PORTFÖY YÖNETİMİ Dersi PORTFÖY PERFORMANSININ ÖLÇÜLMESİ soru cevapları:
Toplam 63 Soru & Cevap#1
SORU: Portföy performanslarının ölçümünde literatürde yaygın olarak kullanıma sahip olan yöntemler nelerdir?
CEVAP: Portföy performanslarının ölçümünde literatürde yaygın olarak kullanıma sahip olan yöntemler Sharpe oranı, M² performans ölçütü, Treynor Endeksi, Jensen ölçütü, Değerleme oranı, Sortino oranı ve Fama ölçütü olarak sıralanabilir
#2
SORU: Piyasa zamanlama stratejilerinin başarısının tespit edilmesinde kullanılan yöntemler nelerdir?
CEVAP: Portföyün performansının ölçülmesinin yanında portföy yöneticilerinin piyasa zamanlama stratejilerinin başarısının tespit edilmesi de önem taşımaktadır. Bu amaçla kuadratik regresyon modeli ve kukla değişkenli regresyon modeli yöntemleri de uygulamada sıklıkla kullanılmaktadır.
#3
SORU: Performans ölçümü kavramını açıklayınız?
CEVAP: Bir yatırım kararı alınıp uygulamaya konulduktan sonra o yatırım kararından beklenen sonuçların değerlendirilmesi ve geri besleme mekanizmasıyla yatırım kararının gözden geçirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu süreç performans ölçümü olarak adlandırılmaktadır.
#4
SORU: Performans ölçümü nasıl gerçekleştirilmektedir?
CEVAP: Performans ölçümü veya değerlemesi, portföylerin belli bir dönemdeki performansını başka bir dönem ile ilişkilendirerek veya aynı dönemde farklı portföylerin performansı ile karşılaştırmak sureti ile gerçekleştirilmektedir.
#5
SORU: Performans değerlendirmenin aşamaları nelerdir?
CEVAP: Performans değerlendirmedeki ilk iş geçmiş dönem performansının iyi veya kötü olduğunun belirlenmesidir. Sonraki kısım ise performansın kaynağının şans faktörü ya da yetenek olup olmadığının tespit edilmesidir.
#6
SORU: Portföy performansı ne sıklıkla ölçülmelidir?
CEVAP: Portföyün performansı belirli dönemler itibariyle ölçülmelidir. Bu ölçüm dönemleri tercihen ayda bir veya üç ayda bir olmalıdır.
#7
SORU: Performans değerlendirmesinde kullanılan yaklaşımları açıklayınız?
CEVAP: Performans değerlemesinde iki yaklaşım uygulanmaktadır. Birinci yaklaşım, portföylerin riske göre düzeltilmiş getirilerinin benzer amaçlara sahip olan diğer portföylerin aynı şekilde hesaplanmış getirileri ile ya da o portföyleri en iyi şekilde temsil eden bir gösterge, referans portföyünün (benchmark) getirisi ile karşılaştırılmasından oluşmaktadır. Bir taraftan portföyler performans sonuçlarına göre kendi aralarında bir sıralamaya tabi tutulurken, diğer taraftan, her bir portföyün gösterge portföyüne (benchmark) göre performans durumları tespit edilmektedir. İkinci yaklaşım, portföyde yer alan varlıkların doğru zamanda alınıp doğru zamanda satıldığının test edilmesidir. Bu yaklaşım, piyasa zamanlaması (market timing) olarak adlandırılmaktadır ve fon yöneticisinin piyasanın yönünü tahmin etme yeteneğini göstermektedir.
#8
SORU: Yatırım stratejileri için sıklıkla kullanılan karşılaştırma ölçütleri nelerdir?
CEVAP: Yatırım stratejileri için sıklıkla kullanılan karşılaştırma ölçütleri piyasa endeksleridir.
#9
SORU: ABD’de yatırımcının veri elde edebildiği piyasa endekslerine örnek veriniz?
CEVAP: ABD’deki sermaye piyasalarında yatırımcının, verilerine kolaylıkla ulaşabildiği standardize edilmiş piyasa endekslerine; hisse senetleri için S&P 500, Wilshire 5000 ve Russell 2000 endeksleri, sabit getirili menkul kıymetler için ise Corporate/Aggregate, Salomon Brothers Broad Investment Grade, Merrill Lynch Master endeksleri örnek olarak verilebilir.
#10
SORU: Ülkemizde yatırımcının veri elde edebildiği piyasa endekslerine örnek veriniz?
CEVAP: Türkiye için ise örneğin Borsa İstanbul’da (BIST) işlem gören şirketlerin hisse senetlerinden oluşturulmuş olan bir portföyün performansı, BİST 100 Endeksinin aynı dönemdeki getirisi ile karşılaştırılmalıdır. Devlet tahvili ve hazine bonosu gibi risksiz yatırım araçlarından oluşturulan portföylerin getirileri ise Türkiye’de KYD (Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği) 30 Gün Bono Endeksi veya KYD Tüm Bono Endeksi gibi ölçütlerin getirileri ile karşılaştırılmaktadır.
#11
SORU: Bir portföyün gerçekte getiri oranlarına göre sıralanması durumunda pozisyonu nasıl olmaktadır?
CEVAP: Gerçekte getiri oranlarına göre sıralama yapıldığında bir portföyün pozisyonu; (i) portföyün hedef risk düzeyi, (ii) pazarın genel performansı, (iii) portföy yöneticisinin beceri düzeyi gibi faktörlere bağlı olmaktadır.
#12
SORU: Portföy performanslarının sıralaması dönemler itibari ile değişebilmektedir. Bunun temel nedenini açıklayınız?
CEVAP: Sıralamalardaki bu değişkenliğin temel nedeni portföylerin pazara olan duyarlılığının (beta katsayısı) ve pazar performansının yıllar itibariyle değişken olmasıdır. Pazar getirilerinin azaldığı zamanlarda düşük betaya sahip olan portföyler performans sıralamalarında üste çıkacaktır. Pazar getirilerinin arttığı zamanlarda ise yüksek betaya sahip olan portföyler performans sıralamalarında üste çıkacaktır.
#13
SORU: Performans değerlemede en çok bilinen ve uygulama alanına sahip olan riske karşı düzeltilmiş ölçütler nelerdir?
CEVAP: Performans değerlemede en çok bilinen ve uygulama alanına sahip olan riske karşı düzeltilmiş ölçütler; Sharpe oranı, M² performans ölçütü, Treynor Endeksi, Jensen ölçütü, Değerleme oranı, Sortino oranı ve Fama ölçütüdür.
#14
SORU: Sharpe oranı nasıl hesaplanmaktadır?
CEVAP: Sharpe oranı, portföyün ortalama getirisi ile risksiz faiz oranı arasındaki farkın portföyün getirilerinin standart sapmasına oranlanması ile hesaplanmaktadır.
#15
SORU: Sharpe oranı hangi amaçla ölçülmektedir?
CEVAP: Sharpe oranı, portföyün standart sapması ile ölçülen risk birimi başına portföyün risksiz getiri oranı üzerinde elde ettiği aşırı getiriyi ölçmektedir. Bu sayede Sharpe oranı, portföy performansını taşıdığı riske göre düzelterek ölçmektedir. Yükselen getiri ya da düşen standart sapma Sharpe oranını artırır ve iyi bir durumdur. Bunun tersi durumda ise, düşen getiri ya da artan standart sapma Sharpe oranını düşürmektedir ve bu kötü bir durumdur.
#16
SORU: Sharpe oranı yatırımcıların hangi varlıklara sahip olduğunu varsaymaktadır?
CEVAP: Sharpe oranı, yatırımcıların yalnızca iki varlığa sahip olduklarını varsaymaktadır. Risksiz varlık ve riskli varlıklardan oluşan portföy, geometrik olarak, risksiz varlıktan analiz edilen riskli portföye uzanan doğrunun eğimini ölçmektedir.
#17
SORU: M² ölçütünün temel fikri neye dayanmaktadır?
CEVAP: M² ölçütünün temel fikri, tüm portföyleri piyasa karşılaştırma ölçütünün (örneğin S&P 500 veya BIST Ulusal 100 Endeksi) risk seviyesine göre ayarlamak için, riskin piyasa fırsat maliyetini ya da risk ve getiri arasındaki dengeye (getiri elde etmek için belli bir seviyede riske katlanmak ya da riski azaltmak için belli seviyede getiriden vazgeçmek durumunda olmak) dayanmaktadır.
#18
SORU: Sharpe oranı ile aynı sonuçları vermesine rağmen M² ölçütünün kullanılması hangi nedene bağlanmaktadır?
CEVAP: M² ölçütü, portföy performansları sıralamasında Sharpe oranı ile aynı sonuçları vermektedir. Ancak, M² ölçütü, ortalama yatırımcı için anlaşılması ve yorumlanması daha kolay olan bir ölçüttür.
#19
SORU: M² yönteminde performans ölçüm süreci nasıl gerçekleşmektedir?
CEVAP: M² yönteminde, yönetilen portföyün riski BIST Ulusal 100 Endeksi gibi bir piyasa endeksinin oynaklığı ile eşleştirilmektedir. Portföyü düzenlemek için, portföye hazine bonosu eklenmekte ve bu şekilde elde edilen portföy piyasa ile karşılaştırılmaktadır. Böylece, düzeltilmiş portföy (hazine bonosu eklenmiş portföy) endeksle aynı standart sapmaya sahip olmaktadır. Bu durumda piyasa endeksi ile portföy endeksi aynı standart sapmaya sahip olacaklarından performanslarını ve getirilerini karşılaştırarak belirlemek basit hale gelecektir.
#20
SORU: Treynor endeksi ve sharpe oranı benzer nitelikte olmasına rağmen treynor endeksi nasıl bir farklılığa sahiptir?
CEVAP: Jack L. Treynor’un portföy performanslarını ölçmek için geliştirdiği endeks temelde Sharpe oranıyla aynı niteliği taşımaktadır. Ancak, Treynor portföy riskini ölçmek için toplam risk göstergesi olan standart sapma yerine, sistematik risk göstergesi olan beta katsayısını seçmiştir. Çünkü menkul kıymet yatırım fonları, çeşitlendirme ve uygun risk gruplarına göre seçilebilme imkânı nedeniyle sistematik olmayan riski elimine edebilmektedirler. Geriye sadece beta tarafından temsil edilen sistematik risk kalmaktadır. Treynor, performans değerlemesi yaparken sistematik riski başka bir ifadeyle betayı kullanmaktadır.
#21
SORU: Treynor endeksi hangi faktöre dayanmaktadır?
CEVAP: Treynor endeksi, beta faktörü üzerine dayanmaktadır.
#22
SORU: Bir portföyün beta endeksi nasıl hesaplanmaktadır?
CEVAP: Bir portföyün beta değeri, portföyde yer alan menkul kıymetlerin betalarının ağırlıklı ortalamasından oluşmaktadır.
#23
SORU: İyi bir şekilde çeşitlendirilmiş olan portföylerde treylor endeksi ve sharpe oranı arasında nasıl bir ilişki bulunmaktadır?
CEVAP: İyi bir şekilde çeşitlendirilmiş olan portföylerde treylor endeksi ve sharpe oranı arasında portföylerin sistematik olmayan riskleri ortadan kalkacağından Treynor ölçütü Sharpe ölçütünden çok farklı olmayacaktır. Ancak, bir portföy yeteri kadar iyi çeşitlendirilmemişse, Treynor endeksi çeşitlendirme eksikliğinden kaynaklanan değişkenliğin oranını yakalayamadığı için sonuçlar oldukça farklı çıkacaktır.
#24
SORU: Portföyün betası piyasanın betası olan 1’den büyükse ne gibi bir durum söz konusu olmaktadır?
CEVAP: Eğer portföyün betası piyasanın betası olan 1’den büyük ise daha fazla riskli varlıklar içerdiği söylenebilir.
#25
SORU: 1960’ların ortalarında geliştirilen Sermaye Varlıkları Fiyatlama Modeli (SVFM) hangi amaçla kullanılmaktadır?
CEVAP: 1960’ların ortalarında geliştirilen Sermaye Varlıkları Fiyatlama Modeli (SVFM) riske göre düzeltilmiş getirinin hesaplanmasında bir araç olarak kullanılmaktadır.
#26
SORU: Jensen ölçütünün kullanımında portföy performansı nasıl ölçülmektedir?
CEVAP: Jensen ölçütü, portföy performansını tek bir değerle, portföyün ortalama getirisinin Menkul Kıymet Piyasa Doğrusundan sapma derecesiyle ölçmektedir.
#27
SORU: Fon getirileri ile pazar getirileri arasında kurulan regresyon denkleminin sabit terimi olan alfa (?) katsayısının yönü neyi ifade etmektedir?
CEVAP: Pozitif alfa katsayısı, portföy yöneticisinin başarılı olduğunu, negatif alfa katsayısı ise yöneticinin başarısız olduğunu ifade etmektedir. Başka bir ifadeyle, negatif alfa katsayısı riske göre düzeltilmiş düşük performansı gösterirken, pozitif alfa katsayısı riske göre düzeltilmiş üstün performansı ifade etmektedir.
#28
SORU: Jensen alfasını açıklayınız?
CEVAP: Jensen karşılaştırmalı bir performans sıralamasının yanı sıra mutlak bir ölçüte ihtiyaç duyulduğunu düşünmektedir. A ve B gibi iki portföy olduğu varsayıldığında sadece bunlardan hangisinin üstün olduğu değil, aynı zamanda her ikisinin de mutlak bir ölçüte göre performansının ne olduğu belirlenmek durumundadır. Bu mutlak ölçüte Jensen alfası adı verilmektedir.
#29
SORU: Jensen alfası hangi amaçla kullanılmaktadır?
CEVAP: Jensen alfası, bir portföyün getirisi ile gerçekleşen risk seviyesinde, Sermaye Varlıkları Fiyatlama Modeli’nin (SVFM) o portföy için tahmin ettiği getiriyi karşılaştırmaktadır.
#30
SORU: Değerleme oranını açıklayınız?
CEVAP: Jensen oranı ve Treynor endeksi, portföyün sistematik olmayan riskini göz ardı etmektedir. Bu oranlardaki düzeltmeyi yapmak için portföyün alfasını portföyün sistematik olmayan riskine bölen değerleme oranı geliştirilmiştir.
#31
SORU: Risk ölçülerinden varyansı açıklayınız?
CEVAP: En çok kullanılan risk ölçülerinden biri varyanstır. Varyans bir yatırımın getirilerinin yatırımın ortalamasından sapmalarının karesini ifade etmektedir. Varyansı hesaplarken yukarı/pozitif ve aşağı/negatif yönde herhangi bir kısıtlama yapılmamıştır. Bu yüzden, aylık %-5 ve %+5 getirilere sahip olan bir yatırım, bir ay sabit ve bir sonraki ay %+10 getiriye sahip olan bir diğer yatırımla aynı varyansa sahip olacaktır.
#32
SORU: Sortino oranını açıklayınız?
CEVAP: Bilindiği gibi, standart sapma varyansın kareköküne eşittir ve dolayısıyla, Sharpe oranı riski ayarlamak için oynaklığı ölçmede dolaylı olarak taraflı bir ölçü olan standart sapmayı kullandığından bu soruna çözüm bulmak için Sortino oranı geliştirilmiştir. Sharpe oranına çok benzeyen bu oranın, payda kısmında portföyün standart sapmasının yerine, minimum kabul edilebilir getiri düzeyinin altında kalan portföy getirilerinin standart sapmasının yer alması Sharpe oranıyla arasındaki tek farklılıktır.
#33
SORU: Sortino oranında risk ölçüsü olarak ne kullanılmaktadır?
CEVAP: Sortino oranında risk ölçüsü olarak standart sapma yerine kısmi standart sapmanın kullanıldığı görülmektedir.
#34
SORU: Kısmi standart sapmanın görevini açıklayınız?
CEVAP: Kısmi standart sapma, minimum kabul edilebilir getiri olan MAR (Minimal Acceptable Return-MAR)’ın altında kalan getiri sapmalarını ölçmektedir.
#35
SORU: Minimum kabul edilebilir getiri nedir?
CEVAP: Birçok yatırım kararında, bazı belirlenen hedefleri gerçekleştirmek için minimum düzeyde kazanılması gereken bir getiri seviyesi vardır. Bu, oluşan bazı kötü sonuçlardan korunmak için minimum seviyede kazanılması gereken getiridir ki minimum kabul edilebilir getiri olarak adlandırılmaktadır. Başka bir ifadeyle, minimum kabul edilebilir getiri oranı, yatırımcının elde etmeyi beklediği, garanti edilmiş, riski olmayan getiri oranıdır.
#36
SORU: Sortino oranına göre elde edilen değerlerin pozitif olması ya da büyük olması nasıl bir anlam ifade etmektedir?
CEVAP: Sortino oranına göre elde edilen değerlerin pozitif olması ya da büyük olması portföy performansının iyi olduğu anlamına gelmektedir.
#37
SORU: Fama ölçütünün diğer ölçütlerden farkını belirtiniz?
CEVAP: Eugene F. Fama (1972) portföy performansını, toplam risk primi karşısında beklenen getirinin üzerinde elde edilen fazla getiri ile ölçmüştür. Fama ayrıca portföy performansının yöneticinin seçicilik ve zamanlama yeteneğine bağlı olduğunu belirtmiştir.
#38
SORU: Fama ölçütünün yönünün farklı olmasında ne gibi bir değişiklik meydana gelmektedir?
CEVAP: Pozitif Fama ölçütü değeri, portföyün beklenen getirinin üzerinde getiri sağladığını ve Sermaye Piyasası Doğrusunun üzerine doğru hareket ettiğini, negatif Fama ölçütü değeri ise portföyün beklenen getirinin altında getiri sağladığını ve Sermaye Piyasası Doğrusunun altına doğru hareket ettiğini ifade etmektedir.
#39
SORU: Portföy performansını ölçüm yöntemlerinin ortak özelliğini belirtiniz?
CEVAP: Portföy performansını ölçüm yöntemlerinin ortak özelliği riski esas almalarıdır.
#40
SORU: Piyasa zamanlaması nedir?
CEVAP: Piyasa zamanlaması, yükselen piyasada kazanç elde etmek veya düşen piyasada kayıplardan kurtulmak için portföy içinde yer alan hisse senedi veya nakit ağırlıklarının değiştirilmesi stratejisi olarak tanımlanmaktadır.
#41
SORU: Fama’ya göre yöneticilerin tahmin kabiliyetini açıklayınız?
CEVAP: Fama’ya göre yöneticilerin tahmin kabiliyeti ikiye ayrılmaktadır. Bunlardan ilki mikro tahmin olarak nitelendirilen, tek tek menkul kıymetlerin fiyat hareketlerinin tahmini, ikincisi ise makro tahmin olarak nitelendirilen piyasanın genel fiyat hareketlerinin tahminidir. Fonu yöneten kişi ilk olarak düşük değerlendiğine inandığı menkul kıymetleri seçecek ve bunları portföyüne ilave edecektir. Daha sonra piyasanın gelecek hareketlerini tahmin ederek bu hareketlere göre portföy bileşimini tekrar gözden geçirecektir. Dolayısıyla bir portföyün performansının değerlendirilmesi sürecinden bahsedildiği zaman doğru bir değerlendirme yapabilmek için hem seçicilik hem de zamanlama kabiliyetlerinin performansa etkilerinin belirlenmesi gerekmektedir.
#42
SORU: Kuadratik regresyon modelinin temelinde yer alan görüşü açıklayınız?
CEVAP: Bu modelin temelinde portföyün sistematik riskinin zaman içinde değişken olabileceği görüşü yer almaktadır.
#43
SORU: Kuadratik regresyon modeline göre portföy yöneticisi piyasa tahmini ile birlikte portföy yönetimini nasıl gerçekleştirmektedir?
CEVAP: Portföy yöneticisi eğer pazarın gelecek seyrini tahmin edebilirse, portföyünde yer verdiği menkul kıymetleri bu tahminine göre değiştirecektir. Portföy yöneticisi piyasanın yükseleceği beklentisine sahipse piyasa ile aynı yönde hareket eden ve en fazla duyarlılığa sahip varlıkları portföye ilave edecektir. Diğer taraftan, piyasanın gerileyeceği beklentisine sahip olduğunda ise, piyasa ile ters yönde hareket eden ve en düşük duyarlılığa sahip varlıkları seçip portföye dâhil edecektir.
#44
SORU:
Riski esas alan performans ölçüm yöntemlerinin kullanılması durumunda karşılaşılan sorunlar nelerdir?
CEVAP: - Pay senetlerine ilişkin performans ölçüm yöntemleri Sermaye Varlıklarını Fiyatlandırma Teorisinden türetilmiştir. Dolayısıyla söz konusu teoriye ilişkin varsayımların geçerli olmadığı piyasa koşullarında ona dayalı performans işlemlerinin sonuçları da tartışmalı hale gelecektir.
- Piyasa portföyü olarak kabul edilen portföyün temsil yeteneğine ilişkin sorunlar bulunmaktadır.
- Risk ölçütüne ilişkin sorunlar bulunmaktadır. Bazı yazarlara göre beta katsayısı riskin kesin ölçütü değildir. Piyasa portföyü değiştiğinde beta katsayısının değeri ve performans sıralamaları da değişecektir.
- Portföy riski zaman içinde aynı kalmamaktadır.
- Aynı risksiz faiz oranından borç alıp vermenin mümkün olmadığı durumlarda performans sıralaması değişebilmektedir.
- Yöneticinin performansı değerlendirilirken gözlem süresinin düşen ve yükselen piyasa dönemlerini içeren bir periyot olması gerekmektedir.
- Değerleme döneminin çok uzun tutulması durumunda, yöneticinin performansı değerlendirilirken şans ve yeteneğin birbirinden ayrılması gereklidir. Yeteneğin uzun dönemde portföy performansına olumlu etki yapması beklenirken, şansın sürekliliği mümkün olmayabilir.
- Sermaye piyasası doğrusuna dayanan çalışmalar yöneticinin sağladığı getiriye nasıl ulaşıldığını gösterememektedir.
- Riskle düzeltilmiş getiri ölçütlerinin kişisel bir kavram olduğu ve kişilerin içinde bulunduğu koşullara göre farklı sonuçlar doğurduğu ileri sürülmektedir.
#45
SORU:
Portföy performanslarının ölçümünde yaygın kullanıma sahip olan yöntemler nelerdir?
CEVAP:
Literatürde yaygın olarak kullanıma sahip olan yöntemler Sharpe oranı, M² performans ölçütü, Treynor Endeksi, Jensen ölçütü, Değerleme oranı, Sortino oranı ve Fama ölçütü olarak sıralanabilir.
#46
SORU:
Piyasa zamanlama stratejilerinin başarısının tespitinde sıkça kullanılan yöntemler nelerdir?
CEVAP:
Portföy yöneticilerinin piyasa zamanlama stratejilerinin başarısının tespit edilmesi amacıyla “kuadratik regresyon modeli” ve “kukla değişkenli regresyon modeli” yöntemleri uygulamada sıklıkla kullanılmaktadır.
#47
SORU:
Performans değerlendirmesinde kullanılan yaklaşımlar nelerdir?
CEVAP:
Performans değerlemesinde iki yaklaşım uygulanmaktadır. Birinci yaklaşım, portföylerin riske göre düzeltilmiş getirilerinin benzer amaçlara sahip olan diğer portföylerin aynı şekilde hesaplanmış getirileri ile ya da o portföyleri en iyi şekilde temsil eden bir gösterge, referans portföyünün (benchmark) getirisi ile karşılaştırılmasından oluşmaktadır. Bir taraftan portföyler performans sonuçlarına göre kendi aralarında bir sıralamaya tabi tutulurken, diğer taraftan, her bir portföyün gösterge portföyüne (benchmark) göre performans durumları tespit edilmektedir. İkinci yaklaşım, portföyde yer alan varlıkların doğru zamanda alınıp doğru zamanda satıldığının test edilmesidir. Bu yaklaşım, piyasa zamanlaması (market timing) olarak adlandırılmaktadır ve fon yöneticisinin piyasanın yönünü tahmin etme yeteneğini göstermektedir. Portföylerin piyasaya göre performansının değerlendirilmesi için bir karşılaştırma ölçütünün (benchmark) tespit edilmesi gerekmektedir. Burada akla gelen ilk soru hangi karşılaştırma ölçütünün kullanılacağıdır. Kullanılacak karşılaştırma ölçütü, ilgili portföyü amaç ve yapı bakımından en iyi şekilde temsil etmelidir. Bazı portföyler için uygun olan bir karşılaştırma ölçütü diğer portföyler için uygun olmayabilir.
#48
SORU:
Getiri oranlarına göre sıralama yapıldığında bir portföyün pozisyonu hangi faktörlere bağlıdır?
CEVAP:
Getiri oranlarına göre sıralama yapıldığında bir portföyün pozisyonu; (i) portföyün hedef risk düzeyi, (ii) pazarın genel performansı, (iii) portföy yöneticisinin beceri düzeyi gibi faktörlere bağlı olmaktadır.
#49
SORU:
Sharpe oranı nedir?
CEVAP:
Portföy performanslarını ölçmede kullanılan çeşitli tek parametreli risk – getiri ölçütlerinden en çok bilineni olan Sharpe oranı, ortalama-varyans modeli çatısı altında portföy performansını değerlendiren bir yaklaşımdır. Shapre oranı, portföyün ortalama getirisi ile risksiz faiz oranı arasındaki farkın portföyün getirilerinin standart sapmasına oranlanması ile hesaplanmaktadır. Sharpe oranı, portföyün standart sapması ile ölçülen risk birimi başına portföyün risksiz getiri oranı üzerinde elde ettiği aşırı getiriyi ölçmektedir.
#50
SORU:
M² Performans ölçütü nedir?
CEVAP:
M-kare veya M2 şeklinde ifade edilen performans ölçütü, Sharpe oranında olduğu gibi risk ölçütü olarak toplam riski esas almaktadır. M² ölçütünün temel fikri, tüm portföyleri piyasa karşılaştırma ölçütünün (örneğin S&P 500 veya Borsa İstanbul Ulusal 100 Endeksi) risk seviyesine göre ayarlamak için, riskin piyasa fırsat maliyetini ya da risk ve getiri arasındaki dengeye (getiri elde etmek için belli bir seviyede riske katlanmak ya da riski azaltmak için belli seviyede getiriden vazgeçmek durumunda olmak) dayanmaktadır. Bu sayede, M² ölçütü bir portföyün riskini piyasa riskiyle eşleştirmekte ve bu eşitlenen risk seviyesinde portföyün getirisini ölçmektedir. M² ölçütü böylece, uygun niteliklerle, aynı ölçek üzerinde yer alan tüm portföylerin performansları ve portföy yöneticileri hakkında sonuçlara ulaşmaktadır.
#51
SORU:
Treynor Endeksi nedir?
CEVAP:
Jack L. Treynor’un portföy performanslarını ölçmek için geliştirdiği endeks temelde Sharpe oranıyla aynı niteliği taşımaktadır. Ancak, Treynor portföy riskini ölçmek için toplam risk göstergesi olan standart sapma yerine, sistematik risk göstergesi olan beta katsayısını seçmiştir. Çünkü menkul kıymet yatırım fonları, çeşitlendirme ve uygun risk gruplarına göre seçilebilme imkânı nedeniyle sistematik olmayan riski elimine edebilmektedirler. Geriye sadece beta tarafından temsil edilen sistematik risk kalmaktadır. Bir portföyün beta değeri, portföyde yer alan menkul kıymetlerin betalarının ağırlıklı ortalamasından oluşmaktadır. Portföydeki menkul kıymet sayısı artıkça portföyün betası çok fazla düşüş göstermeyecektir.
#52
SORU:
Jensen ölçütü nedir?
CEVAP:
Jensen ölçütü, portföy performansını tek bir değerle, portföyün ortalama getirisinin Menkul Kıymet Piyasa Doğrusundan sapma derecesiyle ölçmektedir. Bu ölçüt fon getirileri ile pazar getirileri arasında kurulan regresyon denkleminin sabit terimi olan alfa (?) katsayısıdır. Pozitif alfa katsayısı, portföy yöneticisinin başarılı olduğunu, negatif alfa katsayısı ise yöneticinin başarısız olduğunu ifade etmektedir. Başka bir ifadeyle, negatif alfa katsayısı riske göre düzeltilmiş düşük performansı gösterirken, pozitif alfa katsayısı riske göre düzeltilmiş üstün performansı ifade etmektedir.
#53
SORU:
Jensen alfası nedir?
CEVAP:
Jensen karşılaştırmalı bir performans sıralamasının yanı sıra mutlak bir ölçüte ihtiyaç duyulduğunu düşünmektedir. A ve B gibi iki portföy olduğu varsayıldığında sadece bunlardan hangisinin üstün olduğu değil, aynı zamanda her ikisinin de mutlak bir ölçüte göre performansının ne olduğu belirlenmek durumundadır. Bu mutlak ölçüte Jensen alfası adı verilmektedir. Jensen alfası, bir portföyün getirisi ile gerçekleşen risk seviyesinde, SVFM’nin o portföy için tahmin ettiği getiriyi karşılaştırmaktadır.
#54
SORU:
Değerleme Oranı nedir?
CEVAP:
Jensen oranı ve Treynor endeksi, portföyün sistematik olmayan riskini göz ardı etmektedir. Bu oranlardaki düzeltmeyi yapmak için portföyün alfasını portföyün sistematik olmayan riskine bölen değerleme oranı geliştirilmiştir.
#55
SORU:
Sortino oranı nedir?
CEVAP:
En çok kullanılan risk ölçülerinden biri varyanstır. Varyans bir yatırımın getirilerinin yatırımın ortalamasından sapmalarının karesini ifade etmektedir. Sharpe oranına çok benzeyen Sortino oranının, payda kısmında portföyün standart sapmasının yerine, minimum kabul edilebilir getiri düzeyinin altında kalan portföy getirilerinin standart sapması yer alır. Sortino oranında da birim risk başına düşen artık getiri düzeyi portföy performansını yansıtmaktadır. Sortino oranında risk ölçüsü olarak standart sapma yerine kısmi standart sapmanın kullanılır. Kısmi standart sapma, “minimum kabul edilebilir getiri” olan MAR (Minimal Acceptable Return-MAR)’ın altında kalan getiri sapmalarını ölçmektedir.
#56
SORU:
Fama ölçütü nedir?
CEVAP:
Eugene F. Fama (1972) portföy performansını, toplam risk primi karşısında beklenen getirinin üzerinde elde edilen fazla getiri ile ölçmüştür. Fama ayrıca portföy performansının yöneticinin seçicilik ve zamanlama yeteneğine bağlı olduğunu belirtmiştir. Pozitif Fama ölçütü değeri, portföyün beklenen getirinin üzerinde getiri sağladığını ve Sermaye Piyasası Doğrusunun üzerine doğru hareket ettiğini, negatif Fama ölçütü değeri ise portföyün beklenen getirinin altında getiri sağladığını ve Sermaye Piyasası Doğrusunun altına doğru hareket ettiğini ifade etmektedir.
#57
SORU:
Piyasa zamanlaması nedir?
CEVAP:
Piyasa zamanlaması, yükselen piyasada kazanç elde etmek veya düşen piyasada kayıplardan kurtulmak için portföy içinde yer alan pay senedi veya nakit ağırlıklarının değiştirilmesi stratejisi olarak tanımlanmaktadır.
#58
SORU:
Piyasa zamanlama stratejileri nelerdir?
CEVAP:
Bu stratejilerden biri, portföy yöneticilerinin piyasadaki değişmelere göre pay senedi gibi riskli varlıklarla bono gibi risksiz varlıklara yatıracakları tutarlarda değişim yapmasıdır. Buna göre eğer portföy yöneticisi piyasanın yükseleceğini düşünüyorsa yatırımlarda riskli varlıklara, eğer piyasanın düşeceğini düşünüyorsa yatırımlarda risksiz varlıklara ağırlık verecektir. Bir diğer strateji de portföy yöneticisinin portföyün piyasadaki değişmelere göre ortalama beta değerini değiştirmesidir. Bu stratejide, eğer portföy yöneticisi piyasanın düşeceği beklentisine sahipse portföyün ortalama betasını azaltmak için yüksek betaya sahip varlıkları çıkaracak ve düşük betaya sahip varlıkları portföyüne dahil edecektir. Bunun tersi durumda ise daha fazla riskli varlıkları portföye dahil ederek portföyün ortalama betasını yükseltecektir.
#59
SORU:
Portföy yöneticilerinin tahmin kabiliyeti nasıl sınıflandırılmaktadır?
CEVAP:
Fama’ya göre yöneticilerin tahmin kabiliyeti ikiye ayrılmaktadır. Bunlardan ilki mikro tahmin olarak nitelendirilen, tek tek menkul kıymetlerin fiyat hareketlerinin tahmini, ikincisi ise makro tahmin olarak nitelendirilen piyasanın genel fiyat hareketlerinin tahminidir.
#60
SORU:
Kuadratik Regresyon Modeli nedir?
CEVAP:
Bu modelin temelinde portföyün sistematik riskinin zaman içinde değişken olabileceği görüşü yer almaktadır. Portföy yöneticisi eğer pazarın gelecek seyrini tahmin edebilirse, portföyünde yer verdiği menkul kıymetleri bu tahminine göre değiştirecektir. Portföy yöneticisi piyasanın yükseleceği beklentisine sahipse piyasa ile aynı yönde hareket eden ve en fazla duyarlılığa sahip varlıkları portföye ilave edecektir. Diğer taraftan, piyasanın gerileyeceği beklentisine sahip olduğunda ise, piyasa ile ters yönde hareket eden ve en düşük duyarlılığa sahip varlıkları seçip portföye dâhil edecektir.
#61
SORU:
Kukla Değişkenli Regresyon Modeli nedir?
CEVAP:
Kukla değişkenli regresyonda portföy performansının sadece pazarın yükselişi ve düşüşüne göre değerlendirilmesi ve her durumda portföyün ayrı bir betaya sahip olması varsayılmaktadır. Buna göre, piyasanın yükselen dönemlerinde (rm > rf) beta katsayısı cinsinden yüksek riskli varlık yatırımları düşük risklilerden daha fazla getiri sağlarken, piyasanın düşüş dönemlerinde (rm < rf) de yüksek riskli varlıklar düşük riskli varlıklara göre daha düşük getiriyle karşılaşacaklardır. Kukla değişkenli regresyon modelinin esasını portföy yöneticisinin sadece piyasanın yönünü tahmin edebildiği, büyüklüğünü ise tahmin edemediği oluşturmaktadır.
#62
SORU:
Portföy performansının ölçümü ne anlama gelmektedir?
CEVAP:
Bir yatırım kararı alınıp uygulamaya konulduktan sonra o yatırım kararından beklenen sonuçların değerlendirilmesi ve geri besleme mekanizmasıyla yatırım kararının gözden geçirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu süreç performans ölçümü olarak adlandırılmaktadır. Performans ölçümü ile portföylerde, görece yatırım başarısını karşılaştırmak ve yorumlamak anlaşılmaktadır.
#63
SORU:
Sharpe oranı ile Treynor endeksinin performans ölçmedeki farklılıkları nelerdir?
CEVAP:
Her birim riske karşı elde edilen getiriyi ölçen yöntemler, dayanılan risk ölçütüne bağlıdır. Bu açıdan belirli bir varlık grubuna yatırım yapan yatırımcılar açısından yatırımların çeşitlemesi önem taşımaktadır. Söz konusu yatırımlar için riski, standart sapmaya dayanan Sharpe ölçütü daha uygundur. Diğer taraftan emeklilik fonları gibi bazı portföyler büyüklükleri nedeniyle birden çok yönetici tarafından yönetildiğinden, bu durumda beta daha iyi bir risk ölçütü olabilmektedir. Bu nedenle Treynor endeksi performans ölçümünde daha fazla yarar sağlayabilmektedir.