Estetik ve Sanat Felsefesi Ara 12. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Andy Warhol’un sanatın kitle kültüründen ayrılmasına savaş açtığı, ticari paketlemenin evde bulunabilecek türden dünyevi bir ürünü arzu edilebilir bir mala dönüştürülmesini yorumlaması ve bu nesnelerin ayrıca kişisel olmayan, ticarileştirilmiş tüketim toplumu içinde yaşadığımıza dikkat çekmek için olduğunu ileri sürdüğü eserinin adı nedir?
Danto kutuları |
Brillo heykeli |
Shot Marliyns |
Campbell’s soup |
Pop art |
Andy Warhol’un sanatın kitle kültüründen ayrılmasına savaş açtığı söylenir. Brillo heykeli, ticari paketlemenin evde bulunabilecek türden dünyevi bir ürünü arzu edilebilir bir mala dönüştürülmesini yorumlamaktadır. Bu nesneler ayrıca kişisel olmayan, ticarileştirilmiş tüketim toplumu içinde yaşadığımıza dikkat çekmektedir. O hâlde Brillo Kutuları’nı sanat yapan şey bir sanat kuramı olacaktır.
2.Soru
Biçimi “A, B’dir” şeklinde olan “Hamlet müthiş bir oyundur “ (Hamlet’i bir değer ölçeğine yerleştiriyorum); “Hamlet müthiştir çünkü ahlaksal olarak karmaşıktır”. (Ahlaksal karmaşa özelliğinin Hamlet’i değerli kılan bir özellik olduğunu söylemiş oluyorum.) şeklinde örneklenebilecek yargı, ne tür bir estetik yargıdır?
Karşılaştırmalı yargılar |
Mutlak yargılar |
Estetik deneyim yargıları |
Tipik olarak estetik bir terim kullanan estetik yargılar |
Estetik bir terim kullanmayan estetik yargılar |
Biçimi “A, B’dir” olan mutlak yargılar. Örnek: “Hamlet müthiş bir oyundur “ (Hamlet’i bir değer ölçeğine yerleştiriyorum); “Hamlet müthiştir çünkü ahlaksal olarak karmaşıktır”. (Ahlaksal karmaşa özelliğinin Hamlet’i değerli kılan bir özellik olduğunu söylemiş oluyorum.) Verdiğimiz ikinci örnek birincisine göre daha belirli bir yargıda bulunmaktadır. Eğer daha da fazlasını dile getirmek istiyorsam da sözünü ettiğim ahlaksal karmaşayı oluşturan özelliklerden bahsedebilirim. Örneğin, Hamlet’in babasının hayaletiyle konuştuktan sonra öç alma olayına hemen girişmemesi, Hamlet’in kararsızlığının karakterinden mi yoksa nesnel koşullardan mı ileri geldiğinin tam olarak belli olmaması gibi. Her iki örneği de mutlak yargı örneği olarak verdik. Belirtmemiz gerekir ki buradaki “mutlaklık” bağlamından bağımsız bir mutlak gerçeklik, mutlak değer anlamında bir mutlaklık değildir. “Mutlak yargılar, kendilerine karşı çıkılamaz ya da söylenebilecek son sözler anlamında mutlak değildir.” Townsend’in sözünü ettiği türden mutlaklık, dikkatimizi ayrıntılara yönelterek yargılarımızı bir temele dayandırmamız anlamında bir mutlaklıktır. Hem karşılaştırmalı hem de mutlak yargılar eleştirel yargılardır. Buna göre bu tür yargılar hem nesnenin çözümlenmesinde hem de olguların değerlerle ilişkilendirilmesinde yardımcı olurlar.
3.Soru
Aşağıdakilerden hangisi John Dewey’in 1958’de yayımlanmış “Art as Experience” (Deneyim olarak Sanat) başlıklı yapıtında sözü geçen, estetik deneyime yüklenmiş temel karakterlerdir?
Birlik-tamamlanmışlık |
Algı-algının nesnesi |
Çirkinlik-kasvetlilik |
Sıkıcılık-kasvetlilik |
Biçimcilik-bağlamcılık |
John Dewey 1958 de yayımlanan Art as Experience (Deneyim olarak Sanat) adlı yapıtında estetik deneyime iki temel karakter yükler. Bunlardan ilki “birlik” ve “tamamlanmışlık”tır. Bu iki nitelik olmadan deneyim oluşamaz. Dewey’e göre estetik deneyimin ikinci karakteri daha ziyade anlama yetilerimizle ilgilidir. Buna göre estetik deneyim için el ve göz yalnızca araçtırlar. Estetik deneyim denilen deneyim el ve gözün ötesinde gerçekleşir. Sorunun doğru cevabı “birlik-tamamlanmışlık” seçeneğidir
4.Soru
Aşağıdakilerden hangisi “Estetik deneyimi herkes yaşar mı yoksa bu deneyim yalnızca belirli bir beğeniye sahip, kendini yetiştirmiş kişiler tarafından mı yaşanabilir?” sorusuna David Hume ve sonrasında Frank Sibley'in verdiği cevaplardan biri olamaz?
Aynı nesne karşısında bazılarının estetik deneyim yaşadıklarını bazılarınınsa yaşamadıklarını savunmuşlardır. |
Onlara göre yalnızca beğenisi olan ya da özel bir tür duyarlılığı olan kişiler bu deneyimi yaşayabilmektedirler. |
Hume, tüm insanların aynı şekilde yetenekli birer uzman olmadıklarını ve sadece duyarlı, dikkatli, açık fikirli, zihni açık, eğitimli, deneyimli insanların örneğin iyi bir şiiri kötü bir şiirden ayırabileceğini iddia etmiştir. |
İzleyici burada oldukça etkin ve özel bir konumdadır. |
Estetik deneyime iki temel karakter yükler. Bunlardan ilki “birlik” ve “tamamlanmışlıktır."Estetik deneyimin ikinci karakteri daha ziyade anlama yetilerimizle ilgilidir. |
Bu soru ortada bir deneyim olduğunu kabul etmekte ancak bu deneyimin herkes tarafından değil de belirli bir kesim tarafından yaşanabilme olasılığını da düşünmemize yol açmaktadır. Nitekim David Hume (1759) ve sonrasında Frank Sibley (1959) aynı nesne karşısında bazılarının estetik deneyim yaşadıklarını bazılarınınsa yaşamadıklarını savunmuşlardır. Onlara göre yalnızca beğenisi olan ya da özel bir tür duyarlılığı olan kişiler bu deneyimi yaşayabilmektedirler. Hume, tüm insanların aynı şekilde yetenekli birer uzman olmadıklarını ve sadece duyarlı, dikkatli, açık fikirli, zihni açık, eğitimli, deneyimli insanların örneğin iyi bir şiiri kötü bir şiirden ayırabileceğini iddia etmiştir. Anlaşıldığı üzere izleyici burada hiçbir şekilde edilgen bir konumda değildir. Tam tersine oldukça etkin ve özel bir konumdadır. Bu sıraladığımız özelliklere yüksek derecede sahip olan kişiler “ideal eleştirmenler”dir ve geri kalan bizler güzellik konusunda onlara uymalıyızdır. Demek ki bu ideal eleştirmenler yalnızca estetik deneyim yaşayabilmekle kalmıyorlar bir de genelden farklı olarak vardıkları estetik yargılar kabul edilebilir yargılar oluyor.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Dabney Townsend'in belirlediği estetik yargı türlerinden birisi değildir?
Subjektif yargılar |
Karşılaştırmalı yargılar |
Mutlak yargılar |
Eleştirel Yargılar |
Estetik deneyim yargıları |
Dabney Townsend'e göre üç tür estetik yargı vardır: Karşılaştırmalı yargılar, mutlak yargılar ve estetik deneyim yargıları.
6.Soru
Weitz'in sanatın yanlış anlaşılmasıyla ilgili yaptığı saptamalarda yer alan "Sanat kavramını ................ bir kavram olarak değerlendiremeyiz çünkü sanat ............... bir kavramdır" ifadesindeki boşluklara sırasıyla hangi kavramlr gelmelidir?
açık, kapalı |
kapalı, açık |
nötr, açık |
kapalı, nötr |
nötr, açık |
Weitz'in sanatın yanlış anlaşılmasıyla ilgili yaptığı saptamalarda "Sanat kavramını kapalı bir kavram olarak değerlendiremeyiz çünkü sanat açık bir kavramdır" demiştir.
7.Soru
Levinson'a göre herhangi bir sanat tanımında mutlaka yer alması gereken kavram hangisidir?
Duyarlılık |
Derinlik |
Kışkırtıcılık |
Tarihsellik |
Özgünlük |
Levinson'a göre, sanatın zorunlu olarak geriye -yani geçmişte olmuş olanlara- bakan bir şey olduğu sanatın tanımında olmalıdır. Bu "d" seçeneğinde yer alan "tarihsellik" kavramına tekabül eder.
8.Soru
Aşağıdakilerden hangisi sanatın etik değerlendirilmesinde kullanılan özerkçilik (otonomizm) görüşünün bir özelliğini ortaya koymuştur?
Ahlaki kategorilerin sanata uygulanmasının uygunsuz olduğu görüşü |
Sanatın estetik değerinin ahlaki değerince belirlenmesi ya da ona indirgenmesi gerekliliğinin savunulması |
Soyut varlıklarla somut varlıkların aynı özelliklere sahip olmalarının nasıl olanaklı kabul edilebileceğinin tartışılması |
Bir kısım ya da tüm sanat varlıklarının soyut varlıklar olarak kabul edilmesi |
Sanat yapıtlarının ortaya koyulmasında hayal gücünün şart olduğu görüşü |
Sanatla etik arasındaki ilişkiyi araştıran çalışmalar genel olarak sanatın etik eleştirisi adı altında yapılmaktadır. Sanatın etik eleştirisi, sanatın yorumlanması ve değerlendirilmesinde etik unsurların dâhil edilmesi (Peek 2005) ya da bir eserin sanatsal açıdan değerlendirilirken etik statüsü ya da değerinin dikkate alınması eleştirisidir (Giovannelli 2007: 117). Sanatın etik değerlendirmesi genel olarak iki karşıt felsefi duruşu doğurmuştur: Ahlakçılık (moralizm) ve özerkçilik (otonomizm) (estetikçilik). Ahlakçılık, sanatın estetik değerinin ahlaki değerince belirlenmesi ya da ona indirgenmesi gerektiğini savunur. Özerkçilik ya da estetikçilik ise ahlaki kategorilerin sanata uygulanmasının uygunsuz olduğu görüşündedir. Sorunun doğru cevabı “ahlaki kategorilerin sanata uygulanmasının uygunsuz olduğu görüşü” seçeneğidir.
9.Soru
Sanatı yaşamın bir yansıması olarak sanatın en önemli işlevini gerçeği yansıtması şeklinde gören kuram aşağıdakilerden hangisidir?
Biçimci |
Duygucu |
Yansıtmacı |
Sezgici |
İradeci |
Platon’la birlikte başlamış ve onsekizinci yüzyıla kadar da önemini korumuştur. Bu kuram sanatı yaşamın bir yansıması olarak sanatın en önemli işlevini gerçeği yansıtması olarak gördüğü için yansıtmacı kuram; gerçekteki nesnelerin temsil edilmeleri anlamında da temsilci kuram olarak da anılır. Doğru cevap C şıkkıdır.
10.Soru
Platon’un Devlet adlı meşhur eserinden şu bölüm epistomoloji konusunun özüne açıklık getirmektedir: “İstersen bir ayna al eline, dört bir
yana tut. Bir anda yaptın gitti güneşi, yıldızları, dünyayı, kendini, evin bütün eşyasını, bitkileri, bütün canlı varlıkları. -Evet görünürde varlıklar yaratmış olurum, ama hiçbir geçerliliği olmaz bunların. -İyi ya, tam üstüne bastın, işte düşüncemin; çünkü bu türlü varlık yaratan ustalar arasına ressamı da koyabiliriz değil mi?” Bu alıntıdan anlaşılacağı üzere iki dünya söz konusudur: Aynanın dışındaki dünya (gerçek nesneler dünyası) ve aynanın içindeki dünya (gerçek olmayan nesneler dünyası). Platon, aynanın içinde görünen nesnelere hangi adı vermiş ?
Mimesis |
Usçu |
Eidola |
Episteme |
Guernica |
Platon’un Devlet adlı meşhur eserinden şu bölüm epistomoloji konusunun özüne açıklık getirmektedir: “İstersen bir ayna al eline, dört bir yana tut. Bir anda yaptın gitti güneşi, yıldızları, dünyayı, kendini, evin bütün eşyasını, bitkileri, bütün canlı varlıkları. -Evet görünürde varlıklar yaratmış olurum, ama hiçbir geçerliliği olmaz bunların. -İyi ya, tam üstüne bastın, işte düşüncemin; çünkü bu türlü varlık yaratan ustalar arasına ressamı da koyabiliriz değil mi?” Bu alıntıdan anlaşılacağı üzere iki dünya söz konusudur: Aynanın dışındaki dünya (gerçek nesneler dünyası) ve aynanın içindeki dünya (gerçek olmayan nesneler dünyası). Platon, aynanın içinde görünen nesnelere Eidola adını vermiştir. Dolayısıyla cevap C şıkkıdır.
11.Soru
Güzel, hoş, narin, duygusal, zarif, gösterişli, çirkin, yüce, çocuksu gibi pek çok
özelliği, sanatçı-sanat yapıtı-izleyici ilişkisini ve genel olarak sanatın neliğini
araştıran felsefe alanı hangisidir?
Felsefi Estetik |
Felsefi Bakış |
Felsefi Düşünme |
Felsefi Okuma |
Felsefi Mantık |
Güzel, hoş, narin, duygusal, zarif, gösterişli, çirkin, yüce, çocuksu gibi pek çok
özelliği, sanatçı-sanat yapıtı-izleyici ilişkisini ve genel olarak sanatın neliğini
araştıran felsefe alanı felsefi estetiktir. doğru cevap a şıkkıdır.
12.Soru
Yunancadan kabul edilen mimetik sanat kuramı seçeneklerden hangisine karşılık gelir?
Öykünmecilik |
Biçimcilik |
Duyguculuk |
Sezgicilik |
İstenççilik |
En eski ve uzun süre etkili olmuş kuram öykünmecilik/taklitçilik ya da Yunancadan kabul edildiği biçimiyle mimetik sanat kuramıdır. Bu kuram Platon’la birlikte başlamış ve onsekizinci yüzyıla kadar da önemini korumuştur.
13.Soru
Felsefi düşünmede karşımıza çıkan temel sanat kuramları arasında yer almayan seçenek hangisidir?
Öykünmecilik |
Biçimcilik |
Duyguculuk |
Sezgicilik |
Uzlaşımcılık |
Felsefi düşünmede karşımıza çıkan temel sanat kuramları öykünmecilik, biçimcilik, duyguculuk, sezgicilik ve istenççiliktir.
14.Soru
Sanatı bilgi kaynağı olarak gören ilk filozoflar kimdir?
Socrates ve Platon |
Platon ve Aristoteles |
Aristoteles ve Eflatun |
Spinoz ve Aristoteles |
Hegel ve Marks |
"Sanat bilginin kaynağı olabilir mi?" ve "Sanat bize bir şeyler öğretebilir mi?" sorularına genel olarak iki ayrı uçta yanıtlar gelmiştir. Sanatın bir şeyler öğretebildiğini iddia edenler ve sanatı bilgi kaynağı olarak ele alan ilk filozoflar Platon ve Aristetoles'tir. Doğru cevap B'dir.
15.Soru
“Güzellik nedir?” sorusunu ilk kez soran, ancak soruyu yalnızca metafizik bir çerçevede yanıtlayan filozof aşağıdakilerden hangisidir?
Alexander G. Baumgarten |
Platon |
Aristoteles |
Tertullianus |
Georg Wilhelm Friedrich Hegel |
Platon’da gördüğümüz gerek “güzel üzerine düşünme” gerek “sanat üzerine düşünme”, onun varlık ve evren anlayışıyla iç içe geçmiş düşüncelerden ibarettir. “Güzellik nedir?” sorusu ilk defa Platon’la birlikte sorulmuş olsa da bu soru metafizik bir çerçevede yanıtlanan bir soru olmuştur.
16.Soru
Felsefi düşünmede karşımıza çıkan temel sanat kuramlarından hangisi mimetik sanat kuramı olarak adlandırılır?
İstenççilik |
Sezgicilik |
Duyguculuk |
Biçimcilik |
Öykünmecilik |
Felsefi düşünmede karşımıza çıkan temel sanat kuramları öykünmecilik, biçimcilik, duyguculuk, sezgicilik ve istenççiliktir.
17.Soru
İngiliz felsefeci Collingwood Sanatın İlkeleri (1938) adlı eserinde hangi görüşü ortaya koyarak fiziksel nesne görüşüne karşı çıkmıştır?
Tikel varlıklar |
Tekil varlıklar |
Çoklu varlıklar |
Hayali varlık |
Soyut varlık |
İngiliz felsefeci Collingwood Sanatın İlkeleri (1938) adlı eserinde hayali varlık görüşü adı verilen bir görüşü ortaya koyarak fiziksel nesne görüşüne özellikle iki açıdan karşı çıkmıştır.
18.Soru
Sergi düzenleyicisi veya sergilerde sanat yönetmenliğine ne ad verilir?
Küratör |
Sanat |
Sanatçı |
Eleştirmen |
Galeri |
Küratör, sergi düzenleyicisi ya da sanat yönetmenliği olarak ifade edilebilir.
19.Soru
Sanatın .....................koşullardan yola çıkarak tanımlanamaz olduğunu savunan ve Weitz’ın görüşüne benzer bir görüşü savunan felsefecilerden biri Amerikalı sanatçı ve estetikçi Paul Ziff (1920-2003) dir.Cümlede boş yere hangi şık gelmelidir?
Gerekli ve olumlu |
Yeterli ve sebepsiz |
Yaratıcı ve bağımsız |
Zorunlu ve yeterli |
Sayısız ve süresiz |
Sanatın zorunlu ve yeterli koşullardan yola çıkarak tanımlanamaz olduğunu savunan ve Weitz’ın görüşüne benzer bir görüşü savunan felsefecilerden biri Amerikalı sanatçı ve estetikçi Paul Ziff (1920-2003) dir.
20.Soru
Estetik bir tutumla estetik deneyim yaşayan, estetik nesneleri değerlendiren, yorumlayan, eleştiren kişiye ne ad verilir?
Estetik süje |
Estetik obje |
Estetik haz |
Estetik özne |
Estetik deha |
Estetik özne, estetik bir tutumla estetik deneyim yaşayan, estetik nesneleri değerlendiren, yorumlayan, eleştiren kişidir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ