Epistemoloji Final 13. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
- Sağduyudan uzak görülmektedir.
- Gerekçelendirmeyi bir sistem içinde tanımlamaya çalışırlar
- Bağdaşımcı sistemler içinde algısal inançlar vardır
- Gerçekçi ontolojiyi savunanlara göre insanların sahip olduğu bağdaşım sistemleri rastgele inanç sistemlerini gerekçelendirebilirler
- Olgu ile zihin arasında neden-sonuç ilişkisine dayalı bir bağ vardır
Yukarıda bağdaşımcılara ilişkin verilen bilgilerden hangileri doğrudur?
II-IV ve V |
IV ve V |
I-II ve III |
I ve V |
II ve IV |
Bağdaşımclara göre olgu ile zihin arasında nedensel bir bağ vardır. “Gerçekçi” bir ontolojiyi savunanlar, insanların sahip olduğu bağdaşım sistemlerinin kolay kolay rastgele inanç sistemlerini gerekçelendirmeyeceğini öne sürmektedirler. Doğru cevap C'dir.
2.Soru
Aşağıdaki ifadelerden hangisi Rorty’e aittir?
Bizim ruhdan ziyade bedene sahip olan” ve “bu dünyaya ait” varlıklar olduğumuzu vurgular. |
Kanıt ve gerekçelendirme boyutunun ötesinde yer alan bir “doğru” kavramını kabul eder. |
18. Yüzyılda pragmacılığın önce gelen en önemli temsilcisi olarak görülmüştür. |
Esas olan eylem, yorumsal çeşitlilik ve insanlığın kendini geliştirmesidir. |
Toplum içindeki doğruların ortaya çıkması ile tarihsel olumsallıklar ve güç kavramı arasında sıkı bir ilişki olduğunu göstermiştir. |
Bizim ruhdan ziyade bedene sahip olan” ve “bu dünyaya ait” varlıklar olduğumuzu vurgulayan Nietzsche’dir. Rorty, 20.Yüzyılda pragmacılığın önce gelen en önemli temsilcisi olarak görülmüştür. Rorty ayrıca, kanıt ve gerekçelendirme boyutunun ötesinde yer alan bir “doğru” kavramına da karşı çıkmıştır. İnsanlar açısından hiçbir şeyin mutlak olmadığını düşünür. 20 yüzyılın Toplum içindeki doğruların ortaya çıkması ile tarihsel olumsallıklar ve güç kavramı arasında sıkı bir ilişki olduğunu gösteren düşür Foucault’tur.
3.Soru
Doğruluğun ortaya çıkması için hangi iki unsurun uyum içinde olması gerektiği sorusuna verilen yanıtlardan değildir?
Nesne – özne |
İdea – gerçeklik |
Zihin – cümle |
Önerme – olgu |
Dil – dünya |
Doğruluk ilişkisinin bir tarafında özneye ve öznelliğe ait olan şeyler (zihin, bilişsellik, düşünce, idea, inanç, cümle, önerme, dil), diğer tarafında ise nesneye veya nesnelliğe ait olan unsurlar (nesneler, gerçeklik, varlık, olgu) yer alır. Nesne-özne, idea-gerçeklik, önerme-olgu, dil-dünya doğruluğun ortaya çıkması için uyum içindedir. Zihin-cümle öznelliğe aittir.
4.Soru
- Temsilcilik
- Görüngücülük
- Deneycilik
- Gerçekçilik
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri algı felsefesi kapsamında öne sürülen temel felsefi görüşlerdendir?
I ve II |
II ve III |
III ve IV |
I, II ve III |
I, II ve IV |
Algı felsefesi kapsamında öne sürülen temel felsefi görüşler temsilcilik, görüngücülük ve gerçekçiliktir.
5.Soru
“Gerekçelendirilmiş doğru inanç bilgidir” Bu ifade ilk olarak aşağıdaki hangi filozof tarafından ele alınmıştır?
Descartes |
Platon |
Aristoteles |
Gettier |
Wittgenstein |
Bu tanım pek çok felsefeci tarafından ele alınmış olsa da onu ilk defa dile getiren Platon’dur.
6.Soru
Temsilcilik ile ilgili aşağıdaki ifadelerden hangisi doğrudur?
Zihnimiz nesnelerle doludur. |
“Deneyime başvurmaksızın metafizik bilgi edinilebilir” şeklinde ifade edilebilecek olan görüşe karşı çıkmakta haklıdır. |
Bilginin oluşumunun basit algısal verilerin birikmesi veya birbiriyle ilintilenmesi sonucu gerçekleşebileceğini varsaymışlardır. |
Nesnel nitelikler hem nesnelerdedir hem de zihnimizde temsil edilirler. |
Zihinsel durumlara sahip olduğumuz fikri yanlıştır. |
Algı zihinsel bir olaydır, ancak algının nesneleri zihnimizin işleyişinin ürünleri değildirler. Algı süreçleri sırasında zihinsel olanın zihinsel olmayanı temsil etmekte olduğudur. Burada not edilmesi gereken bir konu, “temsil etme” işlevinin gerçekleşmesi için temsil eden ve edilenin aynı türden varlıklar olmalarının şart olmadığıdır.
7.Soru
I. Aziz Anselm’in Ontolojik Kanıtı
II. Aziz Aquinas’ın Kozmolojik Kanıtı
Bu iki kanıtın dinsel bilgi anlamında ortak özelliği nedir?
Algısal verilere dayanan kanıtlar olması |
Tanrı’nın varlığını haklılaştırması |
Tanrı’nın var olduğuna dair ilk kanıtlama olmaları |
Tanrı’nın varlığının akılcı yöntemlerle, mantıksal yol izleyerek kanıtlanması |
Kanıtlayanların aziz olması |
Bu iki kanıtın ortak özelliği “Tanrı vardır” önermesinin doğruluğunun basitçe deneyimsel veya algısal olarak değil, akılsal olarak ve mantıksal düşünce zincirlerini izleyerek gösterilebileceği yönündedir. Felsefe tarihinde, tanrının varlığını mantıksal yöntemlerle göstermeye çalışan ve kesinlik iddiasıyla gelen iki önemli ispat bulunmaktadır.Pratik yaşamın olgularına ve deneyimlerine vurgu yapan akıl yürütmelerden farklı olarak, bu iki kanıt mantıksal bir düşünce zinciri izleyerek Tanrı’nın gerçekten olması gerektiğini göstermeye çalışır.
8.Soru
I. Thales
II. Wittgenstein
III. Aristoteles
IV. Hume
V. Demokritus
Yukarıda verilen düşürlerden hangileri doğalcılığı savunan düşünürlerdendir?
I, II, III |
II, III, IV |
I, II, IV, V |
I, III, IV, V |
I, II, III, IV, V |
Felsefede doğalcılığın köklerinin Thales, Anaximender, Heraklitus, Demokritus gibi Sokrates öncesi düşünürlere kadar gittiğine inanmaktadırlar. Doğalcılığın ilk temsilcisinin Aristoteles olduğunu düşünenler de vardır. Daha yaygın olarak kabul edilen görüş, David Hume’un epistemolojik anlamda ilk doğalcı olduğudur. Wittgenstein süpheciliği savunan düşünürdür.
9.Soru
“Acı çektirmek yanlıştır.” Bu ifade aşağıdaki bilgi türlerinden hangisine girmektedir?
Politik |
Apriori |
Etik |
Pratik |
Dinsel |
Yukarıdaki ifade etik bir önerme olup, bu bilgi de etik bir ilke olarak karşımıza çıkar ve etik bilgi türüne girer.
10.Soru
Temsilcilik ile ilgili aşağıdakilerden hangisi doğrudur?
Temsilcilik akımının savunucuları, algılarımızın kaynağının veya hedefinin algılardan ve bilgiden bağımsız bir şekilde var olan gerçeklik olduğunu iddia ederler. |
Bu akımın savunucuları temsili madde boyutunun kesinkes karşılığı olarak görür. |
Temsilcilik sanatsal bir akım olarak ortaya çıkmıştır. |
Temsilcilik deneyimciliğin aksini iddia eden felsefi görüşler içerir. |
Temsilciliğe göre algı zihinsel olayların dışında gerçekleşir. |
Temsilcilik akımının savunucuları, algılarımızın kaynağının veya hedefinin algılardan ve bilgiden bağımsız bir şekilde var olan gerçeklik olduğunu iddia ederler. Çünkü temsil gerçeğin zihindeki görüntüsüne işaret etmektedir.
11.Soru
Bağdaşımcılara göre "geriye gitme sorunu" nasıl çözümlenmektedir?
Temel algılara başvurarak
|
Belirli bir sistem içerisinde birbirlerine indirgenebilir olan önermeleri belirleyerek
|
Kendisi artık başka önermelerden türetilemeyen başlangıç önermelerine ulaşarak
|
Dünya içerisindeki fiziksel olgulara dayanarak
|
Öznelerin sahip olduğu inanç sistemleri içerisinde kalarak
|
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Searle’ün öne sürdüğü görüşlerden biridir?
Bir zihinsel temsil ancak başka zihinsel temsillerin varlığında anlamlandırılabilir bir zihinsel durumdur. |
Algılarımızın kaynağı bazen nesneler bazen de zihnimizde uyanan idealardır. |
Fiziksel dünyada zorunlu kanunlar egemen olsa da, ahlakın olanaklı olması insanların iradelerinin özgür olmasını gerektirir. |
Fiziksel evrende gerçekleşen her olayın bir sebebi vardır. |
Doğruluğundan emin olabileceğimiz tek bilgi algıların yanıltıcı olduğudur.İnsan bilgisinin temel kaynağı algı yoluyla edindiğimiz bilgi parçalarıdır. |
Algısal mekanizmalar aracılığıyla bilgi sahibi olabilmemiz iki ana gerçeğe sıkı sıkıya bağlıdır. Birincisi, zihinsel bir durumun anlamlandırılabilir bir deneyimsel olgu olması için o tür bir deneyimi yaşayan öznelerin pek çok başka zihinsel durumlara veya temsillere de sahip olması gerekir. ‹kincisi, temsil etme veya zihinsel resimler oluşturma gibi kapasitelerden veya bilgi türlerinden daha temel bir bilme türü, zihinsel temsilden ziyade bedenin işlevlerine ve bedenin öğrenmesine dayanan bilmelerdir.
13.Soru
Önermeye dair aşağıdaki ifadelerden hangisi doğru değildir?
Yazılmış olan cümlelerin kendileri fiziksel dünyaya ait somut şeylerdir. |
Cümlelerin ifade ettiği düşünceler veya içerikler ise önermeleri oluştururlar. |
Önermeler doğru veya yanlış olma kapasitelerine sahiptir. |
Önermeler her zaman somut ve gerçektir. |
Önerme veya dile getirilen iddia soyuttur. |
Önermeler ya da iddialar soyuttur. Cümleler olarak dile getirilmeleri onları somut kılmaz. Cümlenin kendisi somut olsa bile önerme ya da iddia doğru ve yanlış olabilme kapasitesi itibarıyla soyuttur.
14.Soru
Doğrunun yalnızca söylemin, zihinsel durumların, dilin ve önermelerin alanında ortaya çıkabileceğini savunan kuram hangisidir?
Gereksizlik Kuramı |
Görüngü Kuramı |
Bağdaşım Kuramı |
Yapısalcı Kuram |
Gerçeklik Kuramı |
Söylem, dil ve zihin gibi alanlar bağdaşımın ilkeleri arasındaki ilişkiler sonucunda doğruluk kuramını desteklemektedir.
15.Soru
İstanbul’daki bir insanın “Londra’da şu an yağmur yağıyor” inancı, aşağıdaki inanç türlerinden hangisine aittir?
Çıkarımsal inanç |
Temel inanç |
Varsayımsal inanç |
Doğrusal inanç |
Algısal inanç |
İstanbul’daki bir insanın “Londra’da şu an yağmur yağıyr” inancı çıkarımsal gerekçelendirmesi olan bir inançtır ve “çıkarımsal inanç” sınıfına girmektedir.
16.Soru
Descartes'ın felsefi sorgulamasında kullandığı şüphe türü aşağıdakilerden hangisidir?
Yöntemsel şüphe
|
Kategorik şüphe
|
Algının olmazlığı şüphesi
|
Yanılsama şüphesi
|
Bilimsel şüphe
|
17.Soru
Aşağıdaki ifadelerden hangisinin deneyimcilik bağlamında dışarıda kaldığı görülür?
Bilginin kaynağını duyu verileri ve algılara indirgeyen epistemolojik görüş deneyimciliktir |
Deneyimcilik mistik ve sezgisel bir kavramlar bütünüdür |
Algı, bitkilerin değil ama hayvanların gerçekleştirebileceği bir işlevdir |
Deneyimcilik kavramı Türkçe dilinde kullanılan deneycilik kavramı ile farklılık gösterir |
Deneycilik kavramı kök itibari ile deney ve deneye dayanan anlamlarına gelir |
Deneyimcilik mistik ve sezgisel bir kavramlar bütünü değildir. Aksine bu kavram deneyime, algılara ve duyusal verilere dayandırılan, bilginin temeline ise ancak bu yollarla varılabileceğine inanılan bir bütüne işaret etmektedir.
18.Soru
Ahmet, yılanların çok olduğu bir yerde karşısında duran kayanın altındaki nesneyi yılana benzemesine rağmen dal olarak görmek ister. Ahmet'in bu düşüncesi, inançlarımızın hangi yönüyle daha yakından bağlantılıdır?
Doğruluk |
Gerçeklik |
Güzellik |
Korku |
Sorgulanabilirlik |
İnsanlar dünyaya yönelik deneyimsel inançlarının mümkün olduğunca doğru olmasını tercih ederler. Dünyaya ilişkin inançlarımızın doğru olup olmadıklarını tam olarak bilemeyebiliriz ancak açıktır ki inançlarımızın doğru olmasını isteriz. Örnekte de Ahmet inancının doğru çıkmasını arzulamaktadır.
19.Soru
Aşağıdakilerden hangisi ‘etik bilginin olanaklılığı’ tezine yöneltilen ‘görecelik’ itirazının savlarındandır?
İnsan topluluklarının kabul ettiği ilkeler zamana ve mekâna bağlı olarak büyük değişimler göstermektedir. |
Etik yargı içeren bir cümle o cümleyi dile getiren kişinin duygularını, eğilimlerini ve tercihlerini aktarmaktan ibarettir. |
Etik cümleler doğru veya yanlış değildir ve bilginin konusu olamazlar. |
Etik yargı içeren bir cümle nesnel dünyaya dair bilgi taşımaz. |
Etik yargı içeren bir cümle öznel tercihleri yansıtır. |
Seçeneklerde A seçeneği dışındakiler, bilişsel olmama itirazının savlarıdır. A seçeneğinde ise görecelik itirazının savlarından biri dile getirilmiştir. Doğru cevap A seçeneğidir.
20.Soru
Aşağıda verilen kavram-alan eşleştirmelerinden hangisi doğrudur?
Doğru- metafizik |
Varlık- siyaset felsefesi |
Bilgi- ontoloji |
İdeoloji- metafizik |
Varlık- ontoloji |
“Varlık” kavramı metafizik veya ontolojinin, “bilgi” kavramı epistemolojinin, “ideoloji” kavramı ise öncelikli olarak siyaset felsefesinin ilgilendiği kavramlardır. Ancak “doğru” kavramı için bu türden basit bir kategorilendirme yapmamız olanaksızdır.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ