Duran varlıkların yönetimi duran varlıkların yenilenmesini, duran varlıkların işletme dışı bırakılmasını, faaliyetin durdurulmasını ya da duran varlıkların satışını, yatırımların azaltılmasını, işletmenin piyasa değerini ve işletmenin kârlılığını etkileyen önemli kararları içermektedir. Amaç, bu tür kararlarla, işletmenin piyasa değerini yükseltmektedir. Nakde dönüşme süresi ise çalışma sermayesini etkileyen bir faktör olup dönen varlıklarla ilgilidir.

Bir yatırım projesinin gerektirdiği giderler ve sağlayacağı para girişi, diğer yatırım projelerinin kabul veya reddinden etkilenmiyorsa bu yatırım projesi bağımsız olarak nitelendirilmektedir. Bir yatırım kararı, diğer bir yatırımdan beklenen faydayı artırıyorsa ya da diğer yatırımın sağlayacağı yarar aynı kalmak koşuluyla söz konusu yatırımın harcama tutarını azaltıyorsa bu yatırım, diğerlerinin tamamlayıcısı olarak nitelendirilmektedir. Bir yatırımın yapılması, başka bir yatırımın sağlayacağı yararı azaltıyor ya da sağlanacak yarar aynı kalmakla beraber söz konusu yatırımın harcama tutarını yükseltiyorsa bu durumda ikinci yatırım, diğerinin ikamesi olarak nitelendirilmektedir. Almaşık yatırımlar, ikame yatırımlarının bir aşırı uç halidir. İkinci bir yatırım projesi kabul edildiğinde, birinci yatırımın sağlayacağı yarar tamamen ortadan kalkıyor ya da yatırım önerisinin kabul edilmesi durumunda, diğer yatırımın teknik olarak gerçekleştirilmesi olanaksız hâle geliyorsa bu iki yatırım, almaşık olarak nitelendirilmektedir. Bir tesisin tamamının ya da bir kısmının belirli bir süre için kullanım hakkına sahip olunması ile gerçeklesen yatırımlara finansal kiralama yatırımları adı verilmektedir.

Arbitraj fiyatlandırma modeli, tek fiyat yasasına dayanır. Odak noktası, yatırım fırsatlarının dış faktörlerden nasıl etkileneceği konusudur.

Finansal Planlama faaliyetinde temel uygulama bütçelerdir. Finansal planlama faaliyeti çerçevesinde nakit akımlarına ilişkin bütçeler yapılmaktadır. Bir işletmede nakit giriş-çıkışları anlamında nakit akımlarına neden olan işlemler üç grupta toplanmaktadır:
- Satışlardan kaynaklanan nakit akımları
- Faaliyetlerden kaynaklanan nakit akımları,
- Finansmandan kaynaklanan nakit akımları
- Bir işletmede nakit giriş-çıkışları anlamında nakit akımlarına neden olan işlemler satışlardan, faaliyetlerden ve finansmandan kaynaklanan nakit akımlarıdır. Rekabet koşulları ve teknoloji ve tüketici davranışları nakit giriş-çıkışları anlamında nakit akımlarına neden olan işlemler grubunda değil, daha genel anlatımlardır.

İşletmelerin bankalarla kredi ilişkisi genellikle sekiz aşamada gerçekleşmektedir. Bunlar;
• Kredi talebi ve ön görüşme,
• Mali tabloların analizi ve istihbaratı,
• Kredi değerliliğinin ölçülmesi ve kredinin yapılandırılması,
• Kredi teklifi ve değerlendirilmesi,
• Belgeleme ve teminatlandırma,
• Kredinin kullandırılması,
• Kredinin izlenmesi,
• Kredinin kapatılmasıdır.

Temel planlama ve bütçeleme ilkeleri arasında subjektiflik ilkesi yer almamaktadır.

Net İşletme Sermayesi: İşletmenin dönen varlıkları ile kısa süreli borçları arasındaki farktır.

Hem portföye giren menkul kıymetlerin hem de portföyün riskinin ölçülmesinde standart sapma, varyans ve değişkenlik (varyasyon) katsayısı kullanılır. Portföyü oluşturan menkul kıymetlerin arasındaki ilişkinin belirlenmesinde ise kovaryans ve korelasyon katsayısı kullanılır.

Finansman bonosu, kısa vadeli finansal kaynak gereksinimlerini karşılamak için, genellikle büyük işletmeler tarafından ihraç edilen kısa vadeli ve teminatsız borç senetleridir.

Yatırım kararlarının alınmasında, belki hiçbir etmen kararın dayanağını oluşturan sağlıklı veriler, bilgiler ve tahminler kadar önemli olmamaktadır. Bir yatırım önerisinin değerlendirilebilmesi için en az aşağıda sıralanan bilgi ve verilere gereksinim duyulmaktadır:
- Yatırım harcamalarının tutarı
- Yatırımın işletmeye sağlayacağı yararlar ve zamana dağılımı
- Yatırımın ekonomik ömrü
- Yatırımın ekonomik ömrü sonundaki hurda değeri
- Yatırımlardan beklenen getiri oranı
Bu listeden de anlaşılacağı üzere yatırım kararının alınması için gerekli veriler seçeneklerde verilen tüm verileri kapsamaktadır.

Uzun süreli bir planlama aracı olan proforma fon akım tablosu planlanan dönem için işletmeye ilişkin su bilgileri ortaya koymaktadır;
- Gelecek dönemlerde sağlanabilecek kaynaklar
- Planın kapsadığı dönem içindeki kaynak gereksinimi
- İşletmenin ürettiği kaynakların ihtiyaçlar için yeterli olup olmadığı
- Kaynak ihtiyacı varsa hangi yollarla karşılanacağı.
- Proforma fon akım tablosunun hazırlanması için proforma bilanço, proforma gelir tablosu, işletmenin kâr dağıtım politikası bilgisine ve işletmenin imzalamış olduğu kredi sözleşmelerinin bilgisine ihtiyaç duyulmaktadır. İşletmenin kar/zarar durumu proforma gelir tablosunda; işletmenin öz sermaye durumu ve faaliyetlerden sağlanacak kaynakların tahmini ise proforma bilanço tablosunda yer alır.

Satış Gelirlerinin Dalgalanma Derecesi: Genel ekonomik durum başta olmak üzere, üretimin mevsimlik olması, satışların belirli dönemlerde yoğunlaşması satış gelirlerinde dalgalanma meydana getirmektedir. Bu dalgalanmalar, istikrarsızlığa ve belirsizliğe neden olacağından, çalışma sermayesi ihtiyacını artırmaktadır.

Planlamanın yararlı olabilmesi için aşağıdaki hususların dikkate alınması önerilmektedir. Bunlar;
• Planlamanın bir amaç değil, bir araç olduğu gözden kaçırılmamalıdır.
• Planlama değişen koşullara uyum sağlamalı, sıklıkla gözden geçirilmelidir.
• Alt düzey yöneticiler ve uygulamacılar da planlama sürecine katılmalıdır.
• Planlama işletmenin durumuna göre değişik özellikler gösterebilmelidir.
• Stratejik planlama ile stratejik düşünce birbirine karıştırılmamalıdır.
• Planlamanın bir amacı da başarılı sonuçlar verecek stratejiler geliştirmektir.

İşletmelerde çalışma sermayesine yatırımı etkileyen yatırım döngüsü ham maddelerin satın alınmasıyla başlamaktadır. Ham madde alımları için yapılacak ödemeler için geçen süre “Ticari Borçların Ödenme Süresi”dir. Ham maddeler kullanılarak mamul haline dönüştürülür. Stoklara ilk yatırımla satış tarihi arasında geçen süreye “Stokta Geçen Süre”; satış tarihi ile işletmeye yapılan ödemelerin tarihi arasında geçen süreye de “Ticari Alacakların Tahsil Süresi” denir. İlk ham maddelerin alımıyla son ödemeler arasındaki süre “Toplam Süre”dir. Bu süre, stok ve alacak dönemlerinin toplamına eşittir. Ancak nakdin bağlandığı net süre, işletmenin faturalarını ödeme süresi düşülerek bulunur. İşletmenin ham madde için yaptığı ödemeler ile müşterilerden tahsil ettiği ödemeler arasındaki zaman uzunluğuna “Nakde Dönüşme Süresi” denir.

En genel şekliyle ifade edilecek olursa finans, belirsizlik koşulları altında para tahsisinin nasıl yapılacağına karar verme sürecini içeren ekonomik prensiplerin bir uygulaması olarak ifade edilebilir.

İşletmenin amaçlarını belirlemek, planlamanın en temel amaçlarından birisidir. Bu amaçlar, gerçekçi ve ulaşılabilir olmalıdır. Büyüklüğü ne olursa olsun finansal planlama tüm işletmeler için temel bir faaliyettir. Bunun arkasında işletmenin ileriye dönük faaliyetlerinin finansal planlama ile şekillendirilmesi yatmaktadır. Finansal planlama, işletmenin gelecekte bir bütün olarak bulunmayı hedeflediği konumu ifade etmektir. Finansal planlama ile gelecekte ortaya çıkabilecek para giriş ve çıkışlarının belirlenmesine çalışılmaktadır.

Finansal planlama yapılmasını etkileyen unsurlar; satışların tahmini, proforma finansal tablolar, yatırım tutarının belirlenmesi, finansal kaynak ihtiyacının belirlenmesi, ekonomik varsayımlar şeklinde sıralanabilir.

Ticari krediler, satıcı kredileri şeklinde de ifade edilmektedir. Ticari krediler, işletmeler tarafından en yaygın biçimde kullanılan kısa vadeli finansal kaynaklardan birisidir. Ticari krediler, işletmelere satıcılar tarafından sağlanmaktadır.

Kısa vadeli fonlar, işletmelerin en fazla 1 yıl vadeli borçlarını ifade etmektedir.

Soruda işletmelerin bankalarla olan kredi ilişkisine ilişkin 8 aşamadan biri olan “Kredi Değerliliğinin Ölçülmesi ve Kredi Yapılandırılması” aşaması tanımlanmıştır.