XVI. YÜZYIL TÜRK EDEBİYATI Dersi Klasik Dönem Divan Şairleri-II soru cevapları:

Toplam 20 Soru & Cevap
PAYLAŞ:

#1

SORU:

Lamiî Çelebi'nin doğum yerini ve asıl adını yazınız.


CEVAP:

Bursa'da doğan Lamiî'nin asıl adı Mahmut'tur.


#2

SORU:

Lamiî Çelebi'nin dedesi hakkında bilgi veriniz.


CEVAP:

Dedesi ise Nakkaş Ali’dir. Nakkaş Ali, Timurluların kültür merkezlerinde nakkaşlığı öğrendikten sonra doğduğu şehre dönüp orada sanatını icra etmiştir. Bursa’daki Yeşil Türbe ve Yeşil Cami’nin nakışları onun eseridir. Süslü at eyerlerinin de Nakkaş Ali’nin icadı olduğu söylenir.


#3

SORU:

Lamiî'nin Molla Camî ile ilgisini açıklayınız.


CEVAP:

Belli bir ilmî birikime ulaşan Lamiî Çelebi, dönemin ünlü mutasavvıflarından Nakşi şeyhi Emir Ahmed-i Buharî’ye bağlandı. Böylece tasavvufi bilgi ve tecrübeyi öğrendi. Emir Buharî aracılığıyla Nakşiliğe girince yolu, üstat kabul ettiği Ali Şir Nevayî ve Abdurrahman Camî ile kesişti.


#4

SORU:

Kaynakların verdiği bilgilerden hareketle Lamiî Çelebi’nin üstün yönleri nelerdir?


CEVAP:

1. Üretken (velud) bir şair ve yazardır.
2. İki hamse sahibidir.
3. Nesirde üstattır.
4. Mükemmel ve mürettep divan sahibidir.
5. Âlim şairlerdendir.
6. Abdurrahman Camî’den yaptığı tercümelerle Camî-i Rum diye anılır.


#5

SORU:

Lamiî'nin divanında yer alan diğer eserlerinin adı nedir?


CEVAP:

Şehrengiz-i Bursa ve Hayretname'dir. 


#6

SORU:

Gelibolulu Âlî'nin doğum tarihini ve ilk zamanlarda kullandığı mahlasını yazınız.


CEVAP:

948/1541’de Gelibolu’da doğmuştur. Mahlası ilk zamanlarda Çeşmî'dir.


#7

SORU:

Gelibolulu Âlî'nin ölüm tarihi ve yerini yazınız.


CEVAP:

1600 yılında Cidde'de vefat etmiştir.


#8

SORU:

Bahr-ı tavîlin ne olduğunu açıklayınız.


CEVAP:

Aruzun fe‘ilâtün, mefâ‘îlün, müstef‘ilün cüzlerinden her birinin istenildiği kadar tekrarıyla yazılan şiirdir. İlk örneklerine XV. yüzyıldan itibaren hemen her yüzyılda az sayıda da olsa bahr-ı tavil yazılmıştır


#9

SORU:

Gûy u Çevgân'ın ne olduğunu açıklayınız.


CEVAP:

Açık bir alanda at üzerinde, elde bulunan ucu eğri bir sopa (çevgân) ile top(gûy)a vurularak oynanan bir tür oyundur. Bugün polo adıyla hâlâ oynanmaktadır.


#10

SORU:

Gelibolulu Âlî'nin tarih ve biyografi türündeki eserleri nelerdir?


CEVAP:

Künhü’l-Ahbar, Nusretname, Menakıb-ı Hünerveran'dır.


#11

SORU:

Âlî'nin Nasihatü’s-Selatin adlı eseri hangi türde bir eserdir?


CEVAP:

Siyasetnamedir.


#12

SORU:

Âlî'nin gazellerinden seçtiği yüz matla beytini bir araya getirerek oluşturduğu eserinin ismi nedir?


CEVAP:

Gül-i Sad-berg'tir.


#13

SORU:

Benüm kim fakr ile fahr itmek ey dil hasb-i hâlümdür
Kanâ‘at Kâfı tâ evvel kademde pâymâlümdür

Yukarıdaki beytin diliçi çevirisini yapınız.


CEVAP:

Ey gönül! Fakirlikle övünmek benim hâlimdir. Çünkü kanaatin Kaf Dağı, ezelden ayak bastığım yerdir.


#14

SORU:

Dem-â-dem yanduğum yakılduğum nâr-ı gamundandur
Bu nâlişler bu sûzişler sana hep arz-ı hâlümdür

Yukarıdaki beytin diliçi çevirisini yapınız.


CEVAP:

Sürekli yanıp yakılmam senin gamının ateşindendir. Bu inlemeler, bu yanmalar sana hâlimi arz edişimdir.


#15

SORU:

Bağdatlı Ruhî'nin asıl adını ve doğum tarihini yazınız.


CEVAP:

Ruhî, Bağdat’ta 941/1534-1535’te dünyaya geldi. Adı Osman'dır.


#16

SORU:

Ruhî'nin edebiyat tarihi açısından önemli özellikleri nelerdir?


CEVAP:
  • Ruhî, en çok gazel yazan divan şairlerindendir.
  • Divanında 1115 gazel yer alır.
  • Gazellerinde lirik bir söyleyiş tarzı ve rintçe bir eda vardır.
  • Bu özellik gazel nazım türünün birinci planda âşıkane olması, içkiden, sevgiliden, ayrılık ve vuslattan bahsetmesi vb. sebeplerden kaynaklanıyor olmalıdır.
  • Ancak bu özelliğin, mahlasından da anlaşıldığı gibi onun iç dünyası ile de ilgili olduğunu belirtmek gerekir.

#17

SORU:

Ruhî'nin divanı hakkında bilgi veriniz.


CEVAP:

Bağdatlı Ruhî’nin bilinen ve mevcut olan tek eseri Türkçe divanıdır. Sadece İstanbul kütüphanelerinde on sekiz yazma nüshası bulunan divanın ilk baskısı 1287’de İstanbul’da Arap harfleri ile yapılmıştır. Bilimsel neşri, Coşkun Ak tarafından yapılmıştır (Bağdatlı Ruhî Divanı, Uludağ Üniversitesi  Yayınları, Bursa 2001). Ruhî Divanı’nda ikisi manzum mektup olmak üzere 40 kaside, 6 mersiye, 1 terkib-bent, 1 terci-bent, 3 muaşşer (onlu), 2 müsemmen (sekizli), 7 müseddes (altılı), 1 muhammes (beşli), 94 tarih, 2 murabba, 1 muamma, 8 tahmis, 1115 gazel, 28 rubai, 26 kıt’a vardır.


#18

SORU:

Sanman bizi kim şîre-i engûr ile mestüz
Biz ehl-i harâbâtdanuz mest-i elestüz

Yukarıdaki beytin veznini bulunuz.


CEVAP:

Mef ‘ûlü mefâ‘îlü mefâ‘îlü fa‘ûlün


#19

SORU:

Ter-dâmen olanlar bizi âlûde sanur lîk
Biz mâ‘il-i bûs-ı leb-i câm u kef-i destüz

Yukarıdaki beytin diliçi çevirisini yapınız.


CEVAP:

Pisliğe bulaşmış olanlar bizi de öyle sanırlar, ama biz şarap kadehinin dudağını ve avuç içini öpmeye düşkünüz.


#20

SORU:

Biz mest-i mey-i meygede-i âlem-i cânuz
Ser-halka-i cem‘iyyet-i peymâne-keşânuz

Yukarıdaki beytin diliçi çevirisini yapıp açıklamasını yapınız.


CEVAP:

Biz ruhlar âlemi meyhanesinin şarabıyla sarhoşuz. İçki içenler topluluğunun dizildiği halkanın başındayız.
Eskiden toplantılarda halka biçiminde oturulur ve kadeh elden ele dolaştırılırdı. Halkanın başında ise “şem-i meclis” denen ve toplantıyı idare eden biri bulunurdu.