İNSAN DAVRANIŞI VE SOSYAL ÇEVRE I Dersi GENÇLİK DÖNEMİ soru cevapları:

Toplam 63 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Gelişim dönemlerinde yetişkinlerin karşılaştıkları
başlıca gelişim ödevleri nelerdir?


CEVAP:

Yetişkinlik yıllarındaki gelişim dönemlerinde
yetişkinlerin karşılaştıkları başlıca gelişim ödevleri şu
şekilde belirtilebilir:
• Bedensel, zihinsel, ruhsal ve duygusal olgunluğa
erişmiş olması,
• Bir mesleğe hazırlanma ve öğrenimini
tamamlaması,
• Çalışma hayatına atılması, bir işe girmesi, bu işte
ilerlemesi ve kariyer yapması,
• Ekonomik ve kişisel özgürlüğünü kazanması,
• Eş seçmesi, bir aile kurması,
• Çocuk sahibi olma ve çocuklarını yetiştirmesi,
• Toplumun onayladığı bir sosyal gruba girmesi,
• Yakın dostluklar kurması,
• Evin yönetimine katılma ve sorumluluklar
üstlenebilmesi,
• Toplumsal sorumluluklarını yerine getirmesi
beklenir.


#2

SORU:

Havighurst’a göre gelişim görevi nasıl
tanımlanmaktadır?


CEVAP:

Havighurst’a göre gelişim görevi bireyin
yaşamındaki belli bir dönemde ortaya çıkar, başarı elde
edildiğinde bir sonraki görevlerde de başarı ve mutluluğa
yol açar, başarılmadığında ise mutsuzluğa, toplumun hoş
görmemesine ve daha sonraki görevlerde zorluklara neden
olur. Havighurst bireyin gelişim dönemi süresince
yapması gereken görevler yerine getirilmezse bireyin
mutluluğa ulaşamayacağını belirtmektedir.


#3

SORU:

Arnett, gençlik döneminde bireylerin gelişim
özellikleriyle ilgili hangi özelliklerden bahsetmektedir?


CEVAP:

Arnett bu dönemi ifade eden beş özellikten
bahsetmektedir. Bunlar kısaca şöyle açıklanabilir:
• Kimlik Arayışı: Birçok birey için yetişkinliğe
geçiş kimlik örüntüsünde temel değişimlerin
sergilendiği bir dönemdir.
• Kararsızlık: Gençlik dönemi ciddi değişimlerin
yoğun yaşandığı bir dönemdir. Bu dönemde aynı
zamanda evlilik, iş ve eğitim konularında sık
kararsızlıklar gözlemlenir.
• Öze Dönüklük: Yetişkinliğe geçiş sürecinde
bireyler başkalarına karşı görev ve sorumluklarını
göz ardı edebilmekte ve yaşamlarına şekil
vermede bağımsız olmayı tercih etmektedirler.
• Kararsız Duygular: Genç yetişkinlik sürecinde
birçok birey kendisini ne ergen ne de tam bir
yetişkin olarak hissetmektedir.
• Bireylerin Yaşamlarını Değiştirme Fırsatını
Yakalayabildikleri Olasılıklar Dönemi: Gençlik
döneminde iki türlü olasılık söz konusudur:
• Birçok genç yetişkin gelecekleri hakkında
olumlu düşünmektedir,
• Bir önceki dönemde zorlanan genç
yetişkinler içinde bulundukları dönemde
yaşamlarını olumlu yönde
geliştirebilecekleri olanaklar
yakalamaktadır.


#4

SORU:

Türkiye’de bireyin yetişkin bir kişi olarak
değerlendirilmesini sağlayan ölçütler nelerdir?


CEVAP:

Türkiye’de evli olmak, askerliğini yapmış olmak,
ekonomik bağımsızlığını kazanmış olmak, bir iş veya
meslek sahibi olmak, ebeveynden ayrı yaşamak,
üniversiteden mezun olmak veya seçimde oy kullanmak
başkaları tarafından yetişkin bir kişi olarak
değerlendirilmeyi sağlayan ölçütlerdir.


#5

SORU:

Amerika Birleşik devletlerinde bireyin yetişkin bir kişi
olarak değerlendirilmesini sağlayan ölçütler nelerdir?


CEVAP:

Ülkemizden farklı bir sosyal-kültürel özellikler
gösteren Amerika Birleşik devletlerinde ise yetişkinliğin
en önemli ölçütü gencin okulunu bitirdikten sonra tam
zamanlı bir işe başlamasıdır. Ancak gencin ekonomik
bağımsızlığına kavuşması uzun zaman alabilmekte,
üniversite mezunu gençler ekonomik bağımsızlıklarına
kavuşana kadar aileleriyle yaşamaya devam etmektedirler.


#6

SORU:

Genel olarak bireyin genç yetişkin kabul edilmesi için
ortak özellikler nelerdir?


CEVAP:

Bazı toplulukçu kültürlerde “evli olmak”
yetişkinliğe geçiş için en önemli ölçüt olurken, diğer bazı
bireyci kültürlerde eğitim, ekonomik bağımsızlık ve
ebeveynden ayrı yaşamak yetişkinlik için önemli
ölçütlerden olmaktadır. Bu farklı ölçütler genç yetişkin
olmanın başlama yaşında farklılıklara yol açsa da;
• Bireyin sorumluluk alabilmesi ve
• Duygusal kontrol geliştirmesi genç yetişkin kabul
edilmesi için ortak özellikler olmaktadır.


#7

SORU:

“Uzamış gençlik” veya “üniversiteli gençlik” neyi
ifade etmektedir?


CEVAP:

Üniversitede okumakta olan gençler sene
kaybetmediklerinde 21 yaşlarında üniversiteyi bitirmiş
veya bitirmek üzeredirler. Yükseköğrenim göremeyen
genç erkekler ise askerlik hizmetini yerine getirirler. Bu
yaşlardan sonra üniversiteli gençler için askerliğini yapma,
okul dışındaki gençler için iş bulma gibi görevler için
zamana ihtiyaç vardır. Ek olarak lisansüstü eğitim, iş
bulma ya da iş kurmadaki gecikmeler gencin hayata
atılmasını, ekonomik bağımsızlığını kazanmasını,
evliliğini ve yetişkin rolleri kazanmasını ertelemesine yol
açmaktadır. Bu duruma “uzamış gençlik” veya
“üniversiteli gençlik” adı verilir.


#8

SORU:

Ergenlik dönemi sonları ve ilk yetişkinliğin başlarında
vücutta meydana gelen fiziksel gelişim nasıldır?


CEVAP:

Ergenlik döneminin sonları ve ilk yetişkinliğin
başlarına doğru hemen hemen fiziksel gelişme ve olgunlaşma tamamlanmıştır. Gençler fiziksel
gelişimlerinin doruklarındadırlar. Bireyin gücünün en
fazla, reflekslerinin en hızlı, el becerilerinin en yüksek
olduğu, üreme kapasitesinin en yüksek ve hastalıklardan
dolayı ölme riskinin en düşük olduğu gelişim dönemi genç
yetişkinliktir. Bu dönemde ergenlik döneminin özellikleri
olan güç, kuvvet devam eder. Fiziki açıdan kas ve kemik
gelişimi 18-30 yaş civarında tamamlanır. Görme ve işitme
20 yaş civarında en keskindir. 20’li yaşlardan itibaren
vücut ağırlığı artar. Beden yağları yeniden şekillenir.
Kadın ve erkeğin kol ve bacaklarındaki yağlar karın
bölgesinde toplanır. Uzunluk ise orta yaşın sonuna kadar
aynı kalır.


#9

SORU:

Gençlik döneminde sağlık ve fiziksel gelişim nasıldır?


CEVAP:

Gençlik (genç yetişkinlik) dönemi sağlık ve
fiziksel performansın en üst seviyeye çıktığı dönemdir.
Aynı zamanda fiziksel performansın gerilemeye başladığı
dönemdir. Bundan sonra işitmede aşamalı bir azalma olur.
Kişilere göre farklılık olsa da fiziki gerileme daha ilk
yetişkinlik yıllarının sonlarında başlar. Azami kas gücüne
25 ve 30 yaşlar arasında erişilir ve genellikle bundan sonra
aşamalı olarak fiziksel yeterlilikler gittikçe azalmaya
başlar.
Otuzdan sonra çoğunlukla bacak, kol ve sırt kaslarında
güç azalması meydana gelir. Göz mercekleri gibi bedenin
bazı kısımlarında yaşlanma sürecinin daha erken başladığı
ifade edilir. Dolayısıyla fiziksel yeterliliklerdeki değişme
veya yaşlanma, büyüme gibi yaşamın ilk yıllarından
itibaren başlayan bir süreklilik göstermektedir. Dengeli
beslenen, düzenli egzersiz yapan, sigara, alkol
kullanmayan bireyler fiziksel dinçliklerini uzun yıllar iyi
bir şekilde koruyabilirler.


#10

SORU:

Genç yetişkinlik döneminde sağlık durumu nasıldır?


CEVAP:

Genç yetişkinlik yaşamın en sağlıklı dönemi
olarak düşünülebilir. Genç yetişkinler çocukluklarına göre
daha sağlıklıdır ve orta yaşlarda gelişen hastalıklardan ve
sağlık sorunlarından henüz uzaktırlar. Gençler
çocukluklarına oranla daha az soğuk algınlığı ve solunum
yolu rahatsızlıkları yaşamaktadırlar. Genç yetişkinlerin en
yaygın kronik sağlık sorunları arasında omurga ya da sırt
sorunları, işitme sorunları yer alır. Bu kronik sorunlar
daha çok düşük sosyoekonomik düzeydeki gençlerde
görülür.


#11

SORU:

Sağlıksız yaşam ve beslenme alışkanlıklarının ergenlik
ve gençlik dönemleriyle nasıl bir ilişkisi vardır?


CEVAP:

Üniversite öğrencilerinin çoğu, hastalanmamak
ve sağlıklı yaşamak için ne yapmaları gerektiğini
bilmelerine rağmen bu bilgileri kendi yaşamlarına
uygulamakta zorlanmaktadırlar. Araştırmalar ergenlik
döneminde ortaya çıkan sağlıksız yaşam ve beslenme
alışkanlıklarının çoğunun gençlik (genç yetişkinlik)
döneminde daha fazla görüldüğünü ortaya koymaktadır.
Bu dönemde hareketsizlik, sağlıksız beslenme, obezite,
alkol-madde bağımlılığı ve üreme sağlığı gibi konularda
sorunlar yaşanmakta ve sağlığa ayrılan bütçe artmaya
başlamaktadır.


#12

SORU:

Araştırmalara göre 30’lu yaşlardaki sağlık 80’li
yaşlardaki sağlığı nasıl etkilemektedir?


CEVAP:

Araştırmalar 30’lu yaşlardaki sağlığın 80’li
yaşlardaki sağlığı belirlediğini ortaya koymaktadır. Birçok
basit temel alışkanlığın yaşamı uzattığı saptanmıştır. Bu
temel alışkanlıkları edinen insanların yaşam süresi,
edinmeyenlere göre daha uzundur. Bu olumlu sağlık
alışkanlıkları arasında öğün atlamamak, sağlıklı, düzenli
ve dengeli beslenme, aşırı yağlı, şekerli ve tuzlu
gıdalardan uzak durma, ölçülü yeme, egzersiz yapma,
düzenli ve yeterli uyuma, sigara-alkol gibi alışkanlıklardan
uzak durma yer almaktadır.


#13

SORU:

Gençlik dönemindeki sigara-alkol-madde kullanımı
hakkında bilgi veriniz.


CEVAP:

Ergenlik döneminde olduğu gibi bu dönemde de
erkek üniversite öğrencileri ve genç yetişkinler aynı
dönemdeki kızlara oranla daha fazla sigara, alkol
tüketmektedir. Bu davranış ailelerinden ayrı, özelikle
ortak evlerde yaşayan gençler arasında da yaygın olarak
görülmektedir. Araştırmalarda aşırı içki kullanımının 21-
22 yaşlarında doruğa ulaştığı ve geri kalan yirmili yıllarda
azaldığı tespit edilmiştir.


#14

SORU:

Bilişsel gelişim süreci genel itibariyle nasıl
açıklanmaktadır?


CEVAP:

Yetişkinlerin artan yaşla birlikte fiziksel
yeterliliklerinin de azaldığını rahatlıkla gözlemek olasıdır.
Ancak, yetişkinlerin bilişsel gelişimlerindeki değişimleri
belirlemek fiziksel değişimdeki belirtileri gözlemlemek
kadar kolay değildir. Çünkü yetişkinler yaşlanırken aynı
zamanda yaşantılar geçirerek bilgi birikimlerini ve
deneyimlerini zenginleştirirler. Örneğin, çoğu kültürde
yetişkinlerin çocuklar ve ergenlerden daha iyi kararlar
verdikleri, yaşın artmasıyla birlikte deneyimlerin ve
bilgilerin arttığı kabul edilir. Bu nedenle, çoğu zaman
toplumlarda daha yaşlı bireylerin bilgi ve deneyimlerinden
yararlanılmak istenir; onlara danışılır ve onlardan bilgelik
beklenir.


#15

SORU:

Piaget’ye göre bilişsel gelişim nasıl açıklanmaktadır?


CEVAP:

Piaget’ye göre ergenler ve yetişkinler niteliksel
olarak benzer düşünce yapılarına sahiptir. Piaget
ergenlerin 11-15 yaş civarında soyut işlemler dönemine
girdiklerini ve bu dönemde 7-11 yaş grubundaki somut
işlemler dönemine göre daha mantıksal, soyut ve idealist
düşünme yapılarının sergilendiğini öne sürmektedir.
Ayrıca genç yetişkinlerin ergenlere göre düşünme
süreçlerinde niceliksel olarak daha ileri düzeyde ve daha
fazla bilgiye sahip olduklarını vurgulamaktadır. Ayrıca, bu
dönemde yetişkinlerin belirli alanlardaki bilgilerinde artış
söz konusu olabilmektedir. Soyut işlemler dönemi, bilişsel
gelişimin son aşaması olarak ergenlerde olduğu gibi
yetişkinlerin de bilişsel düzeylerini yansıtmaktadır.


#16

SORU:

Gisele Lobouvie’ye göre genç yetişkinlerin bilişsel
gelişimi nasıl açıklanmaktadır?


CEVAP:

Gisele Lobouvie genç yetişkinin daha pragmatik
(faydacı) olduğunu ileri sürer. Ona göre genç yetişkin
kararlı olmada, özelleştirerek düşünmede ve enerjiyi
kanalize etmede daha yetkindir. Karmaşık iş ve sosyal
problemlerin çözümünde ergene göre daha başarılıdır.
Gençler ergen gibi ideal mantığı değil pragmatik (faydacı)
mantığı kullanır. Mantıklı ve pragmatik düşünceyi uyum
içinde bir arada kullanır.
Örneğin yetişkin mimarlar bir yapı tasarlarken
kullanacakları arsayı mantıklı bir şekilde analiz eder,
maliyeti hesaplar, çevresel faktörleri göz önünde tutar. İşin
bitimi için zaman çizelgesi yapar. Genç yetişkin olan
mimarlık fakültesi öğrencileri ise proje ödevlerinde ideal
yapıyı oluşturur, statik hesaplar ön plandadır, para ve
maliyet hesabı düşünmezler, en ideal daire sayısını
hesaplarlar.


#17

SORU:

William Perry’e göre ergenlerin bilişsel gelişimi nasıl
açıklanmaktadır?


CEVAP:

William Perry’e göre ergenler iki kutuplu
düşünürler. Siyah-beyaz, doğru-yanlış, iyi-kötü, biz ve
onlar gibi. Ergenlikten yetişkinliğe geçişte farklı görüş ve
bakış açılarıyla karşılaştıkça, bireyler kesin düşünce
yapısından uzaklaşmaya başlarlar.


#18

SORU:

William Perry’e göre ergenlerin bilişsel gelişimi nasıl
açıklanmaktadır?


CEVAP:

William Perry’e göre ergenler iki kutuplu
düşünürler. Siyah-beyaz, doğru-yanlış, iyi-kötü, biz ve
onlar gibi. Ergenlikten yetişkinliğe geçişte farklı görüş ve
bakış açılarıyla karşılaştıkça, bireyler kesin düşünce
yapısından uzaklaşmaya başlarlar.

Genç yetişkinler düşüncenin farklı boyutları ve
başkalarının farklı bakış açıları olduğunu fark etmeye
başlarlar. Ergenin kesin ve ikili düşünme yapısı yerini
yetişkinin yansıtıcı, göreceli düşünme yapısına
bırakmaktadır.


#19

SORU:

Soyut işlemler (formel işlemler) sonrası dönem nedir?


CEVAP:

Bazı kuramcılar, genç yetişkinlikte sergilenen
değişimleri bir araya getirerek yeni bir bilişsel gelişim
dönemi öne sürmektedir: Soyut işlemler (formel işlemler)
sonrası düşünme (“postformal” dönem).
Bu dönemde Piaget’nin öne sürdüğü soyut işlemler
döneminden niteliksel olarak farklılıklar söz konusudur.
Pek çok yönden 20’li yaşlarda düşünceler, ergen
düşüncesine benzer. Yaşama idealist bir noktadan bakılır.
Meydan okuma ve değer çatışmaları vardır. Soyut işlemsel
dönemin etkisi ile beraber teorik problemler çözülür ve
soyut düşünülür, geleceğe ilişkin olasılıklar üzerine kafa
yorulur.


#20

SORU:

Post formal düşünce nasıl açıklanabilir?


CEVAP:

Post formal düşünce; doğrunun durumdan
duruma değişebileceği, çözümlerin mantıklı olabilmesi
için gerçekçi olması gerektiği, belirsizliğin ve karşıtlığın
istisnadan ziyade kural olduğu ve duygular ile sübjektif
faktörlerin düşünmede rol oynadığının anlaşılmasıdır.
Bu düşünme modelinin sonucunda yaşam problemlerinin
çözümüne duyguyu ve mantığı katar. Bu durum karar
verme, çatışma çözme, yaşam problemleri ile başa çıkma
gibi konularda farklılık yaratır.


#21

SORU:

Warner Schaie, genç yetişkinin yeni bilgiler kazanma
yetkinliğini kaç evrede ele almaktadır?


CEVAP:

Warner Schaie, genç yetişkinin yeni bilgiler
kazanma yetkinliğini dört evrede ele alır. Bunlar kısaca
şöyle açıklanabilir:
• Kazanma Evresi: Zekânın içinde bulunulan
durumlara uygulanma sürecidir. Mesleki açıdan
bilgi ve kazanma açısından uzun vadeli planlar
yapılır.
• Sorumluluk Evresi: Bilişsel (zihinsel) becerileri
yönetmek için bağımsız olmak gerekir. Aile, eş
ve iş yaşantısında başkalarına ilişkin
sorumluluklar bilişsel yapının daha verimli
kullanılmasını sağlar.
• Yönetici Evresi: Bu evre sosyal organizasyonların
çalışması, aralarındaki karmaşık ilişkilerin
kurulması (devlet ve iş vb.), bunlarla ilgili
şemaların kullanılması süreçlerinde bilişsel
yapının işlemesini ifade eder. Bireylerin yönetim
kademelerindeki (yönetim kurulu üyeliği, daire
başkanlığı, fabrika müdürlüğü vb.) bilişsel
yapıları bu şekilde işler.
• Yeniden uyum Sağlama Evresi: Bu evrede
bireyler anlamlı buldukları görev ve eylemler için
enerji harcarlar.


#22

SORU:

Zekâ kaç kategoriye ayrılarak incelenmektedir?


CEVAP:

Günümüzde, zekânın yaşla birlikte keskin bir
azalma yerine, zekânın göstergesi zihinsel yeterliliklerin
60, 70 ve sonrası yıllara kadar oldukça az değişme
gösterdiği kabul edilmektedir. Pek çok araştırmacı zekâyı
iki geniş kategoriye ayırarak incelemiştir. Bunlar;
• “Akıcı zekâ” ve
• “Birikimli (kristalize) zekâ”dır.


#23

SORU:

Akıcı zekâ nasıl açıklanabilir?


CEVAP:

Akıcı zekâ, değişik durumlarla baş etme ve soyut
düşünme becerisi olup, yeni problemlere ve durumlara
ilişkin bilgiyi işlemede kullanılan zihinsel kapasiteleri,
yeterlilikleri ifade etmektedir. Örneğin, bireyin bulmacalar
çözmesi gibi.


#24

SORU:

Birikimli (kristalize) zekâ nasıl açıklanabilir?


CEVAP:

Birikimli (kristalize) zekâ, yaşam boyunca
karşılaşılan bilgileri öğrenme becerisi olup, bir kişinin
yaşantıları yoluyla edindiği belirli bilgilerin, becerilerin,
stratejilerin biriktirilmesini içeren bir bilgi deposu olup
bilgi ve yaşantıya bağlı yeterliliklerdir. Örneğin, bireyin
sözcük dağarcığı ve genel bilgi düzeyi gibi kapasiteleri
birikimli zekânın göstergeleridir.


#25

SORU:

Genç yetişkinlikte ve yaşlılarda hangi zekâ öndedir?


CEVAP:

Araştırmalar, akıcı zekânın ilk yetişkinlikten
itibaren başlayarak yaşla birlikte yaşam boyunca
azaldığını gösterir. Buna karşılık, birikimli zekânın
azalmak yerine, yaşam boyunca genişlemeye devam
ederek yaşla geliştiği görülür. Dolayısıyla genç
yetişkinlikte akışkan zekâ, kristalize zekâdan öndedir.
Yaşlılarda ise bunun tersi olarak birikimli (kristalize) zekâ
daha öndedir.


#26

SORU:

Gençlik dönemindeki gelişim evreleri açısından bellek
üzerinde yaşlanmanın etkileri nasıl olmaktadır?


CEVAP:

Bellek üzerinde yaşlanmanın etkileri de
araştırılmıştır. Bu araştırma bulgularına göre gençler kısa
süreli bellekte bilginin işlenmesi konusunda yaşlılara göre
daha güçlüdürler. Uzun süreli bellek açısından ise,
gençlerin hatırlama hızının yaşlılardan daha kolay olduğu
ve belleğe, yeni bilgi depolama yeteneğinin de yaşla
azaldığı bulunmuştur. Dolayısıyla, araştırma bulguları bazı
bellek yeterliliklerinin yaşla azaldığını göstermekle
birlikte yaşlanma sürecinde oluşması kesin ve kaçınılmaz
bir durum değildir. Çünkü bellekteki yetersizlikler ve
performans azalmaları bazen yaşlı yetişkinin kişisel
durumundan veya yaşantısından kaynaklanabilir. Zihinsel
süreçler ne kadar etkin kullanılırsa azalması daha az
olabileceğinden dolayı emekli bir kişi çalıştığı zamanki
gibi zihinsel yeterliliklerini ve belleğini kullanmazsa
hatırlama başarısı düşebilecek ve bu durum bellekte bir
azalmaya yol açabilecektir.


#27

SORU:

Erikson’un “Yalıtılmışlığa Karşı Yakınlık (17-30 Yaş)”
(6. Aşama) kısaca nasıl açıklanabilir?


CEVAP:

Erikson’a göre genç yetişkinlikte, tutarlı ve
başarılı bir kimlik arayışı sürecinden sonra altıncı gelişim
aşamasına; yakınlığa karşı yalıtılmışlık dönemine
geçilmektedir. Erikson yakınlığı, birinin kendisini bir
başkasında kaybederek kendini bulma süreci biçiminde
tanımlamakta ve birine adanmayı gerektirdiğini öne
sürmektedir. Erikson’a göre birey genç yetişkinlikte yakın
ilişkiler geliştiremediği takdirde yalıtılmışlık duygusu
yaşamaktadır. Erikson, bu dönemde yakın ve köklü
dostlukların kurulduğunun gözlendiğini ve bireyin
başkalarını derinden ve kararlı bir biçimde beğenmesini,
hoşlanmasını, özen göstermesini içeren sevgi kavramı
üzerinde yoğunlaştığını belirtir.


#28

SORU:

Levinson’ın kuramının merkezinde ne vardır?


CEVAP:

Levinson’ın kuramının merkezinde “yaşam
yapısı” kavramı yer alır. Bu kavram “bir kişinin yaşamının
bir döneminde altta yatan örüntü ya da tasarım” olarak
tanımlanır. Bir kişinin yaşam yapısı kişinin çevresiyle
karşılıklı etkileşimini şekillendirir ve onun tarafından da
şekillendirilir. İnsan ömrü hep bir yapı kurmak ve yapı
değiştirmek gibi süreçlerden ibarettir. Hayat yapısı
oluşturmak ve hayatımızı onun içerisine koymak, yapı
kurma yapı değiştirme dizisidir.


#29

SORU:

Yaşam yapısının bileşenleri arasında neler vardır?


CEVAP:

Yaşam yapısının bileşenleri arasında insanlar,
kurumlar, yerler, düşler, değerler ve duygular yer alır.
Birçok insan yaşam yapısını işleri ve ailelerinin çevresinde
inşa eder. Kişinin yaşam yapısının diğer önemli etkenleri
arasında inanç, etnik kimlik, savaşlar ve ekonomik krizler
gibi toplumsal olaylar ve hobilerde yer alabilir.


#30

SORU:

Levinson’a göre, yaşam nasıl bir yaşantıyı içerir?


CEVAP:

Levinson’a göre, yaşam;
• Çocukluğun özgürlüğünden okula girmeye;
• Okuldan iş dünyasına;
• Bir aşk ilişkisinden ayrılmaya ya da evlenmeye;
• Evlenmeden boşanmaya uzanan bir dizi geçişsel
yaşantıyı içerir.


#31

SORU:

Levinson’ın “Yaşam Dönemleri” nelerdir?


CEVAP:

Levinson insanların yaşam yapılarının, birbiriyle
çakışan, (her birinin uzunluğu 20 ila 30 yıl arasında
değişen) dört dönemde biçimlendiğini ileri sürer:
• Ön Yetişkinlik (doğumdan 22 yaşa kadar):
Doğumdan ergenliğin sonuna kadarki oluşum
dönemi.
• Erken Yetişkinlik (17 ila 45 yaş arası):
Levinson’a göre 17 ve 33 yaşları arasındaki
bireyler ergenliğin ötesine geçerek, zorunlu bir
yaşam yapısı oluşturma çabası içine girmektedir.
Bu bireyler yetişkinliğe geçiş aşamasında aşk ve
iş alanında birçok olanaklar keşfederek bir yaşam
yapısı kurma çabasındadır. Bu süreçte de önemli
bir değişim ve istikrarsızlık yaşanmaktadır.
İnsanların yaşamlarını önemli ölçüde etkileyecek
seçimler yaptıkları ve insanların en büyük
enerjiyi sergileyecekleri ve birçok şeyi tecrübe
edecekleri dönemdir.
• Orta Yetişkinlik (40 ila 65 yaş arası): İnsanların
biyolojik kapasitelerinin azalma ama toplumsal
sorumluluklarının artma eğiliminde olduğu
dönemdir.
• Geç Yetişkinlik (60 yaş ve ötesi): Yaşamın son
dönemidir.


#32

SORU:

Gould’un dönüşüm kuramındaki evreler nelerdir?


CEVAP:

Gould’un dönüşüm kuramında genç yetişkinlikle
ilgili dört evreden bahsedilir. Bu evrelerde bireyin sosyal
yapısında bazı dönüşümler başlar, birey özerklik kazanır
ve amaçlarını gerçekleştirmeye başlar. Artık kendi
ayaklarının üstünde durması gerektiğini bilir. Gençlik
dönemini içine alan bu evreler:
• Birinci Evre (16-22 Yaş): Bireyin annebabasından
ayrıldığı görülür. Ayrıca kişi
kimliğini güçlendirir.
• İkinci Evre (22-28 Yaş): Bireye özerklik yerleşir
ve birey amaçlarını gerçekleştirmeye başlar.
• Üçüncü Evre (28-34 Yaş): Bu evre bir geçiş
evresidir. Birey amaçlarını, evliliğini yeniden
gözden geçirir; değerlendirir
• Dördüncü Evre (35-45 Yaş): Bireyin
hoşnutsuzluğunun arttığı dönemdir. Birey
fizyolojik olarak bir takım değişiklikler
geçirmeye başlar.


#33

SORU:

Bağlanma nedir?


CEVAP:

Bowlby’ye göre bağlanma yeni doğan bebeğin
hayatta kalmasını ve “normal” gelişimini sağlamak için biyolojik olarak kurgulanmış olan anne (ya da bakan kişi)
ve bebek arasındaki güçlü duygusal bağdır. Bu bağlanma
sayesinde çocuklar fiziksel güvenliğe kavuşabilseler de
bazıları psikolojik olarak kendilerini güvende
hissetmeyebilir.


#34

SORU:

Bağlanma kuramı kısaca nasıl açıklanabilir?


CEVAP:

Bağlanma kuramına göre çocukların güvenli
bağlanma geliştirmeleri onları büyüten ebeveynlerin
sunduğu bakımın kalitesine ve çocuğun ihtiyaçlarına karşı
duyarlı olmalarına bağlıdır.
Bowlby’nin bağlanma kuramına göre ebeveynlerine
güvenli bağlanan bebek ileriki yaşantısında çevresindeki
insanlara karşı güvene dayalı ilişkiler geliştirir.


#35

SORU:

Geleneksel bağlanma örüntüleri kaç tür bağlanma stili
içermektedir?


CEVAP:

Bağlanma çalışmaları bebeklik dönemi üzerinde
odaklanmıştır. Geleneksel bağlanma örüntüleri üç tür
bağlanma stili içermektedir:
• Güvenli bağlanma stili,
• Kaçınmacı bağlanma stili,
• Kaygılı bağlanma stili.


#36

SORU:

Sternberg’e göre “aşk”ın kaç boyutu vardır?


CEVAP:

Sternberg’e göre aşk üç temel boyutu olan bir
üçgen gibi düşünülmektedir. Bunlar kısaca şöyle
açıklanabilir:
• Tutku: Birini, fizyolojik olarak yoğun bir biçimde
arzu etme. Romantik aşkın ilk dönemlerini
yansıtmakta ve karşı tarafa cinsel ve fiziksel
çekicilik içermektedir.
• Yakınlık: Birini, tüm duygu ve düşünceleri
paylaşacak kadar yakın hissetme. Romantik aşkın
ilk dönemlerini yansıtmakta ve karşı tarafa cinsel
ve fiziksel çekicilik içermektedir.
• Bağlılık: İyi ve kötü zamanlarda birlikte olmayı
gönüllü olarak isteme. İlişki hakkında sorun
yaşandığında ilişkinin sürdürülüp
sürdürülmeyeceğine yönelik düşünceleri
kapsamaktadır.
36. Sternberg aşk’ın üç temel öğesinin, kaç farklı ilişki
biçimine neden olduğunu ileri sürmüştür?
Cevap: Sternberg bu üç temel öğenin, yedi farklı ilişki
biçimine neden olduğunu ileri sürmüştür. Bunlar kısaca
şöyle açıklanabilir:
• Hoşlanma: Yakınlık, anlayışlılık ve destek
vardır. Ancak bağlılık ve tutku yoktur. Bu form
genel olarak arkadaşlıklarda mevcuttur.
• Karasevda: Bu formda güçlü bir biçimde fiziksel
çekicilik ön plandadır. Yani tutku vardır. Burada
tutku kolayca başlayabilir ve kolayca bitebilir.
Yakınlık ve bağlılık yoktur.
• Boş Aşk: Bazı ilişkiler tutkuyu ve yakınlığı
kaybeder. Yalnızca bağlılığa dayanarak devam
eder.
• Romantik Aşk: Çiftler hem tutkulu hem de yakın
olduklarında romantik ilişki ortaya çıkar.
• Aptalca Aşk: Kısa bir zaman içerisinde bireyin
ayaklarını yerden kesen, tutku düzeyi yüksek
olan bir birliktelik söz konusudur.
• Arkadaşça Aşk: Bu tür ilişkilerde yakınlık ve
bağlılık vardır. Fakat tutku yoktur ya da yok
denilebilecek kadar azdır.
• Mükemmel Aşk: Tutku, yakınlık ve bağlılığın
olduğu bir ilişkidir. Dört dörtlük ya da ideal aşk
ilişkisi olarak tanımlanabilir..


#37

SORU:

Mesleki döngü kısaca nasıl açıklanabilir?


CEVAP:

Bir mesleğe başlama ve emekliliğe kadar geçen
süreye “mesleki döngü” adı verilir. Bunlar;
• Seçim ve başlama,
• Uyum,
• Devam ve
• Emeklilik aşamalarıdır.


#38

SORU:

Meslek seçimi sürecinde yer alan evreler nelerdir?


CEVAP:

Meslek seçimi ve gelişimi karmaşık bir süreçtir.
Fiziksel, psikolojik, sosyo-kültürel (kişilerarası ilişkiler)
ve ekonomik özellikler meslek seçimini etkileyen
faktörlerdendir. Meslek seçimi bir anda gerçekleşmez.
Çocukluktan itibaren devam eden bir süreci içerir. Bu
süreçte yer alan evreler şunlardır:
• Fantezi evresi (11 Yaşına kadar),
• Deneme evresi (11-17 Yaş),
• Gerçekçi evre (17-23 Yaş),
• Tamamlama evresi (21-24 Yaş),
• Sabit ve Tutarlı (25-35 Yaş),
• Pekiştirme (35 Yaş ve sonrası).


#39

SORU:

İletişim nedir?


CEVAP:

İletişim kısaca bilgi üretme, aktarma ve
anlamlandırma süreci olarak tanımlanabilir.


#40

SORU:

İletişim genel olarak kaça ayrılır?


CEVAP:

İletişim genel olarak;
• Sözlü ve
• Sözsüz iletişim olmak üzere ikiye ayrılabilir.
İletişim sözlü olabileceği gibi sözsüz iletişim türleri de
mevcuttur ve sözlü iletişime göre daha etkilidir.


#41

SORU:

Sözlü iletişim türleri nelerdir?


CEVAP:

Sözlü iletişim türleri:
• Dil,
• Dil ötesi.

İnsanların karşılıklı konuşmaları ve yazışmaları “dille
iletişim” olarak kabul edilir. Dille iletişimde kişiler
ürettikleri bilgileri birbirlerine ileterek anlamlandırırlar.
Dil ötesi iletişim sesin niteliği ile ilgilidir; ses tonu, sesin
hızı, sesin şiddeti, hangi kelimelerin vurgulandığı,
duraklamalar vb. özellikleri içerir.


#42

SORU:

Sözsüz iletişim türleri nelerdir?


CEVAP:

Sözsüz iletişimde konuşma ve yazı olmaksızın
insanlar birbirlerine birtakım mesajlar iletirler. Sözsüz
iletişim kendi içinde dört grupta ele alınabilir:
• Yüz ve beden,
• Bedensel temas,
• Mekân kullanımı,
• Araç kullanımı.


#43

SORU:

Gelişim ödevi ne demektir?


CEVAP:

Bireylerin, gelişimlerinin doğası gereği yaşam boyunca her yaş döneminde kazanmak, gerçekleştirmek veya başarmak durumunda oldukları özellikleri ve davranış biçimleri vardır. Bireyin yerine getirmek durumunda olduğu bu özellikler ve davranış biçimleri gelişim ödevleri olarak nitelendirilir. Her yaşam döneminde karşılaşılan gelişim ödevlerinin başarılması, bireyin mutluğunu ve sonraki gelişim dönemi ödevlerine ilişkin başarısını olumlu yönde etkileyebilir.


#44

SORU:

Yetişkinlik yıllarındaki gelişim dönemlerinde yetişkinlerin karşılaştıkları başlıca gelişim ödevleri nelerdir?


CEVAP:

Yetişkinlik yıllarındaki gelişim dönemlerinde yetişkinlerin karşılaştıkları başlıca gelişim ödevleri şu şekilde belirtilebilir: • Bedensel, zihinsel, ruhsal ve duygusal olgunluğa erişmiş olması • Bir mesleğe hazırlanma ve öğrenimini tamamlaması • Çalışma hayatına atılması, bir işe girmesi, bu işte ilerlemesi ve kariyer yapması • Ekonomik ve kişisel özgürlüğünü kazanması • Eş seçmesi, bir aile kurması • Çocuk sahibi olma ve çocuklarını yetiştirmesi • Toplumun onayladığı bir sosyal gruba girmesi • Yakın dostluklar kurması • Evin yönetimine katılma ve sorumluluklar üstlenebilmesi • Toplumsal sorumluluklarını yerine getirmesi beklenir


#45

SORU:

Arnett'e göre gençlik dönemini ifade eden beş özellik nelerdir?


CEVAP:

Arnett bu dönemi ifade eden beş özellikten bahsetmektedir. Bunlar: • Kimlik Arayışı: Birçok birey için yetişkinliğe geçiş kimlik örüntüsünde temel deği- şimlerin sergilendiği bir dönemdir. • Kararsızlık: Gençlik dönemi ciddi değişimlerin yoğun yaşandığı bir dönemdir. Bu dö- nemde aynı zamanda evlilik, iş ve eğitim konularında sık kararsızlıklar gözlemlenir. • Öze Dönüklük: Yetişkinliğe geçiş sürecinde bireyler başkalarına karşı görev ve sorumluklarını göz ardı edebilmekte ve yaşamlarına şekil vermede bağımsız olmayı tercih etmektedirler. • Kararsız Duygular: Genç yetişkinlik sürecinde birçok birey kendisini ne ergen ne de tam bir yetişkin olarak hissetmektedir. • Bireylerin Yaşamlarını Değiştirme Fırsatını Yakalayabildikleri Olasılıklar Dönemi: Gençlik döneminde iki türlü olasılık söz konusudur. (1) Birçok genç yetişkin gelecekleri hakkında olumlu düşünmektedir, (2) bir önceki dönemde zorlanan genç yetişkinler içinde bulundukları dönemde yaşamlarını olumlu yönde geliştirebilecekleri olanaklar yakalamaktadır


#46

SORU:

Türkiye’de başkaları tarafından “yetişkin “ bir kişi olarak değerlendirilmeyi sağlayan ölçütler nelerdir?


CEVAP:

Türkiye’de evli olmak, askerliğini yapmış olmak, ekonomik bağımsızlığını kazanmış olmak, bir iş veya meslek sahibi olmak, ebeveynden ayrı yaşamak, üniversiteden mezun olmak veya seçimde oy kullanmak başkaları tarafından “yetişkin “ bir kişi olarak değerlendirilmeyi sağlayan ölçütlerdir.


#47

SORU:

Genç yetişkin kabul edilmek için gereken ortak özellikler nelerdir?


CEVAP:

(a) bireyin sorumluluk alabilmesi ve (b) duygusal kontrol geliştirmesi genç yetişkin kabul edilmesi için ortak özellikler olmaktadır.


#48

SORU:

Uzamış gençlik ne demektir?


CEVAP:

Lisansüstü eğitim, iş bulma ya da iş kurmadaki gecikmeler gencin hayata atılmasını, ekonomik bağımsızlığını kazanmasını, evliliğini ve yetişkin rolleri kazanmasını ertelemesine yol açmaktadır. Bu duruma “uzamış gençlik” veya “üniversiteli gençlik” adı verilir.


#49

SORU:

Genç yetişkinlik fiziksel gelişim açısından nasıl bir dönemdir?


CEVAP:

Ergenlik döneminin sonları ve ilk yetişkinliğin başlarına doğru hemen hemen fiziksel gelişme ve olgunlaşma tamamlanmıştır. Gençler fiziksel gelişimlerinin doruklarındadırlar. Bireyin gücünün en fazla, reflekslerinin en hızlı, el becerilerinin en yüksek olduğu, üreme kapasitesinin en yüksek ve hastalıklardan dolayı ölme riskinin en düşük olduğu gelişim dönemi genç yetişkinliktir.


#50

SORU:

Genç yetişkinlik sağlık durumu açısından nasıl bir dönemdir?


CEVAP:

Genç yetişkinlik yaşamın en sağlıklı dönemi olarak düşünülebilir. Genç yetişkinler çocukluklarına göre daha sağlıklıdır ve orta yaşlarda gelişen hastalıklardan ve sağlık sorunlarından henüz uzaktırlar. Gençler çocukluklarına oranla daha az soğuk algınlığı ve solunum yolu rahatsızlıkları yaşamaktadırlar. Genç yetişkinlerin en yaygın kronik sağlık sorunları arasında omurga ya da sırt sorunları, işitme sorunları yer alır. Bu kronik sorunlar daha çok düşük sosyoekonomik düzeydeki gençlerde görülür.


#51

SORU:

Genç yetişkinlerde sigara, alkol ve madde kullanımı nasıldır?


CEVAP:

Ergenlik döneminde olduğu gibi bu dönemde de erkek üniversite öğrencileri ve genç yetişkinler aynı dönemdeki kızlara oranla daha fazla sigara, alkol tüketmektedir. Bu davranış ailelerinden ayrı, özelikle ortak evlerde yaşayan gençler arasında da yaygın olarak görülmektedir. Araştırmalarda aşırı içki kullanımının 21-22 yaşlarında doruğa ulaştığı ve geri kalan yirmili yıllarda azaldığı tespit edilmiştir.


#52

SORU:

Soyut İşlemler (Formel İşlemler) Sonrası Dönem nedir?


CEVAP:

Bazı kuramcılar, genç yetişkinlikte sergilenen değişimleri bir araya getirerek yeni bir bilişsel gelişim dönemi öne sürmektedir: Soyut işlemler (formel işlemler) sonrası düşünme (“postformal” dönem). Bu dönemde Piaget’nin öne sürdüğü soyut işlemler döneminden niteliksel olarak farklılıklar söz konusudur. Pek çok yönden 20’li yaşlarda düşünceler, ergen düşüncesine benzer. Yaşama idealist bir noktadan bakılır. Meydan okuma ve değer çatışmaları vardır. Soyut işlemsel dönemin etkisi ile beraber teorik problemler çözülür ve soyut düşünülür, geleceğe ilişkin olasılıklar üzerine kafa yorulur. Post Formal Düşünce: Doğrunun durumdan duruma değişebileceği, çözümlerin mantıklı olabilmesi için gerçekçi olması gerektiği, belirsizliğin ve karşıtlığın istisnadan ziyade kural olduğu ve duygular ile sübjektif faktörlerin düşünmede rol oynadığının anlaşılmasıdır


#53

SORU:

Warner Schaie genç yetişkinin yeni bilgiler kazanma yetkinliğini kaç evrede ele alır?


CEVAP:

Warner Schaie genç yetişkinin yeni bilgiler kazanma yetkinliğini 4 evrede ele alır. Bunlar: 1. Kazanma Evresi: Zekânın içinde bulunulan durumlara uygulanma sürecidir. Mesleki açıdan bilgi ve kazanma açısından uzun vadeli planlar yapılır. 2. Sorumluluk Evresi: Bilişsel (zihinsel) becerileri yönetmek için bağımsız olmak gerekir. Aile, eş ve iş yaşantısında başkalarına ilişkin sorumluluklar bilişsel yapının daha verimli kullanılmasını sağlar. 3. Yönetici Evresi: Bu evre sosyal organizasyonların çalışması, aralarındaki karmaşık ilişkilerin kurulması (devlet ve iş vb.), bunlarla ilgili şemaların kullanılması süreç- lerinde bilişsel yapının işlemesini ifade eder. Bireylerin yönetim kademelerindeki (yönetim kurulu üyeliği, daire başkanlığı, fabrika müdürlüğü vb.) bilişsel yapıları bu şekilde işler. 4. Yeniden uyum Sağlama Evresi: Bu evrede bireyler anlamlı buldukları görev ve eylemler için enerji harcarlar.


#54

SORU:

Genç yetişkinlikte entellektüel gelişim nasıldır?


CEVAP:

Entelektüel gelişim genç yetişkinlikte artar. Günümüzde, zekânın yaşla birlikte keskin bir azalma yerine, zekânın göstergesi zihinsel yeterliliklerin 60,70 ve sonrası yıllara kadar oldukça az değişme gösterdiği kabul edilmektedir.


#55

SORU:

Akıcı zeka nedir?


CEVAP:

Akıcı zekâ, değişik durumlarla baş etme ve soyut düşünme becerisi olup, yeni problemlere ve durumlara ilişkin bilgiyi işlemede kullanılan zihinsel kapasiteleri, yeterlilikleri ifade etmektedir. Örneğin, bireyin bulmacalar çözmesi gibi.


#56

SORU:

Birikimli zeka nedir?


CEVAP:

Birikimli (kristalize) zekâ, yaşam boyunca karşılaşılan bilgileri öğrenme becerisi olup, bir kişinin yaşantıları yoluyla edindiği belirli bilgilerin, becerilerin, stratejilerin biriktirilmesini içeren bir bilgi deposu olup bilgi ve yaşantıya bağlı yeterliliklerdir. Örneğin, bireyin sözcük dağarcığı ve genel bilgi düzeyi gibi kapasiteleri birikimli zekânın göstergeleridir.


#57

SORU:

Erikson’un psikososyal gelişim kuramının 6. aşaması olan yalıtılmışlığa karşı yakınlık dönemi nasıl bir dönemdir?


CEVAP:

Erikson’a göre genç yetişkinlikte, tutarlı ve başarılı bir kimlik arayışı sürecinden sonra altıncı gelişim aşamasına; yakınlığa karşı yalıtılmışlık dönemine geçilmektedir. Erikson yakınlığı, birinin kendisini bir başkasında kaybederek kendini bulma süreci biçiminde tanımlamakta ve birine adanmayı gerektirdiğini öne sürmektedir. Erikson, bu dönemde yakın ve köklü dostlukların kurulduğunun gözlendiğini ve bireyin başkalarını derinden ve kararlı bir biçimde beğenmesini, hoşlanmasını, özen göstermesini içeren sevgi kavramı üzerinde yoğunlaştığını belirtir.


#58

SORU:

Levinson’ın kuramının merkezinde hangi kavram yer alır?


CEVAP:

Levinson’ın kuramının merkezinde «yaşam yapısı” kavramı yer alır. Bu kavram “bir kişinin yaşamının bir döneminde altta yatan örüntü ya da tasarım” olarak tanımlanır. Bir kişinin yaşam yapısı kişinin çevresiyle karşılıklı etkileşimini şekillendirir ve onun tarafından da şekillendirilir.


#59

SORU:

Levinson'a göre insanların yaşam yapıları kaç dönemde biçimlenir?


CEVAP:

Levinson insanların yaşam yapılarının, birbiriyle çakışan, (her birinin uzunluğu 20 ila 30 yıl arasında değişen) dört dönemde biçimlendiğini ileri sürer: 1. Ön Yetişkinlik (doğumdan 22 yaşa kadar): Doğumdan ergenliğin sonuna kadarki oluşum dönemi. 2. Erken Yetişkinlik (17 ila 45 yaş arası): Levinson’a göre 17 ve 33 yaşları arasındaki bireyler ergenliğin ötesine geçerek, zorunlu bir yaşam yapısı oluşturma çabası içine girmektedir. Bu bireyler yetişkinliğe geçiş aşamasında aşk ve iş alanında birçok olanaklar keşfederek bir yaşam yapısı kurma çabasındadır. Bu süreçte de önemli bir değişim ve istikrarsızlık yaşanmaktadır. İnsanların yaşamlarını önemli ölçüde etkileyecek seçimler yaptıkları ve insanların en büyük enerjiyi sergileyecekleri ve birçok şeyi tecrübe edecekleri dönemdir. 3. Orta Yetişkinlik (40 ila 65 yaş arası): insanların biyolojik kapasitelerinin azalma ama toplumsal sorumluluklarının artma eğiliminde olduğu dönemdir. 4. Geç Yetişkinlik (60 yaş ve ötesi): Yaşamın son dönemidir.


#60

SORU:

Gould’un dönüşüm kuramında genç yetişkinlikle kaç evre vardır?


CEVAP:

Gould’un dönüşüm kuramında genç yetişkinlikle ilgili dört evreden bahsedilir. Bu evrelerde bireyin sosyal yapısında bazı dönüşümler başlar, birey özerklik kazanır ve amaçlarını gerçekleştirmeye başlar. Artık kendi ayaklarının üstünde durması gerektiğini bilir. Gençlik dönemini içine alan bu evreler: • Birinci Evre (16-22 Yaş): Bireyin anne-babasından ayrıldığı görülür. Ayrıca kişi kimliğini güçlendirir. • İkinci Evre (22-28 Yaş): Bireye özerklik yerleşir ve birey amaçlarını gerçekleştirmeye başlar. • Üçüncü Evre (28-34 Yaş): Bu evre bir geçiş evresidir. Birey amaçlarını, evliliğini yeniden gözden geçirir; değerlendirir.


#61

SORU:

Bowlby’ye göre bağlanma nedir?


CEVAP:

Bowlby’ye göre bağlanma yeni doğan bebeğin hayatta kalmasını ve “normal” gelişimini sağlamak için biyolojik olarak kurgulanmış olan anne (ya da bakan kişi) ve bebek arasındaki güçlü duygusal bağdır.


#62

SORU:

Bağlanma kuramı nedir?


CEVAP:

Bağlanma kuramına göre çocukların güvenli bağlanma geliştirmeleri onları büyüten ebeveynlerin sunduğu bakımın kalitesine ve çocuğun ihtiyaçlarına karşı duyarlı olmalarına bağlıdır. Geleneksel olarak bebekler ve birinci bakım verenler arasındaki duygusal bağı tanımlamak için kullanılan bu terim ergenlik ve yetişkinlik gibi diğer gelişim dönemlerini kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Bowlby,nin “bağlanma kuramı” na göre ebeveynlerine güvenli bağlanan bebek ileriki yaşantısında çevresindeki insanlara karşı güvene dayalı ilişkiler geliştirir. Başlangıçta bebeğin anneyle olan bu yoğun ilişkisi sonraları çocuğun zihinsel gelişimi ile birlikte anne dışındaki yetişkinlerin de tanınmasını sağlamakta ve çocuk bu kişilere de duygusal tepkiler vermektedir.


#63

SORU:

Geleneksel bağlanma örüntüleri kaç tür bağlanma stili içermektedir?


CEVAP:

Geleneksel bağlanma örüntüleri üç tür bağlanma stili içermektedir. Bunlar: • Güvenli Bağlanma Stili: Bebeklerin çevreyi incelemek ve çevreyle etkileşim kurmak için bakım sağlayan kişileri (genellikle anneler) güvenli bir dayanak olarak gördükleri modeldir. Diğerleri ile kolay yakınlaşır, diğerlerine bağlı olmaktan rahatsızlık duymaz, yalnız olmaktan ve diğerlerinin onu reddetmesinden dolayı üzüntü yaşamaz. Güvenli bağlanma stiline sahip bireyler, ilişkileri hakkında daha olumlu görüşleri olan, diğerlerine yakınlaşmayı kolay bulan ve romantik ilişkiyle aşırı derecede ilgilenmeyen ya da bu nedenle aşırı stres altına girmeyen yetişkinleri tanımlayan bir bağlanma stilidir. • Kaçınmacı Bağlanma Stili: Bakım sağlayanların (bakım verenin) çocuğun bağlanma ihtiyaçlarını reddedici ve çocuğun ilgisini bağlanılan kişiden uzaklaştırmaya çalışma eğiliminde olduğu modeldir. Kaçınan bireyler romantik ilişkilere girmekte isteksizdirler, kararsızdırlar ya da kendilerini partnerlerinden uzaklaştırmaya çalı- şırlar. • Kaygılı Bağlanma Stili: Bakım sağlayanın (bakım verenin) pasif, tepkisiz ve etkisiz davranışlar göstererek çocuğun bağlanma ihtiyacını uygun olmayan şekilde kar- şılaması, bu nedenle çocuğun ebeveyne (bakım verene) karşı kızgın veya ikircikli tavır gösterdiği modeldir. Bu kişiler yakınlık kurmak isterler, az güvenen ve daha fazla duygusal, kıskanç ve tahakküm edicidirler.