çıkarmamayı, hatta daha da ileri giderek, “hamilik” kavramını şiirin dünyasından tamamen kovmayı öğrenmektedir. Değişen, encümen-i şuaraların ruhudur. Beşiktaş Cemiyyet-i İlmiyyesi’nden beri, encümen-i şuaralarda ekâbir huzurunda ve rakip şairler karşısında kendini göstermeye çalışan sanatkâr tipi ortadan kalkmaktadır. Artık, ev sahibi ve onun misafirleriyle ilişkisini dostane sohbetlerden çok, politik yakınlaşmalar üzerine kuran; encümene katılan diğer şairlerle münasebetlerini ise yarışmadan çok, poetik yakınlıklara dayandıran bir sanatkâr tipi doğmaktadır. Osmanlı aydınlarının rical-i devlet (=bürokrat) kanadı aydın şairle bütünleşmeye başlarken şair sınıfı da kendi politik ve poetik eğilimlerine göre gruplaşmanın gereğini kavramaktadır.
14.Soru
Tanpınar'ın “Onun şiirinde eskilerin zevk düşüklüklerine pek az rastlanır” dediği şair aşağıdakilerden hangisidir?
Leskofçalı Galip |
Namık Kemal |
İsmail Hikmet |
Osman Şems |
Ârif Hikmet |
Tanpınar'ın “Onun şiirinde eskilerin zevk düşüklüklerine pek az rastlanır” dediği şair, Leskofçalı Galip'tir.
15.Soru
Ol gülün nâr-ı firâkıyla donandım şöyle kimVakt-ı gülde gülsitânı görmeyen görsün beni Yukarıdaki beyitte yer alan "gülün" sözcüğünde hangi edebî sanat vardır?
Tevriye
|
Hüsn-i talil
|
Açık istiare
|
Tecrid
|
Kapalı istiare
|
16.Soru
Yeniliğin baskın çıkarak geleneği kapsaması ve klasik değerlerin nostaljik-tarihsel bir anlam kazanmaya başlaması hangi yüzyılda gerçekleşmiştir?
XVI |
XVII |
XVIII |
XIX |
XX |
Yeniliğin baskın çıkarak geleneği kapsaması ve klasik değerlerin nostaljik-tarihsel bir anlam kazanmaya başlaması XX. asırda mümkün olmuştur.
17.Soru
XIX. yüzyılda Enderunlu şairler hakkında düzenlenmiş şair tezkiresi aşağıdakilerden hangisidir?
Tezkire-i Enderun
|
Tezkire-i Şuara-yı Enderun
|
Fenn-i Eşar
|
Mirat-ı Şi‘r
|
Defter-i Aşk
|
18.Soru
Meşhur tarihçi A. J. Toynbee, tehdide uğrayan medeniyetin, kabuğuna çekilerek iyice gelenekçi olmasına ne ad vermiştir?
Zelotizm |
Herodianizm |
Gotizm |
Baronizm |
Romantizm |
Zelotizm, tehdide uğrayan medeniyetin, kabuğuna çekilerek iyice gelenekçi olmasıdır.
19.Soru
Osmanlı şiirinin gelenekli poetikası ile ilgili ifadelerden hangisi yanlıştır?
Şair, dönüşüme cesaret edemediği yerde geçmişteki örneklere bakar. |
Şiirde daima eski ve yeni unsurlar birlikte bulunur. |
Batıda görülen örneklerine benzer. |
Mevcudun içinde farklı olanı aramayı hedefler. |
Osmanlının klasik şiiri müstesna olanı geliştirir. |
Osmanlı şiirinin gelenekli poetikası Batınınkine benzemez.
20.Soru
Osmanlının klasik edebiyatı asırlar boyunca hep yerinde saymış ve aynı şeyleri tekrarlamış olamayacağına göre, beliren yeni unsurlar nasıl adlandırmalıdır?
Arayış/ araştırma
|
Yenilenme/ dönüşüm
|
Yenilik/ modernlik
|
Değişim/ başkalaşım
|
Taklit/ intihal
|
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ