Besleme eşit aralıklarla günde en az 4 kez yapılmalı, akşam verilen yaprak miktarı gece beslenmesini de karşılamak üzere normal öğünün iki katı kadar olmalıdır. Doğru cevap D şıkkıdır.

Dünyada Apis cinsine (genus) ait 4 bal arısı türü tanımlanmıştır. Bunlar A. cerana, A. florea, A. dorsata ve A. mellifera'dır.

Bir bal arısı kolonisinin yaşamı süreklidir, ancak koloni bireylerinin yaşamları sınırlıdır. Bunlardan işçi arılar 5-6 hafta yaşayabilmektedirler.

Üçüncü dönem ise 1851 yılından günümüze kadar uzanmaktadır. 1851 yılı tüm dünyada arıcılığın dönüm noktası sayılmaktadır. A.B.D.’li gözlemci L. L. Langstroth bugün de aynı adla bilinen çerçeveli kovanı geliştirerek arıcılık tekniklerinin gelişmesine ve bal arısı biyolojisinin eksik kalmış yanlarının öğrenilmesine yol açmıştır. Langstroth bunu yaparken bal arılarının doğal yuvalarındaki tüm yüzeyler arasındaki mesafelerin sabit olarak yaklaşık 1.0 cm olduğunu belirlemiş, buna arı uzayı adını vermiştir. Arı uzayı kavramına göre yaptığı hareketli çerçeveli kovanlarda Langstroth bilinen tüm teknikleri uygulama ve kolay bal elde etme olanağını bulmuştur. A.B.D.’de hemen yaygınlaşan bu kovan daha sonra Avrupa’ya ve tüm dünyaya yayılmıştır. İzleyen yıllarda temel petek adı verilen balmumu levhaların kullanıma sokulması ile daha düzenli arıcılık yapılmaya başlanmıştır.

Koza; koza pamuğu, koza gömleği ve tava dibi katmanlarından oluşur. İpek lifi koza pamuğu ile başlayıp koza içerisinde krizalitin ayrıldığı noktaya kadar süreklidir. Koza pamuğu, böceğin askıya tutunmak amacıyla salgıladığı karışık ve çekilemeyen katmandır ve kozanın %2’si kadardır. Tava dibi ise kozanın ipek çekilemeyen, böceği saran en iç katmanıdır ve bunun da tüm kozadaki payı yüzde 2-3 kadardır. Koza gömleği, asıl ipek çekilen koza katmanıdır.

Türkiye koyunculuğu büyük oranda düşük verimli yerli ırklardan oluşan bir popülasyona sahiptir.

İpekböceğinde larva devresi yumurtadan çıkışla başlar ve mevsime bağlı olarak 24-28 gün sonra koza örümüne kadar sürer.

İstmus: İç ve dış kabuk zarlarının oluşturulduğu kısımdır. Bu kısımda çok az miktarda
yumurta akı da üretilmektedir. Doğru cevap D' dir.

En kısa dilli bal arısı olarak bilinen Mısır arısı ile en uzun dilli Kafkas arısı arasında dil uzunluğu bakımından 1.7 mm fark ölçülmüştür. Dilin uzun olması çiçeklerden nektar toplamada üstünlük sağlamaktadır. Bu bakımdan Kafkas ırkı derin tüplü çiçek yapısına sahip baklagillerden yararlanma üstünlüğüne sahiptir.Doğru cevap D'dir.

Keçi varlığının en yüksek olduğu kıta ise Asya olup, bunu Afrika izlemektedir.

Yatırım maliyetinin yüksek olması ve diğer çiftlik hayvanlarına göre hastalıklara karşı daha duyarlı olması tavuğun ve tavukçuluğun en önemli dezavantajlarından sayılabilir.

Et üretiminin en belirgin ve önemli kaynağı genç erkeklerdir. Doğru cevap D'dir.

Bal arısı yaşamına ilk kez girildiğinde koloni bir “krallık” olarak düşünülmüş, ancak arılar arasındaki iri arının dişi olduğu ve yumurtladığı 1586 tarihli bir yayınla bildirilmiştir. Cevap: C şıkkıdır.

Hat: Aynı ırka mensup farklı verim yönünde akrabalığı artırılmış genetik grup.

Feromon, böceklerin dış salgı bezlerinden (eksokrin bezler) üretilen ve vücut dışına salınan, aynı böcek türünün bireyleri arasında mesaj görevi üstlenerek davranış ve gelişimlerini etkileyen kimyasal bileşik ya da bileşikler karışımıdır. Doğru cevap A'dır. 

Esmer Arı (A. m. mellifera): Anayurdu, Alpler’in kuzey ve batısında kalan Avrupa topraklarıdır. Avrupa arıcılığının ilk yıllarında en önemli ırk olarak kabul edilirken bugün önemini yitirmiştir. Funda arısı olarak selekte edilmiş bazı soyları bugün İskandinavya ve İngiltere’de kullanılmaktadır.

On dokuzuncu yüzyıla girerken nüfus artışı, kentleşme, yerleşim alanlarının genişlemesi ve av hayvanlarının sayısındaki azalmalar tavuk eti ve yumurtaya talebi artırmıştır. Doğru yanıt E seçeneğidir.