Toplumsal Cinsiyet Sosyolojisi Final 21. Deneme Sınavı
Toplam 20 Soru1.Soru
Aşağıdaki düşünürlerden hangisi toplumsal cinsiyetin tarihsel bir analiz kategorisi olarak kullanılmasını önermiştir?
Joan Wallach Scott |
Foucault |
Jane Austen |
Henrich von Triesch |
Bridenthal |
Joan Wallach Scott ise bilgi üretimi olarak ana akım tarih disiplinine ve tarih yazımına mercek tutmuştur. Scott, tarih biliminin bilimsel, kuramsal anlatılarının eleştirel bir okuma ile gözden geçirilmesini istemiştir. Bu yolda “toplumsal cinsiyetin” tarihsel bir analiz kategorisi olarak kullanılmasını önermiştir.
2.Soru
Türkiye’de 1980’li yılların ikinci yarısından itibaren kadın sorunlarına ve çözümüne yönelik olarak aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
Kadın hakları siyaseti oluşturmaya çalışılmıştır. |
Lobi çalışmaları ile kadın-erkek eşitliğine ilişkin temel ilkelerin yasalarda yer almasını sağlayan çalışmalar yapılmıştır. |
Kadınların yaşamlarını iyileştirmeye yönelik projeler geliştirilmiştir. |
Siyasal partilerden ve devlet destekli sivil örgütlerden bağımsız kadın örgütlenmelerinin ortaya çıkmaya başladığı görülmüştür. |
Siyasal partilere dayanan kadın örgütlenmeleri görülmüştür. |
Doğru cevap E'dir.
3.Soru
"Kadın hareketinde yaşanan uzun sessizlik döneminden sonra, 1970’li yıllarda devletin resmî çizgisinin dışına çıkarak dönemin siyasal akımları içerisinde, özellikle kapitalist sömürüyü söylemine taşıyan sol siyasal akımların sınıf mücadelesi içinde şekillenen bir kadın hareketinin oluşmaya ve örgütlenen kadın dernekleri tarafından Türkiye’de kadının ezilmişliğinin de sorgulanmaya başladığı görülmektedir. Özellikle bu dönemde ................... adı altında kurulan dernek ile derneğin gazetesi Kadınların Sesi sol hareket içindeki kadın örgütlenmesinde önemli bir rol oynamıştır." Boşluğa ne gelmelidir?
İlerici Kadınlar Derneği |
Dul-Kadınlar Derneği |
Çağdaş Yaşam derneği |
Feminist Erkekler Derneği |
Müslüman feministler |
"Kadın hareketinde yaşanan uzun sessizlik döneminden sonra, 1970’li yıllarda devletin resmî çizgisinin dışına çıkarak dönemin siyasal akımları içerisinde, özellikle kapitalist sömürüyü söylemine taşıyan sol siyasal akımların sınıf mücadelesi içinde şekillenen bir kadın hareketinin oluşmaya ve örgütlenen kadın dernekleri tarafından Türkiye’de kadının ezilmişliğinin de sorgulanmaya başladığı görülmektedir. Özellikle bu dönemde İlerici Kadınlar Derneği (İKD) adı altında kurulan dernek ile derneğin gazetesi Kadınların Sesi sol hareket içindeki kadın örgütlenmesinde önemli bir rol oynamıştır."
4.Soru
Sahibi ve yazı kadrosu, dergiye gelen yazı ve mektupları, mürettipleri kadın olan ve kendi adını taşıyan matbaada basılan dergi hangisidir?
Kadınca |
Demet |
Kadınlar Dünyası |
Kadınlara Mahsus Gazete |
Hanımlar |
Sahibi ve yazı kadrosuyla, hatta dergiye gelen yazı ve mektuplarıyla, tümüyle kadınlara aitti Kendi adını taşıyan Kadınlar Dünyası Matbaası’nda basılan derginin, mürettipleri bile kadındı.
5.Soru
Aşağıdakilerden hangisi maddi bir temeli olan ve erkeklerin kadınlara egemen olmalarını sağlayan erkekler arası hiyerarşik ilişkiler ve erkek erkeğe dayanışmayı içeren bir toplumsal ilişkiler dizisidir?
İkili sistem kuramları |
Toplumsal cinsiyet |
Cinsel taciz |
Anaerkil |
Ataerkillik |
Ataerkillik maddi bir temeli olan ve erkeklerin kadınlara egemen olmalarını sağlayan
erkekler arası hiyerarşik ilişkiler ve erkek erkeğe dayanışmayı içeren bir toplumsal ilişkiler dizisidir.
6.Soru
1990’ların sonunda Türkiye’de kadın hareketinin feminist, sosyalist, eşcinsel, Türk, Kürt, Müslüman, laik, dindar, çevreci ve benzeri benzeri çeşitli kadın gruplarının kimlik mücadelelerine sahne olmaya başladığını harekete ne ad verilir?
Birinci dalga feminizm |
Toplumsal hareketler |
Üçüncü dalga feminizm |
İkinci dalga feminizm |
Siyasi hareket |
Doğru cevap C'dir. Üçüncü dalga feminizm adı verilmektedir.
7.Soru
Aşağıdaki düşünürlerden hangisine göre modern toplumda bireyler normalin ne olduğu konusundaki bilgiyi içselleştirirler ve kendi kendilerinin gardiyanı olurlar, böylece bedenlerin dışarıdan zorlayıcı bir güçle denetlenmesine ve disipline edilmesine gerek kalmaz?
Aşağıdaki düşünürlerden hangisine göre modern toplumda bireyler normalin ne olduğu konusundaki bilgiyi içselleştirirler ve kendi kendilerinin gardiyanı olurlar, böylece bedenlerin dışarıdan zorlayıcı bir güçle denetlenmesine ve disipline edilmesine gerek kalmaz?
Platon |
Foucault |
Pierre Bourdieu |
Sandra Bartky |
Donna Haraway |
Foucault’ya göre modern toplumda bireyler normalin ne olduğu konusundaki bilgiyi içselleştirir- ler ve kendi kendilerinin gardiyanı olurlar, böylece bedenlerin dışarıdan zorlayıcı bir güçle denetlenmesine ve disipline edilmesine gerek kalmaz.
8.Soru
Marksist kuramın yedek sanayi ordusu kavramı aşağıdakilerden hangisi için kullanılır?
Ücretli erkek emeği |
Otomasyon sistemleri |
Ücretli kadın emeğinin konumunu |
Makinelerin yedek parçaları |
İşsizler |
Marksist kuramın yedek sanayi ordusu kavramını ücretli kadın emeğinin konumunu açıklamak için kullanır. Kadın emeği yedek sanayi ordusun önemli bir unsurudur. Kadın emeği ekonominin kârlılığı için ihtiyaç duyulduğunda ücretli işgücüne çekilen,
kriz dönemlerinde ise rahatlıkla işten çıkarılabilen esnek işgücü olarak görülmektedir. Ücretli kadın emeği kolaylıkla kontrol edilebilen yarı zamanlı çalışabilen, düşük ücretli, işgücünün zayıf ve örgütsüz halkasıdır. Doğru yanıt C şıkkıdır.
9.Soru
Toplumsal cinsiyete dayalı işbölümü, ücretli kadın emeğinin hangi alanında karşısına çıkmaktadır.
Yatay ayrışma olmaması, |
Toplumsal cinsiyete dayalı ücret farkının olmaması, |
Emek piyasasına katılım, |
Formalleşen kadın emeği, |
Dikey ayrışmanın olmaması, |
Dünya genelinde kadınların emek piyasasına katılım oranının gittikçe düştüğü görülmektedir. Kadınlar aslında kırda tarımsal üretimde katılırlar ancak oradaki konumları da “ücretsiz aile işçisi” olarak tanımlanır. Kadınların işgücüne katılım oranlarının düşük olması birçok nedeni bulunmaktadır. Kadınların işgücüne katılmasını engelleyen en önemli unsurlardan biri toplumsal cinsiyete dayalı işbölümüdür. Cinsiyetçi işbölümü kapsamında kadınların temel rolleri ev işlerinden ve aile üyelerinin bakımında sorumlu “ideal ev kadınlı”, “iyi bir eş” ve “iyi bir anne” olarak tanımlanmaktadır. Bu sorumluluklar da kadınların emek piyasasına katılmasına engel olur. Ataerkil yapı ve ilişkiler kadınları gelir getiren işlerin dışına iter. Özellikle de vasıfsız ve düşük eğitimli kadınların- çalışmayı isteseler bile- çalışma kararı kocasının kararına bağlıdır. Erkekler kadınların çalışmasını “aile reisi” konumlarına bir tehdit olarak algılayabilmekte dolayısıyla da kadınların çalışmasına engel olmaktadırlar. Piyasanın yapısal unsurları, yani kadınların çalışabilecekleri işlerin sınırlı olması, çalışma koşulları, ücretlerin azlığı, çocuk bakım hizmetlerinin yokluğu, bu hizmetleri maliyetinin yüksekliği ile kadınların ev içi sorumlulukları bir araya geldiğinde de çalışma fikri kadınlar için anlamını yitirebilmektedir. Gelir getiren işlerde çalışan kadınlardan evdeki işleri aksatmadan yerine getirmesi beklenir. Dolayısıyla, kadınlar çalışsa bile ev işlerini tek başlarına üstelenir; hem işyerinde hem de evde emeklerini çift yönlü kullanmak zorunda kalmaları onları çalışma yaşamından soğutmaktadır.
10.Soru
Aşağıdakilerden hangisi kadın tarihinin amaçlarından biri değildir?
Tarihe kadınları yazmak |
Tarihi cinsiyetlendirmek |
Kadınların tarihini yazmak, oradan cinsiyetler tarihine gidebilmek |
Telafi edici, kadınları tarihe yamalayan tarih yazımı yerine, tarihi topyekun dönüştürmek ve bütünlükselleştirmek |
Erkeksiz tarih yazmak |
Doğru yanıt E şıkkıdır.
11.Soru
Osmanlı'da kadınların hak mücadelelerinin dile getirilmesi amacıyla kurulan ve ilk feminist kadın derneği olarak kabul edilen Osmanlı Müdafaa-ı Hukuk-ı Nisvan Derneği kaç yılında kurulmuştur?
1907 |
1910 |
1913 |
1915 |
1918 |
Kadınların hak mücadelelerinin dile getirilmesi açısından bu dernekler arasında en dikkat çekeni ise 1913 yılında kurulan Osmanlı Müdafaa-ı Hukuk-ı Nisvan Derneği’dir. Nuriye Ulviye Mevlan Civelek tarafından çıkarılan ve Kadınlar Dünyası adlı bir yayın organına da sahip olan dernek, kadınların eğitim, çalışma, aile hayatı, hukuk, siyaset ve benzeri alanlardaki taleplerini gündeme getirmeye başlayan feminist nitelikli bir örgütlenmenin ve mücadelenin varlığını ortaya koyan ilk feminist kadın derneği olarak da kabul edilmektedir. Doğru cevap C'dir.
12.Soru
Aşağıdakilerden hangisi yeniden üretime "özel alan/aile/hane içinde doğurganlık/akrabalık/evlilik ilişkilerinin düzenleme" anlamı yüklemektedir?
Marksizm |
Kapitalizm |
Sosyalizm |
Feminizm |
Emekçilik |
Feminist kuramcıların yeniden üretime yükledikleri anlam ise özel alan/aile/hane içinde doğurganlık/akrabalık/evlilik ilişkilerinin düzenleme biçimleriyle ilişkili olarak kullanılır.
13.Soru
Aşağıdakilerden hangisi Kadınların eğitilmesi ,mesleki eğitim verilmesi ya da istihdam olanağı sağlanması için kurulan derneklerden biridir?
Asri Kadın Cemiyeti |
Biçki Yurdu |
Hilal-i Ahmer Cemiyeti Kadınlar Heyet-i Merkeziyesi |
Teali-i Nisvan Cemiyeti Kırmızı-Beyaz Kulübü |
Donanma Cemiyeti Hanımlar Şubesi |
Kadınların eğitilmesi, mesleki eğitim verilmesi ya da istihdam olanağı sağlanması için kurulanlar: Osmanlı Kadınları Çalıştırma Cemiyeti Hayriyesi, Biçki Yurdu, Osmanlı Türk Kadınları Esirgeme Derneği.
14.Soru
Aşağıdakilerden hangisi medikalize edilmiş durumlardan birisi değildir?
Menstrüasyon |
Eşcinsellik |
Menepoz |
Doğum |
Beslenme |
Medikalizasyon (tıbbileştirme), aslında tıbbi ol- mayan konu ve alanların, gündelik yaşamın parça- larının ya da toplumsal sorunların tıbbın sınırları- nın içine alınması ve böylece tıbbın otoritesine tabi kılınması sürecidir. Örneğin tıp tarihinde, kölele- rinin tarladan kaçması, ev kadınlarının ev işlerini yapmayı reddetmesi ve eşcinsellik, uzun dönemler boyunca hastalık olarak kabul edilmiş olan durumlardır. Ayrıca medikalizasyonun toplumsal cinsiyetle ilgili en önemli örnekleri, kadınların üreme sürecindeki dönemleridir. Mensturasyon da, doğum da, menopoz da medikalize edilmiştir.
15.Soru
Cinsiyet rollerinin ve ona dayalı işbölümünün yarattığı iktidar ve otorite ilişkilerinin/alanlarının kurgulanma ve işleyiş biçimlerinin ortaya çıkardığı özgün bir toplumsal pratiğe işaret eden kavram aşağıdakilerden hangisidir?
Kadın hakları |
Toplumsal eşitlik |
Seçme ve seçilme |
Toplumsal cinsiyet |
Kadın hakları |
Toplumsal cinsiyet, cinsiyet rollerinin ve ona dayalı işbölümünün yarattığı iktidar ve otorite ilişkilerinin/alanlarının kurgulanma ve işleyiş biçimlerinin ortaya çıkardığı özgün bir toplumsal pratiğe işaret eder. Farklı cinsiyet kimliklerinden beklenen rol, davranış ve görünüş bütününü ifade eder.
16.Soru
"İşçinin (kocasının) bireysel tüketimine hizmet eden, özelleşmiş, sadece kendisi ve ailesi için harcanan, kullanım değeri olan somut bir emektir." cümlesi aşağıdaki eviçi emeği tartışmalarından hangisiyle ilişkilidir?
Eviçi emeğinin erkeğin emek gücünün değerini belirler mi? |
Eviçi emeği işçinin (kocanın) ücretlerini aşağıya çeker mi? |
Kadınların ezilmelerini belirleyen temel unsur eviçi emeği midir? |
Kadınlarının ayrı bir sınıf mıdır? |
Eviçi emeğinin üretken bir emek midir? |
Ev emeği tartışmalarının aksine, kadınların ev emeği üretim dışında kaldığı ve artı değer üretmediği
için üretken emek olarak kabul edilmez. Ancak kadın evde tüketilmesi toplumsal bakımdan gerekli (kocasının üretim sırasında tükettiği emek gücünü tazeleyerek yerine koyma, geleceğin emek güçlerini-çocukları-yetiştirme) emek harcamaktadır. Kocasının metalaşmış emek gücünün değeriyle (ücretiyle) piyasan aldığı geçimlik maddeleri tüketilebilir hale getirir, temizlik yapar, çamaşır yıkar, alışveriş yapar, yemek pişirir, çocuk, yaşlı hasta bakar. Yani, işçinin (kocasının) bireysel tüketimine hizmet eden, özelleşmiş, sadece kendisi ve ailesi için harcanan, kullanım değeri olan somut bir emektir.
17.Soru
"......................., toplumsal yapıyı değil, dilin yapısını temel alır; toplumsal ilişkilerin genellemelerle elde edilen büyük anlatılar ha^line getirilmesini reddeder ve oluşturulmuş genel anlatıların söylemsel inşalarının yapı-söküme uğratılmasını öngörür."
Modernite |
Postmodernite |
Aydınlanma |
Pozitivizm |
Feminizm |
18.Soru
Batı’da feminizmin gelişimini etkileyen, kadınların eşitlik taleplerinin bilinçli bir başkaldırı ve sistemli bir şekilde, 18. ve 19. yüzyıllarda ortaya çıkan feminist hareket nasıl adlandırılmaktadır?
Birinci dalga |
İkinci dalga |
Eşitlik dalgası |
Feminist dalga |
Hareket dalgası |
Batı’da feminizmin gelişimini etkileyen tarihsel önkoşullar 17. yüzyıldan itibaren kendini göstermeye başlasa da, kadınların eşitlik taleplerinin bilinçli bir başkaldırı ve sistemli bir feminist kuram ve hareket halinde ortaya çıkışı 18. ve 19. yüzyıllarda, sıklıkla birinci dalga olarak adlandırılan feminist hareketle başlamıştır. Doğru cevap A'dır.
19.Soru
Ana akım tarih yazımının öznesi aşağıdakilerden hangisidir?
Kadınlar |
Köylüler |
İşçiler |
Köleler |
Erkekler |
Ana akım tarih yazımının öznesi beyaz, Batılı, orta sınıf erkektir. Sadece kadınlar değil, köylüler, köleler, işçiler, çeşitli ırklar, etnik gruplar ve cinsiyet kimlikleri de tarihten dışlanmışlardır. Bu nedenle doğru yanıt E'dir.
20.Soru
''Aile ücretini sermaye ve ataerkellik arasındaki gerilim çözmeye yarıyor.'' diyen düşünür kimdir?
Edward, |
Hartmann, |
Inman, |
Reich, |
Gordon, |
Sanayi devrimi yıllarında kadın, erkek ve çocuklar üretim sürecine katılmış düşük ücretle çalışmışlardır. O yıllarda kadınların ücretli işi, evdeki kişisel hizmeti aksattığı ve erkeklerin ücretlerini düşük tuttuğu için ataerkilliğin yani erkeklerin çıkarlarıyla çatışıyordu. Erkekler sendika örgütlenmeleriyle aileyi tek başına yetiştirmeye yetecek kadar ücret talep etmişlerdir. 19. yy sonu ve 20. yy başı aile ücreti kapitalist sistem için önemli bir norm hâline gelmiştir. Hartmann, aile ücretini sermaye ve ataerkillik arasındaki gerilimin çözümü olarak yorumlamaktadır. Aile ücreti, ataerkilliğin maddi temelini iki şekilde sağlamlaştırır: Birincisi, erkek emeği daha iyi gelire ve daha iyi işlere sahiptir, kadınlar düşük ücret alması erkeklerin kadınlar üzerindeki maddi gücünü artırır ve kadınların meslek sahip olmak yerine eş olmaları yönünde bir tercihe zorlar. İkincisi, kadınlar evde erkeklerin doğrudan faydalandığı hizmetleri yerine getirir. Günümüzde kadınların ücretli işlerde çalışmalarının artışı emek piyasasında cinsiyete dayalı iş bölümünü yeniden yaratır ve kadınlar evde kullandıkları emekleriyle örtüşen düşük statülü ve düşük gelirli işlerde çalışırlar. Tarihsel olarak ataerkil ilişkiler sermaye ve erkekler açısından zarar görmeden devam eder.ş
-
- 1.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 2.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 3.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 4.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 5.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 6.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 7.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 8.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 9.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 10.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 11.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 12.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 13.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 14.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 15.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 16.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 17.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 18.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 19.SORU ÇÖZÜLMEDİ
- 20.SORU ÇÖZÜLMEDİ