Osmanlı Tarihi (1876–1918) Ara 7. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Plevne savaşının kaybedilmesinin nedenlerinden biri değildir?
Osman Paşanın savaşı iyi yönetememesi ,yanlış kararlar vermesi |
II.Abdülhamid in savaşı saraydan yönetme politikası |
Beklenen askeri ve lojistik desteğin bir türlü gelmemesi |
Osman Paşa’ya karşı komutanlar arasında kendisini gösteren kıskançlık |
Koordinasyonsuzluklar ve yiyecek sıkıntısının tesirini göstermeye başlaması |
Beklenen askeri ve lojistik destek bir türlü gelmiyordu. II. Abdülhamid’in savaşı saraydan yönetme politikası, devlet adamları ve özellikle Gazi Osman Paşa’ya karşı komutanlar arasında kendisini gösteren kıskançlık ve koordinasyonsuzluklar da yardımı engelleyen diğer hususlardı. Öte yandan, Plevne ordusunda milis gücü olarak bulunan Çerkez askerleri de çoğunlukla firar ettiğinden bu durum askerlerin moralini ciddi ölçüde bozmaktaydı. Bir buçuk aylık tam kuşatmada çemberin iyice daraltılmasıyla, Kasım ayından itibaren yiyecek sıkıntısı tesirini göstermeye başladı. Bir ekmek ve et parçasından oluşan askerin günlük tayını, gitgide azaldı. Açlıktan ölen atların eti bile yeniyordu.Tüm bu durumlar Plevne savaşının kaybedilmesinin birer nedeni olmuştur. Doğru cevap A'dır.
2.Soru
Aşağıdakilerden hangisi ilk Osmanlı Parlamentosu'nun açılış tarihidir?
11 Şubat 1877 |
19 Mart 1877 |
16 Nisan 1877 |
28 Mayıs 1877 |
14 Haziran 1877 |
İlk Osmanlı parlamentosu 19 Mart 1877 tarihinde yapılan bir tören ile açıldı.
3.Soru
Bosna-Hersek’in Avusturya-Macaristan toprağı olduğu hangi tarihte resmen ilan edildi?
7 Ekim 1608 |
7 Ekim 1708 |
7 Ekim 1808 |
7 Ekim 1908 |
7 Ekim 2008 |
7 Ekim 1908’de Bosna-Hersek’in Avusturya-Macaristan toprağı olduğu resmen ilan edildi.
4.Soru
1877-1878 Osmanlı –Rus savaşında tarihe “Şıpka Kahramanı” olarak geçen paşa aşağıdakilerden hangisidir?
Mehmet Ali Paşa |
Serasker Redif Paşa |
Abdülkerim Nadir Paşa |
Süleyman Paşa |
Midhat Paşa |
Peş peşe gelen yenilgi haberleri üzerine, bazı askeri tedbirler alınmaya başlandı. Bunlardan biri, savaşın İstanbul’da teşkil edilen bir askeri komisyon tarafından yürütülmesi kararıydı. Zira, savunma plan ve savaşlarının, muharebe tekniğine göre yapılmadığı düşünülüyordu. Ayrıca, birlikler arasında bir koordinasyonsuzluk ve başıbozukluk söz konusuydu. Öte taraftan, başarısızlıkları görülen Serdarıekrem Abdülkerim Nadir Paşa ve Serasker Redif Paşalar azledilerek divanıharbe verildiler. Abdülkerim Nadir Paşa’nın yerine, Tuna ordusu komutanlığına Mehmet Ali Paşa getirildi. Alınan bu tedbirler, az da olsa etkisini göstermeye başladı. Mehmet Ali Paşa, o sırada Rusçuk’a yönelen Grandük Nikola’yı yenmesine rağmen, General Gurko da 22 Temmuz’da Eski Zağra’yı ele geçirdi. Ancak Gurko, bu sırada Karadağ tarafından gelen Süleyman Paşa tarafından mağlup edildi. Bu gelişme sonrasında, Rusların eline geçmiş olan Balkan Dağları’nın güneyindeki yerler de geri alındı. Süleyman Paşa, daha sonra Şıpka geçidine yöneldi. Amacı, stratejik önemi olan bu geçidi Ruslar’dan geri almaktı. 21 Ağustos’ta başlattığı saldırılara ve şiddetli çatışmalara rağmen geçit bir türlü geri alınamadı. Buna rağmen, Süleyman Paşa’nın gösterdiği bu başarılar, Osmanlı ordusu için moral kaynağı olmuş ve tarihe “Şıpka kahramanı” olarak geçmesini sağlamıştır.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi İstanbul Konferansının sonuçlarından biridir?
Sırbistan’ın sınırı eskisi gibi kalmış, ancak Bosna sınırı iki tarafın memurlarından oluşan heyetler tarafından tespit edilmiştir |
Hersek ve İşkodra sınırındaki bir kısım yerler Karadağ’a terk edilerek prensliğin sınırı uluslar arası bir komisyon tarafından yeniden çizilmiştir |
Boyana Nehri’nde Karadağ’a gemi işletme hakkı verilmiştir |
Osmanlı Devletinin askerleri belli merkezlerde bulunacak ve valinin emri olmadıkça bir yere hareket etmemiştir |
Osmanlı meclisi tarafından devletlerin tekliflerinin reddedilmesine karar verilmiştir |
Osmanlı hükümeti üyeleri ve özellikle Sadrazam Midhat Paşa bu tehdit ve dayatmalar karşısında devletlerin önerilerinin tamamen reddedilmesini istiyordu. Kamuoyunda da bu doğrultuda hareketlenmeler vardı. Ama hiç kimse bu sorumluluğu tek başına alamazdı, bunun için bir genel meclise ihtiyaç duyuldu. Bu maksatla 18 Ocak 1877 tarihinde Müşir ve Ferik rütbesinde olup İstanbul’da bulunan bütün askerler, mahkeme başkanları ?urâ-yi Devlet üyeleri, kabine üyeleri, saray görevlileri, ulema ve farklı dinlere mensup ruhanî önderlerden iki yüze yakın üyeden oluşan bir meclis toplanarak teklifleri görüştü. Birçok meclis üyesi ve özellikle eski sadrazam Mehmed Rüşdü Paşa tekliflerin aleyhinde hararetli konuşmalar yaptılar. Sunulan önerilerin Osmanlı Devleti’nin hükümranlık hakları ile bağdaşmadığında ağız birliği edildi. Hıristiyan ruhanî liderlerin de önerilerin reddi yolundaki konuşmaları meclisin kararlılığını daha da arttırdı. Meclis, “Osmanlı hukukunun yabancıların tahakkümüne terk edilmesinin devletin itibarını dünyanın gözünden düşüreceği” gerekçesiyle, devletlerin tekliflerinin reddedilmesine karar verdi. Alınan karar, Padişah’ın onayı ile 20 Ocak 1877’de Hariciye Nazırı tarafından devletlerin temsilcilerine tebliğ edildi. Bunun üzerine elçiler de yerlerine birer maslahatgüzar bırakarak İstanbul’u terk ettiler.
6.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Muharrem Kararnamesi uyarınca kurulması kararlaştırılan "Duyûn-ı Umumiye-i Osmaniye İdaresi Meclisi"'nde üye bulunduracak ülkeler arasında yer almaz?
İngiltere |
Fransa |
Almanya |
Yunanistan |
Hollanda |
Muharrem Kararnamesi uyarınca Duyûn-ı Umumiye-i Osmaniye idaresi meclisi kurulması kararlaştırıldı. İstanbul merkezli komisyonda İngiliz, Hollandalı, Fransız, Alman, Avusturyalı, İtalyan ve Osmanlı birer üye bulunacaktı. Meclis her yıl bir bütçe hazırlayacak ve hükümetçe tasdik edilecekti.
7.Soru
1881 yılında gerçekleştirilen ikinci "Üç İmparator Ligi" adlı ittifak hangi devlet adamı tarafından kurulmuştur ve dahil olan ülkeler hangileridir?
III. Aleksandr tarafından / İngiltere, Rusya ve Almanya arasında. |
Otto Von Bismarck tarafından / Avusturya-Macaristan, Rusya ve Almanya arasında. |
Kraliçe Victoria tarafından / İngiltere, Almanya ve Fransa arasında |
Franz Joseph tarafından / Avusturya-Macaristan, Almanya ve İngiltere arasında |
III. Napolyon tarafından / Fransa, Rusya ve İngiltere arasında. |
1881 yılında Alman Başbakanı Bismarck, birincisi 1872 yılında kurulan ancak 1875 yılında dağılan “Üç İmparator Ligi”ni yeniden kurdu. Avusturya-Macaristan, Rusya ve Almanya arasında kurulan ikinci “Üç İmparator Ligi” en azından İngiltere’ye karşı olumsuz amaçlar taşıyordu.
8.Soru
Bürokrasi içinde devletin anayasal/parlamenter sisteme geçmesi için faaliyet gösteren yenilikçi grupta yer alan isim aşağıdakilerden hangisidir?
İbrahim Şinasi |
Namık Kemal |
Ziya Paşa |
Ali Süavi |
Mehmed Rüşdi Paşa |
1839 yılında Tanzimat’ın ilanı ile kendini yenileme konusunda büyük kararlılık gösteren Osmanlı Devleti, 1876 yılına kadar pek çok değişimlere uğradı. Birçok yeni kurum hayata geçirildi ve mahalli idareler güçlendirilmeye çalışıldı. Tanzimat’ın hedefleri arasında gösterilmemiş olsa bile eğitimde önemli adımlar atıldı. Buna paralel olarak önce devletin resmi gazetesi olan Takvim-i Vekâyi’ ardından yarı resmi ve özel nitelikli gazetelerin hayata geçmesi ile toplumda bir kamuoyu oluşmaya başladı. Daha ziyade bürokrasiden yetişen entelektüeller çoğaldı ve yeni bir yönetim biçimine geçme arzusu yüksek sesle söylenmeye başlandı. Devleti içinde bulunduğu sıkıntılardan kurtarıp “terakkîyi” (gelişmeyi) sağlayacak modelin, hanedanlığın muhafazası ile birlikte anayasal sisteme geçmekle mümkün olduğu düşünülüyordu. Zira kabine, sadrazam değişiklikleri ve bürokrasinin her gün yeniden şekillendirilmesi sorunlara çözüm olmaktan ziyade sürekli birbirine muhalif yeni gurupların meydana gelmesine sebep olmaktaydı. 1860’lardan beri faaliyet gösteren ve kendilerine Yeni Osmanlılar denilen yenilikçi gurup, devletin anayasal/parlamenter sisteme geçmesi gerektiğine inanıyor ve bu doğrultuda faaliyet gösteriyorlardı. İbrahim Şinasi, Namık Kemal, Ziya Paşa, Ali Süavi gibi aydınlar basın yolu ile Midhat Paşa, Mehmed Rüşdi Paşa, Damad Mahmud Paşalar gibi önderleri de bürokrasi içinde anayasal sisteme geçmek için ellerinden geleni yapıyorlardı. Nitekim Sultan Abdülaziz’in bir ihtilal ile tahttan indirilmesi olayında hepsinin bir şekilde katkıları olduğu varsayılabilir. Onun yerine tahta geçecek olan V. Murad, Yeni Osmanlılara yakındı ve onlar ile ilişkileri vardı. Bundan dolayı devleti meşrutiyete (anayasal monarşiye) onun geçirebileceğine inanıyorlardı.
9.Soru
Alman Başbakanı Bismarckın Almanya,Rusya ve Avusturya-Macaristan devletleri ile bir araya gelerek kurduğu '' Üç İmparator Ligi ''politikaları çerçevesinde Osmanlı Devleti'ne yönelik hedefleri neydi?
Osmanlı Devletinin birliğini korumak. |
Osmanlı Devleti'nin dağılmasını ve topraklarının büyük devletler arasında paylaşılmasını sağlamak. |
Osmanlı Devletinin elinden Kuzey Afrika ülkelerini almak. |
Osmanlının İngiltere ile ilişkilerini bozarak Akdeniz de İngiliz gücünü kırmak. |
Kıbrıs'ı Osmanlıdan alarak İngilizlerin Hindistan yolunu kesmek. |
Üç İmparator Ligi politikaları çerçevesinde Almanya, Osmanlı Devleti'nin dağılmasını ve büyük devletler arasında dengeli bir paylaşıma tabi tutulmasını istiyordu. Bismarck'a göre, Osmanlı Devleti'nin büyük devletler arasında paylaşılması, hem Avrupa'da kurulan dengeleri koruyacak, hem de Avrupa barışma katkıda bulunacaktı. Bu paylaşımda, Avusturya-Macaristan Bosna-Hersek'i yani Batı Balkanları, Rusya Boğazlar'ı, İngiltere de Fransa ile anlaştıktan sonra Mısır'ı alabilirdi. Bismarck'ın belirlediği bu Alman politikası, Üç İmparator Ligi'nin dağıldığı 1886-87 yıllarına kadar sürmüş ve ana hedeş olan Fransa'nın yalnız bırakılmasını temine yönelik olmuştur. Doğru cevap B'dir.
10.Soru
Rusya’nın, Osmanlı Devleti ile tek başına yaptığı Ayastefanos Antlaşması ile şarkmeselesini sadece kendi menfaatleri açısıdan halletmek istemesi, başta aşağıdaki ülkelerden hangilerini büyük endişeye sev etmiştir?
İngiltere ve Fransa |
İngiltere ve Avusturya |
Fransa ve Avusturya |
Avusturya ve Almanya |
Almanya ve İspanya |
Rusya’nın, Osmanlı Devleti ile tek başına yaptığı Ayastefanos Antlaşması ile şark meselesini sadece kendi menfaatleri açısıdan halletmek istemesi, İngiltere ve Avusturya'yı büyük endişeye sev etmiştir.
11.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Meclis-i Mebusan ile ilgili yanlış bir bilgidir?
Meclisin açılışında padişah II. Abdülhamid bulunmamıştır. |
İki dereceli seçim yapılmıştır. |
Meclis’in açılış töreni Dolmabahçe Sarayı’nda yapılmıştır. |
Ayan meclisi ve Mebusan meclisi olmak üzere iki zümreden oluşur. |
Mecliste Müslüman mebusların yanı sıra diğer dinlere mensup mebuslar da yer aldı. |
Osmanlının ilk anayasası olan Kanun-i Esasinın ön gördüğü meclis (Meclis-i Mebusan) için kısa sürede seçimler yapıldı. Bu seçim iki dereceli bir seçimdi. 141 kişiden oluşan ilk meclisin üyelerinin 115’i meclis-i mebusan, 26'sı meclis-i ayan (ayan meclisi) üyeleri idi. Mebusların 69 u Müslüman 46sı da diğer dinlere mensuptu. İlk Osmanlı parlamentosu 19 Mart 1877 tarihinde yapılan bir tören ile açıldı. Meclis’in açılış töreni Dolmabahçe Sarayı’nda “Divan-i Hümayûn Mahalli” de denilen büyük muayede (bayramlaşma) salonunda Ahmet Vefik Efendi (daha sonra Paşa)nın başkanlığında yapıldı. Açılışı II. Abdülhamid yaptı. Salonda kurulan tahtın etrafında önde gelen devlet ricali protokol üyeleri; karşısında, sağ tarafta ayan meclisi, solda mebusan meclisi üyeleri yer alıyordu.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi bir çeşit anayasa niteliği taşımakta ve Girit yönetiminin şeklini belirlemektedir?
Halepa Misakı |
Ayestefanos Antlaşması |
Berlin Kongresi |
Berlin Antlaşması |
1868 Nizamnamesi |
Halepa Misakı bir çeşit anayasa niteliği taşımakta ve Girit yönetiminin şeklini belirlemektedir.
13.Soru
Üç İmparator Ligi ittifağında Rusya'nın stratejik çıkarları aşağıdakilerden hangisidir?
İngiltere’yi üç önemli alanda; Balkanlar, Akdeniz ve Orta Asya’da sıkıştırmaktır. |
İngiltere’yi üç önemli alanda; Kuzey Amerika, Akdeniz ve Orta Asya’da sıkıştırmaktır. |
İngiltere'nin menfaatleri doğrultusunda hareket ederek özellikle Akdeniz ve Orta Asya'dan çekilmektir. |
İngiltere'nin çok başka kıtalarda sömürgeler oluşturmaya yönlendirmesidir. |
İngiltere'yi zor durumda bırakacak bir barış antlaşması yapmaktır. |
İngiltere’yi üç önemli alanda; Balkanlar, Akdeniz ve Orta Asya’da sıkıştırmaktır.
14.Soru
Berlin Antlaşması ne zaman imzalanmıştır?
13 Temmuz 1878 |
13 Haziran 1878 |
3 Mart 1878 |
4 Haziran 1878 |
12 Nisan 1880 |
Berlin Kongresi 13 Haziran 1878 yılında toplanmış antlaşma ise 13 Temmuz 1878 tarihinde imzalanmıştır.
15.Soru
Osmanlı dış politikasında 19. yüzyıl sonlarında İngiltere'den boşalan yeri hangi Avrupa ülkesi doldurmuştur?
Rusya |
Almanya |
Avusturya-Macaristan |
İtalya |
Fransa |
Osmanlı dış politikasında İngiltere’den boşalan yeri Almanya doldurmaya başlayacaktır. II. Abdülhamid’in dış politikada uyguladığı “denge siyaseti”nin de bir sonucu olarak, İmparator II. Wilhelm döneminde, 1890’lardan itibaren belirgin bir Osmanlı-Alman yakınlaşması kendini gösterecektir. Görüldüğü üzere, İngiliz siyasetinin değişmesiyle başlayan bu süreç, I. Dünya Savaşı’na giden yolda üçlü itilaf ve üçlü ittifak bloklarının ortaya çıkmasıyla sonuçlanacaktır.
16.Soru
Dünya tarihi için önemli bir dönüm noktası olan ve I. Dünya savaşına giden yolu aşağıdaki antlaşmalardan hangisi hazırlamıştır?
Berlin Antlaşması |
Ayestefanos Antlaşması |
Halepa Misakı |
Kıbrıs Konvansiyonu |
Paris Antlaşması |
Berlin Kongresi ve nihayetinde imzalanan Berlin Antlaşması, getirdiği sonuçlar açısından, 19. yüzyılın son çeyreği ile 20. yüzyılın ilk çeyreğindeki siyasi ve askeri gelişmeleri doğrudan etkilemiştir. Bu bakımdan, pek çok devlet ve imparatorluk için olduğu kadar, dünya tarihi için de önemli dönüm noktalarından biridir. Öyle ki, antlaşma ile ortaya çıkan yeni düzen, I. Dünya Savaşı’na giden yolu da hazırlamıştır.
17.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Yeni Osmanlılar grubuna girmez?
Namık Kemal |
Ziya Paşa |
Fevzi Paşa |
Mehmed Rüşdi Paşa |
Midhat Paşa |
Yeni Osmanlılardan İbrahim Şinasi, Namık Kemal, Ziya Paşa, Ali Süavi gibi aydınlar basın yolu ile Midhat Paşa, Mehmed Rüşdi Paşa, Damad Mahmud Paşalar gibi önderleri de bürokrasi içinde anayasal sisteme geçmek için ellerinden geleni yapıyorlardı.
18.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Kanun-i Esasi müsveddesinin Eğinli Said Paşa, Küçük Said Paşa ve Süleyman Paşa tarafından incelenip, Padişaha yazılı görüş bildirmesinden sonra anayasaya girmeyen raporudur?
Müsveddenin yazım şekli tenkit edildi |
Metnin baş tarafına konulan uzun girişin gereksiz olduğu, arkasından gelen önemli maddeleri gölgelediği belirtildi |
“Osmanlı Devleti’in resmi dini İslamdır” maddesinin ‘‘Osmanlı Devleti İslam Dini üzerine tesis edilmiştir’’ şekline dönüştürülmesi istendi |
Benzeri kanunların lisanına uygun olmadığı belirtildi |
Devlet’in resmi dili Türkçe’dir ve Devlet hizmetinde yer alacak her bireyin Türkçe bilmesi gerektiği dile getirildi |
Padişah, saray erkanından Eğinli Said Paşa, Küçük Said Paşa ve Süleyman Paşa’ları metni inceleyip yazılı görüş bildirmeleri için görevlendirdi. Onlar da aralarında tartışarak altı maddelik bir raporu padişaha sundular. Birinci maddede, Kanun-i Esasi müsveddesinde, devlet idaresi ve teb’anın hukuku bizzat padişah tarafından deruhte edileceği fıkrasının, padişahı müşkül duruma düşüreceğinden bahisle bu gibi sorumlulukların her yerde olduğu gibi Osmanlı Devleti’nde de vükelaya ait olması gerektiği hatırlatıldı. İkinci, üçüncü ve dördüncü maddelerde ise, müsveddenin yazım şekli tenkit edildi. Metnin baş tarafına konulan uzun girişin gereksiz olduğu, arkasından gelen önemli maddeleri gölgelediği ve benzeri kanunların lisanına uygun olmadığı belirtildi. Beşinci madde de aynı konuya devam edilerek, anayasanın zaten Padişah’ın bir Hatt-i Hümayunu ile sunulacağından bu tür girişlere gerek olmadığı vurgusu yapıldı. Altıncı maddede birbiri ile çelişen maddeler ele alındı. Anayasa’da yer alan “Osmanlı Devleti’in resmi dini İslamdır” maddesinin eski taslakta olduğu gibi; “Osmanlı Devleti İslam Dini üzerine tesis edilmiştir” şekline dönüştürülmesi istendi. Gerekçe olarak da “devletin tüzel bir kişilik olduğunu ve tüzel kişiliğe din isnat etmenin doğru olmayacağı” ifade edildi. Aynı şekilde Devlet’in resmi dili Türkçe’dir ve Devlet hizmetinde yer alacak her bireyin Türkçe bilmesi gerektiği” ne dair bir maddenin anayasada yer alması gerektiği dile getirildi. Komisyonun padişahın hukukuna ve girişe dair tenkitleri yerinde bulundu; din ile ilgili teklifi kabul görmedi fakat dil ile ilgili teklifleri anayasada yer aldı.
19.Soru
Aşağıdakilerden hangisi II.Abdülhamid'in tahta çıktıktan sonraki ilk diplomatik deneyimi olarak adlandırılabilir?
İstanbul Konferansı |
Kırım Savaşı |
93 Harbi |
Sırbistan Antlaşması |
Ankara Antlaşması |
İstanbul Konferansı, II. Abdülhamid tahta çıktıktan sonra onun ilk diplomatik deneyimidir.
20.Soru
Doksanüç Harbi sırasında düşmana karşı halkı bir araya getirerek ve örgütleyen Nene Hatun'un bu başarıları nerede gerçekleşmiştir?
Kars |
Ardahan |
Doğu Beyazıt |
Erzurum |
Sivas |
Erzurum’un Aziziye ve Topdağı tabyalarındaki müdafaa sırasında, yaşlı bir kadın olan Nene Hatun’un Erzurumluları düşmana karşı bir araya getiren ve savaştıran gayretleri, belki de bu başarıda en büyük etkenlerden biriydi. Bu yönüyle Nene Hatun, Türk tarihindeki kadın kahramanlardan biri olarak kabul edilir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ