TEMEL SAĞLIK HİZMETLERİ Dersi KİŞİSEL HİJYEN VE BESLENMEDE DİKKAT EDİLECEK NOKTALAR soru cevapları:
Toplam 20 Soru & Cevap#1
SORU:
Temizlik nedir? neden önemlidir?
CEVAP:
Temizlik, kişisel ve sosyal sağlık için temel bir dayanak olmasının yanında, toplum içinde yaşamanın vazgeçilmez bir parçasıdır. Sağlıklı bir yaşam için vücudun deri, saç, ayak, diş gibi kısımlarının bakım ve temizliği ile ayakkabı, giysi gibi eşyaların uygunluğuna ve temizliğine önem verilmesi gerekmektedir. Kişi tüm dış ortam kirleticilerinin sürekli etkisi altındadır. İnsan derisi bir dereceye kadar dışarıdan gelen kirleticilere karşı koruyuıcu bir engel oluşturmaktadır. Ancak derideki çatlak ve yaralar bir takım hastalık etkenlerinin kolayca vücuda girmesine neden olabilir. Bu nedenle temizlik vücudun hastalıklardan korunması açısından en önemli uygulamalardan biridir.
#2
SORU:
Kişisel hijyen kuralları nasıl sağlanır?
CEVAP:
Sağlığın korunması, geliştirilmesi, sürdürülmesi ve sağlık için yararlı davranış ve uygulamalara kişisel hijyen kuralları denir. Bu kuralların alışkanlık haline dönüşmesi, hem bebeklik çağından itibaren aileden, hem de toplu yaşamın olduğu okullardan elde edilen bir birikimdir. Bireyin ait olduğu sosyal grup, hijyen uygulamalarını etkileyici özelliğe sahiptir. Birey hijyen uygulamalarını çocukluk döneminde ebeveynlerinden öğrenir ve kazandığı bu alışkanlıkları genellikle yaşamı boyunca sürdürür.
#3
SORU:
Sağlığı korumanın birinci koşulu olan temizlik başka hangi sebeplerle uygulanmalıdır?
CEVAP:
Günümüzde insanların uygarlık düzeyini gösteren ana ölçüdür. Uygar insan aynı zamanda, vücut ve giyecek temizliğine önem verir. Temiz insan, toplum içinde sevilir, sayılır, hastalıklara karşı direnci yüksektir.
#4
SORU:
Kişi tüm dış ortam kirleticilerinin sürekli etkisi altındadır. Bunlara örnek veriniz.
CEVAP:
Eliyle dış ortamdaki birçok kirletici etmene dokunur. Ayakkabılarıyla gezerken kirletici bir takım öğelere basar. Tozlar vücuduna ve saçlarına konar.
Kirli ellerini ağzına götürdüğünde kirletici etmenlerin vücuduna girmesine neden olabilir. Deri terleme yoluyla bir takım zararlı etkenleri vücut dışına atarken, vücut ısısının düzenlenmesine de yardımcı olmaktadır.
#5
SORU:
Vücut temizliği nasıl yapılmalıdır?
CEVAP:
Derinin kirden temizlenmesi için sıcak sabunlu su ile yeteri kadar yıkanması gerekir. Banyo ve suyun ısısı, 35-40 0 C de yani vücut ısısı (37 0 C) sınırları içinde olmalıdır. Organik yağları, kiri parçalayan ve kendine bağlayan sabun, mutlaka sıcak su ile kullanılmalıdır. Yıkanma sırasında lif kullanmak, deriden kirin atılması ve derinin ovulması bakımından da yararlıdır. Yeterli yıkanma için deri, köpürtülmüş sabun ile ovulur ve bol sıcak su ile durulanır. Bu işlem 2-3 defa tekrarlanır. Banyo haftada en az iki kez yapılmalıdır. Banyo aralığının uzun olması halinde sabunlu su ile koltuk altları, kasık bölgesi ve deri katları olan bölgeler silinmelidir. Kadınların adet döneminde banyo yapmanın hiçbir zararı olmadığı gibi özellikle temizlik gerektiren fizyolojik bir olaydır. Her banyodan sonra iç çamaşırları ve giysiler değiştirilmelidir. Spor ve aşırı yorucu işler yaparak fazla terlendiği durumlarda mutlaka banyo yapılmalı ve iç çamaşırları değiştirilmelidir.
#6
SORU:
Banyonun faydaları nelerdir?
CEVAP:
Banyonun faydaları: Kan dolaşımını canlandırır. Ruhen ve bedenen dinlendirir. Uykusuzluk ve probleminin giderilmesinde yardımcı olur. Sinir uçlarını uyarır ve sinir sistemini dinlendirir. Deri solunumunu ve boşaltımını kolaylaştırır. Derinin esnekliğini korur. İnsanın fiziki görünüşünü iyileştirir. Giyeceklerin daha az kirlenmesini sağlar. Yıkandıktan sonra temiz iç çamaşırı giyilmesi özellikle önem taşımaktadır.
#7
SORU:
El temizliği neden önemlidir?
CEVAP:
Günlük yaşamda en fazla kirlenen organların başında eller gelmektedir. Kirli yüzeylere sürtünen ve dokunan ellerin yıkanmadıkları sürece birer mikrop barınağı olmaya başladığı bilinmelidir. Eller kontamine (kirlenme) olma ve patojen ajanları başka yerlere taşıma bakımından ayrıca özellik taşır. El, otoenfeksiyonda (kendi kendine bulaştırma) tek sorumlu organdır. Yaralanan bir el, mikroorganizmaların vücuda girmesine yol açar. Kirlenen elin sabunla sık sık yıkanması alışkanlık haline getirilmelidir.
#8
SORU:
Tırnak bakımı nasıl yapılır?
CEVAP:
Tırnaklar da el temizliğinde önemli bir organdır. Tırnak aralığına giren kirli maddeler, uzun süre kalarak zaman zaman elin genel kirlenmesine veya kirin başka yere taşınmasına neden olur. El tırnakları ile parmak ucu arasında ince bir boşluk vardır. Tırnak büyüdükçe bu boşluk derinleşir. Boşluğa tırnak kiri ve parazit yumurtaları girer, hatta mantar yerleşerek uzun süre kalır. Bunlar basit yıkama ile de gitmez. Pislik, parazit yumurtaları ve mantar, el ile başka organlara, ağza taşınarak sürekli kirlenmeye yani otoenfeksiyona yol açar. El tırnakları, parmak derisi hizasında ve parmak ucuna paralel olarak, altında kirletici maddelerin birikmemesi için kısa ve yarım ay biçiminde kesilmelidir. Tırnaklar yenmemeli ve koparılmamalıdır. Bu şekilde kesilirse, tırnak boşluğunda kir tutunamaz. Kir varsa yumuşak ağaç kalemle temizlenir. Fırça ve sabun ile fırçalanarak yıkanır.
#9
SORU:
Saç bakımı ve temizliğinde nelere dikkat etmek gerekir?
CEVAP:
Saç bakımında temiz fırça ve tarak kullanılmalıdır. Saç temizliğinde kullanılan fırça ve taraklar sık aralıklarla sıcak sabunlu su ile yıkanmalıdır. Kir ve ölü kılların uzaklaştırılması için saçlar düzenli olarak fırçalanmalıdır. Fırçalama sert biçimde yapılmamalıdır. En iyi fırçalar doğal maddelerden yapılmış olanlardır. En iyi tarak tipi testere dişi tipindekilerdir. Saçlı deri temiz, esnek, normal yağlı ve yumuşak kaldığı sürece saç sağlığı da korunmuş olur. Saçların kurulanmasında yumuşak bir havlu kullanılmalıdır. Kurulama işlemi nazik olmalıdır. Eğer sert bir havlu kullanılır ya da çok şiddetli ovulursa saçların uçları çatallanabilir. Saçlar elektrikli kurutucularla kurutulabilir. Ancak kurutucunun saça çok yakın tutulmaması gerekmektedir. Saçlara çok yakın tutulacak olursa saçlı deri ve saçların yanmasına neden olabilmektedir.
#10
SORU:
Diş sağlığını korumak için neler yapmak gerekir?
CEVAP:
• Yemeklerden sonra ve yatmadan önce dişler fırçalanmalıdır.
• Diş temizliğinde diş ipleri de kullanılmalıdır.
• Yılda iki defa diş hekimine gidilmelidir.
• Diş tedavisi ve çekimi diş hekimi tarafından yapılmalıdır.
• Özellikle gelişme çağında olmak üzere her yaşta beslenmeye özen gösterilmelidir.
• Diş sağlığı için, A, C, D vitaminleri alınmalıdır. Mineralce zengin besinler yenilmelidir.
• Yeterli alınan süt ve süt ürünleri diş sağlığı için çok önemlidir.
• Elma, havuç gibi meyveleri ısırarak yemek, diş etini güçlendirir.
• Öğün arasında tatlı, asitli yiyeceklerden kaçınılmalıdır.
• Şekerli yiyeceklerden sonra ağız yıkanmalıdır.
• Kürdan ve sert cisimlerle diş araları kurcalanmamalı, fındık, ceviz gibi sert cisimler dişlerle kırılmamalıdır.
• Alkol ve sigara kullanılmamalıdır.
• Sakız çiğneme, kalem ısırma, çeneye el koyup uzun süre durma alışkanlıklarından vazgeçilmelidir.
• Çok soğuk ve sıcak içeceklerden kaçınılmalıdır.
• Ağız açık uyunmamalıdır.
#11
SORU:
Stresle başa çıkma yöntemlerinden DKBY modeli nedir?
CEVAP:
Braham tarafından geliştirilen bu modelde; D: değiştir, K: kabul et, B: boş ver, Y: yaşam tarzını yönet şeklindedir.
Değiştir: Bu adım imkân varsa, içinde bulunulan olumsuz durumu değiştirmektir. Olumsuz durum değişirse, bu durumun sebep olduğu stres ortadan kaldırılabilir.
Kabul et: Değiştirilmesi mümkün olmayan koşulların kabul edilmesi temeline dayanır.
Boş ver: Duygusal ve zihinsel açıdan farklı bir kavrayışla olaylara yeni ve farklı bir yorum getirmektir.
Yaşam tarzını yönet: Bu adımda egzersiz, diyet, rahatlama ve duygusal destek gibi yöntemlerle, gelecekte stres oluşturabilecek nedenler ortadan kaldırılabilir.
#12
SORU:
Besin grupları beş grup altında toplanabilir. Bunlar nelerdir?
CEVAP:
1. Et, yumurta, kurubaklagiller
2. Süt ve sütten yapılan besinler
3. Sebzeler ve meyveler
4. Tahıllar ve tahıl mamulu besinler
5. Yağlar ve şekerler
#13
SORU:
Sebzeler ve Meyvelerde hangi yararlı vitamin ve mineraller bulunur?
CEVAP:
Bitkilerin her türlü yenebilen kısmı sebze ve meyve grubu altında toplanır. Sebze ve meyvelerin önemli kısmı sudur. Bu nedenle günlük enerji, yağ ve protein gereksinmesine çok az katkıda bulunurlar. Bunun yanında vitamin ve mineraller bakımından zengindirler. Folik asit, A vitaminin ön ögesi olan betakaroten, E, C, B2 vitamini, kalsiyum, potasyum, demir, magnezyum ve diğer antioksidan özelliğe sahip bileşiklerden zengindirler.
#14
SORU:
Beslenme durumunun yaşlanma hızına etkisi var mıdır?
CEVAP:
Yaşlıların %65’inde oranında kronik hastalıklardan bir ya da birkaçı bulunmaktadır. Ayrıca yaşlı bireylerin sağlık durumlarıyla; çocukluk, gençlik ve erişkinlikte uyguladıkları yaşam şekli arasında ilişki bulunmuştur. Yaşam boyu sigara, alkol, aşırı tuz, gereksiz ilaç kullanımlarından sakınma, yeterli ve dengeli beslenme, uyku, egzersiz, eğlence ve dinlenmeye günlük yaşamda dengeli şekilde yer verme yaşam süresinin uzamasında önemli ölçüde etkilidir.
#15
SORU:
Yaşlılıkta beslenme ilkeleri nelerdir?
CEVAP:
• Öğün sayısı arttırılmalı, her öğünde yenen miktar azaltılmalıdır.
• Her öğünde bütün besin gruplarından tüketilmelidir.
• Günlük yiyecekler, öğünlere dengeli dağıtılarak sindirim güçlükleri önlebilir.
• Uygun vücut ağırlığı korunmalı, şişmanlıktan sakınılmalıdır.
• Yağ tüketimi sınırlandırılmalı, etli yemeklere yağ ilave edilmemeli, bitkisel sıvı yağlar, çoğunlukla da zeytinyağı tercih edilmeli, yemekler kızartma ve kavurma yöntemleriyle değil, nemli sıcaklıkta veya fırında pişirilmelidir.
• Posa tüketimi arttırılmalıdır. Bunun için; beyaz ekmek yerine kepekli ekmek tercih edilmeli, pirinç
yerine bulgur tercih edilmeli, her gün 5-7 porsiyon sebze –meyve yenilmeli, haftada 3-4 kez
kurubaklagil yemeği tüketilmelidir.
• Yemekleri az tuzlu pişirmeli, sofrada tuz kullanılmamalıdır.
• Şeker, şekerli besinler ve hamur işi tatlı tüketimi azaltılmalıdır. Muhallebi, sütlaç gibi sütlü tatlılar, meyve tatlıları yaşlılar için daha uygundur.
• Günlük sıvı tüketimi arttırılmalı (8-10 su bardağı) ancak çay ve kahvenin aşırı tüketiminden
kaçınılmalıdır. Ihlamur, taze meyve suları ve ayran daha uygun içeceklerdir.
#16
SORU:
Su neden önemlidir?
CEVAP:
• Vücut hücrelerinde oksijen ve besin ögelerinin taşınmasını sağlar.
• Ağız, gözler ve burun gibi organların nemlenmesine yardımcı olur.
• Vücut sıvılarının (kan, mide sıvısı, tükürük, idrar ve bebeğin anne karnında iken içinde bulunduğu sıvı bölüm) büyük bir kısmı sudur.
• Eklemlere destek sağlar, organ ve dokuların korunmasında etkilidir.
#17
SORU:
Yaşlıda beslenme yetersizliğine neden olabilen risk faktörleri nelerdir?
CEVAP:
1. Sosyoekonomik ve çevresel faktörler
2. Psikolojik bozukluklar
3. Kronik hastalıklar
4. Diş kaybı ve ağızda ağrı
#18
SORU:
Yaşlıda beslenme yetersizliğine neden olabilen risk faktörlerinden sosyoekonomik ve çevresel faktörler nelerdir?
CEVAP:
a. Yalnız yaşama ve sosyal ilişkilerin azalması
b. Yetersiz ekonomik gelir
c. Beslenme konusundaki bilgisizlik
#19
SORU:
Kronik hastalıklar neden yaşlıda beslenme yetersizliğine sebep olur?
CEVAP:
Bazı yaşlılar, kronik hastalıkları nedeniyle yedikleri besinlerde gereğinden fazla kısıtlama yapabilirler. Bu kısıtlama da yetersiz beslenmelere neden olabilir. Bu konuda bilgi sahibi olabilmek için yaşlıların yanındaki kişilerle birlikte hastalığının beslenme tedavisini öğrenmek üzere diyetisyene yönlendirilmeleri gerekir. Ayrıca pek çok kronik hastalık tek başına iştahsızlık yapabildiği gibi, bu hastalıklarda kullanılan ilaçlar da iştahsızlığa neden olabilir. Bazı ilaçlar ise besin ögelerinin emilimini ve atılımını olumsuz yönde etkilerler.
#20
SORU:
Genel diyet önerileri nelerdir?
CEVAP:
1. Sağlıklı beslenme önerileri uygulamak,
2. Gün içinde sık yemek yemeyi sağlamak,
3. Yaşlıya en uygun menüyü sunmak,
4. Geceleri 12 saatten fazla aç kalmasını önlemek,
5. Yüksek enerji ve/veya yüksek proteinli besinleri hastaların tercihlerine göre temin etmek,
6. Yemek yerken teknik ve insani yardım sağlamak, kabul edilebilir bir çevre yaratmak.