Hadis Final 6. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
I. Hadisteki râvi hatalarını ortaya çıkarmak II. Hadisin sahih, zayıf ya da uydurma olduğunu belirlemek III. Hadisten hüküm çıkarmak Yukarıdakilerden hangisi hadis tenkidinin amaçları arasında yer alır?
Yalnız I
|
Yalnız II
|
I ve II
|
II ve III
|
I, II ve III
|
2.Soru
Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Hz. Peygamberin sünnetinin farklı coğrafyalarda yaşayan milletleri birleştirici bir faydasından söz edilmektedir?
Farklı tasavvurlara sahip bir kesimin doğması |
Daha özgür bir çevre oluşturması |
Ortak zihni durum dağlaması |
İçe kapalı bir toplum yapısı meydana getirmesi |
Refah bir ortam getirmesi |
Farklı şartlarda ve farklı coğrafyalarda yaşayan müslümanlar arasındaki kültür birliğini, ortak zihnî tutum ve hayat tarzını sağlayan yegâne şey, Hz. Peygamber’in Sünneti’dir.
3.Soru
’’Şuzûz ‘’ ne demektir?
Kusur
|
Noksan
|
Aykırılık
|
İllet
|
Gizli |
’’Şuzûz’’ kelimesi hadisin sened veya metin açısından aynı veya benzer muhtevadaki diğer rivayetlere aykırılık anlamı taşır.
4.Soru
Bir gün Hz. Peygamber eşlerinden birisine gizli bir şey söylemiş ve aralarında kalmasını tembihlemişti. Fakat o, bu sırrı Peygamber’imizin bir diğer eşiyle paylaştı. Hz. Peygamber durumu ilk eşine söyleyince o da “Sana bunu kim söyledi” diye şaşkınlığını dile getirdi. Buna karşılık Hz. Peygamber “Bilen ve her şeyden haberdâr olan Allah” cevabını vermiştir. Hz. Peygamber’in gizli bir şey söylediği eşi kimdir?
Hatice
|
Mariye
|
Hafsa
|
Aişe
|
Zeyneb |
Hz. Peygamber’e Kur’ân dışında da vahiy geldiğini gösteren âyet ana hatları ile şu şekildedir: Bir gün Hz. Peygamber eşlerinden birisine (Hz. Hafsa) gizli bir şey söylemiş ve aralarında kalmasını tembihlemişti. Fakat o, bu sırrı Peygamber’imizin bir diğer eşiyle (Hz. Aişe) paylaştı. Hz. Peygamber durumu ilk eşine söyleyince o da “Sana bunu kim söyledi” diye şaşkınlığını dile getirdi. Buna karşılık Hz. Peygamber “Bilen ve her şeyden haberdâr olan Allah” cevabını vermiştir.
5.Soru
aşağıdakilerden hangisi Hz. Peygamber'den Abdullah b. Abbas'ın rivayet ettiği hadis-i şerifte Allah katında müslümanların rahmete en uzak olan üç grubundan birisidir?
Harem bölgesinde haksızlık yapıp günah işleyen mülhid |
zekatı vermeyenler |
cihada katılmayanlar |
kumar oynayanlar |
misafirlerine ikram etmeyenler |
Abdullah b. Abba^s (r.a.)’ın rivayet ettiğine göre, bir keresinde şöyle buyurmuşlardır: “Allah katında müslümanların rahmete en uzak olanı şu üç gruptur: Harem bölgesinde haksızlık yapıp masiyet işleyen (mülhid); İsla^m döneminde ca^hiliyye yol ve a^detlerini/sünnetini arayan (mübtağ) ve haksız yere kanını dökmek için masum bir insanın peşini kovalayan (muttalıb)
6.Soru
Hadis-i şerife göre eş seçiminde kadın hangi özelliğine göre bir tercih yapılması önerilmektedir?
Malı |
Dindarlığı
|
Soyu
|
Nesebi
|
Güzelliği |
Toplumun çekirdeğini oluşturmaya niyetlenen bir insan için, hayat boyu beraber olacağı eşini seçerken dikkatli davranması, hayırlı ve faziletli olanı bulmaya özen göstermesi, aile fertlerinin gelecekteki mutluluğu için son derece önemlidir. Bu noktaya işaret eden Hz. Peygamber (s.a.v.); “Kadın dört sebepten biri için alınır: malı, soyu, güzelliği ve dindarlığı. Sen (diğerlerini geç), dindar olanı seç. (Aksi halde) sıkıntıya düşersin” (Buhârî, Nikâh 16, hadis no:4802; Müslim, Radâ’ 15, hadis no: 1466) buyurmuşlardır.
7.Soru
İsnad zincirleri tetkik edilerek hadislerin Hz. Peygamber’e ulaşmasının ele alındığı ilme ne ad verilir?
Rivâyetü’l-hadis
|
İlmihal
|
Dirâyetü’l-hadîs
|
Fıkhü’lhadis
|
Kelam |
Hadislerin Hz. Peygamber’e –sallallâhü aleyhi ve sellem- âidiyeti meselesi ile onların doğru anlaşılması ve yorumlanması, hadis ilminin iki temel unsurudur. Bu iki unsurun birincisi rivâyetü’l-hadîs, ikincisi ise dirâyetü’l-hadîs ilmi adını alır. Rivâyetü’l-hadis ilminde, isnad zincirleri tetkik edilerek hadislerin Hz. Peygamber’e ulaşması ele alınır. Dirâyetü’l-hadîs ilminde ise hadis metinlerinin mana ve maksatlarının anlaşılması (fehm), hüküm ve hikmetlerinin çıkarılması (istinbat) söz konusu edilir.
8.Soru
“Ey ilim sahipleri, ilimle amel ediniz! Âlim; önce bilen, sonra amel eden ve ilmi ameline uygun düşen kimsedir” diyerek ilim adamını tarif eden sahabi kimdir?
Abdullah b. Mes’ud
|
Ömer b. Abdilaziz
|
Ebu’d-Derdâ
|
Hz. Ali
|
Muâz Cebel |
“İlim şehrinin kapısı” olan Hz. Ali (r.a.)’nin, tasnif dönemi hadis kaynaklarında geçen “ilim adamı” tarifi son derece önem arzetmektedir: “Ey ilim sahipleri, ilimle amel ediniz! Âlim; önce bilen, sonra amel eden ve ilmi ameline uygun düşen kimsedir”.
9.Soru
- Hadisin metin kısmını nakleden raviler
- Metnin muhtevası
- Ravilerle karşılaştırma
- Sened üzerine inceleme.
Yukarıdakilerden hangisi ya da hangileri sende tenkidini oluşturmaktadır?
I ve II |
I ve III |
II ve IV |
I, III ve IV |
I ve IV |
Hadisin metin kısmını nakleden raviler ve sened üzerindeki inceleme "sened tenkidi"ni oluşturmaktadır.
10.Soru
Dinde uygulama ve ahlâk haline getirilip izlenen yol ve hadislerde ifadesini bulan nebevî yönteme ne ad verilir?
Ayet
|
Mübah |
Farz
|
Sünnet
|
Hadis |
Hadis, Hz. Peygamberin sözü, fiili, takriri yani, sahâbenin yaptığını görüp de reddetmediği tutum ve davranışları, yaratılışı (fıtrî-fizyolojik özellikleri) veya ahlâkı ile ilgili intikal eden her türlü bilgi demektir. Sünnet ise, dinde uygulama ve ahlâk haline getirilip izlenen yol ve hadislerde ifadesini bulan nebevî yöntemdir.
11.Soru
- İslâm inancı getirmiş olduğu gayet kapsamlı ve tutarlı bir varlık telakkîsi ile Müslümanlara yeni bir ben-idrâki sunmuştur.
- Özgün ben-idrâki ve ilmî önderlik prototipi, yalnızca o güne kadar ortaya çıkan bilgi birikiminin yeniden örgülendirilmesini sağlamıştır.
- İslâm ilim geleneğinin doğuşu ve düşünce sisteminin bir model ve dünyagörüşü (paradigma) haline dönüşmesi, âlim prototipinin ortaya çıkışı ile berraklık kazanmıştır
Yukarıdaki ifadelerin hangisi ya da hangileri İslâm medeniyetinin Bilgi ve Düşünce geleneğini özgün kılan özellikler olarak ifade edilebilir?
Yalnız I |
I ve II |
I ve III |
II ve III |
I, II ve III |
Geriye doğru bakıldığında, İslâm medeniyetinin Bilgi ve Düşünce geleneğini “özgün” kılan üç önemli özelliğinden söz edilebilir: 1) İslâm inancı getirmiş olduğu gayet kapsamlı ve tutarlı bir varlık telakkîsi ile Müslümanlara yeni bir ben-idrâki sunmuştur. 2) Bu idrâkin oluşturduğu özgün prototip, bilgi üretimini yönlendiren ve şekillendiren bir ilmî geleneğin inşası konusunda bir başka prototipin çıkışına zemin hazırlamıştır. İslâm ilim geleneğinin doğuşu ve düşünce sisteminin bir model ve dünyagörüşü (paradigma) haline dönüşmesi, âlim prototipinin ortaya çıkışı ile berraklık kazanmıştır. 3) Özgün ben-idrâki ve ilmî önderlik prototipi, hem o güne kadar ortaya çıkan bilgi birikiminin yeniden örgülendirilmesi sürecini başlatmış hem de yeni bilgi disiplinlerinin ortaya çıkışını sağlamıştır. Modern zamanlara dek, asırlar boyu İslâm medeniyetini üstün ve güçlü kılan temel dinamik, bu üç düzlemin iç içe geçmiş tutarlı bütünlüğünden ibarettir.
12.Soru
“Sen onları dinlerine uyuncaya kadar, Yahudi ve Hiristiyanlar senden asla hoşnut olmayacaklar. (Resûlüm!) Onlara de ki: ‘Allah’ın hidâyeti (İslam) doğru yolun ta kendisidir’. Sana gelen bunca ilimden sonra eğer onların heveslerine uyarsan, artık senin için Allah’tan yana ne bir dost, ne de bir yardımcı vardır”.
Yukarıda açıklanan ayet aşağıdaki sûrelerin hangisinin açıklamasıdır?
Al-i İmrân |
el-Bakara |
el-Hicr
|
Nur
|
Meryem |
“Sen onları dinlerine uyuncaya kadar, Yahudi ve Hiristiyanlar senden asla hoşnut olmayacaklar. (Resûlüm!) Onlara de ki: ‘Allah’ın hidâyeti (İslam) doğru yolun ta kendisidir’. Sana gelen bunca ilimden sonra eğer onların heveslerine uyarsan, artık senin için Allah’tan yana ne bir dost, ne de bir yardımcı vardır”. (el-Bakara)
13.Soru
İnsanların yaygın bir şekilde hadis diye söylediklerinin gerçekte ne olduğu araştırıldığı eser aşağıdakilerden hangisidir?
Keşfü’l-hafâ |
el-Mektebetü’ş-Şâmile |
Concordance |
el-Câmi‘u’s-sağîr |
İbn Mace’nin Sünen’i |
İsmâil b. Muhammed el-Aclûnî’nin (ö. 1162/1749) eserinin tam ismi Keşfü’lhafâ ve müzîlü’l-ilbâs amma’ş-tehara mine’l-ehadîs alâ elsineti’n-nas’dır. Bu isim kitabın yazılış amacını da ortaya koymaktadır. Zira başlıktan anlaşıldığına göre kitapta, insanların yaygın bir şekilde hadis diye söylediklerinin gerçekte ne olduğu araştırılmıştır. Dolayısıyla bu kitap, hadis olup olmadığında tereddüt edilen bir söz duyulduğunda ilk bakılması gereken eserlerden birisidir.
14.Soru
Aşağıdaki seçeneklerin hangisinde Türk kültüründeki yerini göstermesi bakımından, atasözü haline gelerek günlük dile yerleşmiş olan hadislere örnek bir kullanım verilmiştir?
Teyze ana yarısıdır |
Güvendiği dağlara kar yağmak |
Bugünün işini yarına bırakma |
Denizden geçerken at değiştirilmez |
Damalaya damlaya göl olur |
Aşağıdaki atasözleri hadislere örnek verilebilir
- Temizlik imandandır, 3. İçki kötülüklerin anasıdır, 3. Uyku küçük ölümdür, 4. Cennet anaların ayakları altındadır, 5. Acele şeytandandır, 6. Sürüden ayrılanı kurt kapar, 7. Veren el alan elden üstündür, 8. Utanmadıktan sonra dilediğini yap, 9. Ev alma komşu al, 10. Alma mazlumun âhını çıkar âheste âheste, 11. Meyveli ağaç taşlanır, 12. Teyze ana yarısıdır.
15.Soru
Hılfu'l Fudul'a hangi kabile katılmamıştır?
Haşimoğulları |
Katafan oğulları |
Muttalib oğulları |
Esed oğulları |
Zühre oğulları |
Abdullah b. Cüd’a^n’ın evinde toplanan Ha^şim, Muttalib, Esed, Zühre ve Teym oğullarından müteşekkil bir grup katılmakla birlikte Katafan oğulları katılmamıştır
16.Soru
İlimle ilgili olarak Kur’ân âyetlerinde aşağıdakilerden hangisi yer almaz?
Allah’ın bilip kulların bilmediği
|
Allah’ın insana bilmediğini öğrettiği
|
Âlimin peygamber varisi olduğu
|
İlim sahiplerinin üstünde Allah’ın olduğu
|
İnsana az bir ilim verildiği
|
17.Soru
Sözlükte “bilmek” anlamına gelen ve genellikle “bilgi, bilim” karşılığında kullanılan ilm (علم (kelimesi, isim, fiil, sıfat halleriyle ve türevleriyle, büyük çoğunluğu Allah Teâlâ’ya izafe edilmiş olarak Kur’ân-ı Kerîm’de .................................’e yakın yerde geçer. Bu sayı, bilginin ve bilme faaliyetinin Kur’ân mesajı bakımından önemini ortaya koymaktadır.
Yukarıda boş bırakılan yere aşağıdakilerden hangisi getirilmelidir?
670 |
730 |
770 |
830 |
870 |
Sözlükte “bilmek” anlamına gelen ve genellikle “bilgi, bilim” karşılığında kullanılan ilm (علم (kelimesi, isim, fiil, sıfat halleriyle ve türevleriyle, büyük çoğunluğu Allah Teâlâ’ya izafe edilmiş olarak Kur’ân-ı Kerîm’de 770’e yakın yerde geçer. Bu sayı, bilginin ve bilme faaliyetinin Kur’ân mesajı bakımından önemini ortaya koymaktadır.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi “yolun hakları”ndan biri değildir?
Gözü haramdan korumak
|
Selam vermek
|
Abdestli gezmek
|
İnsanlara eziyet vermemek
|
Kötülükten menetmek
|
19.Soru
- Hz. Peygamberin hüküm koyma yetkisinin bulunduğu
- Hadislerin de Kur’ân gibi korunma güvencesinin olmadığı
- Her şeyin Kur’ân’da beyân edildiği
- İnsanları Kur’ân ve Sünnete yöneltmek gerektiği
Hadislere farklı yaklaşım içinde olanlar yukarıda ifade edilenlerin hangisini veya hangilerini savunmaktadırlar?
II ve III |
II ve IV |
I, II ve III |
I, II ve IV |
II, III ve IV |
Hadislere farklı yaklaşım içinde olanlar, her şeyin Kur’ân’da beyân edildiği, hadislerin de Kur’ân gibi korunma güvencesinin olmadığı ve başlangıçta yazılmadığı, insanları sadece Kur’ân’a yöneltmek gerektiği, Hz. Peygamberin hüküm koyma yetkisinin bulunmadığı ve gaybı bilemeyeceği, hadislerin çelişkiler yumağı görüntüsü arz ettiği, Hz. Peygamber’in sadece vahyi aktaran bir konumu bulunduğu, hadislerin akıl ve bilimsel gerçeklere ters düştüğü, hadislerin zannî bilgi sunduğu, râvilerin güvenilir olmadığı gibi daha pek çok gerekçe ileri sürmüşlerdir.
20.Soru
“Hadislerin geçerli bir kaynak kabul edilmesi hicrî 100 yılından itibaren başlayan bir süreç içerisinde gerçekleşmiş bu süreç İmâm Şafi‘î ile zirveye ulaşmış, ondan sonra hadisler re’y karşında tartışmasız üstünlüğü elde etmiştir.” İfadesi aşağıdaki isimlerden hangisine aittir?
Schacht
|
Buhârî
|
Bacon
|
Descartes
|
Emir Ali |
Schacht’ın da dayandığı temel, kendi ifadesiyle Goldizher’in hadislerin hicrî ilk iki yüzyılda İslâm toplumunda yaşanan gelişmelerin ve hakim fikirlerin bir yansıması olduğu şeklindeki iddiasıdır. Schacht’a göre hadislerin geçerli bir kaynak kabul edilmesi hicrî 100 yılından itibaren başla yan bir süreç içerisinde gerçekleşmiş bu süreç İmâm Şafi‘î ile zirveye ulaşmış, ondan sonra hadisler re’y karşında tartışmasız üstünlüğü elde etmiştir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ