Özel Eğitim Final 9. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Hangisi “Eğitim ortamının ikliminin iyi olması çocuğun sosyal ve duygusal gelişimini desteklemektedir” cümlesinde bulunan eğitim ortamının iyi olmasına örnek değildir?
Öğretmenin çocuklara değer verdiğini sürekli onlara göstermesi |
Çocukların duygularını her zaman kabul etmek |
Yapılan etkinliklerin keyifli geçmesi sağlamak |
Çocuklara tehditten çok ödül yöneltmek |
Çocuklara her zaman eşit davranmak |
Olumlu bir iklim yaratabilmek için okulöncesi öğretmenleri;
• Çocukların belirli davranışlarını onaylamasalar da onları sevdiklerini, onlara değer verdiklerini, onlarla birlikte olmaktan mutluluk duyduklarını her fırsatta göstermelidirler; örneğin Cihan Öğretmen, öğrencilerini karşılama ve uğurlama sırasında bu tür fırsatlar yakalamaya çalışmaktadır.
• Yapılan etkinliklerin ilginç ve keyifli geçmesi için her türlü çabayı göstermelidirler.
• Her çocuğa ilişkin gerçekçi beklentiler belirleyerek ve her birine yerine getirebilecekleri yükümlülükler vererek onların öz güvenlerini geliştirmelidirler.
• Anlamlı öğrenme yaşantıları sağlayarak çocukların öğrendikleri bilgi ve becerilerin neden önemli olduğunu ve ne işe yarayacağını göstermelidirler.
• Öğrencilerine duyguların her zaman kabul edilebilir olduğu; ancak duyguların dışa vurulmasında kullanılan bazı yolların kabul edilemez olduğu mesajını vermelidirler.
• Eğitim ortamında tehditlerden çok ödüllerden yararlanmalıdırlar.
• Öğrencilerinin her birinin kendileri için eşit önemde olduğunu, onlara her zaman eşit davranarak göstermelidirler; Cihan Öğretmen’in karşılama ve uğurlama sırasında her çocukla özel olarak ilgilenmesi, bu öneriye örnek olarak gösterilebilir.
2.Soru
Aşağıda verilenlerden hangisi dilin temel bileşenlerinden kullanımla ilgilidir?
Edimbilgisi |
Sesbilgisi |
Biçimbilgisi |
Anlambilgisi |
Dilbilgisi |
Dil üç temel bileşenden oluşur: içerik, biçim ve kullanım. İçerik; nesneler, olaylar ve nesneler ile olaylar arasındaki ilişkileri simgeleyen sözcüklere, tümcelere karşılık gelen anlambilgisini içerir. Biçim; sesbilgisi, biçimbilgisi ve sözdizimini içerir. Dilin kullanımı ise dilin sosyal bağlamda belli bir amaca yönelik işlevi ve iletişim amacına uygun kullanımına ait bilgidir, yani edimbilgisidir.
3.Soru
Normal gelişim gösteren okul öncesi öğrencilerinin motor gelişim ilkelerinden hangisi doğrudur?
Kas gelişimi ayaktan başa doğrudur. |
Büyüme ve gelişme omurgadan dışa doğrudur. |
Hareketler özelden bütüne doğrudur. |
Vücut hareketleri tek yönden çift yöne doğrudur. |
Gelişim hızları aynıdır. |
Kas gelişimi baştan ayağa doğrudur. Diğer bir deyişle önce başın kontrolü, sonra vücudun daha alt kısımlarının kontrolü kazanılır. Küçük çocukların vücut hareketleri bütünseldir ve farklılaşmamıştır. Daha sonra bu bütünsel vücut hareketlerinin dışında belirgin hareket örüntüleri gelişir. Çocuklar farklılaştırılmamış şekilde vücutlarının her iki yanını kullanmaktan vücutlarını tek yönlü kullanmaya doğru gelişim gösterirler. Ellerden birinin kullanılmasının tercih edilmesi gibi. Eğer çevresel koşullar yeterli ve organik bozukluklar yoksa çocuklar, benzer örüntüleri izleme eğiliminde olmalarına rağmen gelişim hızlarında farklılık gösterirler. Büyüme ve gelişme omurgadan daha dıştaki eller ve ayaklara doğrudur. İstemli hareketler önce omuzlarda başlar, sonra dirsekler, bilekler ve son olarak da parmaklara doğru ilerler. Dolayısıyla A, C, D, E şıklarında yer alan ifadeler doğru değildir.
4.Soru
Head Start projesinin birincil amacı aşağıdakilerden hangisidir?
Özel eğitime gereksinimi olan çocukları tespit etmek |
Özel eğitim de yeni yasalar çıkarmak |
Okul öncesi çocuklara eğitim vermek |
Özel eğitime gereksinimi olan çocukları sosyalleştirmek |
Düşük gelirli ailelerden gelen çocuklar için eğitimsel ve sosyal fırsatlar sağlayarak yoksulluk çemberini kırmak |
Amerika’da 1960’lı yıllarda yoksullukla mücadele kapsamında çeşitli yasal düzenlemelere gidilmiştir. Bu düzenlemelerin birincil amacı, düşük gelirli ailelerden gelen çocuklar için eğitimsel ve sosyal fırsatlar sağlayarak yoksulluk çemberini kırmak idi. Proje kapsamında 2.500 çocuk gelişim merkezinde, 550.000 çocuk yer aldı.
5.Soru
Aşağıda verilen yetişkin rollerinden hangisi informal yaklaşıma uygun yetişkin rollerine örnek olarak verilebilir?
Model olma |
Biçimlendirme |
İstendik davranışları pekiştirme |
Uyarıcı sorular sorma |
Çocuğun çevresi ile etkileşimini destekleme |
Okulöncesi dönemde öğretimde informalden formale doğru farklı yaklaşımlar söz konusudur. İnformal düzenlemeler daha çok normal gelişim gösteren öğrencilere uygun olup çocuğun desteklendiği ve çocuk merkezi uygulamaları kapsayan yaklaşımdır. Formal uygulamalar ise davranışçı bir yaklaşıma dayalı uygulamalar olup çocuğun çevresinin yapılandırıldığı yetişkin merkezli yaklaşımlardır. Model olma, biçimlendirme, uyarıcı sorular sorma formal yaklaşıma uygun yetişkin davranışlarına örnek olarak verilebilir.
6.Soru
Hangi yaş döneminde kız ve erkek çocukların motor becerilerinde bir farklılık yoktur?
0-3 ay |
3-6 ay |
6-9 ay |
9-12 ay |
12-24 ay |
Gelişim hızı, yalnızca çevresel uyaranların niteliğine değil beynin gelişim evrelerine de bağlıdır. 0-3 yaş döneminde kız ve erkeklerin motor becerilerinde genel olarak bir farklılık yoktur.
7.Soru
Aşağıdakilerden hangisi özel gereksinimi olan çocukların anne babalarının eğitime katılmaları görüşünü destekleyen nedenlerden biri değildir?
Aileler, çocuklarının gerçek durumunu herkesten iyi bilirler ve onları daha iyi tanırlar. |
Öğretmenler, çocuklarının öğrenmeleri ile daha ilgilidirler. |
Çocuk eğitime başladığı andan itibaren onun eğitim programına doğrudan katılan ilk yetişkin grubu ailelerdir. |
Aileler, toplum tarafından kendilerine ve çocuklarına sağlanan eğitim hizmetlerinin niteliğini artırmada etkili olabilirler. |
Aileler, gün boyunca çocuklarına eğitim hizmeti veren ekip tarafından alınan kararları izleyebilir ve uygulayabilirler. |
Günümüzde anne babaların eğitime katılmaları görüşünü destekleyen nedenler şöyle belirtilebilir:
-Aileler, çocuklarının gerçek durumunu herkesten iyi bilirler ve onları daha iyi tanırlar.
-Aileler, çocuklarının öğrenmeleri ile daha ilgilidirler.
Çocuk eğitime başladığı andan itibaren onun eğitim programına doğrudan katılan ilk yetişkin grubu ailelerdir.
-Aileler, toplum tarafından kendilerine ve çocuklarına sağlanan eğitim hizmetlerinin niteliğini artırmada etkili olabilirler.
-Aileler, gün boyunca çocuklarına eğitim hizmeti veren ekip tarafından alınan kararları izleyebilir ve uygulayabilirler.
8.Soru
Sesin kalitesi, perdesi, şiddeti, rezonans ve süresi ile ilgili olan bozukluk hangisidir?
Sesletim bozukluğu |
Ses bozukluğu |
Sesbilgisel bozukluğu |
Akıcılık bozukluğu |
Özgül dil bozukluğu |
Sesletim bozuklukları, konuşma seslerinin çıkartılış yeri, biçimi, hızı, zamanlaması ve basıncının hatalı üretimine dayalıdır. Sesbilgisel bozuklukta çocuk doğru motor devinimleri yapabilir, sesi şekillendirebilir, ancak hedef sözcükte sesbirimleri dil kurallarına uygun dizemez. Akıcılık bozukluğu (kekemelik), konuşma akışının ses, hece, sözcük tekrarları, seslerin uzatılması, duraklamalar, bloklar, cümlelerin yarım bırakılması biçiminde kesintiye uğramasıdır. Özgül dil bozukluğu, konuşma, yazı ve/veya diğer sembol sistemlerinin algılanması ve/veya kullanılması boyutlarında gözlenen karmaşık gelişimsel bir güçlüktür. Ses bozuklukları, sesin üretiminde bireyin yaşına ve cinsiyetine uygun olmayan anormallikler ve/veya ses kalitesinin yokluğu, sesin perde, şiddet, rezonans ve süre gibi özelliklerinde bireyin iletişimini sınırlayan değişimlerdir. Yukarıda özetlenen yapısal ya da nörolojik kökenli bozukluklara çoğu zaman ses sorunları da eşlik eder.
9.Soru
Aşağıdakilerden hangisi aileler tarafından çocuğun öğrenmesini kolaylaştırmak için Hoff-Ginsberg (1990)’in önerdiği stratejilerden değildir?
Çocuğun dikkatini odakladığı nesneler ve olaylar hakkında konuşma |
Çocuğun söylediklerini genişleterek ardı ardına sözcükleri kullanarak çocuğa model olma |
Tekrar edici olmaktan kaçınma |
Çocuğa duyarlı dil yapısı kullanma |
Çocuğun katılması gereken ilk biçim ve yapıların cümledeki yerlerini vurgulama |
Aşağıda aileler tarafından çocuğun öğrenmesini kolaylaştırmak için Hoff-Ginsberg (1990)’in önerdiği stratejiler özetlenmiştir. Bu stratejiler özel gereksinimi olan öğrencilerin dil gelişimini desteklemede rehber olmaktadır. Bu stratejiler şu şekilde sıralanmaktadır: Çocuğun dikkatini odakladığı nesneler ve olaylar hakkında konuşma. Çocuğun söylediklerini ya da taklit ettiklerini geliştirerek ve genişleterek ardı ardına sözcükleri kullanarak çocuğa model olma. Çocuğa duyarlı dil yapısı kullanma. Sorular sorma. Tekrar edici olma. Çocuğun katılması gereken ilk biçim ve yapıların cümledeki yerlerini vurgulama. Görüldüğü üzere tekrar edici olmak gerekmektedir. Çünkü çocuklara yönelik konuşmaların pek çoğu tekrarlar içerir. Çocuklar kelimeleri ya da yönergeleri anlamamış gibi görünürlerse aileler cümle ya da sözcüğü tekrar ederler. Annecede yer alan belirli dil yapılarının sık tekrarı, bu yapıların çocuk tarafından taklit ya da tekrar edilmesinin çocuğun dil edinimini kolaylaştırmada bir diğer etken olduğu öne sürülmüştür.
10.Soru
Aşağıdaki hareketlerden hangisi ince motor becerilerdendir?
Koşma |
Emme |
Emekleme |
Zıplama |
Yuvarlanma |
İnce motor beceriler; özellikle gözler, konuşmada kullanılan kaslar, eller, parmaklar, ayaklar ve ayak parmaklarında bulunan küçük kaslarla yapılan becerileri içerir. Göz kırpma, odaklanma, emme, avuç içi ile kavrama, serbest bırakma, çimdikleme ve yazma; ince motor etkinlik örnekleridir. Tırnak kesme, kopyalama, yapıştırma gibi pek çok ince motor beceri; eller ve gözlerin eş güdümünü gerektirir.
11.Soru
“Hakan dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu (DEHB) olan bir çocuktur. Öğretmeni Hakan’a resimli kartları hikâye oluşturacak şekilde sıralaması için kartlar sunmuştur. Öğretmen, kartları karışık bir biçimde masanın üstüne dizmiştir. Ardından, Hakan’a “Bekle! Hazır ol! Şimdi başla!” şeklinde bir komut vererek oyuna başlamıştır.”
Yukarıdaki örnek olayda DEHB olan Hakan’ın hangi bilişsel sürecini desteklemek amacıyla bir etkinlik düzenlemiştir?
Dikkat süresini arttırmak |
Belleği geliştirmek |
Düşünmeyi geliştirmek |
Problem çözmek |
Eleştirel düşünmek |
Çocukların dikkat süreleri oldukça kısadır ve dikkatleri kolaylıkla dağılabilmektedir. Zihinsel yetersizliği, öğrenme güçlüğü, otizm spektrum bozukluğu ya da dikkat eksikliği ve DEHB olan çocuklar bu konuda desteğe gereksinim duyabilmektedirler. Etkinlikler gerçekleştirilirken, çocuğun beklemesini ve dikkatini yöneltmesini gerektirecek “Bekle, hazır ve başla.” ya da “1, 2, 3 ve başla.” gibi yönergeler verilebilir.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi “Biliş”i tanımlamaktadır?
Öğrenmeye yardımcı olan tüm zihinsel süreçlerin kullanılmasıdır. |
Düşünme, anlama gücüdür. |
Canlının duygu ve davranışlar dışındaki ruhsal süreç ve etkinliklerinin bütünüdür. |
İnsanların ve hayvanların, dış dünyanın uyaranlarını görme, işitme, koklama, dokunma ve tatma organlarıyla algılama yeteneğidir. |
Yaşananları, öğrenilen konuları, bunların geçmişle ilişkisini bilinçli olarak zihinde saklama gücü. |
Biliş, öğrenmeye yardımcı olan tüm zihinsel süreçlerin kullanılmasıdır.
13.Soru
Dinamik değerlendirmede aşağıdakilerden hangisi temel alınmaktadır?
Oyun becerisi |
Öğrenme potansiyeli |
Kontrol listesi |
Gözlem |
Aile değerlendirmesi |
Dinamik değerlendirmede öğrenme biçimi ve öğrenme potansiyelini değerlendirme temel alınmaktadır.
14.Soru
Aşağıdaki öğretmen davranışlarından hangisi hem özel gereksinimli öğrencilerin eğitiminde hem de normal gelişim gösteren öğrencilerin eğitimlerinde kullanılabilir?
Davranışın hakkında ilginç sorular sorma |
Eksik ya da yanlış yapılan davranışın biçimlendirme |
Davranış sergilendiğinde pekiştireç verilme |
Davranışın öğretiminde öğretmenin model olması |
Davranışla ilgili gurup çalışması yaptırma |
Özel gereksinimli bireylerin eğitimleri öğrenme odaklı olduğundan öğretmenler model olma, biçimlendirme ve pekiştirme rollerini sergilemeleri daha uygundur. Normal gelişim gösteren öğrencilerin eğitiminde ise öğretmenlerin öğrenciyi destekleme, uyarma ve model olma rolleri vardır. Bu bakımdan model olma yani davranışın örneğini yapma rolü tüm öğrencilerin eğitiminde sergilenebilen öğretmen rollerindendir.
15.Soru
Aşağıdakilerden hangisi gezici öğretmenin aileye karşı olan sorumlulukları arasında yer almaktadır?
Okul ortamında çocuğu gözleyerek gereksinimlerini değerlendirmek |
Çocuğun gelişimine ilişkin ailesine bilgi vermek |
Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı hazırlama konusunda bilgi vermek |
Çocuğun gelişimi hakkında bilgi toplamak ve paylaşmak için ekip toplantılarına katılmak |
Aileye çocukların bir okuldan diğerine geçiş sürecinde karar vermesi için personele yönlendirme |
Gezici öğretmenin aileye karşı olan sorumlulukları arasında şunlar yer almaktadır:
Çocuğun gelişimine ilişkin ailesine bilgi vermek,
Okulöncesi okul personeli ve çocuğun ailesi arasında köprü görevi üstlenerek birbirlerini doğru anlamalarına yardımcı olmak,
Aileye çocuklarının bir okuldan diğerine geçiş sürecinde karar vermesi için yardımcı olmak ve
Aile bireylerinin kaynaştırma öğrencisine yönelik gerçekçi beklentiler geliştirmelerine yardımcı olmak.
16.Soru
“Ayşe öğretmen rehabilitasyon merkezinde okul öncesindeki özel eğitim gerektiren çocuklara eğitim vermektedir. Sınıfında öğrencilerle çeşitli etkinlikler yapmaktadır. Bir etkinliğinde sınıfında bulunan sepetlere metal, ahşap, kâğıt, mumlu, vb. dokularda nesneler yerleştirmiştir. Sonra öğrencilerin gözlerini kapatıp sepetin içindeki nesneleri tahmin etmelerini istemiştir.”
Yukarıdaki örnek olayda Ayşe öğretmen öğrencilerin hangi gelişimsel özelliklerini desteklemeye yönelik bir etkinlik uygulamıştır?
Niyet bildirme davranışı |
Nesne keşfetme davranışı |
Nesne sürekliliği davranışı |
Araç-sonuç davranışı |
Deneme yanılma stratejisi |
Gelişimsel özellikleri desteklemek amacıyla yapılabilecek etkinlikler kapsamında niyet bildirmeyi, nesne keşfetmeyi, nesne sürekliliğini, araç-sonuç davranışını, deneme-yanılma stratejisini, taklit etmeyi ve sembolik oyunu kazandırmak amacıyla yapılabilecek etkinlikler bulunmaktadır. Çocuklar görebildikleri sürece nesnelerin ve insanların var olduklarını, bunlar görüş alanlarının dışına çıktıklarında ise yok olduklarını düşünürler. Dolayısıyla annesi odanın dışına çıkan bir çocuk, annesinin ortadan kaybolduğunu düşündüğü için ağlamaya başlar. Bir nesnenin görülmese de var olduğunun bilinmesine nesne sürekliliği kavramı denir. Nesne sürekliliğini kavrama, gelişim için önemli bir kilometre taşıdır ve kavramsallaştırma yeteneğinin gelişmeye başladığını göstermektedir. Normal gelişim gösteren çocuklarda iki yaş dolaylarında gelişen nesne sürekliliği, yetersizliği olan çocuklarda, özellikle zihinsel yetersizliği ve görme yetersizliği olan çocuklarda daha geç ve güç kazanılabilmektedir. Çocuklar nesnelerle oynarken bir çıngırağı salladıklarında ses çıkaracağını ya da bir topu sıktıklarında gıcırdayacağını keşfederler ve bu durum, çocukların araç-sonuç davranışını öğrenmeye başladıklarını göstermektedir. Çocuklar bir amaca ulaşmak üzere yeni davranış sergilemektedirler ve bu davranışa araç-sonuç davranışı denmektedir. Örneğin bir çocuk mutfak tezgahının üstündeki meyvelere ulaşmak için taburenin üstüne çıkabilmekte ya da annesinin elinden tutarak onu tezgahın başına götürebilmektedir. Araç-sonuç davranışını kazanmak, bilişsel gelişim için oldukça önemlidir. Yetersizliği olan, özellikle de beden ve zihinsel yetersizliği ya da otizm spektrum bozukluğu olan, çocuklar hem araç-sonuç ilişkilerini anlamada hem de araç-sonuç davranışlarını gerçekleştirmede sınırlılık yaşarlar ve bunların kazanılmasında yardıma gereksinim duyarlar. Çocuklar nesnelerin özelliklerini keşfettikten sonra onları işlevsel olarak kullanmaya başlarlar. Çocukların nesneleri işlevsel ve sistematik olarak kullanması ve bu süreçte amaca ulaşmak üzere kendi davranışlarında değişiklik yapması, deneme-yanılma stratejisi olarak adlandırılmaktadır. Deneme-yanılma stratejisi çocukların yeni davranışlar ve çözümler keşfetmelerini, kendi kendilerine öğrenmelerini sağlamaktadır. Dolayısıyla A, C, D ve E şıklarında yer alan davranışlar etkinlik örneğini açıklamaktadır. Diğer taraftan, Çocuklar, çevrelerinde bulunan farklı nesneleri keşfetmek ve tanımak isterler. Özellikle öğrenmede dokunma ve işitme duyusunu kullanan görme yetersizliği olan çocuklar, çevrelerini dokunarak tanıyıp ve anladıkları için normal gelişim gösteren ya da farklı yetersizliği olan çocuklara göre çok daha fazla bu davranışa gereksinim duyarlar. Bu çocuklar, yeni ve daha önce hiç dokunmadıkları nesnelere dokunmada çekingenlik hatta korku yaşayabilirler. Dolayısıyla öğretmenler, çocukların yeni nesnelere hemen dokunmalarını ve bunun için istekli olmalarını beklememelidirler. Görme yetersizliği olan çocuklar nesneye dokunmadan önce diğer çocukların nesneye dokunmaları ve nesneyi anlatmaları istenebilir. Böylece çocukların nesneyi incelemek için ilgi duymaları sağlanabilir. Görme yetersizliği olan çocukların yanı sıra yetersizliği olan tüm çocuklara nesne keşfetme davranışını öğretmek üzere farklı türde uyaranlar (işitsel, dokunsal, tatsal) sağlayan çalışmalar ya da ilginç olan nesnelere dokunma çalışmaları yapılabilir ayrıca bu beceriyi genellemek, nesneleri karşılaştırmak ve nesnelerin işleyişlerini anlamak için çocuklara fırsatlar sağlanabilir. Çocukların oyuncak seçimlerine yönelik ılımlı tavırlar sergilenebilir.
17.Soru
Doğal öğretimde etkinlik, araç gereç, nesne ya da oyuncaklar seçilirken neye dikkat edilmelidir?
Plastik olmasına |
Maliyetinin düşük olmasına |
Taşınabilir olmasına |
Az bulunur olmasına |
Çocuğun gelişimsel ve bireysel özelliklerine uygun olmasına |
Günlük rutinler sırasında çocuğun gelişimine ve bireysel özelliklerine uygun etkinliklerin, oyuncak, nesne ve araç gereçlerin kullanımı; doğal öğretim tekniklerinin bu bağlamda kullanımını kolaylaştırır ve doğal öğretim tekniklerinin temel özelliklerinden biri olarak görülür. Çocuğun gelişimsel ve bireysel özelliklerine uygun etkinlik, araç gereç, nesne ya da oyuncaklar seçilirken çocuğun ilgileri ya da çocuğu yüksek düzeyde motive edici olanlara öncelik verilmesi de oldukça önemlidir.
18.Soru
Hangisi bilişsel süreçlerin kapsamındadır?
Düşünme |
Konuşma |
Hareket |
İşitme |
İletişim başlatma |
Biliş sözcüğü, dünyamızı öğrenmeyi ve anlamayı içeren zihinsel faaliyetler anlamına gelir (Yavuzer, 1997) ve şu süreçleri kapsar:
(a)Algılama, edinilen bilgilerin yorumlanması ,organize edilmesi ve yeniden bulunması;
(b)Bellek algılanan bilginin bulunup getirilmesi ya da depo edilmesi;
(c)Muhakeme, bilginin belirli bir anlam çıkarma ve sonuca varma amacıyla kullanılması;
(d)Düşünme, bilginin ve çözümlerin nitelik olarak değerlendirilmesi,
(e)Kavrama, bilginin iki ya da daha fazla bölümü arasındaki ilişkilerin tanınmasıdır.
19.Soru
Dengeyi koruyamama, sallanma olarak tanımlanan spastisite hangisidir?
Spastik hemipleji |
Spastik dipleji |
Atetoit |
Ataksi |
Spastik kuadrapleji |
Spastisite tutulan organ sayısına göre sınıflandırılır. Spastik hemipleji vücudun sağ ya da sol yarısında istemli hareketin kaybı, spastik dipleji bacaklarda ya da kollarda istemli hareketin kaybı, spastik kuadrapleji bacaklar, kollar ve bedende hareket kaybının olmasıdır. Atetoit koordinasyon bozukluğu nedeniyle kontrolsüz savrulmalar, istemsiz hareketler şeklinde görülür. Ataksi ise dengeyi koruyamama, sallanma şeklinde görülür.
20.Soru
Özel gereksinimi olan okul öncesi çocuklarda hangi uygulama sosyal becerilerin kazandırılmasında diğerleri ile kıyaslandığında daha az etkilidir?
Sosyal etkileşim merkezli uygulamalar |
Aile merkezli uygulamalar |
Oyun merkezli uygulamalar |
Tema merkezli uygulamalar |
Rutin merkezli uygulamalar |
Aslında satış sunum tekniği olarak da kullanılan bu teknik, “Problem Çözme Tekniği” olarak da bilinir. Sunum esnasında satış elemanı, müşterinin gerçek ihtiyaç ve sorunlarını anlayarak, kapama sorularını buna göre yönlendirmelidir. Bu tekniğin kullanımı, özel bir yetenek ve iletişim becerisi ister. Tekniğin kullanılabilmesi için, satış elemanının müşterinin ürün veya hizmetleri satın alarak çözmek istediği problemini anlaması ve sunum esnasında müşteride güven duygusu yaratması gerekir. Bu teknik, genellikle zaman alan ve tekrarlanan satışlarda daha fazla geçerli bir tekniktir.
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ