Müşteri tatmini, mal veya hizmetin, müşteri beklentilerini karşılaması veya geçmesi duygusudur.

Müzakerecilik sorunların çözülmesinde orta yolu bulma rolünün bir gereğidir.

İnsan (Sosyal) Bilimler: İnsanı ve insana dair her olguyu konu eden ve tümevarım yöntemini kullanan bilim dallarıdır. Sosyal bilimlerin konusu doğa olayları gibi sürekli tekrar eden olgu ve olaylar olmadığı için genel yasalara ulaşamazlar. İnsan ve ilişkiler söz konusu olduğunda bilinen bir gerçeklikten yola çıkarak ve benzerliklerden akıl yürüterek yargılara varılır.

Oryantasyon, ister içeriden ister dışarıdan olsun yeni işe alınan personelin fiilen
işe başlamadan işine ve işletmeye uyumunun sağlanması amacıyla yapılan eğitim faaliyetidir.

Girdi: örgütün mal ya da hizmet üretmek amacıyla dışarıdan elde ettiği ham madde, insan, malzeme, finansman ve bilgidir. 

Tüketicilerin/müşterilerin temel gereksinimlerini karşılama özelliği olan sık sık satın alınan, fiyatı düşük, satış noktaları tüketiciye yakın, karşılaşılan risklerin en az olduğu, birbiri yerine kolaylıkla ikame edilen, moda etkisinde kalmayan ürünlere kolayda ürünler adı verilir.

Pazarlamanın ürünü istenilen zamanda satın alınabilmesi, zaman faydası kapsamına girmektedir.

Bilim birikimseldir ve önceki bulgular daha sonrakilerle birlikte birikir.

Esnek Çalışma saatleri: çalışanların çalışma saatlerini kendine göre düzenlemesine olanak tanıyan bir yöntemdir. 

Toplam kalite yönetiminin temel ilkeleri, “müşteri odaklılık, sürekli eğitim,
katılımcı yönetim, etkin liderlik, sürekli geliştirme ve iyileştirme (Kaizen)”dir. 

Bilim objektiftir.

Pozitif (Olgusal) Bilimler: İlgilendikleri konuları deney yöntemiyle araştırırlar. Evrendeki deneye konu olabilen her olguyu incelerler. Konularının içine giren somut
varlık alanlarını incelerken genellikle tümevarım yöntemini kullanarak genellemelere ulaşırlar.

Dünya Sağlık Örgütü iş kazasını" önceden planlanmamış, çoğu kez kişisel yaralanmalara, üretimin bozulmasına yol açan bir olay" şeklinde tanımlar. Cevap A şıkkıdır.

Adam Smith’in 1776’da yayımladığı “Ulusların Zenginliği (The Wealth of Nations)” adlı eseridir. Smith’in kitabında öne sürdüğü görüş “milletlerin zenginliğinin insanların çalışmasına bağlı olduğudur.” Yani, zenginliğin asıl kaynağı emektir. 

Devam bağlılığında esas olan örgütte kalma ihtiyacıdır, çalışanlar örgüte bağlılık duymalarının ve örgütte kalmak istemelerinin temel nedeni, örgütte kalmaya ihtiyaç hissetmeleridir.

İnsan Kaynağı Devir Oranı, belli bir dönemde işten çıkanların oranını ifade etmektedir.

İnsan Kaynakları Yönetimi, çalışanların ihtiyaçlarını belirleyip gideren, çalışanların örgüt içindeki sorunlarını çözen ve onlara en uygun iş ortamı hazırlayan, örgütün rekabet gücünü artırmak amacıyla insan kaynaklarının nasıl sağlanacağı, nasıl istihdam edileceği ve nasıl yönetileceği ile ilgilenen bir süreçtir.

Hepsi de bu fonksiyonlardandır.