OSMANLI TARİHİ (1300-1566) Dersi İHTİŞAM ÇAĞI VE CİHAN DEVLETİ HALİNE GELİŞ soru cevapları:

Toplam 68 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: XVI. yüzyılda ateist eğilimli sufî çevrelerde de ortaya çıkan tepkiler nelerdir?


CEVAP: Sultan Süleyman döneminde alınan siyasî ve ekonomik tedbirlerin sertliği merkezî idareye karşı geliştirilen muhalefette sufî çevreleri ön plana çıkarmış olmalıdır. Özellikle Bayramî Melamîlerin sosyal sisteme ciddî ölçüde muhalif bir tavır takınmaları ve bunun halk arasında destek bulması dikkate değer gelişmelere yol açmıştır. Mesela hem siyasî hem de ilahî misyonla donatılmış bir şahsiyet olarak görülen İsmail Maşukî (Oğlan şeyh), Bayramî Melamîliği entelektüel çevrelere taşımış ve taşra tarikatından şehir tarikatına dönüşmesini sağlamıştır. Aynı şekilde 1560’larda Bosna’da yaşayan Hamza Bâlî, Osmanlı idaresine karşı siyasî bir kimlikle ortaya çıkmıştı. Bunlar daha sonra yakalanarak Ebussuud Efendi fetvasıyla idam edildiler. Hamzavî hareketi uzun süre Rumeli’de etkili olmuştur. İbrahim Gülşenî, Muhyiddin Karamanî gibi şeyhler de ilhad-zındıklıkla suçlanarak takibata uğramışlardı. Molla Kabız ise Hz. İsa’nın üstünlüğünü savunduğu için sorgulanarak idam edildi.

#2

SORU: Kanunî Sultan Süleyman’ın dönemindeki suhte isyanların sebepleri nelerdir?


CEVAP: Kanunî Sultan Süleyman dönemindeki isyan hareketlerinde genç ve işsiz nüfus başı çekmekteydi. Bunların üzerinde zamanla taşrada sosyal ve ekonomik baskıların ağırlaşması da etkili olmaktaydı. İşlenen toprakların gitgide küçük parçalara bölünüp artan nüfusun ihtiyaçlarına yetmemesinin uzun vadede görülecek sosyal bir krizin başlangıcını oluşturduğu ifade edilebilir.

#3

SORU: Rodos’un alınmasıyla sonuçlanan süreçte Osmanlı denizcilikte hangi adımları atmıştır?


CEVAP: Osmanlılar, Fatih Sultan Mehmed ve özellikle II. Bayezid döneminden itibaren denizciliğin önemini kavrayıp buna uygun icraata girişmişler, Akdeniz’deki Türk korsanlarını destekleyip aynı zamanda onları devlet hizmetinde istihdam etmeye başlamışlardı. Bununla birlikte denizciliğin esaslı bir devlet siyaseti güdülerek ele alınması 1515’te Yavuz Sultan Selim’in Haliç’te büyük bir tersane inşa ettirmesiyledir.

#4

SORU: Sultan 1. Süleyman tahtı çıktığında ilk icraatları neler olmuştur?


CEVAP: : I. Süleyman 30 Eylül 1520 tarihinde tahta oturdu. İlk icraatı Tebriz’den ve Kahire’den getirilen 600-800 civarındaki sanatkâr, ümera ve benzerlerinin memleketlerine dönmelerine izin vermek oldu. Ayrıca Yavuz Sultan Selim’in Mısır’dan getirttiği Abbasi halifesi Mütevekkil’in de geri dönmesine müsaade etti. İran’la yapılan ipek ticaretine yönelik yasağı kaldırıp bu ticaret dolayısıyla mallarına el konulan tüccarın zararını karşıladı. Bunların yanı sıra halka kötü muamelede bulunan idareci ve askerleri cezalandırdı. Devrin kroniklerinde yer verilen bu ilk icraatlar yeni padişahın adalet prensibine sıkı sıkıya bağlı olduğunu göstermek amacını da taşıyor olmalıdır.

#5

SORU: Osmanlı Mısır kaptanlığını neden kurmuştur?


CEVAP: Mısır kaptanlığı, Kızıldeniz’e girerek İslam’ın kutsal yerlerini tehdit eden Portekiz gemilerine karşı 1525’te Süveyş’te kurulmuştur. Burada inşa edilen gemiler sayesinde Kızıldeniz’in emniyeti sağlanacaktı.

#6

SORU: Turgut Reis hangi tarihte Trablusgarb Beylerbeyi olmuştur?


CEVAP: Trablusgarb zaferi sonrası kendisine söz verilmesine rağmen Turgut Reis ancak 1556’da Sultan Süleyman’dan talep etmesi üzerine Trablusgarb Beylerbeyi olarak tayin edilmiştir.

#7

SORU: Sultan Süleyman günümüzde Kanuni sıfatıyla bilinmesinin nedeni nedir?


CEVAP: Günümüzde kendi isminden çok “Kanunî” sıfatıyla bilinirse de bu sıfatı ilk defa Dimitrie Cantemir XVIII. yüzyılda kaleme aldığı Osmanlı tarihinde zikretmiştir. XIX. yüzyılda Osmanlı tarihçilerince de benimsenerek yaygınlık kazanmıştır. Dolayısıyla bugün hemen herkesçe bilinen Kanunî sıfatı I. Süleyman’ın kendisi için takındığı ve dönemindekilerin kullandığı bir unvan değildir. Bununla birlikte bu dönemde adalet prensibi ön plana çıkarılarak gerçekleştirilen reformlar ve bunların uygulanmasında gösterilen hassasiyet dolayısıyla bu sıfat modern tarih yazımında da yaygın olarak kullanılmıştır.

#8

SORU: Osmanlı’da şehzadeler devlet işlerine tecrübe sahibi olmaları için sancaklardan birine gönderilirlerdi. Şehzade Süleyman bu amaçla hangi sancağa gönderilmiştir?


CEVAP: 1509’da sancağa çıkma geleneğine uygun olarak Sultan II. Bayezid tarafından kendisine Kefe sancağı verildi.

#9

SORU: Knezlik neşr?


CEVAP: Slavca asıllı olan Knez kelimesi Prens ya da Dük anlamına gelmektedir. Moskova Knezliği, Altın Orda Hanlığı’na bağlıydı. Bu hanlığın XVI. yüzyılın hemen başında yıkılmasından sonra kazanılan topraklarla knezlik çarlığa dönüşmüştür.

#10

SORU: Akdeniz’in büyük bir bölümünde hakimiyeti elinde bulunduran Osmanlı donanması Batı Akdeniz’de hakimiyet sağlamak amacıyla neler yapmıştır ?


CEVAP: Osmanlılar, Orta Akdeniz’de de hâkim konuma gelmişlerdi. Artık hedef şövalyelerin ana üssü olan ve aynı zamanda Batı Akdeniz’in kilidi konumundaki Malta’ydı. Tunus önlerindeki Halkulvad ve Malta, Hıristiyanlığın iki mühim uç karakolu haline gelmişti. Osmanlıların er geç bu iki hedeften birine karşı sefer düzenleyecekleri beklenmekteydi. ilk belirlenen hedef Malta oldu. Büyük bir Osmanlı askerî gücü harekete geçirilerek ada kuşatıldı. 18 Mayıs-8 Eylül 1565 tarihleri arasında gerçekleştirilen şiddetli hücumlarda çok sayıda kayıp veren ve lojistik destek sınırlarının ötesinde bulunan Osmanlılar müstahkem Malta surlarını aşamadılar. Osmanlıların Akdeniz’deki faaliyetlerinde mühim roller oynamış tecrübeli denizci Turgut Reis, Malta kuşatmasında hayatını kaybetti.

#11

SORU: Tersane-i Âmire nedir?


CEVAP: İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmed’in emriyle Haliç’te kurulan, sonraki dönemlerde yeni yapılar eklenerek genişletilen Osmanlı İmparatorluğu donanması gemilerinin inşa ve tamir edildiği ana deniz üssü. XVI. yüzyılda her birinde kadırga inşa edilebilen yüzden fazla gözü vardı.

#12

SORU: Trablusgarb ve Cerbe’de elde edilen başarılar neden önemlidir?


CEVAP: Trablusgarb ve Cerbe’de elde edilen başarılar sayesinde Osmanlılar Doğu Akdeniz’den sonra Orta Akdeniz’de de hâkim konuma gelmişlerdir.

#13

SORU: Yavuz Sultan Selim’in gerçekleştirdiği seferlerin ticari olan önemini açıklayınız?


CEVAP: Yavuz Sultan Selim’in (1512-1520) kendinden önceki padişahlara göre gayet kısa süren saltanatı sırasında gerçekleştirilen seferlerle, Osmanlılar dünyanın en önemli ticaret güzergâhlarına hâkim oldular. Doğu Anadolu’da kurulan hâkimiyet, Azerbaycan ile İran kesimlerine doğru yayılma ve ticarî yolları denetim altına alma imkânını doğurmuştu. Suriye ve Mısır seferleriyle Hind Okyanusu’ndan Basra Körfezi ve Kızıldeniz vasıtasıyla Mısır’ın Akdeniz sahillerine uzanan yollarının kontrolü imkân dâhilindeydi.

#14

SORU: Şehzade Süleyman babası Yavuz Sultan Selim tahta çıktıktan sonra nereye sancak beyi olarak gönderilmiştir?


CEVAP: Şehzade Süleyman, babası Yavuz Sultan Selim’in tahta oturmasından sonra sancak beyi olarak Manisa’ya gönderildi.

#15

SORU: Osmanlı sultanları arasında en uzun süre tahtta kalan kimdir?


CEVAP: Osmanlı sultanları arasında 1520’den 1566’a kadar sürecek olan saltanatıyla Süleyman en uzun süreli iktidar sahibi olmuştu. Yarım yüzyıla yakın bu iktidarı imparatorluğun en ihtişamlı dönemi olarak hafızalarda yer edinecekti.

#16

SORU: Karadeniz’i bir Türk gölüne dönüştürecek ilk faaliyetler hangi padişah zamanında başlamıştır?


CEVAP: Fatih Sultan Mehmed döneminde başlanmıştır.

#17

SORU: Osmanlılar Halifeliğe nasıl bir anlam yüklemişlerdir?


CEVAP: İslam’ın kutsal yerlerinin koruyuculuğu misyonunu yüklenen Osmanlılar, bunu Hıristiyan dünyasına karşı yürüttükleri gaza dolayısıyla kazandıkları şöhretleriyle birleştireceklerdi. Öyle ki Osmanlı hilafeti Abbasi halifesinin mirasçısı değil İslam’ın ve kutsal yerlerin koruyucusu, hizmetçisi (hâdimi) olmak anlayışına kavuşmuştu. Buna göre Osmanlılar halifeliğe hac yolları ve kutsal yerlerin emniyeti, İslam’ın müdafaası, bütün Müslümanların koruyucu şemsiye altına alınması gibi bir anlam yüklemişlerdi.

#18

SORU: Sancağa çıkma nedir?


CEVAP: Şehzâdelerin tahta geçmeden önce idarî tecrübe sahibi olmalarını sağlamak amacıyla belli bir yaşa geldiklerinde sancaklardan birine idareci olarak tayin edilmeleridir. Sancakbeyi olarak görev yaparken yol göstermek üzere şehzâdelerin yanında lala denilen güngörmüş bir devlet adamı bulunurdu.

#19

SORU: 1. Süleyman adalet prensibine sıkı sıkıya bağlı görünmesine rağmen, Osmanlı içinde huzursuzluklar da hemen kendini göstermiştir. Tahta çıkmasında iki ay sonra kendini gösteren bu huzursuzluk nedir?


CEVAP: I. Süleyman’ın adaletli davranma yaklaşımına rağmen ilk huzursuzluk tahta oturmasının üzerinden iki ay geçmeden kendini gösterdi. Eski bir Memlük beyi olup Sultan Selim zamanında Şam Beylerbeyliği ‘ne getirtilen Canberdi, Gazali isyana kalkıştı. Henüz yeni fethedildiğinden Osmanlı idaresinin tam olarak hâkim olamadığı Suriye bölgesinde ortaya çıkan bu isyanın amacı eski Memlük Devleti’ni yeniden kurmaktı. Diğer taraftan Safevîlerin de bu ortamda devreye girme ihtimalinin olması Osmanlı devlet merkezinde büyük bir endişe uyandırmış; isyan, Ocak 1521’de bastırılmıştı.

#20

SORU: Kalyata nedir?


CEVAP: Kalyata, 19-24 oturaklı kadırgadan küçük, hafif ve süratli, kürekli savaş gemisi.

#21

SORU: Habsburg hanedanı nedir?


CEVAP: XIII. yüzyılın ikinci yarısından XX. yüzyılın ilk yarısına kadar Avrupa’da çeşitli ülke ve şehir devletlerinin idaresini elinde bulundurmuş hanedan. Son olarak 1918’de Avusturya-Macaristan İmparatorluğu bu hanedanın idaresindeydi.

#22

SORU: Mısır Osmanlı için neden önemli olmuştur?


CEVAP: Osmanlıların Akdeniz siyasetinde Mısır’ın yeri çok mühimdi. Osmanlılar Mısır’ı ellerinde tutarak Hind Okyanusu ile olan bağlantıyı da kontrol edebileceklerdi.

#23

SORU: Kanunî Sultan Süleyman’ın dönemindeki şehzâdeler arasındaki gizli iktidar çekişmeleri ne sebep olmuştur?


CEVAP: Şehzâdeler arasındaki gizli iktidar çekişmesi sancak yerlerinin değiştirilmesine yol açtı. Sultan Süleyman ikisine de eşit mesafede bulunmak için Selim’i Konya’ya, Bayezid’i Amasya’ya gönderdi.

#24

SORU: Rodos’un alınması Akdeniz’deki deniz trafiği açısından neden önemlidir?


CEVAP: Rodos Adası ve burada bulunan korsanlar, Mısır ve İstanbul arasındaki deniz yolu için tehlike oluşturmaktaydı. Osmanlılar Rodos’la birlikte Bodrum, Aydos, Tahtalı kaleleriyle, Leros, Sömbeki ve Kalimnos gibi adaları da ele geçirdiler. Artık Mısır ile İstanbul arasındaki deniz güzergâhında bulunan önemli bir tehdit ortadan kaldırılmış, buradaki emniyet ve kontrol sağlanarak ticaretin canlanarak artması sağlanmıştı.

#25

SORU: Kanuni Sultan Süleyman dönemi neden Osmanlı İmparatorluğunun zirvesi olarak düşünülmektedir?


CEVAP: Kanunî Sultan Süleyman’ın uzun saltanatı sırasında gerçekleştirdiği yoğun askerî ve siyasî faaliyetleriyle Osmanlılar, Avrupa’daki cihanşümul anlayışa sahip imparatorluklardan biri haline gelerek Avrupa devletler sisteminde yerini almıştır. İçerde reformlar, kanunların yeniden düzenlenmesi yapılmış ve bunların uygulanmasında sergilenen hassaslık, devlet teşkilatında, bürokraside yeni gelişmeler, sağlam bir hukuk anlayışını hâkim kılma gayreti, Doğu’da Safevîlere Batı’da ise büyük Hıristiyan güçlere karşı “ilahî” bir misyonun yüklenilmesi, toplum yapısı, ekonomik ve ticarî zihniyetteki gelişme bir bakıma XVI. yüzyılı “Kanunî Sultan Süleyman Çağı” haline getirmiştir. Öyle ki bu gelişmeler ve özellikle askerî-siyasî alandaki başarılar, onun şahsında bu dönemin imparatorluğun zirvesi olarak düşünülmesine yol açmıştır.

#26

SORU: Arşidük nedir?


CEVAP: Habsburg hanedanı prensleri için kullanılan “büyük dük” anlamında Latince orijinli unvan.

#27

SORU: 510 yılında İspanyollar tarafından ele geçirilen Trablusgarb’ın fetih süreci nasıl olmuştur?


CEVAP: Rodos’tan çıkarıldıktan sonra V. Karl tarafından kendilerine verilen Malta’ya yerleşen şövalyelere aynı zamanda Trablusgarb’ın idaresi de bırakılmıştı. 1510’da İspanyollar tarafından ele geçirilen Trablusgarb’ın fethini isteyen Sultan Süleyman, bu işle Barbaros’un yetiştirdiği usta denizci Turgut Reis’i görevlendirmiş ve fetih gerçekleşirse buranın beylerbeyi olarak tayin edileceği sözünü vermişti. Turgut Reis 120 kadırgadan oluşan donanma Akdeniz’e açılarak Malta’yı topa tutup Gozo’yu yağmaladıktan sonra Trablusgarb’a yöneldi. Kuşatmaya dayanamayan şövalyeler teslim oldu. 1551 Ağustos’unda fethedilen Trablusgarb Kuzey Afrika’da yeni bir Osmanlı beylerbeyliği olarak teşkil edildi.

#28

SORU: Mısırı bir Osmanlı vilayeti yapan süreç nasıl gerçekleşmiştir?


CEVAP: Mısır’a vali olarak gönderilen Ahmed Paşa’nın sebep olduğu karışıklıklar ciddi boyutlara ulaşmıştı. Ağustos 1524’te isyanın bastırılmasının ardından Mısır’ı bir Osmanlı eyaleti yapacak ıslahat bizzat Veziriazam İbrahim Paşa’nın Kahire’ye gönderilmesiyle gerçekleştirilmişti.

#29

SORU: Osmanlıların Portekizlileri Hind Okyanusu’ndan uzaklaştırmak için giriştikleri çabalar tam olarak amacına ulaşmasa da yine bir takım olumlu sonuçları olmuştur. Bu sonuçlar nelerdir?


CEVAP: Osmanlılar Hind Okyonusu’ndaki çabaları, Bölgedeki Portekiz etkinliğine darbe vurdu ve onların rahat hareket etmelerini önledi. Ayrıca tarihî ticaret yolları Osmanlıların Kızıldeniz ve Basra’da önemli noktalara hâkim olmalarından sonra eski canlılığına kavuştu. Böylece yeniden hareketlenen Akdeniz ticaretinin Bağdat, Halep, Trablusşam, İskenderiye, Kahire gibi liman ve Şehirlerin gelişmesine büyük katkısı oldu.

#30

SORU: Akdeniz’de Hıristiyan donanmasına karşı tarihin parlak zaferlerinden birini kazanırken aynı yıl bir Osmanlı donanması da Hind Okyanusu’na açılmıştı. Osmanlı neden Hind Okyonu’nda bir donanma bulundurma ihtiyacı duymuştur?


CEVAP: Osmanlı donanmasının bu açılımı baharatın kaynağına ulaşıp eski yolları kesen ve ticareti uzak denizlere yönlendiren Portekizlilere karşı düzenlenmişti. Mısır’ın Osmanlı yönetimine alınması Avrupalıları yeni ticaret yolları arayışına itmiş ve daha önce Avrupa’dan hareketle gidilmemiş bir deniz yolu kullanarak baharatın kaynağına ilk ulaşan Portekizliler olmuştu.

#31

SORU: Osmanlıların denizlere yönelik siyasetinde yeni bir dönemin başlamasına neden olan gelişmeleri sıralayınız?


CEVAP: Osmanlıların denizlere yönelik siyasetinde yeni bir dönemin başlamasında Rodos’un alınması ve Akdeniz’de mücadeleye girişilen imparatorluk donanmasına karşı Barbaros Hayreddin’in Osmanlı hizmetine girmesi çok mühim bir rol oynamıştır.

#32

SORU: Kanunî Sultan Süleyman döneminde Akdeniz’deki Türk korsanlarının Osmanlı deniz gücüne katkıları ne olmuştur?


CEVAP: İmparator V. Karl, Osmanlılarla olan mücadelede Akdeniz’de de bir cephe açmış, donanmasının başına getirdiği Andrea Doria Osmanlı topraklarını vurmuştu. Kanunî Sultan Süleyman deniz cephesinde üstünlüğü ele geçirmek için Osmanlı donanmasını o dönem Akdeniz’de en meşhur korsan olan Barbaros Hayreddin’in ellerine bırakmıştı. Kaptanıderya olarak göreve getirilen Hayreddin Paşa, yanında usta denizcilerle gelmişti. Onun dâhiyane taktikleriyle kazanılan Preveze Deniz Savaşı, Osmanlı donanmasını 1571’e kadar Akdeniz’in bir numaralı gücü haline getirdi. Hayreddin Paşa gibi korsanlıktan yetişme usta bir denizci olan Turgut Reis Trablusgarb’ın fethini gerçekleştirmişti. Korsan kökenli olup Osmanlı donanmasına hizmet veren denizciler sayesinde Kuzey Afrika sahillerindeki hâkimiyet tesis edilmişti.

#33

SORU: Batı seferleri için kaynak sağlamaya yönelik genel tahrirlerin yapılması Osmanlı içinde ne gibi sorunlara neden olmuştur?


CEVAP: Batı seferleri için kaynak sağlamaya yönelik genel tahrirlerin yapılması, bazı bölgelerde yer yer sorunlara da sebebiyet verdi. Özellikle Orta Anadolu, Dulkadır-Maraş kesimlerindeki Türkmen toplulukları gerçekleştirilen tahrir ve vergi tespitlerini tepkiyle karşıladılar. Bunlara beylerinin idamı sebebiyle devlete küskün olan kesimler de destek vermekteydi. Ferhad Paşa’nın rolüyle idam edilen Şehsuvaroğlu Ali Bey’in adamlarının tımarları hazineye aktarılmış ve bu durum bölgede genel bir huzursuzluğa sebep olmuştu. Bunların bir bölümü Mısır dönüşünde İbrahim Paşa’nın aldığı tedbirler sayesinde yatıştırılmıştı. Fakat bir kısmı Dulkadır etkisini taşıyan Bozok bölgesinde Mohaç Seferi sırasında ortaya çıkan isyanlara katıldılar. Tahrirler, Türkmen boyları için yaşamaya alıştıkları hayat tarzına bir müdahale olarak algılanıyordu. Serbest yaşamaya alışmış bu insanlara yeni mükellefiyetler getiriliyor, merkezî idarenin bir icabı olarak boy yapıları parçalanıp cemaatler haline dönüştürülüyordu. Yaylakkışlaklarının tayin edilip defterlere kaydedilmesi, malî ve idarî yükümlülük altına alınmalarına çalışılması bu kimselerde büyük huzursuzluklara yol açıyordu. Safevî propagandası bu tepkilerden önemli ölçüde istifade ederek etkili olmuştu. Bu huzursuzluk ulema arasında daha farklı bir dinî zeminde kendini göstermiştir.

#34

SORU: Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Avrupa’da ilerleyişinin önündeki engel olan yerler nerelerdi?


CEVAP: XV. yüzyılda Fatih Sultan Mehmed’in Batı’yı hedef alan fetihleri Rodos ve Belgrad’da durdurulmuştu. Bu iki yer Osmanlı ilerlemesine engel teşkil ediyordu. Rodos, Akdeniz hâkimiyetinin anahtarı, Belgrad ise Orta Avrupa’nın ele geçirilmesi için açılması gereken bir kilitti.

#35

SORU: Barbaros Tunus’u ne zaman ele geçirmiştir?


CEVAP: Barbaros 1534 Ağustos’unda Tunus’ ele geçirerek burayı bir deniz üssü haline getirmiştir.

#36

SORU: Baştarda nedir?


CEVAP: Baştarda, Osmanlı İmparatorluğu donanmasında üst düzey komutanların kullandığı kürekli büyük savaş gemisi. Sayısı 26 ile 36 arasında değişen oturaklarının her birinde beş ya da yedi kürekçi bulunurdu. Kaptanıderyaların bindiği Paşa baştardalarında ortalama 500 kürekçi, 216 savaşçı ayrıca gemici ve topçuların sayısı ile mürettebat 800’e ulaşırdı.

#37

SORU: Akdeniz’de Osmanlı üstünlüğü başlatan gelişmeler nelerdir?


CEVAP: Barbaros Ege adalarını fethettikten sonra Girit’teki bazı yerleri de vurup Preveze’ye gelmiştir. Barbaros’un buraya gelme sebebi Akdeniz’deki Osmanlı ilerlemesini durdurmak için İspanya, Papalık, Portekiz, Venedik, Malta ve Ceneviz gemilerinden oluşturulan Andrea Doria komutasındaki büyük haçlı donanmasını karşılamaktı. Haçlı donanmasındaki gemi sayısı Osmanlı donanmasının sayıca üç katıydı. Barbaros donanmayla Narda Körfezi’nde hazır konumda beklerken müttefik donanma Preveze açıklarında demirlemişti. Nihayet iki donanma karşılaştı ve Osmanlı donanması 28 Eylül 1538’de tarihinin en büyük zaferini elde etti. Barbaros Hayreddin’in ustaca manevralarına karşılık veremeyen Andrea Doria çekilmek zorunda kalmıştı. Bu zafer sonucunda bütün Akdeniz’de Osmanlı üstünlüğü başlamıştı.

#38

SORU: Osmanlı donanması 1543 yılında sekiz ay Toulon’da kışlamasının önemi nedir?


CEVAP: Osmanlının İspanya’ya tabi Savoia Dükü Charles’ın malikânesi olan Nice şehri kuşatması Fransızların yeterince destek vermemesi nedeniyle başarılı olmayınca, donanma sekiz ay Toulon’da kışladı. Böylece Osmanlı deniz tarihinde ilk kez imparatorluk donanması kışı ana üssü olan İstanbul’daki Tersane-i Âmire ’den başka bir yerde geçirdi.

#39

SORU: Islahat Risaleleri nedir?


CEVAP: Osmanlı devlet görevlileri ve ulemasından bazılarının XVI. yüzyılın sonlarından itibaren Osmanlı devlet ve toplum yapısındaki aksaklıklara çözüm yolu göstermek üzere kaleme aldıkları eserler. Aynı zamanda bir nasihatname tarzı da sayılabilecek bu eserlerde Sultan Süleyman devri idealize edilmiştir.

#40

SORU: XVI. Yüzyılda Osmanlı deniş gücünün Akdeniz’de önemli bir konuma gelmesinin nedenleri nelerdir?


CEVAP: XV. yüzyılın sonlarında bazıları kendi başlarına bazıları ise Osmanlılara bağlı olarak gaza, cihad ve ganimet yolunda faaliyet gösteren deniz akıncıları sayılabilecek korsanlar, Osmanlı deniz gücünün Akdeniz’de üstün bir yere gelmesinde etkili oldular.

#41

SORU: Kadırga nedir?


CEVAP: Kadırga, Osmanlı donanmasının XVII. yüzyılın sonlarına kadar esas vurucu gücü olup Eski Yunan ve Roma’dan beri kullanılan tipik bir Akdeniz kürekli savaş gemisidir. Her birinde 25’er oturak 49 kürek olurdu. Her kürekteki dört ya da beş kürekçi ile birlikte 100 savaşçı ve diğer gemicilerle mürettebat sayısı 330-380 arasındaydı.

#42

SORU: Uzun yıllar hazırlıkları süren Osmanlı deniz gücü ilk büyük sınavını nerede vermiştir?


CEVAP: Uzun zamandır yapılan hazırlıkların ilk defa deneneceği yer Rodos olacaktır. Osmanlı deniz gücünün durumu böyle mühim bir adanın kuşatılmasıyla etraflı bir şekilde anlaşılmış oldu.

#43

SORU: Mısır Beylerbeyi Süleyman Paşa hangi amaçla 22 Haziran 1538’te 70 parçadan fazla gemiden oluşan bir donanmayla Kızıldeniz’e açılmıştır?


CEVAP: Gucerat ve Kaliküt’teki Müslümanlara yardım etmek, Portekizlileri buralardan kovarak eski ticaret yollarını canlandırmak için Kızıldeniz’e açılmıştır. Böylece İslam’ın kutsal yerleri üzerindeki tehdit de ortadan kaldırılacaktı.

#44

SORU: Barbaros ne zaman Kaptanı derya olarak Osmanlı donanmasının başına geçirilmiştir?


CEVAP: Barbaros, Sultan Süleyman’ın huzuruna kabul edildikten sonra o sırada Irakeyn Seferi hazırlıkları dolayısıyla serasker olarak Halep’te bulunan Veziriazam İbrahim Paşa ile görüşmesi için onun yanına gönderilmişti. Bu görüşmenin ardından 1534 Şubatında Cezayir-i Bahr-i Sefîd Beylerbeyi payesiyle kaptanıderya olarak tayin edilmiştir.

#45

SORU: XVI. yüzyılın ikinci yarısına kadar Akdeniz’de devam eden Osmanlı-İspanyol mücadelesi iki devlet için ne gibi tarihi sonuçları olmuştur?


CEVAP: XVI. yüzyılın ikinci yarısının son on yılına kadar Akdeniz’in batısında ve Kuzey Afrika’da süren Osmanlı- İspanyol mücadelesi her iki devletin tarihî seyrinde ilginç paralelliklerin ve açılımların da bir bakıma belirleyicisi olmuştur. Batı’da büyük askerî harekâta girişen Osmanlılar ile Avrupa’daki rakipleriyle yıpratıcı bir mücadele içerisinde olan diğer taraftan Atlantik ötesindeki topraklarında koloniler kurmaya çalışan İspanyolların Akdeniz’de hâkimiyet sağlama yolundaki mücadeleleri 1580’e kadar amansız bir şekilde devam etmişti. Osmanlılar bunun sonucunda İspanyolların Kuzey Afrika’da tutunmalarına fırsat vermemiş ve Akdeniz’den çekilerek bütün dikkatlerini kolonilerine yöneltmelerine neden olmuşlardır.

#46

SORU: Hindistan merkezli deniz ticaret güzergâhının diğer önemli bölgesi olan Basra Körfezi hangi önemli gelişmelere sahne olmuştur?


CEVAP: Osmanlılar baharatın kaynağına ulaşmak için Hind Okyanusu’na gelen Portekizlilere karşı Süveyş’te olduğu gibi Basra’da da bir tersane kurdular. Kızıldeniz’de uyguladıkları stratejinin benzerini takip ederek Basra Körfezi’nin girişini kontrol altına almak için mücadele ettiler. Bu doğrultuda 1550’de Katif, 1554’te ise Bahreyn’i ele geçiren Osmanlılar, körfezde önemli bir askerî üs olan Hürmüz’ü de zapt etmeye çalıştılar. Süveyş’ten 1552 Nisan’ında hareket edip Aden’den Maskat’a gelen donanma altı günlük kuşatmadan sonra burayı ele geçirdi. Ardından 19 Eylül 1552’de Hürmüz kuşatıldıysa da Portekizlilerin büyük bir donanma ile geldiklerinin haber alınması üzerine kuşatma kaldırıldı. Askerî harekâtın başında bulunan Piri Reis donanmayı Basra’da bırakarak birkaç kadırgayla birlikte Basra Körfezi’nin çıkışını kapatan Portekiz donanmasının arasından geçerek Mısır’a ulaştı. Başarısızlığı bahane edilerek İstanbul’dan gelen emir üzerine Mısır’da idam edildi.

#47

SORU: Mısır Beylerbeyi Süleyman Paşa’nın Portekizlilere yönelik yaptığı geniş çağlı seferin sonuçları ne olmuştur?


CEVAP: Kızıldeniz çıkışında stratejik konumdaki Aden’i ele geçiren Süleyman Paşa, 19 gün sonra Hindistan sahillerine ulaşıp Gogala ve Kat kalelerini aldı. Portekizlilerin gayet müstahkem bir üs haline getirdikleri Diu ise bütün çabalara rağmen zapt edilemedi. Bu geniş çaplı sefer hedeflendiği gibi Portekizlileri bölgeden uzaklaştıramamıştı. Bununla birlikte daha sonraki yıllarda rahat hareket etmelerinin önüne geçmek için sürekli Portekizlileri taciz edici faaliyetlere girişildi.

#48

SORU: Voyvoda hangi anlama gelir?


CEVAP: Savaş lordu anlamına gelen Slavca asıllı bir kelimedir. Osmanlı devleti tarafından Eflak ve Boğdan idaresinde bulunanlar bu unvan ile anılırdı.

#49

SORU:

Osmanlıların dünyanın en önemli ticaret güzergâhlarına hâkim olmaları, Safevî tehdidini geri püskürtmeleri, Kahire dolayısıyla Arap dünyasının kalbini idare altına almaları ve  İslam’ın kutsal yerlerinin koruyuculuğu misyonunu yüklenmeleri hangi padişah döneminde gerçekleştirilmiştir? 


CEVAP:

Yavuz Sultan Selim(I.Selim) zamanında.


#50

SORU:

Günümüzde kendi isminden çok “Kanunî” sıfatıyla  tanınan ve modern tarih yazımında da yaygın olarak kullanılan "Kanuni" sıfatı Sultan Süleyman için neden kullanılmıştır?


CEVAP:

Sultan Süleyman dönemin de adalet prensibinin ön plana çıkarılarak gerçekleştirilen reformlar ve bunların uygulanmasında gösterilen hassasiyet dolayısıyla bu sıfat  kullanılmıştır.


#51

SORU:

Osmanlı Devletinde  "Sancağa Çıkma" olayı neydi?


CEVAP:

Şehzâdelerin tahta geçmeden önce idarî tecrübe sahibi olmalarını sağlamak amacıyla belli bir yaşa geldiklerinde sancaklardan birine idareci olarak tayin edilmeleridir. Sancakbeyi olarak görev yaparken yol göstermek üzere şehzâdelerin yanında lala denilen güngörmüş bir devlet adamı bulunurdu.


#52

SORU:

Sultan I.Süleyman'ın tahta çıkmasından kısa bir süre sonra başlayan "Canberdi Gazali isyanının" amacı neydi?


CEVAP:

Memlük Devleti’ni yeniden kurmaktı.


#53

SORU:

Osmanlıların Akdeniz siyasetinde Mısır’ın yeri neden çok önemliydi?


CEVAP:

Osmanlılar Mısır’ı ellerinde tutarak Hind Okyanusu ile olan bağlantıyı da(baharat yolu) kontrol edebileceklerdi.


#54

SORU:

Sultan Süleyman’ın Batı’daOsmanlı ilerlemesini  sürdürebilmesi için neden öncelikle Rodos ve Belgrad   engelini geçmesi  gerekiyordu?


CEVAP:

Çünkü Rodos, Akdeniz hâkimiyetinin anahtarı, Belgrad ise Orta Avrupa’nın ele geçirilmesi için açılması gereken bir kilit durumundaydı.


#55

SORU:

1521 de Osmanlıların Rodos adasını kuşatmaları sırasında Rodos şovalyelerinin ve papanın yardım çağrısına rağmen, Venedikliler neden Rodos'un yardımına gitmemiştir?


CEVAP:

Çünkü Venedikliler Osmanlı padişaından aldıkları ahidnâme ile ticarî imtiyazlarını sürdürmeye devam edeceklerini garanti altına almışken buna zarar verecek bir icraatta bulunmak Venedik için akıllıca olmayacaktı. Venedik için varlık sebepleri olan ticaret dinden de önemliydi.


#56

SORU:

Barbaros komutasında ki Osmanlı donanması ile,Andrea Doria komutasındaki büyük haçlı donanmasını karşı karşıya geldiği 1538 Preveze Deniz savaşının en önemli sonucu ne olmuştur?


CEVAP:

Osmanlının kazandığı bu zafer sonucunda bütün Akdeniz’de Osmanlı üstünlüğü başlamıştır.


#57

SORU:

Osmanlı Devletin de Tersane-i Âmire  neydi?


CEVAP:

İstanbul’un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmed’in emriyle Haliç’te kurulan, sonraki dönemlerde yeni yapılar eklenerek genişletilen Osmanlıİmparatorluğu donanması gemilerinin inşa ve tamir edildiği ana deniz üssü. 


#58

SORU:

Portekiz donanmasının Basra Körfezi’nin çıkışını kapatmasının yol açtığı en büyük zarar ne olmuştur?


CEVAP:

Baharat yolunun ticarete kapanması , Akdeniz limanlarının ve akdeniz ticaretinden kazanç sağlayan devletlerin gelirlerini kaybetmesi olmuştur.


#59

SORU:

Osmanlılar baharatın kaynağına ulaşmak için Hind Okyanusu’na gelen Portekizlilere karşı Hint deniz yolunu korumak için nerelere Tershane yaptırmıştır?


CEVAP:

Osmanlılar Süveyş’te ve Basra’da da bir tersane kurdular.


#60

SORU:

Büyük Türk denizcisi ve harita bilimcisi Piri Reisin padişahın emriyle Mısır da idam edilmesinin nedeni neydi?


CEVAP:

Portekiz donanmasına karşı başarısız olması ve donanmayı Basra da bırakarak Mısır'a gelmesiydi.


#61

SORU:

Osmanlıların Kızıldeniz ve Basra’da önemli noktalara hâkim olmalarından sonra  yeniden hareketlenen ve eski canlılığına kavuşan Akdeniz ticaretinin ekonomik ve gelişme bakımından en büyük nerelere olmuştur?


CEVAP:

Bağdat, Halep, Trablusşam, İskenderiye, Kahire gibi liman ve şehirlerin gelişmesine büyük katkısı oldu.


#62

SORU:

Voyvoda kimlere denilirdi? 


CEVAP:

Savaş lordu anlamına gelen Slavca asıllı bir kelimedir. Osmanlı devleti tarafından Eflak ve Boğdan idaresinde bulunanlar bu unvan ile anılırdı.


#63

SORU:

Fatih Sultan Mehmed döneminde başlayan, Karadeniz’in bir Türk gölüne dönüştürülme süreci hangi Osmanlı padişahı döneminde başarıyla sonuçlandırılmıştır?


CEVAP:

Kanuni Sultan Süleyman Döneminde.


#64

SORU:

1559’da ilk defa Rus Kazaklarının  Azak’a ve Kırım sahillerine saldırmalarının yol açtığı en önemli olumsuzluk neydi?


CEVAP:

En olumsuz gelişme Orta Asya’ya uzayan tarihî ticaret yolları(ipek yolu) ve hac güzergâhının kesintiye uğramasıydı.


#65

SORU:

Osmanlıların Kırım Hanı Sahib Giray’ı bertaraf ederek yerine Devlet Giray’ı hanlığa oturtmasının nedeni neydi?


CEVAP:

Osmanlıdan uzaklaşmaya başlayan Kırım Hanlığı üzerindeki Osmanlı merkezî otoritesini mutlak olarak  kurmak. 


#66

SORU:

Anadolu da Şiî temayüllü olanların yanı sıra Sünnî köylüler ve tımarlı sipahilerin de katıldıkları  Şah Kulu,Bozoklu Celal,  Şah Kalender  gibi liderlerinin dinî ve mistik karizmalarının olması yanısıra bu isyanların asıl nedenleri neydi? 


CEVAP:

Asıl neden, Anadolu’da ortaya çıkan isyanların aslında giderek daha da merkezîleşen sosyo-ekonomik yapıya ve ağırlaşan vergi sistemine karşı bir tepki olarak doğduğunu göstermektedir.


#67

SORU:

İbrahim Gülşenî, Muhyiddin Karamanî gibi Anadolu şeyhlerinin de suçlanarak sorgulanmasına neden olan  ilhad-zındıklık  nedir?


CEVAP:

İlhad-Zındıklık: İlhad, dinden çıkma sonucunu doğuracak inanç ve görüşleri savunma; zındıklık ise tekfir edilmesi gereken İslam dışı inançlar taşıdığı halde Müslüman görünme anlamındadır.


#68

SORU:

Kanuni Sultan Süleyman'ın büyük oğlu şehzâde Mustafa’yı öldürtmesinin nedeni neydi?


CEVAP:

Neden  olarak şehzadenin babasının artık yaşlandığından sefere katılmaya gücü olmadığı yolunda propaganda yaparak tahta geçmek istemesi gösterilir.