TÜRKİYE'DE FELSEFENİN GELİŞİMİ I Dersi MACİT GÖKBERK-TAKİYETTİN MENGÜŞOĞLU-NERMİ UYGUR-İSMAİL TUNALI soru cevapları:

Toplam 77 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU: Gökberk felsefe ile çağ arasındaki ilişkiyi hangi çalışmasında ele almıştır?


CEVAP: Kant ver Herder’in Tarih Anlayışları

#2

SORU: İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümünün ilk asistanı kimdir?


CEVAP: Macit Gökberk

#3

SORU: Macit Gökberk’in siyasal temele dayalı kaygıları nelerdir?


CEVAP: Söz konusu siyasi temel, üyesi olduğu toplumun, savaşları sürekli kaybetmesi, toprakların işgal edilmesiyle kurumların çökertilmesi, yeni bir yapılanmayla ayağa kalkma çabaları, dönemin bütün düşünürlerini derinden etkilemiştir.

#4

SORU: Gökberk’in yaşadığı dönemde düşünürlerin büyük bir kısmı neyi savunmuştur?


CEVAP: Batı medeniyetinin her türden değerini almayı savunmuşlardır.

#5

SORU: Gökberk batılılaşmaya dair bakış açışı nedir?


CEVAP: Hem bireysel hem de toplumsal hayatın daha iyi olması, gelişmiş ülkelerle aynı seviyede bulunmasını istemekte ve bunun gerçekleşmesi için de, söz konusu medeniyeti, bütün değer ve kurumlarıyla benimsenmesinden yana olmuştur.

#6

SORU: Gökberk’ göre Rönesans neden gereklidir?


CEVAP: Hem kendi tarihini yeniden yorumlamak için, hem de katıldığımız medeniyetin dayandığı antik ruhu yeniden doğması için çifte Rönesans gereklidir.

#7

SORU: Macit Gökberk’in kabulleri nelerdir?


CEVAP: 1- Türkiye’nin, iyileşmesine ihtiyaç var ve bu iyileşme çabaları, Tanzimat’tan itibaren doğru olarak sürdürülmektedir. 2- Türkiye’nin iyileşmesi Aydınlanma değerlerinin tam olarak kabul edilmesiyle gerçekleşecektir(Gökberk 1997/4, 53). Ancak bu sayede, toplum istenilen özelliklere kavuşabilecektir. 3- Doğu ile Batı arasında kültür çatışması yoktur çağların çatışması vardır. Yani Ortaçağ değerleri ile Yeniçağ değerleri çatışmaktadır (Gökberk 1982, 20). 4- Ona göre adı ne olursa olsun, değişmenin amacı, hep bildiğimiz gibi, Batı uygarlığıdır, bu uygarlığın yapı ve tutumunu benimsemedir (Gökberk 1997/1, 29). Varoluşumuzu bir zamanlar biçimlendirmiş olan bir varlık planını bırakıp bir yenisine yöneldik, şimdi bu yenisini gerçekleştirmeye uğraşıyoruz (Gökberk 1997/3, 45). Batı hızla değişmektedir. Batı, Batı’lı olmaktan çıkmış bütün insanlığın malı olmuştur(Gökberk 1997/1, 30). 5- Dinden boşalan yeri, felsefenin doldurmasından başka çare yoktur (Gökberk 1983/1, 6-7). Felsefe, lüks değil, gerekliliktir (Gökberk 1997a, 55). 6- Felsefenin başlıca işlerinden biri, çağın kültürüne bilincini duyurmak, bu bilinci sistemli bir aydınlığa ulaştırıp kültürün gücünü artırmaktır. Bunalımlı dönemlerde felsefenin görevi, bütün varlığımızı kucaklamak, varlığın bütününü kavramaktır. Felsefeden, yalnız teorik bir aydınlanma değil, pratik düzenimizin ışığa çıkan yollarını da bize göstermesini bekleriz. Başka bir deyişle felsefe, hayata kılavuzluk etmelidir (Gökberk 1997/7, 82). Bu kabullerle, Gökberk’in felsefede nasıl bir yol izlendiği daha açık bir şekilde ortaya çıkmaktadır. Kaygılar, kabullerin biçimlenmesini, kabuller de düşüncelerin oluşumunu yönlendirmişlerdir.

#8

SORU: Macit Gökberk’in eserleri nelerdir?


CEVAP: • Felsefenin Evrimi (1979) • Kant ve Herder’in Tarih Anlayışları (1948) • Felsefe Tarihi (1961)

#9

SORU: Gökberk’in 1947’de yayınladığı “Leibniz’in Alman Dili Üzerine Görüşler”i adlı yazısının ana fikri nedir?


CEVAP: Felsefenin başlıca işlerinden biri, çağın kültürüne bilincini duyurmak, bu bilinci sistemli bir aydınlığa ulaştırıp kültürün gücünü artırmak olduğunu bildirmiştir.

#10

SORU: Gökberk’e göre felsefede teori pratik ilişkisinin hayattaki karşılığı nedir?


CEVAP: Felsefeden yalnız teorik bir aydınlanma değil, pratik düzenimizin ışığa çıkan yollarını da bize göstermesini bekleriz. Başka bir deyişle, felsefe hayata kılavuzluk etmelidir (Gökberk 1997/7, 82).

#11

SORU: Uygur’a göre felsefede temellendirmenin diğer adı nedir?


CEVAP: Oyalanma, deşme, araştırma, aydınlatma, çözümleme ve tasvirdir.

#12

SORU: Gökberk’in “Batı Anadolu’nun Yetiştirdiği Filozoflar” adlı kitabına göre felsefeyi başlatan unsur nedir?


CEVAP: Felsefeyi başlatan unsurun tutum ve yol olduğu belirtilmiştir.

#13

SORU: Mengüşoğlu’nun felsefe disiplini içerisinde yapmak istediği şey nedir?


CEVAP: Ontolojik temellere dayanan felsefi antropolojidir.

#14

SORU: Takiyettin Mengüşoğlu hangi ülkede eğitim görmüştür?


CEVAP: Almanya.

#15

SORU: Takiyettin Mengüşoğlu’nun doçentlik çalışması nedir?


CEVAP: Nicolai Hartmann’ın 20. Asır Felsefesindeki Yeri.

#16

SORU: Gökberk’e göre aklın işlevi nedir?


CEVAP: Akıl, her şeyin yapıcısı olduğu kadar, şimdide olan her şeyin eksik ve yanlışlıklarını ortaya koyarak yeniden yapılanmasının önünü açmaktadır. Aklın eksiklikler ve yanlışların tespiti görevi eleştirel akıl olarak adlandırılmıştır. Eleştirel aklın en önemli özelliği, kendini eleştirebilme gücüdür.

#17

SORU: Gökberk’e göre felsefe din ilişkisi nasıldır?


CEVAP: Dinin bıraktığı boşluğu bugün sadece felsefe doldurabilir. Bu yalnız bilimle olmaz, çünkü bilimlerin bütünlüğü yoktur ve gerçeğin bir bölümünü anlatırlar. Oysa felsefe, tıpkı din gibi, bir bütüncü görüş getirir. Bunun için dinden boşalan yeri, felsefenin doldurmasından başka çare yoktur. Din ile felsefe belli soruları sormada birleşirlerken, sonuca varışta ilkece ayrılırılar. Dinin yanıtı, ortaklaşa hayal gücünün ürünüdür ve inanç niteliğini kazanır. Felsefeninki ise, düşüncede işlemekten oluşur ve eleştirmeye açık kalır.

#18

SORU: Mengüşoğlu hangi felsefe anlayışına karşı çıkmaktadır?


CEVAP: Mengüşoğlu, Hartmann’ın kurduğunu kabul ettiği yeni ontolojiden hareketle, önceki bütün anlayışlara karşı çıkmaktadır.

#19

SORU: Tunalı’ya göre felsefe neden gereklidir?


CEVAP: Felsefe, varlığı araştırırken varlığın anlamını da kavramak ister. Bu anlamı da hakikat, iyi ve güzel gibi değerlerin oluşturduğuna inanır. Bu değerleri araştırma isteği, insanın özünde bulunan bir istektir. İnsan yalnız var olanın ve hayatın anlamını sormakla yetinmez, varlık hakkındaki bilgimiz ile birlikte bilimin de anlam ve değerini sorar.

#20

SORU: Tunalı’ya göre estetik fenomenin ontik bütünlüğünü oluşturan unsurlar nelerdir?


CEVAP: Estetik fenomenin ontik bütünlüğünde dört temel yapı elamanı yer alır. Bunlar sırasıyla estetik süje, estetik obje, estetik değer ya da güzel ve estetik yargıdır.

#21

SORU: Gökberk’e göre Türklerde filozof çıkmamasının nedeni nedir?


CEVAP: Bizim topraklarımız, Asurlular, Bizans ve Osmanlılar gibi klasik despotik devletler diyarıdır. Bunların hepsinde, Hegel’in deyişiyle tek kişi özgür, geri kalan insanlar kuldur.

#22

SORU: Fenomenolojinin kurucusu ve amacı nedir?


CEVAP: Fenomenoloji, nesnenin mahiyetine ulaşarak kesin bilgiyi elde etmek isteyen ve Edmund Husserl tarafından geliştirilen felsefe yöntemidir.

#23

SORU: Tunalı’ya göre varlık tabalarını tanımlayınız?


CEVAP: Varlık tabakaları, bir bütün olarak varlığı kavramak için varlığın sahip olduğu özellikleri bilmek gerektiğini Aristoteles ortaya koyuştur. Buna göre varlık öncelikle inorganik ve organik olarak ayrılır. Organik alan da bitkiler, hayvanlar ve insanlar olmak üzere üçe ayrılırlar. Bölümlerin her biri varlık tabakası olarak kabul edilirler.

#24

SORU: Tunalı, Grek Estetik’i hangi amaçlarla yazmıştır?


CEVAP: Eskiçağ Yunan dünyasında ortaya çıkan estetik sorunların felsefe açısından ele alınışını temellendirmek kaygısını taşımaktadır. Doğrudan metinlerden hareketle yorum yapmayı yöntem olarak tanıtmaktadır. Kitabı hazırlamanın diğer bir amacı olarak da modern estetiği giden yolda hazırlanmaktır.

#25

SORU: Gökberk’e göre felsefeyi başlattığı kabul edilen Thales insanın dünya karşısındaki durumunun nasıl tartışır?


CEVAP: Mit temelli şemayı insan kendisi düşünüp meydana getirmemiş, onu hazır bulmuştur. Thales’le ortaya çıkan, insanın dünya karşısındaki durumunu düşünce ile belirlemek, dünya içindeki tutumunu değişmez bir şema diye anlamayıp bu tutumu düşünme ile bulup temellendirmektir. İnsanın, dünyasını, buradaki yerini, rolünü kendi aklıyla bulup aydınlanmasıdır. Bununla da insanoğlu hürlüğe ulaşmıştır. Thales’in yaptığı işte önemli olan, bu sonuca birey olarak varmasıdır, yoksa bulduğu şeyin doğru ya da yanlış olması önemli değil. Ana maddeyi, arkhenin ne olduğunu araştırmak, varlığın tabiatını, yapısını araştırmak demektir. Değişme ve oluşun dayandığı ilkeyi keşfetme çabası felsefenin temelinde yer almaktadır.

#26

SORU: Kant’ın saha metafiziği temelleri nelerdir?


CEVAP: 1. Rasyonel kozmoloji, 2. Rasyonel teoloji, 3. Rasyonel Psikoloji.

#27

SORU: Felsefede temellendirmenin özellikleri nelerdir?


CEVAP: Uygur’a göre felsefede temellendirme, felsefe sorusuna verilen cevaptır. Burada esas olan, soruyu esas alarak ve kestirmeden gitmeden mantıksal tutarlılık çerçevesinde eleştirel tutumla cevabı ortaya koymaktır.

#28

SORU: İsmail Tunalı’nın eserleri nelerdir?


CEVAP: Grek Estetik’i (1963), Sanat Ontolojisi (1966), B.Croce Estetik’ine Giriş (1973), Felsefe (1966), Marksist Estetik (1977), Estetik (1978), Felsefenin Işığında Modern Resim (1962), Denemeler (1980), Estetik Beğeni (1983), Sanat Ontolojisi Temelinde Yeni Bir Resim Anlayışı (1983), Çağdaş Filozoflar (1984), Tasarım Felsefesine Giriş(2002), Tasarım Felsefesi (2009), Modern Resimden Avangart Resme (2009), Felsefeye Giriş (2009).

#29

SORU: Gökberk’in felsefeden ne anladığı nasıl özetlenebilir?


CEVAP: Felsefe, çağın kültürüne bilinci duyurmak, kültürün gücünü artırmak, bunalım dönemlerinde bütün varlığımızı kucaklamak, sadece teorik aydınlanma değil pratik düzenin ışığına açılan yolları göstermek, hayata rehberlik etmek, karanlık bir anlama sahip hayatı aydınlatmak, din yeterli olmadığından hayatı anlamlandırmak, bugünün insanına ışığını kendi bulmasında yardımcı olmak için kültürel yapı içinde oluşan, ferdin belirlenmesi görevini yerine getirmektedir.

#30

SORU: Mengüşoğlu’nun “–izm’ler felsefesi” olarak yaptığı değerlendirme nedir?


CEVAP: -izmler, -izm eki alan terimler, kendilerini kalıplaştırarak temsil edildiklerinden kapalı bir model oluştururlar ve içeriklerinin tümünün doğruymuş gibi ideolojik bir yaklaşım sergilerler. Ayrıca her şeyin eleştirilip değiştirilmesinden yana olan bilimsel tutumun karşısında yer almaktadırlar. Bu özelliklerinden dolayı izm’leri olumsuzlamıştır.

#31

SORU: Mengüşoğlu idarecilik yapmış mıdır?


CEVAP: 1959 yılında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesine Dekan seçilmiştir.

#32

SORU: Uygur’a göre metafizikle felsefe arasındaki bağ nasıldır?


CEVAP: Metafizik ile felsefe arasındaki bağ önemli bir sorundur. İlk akla gelen, bunları, metafizik ile felsefeyi birbirinden ayırmamaktır. Aslında metafizik, özel bir düşünme etkinliğine bu etkinlikte ortaya konana verilen addır. Bütünüyle evreni bilme denemesidir. Varlığa çevrilmiş ve varlığı çepeçevre bir bilgide kavramaya çalışır. Felsefe ise, hem yönelişi hem başarısı metafizikten ayrılır. Felsefe ne çeşitten olursa olsun dil yapıtlarına yönelir; bu yapıtlar felsefenin konusudur. Felsefe, yerine göre değişik bir söz (ya da işaret) dağarcığı ile söz (ya da işaret) dizisinden yararlanarak “dile” getirilen görünümleri bu dile getirilişlerinde araştırıp geliştirmekle görevlidir. Felsefenin başarısı verdiği bilgilerdir. Felsefenin konusu, doğrudan doğruya evren değil, evreni bilme savı güden bilgilerdir. Felsefe, “evren nasıldır? Diye sormaz. Sorduğu, evreni bildiğimiz bilgiler nasıldır? Neye göre sağlamlık dereceleri belirlenir? Bilgi nedir? çeşidinden sorular sorar. Dolayısıyla metafizik ile felsefe birbirlerinden başka etkenlik alanlarıdırlar. Gerek soruları gerekse cevap denemeleri başkadır. Metafiziğin baş sorusu, “özüyle evren nasıl kurulmuştur?” felsefeye girmez.

#33

SORU: Gökberk’e göre felsefe tarihi nedir?


CEVAP: Felsefeyi oluşturan belli başlı filozofların sürüp giden bir tartışması şeklinde de görülebilir. Sorunların ortaya konuluşu ile bunların çözüm denemeleri, bu filozofların yapıtlarında gerçekleşmiştir. Felsefenin tarih boyunca evrimi, gerçekte, bu kaynakların kendisinden, öğrenilebilir. Bunlar bize felsefenin, büyük ustalarının eliyle nasıl işlendiğini, nasıl yapıldığını, doğrudan doğruya gösterirler; dolaysıyla bize felsefede yaratıcılığın yollarını açarlar. İyi, doğru, güzel gibi sorular, özel tutum, temele kadar gitmek, felsefe tarihi, felsefenin özellikleri olarak öne çıkarılmıştır.

#34

SORU: Gökberk’e göre Türkiye’de özgün felsefe olmamasının nedeni nedir?


CEVAP: Büyük bir felsefe geleneğinin olmaması, Cumhuriyet döneminde felsefeci sayısının azlığı ve yeterli düşünce özgürlüğün bulunmaması sayılmıştır. Ona göre, felsefenin gerektiği gibi gelişememesinin en büyük nedeni, gereği kadar özgürlük olmamasıdır. Çünkü felsefe, en radikal, en köke kadar inen soru demektir. Bunun için de mutlaka özgürlük gereklidir ve yasalar ile töreler buna elverişli olmalıdır.

#35

SORU: Mengüşoğlu Bilgi Teorisi’in nasıl tanımlamıştır?


CEVAP: Özne ile nesne arasındaki bağ olarak belirtmiştir.

#36

SORU: Gökberk’e göre bilinç olarak ulusu yaratan Avrupa kültür çevresi insanı nasıl değerlendirir?


CEVAP: İnsan, ne nesne gibi olmuş-bitmiş bir şeydir; ne de hayvan gibi kaskatı bir çerçevenin içinde kapanıp kalmıştır. O bir iddiadır. Şu veya bu olanak iddiasıdır; gerçekleştirilecek bir varlık programı, bir hayat planıdır. İnsan hayatı olmuş bitmiş, kapalı bir gerçek değildir, ileriye doğru açık olan, henüz olmamış olması istenilen bir gerçekliktir. Toplulukların hayatı da bu belirlenimlere uyar.

#37

SORU: İrrasyonel tabiri ne anlama gelmektedir?


CEVAP: Bilinmeyen, sonuna kadar çözülemeyen, çözülmesine imkan olmayan problem kastedilir.

#38

SORU: Uygur’a göre felsefe sorusu kime sorulur?


CEVAP: Uygur’a göre felsefe sorusu, felsefecinin kendine sorduğu sorudur. Dolayısıyla soruyu soran cevabını da vermek durumundadır.

#39

SORU: Uygur’a göre yetkin bir felsefe temellendirilmesi var mıdır?


CEVAP: Yetkinlikten hiçbir felsefe tartışmasına yol açmamak anlaşılıyorsa, felsefe temellendirmesi yetkin değildir. Felsefe temellendirmesi, tanıtlama ötesi kuruluşundan ötürü, felsefe temellendirmesi olduğu için, böylesine bir yetkinliğe ulaşamaz.

#40

SORU: Mengüşoğlu’na göre metafiziğin vazifesi nedir?


CEVAP: Her şeyin yaratıcısı olan Tanrı’yı, ruhun ebediliğini, kozmosun varlığını, mantık yoluyla ispat etmektir.

#41

SORU: Gökberk’e göre felsefe ile kültür arasındaki ilişkiyi tanımlayınız?


CEVAP: Felsefe sistemleri soyut düşünmenin değil, hayatın mahsulleridir. Bunların gerisinde, kendi hayat denemeleri ile yüklü, çevresine ve geçmişine derin bağlar ile bağlı, bu çevre ve geçmişin ortaya koymuş olduğu kültür değerleri ile örülmüş insan özelliği ve biricikliği ile bulunur. Tarihin yürüyüşü içinde sayısız öznelerin yapıcı aktarımlarından meydana gelip işlenen, ama sonra tek tek benlerden çözülüp ayrılarak nesnelleşen başarılar ve eserler, tek şuurun karşısına verilmiş bir kültür olarak çıkarlar. Bu nesnel kültürün yapısı ferdin manevi yapısına her yandan sokulup siner, onun düşünüş, duyuş ve devlet ile toplum içindeki yaşayışının formunu belirler.

#42

SORU: Nermi Uygur cevap vermeyi denerken neleri yapmayacağını söylemiştir?


CEVAP: 1- Felsefe nedir sorusunun karşısına eksiksiz bir çözüm formülüyle çıkmamak. Çünkü böyle bir cevap yoktur. 2- Felsefe sorularını ya da disiplinleri sıralamamak. Uygur’a göre felsefe bir araştırmadır ve araştırma, sorularını sık sık yenileyen bir çalışma biçimidir. Nerede sorular hep aynı kalmışsa, orada felsefe araştırma olmaktan çıkmış demektir. Philosophia Perennis’le (sürüp giden felsefe) tek tek felsefe sorularının değişmezliği gösterilmek istendiğinde, felsefe aslında ‘perennis”in karşıtı bir şeydir. Değişmez bir kuruluşu yoktur; değişik sorularla kendini korur. 3- Felsefe sorularının felsefe tarihinden derlememek. Felsefe soruları, kılıkça yüzyıllarca değişmeden kaldığı sanılsa da, bunların katkısız birer felsefe sorusu olduğu mantıkça savunulamaz. 4- Felsefeye yepyeni sorular buyurmak işine girişmemek. Üstlendiği ödev, ne kılıkta ortaya çıkarsa çıksın, hangi araştırma durumuna yol açarsa açsın, katkısız bir felsefe sorusunun tipik yapısını incelemektir. Uygur, felsefe sorularının eylemden çıkmadığı gibi, eylemlerle giderilemeyeceği düşüncesindedir. Felsefe sorusu, filozofun kendi kendine sorduğu sorudur. Bir felsefe sorusu, filozofun kendi kendisiyle konuşmasıyla başlar, ya da bir soruyla başlayan konuşma sürdürülür. Felsefe sorusu, kuruluşu gereği, cevabı “sorulana” bağlı olan bir soru değildir. Sorunun cevabı, başkaları tarafından değil, soran tarafından verilmesi gerekir. Felsefede herkes, gidebileceği yere kendi ayağıyla (sorularıyla) gider. Felsefe sorularının, dünya ile evren ile bağları açık olmadıkları gibi, tam olarak cevaplandırılamazlar. Her cevap denemesi sorunun yeniden sorulmasını gerektirir.

#43

SORU: Nermi Uygur’un eserleri nelerdir?


CEVAP: Edmund Husserl’de Başkasının Beni Sorunu(1958), Dilin Gücü(1962), Felsefenin Çağrısı(1962), Dünya Görüşü(1963), Güneşle(1969), İnsan Açısından Edebiyat(1969), 100 Soruda Türkiye Felsefesinin Boyutları(1974), Kuram Eylem Bağlamı Çözümleyici Bir Felsefe Denemesi(1975), Dil Yönünden Fizik Felsefesi(1979), Yaşama Felsefesi(1981), Kültür Kuramı(1984).

#44

SORU: Mengüşoğlu’ya göre felsefenin temel soruları nelerdir?


CEVAP: 1. Ne biliriz? 2. Ne yapmamız lazım? 3. Şimdiki hayatımızda sonraki hayatımız için ne umut edebiliriz? 4. Kant’ın eklediği İnsan nedir?

#45

SORU: Gökberk’in “Felsefenin Evrimi” adlı kitabının önsözünde “Felsefe nedir?” sorusuna nasıl cevap vermiştir?


CEVAP: Felsefeye özgü olan, iyi, doğru, güzel nedir gibi bir takım soruları, özel bir tutumla ele alır. Felsefede görülen tutum da, hep temele kadar gitmek, sonuna kadar gitmek çabasıdır. Felsefenin bütün tarihi boyunca uzayıp giden bu çabalar, felsefe tarihinin konusunu oluşturur. Felsefenin ne olduğu da, ancak bu sürüp giden çalışmaların -sorunlarla uğraşıp didinmelerin- tümünü kavramakla, bunları toplu bir bakışta düzenlemekle anlaşılabilmektedir.

#46

SORU: Felsefi antropolojinin insanı ele alışı nasıldır?


CEVAP: İnsanı konkret bir bütün olarak görür; onu ruh ve bedene ayırmaz ve insan fenomenlerini bir bütünlükten kalkarak ele alır.

#47

SORU: Gökberk’e göre felsefenin görevi nedir?


CEVAP: Çağın bilincini açığa çıkarmak ve hayata rehberlik etmekle görevlendirilmiştir.

#48

SORU: Mengüşoğlu’nun eserleri nelerdir?


CEVAP: Kant ve Scheler’de İnsan Problemi(1949), Felsefeye Giriş(1958), Değişmez Değerler, Değişen Davranışlar(1965), Felsefi Antropoloji(1971), Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann(1976), İnsan ve Hayvan, Dünya ve Çevre(1979),

#49

SORU: Nermi Uygur’un doçentlik tez çalışması nedir?


CEVAP: Edmund Husserl’de Başkasının Beni Sorunu.

#50

SORU: Nermi Uygur’un “deneme” türünü kullanışını açıklayınız?


CEVAP: Deneme, bir konu hakkındaki düşünceleri, çok fazla tartışmadan, hissedildiği gibi yazılmasıdır. Genellikle kısa olup, denemecinin ruh halini yansıtırlar. Denemeler, ağırlıklı olarak edebiyatta öne çıkmakla birlikte, felsefe gibi farklı alanlarda da yazılmaktadırlar.

#51

SORU: Uygur’a göre bir felsefe temellendirmesi nasıl doğrulanır?


CEVAP: Bir felsefe temellendirmesi, incelediği kavramları, işledikleri gibi gösterebiliyorsa, başarılı bir temellendirmedir; bunu yapamıyorsa, başarıya ulaşamamıştır. Temellendirme uğraşısında, filozofun gördüğüne bakmak, aynı şeyleri görüyorsak temellendirmeyi başarılı saymak, görmüyorsak başarılı saymamak gerekir.

#52

SORU: Tunalı’ya göre tasarım nedir?


CEVAP: Tasarım, belli bir konunun temel özelliklerini, birbirleriyle ilişkili olarak zihinde kurmaktır. Planlamak anlam› da vardır.

#53

SORU: Mengüşoğlu’nun Felsefeye Giriş kitabındaki on dört felsefe disiplini nelerdir?


CEVAP: İlim, Bilgi, Mantık, Ontoloji, Tabiat, Sanat, Dil, Felsefi Antropoloji, Etik, Hukuk, Devlet, Din, Metafizik, Felsefe Tarihi.

#54

SORU: Gökberk’e göre bilinç nedir?


CEVAP: Bir şeyin farkına varmak ve o şeyin gerekliliklerini yerine getirmek anlamında kullanılır.

#55

SORU: Gökberk’e göre felsefenin ortaya çıkışı nasıl gerçekleşmiştir?


CEVAP: Bir tutum farklılığı olarak görmektedir. Mitik yapının terk edilmesi ve insan, dünyadaki yerini aklıyla temellendirmesi felsefenin kökeni olarak görülmektedir. Ayrıca felsefenin varlık, ana madde, köken sorunlarıyla ilgilendiği belirtilmiştir.

#56

SORU: Nermi Uygur’un doktora tez çalışması nedir?


CEVAP: Wilhelm Dilthey’a Göre Konuca Temellenmesi Bakımından Manevi Bilimler Öbeğinin Meydana Getirdiği Bilgi Bağlamı.

#57

SORU: Gökberk’e göre özgün felsefe üretilebilmesinin koşulu nedir?


CEVAP: Felsefe tarihinin büyük doruklarını bilmek gerekir. Felsefe tarihinde belki bir gelişme yoktur; fakat Platon, Augustinus, Descartes, Kant gibi doruklar vardır. Bunlar felsefe yapmış, yaratmış olan doruklardır; ancak bunları bilerek felsefe özgün olabilir.

#58

SORU:

Macit Gökberk’in kaygıları, neye dayanmaktadır?


CEVAP:

Yetifltiği dönemin şartlarının da etkisiyle, siyasal bir temele dayanmaktadır. Söz konusu siyasi temel, üyesi olduğu toplumun, savaşları sürekli kaybetmesi, toprakların işgal edilmesiyle kurumların çökertilmesi, yeni bir yapılanmayla ayağa kalkma çabaları, dönemin bütün düşünürlerini derinden etkilemiştir.


#59

SORU:

Gökberk, Kant ve Herder’in Tarih Anlayışları adlı çalışmasının önsözünde ne bildirmiştir?


CEVAP:

Tanzimat’tan itibaren etkili olan aydınlanmacı ve romantik kültürün köklerini ortaya koyarak, Avrupalı kültür dokumuzun çözümlemesi yolunda küçük bir adım atmak istediğini bildirmiştir.


#60

SORU:

Macit Gökberk’in kabulleri nelerdir?


CEVAP:

1- Türkiye’nin, iyileşmesine ihtiyaç var ve bu iyileşme çabaları, Tanzimat’tan itibaren doğru olarak sürdürülmektedir.

2- Türkiye’nin iyileşmesi Aydınlanma değerlerinin tam olarak kabul edilmesiyle gerçekleşecektir.

3- Doğu ile Batı arasında kültür çatışması yoktur çağların çatışması vardır. Yani Ortaçağ değerleri ile Yeniçağ değerleri çatışmaktadır.

4- Ona göre adı ne olursa olsun, değişmenin amacı, hep bildiğimiz gibi, Batı uygarlığıdır, bu uygarlığın yapı ve tutumunu benimsemedir . Varoluşumuzu bir zamanlar biçimlendirmiş olan bir varlık planını bırakıp bir yenisine yöneldik, şimdi bu yenisini gerçekleştirmeye uğraşıyoruz. Batı hızla değişmektedir. Batı, Batı’lı olmaktan çıkmış bütün insanlığın malı olmuştur. 

5- Dinden boşalan yeri, felsefenin doldurmasından başka çare yoktur. Felsefe, lüks değil, gerekliliktir.

6- Felsefenin başlıca işlerinden biri, çağın kültürüne bilincini duyurmak, bu bilinci sistemli bir aydınlığa ulaştırıp kültürün gücünü artırmaktır. Bunalımlı dönemlerde felsefenin görevi, bütün varlığımızı kucaklamak, varlığın bütününü kavramaktır.


#61

SORU:

Macit Göktürk Kant ve Herder’in Tarih Anlayışları (1948) adlı ilk kitabında neyi hedeflemiştir?


CEVAP:

Esas olarak Aydınlanma dönemi özellikleri çerçevesinde, tarih felsefesinin önemini göstermeyi ve sahip olduğu nitelikleri tanıtmayı hedeflemiştir.


#62

SORU:

Macit Göktürk'ün Felsefe Tarihi (1961) adlı ikinci kitabının amacı nedir?


CEVAP:

Önsöz’de, “felsefe problemlerini çözmenin sürecini anlatan felsefe tarihinin standartlaşmış bilgilerini öğrenciye tanıtmak” şeklinde ifade edilmiştir.


#63

SORU:

Macit Gökberk'e felsefe tarihi ne ifade etmektedir?


CEVAP:

Ona göre felsefe, felsefeye özgü olan, iyi, doğru, güzel nedir gibi bir takım soruları, özel bir tutumla ele alır. Felsefede görülen tutum da, hep temele kadar gitmek, sonuna kadar gitmek çabasıdır. Felsefenin bütün tarihi boyunca uzayıp giden bu çabalar, felsefe tarihinin konusunu oluşturur. Felsefenin ne olduğu da, ancak bu sürüp giden çalışmaların tümünü kavramakla, bunları toplu bir bakışta düzenlemekle anlaşılabilmektedir.

Ona göre felsefe tarihi, felsefeyi oluşturan belli başlı filozofların sürüp giden bir tartışması şeklinde de görülebilir. Sorunların ortaya konuluşu ile bunların çözüm denemeleri, bu filozofların yapıtlarında gerçekleşmiştir. Felsefenin tarih boyunca evrimi, gerçekte, bu kaynakların kendisinden, öğrenilebilir. Bunlar bize felsefenin, büyük ustalarının eliyle nasıl işlendiğini, nasıl yapıldığını, doğrudan doğruya gösterirler; dolaysıyla bize felsefede yaratıcılığın yollarını açarlar.


#64

SORU:

Macit Göktürk'e göre özgün felsefe üretebilmek için ne gerekir?


CEVAP:

Özgün felsefeleri yaratmış olan tutumu bizde de yinelemek, yani özgün felsefeler okuluna gitmek, onların okulundan yetişmek, birikimlerine sahip olmak gerektiğinin altını çizmiştir. Türkiye’de özgün felsefe olmamasının nedenleri olarak, büyük bir felsefe geleneğinin olmaması, Cumhuriyet döneminde felsefeci sayısının azlığı ve yeterli düşünce özgürlüğün bulunmaması sayılmışlardır.


#65

SORU:

Gökberk’e göre aydınlanma nedir? 


CEVAP:

Düşünme ve değerlendirmenin geleneklere bağlı olmaktan kurtulup insanın kendi aklı ile, kendisinin yapmış olduğu denemeler ve gözlemler ile hayatını aydınlatmaya giriimesidir. Aklın yol göstericiliği, din ve geleneği aklın eleştirel süzgecinden geçirmek anlamına gelir.


#66

SORU:

Takiyettin Mengüşoğlu'nun yapmayı düşündüğü şey nedir?


CEVAP:

Ontolojik temellere dayanan felsefi antropolojidir. İnsan fenomenlerinden kalkacak, ilimlerin sonuçlarına ters düşmeyecek ve fenomenlerde açığa çıkandan fazlasını ileri sürmeyecek. Felsefi antropoloji, insanı konkret bir bütün olarak görür; onu ruh ve bedene ayırmaz ve insan fenomenlerini bu bütünlükten kalkarak ele alır.


#67

SORU:

Takiyettin Mengüşoğlu'na göre Kant ve Scheler’de ‹İnsan Problemi (1949) adlı çalışmasının önemi nedir? 


CEVAP:

Bu kitabı, felsefi antropoloji üzerinden gitmesini gerektiğini gösterdiğinden önemsemekte ve tarihi olarak tanımlamaktadır. Ayrıca varlık ve bilgi problemlerinin felsefenin birbirlerinden ayrılmaz temel sorunları olduğu gerçeğiyle de bu çalışmada karşılaşmıştır. 


#68

SORU:

Takiyettin Mengüşoğlu, Değişmez Değerler, Değişen Davranışlar (1965) isimli çalışmasında hangi soruları ele almıştır? 


CEVAP:

Felsefe tarihi boyunca felsefeyi belirlemiş olan dört soruyu Kant’ın belirlediği sırayla ele almıştır: 1- Ne biliriz? 2- Ne yapmamız lazım? 3- Şimdiki hayatımızda sonraki hayatımız için ne umut edebiliriz? 4- İnsan nedir?


#69

SORU:

Takiyettin Mengüşoğlu'nun Fenomenoloji ve Nicolai Hartmann (1976) adlı çalışmasının konusu nedir?


CEVAP:

Husserl’in geliştirmiş olduğu fenomenoloji ile Hartmann’ın geliştirdiği yeni ontoloji arasındaki ilişkileri konu edinmiş ve ağırlıklı olarak Hartmann’ın düşüncelerini tanıtmıştır. Çalışmanın temelini bilgi anlayışındaki değişimler oluşturmaktadır.


#70

SORU:

Mengüfloğlu’na göre, bir yerde felsefenin olup olmaması neye bağlıdır? 


CEVAP:

Felsefenin ancak yüksek bir bilim kültürün bulunduğu yerde ortaya çıktığını belirten Mengüfloğlu’na göre, bir yerde felsefenin olup olmaması, derin ya da sathi olması, orada bilimin ve bilimsel araştırmaların bulunmasına, bunların derin veya sathi olmasına bağlıdır. 


#71

SORU:

Fenomenoloji nedir?


CEVAP:

Nesnenin mahiyetine ulaşarak kesin bilgiyi elde etmek isteyen ve Edmund Husserl tarafından geliştirilen felsefe yöntemidir.


#72

SORU:

Nermi Uygur, Edmund Husserl’de Başkasının Beni Sorunu (1958) başlıklı kitabının amacını nasıl açıklamıştır? 


CEVAP:

Başkasının beni sorunuyla ilgili olarak Husserl’in ileri sürdüğü savları, arka planlarından kalkarak, taşıdıkları güçlüklerin altını çözerekten, yeniden kurmak, objektif bakımdan bağlı bulundukları -çok kez kuşatıcı- başka savların içine yerleştirmek, çepeçevre yorumlamaktır.


#73

SORU:

Nermi Uygur'un baş yapıtı hangi çalışması sayılır?


CEVAP:

Felsefenin Çağrısı (1962).


#74

SORU:

Nermi Uygur'un hangi kitabu, Türkiye’de felsefe yapmanın şartlarını ve felsefeyle uğraşanların durumlarını sorgulamaktadır?


CEVAP:

100 Soruda Türk Felsefesinin Boyutları (1974).


#75

SORU:

Nermi Uygur’a göre, hangi soru, felsefe sorularının kuruluşunu belirler?


CEVAP:

Nedir sorusu. 


#76

SORU:

İsmail Tunalı’nın bütün çalışmaları ne ile ilgilidir? 


CEVAP:

Estetikle ilgilidir. 


#77

SORU:

İsmail Tunalı’ya göre estetik fenomenin ontik bütünlüğünde hangi temel yapı elamanları yer alır?


CEVAP:

Dört temel yapı elamanı yer alır: Estetik süje, estetik obje, estetik değer ya da güzel ve estetik yargıdır.