Temel İlaç Bilgisi Ve Akılcı İlaç Kullanımı Ara 18. Deneme Sınavı
Toplam 15 Soru1.Soru
Osmanlılar döneminde fabrikasyon şeklinde ilaç yapımını ilk olarak kim gerçekleştirmiştir?
Eczacı Süreyya Bey |
Eczacı Mustafa Nevzat |
Eczacı Andon Stuyanidis |
Doktor İbrahim Ethem Ulagay |
Ethem Pertev |
1890 yılından itibaren müstahzar ilaç yapımına Türk eczacılar da ilgi göstermeye başlamıştır. Türk eczacılar, ilk müstahzar ilaçlarını eczanelerinin laboratuvarlarında, daha sonra ise kurdukları küçük imalathanelerde yapmışlardır. Fabrikasyon şeklinde ilaç yapımını ilk olarak Ethem Pertev gerçekleştirmiştir. Doğru seçenek E'dir.
2.Soru
Kişinin öğrenme ve bellek oluşturma gibi çeşitli bilişsel işlevlerinin günlük yaşamını etkileyecek ölçüde bozulmasına ne ad verilir?
Anksiyete |
Şizofreni |
Demans |
Depresyon |
Yorgunluk |
Demans, kişinin öğrenme ve bellek oluşturma gibi çeşitli bilişsel işlevlerinin günlük yaşamını etkileyecek ölçüde bozulmasıdır.
3.Soru
Kalbin normal sinüs ritminin dışında atması ile oluşan hastalık aşağıdakilerden hangisidir?
Antiaritmik İlaçlar |
Antianjinal İlaçlar |
Hipotansiyon ilaçlar |
Antihipertansif İlaçlar |
Antihiperlipidemik İlaçlar |
Aritmi, kalbin normal sinüs ritminin dışında atması olarak tanımlanabilir. Kalp atım sayısının normal değerlerin üzerine çıktığı aritmiler taşiaritmi, normal değerlerin altına indiği aritmiler ise bradiaritmi olarak adlandırılır. Taşiaritmi tedavisi için prokainamid, kinidin, dizopiramid, meksiletin, lidokain, propafenon, ibutilit, ekainit gibi Sınıf I antiaritmikler’den, asebutolol, esmolol, propranolol gibi Sınıf II antiaritmikler’den, amiodaron, dronedaron, bretilyum, sotalol, dofetilit gibi Sınıf III antiaritmikler’den, diltiazem ve verapamil gibi Sınıf IV antiaritmikler’den ayrıca, adenozin ve magnezyum sülfat gibi ilaçlardan uygun olanlar seçilebilir.
4.Soru
İdrar artırıcı etkiye sahip maddelere ne ad verilmektedir?
Diüretik |
Müshil |
Antidot |
Drog |
Waşşi |
Diüretik: İdrar artırıcı
5.Soru
Hastalığın tedavisi için genellikle X-ışınlarının kullanıldığı tedaviye ne ad verilir?
Terapi |
Fizyoterapi |
Psikoterapi |
Radyoterapi |
Farmakoterapi |
Tedavinin özelleşmiş şekline “terapi” denir
Yaşlılığa, yaralanmalara ve hastalıklara bağlı hareket bozukluklarının ve ağrının, fiziksel uygulamalar ile tedavisine “fizyoterapi” denir.
Psikolojik hastalıkların uzmanlar tarafından uygulanan özel yöntem ve teknikler ile tedavisine “psikoterapi” adı verilir.
Hastalığın tedavisi için radyasyonun (genellikle X-ışınlarının) kullanıldığı tedaviye “radyoterapi” denir.
Tedavinin ilaç ile yapılan şekli ise “farmakoterapi” adını alır.
6.Soru
Cilde uygulanan süspansiyon ya da emülsiyon biçimindeki preparatlara ne ad verilir?
Krem |
Merhem |
Sprey |
Losyon |
Tentür |
Cilde uygulanan süspansiyon ya da emülsiyon biçimindeki preparatlara losyon adı verilir.
7.Soru
İlaçta doza bağımlılık nedir?
Vücuda verilen ilacın miktarı arttıkça etkisinin de artmasıdır. |
İlaç kesildiğinde, beklenen sürede ortadan kalkan etkidir. |
Vücutta sadece hedeflenen etki yöresini etkilemesidir. |
Kırmızı etiketle etiketlenmiş ilaçlardır. |
İlacın miktarı arttıkça etkisinin azalmasıdır. |
Bir maddenin “ilaç” niteliği taşıyabilmesi için neden olduğu etkinin üç temel özelliği seçicilik, geçici etki ve doza bağımlılıktır. İlaç etkisinin seçici olması, uygulanan ilacın vücutta sadece hedefin etki yöresini etkilemesi, diğer yerlerde etki göstermemesi demektir. Geçici etki, ilaç kesildiğinde, beklenen sürede ortadan kalkan etkidir. doza bağımlılık ise etkinin uygulanan ilaç miktarına bağımlı olması, yani vücuda verilen ilacın miktarı arttıkça etkisinin de artması anlamına gelmektedir.
8.Soru
Aşağıdaki ifadelerden hangisi İlaçların absorbsiyonu ile ilgili doğru olarak verilmiştir?
Genel olarak büyük moleküllü ilaçlar, küçük moleküllü olan ilaçlara göre daha hızlı absorbe edilirler. |
Solüsyon içinde bulunan ilaçların absorbsiyon hızı, süspansiyon ve emülsiyon içinde bulunanlara göre daha düşüktür. |
Absorbsiyon hızını etkileyen ilaca özgü etkenlerden en önemlisi lipolefilitedir. |
Oral yoldan uygulanan ilaçlar esas olarak kalın bağırsaklardan absorbe edilirler |
Oral yoldan uygulanan ilaçlar düşük oranda absorbe edilseler bile bu oran % 100 olur. |
Absorbsiyon hızını etkileyen ilaca özgü etkenlerden en önemlisi lipofilite olduğundan doğru cevap şıkkı "C" dir. Diğer ifadeler yanlış olarak verilmiş şıklardır.
9.Soru
Aşağıdaki ilaç ham maddelerinden hangisi köken olarak diğerlerinden farklıdır?
Atropin |
Ergotamin |
Eroin |
Morfin |
Kinin |
Yüzyıllardan bu yana hastalıklara çare arayan insanlar, tedavide bitkilerden faydalanmışlardır. Bununla birlikte, bitkisel kaynaklı etkin maddelerin izolasyonu ve bu maddelerin etki mekanizmaları hakkındaki bilgilere ulaşmak ancak 19. yüzyılın ortalarından itibaren mümkün olmuştur.
19. yüzyılda morfin (1803) ile başlayan etkin madde keşifleri kinin (1810), atropin (1831), papaverin (1848), kokain (1860), digitoksin (1869), pilokarpin (1875) ile sürmüş ve 20. yüzyılda da ergotamin (1918), lobelin (1921), digoksin (1930), rezerpin (1931), tubokürarin (1935), ergometrin (1935), sennozit (1949) gibi örnekler ile artmıştır.
Birçok doğal ürün, başka ilaç ham maddelerinin yarı sentez yoluyla elde edilmesinde kaynak olarak kullanılır. Morfinden hareketle emetik etkili apomorfin, antitussif kodein ve dionin, uyuşturucu eroin elde edilmektedir. Morfinden elde edilen fakat aynı zamanda doğal olarak da bulunan kodein, parakodin ve dikodit gibi başka antitussif bileşiklerin de elde edilmesinde hareket maddesidir.
10.Soru
Aşağıdakilerden hangisi ilaçların sınıflandırılmaları arasında yer almaz?
Kimyasal yapıları ile ilişkili olarak sınıflandırma |
Etki yörelerine göre sınıflandırma |
Seçici, geçici ve doza bağımlı sınıflandırma |
Kullanım amaçlarına göre sınıflandırma |
Elde edildikleri kaynaklara ya da hazırlanış şekillerine göre sınıflandırma |
İlaçlar , kimyasal yapılarındaki benzerliğe, etki yörelerine, kullanım amaçlarına göre elde edildikleri kaynaklara ya da hazırlanış şekillerine göre sınıflandırılabilmektedirler. Doğru cevap "C"dir.
11.Soru
Aşağıda verilen ilaç etkisini değiştiren faktörlerden hangisi, bireysel farklılıklarla ilişkili bir faktör değildir?
Hastalıklar ve gebelik |
Genetik etkenler |
Uygulama yolu |
Diyet |
Cinsiyet |
Bireylerin hastalık veya gebelik durumu, genetik farklılıkları, beslenme alışkanlıkları ve cinsiyetlerine bağlı olarak ilaç etkisi kişiden kişiye değişebilmektedir. Ancak uygulama yolunun değişimi ile ilaç etkisinin değişmesi tüm bireylerde benzerdir. Örnek olarak oral yoldan uygulanan ilaçlar için, absorbsiyonun tam olmaması ya da ilk geçiş etkisine uğrama olasılıkları söz konusu olabilir. Oysa parenteral uygulamada bu tip biyoyararlanım sorunları yoktur. Özellikle intravenöz olarak uygulanan ilaçların etkileri çabuk başlar ve güçlü olur. Doğru cevap C'dir
12.Soru
GLP sertifikasyonu, Amerika Birleşik Devletleri’nde Gıda ve İlaç Dairesi (Food and Drug Administration-FDA) ve Çevre Koruma Kurumu (Environmental Protection Agency-EPA) tarafından, Ekonomik İşbirliği ve Gelişme Örgütü (Organisation for Economic Co-operation and Development-OECD) ve Avrupa Birliği ülkelerinde ilgili bakanlıklar tarafından yapılmaktadır. Ülkemizde ise 24796 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan, “İyi Laboratuvar Uygulamaları Prensipleri ve Test Laboratuvarlarının Belgelendirilmesine Dair Yönetmelik” ve “İyi Laboratuvar Uygulamalarının Denetlenmesi ve Çalışmaların Kontrolüne Dair Yönetmelik” çıkarılmıştır. Bu yönetmelik hangi yıl çıkarılmıştır?
1999 |
2000 |
2001 |
2002 |
2003 |
Ülkemizde ise 25.6.2002 tarih ve 24796 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan, “İyi Laboratuvar Uygulamaları Prensipleri ve Test Laboratuvarlarının Belgelendirilmesine Dair Yönetmelik” ve “İyi Laboratuvar Uygulamalarının Denetlenmesi ve Çalışmaların Kontrolüne Dair Yönetmelik” çıkarılmıştır.
13.Soru
Bazı hastalar için en etkin tedavi yöntemi “cerrahi tedavi” olabilir. Örneğin, kanser hastalığı ile ilişkili olarak dokuda yer alan tüm kanser hücrelerini vücuttan uzaklaştırmaya ne ad verilir?
Kuratif cerrahi |
Diyagnostik cerrahi |
Palyatif cerrahi |
Rekonstruktif cerrahi |
Rezektiv cerrahi |
Kanser hastalığı ile ilişkili olarak cerrahi tedavi, kansere dönüşme olasılığı yüksek olan dokuların çıkartılması ile kanseri önlemek (profilaktik cerrahi), kanserin tanısını koymak ve vücudun diğer bölgelerine yayılımını belirlemek (diyagnostik cerrahi), dokuda yer alan tüm kanser hücrelerini vücuttan uzaklaştırmak (kuratif cerrahi), hastanın şikâyetlerini azaltmak (palyatif cerrahi), diğer tedavi yaklaşımlarına destek sağlamak (suportif cerrahi), daha önce ameliyat edilmiş bölgenin görümünü düzeltmek ve dokuları yenilemek (rekonstruktif cerrahi) gibi pek çok nedenle uygulanabilir.
14.Soru
İnhalasyon yolu ile uygulanan ilaçların absorbsiyon yerleri hangi seçenekte doğru olarak verilmiştir?
Böbrek |
Karaciğer |
Akciğer |
Oral mukoza |
Mide |
İnhalasyon yolu ile uygulanan ilaçların absorbsiyon yerleri akciğerlerdir. Akciğer alveol- lerinin çeperleri, ilaçların absorbsiyonları için geniş bir yüzey alanı sağlarlar. Ayrıca akci- ğerlerde çok sayıda kapiler damar bulunur ve bu organdan geçen kan akımının hızı da çok yüksektir. Dolayısı ile alveollere ulaşan küçük moleküllü, lipofilik ilaçlar, buradan hızla absorbe edilerek güçlü etki oluştururlar. Bu açıklamaya göre doğru seçenek 'C' seçeneğidir.
15.Soru
İlaçların hastaya uygulanabilmeleri için öncelikle uygun “farmasötik şekiller” hâline getirilmeleri gerekir. İçine toz hâlde ilaç konulan, pirinç unu ya da nişastadan yapılan ve iç içe geçen iki bölümden oluşan ilaç şeklidir. Oval ya da silindir şeklinde ve çeşitli büyüklüklerde olabilen bu tür ağızdan alınarak kullanılırlar. Bu farmasötik katı şekil aşağıdakilerden hangisidir?
Toz |
Kaşe |
Pilül |
Paket |
Tablet |
Toz: İlaç hammaddelerinin ezilerek parçalara ayrılmasıyla elde edilen ilaç şeklidir. Çeşitli inceliklerde hazırlanabilir. Ağızdan alınan çeşitleri varsa da toz ilaçlar genellikle pudra şeklinde cilde serpilerek uygulanırlar.
Paket: Toz şeklindeki ilaçların, kâğıttan yapılmış tek kullanımlık paketlere konulması ile hazırlanan ilaç şeklidir.
Kaşe: İçine toz hâlde ilaç konulan, pirinç unu ya da nişastadan yapılan ve iç içe geçen iki bölümden oluşan ilaç şeklidir. Oval ya da silindir şeklinde ve çeşitli büyüklüklerde olabilen kaşeler, ağızdan alınarak kullanılırlar.
Pilül: Toz şeklindeki etkin maddelerin bal veya koyu şurup gibi yapıştırıcı maddeler ile yoğrulması ve ardından küçük küreler şekline getirilmesi yöntemiyle elde edilir. Hafif olan türüne “granül”, nispeten ağır olanlara ise “bol” adı verilir.
Tablet: Komprime olarak da bilinen tabletler, bir veya daha fazla ilaç etkin maddesinin, yardımcı maddelerle karıştırılıp özel makinelerde sıkılaştırılmaları ile elde edilen katı farmasötik şekillerdir.